28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20TEMMUZ1999SALI CUMHURİYET SAYFA H J J V U İ I U l f j J . / ekonomitacumhuriyet.com.tr 13 ŞÎRKETLERDEN • HEWLETT PACKARD, pivasadaki en hafif notebook olan HP OmniBook 4150 ve OmniBook 900 PC'nin yeni Intel Pentium II 400MHz işlemcili modelini bünyesine kattı. • MICROSOFTOFFICE 2000'in lansmanı ABD'nin San Francisco kentinde gerçekleştirildi. Microsoft Office 2000. masaüstü verimlilik dünyasını. kullanıcılar için web'i çalıştırarak ve bilgi paylaşımı ile birlikte çalışmanın yeni yollannı sunarak genişletiyor • ORIFLAME.99 yazında tüketkilere farklı nitelikte ürünler sumıyor. Vlsion serisinde yer alan meyverenklivejean dokulu tırnak cilalan 99'un yeni ürünleri arasında bulunuyor. • COLGATE, " yayımladıği Colgate Ağız Bakım Raporu ile diş hekimlerine desteğini sürdürüyor. Periyodik olarak yayımlanan kitapçıkla birlikte numune olarak Colgate Total diş macunu da diş hekimlerine ulaştınlıyor. • PORCAN HOLDtNG, "Otomatik V'eri Toplama"" ve "Ambar Yönetûni*' konusundaki sorunlara sunduğu çözümleri Çırağan Sarayı'nda düzenlediği seminerle tanıttı. Seminerde aynca Pirelli ile gerçekleşririlen Otomatik Veri loplama Çözümleri de sunuldu. • J&B, 22 Temmuz Perşembe günii. Çubuklu Hayal Kahvesi'nde gerçekleştireceği "J&B Party Unlimited" ile Istanbullulan dünyaca ünlü sanatçılarla buluşturacak. J&B partileri 23 Temmuz'da Çeşme'de. 24 Temmuz'da Bodrum'da devam edecek. • PROFİLO ALIŞVERİŞ MERKEZİ, her pazartesi düzenleyeceği çekilişle ziyaretçiJerine hediyeler dağıtacak. Ziyaretçüer alış\eriş fişinin yanı sıra şans sertifikalan ile çekilişe katuabilecekler. • ALTINV1LDIZ. vaz dönemi indirimine başladı. Gömlek, pantolon. ceket, tişört ve şortlarda yüzde 40'a varan indirinüer uygulanıyor. • EGEBANK, 12-17 yaş gnıbu gençler için haariadığı İlk Kart'ı Çubuklu Hayal Kahvesi'nde gerçekleştirdiği Teoman konseri ile tanıttı. • HOTEL BİLJCENT- ANKARA, açık yüzme havuzu ve barbekülü brunch olanaklanyla başkentlilere farklı seçenekler sunuyor. Ankaralılar haftanın yedi günü havuzdan yararlanabilecekler. • DOMINOS PİZZA, yeni bir kampanya ile 1 adet büy ük boy Extravaganza Mönü sipari^ine, bir deniz yatağı veya bir deniz havlusu hediye ediyor. Piyasayı tahkime uyarlamak için TEAŞ'a yönelik yasal çalışmalar dikkat çekiyor Enerjide böl-sat dönemiEkonomi Servisi - Enerjide özelleştirmeye kapı acrnak üze- re uluslararası tahkımı imzaya açan siyasiler. elektrik sektörün- deparçala-böl-satpolitikasını da uygulamaya koydular. "Elektrik enerjisi sektöründe yeniden yapı- lanma" adı altında şüriitülen elektrik piyasasını düzenlemeye ilişkin yasataslaklannın.tahkim- Ie ilgili anayasa değişikliğine uyumluhalegetirilmesı amacıy- la yeniden ele alındığı öğrenildı. Yeniden yapılanma kapsamında ılk adım olarak ise TEK'ın ikiye aynlması ile ortaya çıkan TE- DAŞ ve TEAŞ'tan sonra, bu se- fer de TEAŞ'ın ikiye bölünmesi öngörülüyor. Bu arada sektörde- ki özelleştirmeçalışmalannın ta- mamlanmasıyla. "Elektrik Ener- jisi Piyasası Kurumu"nun dev- reye sokulması planlanıyor. Üretim özel sektöre Elektnk piyasasını yeniden dü- zenlemek amacıyla oluşturulan yasa taslaklan arasında özellik- le TEAŞ'a yönelik çalışmalar dikkat çekiyor. TEAŞ'ın ûretim ve iletim faalıyetlerinin birbirin- den aynlması öngörülürken üre- tim tesislennin işletilmesi için Elektrik Üretim AŞ olusturulma- sı hedefteniyor. Konuyla ilgili görüştügümüz uzmanlar bu yol- la sıyasilerin yük olarak gördük- leri üretimi özel sektöre devret- meyi planladıklannı belırtiyor- lar. Program çerçevesinde yeni oluşturulacak tletim ve Merkezi eniden yapılanma kapsamında ilk adım olarak TEAŞ'ın ikiye bölünmesi öngörülüyor. Bu arada sektördeki özelleştirme çahşmalannm tamamlanmasıyla, "Elektrik Enerjisi Piyasası Kurumu"nun devreye sokulması planlanıyor. Faaliyetler Kurumu TEAŞ'ın ile- tim. yük-tevzii ve planlama faali- yetlerinden sorumluolacak. Üre- rim şirketlerinden enerjiyi satın alıp bunu bölgesel dağıtım şirket- lerine toptan elektrik tarifesi üze- rinden satacak. Bu yeni yapı içerisinde elekt- rik enerjisi fonu. enerji projeleri ile ilgili olarak özel sektöre ge- rekli hallerde kredi açacak ve tek tip tarifenin uygulanabilmesini teminen karşılıklı sübvansiyon mekanizmasının işletilmesinden sorumlu olacak. Enerjide özelleştirme çalışma- lannın tamamianmasının ardın- dan, kanun ile serbest rekabetin gelişimini temin etme görevini üstlenecek bir düzenleyici kuru- mun kurulması ve elektrik ener- jisi sektörünün serbest rekabete açılması ise bir baska hedef ola- rak göze çarpıyor. Düzenleyid kurum Önerilen yeni yapıda, bakan- lık ızlenecek politikalan belirle- yen bir pozisyonda yer alırken, yerli ve yabancı özel sektör ku- ruluşlan da belirlenen bu politi- kalan uygulayan birimler olarak görülüyor. Kurulacak düzenleyi- ci kurum ise politikalann uygu- lanıp uygulanmadığını takip ede- cek ve gerekli durumlarda müda- halede bulunmakJa görevli olacak. Gerek endüstri, gerekse siyasi et- kilerden bağımsız olacak Elekt- rik Enerjisi Piyasası Kurumu'mın (EEPK) bir İcanunla kurulması öneriliyor. EEPK, rekabetin olma- dığı bölgelerde, fiyatlan ve ka- lite standartlanm belirleyecek ve diğer bölgelerdeki rekabetin adil ve etkin olmasını sağlayacak. Daha önce TEK'te yaşandıği gibi TEAŞ'ın da ikiye bölüne- rek bu alanda yapılacak özelleş- tirmelerin de kolaylaşacağını söy- leyen biruzman. "Devlet üretim için yatınnı vapmak zorunda ol- duğunu düşünerek bu yükten kurtutmak istiyor. Amaç, üretimi özelleştirip kısmen iletim faaü- yerJeri alanında kalmak" değer- lendırmesini yaparken enerjide tam bir sömürü dönemine doğru Türkiye'nin yol aldığına dikkat çekiyor. FP ve DYP, grup toplantılarında ele alacak Milletvekilleri tahkimi tartışıyorANKARA (CumhurhetBürosu)- Hükümet ortaklannın gecen hafta so- nu imzaya açtığı kamu hızmeti ile il- gili imtıyazşartnamevesözleşmele- rinden doğan uyuşmazhklann ulus- lârarası tahkime götürülmesı yolunu açarı anayasa değişikligınin bugün TBMM Başkanlığı'na venlmesi bek- leniyor. Anayasa degışikhgi için mu- halefet partilerinden 16 rnılletvekili- nin desteğine gereksinim duyan hü- kümetortakJan. FP ve DYP ile uzlas- ma anyor. Uluslararası tahkime ilke olarak karşı olmamakla birlikte, "ay- nntüı inceJeme" isteğin. hükümete ileten FP'nın yanı sıra DYP de bu hafta öneriyi parti gruplannda tartış- maya açacak. Uluslararası tah- kime ılışkin anaya- sa değişikliği için muhalefet partileri düzeyinde de uzlaş- ma arayan Adalet Bakanı Hikntet Sa- miTürk, Sanayi ve y x n a y a s a değişikliği için muhalefet partilerinden 16 mılletvekilinin desteğine gereksinim duyan hükûmet ortaklan. FP ve DYP ile uzlaşma anyor. Ticaret Bakanı Ahmet kenan Tann- kulu ve Devlet Bakanı Y üksd Yalo- va, koalisyon ortağı panılerin lider- lerinin ımzaladığı anayasa değişikli- ği önerisini siyasi parti gruplannın im- zasına açtı. TBMM Genel Kurulu dün çalışmadığı ve milletvekillerinin büyük bölümü de tatil bölgelerinde ol- dufu için imzalann ancak bugün ta- mamlanacağı bildirildi. DSP ve MHP ıçinden özellikle imtiyaz sözleşme- lerinde Danıştay denetımini kaldıran anayasanın 155 madde değişikliği- nin oylamasında fîreler olacağına dik- kat çekiliyor. Değişiklik önerisi şöyle: Madde 1- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 47'nci maddesinın te- mel başlıgı. "E. rMletleştirme ve OzeUeftirme" şeklinde değiştirilmiş ve bu maddeye ikinci fıkrasmdan son- ra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştır: "De\let kamu iktisadi teşebbüsle- ri \e diğer kamu tüzelkişUeri tarafin- dan yüriitülen yaünm ve lüzmeder- den hangifcrinin özel hukuk sodeşme- leri>le gerçek \ey% tüzeutişüere >np- nnlabileceği w a devTedebileceği ka- nunla betirienir.' Madde 2- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nm 125'inci maddesinin bi- •»—^^•»•" rinci fıkrasına ikin- ci cümleolarak aşa- ğıdaki hüküm ek- lenmiştir: "Kamuhizmede- ri ile ilgili imtiyaz şarüaşma >e sözieş- melerinde bunlar- dan doğan uyuş- mazhklann mflB vtja milleoerarası tah- kim \uluylaçözülmesi öngörülebttirr Madde 3- .Ajıavasanın 155. mad- desinin ikincifikrası,aşağıdaki şekil- de değiştirilmiştir: a Danışta>.darvalangörmek,Başba- kan \e Bakanlar Kunılu'nca gönde- rilen kanun tasanian ve kamu hiz- mederiyle ilgili imtiyaz şarüaşma ve sözleşmeleri hakkında düşüncesini bödirmekrüzüktasanlannıinceJernek, idariuyuşmazlıklan çöznıek><e kanun- lagösterflen diğer isleri yapmaklagö- revfidir." RekabetKurulu'ndan elektriğeçiftestandart HACERGEMİCİ Enerji BakanlığYnın bas- kılanyla "yasa gerekü" di- yerek elektrik dağıtım iha- İeleri için verdiğı şartlı onaylardan ikisini geri çe- ken ve özelleştirmeye kapı açan Rekabet Kurulu, Elekt- rik Mühendısleri Odası'nın (EMO) şartlı onayın iptal edilmesi yönünde açtığı da- vada ise "yasaya gerek ot- madığuu ve şartlı onay ver- me yetkisinin bulunduğunu" ileri sürdü. Eneriide özelleştırmede kararlı bir ta\ir ser- gileyen ve bu yolda anayasaya aykın olarak anayasa değişikliğini dahi göze alan siyasiler, Rekabet Kurulu"nu çember altında turuyorlar. Aydın Ayaydın döneminde, 16 Ekim 1998 ta- rihinde TEDAŞ'a bağlı işlermelerin devTİne 4 şart öne sürerek izin veren Rekabet Kurulu'nun şartlı onay verme yetkisi bulurunadıği yönün- de, EMO, 14 Kasım 1998 tarihli dilekçe ile Danıştay 10. Daire'ye dava açtı. Dava dilekçesinde kurulun şartlı onay gibi bir yetkisinin bulunmadığı, kurulun öne sür- • Enerjide özelleştirmede dû ^ e 5' 1 a l ı c 'y a e Ş il m u - kararh bir tavır sergileyen ve f m e l e ', s e ı b e f f 'y a t m o d e - , , , i 1', sozleşmelerdekı mun- bu yolda anayasaya aykın h a s ı r h k maddesinin değiş-olarak anayasa değişikliğini dahi göze alan siyasiler, Rekabet Kurulu'nu çember altında turuyorlar. EMO, kurulun geri adım atmasının, özerkliğine gölge düşürdüğünü vıırguladı. Davalar birikiyor Rekabet Kurulu'nun dağıtım ihalelen, LPG ve çimento başta olmak üzere aldığı birçok kararla ilgili yapılan itiraz başvurulan Danıştay 10. Daire'de birikiyor. Rekabet Kurulu kararlanna Danıştay'a itiraz hakkı bulunduğunu belirten Kurul Başkanı Tamer Müftüoğiu. "Şimdilik torba denflen 10. Daire bizimle ilgili davalara bakıyor. Ancak bir süre sonra yeni bir birinün oluşturulması zorunlu olacak" diye konuşru. tirilmesi ve yetki devrinde Rekabet Kurulu'nun izni- nin alınması gibi şartlann geçerli olabılmesi için ya- sal düzenleme bulunması gerektiği öne süriildü. Ha- len 10. Daire'de görülme- ye devam eden davadaki savunmasında "şartlı onay yetkisi bulunduğu ve bu- nun için > r asal düzenleme bulunmadıgınT kay- deden Rekabet Kurulu ise siyasiler araya gi- rince karanndan çark etti. Enerji Bakanlığı'nın "Türkiye şartlannda ser- best fij'at olmaz" şeklindeki baskısı ile karar- lannı yeniden gözden geçiren ve 23 Haziran 1999 tarihli toplantısında aldığı kararla kendi kendini yalanlayan Rekabet Kurulu, serbet fî- yat modeli ve tüketicilerin kendi bölgelerinde- ki dağıtım şirketlerinden değil de başka böl- gelerden de elektrik almalanna olanak veren şartlan için "Bu iki koşuL, Enerji Bakanlığı'nın fiilen uygulanmasının mümkün olmadığı ve yasal düzenleme gerektiği yolundaki başvuru üzerine yeniden görüşülmüş ve bakanlıgın hak- b olduğu anlaşılmıştır. Teknik altyapı oluşturu- lana kadar bu iki koşuldan vazgeçilmiştir" de- nildi. Rekabet Kurulu'nun söz konusu karannı "talihsizfik ** olarak nitelendiren EMO'nun hu- kuk danışmanı Gökhan Candoğan. "Mahke- mede yaptklan savunma ile son olarak açık- ladıklan karar, çelişldyi ve siyasilerin baskısı- nı ortaya koyuyor. Kurulun baskı ile kendisini yalanlaması ve geri adım atnıası hukuk açısın- dan da olumsuz bir örnek. Bu karar Rekabet Kurulu'nun özerkiiğini ve etkisini tartışnıaya açnuşbr" dedi. iaytand, JspaTn sömirüsünetepMgöstenf Daevvoo, batmamak için kredi avında Güney Kore'nin ikinci büyük firması Daevvoo. Güneydoğu Asya'da yaşanan küresel mali bunalımla birlikte yasadığı fînansal sorunlan aşabilmek için kredi bubnaya çahşıyor. Daevvoo grubunun, likidite sonmunu hafiftetmek için kredıtör kuruluşlarla sürdürdüğü borçların geri ödenmesini içeren görüşmeleri anlaşma ile sonuçlandı. Daevvoo tarafından yapılan açıklamada. kreditör kuruluşlara olan ve vadesi gelen 7 triryon vvon (5.8 milyar dolar) değerindeki borcun geri ödemesinin, gelecek 6 ay için yeniden takvime bağlandığı belirtildi. Anlaşma uyannca Daevvoo, kreditör kuruiuşlara 10.1 triryon vvon (8.42 milyar dolar) değerindeki hisse sensdi devredecek. Kredi kuruluşlan. Daevvoo'nun söz verdiği reform paketini uygulayamayacağma kanaat getirdiğinde i&e ellerindeki hisse senetlerini satabilecek. Daevvoo'nun 1998 yıh sonu itibanyla 63 milyar dolar mal varlığı ve 50 milyar dolar da borcu bulunuyor. Israil'e işçi olarak giden Taylandlılann kötü çalışma koşullan ve yaşam standardı karşısmda Tayland hükümeti tepki gösterdi. Çoğunluğu Israil'de tanm işçisi olan Taylandhlara asgari ücretleri ödenmediği takdirde, Tayland hükümeti işçilerini tsrail'den çekeceğini bildirdi. AFP'ye konuşan Tayland'ın Büyükelçisi Domedcj Bunnag. tsrail'de 24 bini aşkın Tayland'dan gelen işçi bulunduğunu söyleyerek "Onlann buradaki yaşam koşullannı gördüğümde gözyaşlanna boğuluyorum" dedi. lsrail'deki çifklik sahiplerinin yüzde 90'mın Taylandlı işçilere asgari ücret ödemeyi reddettiklerini belirten Büyükelçi Bunnag. "tsrail Çalışma Bakanı'nın bir an önce bu konuda girişimde bulunması çağnsında bulunduk" dıye konuştu. ABD Yaünm Bürosu 'nun raporuna göre, Güneydoğu Asya'da önümüzdeki onyılda teknoloji sektörüne 1 trilyon doiann üzerinde yabrun yapılacak. Asya teknolojîye yatırım yapıyor Asya'da önümüzdeki on yılda tek- noloji sektörüne 1 trilyon doiann üzerinde yatınm yapılacağı tahmin ediliyor. ABD Yatınm Bürosu'nun açıkladığı raporda, "teknolojik gel- gitkrin Asya krizinin külkrinin üze- rinde dalgalandığT ifade edildi. Raporda. Japonya hariç Doğu As- ya'da bu alanda ortalama olarak yıl- lık en az > r üzde 30 büyüme beklen- diği belirtildi. On yıl içinde bölge- deki ulusal gelirlertoplamının ikiye katlanarak 4 trilyon dolara ulaşaca- ğı ve bunun da toplamda 10 trilyon dolar yatınm anlamına geldiği kay- dedildi. Morgan Stanley Yatınm Danış- manlık şirketinin ünlü danışmanı De- an \Vltter, hükümetlerin, yatınmla- nn büyük kısmının teknoloji alanı- na yönelmesini onayladıklannı belirt- tiler. Raporda, Asya'daki hükümet- lerin çoğunun kendi ekonomileri ile ABD ekonomisi arasındaki en büyük yapısal farkın 'geiişmiş teknoloji' ol- duğuna inandıklan kaydedildi. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Medyanın Sansürü Türkiye'de, yine alışılmışın, olağanın dışında önem- li bir şeyler yaşanıyor. Uzun zamandır tek yanlı bon- bardımanla sinmiş, üst üste hak kayıplanna sessiz kal- mış sendikal hareket, üç işçi konfederasyonu, kamu sendikalan, meslek örgütleri ile birlikte, ilk kez çok bü- yük bir emek cephesinı oluşturuyorlar. Uzun hazırlık- lan, duyurulan olmaksızın, kendiliğinden, hemen her gün bir başka kentte ya da birkaçında birden önemli kitieler sokaklara çıkıyorlar. İşçisi, kamu çalışanı, sol çiz- giden en sağ yefpazeye, birlikte, ortak sloganlar üre- terek, giderek bıriıkteliklerınin, dayanışmalannın gün- demini geliştirerek ortak eylemlerde buluşuyoriar. "Türk-lş ile TİSK ortak metinde buluştu, hükûmet- le anlaşıyorlar" haberleri, sürpriz gelişmeler, Türk-lş, DİSK, Hak-lş, KESK.. çok sayıda diğer işçi, kamu ça- lışanı, meslek örgütlerinin hafta sonu birçok kentte bir- den yaptıklan, büyük hükümeti protesto eylemterinfn hızını kesmedi. Dün hepsinin yöneticilerinin bir arada, hükümeti oluşturan üç siyasi partinin önüne siyah çelenk bırak- ma eylemleri vardı. Şaka ile kanşık, saatler süren bir mitinge dönüştü. Radyo Cumhuriyet'teki Emeğin Gün- deminden programı için, sendika liderlen iletelefon bağ- lantılan yaparken biraz havasına girme şansım da ol- du.. TGS Başkanı 23ya Sonay, "işçinin babası" olarak alkışlanmış Ecevit'in parti merkezinin önünde, ağırşe- kilde protesto edilmesinin, onun adına büyük bir şans- sızJık olduğunun altını çiziyordu. Harb-lş Saşkanı Iz- zet Çetin, yöneticilerin protesto yürüyüşünün işçi, ka- mu çalışanı katılımı ile ciddi bir mitinge dönüştüğünü, üstelik yaygın, etkili birçevre desteği aldığını vurgulu- yordu. Halktan, esnaftan, evlerin camlanndan alkışlı des- tekleri aktanyor, üretilen yaratıcı sloganlar, coşkudan söz ediyordu. "Vatandaş uyuma, kurda kuşa yem ol- ma", "Genel grev geliyor" sloganlan, dünkü yönetici- lerin yürüyüşünün, "uyan", "24 Temmuz'un provası" niteliklerini öne çıkanyordu. KESK Başkanı Siyami Er- dem'ın cep telefonundan yanıt veren Cengiz Uzuner, işçisi, kamu çalışanı ile ernek cephesi birtikteliğınin, me- zarda emeklilik yaşı ile sınırlı kalmadığını, IMF reçete- leri ile gelen emek haklanna yönelik bütün önemli sal- dınlara karşı ortak savaşım platformunun oluşmakta olduğunu anlatıyordu... Anayasa değişikliği ile "tahkim ve özelleştirme" önündeki tüm engellerin, iç hukukun kaldınlması giri- şimlerinin karşısında durduğu için sermayenin sesi bir yayın organında kafası örümcek ağının içine konmuş olarak gösterilen Mümtaz Soysal, bizden duyduğu ben- zetmeye hemen bir espn ile yanıt veriyor, "Örümcek ağının, sinekler ve sivrisineklere tuzak olmak gibi de bir özelliği vardır" diyordu. Soysal, gelişmeler karşısında Başbakan Ecevit'in emeklilik yaşı üzerinde kimi ödünler vermesinin bek- lenebıleceğini söylüyor. Ancak Türk-lş'ın işçi haklarını doğrudan etkileyen IMF reçeteli dayatmaların bütünü- ne karşı çok duyarlı olması gerektiğini, masum bir hu- kuki arabuluculuk gibi görülen tahkim yasası ile sonun- da işçilerin grev hakkının bile şiddetle bastınlacağı bir yönetime geçilebileceğini anımsatıyor. Soysal, hükü- met emeklilik yaşında ödün verse bile Türk-lş'in, aynı zamanda Lozan'ın yıldönümü olan 24 Temmuz eyle- minden, en azından başansını kutlamak ve başta ka- pitülasyonlann canlanması anlamında olan tahkim ile özelleştirmeler olmak üzere emeğı ilgilendiren bütün konulan gündeme getirmek için dönmemesi gerekti- ğini düşünüyor. Zaten yaşananlara, gösterişsiz, kamuoyuna fazla yansımaksızın emek cephesinde oluşan tepkinin, da- yanışmanın gücüne, gündemine de bakılırsa, bu iş Türk-lş yöneticilerinin tek başına karar verme boyutu- nu çoktan aşmış gibi gözüküyor. Türk-lş'in TİSK'le, hükümetle tek başına görüşüp anlaşmaya çalışması, beklenenden daha sert bir tepkı alıyor. Medya dipten gelen bu dalganın kamuoyuna ulaş- maması için, yeni dünya sömürü düzeninin, sermaye çıkarlannın emrinde olarak, bilinçli, acımasız bir san- sür uyguluyor. Asgari habercilik, gazetecilik ölçüleri ayaklar altına alınarak, emek cephesinin oluşumu, iş- çi ve kamu çalışanlarının eylemleri kamuoyunun ilgı- sinden uzak tutulmaya çalışılıyor. Basın toplantıları, sermaye cephesinden yana her çıkış, canlı yayında "tek- mili birden" verilirken, milyonlarla emekçinin bütün ör- gütlerinin ortak eylemleri her anlamda sansürieniyor. Aytar, yıllardır emeklilik yaşı üzerinde polemik yapan medya yıldızlan, borsa yupiteri, işverenterin sendikal ör- gütü TlSK'in, emeklilik yaşını daha aşağı çekmek üze- re Türk-lş ile anlaşmasının şaşkınlığında. Avrupa ile ti- cari ilişkisi olan ve bu nedenle kayıtlı, sigortalı işçi ça- lıştırmak zorunda olan sermaye, hükümetın SSK ya- sasına, emeklilik yaş sınınna karşı çıkmak zorunda ka- lıyor. Özel sektörde kayıt dışı çoğunluk üretim nedeni ile işçinin emeklilik hakkını hiç kullanamayacağını tes- lim ediyor. Medya bu kez tahkim, özelleştirme yasa degişiklik- lerini, yaşta biraz ödün verilse de SSK yasasının bir an önce çıkarılmasını pompalıyor. Yine de mızrak çuvala girmiyor. Emeğin cephe oluş- turması, gücünü birteştırmesi aşamasında, akan sular duruyor. Emek cephesi günlerdir 24 Temmuz'un pro- vasmı yapıyor. Hükümet, medya, dipten gelen dalga- yı görrnemek, göstermemek üzere ellerinden geleni art- larına koymuyorlar... Stok fazlası sorun oldu Fındıkta alternatif pazar arayışlan Ekonomi Servisi - Sa- nayi ve Ticaret Bakanı Ah- met Kenan Tannkulu, fın- dık üretiminin büyük ar- tışlar gösterdiğini belirte- rek, arz-talep dengesini sağlayacak politikalann belüienememesi nedeniy- le ciddi sorunlann yaşan- dığını söyledi. Tanrıkulu, 1999 yılı ürün kampanya dönemine girmeden önce Fiskobir- lik'in elinde 274 bin ton fındık bulunduğunu bil- dirdi. Diş Ticaret Müste- şan Yavuz Ege de findık- ta stok oluşumunun en- gellenmesi gerektiğini vur- gulayarak AB pazarlanna bağımlı fındık ihracatının alternatif pazariara yönel- mesi gerektiğini kaydetti. Sanayi ve Ticaret Ba- kanlığı İktisadi Araştırma Vakfı ile Karadeniz ve ls- tanbul Fındık Mamulleri Ihracatçı Birlikleri tara- findan düzenlenen "Dev- let Destekleme Alımlan- nın Fındık İhracatına Et- kisi" konulu panel. dün Is- tanbul'da yapıldı. Panele katılan Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tan- nkulu, Türkiye'de uygula- nan destekleme alım po- litikalanmn ekonomiye ve kırsal kesimde yaşayanla- ra faydası olmasına kar- şın, amaçlannın iyi belir- lenmediğini söyledi. Üretimin çoğu Tflridye^de Dünya fındık üretimi- nin 625 bin ton olduğunu, bunun 500 bin tonunun Türkiye'de üretildiğini kaydeden Tanrıkulu, "Dünya fındık tüketimi 500 bin ton olduğu için dünya fındık üretüninde tüketime oranla 100 bin ton fazialık bulunuyor. Bu dunun fiyat oluşumunda üretkilerin ve ülkemizin akyhine biretld yaratmak- tadır" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle