23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10AĞUSTOS1999SAU 14 *• •• JvLJİjJ. LJ-K kultur@cumhuriyet.com.tr SAHNEDEN Ü ÜAYŞEGÜL YÜKSEL Metin AncPla ldm baş edehîlir?Çocuklanm evlenip gidince. evde bir çalışma odasına sahip olma heve- sine kapıldım. Nasıl becereceğim bil- miyorum. "Bdkigekliklerindekahrlar'" düşüncesiyle yataklannı kaldınp ata- mıyorum. (Hemen konuya gireyim. Metin And Hoca ne zaman akademik olmayan bir konuyu dert etsem daki- kalarca takılır bana. 17-18 yıl önce oğ- lum müsamerede giyecek diye "fes" bulmak için Çıknkçılar'da süründüğü- mü anlatişımı hiç unutmaz. Ne zaman sudan bir konuyu dert ettiğimi fark et- se, en "ciddi" çocuk gülüşüyle, "Bu- günlerde fes piyasası ne durumda" di- yerek taşı gediğine oturtur.) Kala kala bir duvarhk kitaphk yeri kalıyor odada. Yazı masasını nereye koyacağım? Yine yemek masasına ta- lim... Metin And'ın evi geliyor gözümün önüne. O bir süredır "şahane" bekâr- lığını yaşıyor. Kavaklıdere'deki evinin dev salonundaki kitaphklardan, koca- man yazı masasından taşan kâğıt. ki- tap, dosya yığınlan. video bantlan, plaklar, milimetrelere soluk aldırma- yacak bir sıklıkla kaplamış her bir mo- bilya parçasını. Aynı anda birkaç araş- tırma birden yapıyor. Her bilim adamı -evli- erkeğin düşlerini süsleyecek bir özgürlük... Yalnız Türkiye"dekı değil, yurtdışındakı araştırmacılara da parrnak ısırtan "üreticilik" ışte böyle bir or- tamda gerçekleşiyor. Aynca bu salonda, onun meslektaşı olmaya özenen bizler, öğrencileri, dost- lan, yerh ve yabancı nice bilim adam- lan, sanatçılar. "tadınadoyumolmaz" ("doyumsuz" değil) saatler geçırmi- şizdir. Yalnız üretmeyi değil. yaşama- yı, dostluğu. en önemlisi de "gülme"yi, eğlenmeyi bilen bu "çoközeJ" insanın evinin uçsuz bucaksızlaştınlmış salo- nunda hem keyif çatılır. hem çalışılır ve durmadan zenginleşılir... Bibüyografyası yenilenmeli Kendi evime döneyım. "Bari kitap- lan düzene sokayım da aradığımı bu- labüeyim" dedim. Raflarda salkım sal- kım Metin And kıtaplan... Yıllar için- de hepsini iyice hırpalamışım. Kültür ve sanat üstüne yazılmış olup da kay- nakçasında Metin And'ın yapıtlan bu- lunmayan bilimsel çalışma var mı? Prof. Dr. Mahmut Şakiroğlu'nun ha- zırladıgı "Prof. Dr. Metin And Bibfiyog- rafyası" (Ankara.Turhan Kitabevi, 1993) onun 44 kitabını ve 1182 maka- lesini belgelemış. Aradan geçen 7 yıl içinde bu sayılar geçerliliğini çoktan yi- tirdi. Şakiroğlu'nun ellerinden, 2000 yı- lına yetışecek bir "ikinci basta" öper. tlk Metin And kıtabına sahip oluşu- mu anımsıyorum. Sander Kitabevi'nin orta tezgâhına yerleştirilmiş yeni ya- yınlar arasında gördüğûmde, nasıl da kapmıştım "GetenekseJTürkTiyatro- su"nu. Mayıs 1969 diye tarih düşmü- şüm başlık sayfasına. Metin And'ın 12. kitabtnın ilk baskısı. (Daha önce- kı kitaplann bir bölümünü zaman için- de uzun uğraşlardan sonra özgün kop- • Metin And'ın kitap ve makale boyutundaki çalışmalan baş döndürücü bir çeşitlilik gösterir. Tiyatrodan baleye, mitolojiden köylü danslanna, Şamanlıktan Şikago kentindeki günlük yaşama, dünya gösterim sanatlanndan devlet tiyatrolanmıza dek uzanan bir dolu alanda özgün yapıtlara imza atmıştır. ye ya da fotokopi olarak edinebilmişim. Bir bölümünü ise görmek bile nasip ol- madı.) "Geleneksel Türk Tiyatrosu" artık kapağı kopmuş, sayfalan yerin- den oynamış, yüzlerce satınnın altı çi- zilmiş, sayfa aralanna kâğıtlar sıkıştı- nlmış, onlarca kez ödünç verilip nasıl- sa geri alınabilmış, birlikte yaşlandı- ğımız. yazanna 1970 Türk Dil Kuru- mu Bilim Ödülü'nü kazandırmış. 30 yıl- lıkbirdost... Daha sonraki kitaplannın çoğunu edinmeye çalışmışım. Yabancı dılde olanlan, "Nasüsakendime yeniden ah- nm" düşüncesiyle yurtdışındaki top- lantılarda dağıtmış, sonra da yerine ye- nilerini koyamayıp açıkta kalmışım. Şakiroğlu Kaynakçası'nda 8. sırada yer alan "A History ofTheatre and Po- pular Entertainment in Turkev " baş- lıklı kitabı Bilgi Kitabevi 'ni gide gele tarayıp tam 4 kez satın aldığımı anım- sıyorum. Elimdeki son kopye, ancak bir dosya içinde korunabilir durumda. 'Osmanlı Tiyatrosu' Metin And. kimi kıtaplannı zaman içinde beğenmez olur ve onlann okun- masını ya da başvuru kaynagı olarak gösterilmesini istemez. Bu kitaplarda- ki eksikler tamamlanarak ya da yanlış- lar düzeltilerek mutlaka doğru dile ge- tirilmiş biçimleriyle başka bir çahş- mada yer almıştır. Bir başka deyişle, her- kesın yazdığı iki satıra dünyanın en büyük "hikmeti" imiş gibi kibirle sıkj sıkıya sanldığı bir kültür ortamında, Me- tin And kitaplannın bir bölümünü ye- niden elden geçirilmesi gerekli yazılar olarak görür. En doğruyu, en kusursu- zu yakalama yolunda aynı işe yeniden sanlmaya her zaman hazırdır. Bu ne- denle aralannda sevgili başvuru kita- bım "Geteneksel Türk Tîyatrosu w nun da bulunduğu bir dolu önemli yapıtı- nın daha sonraki basımlannda kitap piyasaya ilk kez çıkıyormuşçasına yo- ğun bir emek harcandığı görülür. Elimde yepyeni bir kitabı var. 1999 Şubatı'nda Dost Yaymevi'nden ikinci baskısı çıkan "Osmanlı Tiyatrosu." And, Önsöz'de Osmanlı Devleti'nin 700. kuruluş yıldönümü nedeniyle 1999"da yayımlanacak olan üç kitabın- dan söz ediyor. "Osmanlı Tiyatro- su"nun 2. baskısı da 4. kitap oluyor. Bir de geçen yıl yayımlanan inanılmaz gü- zellikteki Osmanlı minyatürleri kitabı- nı analım. Metin And'la kim baş ede- bilir? Ermeni asıllı sanatçı GüOü Agopve modern Türk tiyatrosuna adım atışınm başlangıcı sayılan Osmanlı Tiyatrosu topluluğu... Bu miladi And 1868 ola- rak belirliyor (Güllü Agop' un Osman- lı Tiyatrosu altında sunduğu ilk Türk- çe yapımın tarihi). Kitap topluluğun se- rüveni doğrultusunda tiyatro tarihimi- zin derinliklerine kapı açıyor. KJII kırk yarar araştırmacı titizliğinin gölgele- mediği renkli bir serüven... Bir roman okurcasına dalıp gidiyorsunuz. Güllü Agop'un öncülüğünde gelişen Türk oyun yazarlığı, Türk sahne sanatçılığı, yasalar ve tiyatro sanatı, Güllü Agop'un tiyatrosuna emek