Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
!4 TEMMUZ 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
J v L J L i l LJJtl. kulturCgcumhuriyetcom.tr 15
Lorentino'nun 'rahatsız edici' sergisi Beyoğlu'ndan izlenimler ve yaşam üzerine kurulu
Sokak çocıüdanııa 'maşallah'
ESRA ALtÇAVUŞOĞLD
Çağdaş sanatlar için özgür me-
kân Dulcınea'nm bu ayki konu-
ğu Fransız sanatçı Laurent VaH
(Lorentino). Lorentino'nun ser-
gisi 'Maşallah' yazılı bir 'mah-
ya' ile karşılıyor izleyiciyi Mah-
yanm altından geçerek Lorenti-
no' nun uzun bir süre Beyoğlu ve
çevresınde gözlemlediklerinden
oluşturduğu işlerle baş başa ka-
lıyorsunuz: Fotoğraflar, motor
yagı ve tiner ile yapılmış resım-
ler, su depolan. artık sokak ço-
cuklannın simgesi haline gelen
kâğıt mendillerden insan figür-
leri, nazarlıklar... Çeşıtli yaşlar-
dan sokak çocuklannın *maşal-
lah'ın kendilenne neler ifade et-
tığini anlatmayaçalıştıgı video ise
kuşkusuz en ilginç yanı serginın.
Şehir üzerinde bir çalışmayap-
mak üzere Dulcıneatarafindan ts-
tanbul'adavetedilen sanatçı. in-
sanın doğumla başlayan yaşam
macerasmı kımlik, kişılık, statü,
savunma ve kamuflaj gibi kav-
ramlardan oluşan analitik bir oku-
ma kalıbı içinde irdeliyor.
Lorentino'nun 'Sokak Maşal-
lah' sergisinin en önemlı tarafi ız-
leyıciyi 'rahatsız'ediyor olması.
Lorentino. çocuklann vaşamla-
nndan kesıtler sunarken 'maşsd-
tah' gibı soyut bir kavramla on-
lar üstünde koruyucu bir kalkan
oluşturmayı da amaçhyor.
1989 yılından bu yana Fran-
sa'da sergiler düzenleyen Loren-
tino'nun Türkiye'deki bu ilk ser-
gisi 8 Ağustos'a dek sürecek.
İzteyicinin yorunro
-Serginin başbğı neden Maşal-
lah? Proje nasd şekillendi?
LAfRENT VALL - Buraya
sadece Istanbul'a özgü projeler
üretmek ıçin geldim. Fransa'da
sûrdürdüğüm işlerimi buraya ge-
tirmek bir anlam ifade etmiyor-
du benim ıçin. Önce şehn ve ba-
na ilginç gelen mekânlan tanıma-
yaçalışum. Istanbul'agelirkenka-
famda herhangi bir proje yoktu.
Atölyem Beyoğlu'nda olduğu
için bu bölgede daha çok çalış-
-r* (Fotograf: KADER TUĞLA)
XJeynimizden silmeye çalıştığımız görüntüleri daha çok olayın 'vahşet' boyutu oluşturuyor. Bir
çok insan bnnlan ve sonuçlanm bilmiyor. Sokakta gördüğümüz çocuklar bir sonuçtur. Amacım da
zaten bilinen bir şeyi göstermek, mesaj vermek değildi. Fransa'da yaşayan bir sanatçı olarak bu
gördüklerim beni çok etkiledi. Ahşık olmadığım görüntüler çünkü bunlar.
ma imkânım oldu. Beyoğlu'nda
sokakta gördüğüm çocuklann ya-
şamından etkilendim. Aslında
seçebıleceğim pek çok tema var-
dı. Ama beni en çok etkıleyen
konular üzennde çalışmayı yeğ-
ledim. Ama benim tercıhimden
öte izleyicinin düşünceleri de
önemli. Onlar sergiyi gördükle-
rinde nasıl yorumlayacaklar. Aca-
ba bildiğımiz bir şey mi diyecek-
ler, bunu merak ediyorum ve bek-
liyorum. Maşallaha gelınce; ne ol-
duğunu, anlamını bilmıyordum,
ama her yerde; minibûslerde, oto-
büslerde ve ziyaret ettiğim bazı
yerlerde çok sık karşıma çıkıyor-
du. Maşallah'ın anlamını öğren-
dikten sonra. sokak çocuklan ile
maşallah kavTamını daha net çö-
zebildim ve çalışmalanmı bu doğ-
rultuda gerçekleştırdim. Örne-
ğin sokakta, maşallah yazılı sün-
net elbisesiyle bir çocuk gördüm.
Bu çocuğun hemen yanında so-
kak çocuklan vardı. Tüm bunlar
beni çok etkiledi.
Aldeoçahşmasındabirçokso-
kak çocuğunun konuşması yer
ah>t>r. Çocuklarla nasıl iletişim
kurdunuz?
Çocuklan daha yakından ta-
nıyabilmek için onlarla ilgili ku-
rumlara başvurdum. Kimsesiz
Çocuklar Derneği'ni buldum.
Burada Yusuf Kulca bana yar-
dımcı oldu. Sokakta ve dernek-
te gördüklerimden yola çıkarak
fotoğraflar çektim, videolar ha-
zırladım. Amacım 'maşaüah'ı
sokak çocuklannın üzerine oturt-
mak, onlarla birlikte var etmek-
ti.
-Video hanriarurken çocuklar-
dan ne gibi tepkiler aldınız?
Sokak çalışmalanmda ve fotoğ-
raflan çekerken sergi ile ilgili bir
açıklamayapmadım. Ama video
çalışmasını yaparken bunun bir
sergi ıçin olduğunu söyledim. Vi-
deo çahşmasında çok temel bir
sorudan yola çıktım: Maşallah
sizin içinne ifade ediyor? Çocuk-
larla tekrar iletişime geçip onla-
n sergiye getirmek istiyorum.
Böylece, bir etkınlik içinde na-
sıl yer aldıklannı görecekler ve
belki de bir şeyler yapmak için
çalışacaklar.
- Sokak kavnunından yola ç»-
kıyorsunuz ve sergide bir anlam-
da 'Maşallah Sokağı' kurguluyor-
sunuz...
'Maşallah Sokağı' var olma-
yan, tamamendüşünsel, fakat ay-
nı zamanda sosyal bir gerçekli-
ği olan bir sokak. Örneğin, ser-
gide su depolan yer alıyor. Su
deposunu anne olarak adlandın-
yorum. Deponun içini boğazın
sulanyla ve tinerle dolduracak-
tım, sonra vazgeçtim. Fransızca-
da deniz ve anne aynı kelimeyle
ifade edilir. Su deposunu anne
olarak adlandınrkenkoruma duy-
gusunu da yansıtmak istedim.
Beyoglu'nun sahipleri
- Bu çocuklan Beyoğlu'mın ya-
şayanlan olarak tarumlayabiliyor
musunuz \e sokak çocuklannın
en çok hangi durumu etkiledi si-
zi?
Bu çocuklann Beyoglu'nun
sahipleri olduğuna inanmıyorum.
Gördüğüm ve anladığım kada-
nyla Türkiye'deki sosyal, eko-
nomik ve politik krizlerin bir so-
nucu .. Belki de manzaranın bir
parçası bunlar, ama Beyoglu'nun
sahipleri değiller. Çocuklann ya-
şadıklannın birtakım görünen ta-
rafian var. ama Yusuf'un anlat-
üği ve gösterdiği şeyler belki de
birçok insanın bilmediği gerçek-
ler. Beynimizden silmeye çalış-
tığımız görüntüleri dahaçok ola-
yın 'vahşet' boyutu oluşturuyor.
Birçok insanbunlan ve sonuçla-
nnı bilmiyor. Sokakta gördüğü-
müz çocuklar bir sonuçtur. Ama-
cım da zaten bilinen bir şeyi gös-
termek, mesaj vermek değildi.
Fransa'da yaşayan bir sanatçı ola-
rak bu gördüklerim beni çok et-
kiledi. Ahşık olmadığım görün-
tüler çünkü bunlar.
- Serginizde, video, fotoğraf,
resim ve yerteştirme gibi birçok
tekniği bir arada kuUanıyorsu-
nuz_.
Evet. Birçok teknık kullanma-
mın nedeni serginin konusuyla il-
gili değil. Bu teknıklerin her bi-
ri sanatımın bir parçası. Önemli
olan teknikler arasındaki bagın-
tıyı yakalamak. • ,-
Rus dansçılara göre yorumları daha sıcak ve dışavurumcu
'Birde Yettzfflievbalesivanhr'
AHSEN ERDOĞAN
Romeo ve Juliet bugüne kadar tiyatroda, operada
ve balede ölümden güçlü olan tek duyguya, 'aşk'a
yapılan bır övgü olarak yorumlandı. Belarus Cum-
hunyeti Ulusal Akademık Bolşoy Bale Tiyatrosu ise
Romeo ve Juliet'ı aşk gibi ölümsüz. ölüm kadar güç-
lü olan 'düşmanlık'ın ekseninde anlatıyor. Topluluk.
koreograf Yelizariev'in bu yorumunu Yapı Kredı Sa-
nat Festıvalı çerçevesinde öncekı akşam Açıkhava Sah-
nesi'nde sundu izleyıcilere.
Göstennin baş dansçılan Ekaterina Fadeeva (Ju-
liet) ve Vetüamin Zakharov'un (Romeo) Istanbul'a
ilk gehşlen değıl bu. Topluluk. 1992'de Yapı Kjedi
Bankası'nın 50. yıl kutlamalan dolayısıyla Sparta-
küs balesini dört akşam sahnelemek üzere tstanbul'a
geldiğınde dansçılar arasmda bu iküi de yer alıyor-
du, hatta Zakharov balenın başrolündeydı.
Ancak bu kez altı yıl öncesıne göre çok daha he-
yecanlılar. Zakharov. "İkincibir gösteri olmadığıiçin
hatalannuzıdüzeltmeolanağımı/ dayoktu. bu ncden-
leher şeyin dörtdörtlükolmasınıistedik" dıyor. Eka-
tenna Fadeeva'nın heyecanı ise başka türlü: "Dün-
yanuı hemen her ülkesinde onlarca temsil vermemi-
ze karşın. neden bilmhorum, tstanbul'da verdjğkniz
butemsil beniçok he>ecanlandırth.Göstenninsonun-
da izle\icikrin sıcak ve içten alkışlannı dtryana dek
de sürdü bu heyecanım."
Romeo ve Juliet, Belarus Bolşoy Bale Tiyatrosu
tarafindan on yıldır sahneleniyor. Fadeeva ile Zak-
harov'un ilk başrolü olduğu ıçin Romeo ve Juliet
balesinin kalplerinde çok ayn bir yeri var. Bugün
otuz yaşında olan ıki sanatçı da baley le henüz üç ya-
şındayken tanıştı ve okullanndan mezun olduktan son-
ra Bolşoy 'daçalışmaya başladılar. Minsk Devlet Aka-
demisi'nden mezun olan Zakharov, 11 yıldır bu top-
lulukla çahşıyor. Moskova'da öğrenim gören Fade-
eva ise arkadaşından bir sene önce gırdi topluluğa.
Bugüne kadar Belarus dışmda başka bır ülkede ça-
lışmamalanna karşın, bütün bale ekollerinı tanıya-
(Soldan sağa)Veniamin Zakharov, Ekaterina Fadeeva, Vakntine Yetizariev.
• Batlh
sanatçılar
duygusal açıdan
çok açık değiller,
daha soğuk ve
daha mekanik bir
yorumlan var.
Oysa Rus ekolü,
çok daha sıcak,
cana yakın ve
dışavurumcu.
Bu da bizim bir
üstünlüğümüz
sayılabilir.
cak kadar çok dolaştılar dünyayı. Dünyanın önde ge-
len dığer bale topluluklanyla kendi topluluklannı
karşılaştırdıklarında, Belarus Bolşoy Balesı'nin dün-
yanın en iyi on balesı içinde yer aldığı sonucuna ula-
şıyorlar. Yine de Batı'nın baleye bakış açısıyla ken-
di bakış açılan arasında belırgın bır fark görüyorlar.
Bu farkı şöyle açıklıyor Zakharov:
"Birkaç sene önce Fransız koreograf Phılıppe Co-
hen'in yönetimindeMendelssohn'un' Bir Yaz Gece-
si Rüyası' adhvapıtınısahnelemiştik. Aynı yapıt üze-
rinde daha önce de Belaruslu bir koreografla çahş-
mıştık. Ancak gördük ki Batılı sanatçılar çok küçük
aynntdara inanılmaz önem veriyorlar. en ufak bir
teknik hata>ı affetmhorlar. Bu nedenle debizden da-
ha ifcri birtekniklerioldugunusöyle>«biliriz. Ama du>-
gusal açıdançokaçık değiller,dahasoğuk vedaha me-
kanik bir yorumlan var. Oysa Rus ekolü. çok daha
sıcak, cana yakın ve dışavurumcu bir yorumu bann-
dınr. Bu da bizim bir üstünlüğümüz sayılabttir."
Ancak sanatsal alışverişin son yirmi yılda artma-
sıyla ekoller arasındaki keskın farklılıklann da orta-
dan kalktıgını söyleyen Zakharov, "Özeffikle Belarus
balcsi yeniliklere çok kolay uyum sağlavabiliyor, asla
tutucu değil. Bu nedenle de balemiz gkkrek bir sen-
tez balesi halini alma>a başladı" dıyor.
Özellıkle koreograf Valentin Yelizariev'in 1972'de
topluluğa gelişinden sonra Belarus balesınde büyük
bir aülım gerçekleştiğinı söyleyen sanatçılar, "Bir yan-
da klasik bale vardır, bir yanda modern bale... Ama
bir de Yelizariev'in balesi vardır" diyecek kadar hay-
ranhkduyuyorlaryönetmenlenne.Yelizanev'in tek-
nık ekip ve ekipmana en az dansçılann başansı ka-
dar önem \erdığinı söylüyor Ekaterine Fadeeva:"Ye-
lizariev dekora, ışığa. efektlere çok dikkat ediyor ve
bu konularda çok yenilikçi. Böviece bale\e biraz şov
niteliği karryor. Bu da baie sanatına ügiyi arttıran bir
unsur."
Sayısını hatırlayamadıklan kadar çok yapıtta oy-
namışlar Belaruslu sanatçılar. Her ikisi de ülkeleri-
nın en önemli dansçılan arasında gösteriliyor. Peki
oynamadıklan takdirde içlerinde ukte olarak kalacak
bir rol var mı? Vemamin Zakharov yanıtlıyor önce:
"Daha öğrenciyken bir masaya oturmuş ve tüm ya-
şanum boyunca oynamak istediğhnroUerinbir liste-
sini yapmtştım. riaha sonraki yıllar bo\ unca o liste-
deki roUerin ikikaü kadar rokteo> nadım.\'egördüm
kien çokoynamak istediğim rol dhe bir şey >ok. Ama
yine de çok eski yaprtlardan birinde, örneğin Baye-
derka'da oynamak hoş olabilir"
Ekaterina da aynı görüşte. Her oynadığı rolünken-
disi için büyük bir yaşam deneyımi oldugunu söyle-
yen sanatçı, "Bir sonraki deneyimi hep büyük bir
coşkuyla bekledim" diyor. tkisi de sahneyı bıraka-
caklan zaman konusunda,u
Bizsahneyi, orada obna-
mamız gerektiğini hissettiğimiz zaman bırakacağız.
Ogününnezamangeleceğini isehiçdüşünmedik,tek
düşündüğümüz şey dans etmek" diyorlar.
Nasreddin Hoca Karikatür Yanşması'nda Büyük Ödül îsrail'in
Ochakovski Yuri (tsrail) / Büyük Ödül
Kültür Servisi - Kankatürcüler Derneği tarafindan
düzenlenen 19. Uluslararası Nasreddin Hoca
Karikatür Yanşması sonuçlandı. Büyük ödülü
lsrailli karikatürcü Ochakovski Yuri kazandı.
Dernek Başkanı Bedri Koraman'ın başkanlık
ettiği, Romanyadan Florian DoruCrihana,
Ukrayna'dan Jurij Kosobuldn. Bulganstan'dan
Tsocho Peev, Iran'dan Massoud Shojaie
Tabatabaie, Türkıye'den Necati Abacı, Erdoğan
BaşoL Gürbüz Doğan Ekşioğlu ve Yurdagün
Göker'in oluşturdugu Büyük Jün, başan
ödüllerini ise Ali Shah Ali (tran), Jose Jımenez
(Küba), Mahmut Akgün ve Jufian Pena-Pai'ye
(Romanya) verdi.
Dünyanın 48 ülkesinden 728 karikatür
sanatçısınm 893 karikatürle katıldığı yanşmada
çeşitli basın yayın ve kültür kurumlannın verdiğı
özel ödüller kapsamında da Vladimir Nenashev
(Rusya) Jüri Özel Ödülü'ne. Borojevk Vladinıir
(Makedonya) Karikatür Dergisı Özel Ödülü'ne,
Xia Bing (Çin) Karikatürcüler Derneği Özel
Ödülü'ne. Jordan Pop-tHev (Makedonya) Türkiye
Gazeteciler Gemıyeti Ödülü'ne, Li Ouing-hai
(Çin) Çankaya Beledıyesı Ödülü'ne, Bulent
Okutan Hümyet Gösteri Dergisi Ödülü'ne,
Ubovic Nedeljko (Yugoslavya) Istanbul
Büyükşehir Belediyesi Ödülü'ne, tvan Haramija
(Hırvatistan) Nasreddin Hoca Özel Ödülü'ne,
4rkadi Saltvkov (Belarusya Cumhuriyeti) Urnut
Vakfı Ödülü'ne. Yu Liang(Çin) Milliyet Sanat
Dergisı Ödülü'ne, Grzegorz Szumowski (Polonya)
Kültür Bakanhğı Ödülü'ne, Aşkın Avrancıoğhı
Cumhuriyet Gazetesi Ödülü'ne, Turan Asan
İMKB Ödülü'ne, Laleh Zeyaei (tran) Basın Yayın
Enformasyon Genel Müdürlüğü Ödülü'ne,
A^origen (Israil) Esenyurt Belediyesi Ödülü'ne,
Constantin Pavel (Romanya) TRT özel Ödülü'ne,
Petr Musalek(Çek Cumhuriyeti) Gazeteciler
Sendıkası Ödülü'ne ve OtegLoktiev (Ukrayna)
Yaymcılar Birliği Ödülü'ne değer bulundular.
Usmanbaşm Kareler'i ilk kez
Açık Radyo'da
Cüftür Servisi - Çağdaş
Türk müzığınin önde
gelen bestecilerinden Ilhan
Usmanbaş'm, Behçet
Necatigil'in 'Kareler'i
üzerine 1970yıhnda
yazdığıyapıh ilk kez
Açık Radyo'da, Boşluğa
Atlayış programmda
yayımlanacak. 28 temmuz
çarşamba günâ saat
14.30'da yayımlanacak
olan program, aynı günün
gecesi saat 02.00'de tekrar edilecek. Behçet
Necatigil'in Kareler'i, Ilhan Usmanbaş'm 1970'te
müziklediği üç şiir toplamının sonuncusu. Usmanbaş,
Kareler'den önce Ilhan Berk'in Şenlikname'sini ve
Ece Ayhan'ın Bakışsız Bir Kedi Kara'sını
bestelemişti. Kareler, taşıdığı açık yapıt özelliklenyle
Usmanbaş'm müzik yazısıyla örtüşen ve bütünleşen
şiirler içeriyor. Usmanbaş'm üretiminin doruk
noktalanndan birini oluşturan bu yapıt, Açık
Radyo'da Aykut Köksal ve Mehmet Nemutlu'nun
değerlendirmeleriyle yayımlanacak.
SemHı Popoy bugün
Mudanya Sanatevi'nöe
• Kültür Servisi - Gazetemiz çizerlennden Semih
Poroy, bugün saat 14.00'te Mudanya Sanatevi'nde
Karikatür ve Mizah başhklı bir konuşma yapacak.
Sanatçının 13 Temmuz'dan bu yana Mudanya
Sanatevi'nde süren 42 parçalık 'Çizimler' adlı sergisi
eylül ayı başlanna dek açık kalacak. Sergide, Semih
Poroy'un karikatürlerinin yanı sıra çizgi-roman,
ıllüstrasyon ve 'Harbi' adlı bant-karikatürlerinden
örnekler de yer alıyor. Serginin açıldığı Mudanya
Sanatevı, sahibi ömer Tuncer'in yönetiminde
yaklaşık bir yıldır değişık etkinliklere ev sahipliği
yapıyor. Restorasyonu Cengiz Bektaş tarafindan
yapılan Mudanya Sanatevi, resim, yontu, karikatür,
fotoğraf, el sanatlan sergilerinin açıldığı bir mekân
olmanın yanı sıra sinema klasiklerinin video
gösterimlerinin yapılarak tartışıldığı bir sanat
merkezi. (0 224 - 544 84 54 -
http•.//tripod.com/mudanyasanatevi/)
Roma döneımne ait
mozaîk pano bulundu
• ANKARA (AA) - Yapımı devam etmekte olan
Bırecik Barajı'run göl sulan altında kalacak bölgede
gerçekleştirilen kurtarma kazısında Roma dönemine
ait antik bir yapının taban döşemesi olan resimli
mozaik pano bulundu. Kültür Bakanı tstemihan Talay,
Birecik Barajı'run sulan altında kalacak olan Eski
Tunç Çağı Nekropolü ve Zeugma Antik Kenti'nde
Gaziantep Müze Müdürlüğü'nün yaptığı kurtarma
kazısının sürdüğünü bildirdi. Roma Dönemi MS 3.
yüzyıl başına ait olan mozaik pano, Gaziantep'in
Nizip ilçesinin Belkıs köyûnde yer alan Zeugma
Antik Kenti'nde, Fırat Nehri kıyısına yakın antik
yolun hemen kenannda yer alan ve ticari bir anlam
taşıdığı sanılan yapının yaklaşık 3.5-5 boyutundaki
odasmın tabanında yer alıyor. Saç örgüsü bordürlü
kompozisyon alanının dört köşesinde, birer yunus
balığı üzerine binrruş Eros ile balık avlayan çoban
figürü sahnesi bulunuyor. Bu sahnenin ortasında, büst
şeklinde ışlenmış evrensel 'Irmaklann Tannsı
Okeanus' ile kansı Thetis'in portreleri var.
'Yabnayak Sokrates'
Arkeoloji Müzesi'nde
• Kültür Servisi - Dostlar Tiyatrosu tarafindan
sahnelenen Maxwell Anderson'un yazdığı, Mina
Urgan'ın Türkçeleştirdiği 'Yalınayak Sokrates'.
Arkeoloji Müzesi bahçesinın doğal dekorunda bugün
saat 21.30'da sahnelenecek. Genco Erkal'ın rol aldığı
ve yönettiği oyun önümüzdekı günlerde Ege ve
Akdeniz bölgelerindeki Açıkhava tiyatrolannı
kapsayan yaz turnesine çıkacak. Sahne tasanmını
Duygu Sağıroğlu'nun üstlendiği oyunda aynca Ergin
Ocaklı, Ayşegül Günay, Erdem Akakçe, Didem
Germen, Yurdaer Okur ve Gökhan Soylu rol alıyor.
(Arkeoloji Müzesi: 520 7740)
Sahne tasarımcısı
Miryan ŞveUdze geliyop
• Kültür Servisi - Gürcistan'ın Tıflis'teki dünyaca
ünlü Rustaveh Tiyatrosu'nun sahne tasanmcısı
Miryan Şvelidze, 16-28 ağustos tarihleri arasında
Istanbul'da uygulamalı sahne tasanmı çalışmalan
yapacak. Şvelidze Istanbul'daki dekor çalışmalannı
klasik ve çağdaş oyunlar olarak ıki ayn dalda
gerçekleştirecek. Sahne tasanmı etkinhklerinin yanı
sıra kostüm tarihi, ışık ve makyaj alanını da içeren
uygulamalar sunacak. Tasanmcı ile yönetmenin ortak
çalışmalanyla ilgili ömekler sergileyecek, yaptığı
sahne tasanmlannı, aralannda Macbeth, Kral Lear,
Kafkas Tebeşir Dairesi'nin de bulunduğu oyunlanmn
video kasetlerini izletecek. Şvelidze halen Atina'daki
Acropol'de 'Coriolanus'u sahneye koymakta olan
Gürcü yönetmen Roben Satura ile birlikte çahşıyor.
Okay Temiz ile İZDSO birlikte
• Kühür Servisi - Banvit, 31 Temmuz-07 Ağustos
tarihleri arasında gerçekleştirilecek bir dizi konserin
sponsorluğunu üstleniyor. Okay Temiz ve Izmir
Devlet Senfoni Orkestrası'nın Numan Pekdemir'in
sanat koordinatörlügünde gerçekleştireceği konserler ,
dizisi "Kuzeyden Güneye Yansımalar, Banvit 99 Yaz
Konserleri" adını taşıyor. 31 Temmuz'da Efes Antik
Tiyatro'da, 3 Ağustos'ta Bodrum Kalesi'nde, 5
Ağustos'ta Aspendos Antik Tiyatro'da, 7 Ağustos'ta
Rumeli Hisan'nda gerçekleştirilecek olan konserlerin
geliri. Kosovalı mültecilere ve Mehmetçik Vakfı'na
bağışlanacak.
BUGUN
• BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT
MERKEZÎ'nde saat 10.00-13.00 arası Uğur
Değirmencioğlu' nun "Kontakt Doğaçlama Ses ve
Hareket Atölyesi' ızlenebılir. (292 06 55)
• MASLAK PARKORMAN'nda 18.00-06.00
saatleri arasında Masstve Attack, Howie B. Reef,
Megakt Manlax, Kurban, Magma Sound System,
Gazla ve DJ. Kürşat & DJ Tangun'un katılacağı
konserler dizisi gerçekleştirilecek.