Katalog

-10AĞJSTOS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Uluslararası tahkime karşı neler yapılabileceğine ilişkin etkinlik ve takvim tartışıldı Emek cephesinm gündemi talıkimA.NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - E- met Platformu'nu oluşturan 15 örgüt, uluslararası tahkime ilişkin anayasa de- ğişüdiği önerisini değerlendirdiği top- lannda. gerçekleştirmeyi planladıği et- kinliklerin biçimi ve takvimini tartıştı. " Işık Hukuk Bürosu, tahkim düzenleme- sinin anayasanın temel niteliklerine ay- kın olduğunu bildirdi. Türk-Iş. DtSK, Hak-Iş, KESK, Me- mur-Sen, Türkiye Kamu-Sen, Türkiye lşçi Emeklileri Cemiyeti, Tüm lşçi Emeklileri Derneği, Tüm Bağ-Kur Emeklileri Demeği, TMMOB, Tûric Diş Hekimleri Birliği. Tûrk Eczacılar Birli- |i, Türk Tabipleri Birliği, Türk Veteri- ner Hekımler Birliği ve TÜRMOB tem- silcıleri. dün Tûrk-tş Genel Merke- zi'nde bir araya geldiler. Girişim temsilcileri, bugün TB- MM'de ilk oylaması yapılacak olan uluslararası tahkime ilişkin tartışmalan masaya yatırdı. Toplantıda oluşturulan • Girişim temsilcileri, bugün TBMM'de ilk oylaması yapılacak olan uluslararası tahkime ilişkin tartışmalan masaya yatırdı. Toplantıda oluşturulan alt komisyonun teknik raporlannı değerlendiren girişim, özellikle yeni uzlaşma ile getirilen değişiklikleri Türkiye'nin bağımsızlığını zedeleyecek maddeler ekseninde tartıştı. alt komisyonun teknik raporlannı de- ğerlendiren girişim, özellikle yeni uzla- şı ile getirilen değişiklikleri Türkiye'nin bağımsızlığını zedeleyecek maddeler ekseninde tartıştı. Toplantıda. uluslararası tahkime kar- şı neler yapılabileceğine ilişkin etkinlik ve takvim tartışıldı. Toplantıda aynca yann TBMM gündemine gelmesi bek- lenen ve Necmettin Erbakan'a bağım- sız adaylık yolunu açacak SPY değişik- liği de görüşüldü. Emek Platformu'nun sonuç bildirge- sinin bugün açıklanacağı bildirildi. Top- lantıda, uluslararası tahkime karşı olun- duğu vurgulanırken. "kamuoyu oluştu- rulması ve bilgilendirümesine" ağırlık verilmesi kararlaştınldı. Sosyal güvenlik yasa tasansının Mec- lis gündemine alınmaması, gerekli de- ğişiklikler yapıldıktan sonra gelecek ya- sama döneminde gündeme gelmesi is- tendi. Daha önceden açıklandığı gibi is- temlerin dikkate alınmaması durumun- da 1 günlük "üretimden gelen gücün" kullanılması "karariıhğınnr geçerlilıği- ni koruduğu bildirildi. 'FP siyasi şantaj yapıyor' Işık Hukuk Bürosu da dün yaptığı açıklamada, tahkimin anayasaya aykın olduğunu vurguladı. IMF cephesinde kanşıklıklaryaşandığı belirtilen açıkla- mada, "Şimdi bu çatiağı tehdit, şantaj ve rüşvetie dokJurmaya çanşryorlar. Ulusla- rarası sermaye çevreleri ve onlann söz- cfileri, tahkim bu şekliyle yasalaşmazsa ' Kredi vermeyiz' diyorlar. Bu emperya- list tehdittir" denildi. FP'nm "SPYde- giştirilip, partilerinin kapabknasına yö- nelik tehlike ortadan kaldınlmaz ve si- yasi yasaklı Erbakan'ın önü açılmazsa tahkime ilişkin anayasa değişikliğine oy vermeyiz" dediğı anımsatılan açıklama- da, bunun siyasi şantaj olduğu belirtil- di. Açıklamada. "Evdeki hesap çarşrya uymayacak, emperyalist tehdit, siyasi şantaj ve riişvet ürünü tahkim uygula- ması Anayasa Mahkemesi'nden dötıe- cektir" denildi. CHP Ankara II Başkanı Levent Gök. uluslararası tahkim yolunu açan girişi- min sosyal hukuk düzenine, yargı ba- ğımsızlığına ve anayasaya aykın oldu- ğunu söyledi. Gök, birkaç siyasinin ya- sağının kaldınhnası uğruna yapılan mu- tabakat ile tüm Türkiye halkının çıkar- lannın peşkeş çekıldiğinı belirttı. Gök, •'Meclis'te bulunan tüm partiler ve on- lann mUletvekiUeri getirilmek istenen uluslararası tahkimin vebali amndadır- lar. Ulusal çıkarlanmıza tamamen ayla- n olan uluslararası tahkimi kabul etme- miz mümkün değildir. Tahküni kabul et- mek, vatana ihanet etmekle eş anlamb- dır. Sorumlulan tarih önünde hesap ver- mekten asla kaçamazlar" diye konuştu. Bu arada Erkan Yücel Halk Tiyatro- su, uluslararası tahkime ilgili anayasa değişikliğine ilişkin tepkisıni tarihi Meclis binası önünde 'Kuvayi Milliye Destanı'nı sergileyerek gösterecek. Nâ- zım Hikmet'in eserinden uyarlanan oyun, bugün sabah 08.00'den itibaren halka açık ve ücretsiz olarak 3 gün, 3 gece sergilenecek. M- Enerji Bakanı Cumhur Ersümer 'Ülkenin önünü açmakistiyoruz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cumhur Ersümer, uluslararası tahkim ile Türkiye'nin yaban- cı sermaye konusunda önünü açmak istediklerini be- lirterek,"Uluslararası tahkimle neSevr Aıuaşmasıne bağunsızhğa gölge düşürecek anlaşma, ne de bir ka- pitülasjon yaratma peşindeyiz" savunmasmı yaptı. Ersümer, Bakû-Ceyhan hampetrol boru hattı proje- si ve BOTAŞ'ı fmansörlere tanıtmaya yönelik bir program başlatılacağını bildirdi. Ersümer, dün Av- rupa Birliği (AB) Türkiye Temsücisi Büyükelçi Ka- ren Fogg'la görüştü. Görüşmeninardmdan açıklama yapan Ersümer, Bakû-Ceyhan hampetrol boru hattı projesi konusunda, geçen hafta Azeri çalışma gru- buyla birlikte "Geçiş ülkesi, ev sahibi ülke. anahtar testimi ve garanti anlaşmalanaı" ımzalayacak duru- ma geldiklerini bildirdi. Ancak bunlann imzalanma- dan önce Fınansman bulunması gerektiğıni belirten Ersümer. "Azerflerfinans görüşmelerinisürdürüyor. Finansörierk Türk tarafi da görüşecek. Proje ve BO- TAŞ'ı tambm programı gerçekleştireceğiz. Daha son- ra eylül ayı başında tekrar bir araya geteceğjz'* dedi. * r Uluslararası tahkimin ûlkenin bağımsızlığıyla na- sıl birleştirildiğine Büyükelçi Fogg'un da çok şaşır- dıgını öne süren Ersümer, "Uluslararası tahkimle ne Sevr Anlaşması ne bağunsıznğa gölge düşürecek an- laşma ne debir kapitülasyon yaratma peşindeyiz. Sa- dece Türkiye'nin OECD ülkeleri arasmda 22. sırada olduğu yabancı serma>e konusundaönünü açmakis- uyonız" diye konuştu. Türkiye için "faydalanüan ülke* unsurunun önem- li olduğunu savunan Ersümer. "Biz bu projeteri re- aHze ediyoruz. Bu yükü triz taşıyoruz. Avrupa'ya gaz vepetrolünulaşurüması sorunüuluğu ve yükümlülü- ğunü yerine getirme çabası içindeyiz. Inogate Anlaş- ması'na gjreceksek. nıutlakafaydalamlan ülke starti- sünde olmamız laztm. Bu konuda bir mutabakaiın sağlanması lazım. Görüşmeler sürüyor. Ümit ediyo- ruz talep erogimiz noktada bir yere nlaşacağız" diye konuştu. Türkiye Barolar Birliği "AvııkatUkyasası çikardmah' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Baro- lar Birliği (TBB) Başkanı Eralp Ozgen, uluslarara- sı tahkime karşılık kapatılan RP'nin siyasi yasaklı genel başkanı Necmettin Erbakan'a siyaset yolu açılmasına yönelik pazarhğm "ayıph" olduğunu vur- guladı. Özgen, "Bu, Anayasa Mahkemesi kararia- nnı hiçe sa>mak aniamına gelir. Bir siyasi parti ka- patma davasının sonucunu etkileraek amacıyla yasa düzenlemesi yapmak anayasaya aykınhk oluştura- cakOr" dedi. Özgen, dün TBB'nin kuruluşunun 30. yılı nede- niyle yaptığı yazılı açıklamada ülke gündemindeki sorunlan değerlendirdi. Türkiye'de yargınm sorun- larmm giderek artmasma karşm parlamento ve si- yasi iktidarlann bu sorunlan çözmek için caba gös- termediğine dikkat çeken Özgen, anayasa değişik- liği yapılarak yargı bağımsızlığının sağlanması ge- rektiğini söyledi. Mahkemelerin çok yoğun iş yükü altında bulunmalan nedeniyle davalann uzadığmı, yurttaşlann haklannı yargı yolu yerine mafyaya baş- vurarak elde etme yolunu seçtiklerini kaydeden Öz- gen. Adalet Bakanlığı bütçesinin artbnlarak yeni kadrolar tahsis edilmesi ve mahkeme sayısımn art- tınlmasını istedi. Özgen şu görüşleri dile getirdi: Avukatlık yasası çıkmalı: Barolar ve Barolar Bir- liği hâlâ Adalet Bakanlığı vesayetindedir. Buna sotı veren yeni avukatlık yasa tasansı seçimlerin yeni- lenmesi nedeniyle kadük olmuştur. Bu tasannın bir an önce yasalaşmasını diliyoruz. Tahkimde acele edilmemeü: Bu önemli konu tam bir aydınlığa kavuşmadı. Ayıpü pazarük: Siyasi iktidann ana muhalefet partisiyîe yaptığı pazarhk son derece ayıphdır. Adi suçiara af sakmcalı: Günümüz çağdaş ülke- lerinde af. ancak büyük siyasi karşüıklardan sonra siyasi suçlar için kabul edilen bir kurumdur. Gülen;devtetkoruınahtarikat: Bazıtarikatokul- lannda laiklik aleyhtan eğitkn devam etmektedir. Öğretim Biriiği'ne darbe: Danıştay tarafından ip- tal edilen K.uran kurslan yönetmeliğinin yasa oîa- rak çıkanlması, anayasanın 138. maddesinde yer alan yasama, yürütme organlan ile idarenin mahke- me kararlanna uymak zorunda olduğu, bu kararla- n hiçbir suretle değiştiremeyeceklerine ilişkin hük- müne uygun olduğu ileri sürülemez. TBB'desapmayok: TBB, 30 yıldır savunduğu il- kelerden gen adım atmadan mücadeleye devam ede- cek ve tüm çalışmalannda izleyeceği yol, Atatürk devrim ve ilkelerinin aydmlatacağı yol olacaktır. ^ B e l e d i . v e s ' v e Dünya Göz Hastanesi'nin işbirtiği ile Şişli'nin 5 mahaDesinde gercekleştirilecek üc- „&& g ö z taraması dün başladı. Fuat Soylu fikögretim Okulu bahçesinde göz taramasınm başlaması nedeniyle düzenlenen törende konuşan Şişli Belediye Başkanı Mustafa SangüL ilçedeki >oksul kişilerin ve gecekondu bölgesindeki yurttaşlann göz ta- ramasuun yapdacağım kaydetti. SangüL taranıanın bu ay sonuna kadar Mahmut Şevket Paşa, Halide Edip Adıvar. Kuştepe, Ayazağa ve Paşa mahal- kkrinde sürdürükceguıi ve bir göz sorunu çıkan yurttaşlann Dünya Göz Hastanesi taranndan tedavi edileceğini söyledi. Tören sırasında Mustafa Sa- ngüL 20 gündür kayıp olan sağır-dilsiz Tuğnd Pekdemir adh çocuğun fotoğrafinı gazetecüere göstererek bulunması için yardıma olmalarmı da istedi. Mesut Yılmaz, adaylık konusundaki karan YSK'nin vereceğini söyledi ANAP'a göre Erbakan kurtulmuyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - ANAP Başkanlık Divam'nda yapılan değerlendirmede, Siyasi Partiler Yasasf nda yapılacak olan düzenlemenin, kapatılan RP'nin li- deri Necmettin Erbakan'ın siyasi yasağmı kaldırmadığı görüşüne vanldı. ANAP'lılara göre, Erba- kan'ın 5 yıllık siyasi yasağı sürü- yor. ANAP Genel Başkanı Mesut Yumaz da Erbakan'ın bağımsız adaylığına Yüksek Seçim Kuru- lu'nun (YSK) karar vereceğini söyledi. ANAP Başkanlık Divanı toplan- tısı dün hafta sonunu Bodrurn'da geçiren MesutYılmaz başkanlığın- da Ankara'da yapıldı. Alınan bilgi- ye göre, Başbakan Yardımcısı Cumhur Ersümer, toplantıda mu- halefetle vanlan tahkim ve siyasi partiler yasasındaki (SPY) uzlaş- mayla ilgili bilgi verdi. Ersümer, 1995'te yapılan anayasa değişikli- ğine koşut olarak geçen yasama döneminde partiler arası uyum ko- misyonunun haarladığı ve TBMM Anayasa Komisyonu'nda da kabul edilen SPY önerisinin aynen be- nimsendiğini söyledi. ANAP Genel Başkan Yardımcı- sı Abdülkadir Baş ise farklı bir gö- • ANAP lideri Yılmaz, SPY'de yapılacak değişiklik konusunda "Bu konu aslında, daha önce yapılan anayasa değişiklikleri çerçevesinde, Meclis'te oluşturulan partiler arası uyum komisyonunda düzenlenmişti. Şu anda yeni bir değişiklik yok. Şu anda yapılan, daha önce üzerinde mutabık kalınan metnin Meclis'e getirilmesidir" dedi. riiş saN-unarak SPY'deki değişikli- ğin de gerçekleşmesinin ardından Erbakan'ın bağımsız adaylığı önünde herhangi bir engel kalma- yacağı görüşünü savundu. Başkanlık divanı toplantısı de- vam ettiği sırada Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Ozkan ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ile birer telefon görüş- mesi yaptı. Yılmaz, göriişmeleri- nin ardından Başbakan BükntEce- vit'in ABD ziyareti öncesinde hiç değilse basına yönelik cezalann af- fı ve pişmanlık yasasımn çıkanl- masmı istediğini başkanlık divanı- na aktardı. Yılmaz, toplantıdan sonra gaze- tecilerin sorularını yanıtladı. Türk- lş Genel Sekreteri Şemsi Dem- zer'in öldüriilmesiyle ilgili bir so- ru üzerine Yılmaz, "Çoküzücü bir ola\. Sendikal alanda bu kadar hiz- metleri geçmiş bulunan bir insanın adi bir olay neticesinde hayatmı kay betmesi üzücü. Katilin yakalan- mış olması ve ola> ın siyasi bir nede- ne da\ anmaması tek tesellidir" de- di. Yılmaz, Denizer'in öldürülme- siyle sosyal güvenlik yasa tasansı- nın bir ilgisinin bulunup bulunma- dığı ve tasan üzerindekı görüşme- lerin sürüp sürmeyeceğine ilişkin bir sonıya da "Hayır bir bağlantı söz konusu degU" yanıtını verdi. 'Siyaset yasağı kalkmıyor' Yılmaz, SPY ve Erbakan ile il- gili bir soru üzerine de şöyle dedi: "Bu konu aslında, daha önce ya- pdan anayasa değişiklikleri çerçeve- sinde, Meclis'te oluşturulan parti- ler arası uyum komisyonunda dü- zenlenmişti. Şu anda yeni bir deği- şiklik yok. Şu anda yapılan, daha önce üzerinde mutabık kalınan metnin Meclis'e getirilmesidir. Si- yaset yasağunn kalkması, siyasi partiye girişi ya da adayhğımn mümkün olması söz konusu değiL Sadece bağunsız aday olması keyfi- yeti söz konusu, buna da YSK ka- rar verecek. Ama. dedigim gibi ye- ni mutabakat değiL geçen dönem tüm partilerin uyum komisyonun- da kabul ettiği metin" dedi. Genel Başkan Yardımcısı Ahat Andkan, toplantıdan sonra yaptı- ğı açıklamada. Meclis'in bu hafta saat 10.00'dan24.00'e kadar çalış- ması önerisinde bulunacaklannı ifade etti. Meclis Genel Kurulu'nda önce- likle tahkimle ilgili anayasa deği- şikliğinin ele alınacağmı, ardından vergı ve SPY değişikliklerinin gö- rüşüleceğıni. uzlaşmaya göre sos- yal güvenlik ve gümrük yasa tasa- nlannın da bu hafta ele alınarak ta- mamlanacağını bildirdi. Andıcan aynca, pişmanlık yasası ve basın affıyla, işkence cezalannın arttınl- ması ve tanıklann korunmasına ilişkin yasa tasanlannın da Meclis tatile girmeden çıkanlmasının dü- şünüldüğünü bildirdi. ^TÜRKtYE PEK ÇOK DAVA KAYBEDER' Prof. Çağlar: Tahkim hukukçulara da yabancı Ekonomi Servisi - Bugün Meclis gündemine getirilmesi beklenen uluslararası tahkime hukukçular da hazır değil. Uluslararası hukuk uzmanlanndan Prof. Bakır Çağlar Türk hukuk profesörlennin tahkime yabancı olduklannı belirterek "Eğer tahkimle ilgili anayasa değişikliği çıkarsa Türkiye daha önce lnsan Haklan Mahkemeleri'nde olduğu gibi birçok davayı kesin olarak kaybetmeye kendini hazıriamair dedi. Hükümet kamuoyunun yabancı olduğu tahkimi alelacele Meclis'e getirmeye çalışır. Bunun için siyasi ödünleri de göze alırken uluslararası hukuk alanında uzmanlaşmış akademisyenler tahkimin sonuçlanndan ürküyor. Türkiye'de tahkim konusunda uzmanlaşmış bir tek hukukçu dahi olmadığını kaydeden Prof. Bakır Çağlar, tahkimi yıllar önce gişe rekorlan kıran uzaylı E.T. fılmine benzeterek "Hukukçular için iyi bir kazanç kapısı olduğu doğru. Ancak ben dahil Türkiye'de bu alanda uzmanlaşmış bir Idşi olduğunu düşünmüyorum. Türk hukukçulan için tahkim E.T. gibi bir şey. Eğer Medis'ten tahkim çıkarsa daha önce tnsan Haklan Mahkemeleri'ne hazuiıksız gküktiği için yasanan sonuçlar burada da geçerli olacakbr. Türkiye tahkimk Ugtti olumsuz gelişmelere kananmak zorunda kalacaknr" diye konuştu. TUKODER: DUZENLEMELER OLUMSUZ 'Tahkim, tüketici haklannı tehdit ediyor' Ekonomi Servisi - Uluslararası tahkimin, tüketicilerin en temel hakianna zarar vereceği bildirildi. Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER), tüketici haklan açısından tahkim konusunda yapılması planlanan düzenlemeleri 'olumsuz' diye nitelendirdi. Açıklamada, "Kamusal yarar kavramının vahşi piyasacı yaklaşımla aşın dararalması ve bu bağlamda Danıştay'm öninceiemesinin devreiden çıkanlması. anayasanın değiştirilmeye çahşıünası, 'teknik' değil 'politik" olarak doğru değil" denildi. Tüketiciyi Koruma Derneği, tüketicilerin hangi alanlarda zarar göreceğini de şöyle sıraladı: - Tüketkinin temel gereksinimlerinin karşüanması hakkı konınamayacak. - Tüketicinin ekonomik çıkarlannm zedelenmesi her zaman olanaklı hale gelecek. - Tahkime konu olacak sözleşmelerin yapılması, uygulanması süreçlerinde ve tahkim kurumlannca beluienen tahkim kurulunda tüketicilerin temsil edilmesi olanaklı değiL - Çokuluslu şirketlerle devlet arasmda yapılan sözleşmelerdeki hususlar dışmda, tüketici çıkarlannm zedelenmesi durumunda tazmin edilmesi söz konusu olmavacak. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Doğpuya Doğru Son dönemde, ciddi bir huzursuzluk yaşamakta- yım. Istanbul Üniversitesi'nin Rektörü Sayın Kemal Alemdaroğlu ile olan ve doğal olarak ortaya çıkan anlaşmazlıklanmızın; başkalan tarafından hiç de is- temediğim yönlerde kullanılıyor olmasının rahatsız- lığını duyuyorum. Bunun sorumluluğu elbette benim değil. Türki- ye'nin en köklü ve öncü konumunda toplumsal bi- lim okutan fakültelerini allak bullak ettikten sonra, "reform yapıyoruz" zanneden ve YÖK'ü de buna inandıran Sayın Rektör, buna karşı çıkanlan da akıl almaz biçimde eleştirdikten ve suçladıktan sonra, el- bette ipler kopacaktı. Hele hele; "elimizde belgeler var, gerekirse açık- lanz" gibisinden, en bayağı şantaj yollarına başvu- rulmasını, işgal ettikleri makamlarla bağdaştırmak bile mümkün değil. Ellerinde ne varsa açıklasınlar da biz de görelim ve bilelim. Hodri meydan... • • • Ortaöğretimdeki okul çalışmalarını bir yana bıra- kalım. Atatürk ve Atatürkçülükle ilgili ilk yazım; "Pen- dik" dergisinde 1963 yılında yayımlandığına göre, tam 36 yıldır bu konuda kalem oynatıyorum. Ve fa- natik bazı arkadaşlanm aksini düşünseler bile, bu konuda tek geri adım atmayan, "iflah olmaz" bir Atatürkçüyüm. Bu konuda 20'den fazla kitabım var ve bunlann bir kısmı hâlâ piyasada bulunuyor. Atatürk'ü ve Atatürkçülüğü, bundan 4-5 yıl önce "keşfeden" birtakım ınsanlardan öğrenecek hiçbir şeyim yok. Fakat olaylar öyle garıp bir biçimde ge- lişiyor ki; kimileri, biribirieriyle "Atatürkçülük yarışı- na" girmek zorunda kalıyortar. • • • Üniversitede "etkinliği artırmak" amacıyla, "bazı bötümleri birieştiren", ya da böyle iddia eden Sayın Alemdaroğlu, birleştirdiği bölümlerdeki öğretim üye ve yardımcılarının sayılarını bile bilmiyor. Başkanı ol- duğum Iktisat Fakültesi Uluslararası llişkiler Bölü- mü'nü kapatıp, SBF'deki Uluslararası llişkiler Bölü- mü ile birleştirirken gerekçe olarak, "Orada 20 öğ- retim üyesi var, sizde 10 öğretim üyesi" demişti. Oysaki SBF'de; biri istifa eden 9 öğretim üyesi ve 5 araştırma görevlisi var. Bizde ise; 4 profesör, 1 öğ- retim görevlisi, 1 doçent, 6 yardımcı doçent olduğu gibi, 5'i doktora yeterliliklerini vermiş ve kısa bir sü- re içinde tezlerini verecek 9 araştırma görevlisi var... Kendilerine bunu arzettiğim zaman, "inceletece- ğim " demişti ama, hâlâ aynı görüşte ısrar ediyor. Ay- nca nesini inceletecekler? Açartar kadro defterini görürler. Bunu bile yapmadan, nasıl "reform" yapa- bilirler? Buna kim inanır? Ve YÖK Başkanı Sayın Kemal Gürüz, hâlâ bu ya- pılanların "etkinliği artırmak amacıyla yapılan re- formlar olduğuna" inanıyor. Ne kadar büyük "bir şanssızlık... • • • YÖK "tefenvata girdiğizaman", büyük yanlışlık- lar yapıyor. Ama doğru şeyler de yapıyor. Ancak yap- tığı "dogru ve güzel şeyler", yanlışların yanında, göz- den kaçıyor. Hatta eleştiriliyor. Örneğin üniversite- lerdeki şeriatçı örgütlenmeyi engelleme çabaları ve ^ÖSS sınavının yeni mantığı ve yapısı... Bu yazıyı yazarken çok tereddût ett^rri. "Acaba yanlış anlaşılır mıyım"\n, endişesini duydum. "Tok- tamış Hoca geri adım mı atıyor", düşüncesinin doğ- masından korktum. Ama bu konuda çevremden ve okurianmdan o kadar çok soru yöneldi ki, "doğru- ya doğru" demenin gereğini duydum. Gerçekten; üniversitelerimiz, 1982 yılından başla- mak üzere, "atanmayla gelen yöneticiler" kanalıy- la, tam bir "faşist ve şeriatçı" kadrolaşmanın zemi- nini oluşturmuştu. Birtakım "tipler", hayal bile ede- meyecekleri makamlara getirilmişlerdi. Elbette bu- na "dur" demek gerekiyordu. Ve YÖK şimdi bunu yapıyor. Ve bunu elbette destekleyeceğiz. Fakat gene atamayla gelen bazı başka yönetici- ler; "Atatürkçülük adına" başka birtakım saçmalık- laryapariarsa, "Atatürkçülükad/na "diyerek, bunu si- neye çekmemiz elbette mümkün değil... Aynı şey, ÖSS sınavının tek aşamalı olmasıyla il- gili tartışmalarda da görülüyor. Çift aşamalı sınava giren adaylar, "tercih listelerini" sunarken, tümüyle tahmine dayanıyorlardı. Yeni sınav yönteminde ise, ortaöğretim puanı hariç, durumlannı biliyorlar ve çok dahasağlıklı bir tercih listesi yapabilirler. Fakat YÖK eleştiri bombardımanı altında olduğu için, aynı bom- bardımana onlar da katılıyorlar. ••• Şemsi Denizer'e yapılan suikast yüreğimi dağ- ladı. Türk lşçi Hareketi Şemsi Denizer'in ölümüyle, çok kan kaybedecek. Kimi gazeteler ise, hâlâ "Ja- guar"dan söz ediyor. Bu konu biraz aydınlandıktan sonra, gene döneceğim. • CYDD'den Ecevit'e çağrı 'Devrimlerden ödün veriüyor' tstanbul Haber Servisi -Çağdaş Yaşamı Destek- leme Derneği (ÇYDD), 57. hükümetin Atatürk ilke ve devrimlerinden, ulus devlet ve sosyal dev- let kavramlanndan. yargı bağımsızhğı ve Danıştay denetiminden sürekli ödünler verdiğini belirtti. ÇYDD, karar mekanız- malannda bulunanlan geçmişten ders almaya. iç ve dış baskılar yerine akıl ve mantıkla hareket etmeye çağu"dı. ÇYDD Genel Merkezi ve tüm şubeleri adına dün yapılan yazılı açıkla- mada, bu uygulamalara karşı çıkarak cumhuriyet kazanımlanna sahip çı- kan, aklı başında insanla- nn, neredeyse "cahil ve vatan haini" ilan edildi- ği kaydedildi. ÇYDD'- nin açıklamasında şöyle denildi: "Sayın Bülent Ecevıt başkanuğındaki 57. hü- kümet, ne yaak ki Ata- türk ilke ve devrimlerin- den, ulus devlet ve sosyal devlet kavramlanndan, yargı bağımsızlığı ve Da- mştay denetiminden sü- rekli ödünler vermekte- dir. Tahkimi kabul eftir- mek uğruna Danıştay de- netimi kaldınlmakta, la- ik cumhuriyeti açıkça yık- mayı hedef alanlara pa- zarhkla ödün verilmekte, bir meslek lisesi olan i- mam-hariplere polislik yolu yeniden açılarak or- du-polis ikilemi gündeme gen'rilmektedir. 8yıflık ke- sintisiz zorunlu ilköğre- tim. Kuran kurslanyla bölünmekte ve af adıyla caniler yeni cüıayetier için sahnmak istenmektedir. Milyonlarca emekçi yok sayüıp işveren kesiminin dikte ettirdigi koşullar, sosyal güvenlik reformu olarak sunulmaktadır. Bugün halkın güveniyle karar mekanizmalannda bulunanlan, geçmişten ders almaya, iç ve dış bas- kılar yerine akıl ve man- tıkla hareket etmeye, kar- şı çıkanlann sesini dinle- meye çağuıyoruz.''