vermiş sahne sanat- çılan, Güllü Agop'un çağdaş Türk ve Ermeni sanatçılar, nice dramatik yaşa- möyküleri ve kimilerine "aykın'' ge- lebilecek saptamalar... And'ın beyin- de görsel imgeler oluşturan bir anlatı- mı var. Osmanlı Devleti'nin belirli bir dönemini tiyatro özelinde, birinci el- den tanık olunmuşçasına dile getiren, ama hep zoru göğüsleyen bir anlatım... Yeni baskıdaki ekler Yenibaskıda, 1976'daçıkan ilk (AÜ, DTCF Yayınlan) basımda yer alma- yan aynntılı bir önsöz, kırk sayfa kap- layan nefis fotoğraflar ve tiyatro el ilanlan var. (And, tüm yapıtlannda ol- duğu gibi inanılmaz bir belge koleksi- yoncusu olarak bir kez daha çıkıyor karşımıza.) Birde Ermeniler ve Erme- ni sorununa ilişkin. 11 sayfa uzunlu- ğunda Metin And'ın bu sorunu çözme- de yurtdışı bilimsel ilişkilerinde orta- ya koyduğu, olumlu olarak sonuçlan- dınlrnış çabalan belgeleyen, çok önem- li bir ek. Yazar şöyle noktalıyorbu bağ- lamdaki sözlerini: "Bütün bu söyle- 'Yaşamöyküsü' dosyasında tanımlanması güç bir türün bütün aynntılan irdeleniyor Kitap-hk'ta OğuzAtayfotobiyografisiKültür Servisi -Yapı Kredi Yayınlarfnın üç aylık edebiyat dergisi Kitap-lık'ın yaz sayısının dosya konusu "Özyaşamöyküsü / Beni Yazmak™". Bahar savısında yer alan •Yaşamöyküsü' türünü sürdüren bu dosya, denemeler ve özyaşamöyküsü parçacıklanyla tanımlanması güç bir türün bütün aynntilannı irdeliyor. Tahsin Yiicel, Mehmet H. Doğan, Oğuz Demiralp, Zeynep Avcı, Philippe Lejeune, Mehmet Ergüven, Demir Özlü, Femando Pessoa. Nursel Duruel ve Uğur Kökten'in denemelerinden oluşan dosyanın bir de özel bölümü var: "OğuzAtay Fotobiyografisi." Bir yazann yaşamını fotoğraflaruıdan ve kullandığı nesnelerden yola çıkarak kurmayı amaçlayan bölümün metin kurgusu Ömer Madra'ya aıt. Bu özel dosyada Oğuz Atay'ın • hiç yayımlanmamış fotoğraflan. kitaplanm yazdığı daktilosu; özel yazışmalan: annesi Muazzez Hanım. babası Cemil Be\, kardeşi Okşan ve kızı Özge'nin fotoğraflan; lstanbul Teknik Üni\ersıtesi Inşaat Fakültesi'nden aldığı diploması yer alıyor. Aynca gençlik yıllannda Guzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'ne girmek istemesine karşın babasının isteği üzerine mühendis olmaya yönelmiş • Ömer Madra'nın kurgusunu yaptığı 'Oğuz Atay Fotobiyografisi 'nde yazann hiç yayımlanmamış fotoğraflan, kitaplanm yazdığı daktilosu; özel yazışmalan, annesi Muazzez Hanım, babası Cemil Bey, kardeşi Okşan ve kızı Özge'nin fotoğraflan, lstanbul Teknik Üniversitesi înşaat Fakültesi'nden aldığı diploması yer alıyor. Atay'ın Yıldız'daki evinin balkonundan yaptığı resimler de sunuluyor dosyada. Yaz sayısının ana söyleşi konuğu ise Juan Goytisolo. Neyyire Gül Işık'ın Madrid'de gerçekleştirdiği söyleşıde de otobiyografi konusuna değiniliyor. t lnsan kendi yaşamıyla yüzleşîF Yazar, yapıtlannın otobiyografik yanını değerlendirirken "Yaşam edebiyata girdiği anda kendi de edebiyata dönüşür. artık edebiyat olarak değerlendirilmelidir. Yapıtlarundaki otobiyografik öğelere gelince, onlann çoğunun yazar için kaçımlmaz okluğunu düşünüyorum. Ancak otobiyografi yazmak çok ayrı şey: tnsan kendi yaşamıyla jüzleşiyor, düşgücünü başıboş koşuşuna bırakarruyor. kendini elden geküğince olavlara ve kendi geçmişini eleştiri gözüyle evirip çevirmeye anırlıyor. tmgeleme yer veren bir yazın metnl özyaşamsal oğelerini kurgusal yapıta dönüştürmektedir" diyor. Kitap-lık'ın yaz sayısında 'genç sürprizler'i de buluşturuyor. Anton Çehov'un 23 yaşında yazdığı bir öykü ile Bflge Karasu'nun 25 yaşında kaleme aldığı bir lîbretto ilk kez gün ışığına çıkıyor. Enis Barur, F. Scott ve Zetda Fitzgerald denemelerde 'otel' temasını ele alıyorlar. Mehmet Taner'in Na'ili'nin gazellerini ve şarkılannı yeniden söylediği dergide Ali Cengizkan, Murathan Mungan, Birhan Keskin, Aytuğu Lslutekin. John Berryman, Ernest Dowson \ e Adrew Marvveü'ın şiirleri, Semra Aktunç, Murat Yalçın ve Kurt VonnegutJr'ın öykülen. Hüseyin Ferhad'ın anlatısı. Nermî Uygur ve Pierre Pascal'ın denemeleri yer alıyor. Cenk Koyuncu'nun mimar, fotoğrafçı ve çevirmen olarak tanınan, yıllar önce babası Oktay Rifat ile çağdaş Fransız şiirinden örneklerin yer aldığı Gece Yazı adlı bir çeviri kitabı bulunan Samih Rifat ile yaptığı söyleşi yer alıyor dergide. 'Çevinnenlik babadan oğula geçer mi?' başlıkh söyleşide baba-oğulun ilişkisine tanık olup Samih Rifat'ı tanıma olanağına kavuşuyor okur. Herman Mdvilk'in Istanbul'da tuttuğu günlükler, 1856-57 yıllanmn lstanbulu'nu onun gözünden görmemizi sağlıyor. Babü Kulesi'nde Tamer'in anılan Kitap odaklı yazılann yer aldığı ve kitabevlerine ücretsiz olarak dağıtılan Babil Kulesi'nde bu sayıdan başlayarak Ülkü Tamer'in 'Nerede O Dergiler, O YayınevlerL..' başlıklı anılan yer alacak. Bu bölümde aynca Sekjuk Altun, Hulki Aktunç, Selahattin Özpalabıyıklar, Savaş Küıç, Yurdanur Salman, Göneli Gün, Alev Adil, İsmail Ertürk, Mehmet H. Doğan gibi yazarlann yazılan okunabilir. diklerimden şu çıkıyor. Terorizme kar- şı ne yapılabilir? Bunun yanıûnı bttmi- yorum. Ama en azuıdan bireysel çaba- larla soykırun sa\ı üzerine gjdilebilir." (s. 297) Metin And Hoca'nın kitap ve maka- le boyutundaki çalışmalan baş döndü- rücü bir çeşitlilik gösterir. Tiyatrodan baleye, mitolojiden köylü danslanna, Şamanlıktan Şikago kentindeki günlük yaşama, dünya gösterim sanatlanndan devlet tiyatrolanmızın sonınlanna, Is- lamda öykücülükten Türk minyatür sa- naüna, gözbağcılıktan tarikatlara, Uzak- doğu sanatlanndan Türk halkbilimi- ne, 17. yüzyıl Türk çarşı ressamlann- dan Mozart'a, iskambil kâğıtlan kolek- siyonculuğundan 16. yüzyıldaki serpuş- lar, sorguçlar ve yeniçeri nişanlanna dek uzanan bir dolu alanda özgün yapıtla- ra imza atmıştır. îşin ilginç yanı, ilgi- lendiği ve kaynaklanna ulaşabildiği konulann sonu gelmemektedir, gel- meyeceğe benzemektedir. Bu yüzden de yurtiçinde ve yurtdışında önemli kuruluşlardan aldığı (çok yer kaplaya- cağı için burada sıralamadığım) ödül- ler sürüp gitmektedir. 'Bir Rönesans insanı* Metin And, bu çalışmalanyla yal- nızca Anadolu topraklannda bugüne dek yetişmiş (tartışmasız) en büyük ti- yatro bilgini değil, aynı zamanda bir ant- ropolog, bir halkbilimci, bir tarihçi, bir estetikçi, bir sanat tarihçisi, bir belge koleksiyoncusu. bir gezgin, el ve göz becerilerini "hobi" düzeyinde ustalığa ulaştırmış bir gözbağcı, bir fotoğrafçı, belgesellerçeken birvideo ustasıdır. Yıl- lar önce. yapımcılığını Zeynep Ata- kan'ın yaptığı "Sahneden" (TRT1) programmda lstanbul'daki eski, kimi yok olmuş tiyatro binalannı anlatırken sergilediği belgesel görselliğin göz ka- maştıncılığma kaçımız tanık oldu, ka- çımızbu şöleni anımsıyor? Metin And, Türk kültürünün önde gelen elçilerin- den biri. Yurtdışında ulaşabildiği pek çok alanda... Prof TalatSaHHalman'ın deyişiyle, "değişikbilim ve sananan ken- dinde birieştiren.çeşitli alanlarda üsrün başanlar kazanan üstatlara** verilen u Rönesans tnsanı" niteliği taşıyor. Yi- ne Halman'ın deyişiyle, "ülkemizde birkaç alanın donığuna çıkanlar ve uluslararası bflim âleminde ün kazanan- lar arasında Metin And gibilcr a/dır." (Prof. Dr. Metin And Biblıyografyası, s.5) Yine de Ankara'daki kitapçılara göz attığımda, Metin And'ın hiç olmazsa 10 kitabınm yan yana dizildiği bir ra- fa rastlayamıyorum. 1960'Iardan bu yana tiyatro ve sanatseverlere Türk ti- yatrosunun kökenlerinin gizlerini aç- mış birkaç kuşağa birden Türk tiyat- rosunun varlığını, gelişimini ve yaşa- dığı tıkanıklıklan, bilimsel tutarlılık- tan sapmadan. ama "aylan" görünen bakış açılanndan da ödün vermeden ser- gilemiş, Türk tiyatrosunun dünya tiyat- rosu (Doğu ve Batı) içindeki izlerini sü- rerek, hem yurtiçinde hem de yurtdı- ^__ı_^_ şında sarsılmaz bir otorite konumuna yükselmiş bir bilim adamının, önemli bir bölümü ortalarda görün- meyen yapıtlan sanki artık çoğunlukla fotokopilerde yaşıyor. Benim en sevdiklerim arasında yer alan, sözgeli- mi "DünyadaveBizdeGöi- ge Oyunu", "Oyun ve Bü- ğü", "Cumhuriyet Döne- mi Türk Tiyatrosu" gibi yapıtlan ya çürümekte ol- duklan depolardan çıkar- tılmalı, ya da -tükendiyse- yeni baskılan yapılmalı... Artık kendisi bir araşürma konusu Özelliklel950nive60'lı yıllann Türk tiyatrosuna tanıklık eden eleştiri yazı- lan toplanmalı, başta yurt- dışında yayımlanan "Cul- ture, Performance and Communication in Tur- key" (Tokyo: ILCAA, 1987), olmak üzere, baskı- sının yeniden yapılması zor yapıtlan korunmaya alın- malı. Baskıda bir dolu yan- lışın kurbanı olan "Drama at the Crossroads: Turkish Performing Arts Link Past and Present, East and West" başhkh renkli fo- toğraflarla bezenmiş yapı- tı yanlışlardan anndınla- rak yeniden Türkiye ve dünya kamuoyuna sunul- malı. Bir yaşama neredeyse onbilim adamının üretken- liğini sığdırmış bir insanın tek başına bunca malze- menin üstesinden gelmesi söz konusu değil. Artık Metin And'ın kendisi bir araştırma konusu. And'ın ürettikleriyle baş edebil- mek için kurumlaşmış ça- balar gerekli. Bugüne dek Metin And'ın ürettikleri tüketil- di. Onun adına üretici ol- ma sırası şimdi genç bi- limcilerde, üniversitelerde ve yayıncılarda... YAZIODASI SELİM İLERİ Yıllar Sonra Jules Verne Jules Verne'den bir roman okumuş olmalısınız. Bizim kuşak onun eserleriyle yetişti. Çok Jules Ver- ne okudum. An o Çin Diyannda! Onunla birlikte Çin'e gitmiş- tim, esrarengiz sokaklarda dolaşmış, tapınaklaragi- rip çıkmış, serüvenlere atılmıştım. Seksen Günde Devriâlem'e ne dersiniz? Romanın sonunda tam umutsuzluğa kapılmtşken, küçük bir tarih degişimi her şeyi mutlu sona kavuşturur. AklımdaDentzter/Vfrnda YirmiBin Fersah. Biryaz- dı, sıcak bir yaz ve ilkgençliğimdeydi, başımı kal- dırmadan okuyordum romanı. Aya Seyahat'\ de öy- le... Şimdi adlannı anımsayamadığım öteki Jules Ver- ne'ler, yaz günleri, güz günleri. Okul başladı mı, Ju- les Veme'ler artık öyle sereserpe okunamaz. Çalı- şılacak -ve ne kadar gereksiz- dersler var. Ister is- temez gizlice okuyacaksınız Jules Verne'lerinizi, ders kitabınm arasında, çaktırmadan. Oysa Jules Veme'ler coğrafya kitabına da, tarih kitabına da fark atar. Ucundan ucundan edebiyat zevki aşılar. Bizim kuşak dedim, ama Jules Verne kimbilir kaç kuşağa ses yönettti! Ne kadar ansam. anmaya do- yamayacağım o essiz hikâyesinde, "Okumak"ta, Zi- ya Osman Saba uzun uzadıya söz açar Jules Ver- ne'den: Tıpkı benim okumalanm gibi, yazdır... "Bu tatil- ler, 'Gizli Ada'/an, kutuplara gitmeye uğraşan sabit fikirii seyyahlan, fırtınalı denizlerde dumanlannı sa- vuran dört direkligemileri, göklereyükselen balon- lan, deniz diplerine inen Nautiluslan, iki sene sü- ren -ne mucize!- mektep tatilleriyle Jules Verne (~r Benim okuduklanm, Ferit Namık Hansoy tercü- meleridir. Ziya Osman'ınkiler ise, Ahmet Ihsan'ın çevirisinden. Bunlar "eski kitaplar da satan kitap- çılarda bulunan, üzerteri tuğralı, çiçekli, sûslü cilt- li kitaplar"ö\r. Ziya Osman, eski basım Jules Verne'lerini baba- sıyla birlikte seçer. Ihtiyar kitapçı kitaplann okun- masından mutluluk duymaktadır. Ne güzel, ne içli satırlardır: Nefes Almak şairi okul günlerine geri dö- ner, öğretmenlerinin okunmasına izin verdiği bir Ju- les Verne romanının ilk sayfasını açar, Arap harfle- ri, mor mürekkep, işlek yazı; oğretmen Ali 11 Şu- bat 1339'da "Okunabilir" yazmıştır... Bir iki yıl geçti sanınm, Jules Veme'nin bugüne kadar bilinmeyen bir romanı ortaya çıktı, Yırrninci Yüzyılda Pan's, kitap önce Fransa'da, sonra başka ülkelerde ortalığı birbirine kattı. Bizde pek üzerin- de durulmadı. Kaf Yayınlan'nın armağanı 2890 Yılında da, Pa- ris bilimkurgusu gibi Jules Verne'nin yaklaşan ye- ni yüzyılı 1888'den, geçen yüzyıldan kurcaladığı nefis bir uzun öykü. Aykut Derman'ın akıcı Türk- çe'siyle. Bu öykü 1889 yılında Amerika'da bir der- gide yayımlanmış. Sonra unutulmuş. Günümüzde şaşırtıcı anlam odaklanyla dirilmiş. Dünya, Amerika'da bir gazete patronunun eline geçmiştir. Patronun kansı Paris'te, giysi alışverişin- de. Ne var ki, Fransa eski gücünü çoktan yitirmiş, tıpkı Ingiltere gibi. Fransa, işte ancak Paris'le, mo- dayla ayakta durmaya çalışıyor. 2890 yılının gazeteciliğine gelince, o da büsbü- tün trajikomik görünüm sunuyor. Bizim anlı sanlı, hediyeli bulmacalı magazinli gazetelerimizle ne öl- çüde benzeştiğini, öyküyü okuyup artık siz saptar- sınız. Yalnız bir aynntıya işaret edeceğim: Yirmi birinci yüzyılın mutsuz dünyasında, Earth- Herald gazetesinin okurlan, bütün o mutsuz kala- balık, bitip tükenmez bir "beyaz dizi" roman ihtiya- cıyla yanıp tutuşuyor. Gazetede birçok aşk roma- nı yazan, aşksız insanlann aşk özlemini gidermeye çalışmakta... (Demek 2890'da işsiz kalmayacağım!) Bir solukta okudum 2890 Yılında'yı. Şimdi Yırminci Yüzyılda Paris'i bekliyorum. Ay- kut Deıman çeviriyi bitirmek üzereymiş. Jules Verne'i çok özlemişim. Takvimde tz Bırakan: "Jules Verne, sonuçta tüm yapıtlannın çizgisini bütünüyle sürdüren bu öyküsünde, içinde yaşadı- ğı zamanın yol aldığı geleceğe karşı duyduğu ka- ramsariığı çağdaşlanndan çok daha ağırlıklı olarak gözlerimizin önüne sermektedir." Daniel Compere, 2890 Yılında'ya önsözden. Kelebekler Özgürdüp' bmip'de • Kühür Servisi - Hadi Çaman - Yeditepe Oyunculan, yıllar önce 15 gün oynamak üzere gittikleri, ancak yoğun ilgi üzerine 40 gün kalarak kapalı gişe oynadıklan Kelebekler Özgürdür ile yeniden Izmir'e konuk olacak. lzmirli sanatseverler oyunu 11-20 Ağustos tarihleri arasında Karşıyaka Açık Hava Tiyatrosu'nda izleyebilecekler. Geçtiğimiz ay Anadolu tumesi çerçevesinde 12 ayn kentte 30 bin izleyiciye ulaşan oyunda Hadi Çaman, Tolga Çevik, Füsun Erbulak. Birol Ergeler ve Sevinç Erbulak rol alıyor. ADT'de yeni sezon hazırlığı • ADANA (A A) - Adana Devlet Tiyatrosu (ADT) Ekim ayı içinde 2. Tiyatro Şenliği ile perde açacak. ADT Müdürü Mustafa Kurt yaptığı açıklamada yeni sezonda yerli ve yabancı eserlerden oluşan nitelikli bir repertuar için çalışmalara Ağustos ayının ikinci yansmda başlayacaklannı bildirdi. Ekim ayında Hacı Ömer Sabancı Vakfi'nın (VAKSA) katkılanyla gerçekleşecek olan 2. Adana Ulusal Tiyatro Şenliği'nde 5 devlet tiyatrosu ile 5 özel tiyatro, 10 yapıtla toplam 30 temsil verecek. Oslo'da müzik festivafleri • Kültür Servisi -Oslo'da müzik festivalleri birbirini izliyor. 9 Ağustos'ta başlayacak ve haftasonuna kadar devam edecek olan Caz Festivali'ne bir çok ûnlü sanatçı katılacak. 13 Ağustosta başlayacak olan Oda Müziği Festivali 21 Ağustos'ta sona erecek. Onlü kemancı Arve Tellefsen'in yöneteceği konserlerin repertuannda Bach, Bethoven ve Brahms'ın besteleri yer alıyor. BUGUN • RUMELİHİSARIKONSERLERİ kapsamında MFÖ sahneye çıkıyor. • AÇIKHAVA TtYATROSU'nda saat 21 OO'de Leman Sam'ın konseri gerçekleşecek. • TOHUM KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 20.00'de şiir akşamı düzenleniyor. • BEYOĞLU StVEMASI YAZ ŞENLtĞl çerçevesinde Shine adlı film izlenebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle