Katalog

1& HAZİRAN 1999 CUMA • • • • SAYFA 19 '* 13 aya rân vade, peşin fîyatma aksit Konfor'da^ Bu kampanyayla konforsuz ev kalmayacak. Yatak, kanepe, oturma grubu ve ev tekstili ürünleriyle Konfor yaza hazır. Kampanyayı kaçırmayın... Konforu yakalayın. Pek yakında, demonte mobilyalarımızı da beğeninize sunacağız. Konfor için beklemeye değer. Üstelik şimdi h -VkTFA DAYANMOI TÜKETİM MAUARI SAN. ve TİC A.Ş. Marfcu: Fatih Mahalesi Atatürk Caddesı No 78, 35410 Sarnıç - IZMIR Tel: (232) 281 44 40 (PBX) Faks (232) 281 44 32 İstanbul BöJçe Mü*jrtûğû: Turgut Özal Cad Haseyad Iş Merkezı No 129 ICat 2 KCkpjk Organıze San Bolgesi İkrtetlı - İSTANBUL Tel (212)549 43 1718-19 Faks (212JS49 43 20 KONFOR ANA BAYİLERİ: AYPAŞ LTD. ŞTİ. /İSTANBUL (İstanbul Anadolu Yakası, Izmıt. Yalova)Tel (216) 499 15 30-31 • COŞKUN LTD. ŞTİ. /ESKİŞEHİR (Bılecık, Afyon. Kütahya, inegöl) Tel (222) 234 28 28 • CSC MOB. LTD.ŞTİ. /BURSA Tel (224) 367 18 45 • KOMMAR LTD.ŞTİ. /K.MARAŞ (Adıyaman, Elazığ, Gazıantep) Tel (344) 231 37 68 G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada nıyan örnekler veriyor. örneğin, IMF Meksika'da enflasyonla patlayan kri- a önlemek amactyta bu ülkeye 53 milyar dolar kredi açtı. Brezilya'yı ekonomik bunalımdan çıkarmak için 41 milyar dolarla yardıma koştu. Fakat -Başbakan'a göre- "Başka ülkeiere krizden çıkmalan için yardımcı olan IMF, bize gelince önce ekonomimizi iyileştirmemizi öneriyor, ancak ondan sonra yardımcı olacağını" bildiriyor. IMF'nin Türkiye politikası yıllardır değışmiyor. Bu polrtikaları deneyimleriyle yakından bilen politi- kacılann başında Ecevit geliyor. Ne ki; IMF'den "bugün" yakınma aşamasına gelen Ecevit'le, seçimden önceki "dünkü" Ecevit arasında hayli farklılıklar gözleniyor. Azınlık hükümeti başbakanı Ecevit "ekonomik so- nınlann çözümünü seçimden evvel saptamak için" 18 Nisan'dan önce IMF ite derin ilişkiler kurmayı ön plana aldı ve harekete geçti. Başbakan Yardımcısı Hikmet Uluğbay'ı "ekonomi- de alınacak önlemleri IMF ile görvşerek saptamak amacıyla" seçim öncesi ABD'ye gönderdi. Uluğbay, Amerika'da. dönüşte Türkiye'de verdiği demeçlerde IMF'nin olmazsa olmaz koşuluna bağla- dıgı ana ılkeleri altını çizerek açıkladı: IMF; Bankalar Yasası ile sosyalgüvenliği yeniden düzenleyen yasanın mutlaka çıkarılmasını istıyordu. Gerçi bugün Ecevit kendi irademiz ve ekonominin gereği olarak bu yasaları çıkaracağımızı söylüyor. A- ma dün böyle bir görüş sahibı değildı. Hatta IMF'nin öne sürdüğü bu ve benzeri önlemleri yadsıyan bir davranış da göstermedı. Son demeçlerinde "Ekonomide iyileştirmeleri ger- çekleştirdikten sonra iMF'ye zaten gereksinimimiz kalmayacağım" bugün vurgulayan Başbakan, 18 Ni- san öncesi ve sonrası böyle konuşmuyordu. Üstelik Ecevit, seçimden önce "Popülist politika- lardan" kaçınacağını söyledi. Bu güvence, hem içe- riye hem de dışanya -İMF'ye- yönelikti. Kanıt Fakat DSP liderinin seçimden önceki kimi "popû- list yaklaşımlan" memurzammı olayı ile somut biçim- de kanrtlandı. Memura zam oranı bir türiü saptanamıyor. Ecevit, haklı olarak oran söylemiyor, ama kabaran istekler karşısında "Gökten para yağmıyor ki" diyor. Memur- lara fazla beklenti içinde olmamalarını duyuruyor. Ak- si halde enflasyonun fırlayacağını anımsatıyor. Bunlar, Başbakan'ın defterindeki doğrular. Ya Başbakan'ın son aylardaki eğrileri? Ecevit, seçimden önce kamuda çalışan işçilere or- talama yüzde 30-40 arasında zam yaptı. Popülist bir yaklaşımdı. Aynı Ecevit, şimdi memura, "Gökten para yağmı- yor" diye nasihat ediyor. 1970'lerden beri dinlediğimiz masalı Ecevit yineli- yor: "Biraz sabır, biraz sıkıntı. Düzlüğe çıkacağız!" Hükümet dışındaki Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ise memura yüzde 10 zammı da fazla bulu- yor. Ama tepkiler yoğunlaşınca bir gün sonra, yanlış anlaşıldığından dem vuruyor. Yılmaz'ın memuru okşayan söylemlerinden gaze- tenin çıkardığı başlık şu: ANAP: Memuru enflasyo- na ezdirmeyiz." Idare-i maslahatçı medyanın üzerine gitmediğine bakarak aldanmayın: Hükümetin içi kıpır kıpıri Birörnek MHP'den: ANAP'la MHP kadrolaşmasın- dan çekinen DSP'nin giderayak "Tüm kadrolan dol- durduğundan yakındığını" içeren haberler alınıyor. Daha (A) harfmdeyiz. Durun bakalım.. Hükümette iki sancı • Baştarafı 1. Sayfada teşar Yardımcıhğmdan biri- ne atanabileceği belirtilirken atamalan beklenen dığer isimler şöyle: Muharrem Beşir Keçi- ören Belediye BaşkanlığYnı kazanamadı. Adı Türk Tele- kom Genel Müdürlüğü ıçın geçiyor. Ahmet Vefık Alp: İstanbul Belediye Başkanlı- ğı'nı kazanamadı. Toplu Ko- nut îdaresi (TOKİ) Başkan- lığı'na getınleceği keydedil- dı. KürşatTüzün Halen Dış Ticaret Müsteşar (DTM) Yardımcılıtı görevinı yapı- yor. Mûsteşarlık için adı ge- çiyor. Emin AJi Kavuı Sa- nayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarlığı için adı geçi- yor. Seiahattin San: TÜBİ- TAK Başkanlığı için adı ge- çiyor. Ancak DSP. yeni hü- kümetin kurulmasından bir gün önce Namık Kemal Pak'ı bu göreve atamıştı. Merkezi smav DSP, teknik olanaklan ve deneyimi nedeniyle memur alımı sınavuun 17 Ekım'de ÖSYM tarafindan yapması- nı ısterken YÖK Başkanı Kemal Gfirüz'den rahatsız- lığını dile getıren MHP'li bakanlar buna karşı çıktı. MHP'liler, üniversitelerde türban yasağım da ödünsüz uygulayan Güriiz'ün ıstifa etmesini istiyor. ÖSYM'den üst düzey bir yetkili ise MHP'nin eleştiri- lerine karşı çıkarak Türki- ye'nin en güvenilir kurumla- nndan biri olduklanna dik- kat çekti. Siyasi kaynaklar. ÖSYM'nin yaptığı sınavda değerlendirmenin bılimsel ölçütlere göre yapıldığını, MHP'nin kendı kadrolannı sözlü sınava taşıyamamasın- dan kaygılanarak uygulama- ya karşı çıktığını belirttiler. Ecevit, dün partisinin gru- bunda yaptığı konuşmada, bu konuda koalisyonun ge- leceginin tehlikeye girmesi pahasına kararlı olduğu me- sajını verdı. Ecevit, sıyasal ıstikrann kamu yönetimin- deki partizanlığa, kayırma- cılığa ve kadrolaşmaya ke- sin olarak son venlmesıyle sağlanabıleceğinı söyledi. Üç parnden oluşan hüküme- tin uyum içinde çalıştığım belirten Ecevit, siyasal istik- rann, ekonomik istikran da sağlayacağını vurguladı. Ecevit, "Çokpartilidemok- ratik rejimde sık sık hfikü- metierdeğişebilir. Fakat, ka- mu yönetimi kadrolan yeri- ne oturmuşsa istikrar, ikti- dar değişikliğinden olumsuz etkilenmez" dedi. Merkezi sınavla memur alınmasını hükümetin diğer ortaklannın da kabul ettiği- ni belirten Başbakan, bunun için valilıklere talimat veril- diğini bildirdi. Ecevit, "Baş- larüğımız uvgulama bugün- kü koaüsyon ortaklannıızca da uygun bulunmuş ve bu- nun yerleştirilmesi için ka- mumunasözYcrflmiştir" de- dı. Memur maaşlanna yılın ıkıncı yansında yapılacak zam oranında da ortaklar arasmdaki anlaşmazlık sü- rüyor. MHP, zam oranmın yûzde 30'a kadar çıkanlma- sını isterken DSP en fazla yüzde 20 olabileceğinde ıs- rarlı. Koalisyonun üçüncü ortağı ANAP ise bu konuda orta yolu bulmak için giri- şimlerinı sürdürüyor. Ecevit, memur zammı konusunda medyada yer alan rakamla- nn "beklentive tahminkre" dayandığını belırterek eko- nomik önlemlerin belirlen- mesinin ardından zam oram- nın da saptanacağmı kaydet- tı. Iş çevrelerini de arkasına alan ANAP, 55. hükümet dö- neminde kabul edilen Vergi Yasası'nda yeniden düzenle- meye gıdilmesini istiyor. MHP yöneticileri, memur sınavı nedeniyle ortaklar arasında sorun ohnadığmı savunarak "ÖSYM, hükü- met programından kendine göre\ çıkarmış, haoruklara baştamjş" değerlendirmesi- ni kaydettiler. MHP'nin önerilerini de kapsayacak bir kararname hazırlıklannın başladığını dile getiren yöneticiler, bu- nun sınav takvimini etkile- meyecegini kaydettiler. MHP, merkezi memur sma- vının Başbakanlık'ta oluştu- rulacak bir birim ya da Mil- li Eğitim Bakanlığı Bilgi tş- lem Merkezi tarafindan ya- pılmasmı istiyor. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada IKDP ve IKYB temsilcilerinin bu sözlerine ABD dıplomatlanndan karşılık geldi: "Sakın bizden Tün\iye'nin kabul etmeyeceği is- temlerde bulunmayın." Giriş taksiminin ardından görüşmelere geçildi. Gözlemci olarak Türk ve Ingiliz diplomatlar da var. Ancak, Türkiye gelişmelerin içinde degil. Anka- ra'ya zaman zaman bilgi veriliyor. Resmi olmayan bilgilere göre VVashington'daki görüşmelerde ma- saya şu konular yatınlıyor: - Kuzey Irak'ta ayn bir oluşum için taraflann ba- nştınlması. - Yeni bir hükümet yapısının gündeme getirilme- si. - Oluşturulan üç yeni ille birlikte bölgede yeni ye- rel yapılanmanın sağlamlaştırılması. ' Girişte vurguladığımız gibi bu değerlendirmeler yeni değıl. VVashington'daki sıcak gelişmelerin ışı- ğında K. Irak'taki görünümü maddeleyelim: 1 - ABD bunu hep yapıyor. Türkiye'yi doğrudan devreye sokmaksızın K. Iraklılarla görüşüyor. Tür- kiye karşı çıkıyor. Bu kez bilgi veriyor. "Türkiye'nin istemediği bir şey yapılmaz. Merak etmeyin" di- yor. Görüşmelere katılanlar VVashington'dan Kuzey Irak'a giderken, Ankara'dan geçiyor. Ara- dan birkaç ay geçiyor. Aynı oyun yineleniyor. 2- VVashington'da bu görüşmeler sürerken, Saddam yönetimıni devırmek için harekete geçir- tilen ulusal muhalefetin temsilcileri de yine ABD denetim-gözetiminde sık sık buluşuyor. Son anda bir degişiklik olmazsa, 7 Temmuz'da bir toplantı daha yapılacak. ABD bir yandan K. Irak'taki her türlü oluşuma destek veriyor, bir yandan Irak'ın toprak bütünlüğünden yana olduğunu söylüyor, bir yandan da Saddam yönetimini düşürrnek için elinden geleni yapıyor. Yandan yandan birbiriyle çakışmayan gelışmeler yaşanıyor. 3- K. Irak'ta 36. paralelın kuzeyinde "yeni olu- şum" için gerekli altyapı sağlamlaştınlıyor. Bu olu- şum birtelevizyon kanalıyla da taçlandınlıyor. Ku- zey Irak'ta artık KTV var. 4- Kürtçe yayin yapan KTV'ye en önemli deste- ği Türkiye veriyor. Televizyonun altyapı yatınmla- nnı Türi< firmalan gerçekleştirdi. K. Irak'ta Kürtçe televizyon konusunda devîetin tepesinde iki ayn görüşün olduğu dikkati çekiyor. Bir taraf, "8u ka- nalla birlikte bölgenin kontrolü konusunda söz sa- hibi olabiliriz" diyor. Bir taraf, "Bu kanal bölgede- ki özel oluşumu perçinler. Irak'tan kopanr, bizim de aleyhimize olur" diyor. Türkmenler 5- Dışarıdan bunca destek sürerken Iraklı Kürt liderierin kendi aralannda kavgası da devam edi- yor. Yapılan resmi açıklamalara bakılırsa, Iraklı Kürtlere Öcalan'ın yaptığını Saddam yapmadı! 6- K. Irak deyınce sık sık ikinci plana itilen bir ke- sim daha van Türkmenler. Irak Türkmen Cephe- si'nin (ITC) yayın organı Türkmeneli'nin sık sık du- yurduğu haberlere göre, K. Irak'ta "yeni oluşum" gündeme geldığınde Batı, Türkmenleri de dikka- te almaya başladı. ITC temsilcisi Muzaffer Ars- lan bu tür görüşmelerde "muhatap" olarak kabul ediliyor. K. Irak'ta nüfus sayımı yapılmadığı için kesin rakamlar yok. Aht-üst rakamlar ortalandığın- dâ bölgede 4 milyon Kürt, 2 milyon Türkmen var. 7- Türkiye en son toplantı için verdiği tepkide de olduğu gibi, K. Irak'ta hep, "olmazlan" konuşuyor. Dışanda pişirilen planlar gün ışığına çıktığında, "Buna karşıyız" diyor. Neden yanayız? Burada ilk şart, Irak'ın toprak bütünlüğü olarak vurgulanıyor. fkinci şart netleşmiyor. Mademki bölgede geri dö- nülmesi zor bir durum oluştu, Türkiye neyin olabi- leceğini daha güçlü söylemeti. 8- Yukandaki maddenin öteki yüzünü çevirir- sek, ABD ısrarla kafasındaki planı uygulamaya ça- lışıyor. Bunu "Türkiye'yi üzmeden" yapmak iste- mesinın pek çok nedeni var. öteki coğrafyalarda- ki birlikteliklere zarar gelsin istemiyor. Ama adım adım hedefine yürümeyi de ihmal etmiyor. Yoksa Graham Fuller haklı mı: "Büyük devletler fil gibidir. Istediğini yavaş ya- vaş ve eze eze alır." Işkenceyi gizleyen doktorlara ceza H Baştarafı 1. Sayfada kilen akciğer grafisının ameliyat sabahı istenme- sine karşm incelenmedi- ği, bu nedenle akciğerde- ki lezyonun saptanmamış olması sebebiyle hatalı meslek uygulamasında bulunmak. 1 ay meslek- ten men. - Dr. ÜnserÇam: Oda- ya kaydolmadan serbest meslek icrası, usulsüz re- çete düzenlemek, usulsüz menfaat temini. 4 ay meslekten men. - DT. TanerKorkut: Bir hastaya atılan cerrahi sü- türlerin ücretinı ödeme- diği için alınması. 3 ay meslekten men. - Dr. Eroi Aksaz: Bir markette müşterilerin al- ması için kasanın yanın- da bulundurulan el ilan- lan biçiminde reklam yapma. 1 ay meslekten men. - Dr. Kemal Mintaş. Dr. Mustafa Özgür, Dr Zekeriya Gür, Dr. Doğan Mermi, Dr. HalilŞaştım. Dr. Yıhnaz Tırpan: Gerçeğe aykın rapor tanzim etmek. işkence iz- lerinin gizlenmesine yar- dımcı olmak, adli muaye- neyi güvenlik görevlile- rinin yanında yapmak. Birer ay meslekten men. -Dr. Hayrettin Akan Muayenehanede insemı- nasyon (cinsel ilışkı) yapmak. 15 gün meslek- ten men. - Dr. Vesfle Vehbi Ön- gör: Meslektaşına karşı yanlı bir tutum izleyerek baskı kurmak, hekimler arasında olması beklenen ılişkilere aykın davran- mak. Uyan. - Dr. Mahmut Akdo- ğan: Röportaj yapmak amacıyla makamına gi- den bir kameraman ve bir muhabire saldmda bulu- narak mesleğe yakışma- yan davramş sergilemek. Uyan. - DT. Yıkürun Sevitha- noğhı, Dr. Ömer Kozan ve Dr. Oktay Ergene: Dr. Murat Yeşil'e basın yo- luyla hakaret. Uyan. - Dr. Cüney tnanç: Hastaya hürmetsiz dav- ranma. Uyan. - Dr. llter Güvendik: Standart dışı tabela kulla- nımı. Para cezası. - Dr. NevalBayır ve DT. Muzaffer Zoriu Reklam, haksız rekabete yol açıcı tıp dışı kavram (peygam- ber sünneti) kullammı. Para cezası. - Dr KubilayYücelve Dr. Özlem Y'erebakan: Reklam nitelikli gazete ılanlan verme ve bu nite- likte broşürler dağıtma. Para cezası. - Dr. Rad Yanmpabuç: Tabela yönetmeliğine muhalefet. Para cezası. - Dr. Fevhan Kaylar Bir marketin kasası ya- nmda müşterilere yöne- lik el ilanlan bulundurma yoluyla reklam yapma. Para cezası. TTBYüksekOnurKu- rulu, 5 doktor hakkında çeşitli nedenlerle tabip odalannca verilen ceza- lan da bozdu.