22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 HAZİRAN 1999 CUMA HABERLER DUNYADA BUGÜN ALI SIRMEN CHP Durulmayacak mı? CHP'de parti meclisini seçecek kurultayaşu- nun şurasında on günden az kaldı. Birçok kişi, artık dibe vurmuş, barajın altında kalmış olan CHP'nin gelecek kurultayının mu- halefetsiz olmasını, partiyi oluşturanların elbir- liği ileyeni genel başkanın etrafında kenetlene- rek, yeni parti meclisini oluşturmasını ve o an- dan başlayarak da yeniden yapılanma için kol- ların sıvanmasını istemekte. Hatta geçen kuaıltayın genel başkan adayla- nndan Hurşit Güneş, bu isteği şu sözlerle dile getiriyordu: "Bu genel başkan bir uzlaşmanın ürünü- dür. Şimdi ona karşı muhalefetin bir anlamı yok. Hiç, uzlaşmanın muhalefeti olur mu?" Hurşit Güneş'in bu biçimde dile getirdiği gö- rüş, kamuoyunda da yankı buluyor. CHP'nin potansiyel seçmeni bu görüşte. ••• Ama CHP'nin bir süredir içine düştüğü bü- yük bir yanlış var. Partiyi gruplardan ve delege- lerden ibaret zannediyorlar. Ve kısırçekişmenin döngüsüne girmiş olanlar, kendi küçük dünya- larından kafalarını dışan uzatıp, oralarda neler olup bittiğini göremiyorlar. Oysa bir parti hem grupları, delegeleri ve tüm üyeleriyle vardır hem de potansiyel seçmeni ile. Bu iki güç arasındaki diyaloğu ve dengeyi oluş- turamayan partiler seçimlerden başarısız çıkar- lar. CHP bu olgunun en güzel örneğidir. Yalnız- ca yerel seçimler il genel meclisi üyeliklerinde aldığı oy bile CHP'nin potansiyel tabanının mil- letvekili seçiminde aldığı oyun çok üstünde ol- duğunu gösteriyor. Ama bütün bunlara karşın, CHP hâlâ bu den- geyi kuramıyor. Hâlâ muhalefet hareketi sürü- yor. Siyasette, kimseye "Neden aday oluyorsun?" denmez. Herkes kendini daha iyi, daha kariz- matik bulmak hakkına sahiptir. Ancak bugün CHP en iyi, en karizmatik lideri bulmak aşama- sında değıl, elbirliği ile yeniden yapılanmanın şemasını oluşturup, bunu yaşama geçirmek mesele. Burada PM içinde yer alıp almamak, yönetimin şurasında veya burasında olmak da bir anlam taşımıyor. Bu aşamada, herkese her kademede gereksinim var. ••• ' ' Erol Tuncer bu gerçeği görüp dile getiren de- neyimli birpolitikacı. Altan Öymen gibi, aileden CHP'Iİ, yıllardır partili. Altan Öymen ile Erol Tuncer, CHP'nin yeniden kurulması sırasın- da çok calıştılar, Baykal ve ekibine yeni olu- şumun daha başlangıcında yapılan hatala- rın, kötü sonuçlar doğuracağını anlatmaya çok çabaladılar. Erol Tuncer'in, genel sekreter olmak istediği, Altan Öymen'in ise buna karşı çıktığı yolunda bazı söylentilerortaya atıldı. Bunun üzerine hem Sayın Tuncer'i hem de Sayın Öymen'i aradım. Erol Tuncer ile yaptığımız telefon konuşmasın- da, kendisi, "hiçbir zaman hiçbir makama a- day olmadığını, verilen her görevi yerine ge- tirmeye hazır olduğunu, partiye ise, kurultay ertesinde yani 28 Haziran'da başvuracağı- nı, bu görüşlerini Genel Başkan'a da bildir- diğini" söyledi. Altan Öymen de, yıllarca birlikte siyaset yap- tıklan Erol Tuncer ile aralannda geçen konuşma- yı ve içeriğini teyit etti. Burada bir noktaya da dikkati çekmek iste- rim. Geçen seçimler arifesinde, hem yönetim- deki görevinden hem de partiden istifa etmiş olan Erol Tuncer'in partiye dönebilmesi için tü- züğün 13. maddesi gereği, Merkez Yönetim Ku- rulu'nun karan zorunlu. Oysa PM seçilemediğin- den MYK de yok. O da kurultaydan sonra olu- ş'abilecek. Durum bu iken, böyle söylentiler nereden çı- kıyor, anlamak mümkün degil. Yeniden oluşumun, yapılanmanın eşiğindeki CHP'de sular hiç durulmayacak mı? Polisler yine gelmedi îşkence davasmda gerginlik yaşandı Istanbul Haber Servisi - Yasadışı bir örgüte üye olduklan gerekçesiyle gözaltına ahnan 15 kişiye işkence yaptıklan ileri sü- rülen bir başkomiser. 2 komiser ve 5 polis memu- runun yargılanmasına de- vam edildi. Duruşma ön- cesi ve sonrası polislerle müdahil yakınlan arasın- dayaşanan gerginlik sıra- sında bir müdahil yakını gözaltına almdı. Istanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde diin gö- rülen duruşmaya, tutuk- suz sanıklar başkomiser Ba>Tam KartaJ. komiser- ler Yusuf Öz ve Sedat Se- tim Ay ile polis memurla- n Erdogan Oğuz, Ziilfi- kar Özdemir, Neeip Tü- kenmez, Şaban Toz ve Bülent Duramanoğlu ka- tılmadı. Duruşmada söz alan müdahil vekili avükat Gûlizar Tuncer, adliye kondorlannda geniş gü- venlık önlemleri alan po- lisin. müdahil yakınlannı duruşma salonuna alma- dığını, kendısının dahi güçlükle içeri girebildıği- ni söyledi. Mahkeme heyeti bu- nun üzerine, salonun ka- pılannın açılarak izleyici- lerin mümkün olduğunca duruşmaya girmesini ka- rarlaştırdı. Bu sırada söz alan avukat Keleş Oztürk. gözaltında tutulduğu sıra- da ölen Limter-tş Sendi- kası eğitim uzmanı Süley- man Yeter" in eşi Ayşe Yumli Yeter, annesi Sır- ma Yeter ile kardeşleri Mustafa ve Dursun Ye- ter'in, mirasçı sıfatıyla müdahil olarak davaya katılma istemlerini belir- ten dilekçeyi mahkemeye sundu. A\aıkat Keleş Öztürk, duruşmalara ısrarla gel- meyen sanık polislerin tu- tuklanmalannı talep etti. Duruşmaya katılmayan sanık polis memurlannın tutuklanması yönündeki talebi reddeden mahkeme heyeti. sanıklara yazı ya- zılarak bir sonraki duruş- maya gelmemeleri halin- de, bunun yasal unsurlan- nın mahkemece değerlen- dirileceğinin tebliğine ka- rar verdi. Süleyman Ye- ter'in ailesinin davaya ka- tılma istemlerinin ince- lenmesini öngören heyet, duruşmayı erteledi. Mardin'de ele geçirilen arşivin hazırlayıcısı 'itirafçı' Tunç, Hizbullah ile Tahran bağlantısını anlattı • • • ... >ı • v ;i 'Orgütü IratıeğhiyorENVERSEYİŞ DİYARBAKIR- Örgütten kaçtıktan sonra Diyarbakır polisinin yakaladığı Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu'nun kuryesi Abdülaziz Tunç, Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı'na verdiği ifadelerde ilk kez Iran-Türk Hizbullahı bağlantısını bütün yönlenyle anlattı. Örgütün karar- gâhının Tahran'daki Türk Büyükelçili- ği'nin yakmlannda olduğunu belirten Tunç, Tahran yakınlannda yasak böl- gede Devrim Muhafızlan tarafından eğitilen Hizbullahçılann eylem yapmak üzere Türkiye'ye gönderildiğını açık- ladı. Mardin'de bir sığınakta ele geçirilen Hizbullah arşivini hazırladığı belirle- nen Abdülaziz Tunç, itirafla- nyla örgütün çökertilmesine katkı sağladı. Örgütün 20 bin milıtanının adlannı arşivle- yen Tunç'un itiraflanyla baş- İatılan operasyonlarda 2 ayda bin 500 'e yakın Hizbullahçı gözaltına alındı, 350'si tutuk- landı. Tunç'un itiraflannda Hızbullah'ın Istanbul, Ada- na, Mersin ve Antalya'da da örgütlendiği ve bu yörelerde Akdeniz ve Marmara bölge sorumluluklannı oluşturdu- ğu ortaya çıktı. Abdûlbaki Oz'ün ardından örgütün ikin- ci itirafçısı olan Tunç, 20 yı- la yakın bir süre örgüt içeri- sinde yeraldığını ve Hizbul- lah lideri Hüseyin Velioğ- lu'nun kuryeliğıni yaptığını anlattı. Tunç. itiraflannda Türki- ye'de ilk kez Hizbullah'a lran tarafından sağlanan dış des- teği de açık açık anlattı. Di- yarbakır DGM Başsavcılı- ğı'na verdiği ifadelerde Hiz- bullah örgütüne katılmasın- da Batman'da 1980 öncesi kurulan Milli Türk Talebe Birliği'nde (MTTB) tanıştığı örgüt mensuplannın etkili ol- duğunu belirten Tunç şöyle dedi: "Burada Ihsan Yeşilırmak, Abdurrahman Ensari, Meh- met Emin Tekin, Burhan Ba- nşçı, Edip Gümüş, Isa Altın- soy. Süleyman Direk ve Ha- san Dalgıçia tanıştım ve bu şahısların verdiği dini kortfe- rans ve sohbetlere katıldım. MTTB 12 Ev lül'de kapaülın- ca şahıslarla irtibatım kesil- dL Ancak 1984 vılında, MT- TB içerisinde birtikte faaliyet gösterdi- ğim Abdurrahman Ensari benimle irti- bat kurup birlikte faaliyet gösterme tek- Kfinde bulundu. Teklifı kabul ettim ve Ensari'ye bağlı olarak yeniden örgütsel faaliyetlere başladım. Kendi evimde ve Ensari'nin evinde toplantılar düzenJe- dik." 'İran'a götürüldük' Batman'da 1985 yılında Abdurrah- man Ensari tarafından Hizbullah örgü- tünün llimgrubu lideri Hüseyin Velioğ- lu ile tanıştınldığını anlatan Abdülaziz Tunç şunlan söyledi: "Ensari'nin evinde düzenlenen top- lannlarda Velioğlu ders veriyordu. Veti- oğlu'ndan örgütsel nitelikli dersler al- dım ve bu söreç içerisinde Hizbullah ör- gütünün yapılanması ve taban ohıştur- ması çalışmalaruıa katıldım. 1988yıhn- da V'eiioğlu daha iyi bir eğitim almam için beni İran'a göüdereceğini söyledL 1988 yüının Mart ve Ntsan aylannda Di- yarbakır *da örgüt mensubu Edip Gü- müş'ün evinde yapılan toplanûlara ka- üldım. Bu toplantılar sırasında Ahmet Seyitoğlu, İhsan Yeşilırmak, Osman Uslu, tsa Ay, Hamit Yazgan, Nusrettin Güzel ve 'Seyfullah' kod adlı Necat, isimli bir şahısla İran'a gönderilmemiz kararlaştırüdı. 1988 >ılının Mayıs ayı içindedört kişi Van'ın Başkale ilçesi üze- rinden tran topraklanna geçerek Kela- raşe köyüne vardık. Edip Gümüş ve Ömer adlı örgüt mensubu bizi köyde bı- rakarak bümediğirniz bir yere gittiler. Kısa bir süre sonra İran Devrim Muha- fizlanyla birlikte >anımı/a geldüer. Re- sul isimli şahsın komutasındaki Devrim Muhafızlan tarafından kövdeki kara- kola, ardından Lrumhe.SalmasveTeb- rizüzerindenbaşkentTahran'a vardık." t Devrim Muhafizlan eğitti' Tahran'da Türk Büyükelçiliğı'nın ya- kınındakı bir villaya yerleştınldiklerini belirten Tunç, buradaki çahşmalanyla ilgili şu bilgileri verdi: "Bu villada kısa bir süre kaldıktan sonra Hüseyin Nelioglu'nun yanımıza gelmesiyle birtikte İranlı yetkililer tara- fından bizlere askeri ve siyasi eğitim ve- rilmeye başlandı. Derslerde 'cemaat', 'cemaatleşmede dikkat edilecek husus- lar', 'cemaat içerisinde sır gizleme', 'ıtaat', 'düşman tarafından takip ve an- titakip' gibi konulan ihtiva eden siyasi eğitim aidık. Yine bulunduğumuz \erde bizlere İranlı >etkililer tarafından geti- rilen silahlann sökülüp takılması ve kul- lanılması, el bombası ve patlayıcı mad- delerin yapımı ve kullanılması konula- nnda teknik bügiler \erikli Teorik ve as- keri egjtüni takiben Tahran yakınlann- daki \asak bölge ilan edilen dağuk alan- da pratik eğitim gördük Bir ay süren bu eğitimlerden sonra Türkiye'ye geri dön- dük." Diyarbakır DGM'nin hazırladığı id- dianamede, Tunç ve arkadaşı Gazi Kavan hakkında ölüm cezası istendi. Yarın: Tunç'un Türkiyedekî eylemleri İĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇİN "Hükümetin ekonomideki karariıhğını" denetleme- ye gelen IMF heyetini protesto gösterilerine polis müdahaJeettive 13 kişiyi gözaltına aldı. TİİRK HÜKİJM£rİN|N COK Anayasa Mahkemesi'nden 8 kez dönen 'kıyak emekliliğe' avukatlardan tepki 6 TBMM yargı gücünü fanımıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi'nin 8 kez iptal ettiği "kıyak emek- tiliğin r yeniden gündeme getirilmeye çalışılma- sı Ankara Barosu avııkatlannın tepkisine neden oldu. Avukatlar, TBMM'nin Anayasa Mahkeme- si'nin iptal ettiği karan tekrar tekrar çıkarmak- la yargı gücünü tammadığını vurguladılar. Aralannda Ankara Barosu Parlamento ve Ba- sm Komisyonu Başkam FazılOzuğur. eski Yük- sek Hâkimler Kurulu Genel Sekreteri Faruk Ozen'in de bulunduğu 52 avukat, milletvekille- rine ayncalıklı emekliliğin anayasanın ruhuna aykın olduğunu belirtmek için Meclıs Başkanı, Başbakan ve yardımcılan ile TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlanna di- lekçe gönderdi. Kuvyetierin uyıımu Avukat Fazıl Özuğur, Anayasa Mahkeme- si'nin ayncalıklı emekliliği 8 kez iptal ettiğini anımsatarak şunlan söyledi: "Aynıiçerikte, nhelikte ve teknik yönlerden ay - nı olan kanunun yasa koyucu tarafından çıkanl- ması anayasarun ruhuna aykındır. Komisyonda- ki 11 üveden 6'sı da böyle düşünüvor. Karşı 5 oy diyor ki 'Anayasanın 153. maddesine aykın şe- kilde daha önce Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş kanunu çıkaran TBMM yalmz kanuna muhalif hareket etmiyor, göre\ i kötüye kullan- ma suçu yapıyor'. Yani yasa kayucunun suç tş- lediğini söylüyor." Özuğur, devletın yasama, yü- riirrne ve yargı güçlerinden oluştuğunu belirte- rek şu görüşleri kaydetti: "Hukuk düzeni içinde bu 3 kuvvet uyumhı olarak çahşmak zorundadır. Ancak bu olayda TBMM,Anayasa Mahkemesi'nin iptalettiği ka- ran tekrar tekrar çıkarmakla deviet kavramını teşkil eden güçlerden yargı gücünü tanınıamak- tadır. Anavasa Mahkemesi kararlannın TBMM tarafından aynı niteükte kanun çıkarmak sure- tiyle uygulanmasına engel olunmasL, hukukun üstünlüğü ka\ ramıyla bagdaşma>acagı gibi ana- yasanın 153. maddesine avkırılık teşkil ermekte- dir." Öcalan 'ın savunması için yapılan hazırlıklann pazartesi biteceği belirtildi AmkaûarDGMdeğişikUğini bekUyor AYŞE YILDIREV1 BEKTAN AĞANOĞLU GEMÜK-23 Haziran Çarşam- ba günü devam edecek olan tarihi duruşma için PKK lideri AbduDah Ocalan'm 40 sayfalık yazılı savun- ma hazırladığı bildirildi. Öcalan'ın avukatlanndan Mahmut Şakar, bugün TBMM'de DGM'lerin sivil- leştirilmesini öngören anayasa de- ğişikliğinin olması halinde, "du- ruma göre tavır" belirleyecekleri- ni söyledi. Abdullah Öcalan'ın avukatlan Mahmut Şakar, Türkan Aslan ve Doğan Erbaş ile kardeşi Mehmet Ocalan, dün sabah saat 09.00 sıra- lannda Gemlik Jandarma Komu- tanhğı'na geldiler. Burada üstleri arandıktan ve kimlik kontrolleri yapıldıktan sonra Gemport Lima- mı'ndan Gazi yatıyla Imralı Ada- sı'na giden grup, Öcalan'la görüş- tû. Avukatlan yaklaşık 2 saat, kar- deşi Mehmet Ocalan ise yanm sa- at süreyle Öcalan'la görüştü. Gö- rüşmenin ardından tekrar aynı yol- tmrah'ya giden aMikatlar yaklaşık 2 saat Öcalan'la görüştü. dan Gemlik Jandarma Komutanlı- ğı'na getirilen grup daha sonra özel otomobilleriyle Istanbul'a döndü. Gemlik-Orhangazi karayolunda- ki bir tesiste açıklama yapan Şakar, müvekkillenyle savunma hakkın- da görüştüklerini bildırdı. Öca- Özgen: İrticaya karşı çıkmak erdemdir tstanbul Haber Servisi - Insanlık Vak- fi Başkanı Prof. Dr. Mahmut İhsan Öz- gen sosyal banşı ancak, dini inancım sı- yasete kanştırmayan ve irtica içinde bu- lunmayanlann kurabüeceğini belırterek "lrtkaya karşı çıkmak erdemli olmakür" dedi. tnsanlık Vakfi'nın kuruluşunun 6. yıldönümünde vakıf genel merkezinde konuşan Özgen, deviet adamlığı, yetiş- miş insan gücü, uzmanlık, liderlik, önemli adam ile değerli adam farkı ve in- san faktörü konulannda hemen her ke- sımde tartışmalann yükseldiğini ve ara- yışlann arttıgını söyledi. Özgen "Türkiye'de gercek sosyal ve si- yasi banş, irtica içinde bulunmadan. di- ni inancmı siyasete bulaşarmadan, iyi ni- yerJe. mesteğinde sevkleçahşan, toplumu- na. miBetine ve insanlığa faydah olanfau-- la kurulacakür" diye konuştu. lan'ın esasa ilişkin savunmasının 40 sayfa civannda olduğunu söyle- yen Şakar, bu savunmanın, Öca- lan'ın daha önceki otunımlardaki savunmasının deyamı niteliğinde olduğunu belirtti. Öcalan'ın savun- masının içeriğine ilişkin bir soru üzerine Şakar, "sorun demokratik yoüardan çözühırse Türkhe nasıl bir gelişme kay deder? Eğer çözül- mezse nasıl bir sorunla karşılaşır yönünde" bir savunma olduğunu îfade etti. Kendilerinin ise 100 sayfaya ya- km bir savunma hazırladıklanna ve avukatlann yapacağı savunmanın "hukuki" ağırlıkta olacağına değı- nen Şakar, pazartesi günü Öca- lan'la yapacaklan görüşmede sa- vunmanın tamamlanacağını kay- detti. Şakar. "DGM'lerteilgUiyasa değişikliği olursa, sizin mahkeme- den herhangi bir talebiniz olacak mı" şeklinde yöneltilen bir soruyu da, "Daha önce bir talebimiz ol- muştu. Böyle bir yasa değişikliğine karşın ertelemeyi önermiştik. Ama kabul görmemişti. Yasa çıksuı, na- sıl bir içeriği olacak biz de bilmiyo- ruz. Mahkemenin yaklaşunı ne ola- cak erteleyecek mi, yoksa devam mı edecek? Ona göre tavır belirieye- cegiz" dedi. Cazi davası Kayıp mermi çekirdekleri bulundu AHMET ŞEFİK TRABZON-Gaziolay- lan sırasında dokuz kişi- nin ölümüyle ilgili olarak sürdüriilen davada, daha önce kayıp olduğu belirti- len ve davanın en önemli kanıtlan olarak nitelendiri- len "mermi çekirdekleri'' bulundu. Mermi cekirdek- lerinin emanetteki ve em- niyetin elindeki silahlarla bir ilişkisinın bulunup bu- lunmadığı araştınlacak. Olaylarla ilgili keşfm 2 Temmuz'da Gaziosman- paşa Asliye Ceza Mahke- mesi tarafından yapılacağı açıklandı. Istanbul Gazi Mahalle- si'nde 12-13 Mart 1995te meydana gelen olaylar sı- rasında 9 kişinin ölümün- den sorumlu tutulan 1 'i tu- tuklu, 1 'i gıyabi tutuklu 20 polisın yargılanmasına Trabzon Ağır Ceza Mah- kemesi'nde devam edildi. Mahkeme Başkanı Dur- sun Kaya Güleç. üye yar- gıçlar Kemal Yıkhrmı ve ErdalAyıkile savcı Murat Fıçıa'nın katıldığı yirmin- ci oturum da müdahil tara- fi Cemal Yücd ve Metin Narin. sanıklan da tüıami Yelekçi ve Hurşit Bıyık temsil ettı. Duruşmaya tu- tuklu sanık Adem Albay- rak ameliyat olduğunu ge- rekçe göstererek katılma- dı. Tutuksuz samklann da yer almadığı duruşmaya müdahil taraf da geçmiş duruşmalara göre daha az ilgı gösterdi. Mermi çekirdekleri Mahkeme tarafından şubat ayında yapılan on yedinci oturumda, olaylar sırasında ölen Sezgin En- gin ve Fadime Bingöl'ün üzerinde olduğu belirlenen mermi çekirdekleri, beş ay sonra bulundu. Mermi çe- kirdekJerinin Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı emanetine teslim edildiği bildirildi. Uzun zamandır bulun- mayan kanıtlann elde edil- mesi davayı önemli bir aşamaya getirdi. Müdahil avukatı Cemal Yücel, da- vanın en önemli kanıtlan- nın bu mermi çekirdekleri olduğunu, emanetteki si- lahlarla yapılacak balistik karşılaştırmanın anahtar rol oynayabileceğini söy- ledi. Sanık polislerin avu- katı llhami Yelekçi de DGM'de sürdürülen da- vayla ilgili olarak ele geçi- rilen silahlarla bu mermi çekirdeklerinin de karşı- laştınlması isteminde bu- lundu. Müdahil avukatı Yücel, savunma avukatı Yelekçi'nin bu istemini, "davayı uzatma ve dikkat- leri dağırma takriği" ola- rak nitelendirdi ve "DGM'deld da>a ile bu mermilerin ne ilgisi var? Bu mermüer polis silahla- nndan çıktı'' dıye konuştu. Mahkeme, Fadime Bin- göl ve Sezgin Engin'in ce- setlerinden otopsi ile çıka- nlan meımi çekirdekleri- nin. emanetteki tabancalar, Gaziosmanpaşa Emniye- ti'nde bulunan MP5 oto- matik tabanca listesi ile Kalaşnikof tüfek listesine eklenip Adli Tıp Kurumu Balistik Şube'ye gönderil- mesine karar verdi. Mahkeme, sanık Adem Albayrak'ın tutukluluk ha- linin devamına karar verdi ve duruşmayı 16 Tem- muz'a erteledi. İki PKKIi olduruldü Diyadin'e saldırı Yiırt Habeıieri Servisi - Ağn'mn DiyadİH ilçesi bir grup teröristin saldın- srna uğradı. Jandarma, emniyet ve belediye bina- lanna roketli saldında bu- lunan teröristlerden 2'si öldürüldü. tlçede 43 kişi gözaltına alındı. Güven- lik güçleri tarafından Mardin, Hakkâri ve Şır- nak kırsal alanlannda sür- dürülen operasyonlarda ise 19 PKK'li öldürüldü. Operasyonlar sırasında 4 güvenliîc görevlisi de şehit oldu. Ağn Valisi Lütfü Yîge- noğlu. önceki gece saat 21.15 sıralannda bir grup teröristin. ilçe girişindeki jandarma kulübesi, jan- darma binası ile emniyet ve belediye binalanna ro- ket ve uzun namlulu silah- larla saldında bulunduk- lannı, olaya güvenlik güç- lerinin anında müdahale ettiğini söyledi. Terörist saldınsmda ölen ya da ya- ralanan bulunmadığını bildiren Vali Yiğenoğlu, güvenlik kuvvetleri ile te- röristler arasındaki çatış- mada 2 teröristin öldürül- düğünü bildirdi. Yiğenoğlu, roketli ve uzun namlulu silahlarla yapılan saldında isabet alan binalarda hasar mey- dana geldiğini bildirdi. Gece ilçede sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini, an- cak dün sabah saatlerinde yasağm kaldınldığmı be- lirten Yiğenoğlu, güven- lik güçlerinin ilçede şüp- helendikleri 43 kişiyi gö- zaltına aldığım ve bunla- nn sorgulamalannın de- vam ettiğini açıkladı. İl- çede şu anda durumun sa- kin olduğunu bildiren Yi- ğenoğlu, Diyadin'e giriş ve çıkışlann güvenlik kuvvetlerinin gözetimin- de kontrollü olarak sağ- landığını söyledi. 4 er şehit Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, güven- lik güçleri tarafından ger- çekleştirilen operasyon- larda Mardin'in Nusaybin ilçesi Dibekbağı bölge- sinde 13, Hakkâri'nin Çu- kurca ilçesi Depitepe böl- gesinde 4 ve Şırnak'ın Gabar Dağı bölgesinde 2 olmak üzere toplam 19 PKK'li öldürüldü. Ope- rasyonlar sırasında ise 4 güvenlik görevlisinin şe- hit olduğu açıklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle