Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 AĞUSTOS1999 SALI
HABERLER
fiûzel
mankenlere ödül
• İstanbui Haber Senisi -
Türkıy. e elemesı geçen
günlerde Kuzey Kıbns
Türk Cumhuriyeti'nde
yapılan "Oueen of Magic
Island" model
yanşmasında ilk üç
dereceye giren mankenler
ödüllerini Altınbaş
Kuyumculuk'tan aldılar.
Altınbaş Kuyumculuk'un
Sultanahmefte bulunan
mağazasındakı törende
mankenlere ödülleri
Altınbaş Kuyumculuk
Genel Müdürü Hüseyin
Altınbaş ve Satış-
Pazarlama Koordinatörü
Öztekin Sevük tarafından
venldi. (Cıbns'ta
düzenlenen yanşmada
binnci seçilen Seçil
Mutlu'ya bılezık, ikincı ve
üçüncü seçilen Ece Gürsel
ile Petek Diçöz'e ıse birer
bileklik hediye edildı.
Babuna'dan
Demirel'e
şikâyet
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Dr. Oktar
Babuna. ortaya atılan
iddialarla skandala
dönüşen kemık ihği
kampanyası hakkında
başlatılan soruşturmalan
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'e şikâyet etti.
Demirel'e açık mektup
yazan Babuna, "Eğer
kampanyanın her detayı
incelenmesi mevzubahis
olursa, bu kampanyanın
incelenmesi onlarca yıl
alır. Bu da lüzumsuz
masraf, zaman kaybı ve
gereksiz sıkıntıya sebep
olur" dedi.
Oyuncular
gözaltına alındı
• SIVAS (Cumhuriyet) -
Sıvas'ın Gürün ilçesinde
bu yıl birincisi düzenlenen
Alabalık Festivali'ne
katılan Tiyatro Mango
Grubu'nun "Kıssadan
Hisse" adlı oyun sırasında
kaymakam ve belediye
başkanı "devletin güvenlik
güçlerine hakaret edildigi"
gerekçesıyle salonu terk
ettiler. Bir süre gözaltında
tutulan grubun yönetmeni
ile 6 oyuncusu, daha sonra
• serbest bırakıldı.
Kaymakam Mehmet
Aktaş. "Devletin güvenlik
güçlerine, inançlanna.
Atatürk'e hakaret edılen
yerde kimse olmak
istemez'" dedi.
Hastanelerde
vardiya sistemi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Saglık Bakanı
Osman Durmuş.
hastanelerin sorunlannı
giderebılmek ıçın
ellerindekı kaynaklan
kullandıklannı belirtirken
"iyi ışleyen", yapısı
düzeltilmiş hastanelerin
özel sektöre
devTedılebıleceğını bildırdi.
Durmuş, hastane
özelleştirmelerinden elde
edilecek paranın "kötü
durumdaki" hastaneler ıçin
kullanılacağını öne sürdü.
Durmuş, hasta kuyruklarına
son vermek için de
dönüşümlü ya da randevulu
sisteme geçilmesi
gerektığinı vurguladı.
Malıye Bakanlığı 'ndan
gereklı ızinlenn çıkması
durumunda 10 gün içinde
dönüşümlü sistemi
getireceklerini bildiren
Durmuş, pılot çalışmadan
sonra uygulamanın turizm
yörelerindekı hastanelerde
de yaygınlaştınlacağını
sövledi.
'Komutanım, şehidim var...' Bölgedeki okullann bir bölümü öğretmensizlik, bir bölümü güvenlik nedeniyle kapalı
Güneydoğu'da en önemli sorun eğitim
ERCAN ÇtTLİOĞLU
Güneydoğu'da, fotoğrafa giren kimi dü-
şündürücü başka görüntüler de var. Yörenin
sosyal dokusu ve töreleri nedeniyle, din
adamlan toplumda büyük bir ağırlık taşıyor.
Özelhkle imamlar çok önemli bir figür. Oy-
sa görüştüğümüz yetkililer, bölgedeki imam-
lann çoğunun. eğitim görevlerini yerine ge-
tirebilecek nitelikte olmadıklanndan. daha
da vahimi belirli siyasi ideolojilere yandaş-
lık yaptıklanndan söz ediyorlar. 1994-1996
döneminde yalnızca Diyarbakır il merkezin-
de 70 kadar caminin Hizbullah'ın denetimin-
de "eğitinı alanı" olarak kullanıldığı anım-
sandığında. olayın boyutlarının geçmişte "si-
yasiideoloji" sınırlan dışına taşmış bulundu-
ğu açığa çıkıyor.
• 1994-1996 döneminde yalnızca
Diyarbakır il merkezinde 70 kadar
caminin Hizbullah'ın denetiminde
"eğitim alanı" olarak kullanıldığı
anımsandığmda; olayın
boyutlannın geçmişte "siyasi
ideoloji" sınırlan dışına taşmış
bulunduğu açığa çıkıyor.
Diyarbakır'da bir ilçe kaymakamının, bağ_-
lı köylerinin yansını hâlâ bilmediği, aynı il-
çeye yeni atanan savcının, ölümlü bir mayın
patlamasında geldiği olay yerinde, titremek-
ten ayakta duramadığı. bir başka ilçe kayma-
kamının ise valinin bir köy hakkında yönelt-
tıği soruya, jandarma komutanına dönerek
"_ köyü bizim Oçenin hududan içinde mi"
dediği, kimi yetkililerce buruk bir gülümse-
me ile anlaulıyor.
Yine Diyarbakır'da bazı kaymakam eşleri
ancak valilik emri ile o da geçen yıl açmışlar
başlannı.
Emre karşın yine de başını açmayan bir
kaymakam eşi var, üstelik öğretmen. Bölge-
de üç yıl önce bir ilçe kaymakamının başm-
da takke ile dolaşıp cuma namazına gitme-
yen memurlan cezalandırdığı, halkı ise ilçe
meydanında azarladığı anlatılıyor hâlâ. Ve
bu ilçe bugün yörede Hizbullah'ın en güçlü
tabana sahip olduğu ycrlerden birisi...
Askerlerin, köylere bırakınız doktoru, ve-
teriner hekim götürerek köylülerin hayvan-
lannı tedavi etmeyi başardığı bir ortamda,
bölgede sağlık ocaklannın bir bölümü dok-
torsuzluktan kapalı.
TEDAŞ, Köy Hızmetleri, Karayollan, Ba-
yındırlık müdürlüklennde, geçiniz müdürle-
ri, neredeyse tüm kadrolar bir yıl içinde en
Güneydoğu denildiğuıde yaygın kulianıian bir de>im var: "Halkı kazanmak.." Yörede uzun yıllargörev vapmış üst düze> bir yetkili, "Halkı ka-
zanalım diye yola çıkarsanız, halkı kaybettiğinLri kabul eden başlangıç vapmış olursunuz. Önemli olan 'haikı mücadeleye ortak etmektir' diyor.
az üç defa değişmiş. "Şu köyün elektriği ne
oidu diye soruyoruz, hemen yapılıyor yanıtı-
nı ahyoruz, aradan bir ay geçiyor, bir daha so-
ruyonız; karşımıza bir başka müdür çıkıyor,
ben yeni atandım diyor. baştan anlaüyoruz;
tabii, hemen yapalım ama benim tayinim çık-
n, gelecek arkadaşunla görüşseniz yanmnı ah-
yonız" diye acı ile anlatıyor bazı yetkililer..
Şırnak'ta askeri birliklerin özellikle sınır
ötesi operasyoniarda sıkça kullandıklan 20
kilometrelik, denebilirse eğer bir yol var. Ya-
kınındaki dağ köyleri ile iletişimin sağlandı-
ğı tek arter olan bu yol! Yılın büyük bir bö-
lümü doğa koşullan nedeniyle kapalı. Israr-
lar üzerine, var olan yolun "gerçek yola" dö-
nüştürûlmesi çalışmalan 1992yıhndabaşla-
mış.
Yıl 1999 ve çalışmalar hâlâ sürüyor... Gö-
rüşme olanağını buldugumuz biryetkili, "Yo-
IUD yapunı 0e ilgili Ankara'dan gefen heyetle-
re ödenen volluklaıia herhaMe 40 kilometre-
lik yol vapüırdL." diyor ve ekJiyor: "_ sonun-
da biraz sert olsa da dayanamadım, buraya
heyet yerine dozer gönderin ve arük liitfen
gelmeyin dedinL."
Heyetler bunun üzerine ayaklanm kesmiş
Şırnak'tan ve tabii dozerler de gelmemiş.. Bu
görüşmenin tarihi 1994.. Ve Türkiye'nin çağ
atlamasına inat, 20 kilometrelik yol inşaatı
20. Yüzyıldan 21. Yüzyıla devredilen birpro-
je olma niteliğini korumayı ısrarla sürdürü-
yor..
Ama en önemlisi eğitim. Bölgedeki okul-
lann bir bölümü öğretmensizlik, bir bölümü
güvenlik nedeniyle hâlâ kapalı. Diyarbakır
genelinde geçen yıl kapalı olan 550 okul, bu
yıl 272'ye inmiş. Ömeğin Bismil'de okulla-
nn yüzde 35'i, Silvan'da yüzde 20'sinde öğ-
renim yapılamıyor.
Bölgenin gerek öncelikli, gerek uzun va-
dedeki en ağırlıklı sorunu eğitim Eğitime
gereklı ağtrlığın venlmemesı durumunda te-
röre karşı yürütülen savaşımda alınan mesa-
fe ve emekJerin kaybolacağı ortak görüşünü
seslendiren yetkililer. okuldan önce öğret-
men dıyorlar. Diğer devlet memurlan gibi
öğretmenlerin de çoğu yörenin insanlan. Yö-
renin sorunlan ile büyümüş, bu sorunlardan
bir biçimde mutlaka etkilenmiş, değer yargı-
lan yaşadıklannın üzerinde biçimlenmiş in-
sanlar.
Yörenin msan gücünden öğretmenliğe ge-
çenlerin bir bölümünün Türkçeyi yeterince
konuşamadığı, bu nedenle öğrencileri ile
Kürtçe iletişim kurmayı yeğledikleri anlatı-
lıyor yetkililerce ve soruyorlar "Kendini
Türkçe ifade edemeyen bir öğretmen, öğren-
cilerine Atatürk ve Cumhuriyet Türiayesrni
nasıl anlaüp öğretecek?" Ardından çok acı bir
açtklama daha geliyor.
"Bazı köylerdeki okullarda Atatürk kim-
dır' diye sordıığumuzda çocuklar yü/ümüze
bakıyoriar. Bir misafir geldiğinde. seçtiğinıiz
ögrencileri ahp eğitiyoruz; 'Atatürk kimdir'
diye sorarlarsa 'En büyük Türk'tür, Türkiye
Cumhuriyeti'ni kurmuştur' desinier diye_"
Güneydoğu denildiğınde yine sıkça ve çok
yaygm kulianıian bir deyim var: "Halkı kazan-
maJc" Yörede uzun yıllar görev yapmış üst
düzey bir yetkili bu deyime şiddetle karşı çıkı-
yor. Hem ıçenk hem amaç açısından.. "Hafla
kazanalım diye yola çıkarsanız, halkı kay betti-
ğinLri kabul eden bir başlangıç yapmış olursu-
nuz. Psikolojik açıdan da. tatbikataçtsından da
çok yznhş biryaklaşım bu. Hem sizin çıiaş nok-
tamzı zayıflatır hem de birleştiriciliğe soyunur-
ken, aksine, bir taraf olarak algılanmanıza ne-
den olur. Önemli olan 'halkı mücadeleye ortak
etmektir'. Dünyanın neresinde olursa olsun ge-
riUa türii bir savaşta, halkı mücadelenize ortak
edemezseniz. başanya giden yolu u/anrsınız.
Aynca niçin halkı kazanmak: halk devietinin
karşısında değil ki. bu yaklaşunı sorunun çözfi-
müneyardımcı göremiyonım_*
• Askerlerin, köylere bırakınız
doktoru, veteriner hekim götürerek
köylülerin hayvanlannı
tedavi etmeyi başardığı bir
ortamda, bölgede sağlık
ocaklannın bir bölümü
doktorsuzluktan kapalı.
Aynı yetkılınin ilginç bir saptaması daha var.
Halkı mücadeleye ortak etmede kadınlann, da-
ha doğrusu annelenn rolü... "Erkek çocuklar
okula gftmeseler büe dönüp dolaşıp mutiaka
gelecekleri ve eğitim alacaklan bir yer var.. as-
ker ocağı.. Ama kadınlanmız aynı olanağa sa-
hip değüler. Erkek çocuk asker ocağına geldi-
ğindt. kökeni ne olursa olsun bir aynm yapıl-
madığını, herkese eşit davranıldığını görür ve
duyduklannın yanhşhğma inanarak evine dö-
ner. Dikkat edin, PKK'ye yeni kaalanlann çok
büyük bir bölümü henüz askeıiiklerini yap-
manuş olanlardır. İşte aflenin, annenin önemi
burada ortaya çıkıyor Annelerin, tüm kadın-
lanmızın eğitilmesi, terör örgütierine kanJım-
lann önündeki en büyük engeldir..."
OHAL Bolge Valısı Aydın Aslan. Dıyarba-
kır Valisi Nafiz Kayalı, Şırnak Valısı HaÛ Llu-
soy, Mardin Valısı Fikret Güven, bölge ve il-
lerinin sorunlan ile özdeşleşmiş, sürekli çö-
züm reçetelen geliştiren ve bunlan yetebildik-
leri her noktaya ileten, olağanüstü bir tempo
ve özveriyle çalışan mülkı amirler.
Ancak piramıdin tepesindeki etkinlik, ta-
bana, alt kademelere inildikçe görünür bir
erozyona uğruyor. Ve tepedeki elektrik akımı
aynı güçle aşağılara inmıyor.
Sürecek '
Gaziosmanpaşa'da yaptınlan okul için bağışta bulunan Alman işadamı yardım bekliyor
Okul iıışaatuıa destek çağrısı
Calışlar, ödülünü aldı
Gazeteci
Rafet Genç
anüdı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Es-
ki Parlamento Muhabırleri Derneğı ve
Çağdaş GazetecilerDemegı (ÇGD) Baş-
kanı, gazeteci RafetGenç. ölümünün 10.
yıldönümünde mezan başuıda anıldı.
Gazetemiz yazan Oral Calışlar. ÇGD'-
nin Rafet Genç Haber Odûlü'nü CHP
Genel Başkanı Altan Oyrnen'den aldı.
Rafet Genç'in mezan başında dün dü-
zenlenen törende bir konuşma yapan
ÇGD Başkanı tsroet Demirdoğen, yap-
tığı bir röportajdan dolayı 1 yıl 1 ay hap-
se mahkûm olan gazetemiz yazan Oral
Çahşlar'a verilen Rafet Genç Haber
Odülü'nün anlamasını bilenler için bir
mesaj olduğunu sözlerine ekledi.
Rafet Genç'm mesai arkadaşlanndan
CHP lideri Öymen de Rafet Genç 'in ba-
sın özgürlüğünün sembollerinden oldu-
ğunu belirtti. Gündeme gelen af yasası
tartışmalanndadüşünce suçianna ilişkin
birdüzenlemenin akla gelmemesini eleş-
tiren Altan Oymen, Rafet Genç Haber
Ödülü'nü Oral Çahşlar'a verdi.
tstanbul Haber Senisi - Yardım-
sever Alman işadamı Klaus Thi-
erschmidt Gazıosmanpaşa Bollu-
ca beldesınde yapımı ıçin bugüne
kadar 650 bin Alman Markı bağış-
ta bulunduğu 19 derslikli ilköğre-
tim okulunun yanm kalan inşaatı-
nın tamamlanması için işadamla-
n ve bölge sakinlerinin ilgisini
bekliyor. Almanya"da büyük bir
tekstil firmasının sahibi olan Kla-
us Thıerschmıdt, 2 yıl önce Milli
Eğitim Bakanlığı'nadevTedilmek
üzere yapımına başlanan, ancak
kaynak yetersızliği nedeniyle in-
şaatı yanm kalan Bolluca'daki ıl-
köğretim okulunun inşaatını, ls-
tanbul II Millı Eğitim Müdürü
Ömer Bahbey ile birhkte gezdi.
Alman işadamı Thierschmidt,
Türkiye Korumaya Muhtaç Ço-
cuk Vakfi tarafından da destekle-
nen okul ınşaatının bir an önce bi-
tirilmesi için Türk işadamlanna ve
böige halkına çağnda bulundu.
Türkiye'deki işadamlanyla 30
yıldn* iyi ilişkiler içinde bulundu-
ğunu ve Türk halkına karşı sevgi
beslediğinı anlatan Thierschmidt,
bu düşünceyle Türkiye Korunma-
ya Çocuklar Vakfi Çocuk Kö-
yü'nun de bulunduğu Bolluca'da
2 yıl önce bir okul yaptınnaya ka-
rar verdiğini kaydetti. Thiersch-
midt, okulun inşaatının kaynak-
sızlık nedeniyle 6 aydır durduğu-
nu söyledi.
Okuldan korumaya muhtaç ço-
cuklann yanı sıra bölge halkının
çocuklannın da yararlanacağını
vurgulayan Alman işadamı,
"Okulun inşaatının yanm kalma-
sı bende hayal kınklığı yaratn. Bu
okulu elbirİiğiyle tamamlamamız
lazan" dedi.
Bu desteği görmesi halinde.
okulun yapımuıa bağışta bulun-
maya devam edeceğini belırten
Thierschmidt, "Önce sizlerin ço-
cuklannıza ne kadar sahip çıkbğt-
nıa görmek istiyorum" diye ko-
nuştu. İstanbui II Milli Eğitim Mü-
dürü Ömer Bahbey de, gıttikçe
küreselleşen dünyada çocuklann
birbirlenyle banş ve kardeşlik
içinde büyümesi düşüncesınde
olan bir Alman işadamının Türki-
ye'de okul yaptırmasından büyük
mutluluk duyduğunu söyledi.
100 milyar gerekli
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Bol-
luca'da yaptırılan bu ilköğretim
okulu ınşasını yakından takip et-
tiğini bildiren Bahbey, inşaatın ta-
mamlanamamasının işadamlan-
nın içinde bulunduğu ekonomik
krizden kaynaklanmış olabılece-
ğini söyledi.
Balıbey.daha 100 milyar liralık
ek kaynağa ihtıyaç duyulan oku-
lun, en geç Nisan 2000'e kadarbi-
tirilmesine çalışacaklannı kaydet-
ti. 3 bin 200 metrekare inşaat ala-
nma sahip, 3 kat üzerine kurula-
cak 19 derslikli Bolluca İlköğre-
tim Okulu, yaklaşık 800 öğrenci-
ye eğitim hizmeti verecek.
T C C r a p o r u
Basına
17milyar
cezaİstanbui Haber Servisi - Türkiye
Gazetecıler Cemiyeti (TGC),
temmuz ayında siyasiler tarafından
basına açılan 5 ayn davada 29
mılyar lira tazmmat talep edildiğini,
üç ayn davada da basın yayın
kuruluşlannın toplam 17 milyar üra
ödemeye mahkûm olduğunu
bildirdi.
TGC'nın gazeteci ve yazarlann
basın ve yayın yoluyla işlenmiş
suçtan ötürü cezalannın 3 yıl
süreyle ertelenmesini ve bu yoldaki
davalann durdurulmasını
sağlayacak bir yasa tasansı
hazırlaması ıçin Adalet
Bakanlığı 'na yaptığı önerinin, af
yasa tasansı taslağında yer aldığımn
vurgulandığı açıklamada. "TGC,
gazetecıler Abdi Ipekçi, Çetin Emeç
ve Uğur Mumcu cinayetlerinin
ay dınlaülmasını önleyen idari
engellemeler bulunduğunu öne
sürerek bu konunun araşünhnası
için Cumhurbaşkanı Süleyman
Demırel'den Devlet Denetİeme
Kurulu'nu görevlendirmesini istedi.
TGC'nin 1998 Basın Özgüriüğü
ödüllerini kişi olarak Cumhuriyet
Gazetesi Yaaişleri Müdürü Fikret
tlkiz ve Milliyet Gazetesi yazan
Melih Aşık. kurum olarak da
Barnn gazetesi De AP Haber Ajansı
kazandı" denıldi.
NOKTASI/ORAL CALIŞLAR oralcalislar(& turk.net
Herkesin kendi durduğu yere
göre kafasında bir strateji var.
Bundan sonrası ne olacak? PKK
silahları bırakırsa, bu silahlı kişiler
nereye gidecek? Yıllardır bölgede
önemli bir silahlı güce dönüşen
korucular, nasıl silahsızlandınlıp si-
vil hayata adapte edilecekler? Ka-
falarda sorular sorulan kovalıyor,
tabii cevaplar da cevaplan.
Türkiye 20 yılayakın bir süre bo-
yunca çok acılar çekti. Ekonomik,
siyasi ve sosyal depremler yaşa-
dı. Silahın egemen olduğu siyasi
ortam, bütün ülkeyi etkisi altına al-
dı. Biz bu süreç içinde yalnızca
gençleri ve Güneydoğu'daki ay-
dınları yitirmedik. Bu dönemde
Uğur Mumcu, Muammer Ak-
soy, Bahriye Uçok gibi çok de-
ğerli insanlarımızı da yitirdik.
Uğur Mumcu'nun, Bahriye
Üçok'un, Muammer Aksoy'un ka-
tilleri yakalanamadı. Abdi ipekçi
cinayeti, mahkeme koridorlannda
buhar olup uçtu. Ismini sayama-
dığımız yüzlerce aydın, genç faili
meçhullerde, yargısız infazlarda
yok edildı. Yüzlerce insanımız kay-
bedildi. izlerini bile bulamadık.
Türkiye, son 20 yılda bir cehen-
neme döndü. Susurluk'ta ortaya
çıkan ürkütücü tablo, hâlâ gözü-
müzün önünde duruyor. Onlardan
hesap sorulamadığı gibi, onlardan
örnek alarak oluşan yeni çeteler
hayatı daha da çekilmez hale ge-
tirdiler. Neredeyse her katilin ar-
kasında bir çete oluşmaya başla-
dı. Üstelik bu çeteler, yeraltı rantı-
na ortak olabilmek amacıyla açı-
ğa çıkıyoriar. TV'lerde korkutucu
Siyasi Affi Tartışalım
sözler ederek piyasalannı artırma-
ya çalışıyorlar.
Mahkeme önlerinde çetelere
destek sloganları atmak olağan
hale geldi. Hırsızlık ve soyguncu-
luk meşru, cinayet olağan; dürüst-
lük, gerçekleri dile getirmek, hak-
sızlıklara karşı çıkmak ise olağa-
nüstü bir özellik sayılmaya baş-
landı. Bütün bu tabio şu anda da
bütün yıkıcılığı ve vahşiliğiyle sü-
rüyor. Son Denizer cinayetinde
görüldüğü gibi, ölüm en kritik yer-
lerde kol gezmeye devam ediyor.
Bütün bu olumsuz görüntünün,
Güneydoğu'da ölümün ve silahın
konuştuğu ortamdan güç aldığını
biliyoruz. Silah ve şiddetin ülkenin
bir bölgesine egemen olması, ül-
kenin her tarafını etkiledi, bütün
yaşamımıza bazen dolaylı, bazen
dolaysız egemen oldu.
Bu egemenlik, yeni güçler, yeni
iktidarodaklan, yeni ilişki biçimle-
ri, yeni bir ekonomi, yeni bir sos-
yal yaşam yarattı. Yeni statüler ye-
ni kurumlar oluştu. İşte şimdi bu
dengenin, bu sistemin bozulaca-
ğı yeni bir döneme giriyoruz.
Bugüne kadar savaşarak, dağ-
larda yaşamış ölümün hemen ya-
nıbaşındaki binlerce silahlı PKK'li,
bir süre sonra silahsız ve dağsız
kalacaklar. Bunlar Iran'da mı, I-
rak'ta mı barınacak? Nasıl banna-
cak? Bundan sonra kendilerine
nasıl bir yaşam rotası çizecekler?
Bu binlerce PKK'li aslında bu top-
raklarda doğup büyüdüler. Hep-
sinin Türkiye'de, Güneydoğu'da
akrabaları, yakınlan var. Onların
kaderi Türkiye'yi birçok yönden il-
gilendirdiği gibi, bu yönden de il-
gilendiriyor.
Aynı şey korucular, güvenlik
güçleri açısından bir başka boyut-
ta yaşanacak. İşte böyle bir döne-
min başındayız- Bu yeni dönem
için yeni çıkış yollannı tartışaca-
ğız. Aslında bu tablo bile, bir siya-
si affın kaçınılmaz hale geldiğini
gözler önüne seriyor. Herkes çok
acılar yaşadı, çok yürekler yandı.
Ancak geçmişe takılıp kalma-
mak zorundayız. Önümüzdeki aç-
mazları ve olanakları özgürce tar-
tışmalı, biriikte çözüm yolları bul-
maya çalışmalıyız. Önceden he-
saplamadığımız farklı sıkıntılarya-
şayacağımız bir gerçek.
Fakat, bugün dünden çok daha
iyi durumdayız. Yaralan sarabilir,-
düşmanlıklan aşabilir, yeni bir ba-
nş ortamına ilerleyebiliriz. Koşullar
geçmişten çok daha elverişli.
Sorunun olumlu yönde çözüle-
bilmesi için uluslararası koşullar
ve bölge koşullan da elverişli. Çö-
züm yönündeki adımlan olumsuz
yönde etkileyecek ağırlıklı bir güç
yok.
Bütün sorun, 20 yıldır Türki-
ye'nin içinde oluşan ve bir siste-
me dönüşen kurumlaşmanın ve
gerilime dayalı dengelerin nasıl
aşılacağı...
Siyasi af önemli bir başlangıç o-
labilir.