23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatöru Hikmet Çetinka>a#Yazıışlen.Mudurü Ibrahim Yıldız 9 Sorumlu Müdür Fikret Ilkiz 0 Haber Merkezı Mudüru Hakan Kara 0 Görsel Yonetmen Fikret Eser Istıhbarat: Cengiz Yüdınm 0 Ekonomı Özlem Yüzak 0 Kültur Handan Şenköken 0 Spor: Abdulkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Düzeltrne Abdullah Yazıcı 0 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge: Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yavın Kurulu tlhao Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çeonksy*. Şökran Soner, tbrahim Y ıldız. Orhan Barsah, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Ataturk Bulvan No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel. 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 0 tzmırTemsilcisi. Serdar Kızık, H ZiyaBlv. 1352 S.2,3Tel:4411220, Faks 4419117 0 Adana Temsilcisi. Çetin Yigenoğtu, İnönü Cd 119 S.No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks. 363 12 15 Muessese Mudurü Cstün Akmen 9 Koordmalor Ahmet Konıban • Muha- sebe Bötenl Yener • Idare Hijeyta Görer» Bılgı-tşlem Naflİnal*Bılg)- sayarSısten MörüvH ÇüerCSatış FazfctKma MEDYA C: • Yonetun Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gülbin Erduran • Koordınator Rena Işıbnan 0 Genel MudurYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-513*460-61,Faks 5138463 n ve Basan: > enı Gün Haber ^jamı Basın ^e Yayıncılık A Ş ad 39 41 Cağaloğhı 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel (0 212)512 05 05(20 1131, Faks [0 2121513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 18HAZİRAN1999 tmsak:3.22 Güneş: 5.24 Ögle: 13.12 Ikindi: 17.10 Akşam: 20.46 Yatsı: 22.39 'Beymen Güneş Haftası' • Haber Merkezi - Beymen Megastore'lannda yaz aylan boyunca devam eden güzellik günleri "Güneş Haftası" ile sürüyor Beymen müşterileri 21 -27 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek hafta süresince güzellik uzmanlanndan sağlıklı brorızlaşmanın sırlannı öğrenecekler. Hafta bo>oınca rengârenk süslenecek mağaza vıtrinleri, kaktüslerle tropıkal ada görünümünü alacak. Doktor, trafik kurbanı • BOLU (Cumhuriyet)- Bolu Izzet Baysal Devlet Hastanesi'nde dahilıye uzmanı olarak görev yapan 32 yaşındaki Dr. Ilhami Ika geçirdıği trafik kazasında öldü. Ika. 14 DR 390 plakah özel otosuyla D-100 üzerinde bulunan Çızmecı Motel önündeki benzinlikten çıkmak ısterken yoldan hızla gelen lbrahım Çelıkcan yönetimındekı 14 M 0432 plakah minibüsün altına girdi. tka'nın çarpma sonucu göğsünün parçalandığı ve boynunun kınldığı belirtildi. '12. Galata Şenliği' • İstanbul Haber Servisi -Galata Derneği'nin öncülüğü ve Galata sakinlerinin desteğıyle 6 yıldır düzenlenen Galata Şenliği'nin onikincisi, bugün çeşitlı etkinliklerle başlayacak. Konuya ilişkin yapılan açıklamada. amacın, 14. yüzyıldan bugüne ayakta kalmış Galata Kulesi'nı merkez seçerek en az bozulmayla günümüze kadar tarihsel rutehğini sürdürmüş bu semtte bir kent şenlığı düzenlemek olduğıi belirtildi. Kosovalı gençler • ANKARA (AA)- Yükseköğretim Kurulu (YÖK), savaş nedeniyle üİkelerinden aynlmaİc zorunda kalan Kosovalı gençlere, Türkiye'de üniversite eğitim olanagı sağlayacak. Kosovalı gençlerin başvurulannı degerlendirmeye alan YOK, üniversitelerin fiziki imkânlannı da dikkate alarak 20 Haziran'da yapılacak olan Türk cumhuriyetleri sınavına girmelerini kararlaştırdı. Kampanyada kuşku Babuna için toplanan kanlann denetimsiz olarak yurtdışına çıkanlması hükümeti harekete geçirdi. Organizasyonu Sağlık Bakanlığı üstlenecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Lösemi hastası Dr. Oktar Babuna ıçın başlatılan kampanyada toplanan kanla- nn denetimsiz olarak yurtdışına çıka- nlması üzenne tıp çevrelerini kaygı- landıran gelişmelere hükümet el koy- du. Saghk Bakanı Osman Durmuş, ke- mik iliğı bankasının bakanlık tarafından kurulacağını behrterek "Ülkemizinstra- tejikönemi haiz baa konularparalar ak> tılarak dünya laboratuvarianna peşkeş çekilmesirT uyansında bulundu Sağlık Bakanı, Türkiye genelınde ger- çekleştinlen büyük kampanya ile ılgili kaygılannı, dün kendisini ziyaret eden Oktar Babuna'nm arkadaşlan Cenk Ya- baş, Furkan Bayoğlu, Claude Buller ve Linda Mkkle ile görüşmesınde de dıle getırdı. Durmuş, Sağlık Bakanlıgı'nın kampanyanın etik çerçevesını belirleye- ceğıni ve organızasyonunu üstlenecegı- nı belirttı. Yirmıye yakın kuruluşun ka- tılacağı "Etik Kurul"un 29 Haziran'da bu konuyu karara bağlamak üzere top- lanacağmı behrten Osman Durmuş. sağ- lığın ticaret konusu yapılmayacak bir alan olduğunu vurguladı. Bakan Durmuş. bir gazetecmin "Türklerin gen yapısının araştınlma- sıyla ilgili endişeler mi var" sorusu üze- nne. "*Bugün arkeolojL, antropoloji ilmi- nin \aptığı çalışmalan biliyomz. Bu ko- nulara fazla girmek istemiyonun" de- dı. Uzmanlar. kanlann yurtdışına gönde- rilmesıyle ortaya çıkabilecek sorunla- nn düşündürücü varsayımlar olmadı- ğını ve önemsenmesi gerektiğını vurgu- luyorlar. Uzmanlann kampanyayla ilgı- lı kuşkulan şöyle sıralanıyor: - Yurtdışına gönderilen kanlann için- de insanlann genetik özellikleri bulu- nuyor. Bu kanlann bazı genetik ve ırk- sal çalışmalarda kullanılabilme olasılı- ğı var. Konunun çok yönlü tartışılması gerekiyor. - Toplanan kanlarla değişik toplum- lann genetik özellikleri ve hastalıklara yatkınlıklan belirlenebılir. Araştırma- yı yapan ülkeye çeşitli kazanımlar sağ- lanabilir. - Yıllar boyunca tarihsel köklerini araştıran Türkiye'nin bu konuyla ılgili ıpuçlannı yurtdışına vermesi dikkatli olunması gereken bir konu. Dr. Babuna için toplanan 135 bin kan örneğinin sağlıklı bir bıçimde analiz edilebilmesi için 8 trilyon lira gerekti- ği belirlendi. Zengin petrol yataklannın bulunduğu Nijerya'da çatışmalar durulmuyor Sefidetve teknolojiyan yana Çeviri Servisi - Afri- ka'nın en zengin petrol yataklannın bulunduğu Nijer deltasL dünyanın en yoksul ve en çok ça- üşma yaşanan bölgele- rinden bıri. Bu bölgede halk petrol şırketlen sa- hiplerıyle, ıktıdarlar halkla, kabıleler kabıle- lerle savaşıyor. lyı ile kö- tü, haklı ile haksız, neden ile sonuç arasındaki sı- nırlar tamamen birbırı içine geçmış durumda. Ve eğer 30 bın kılomet- re kareye yayılan Nıjer deltasında banş sağla- namazsa. demokrası, Af- rika'nın bu ülkesinde zemin bulamayacak. Nijerya, sefaletle ıle- ri teknolojinın bırbirin- den birkaç metre ile ay- nldığı bir ülke. Delta sa- hillerınde, milyar dolar- lık petrol rafınerileriyle yolu, elektriğı hatta su- yu olmayan, salgm has- talıklardan ve açhktan kınlan köyler yan yana sıralanıyor. Rafınenler, etraflan dikenlı ve elekt- riklı tellerle çevnlı, düş- man bir ülkedeymış gı- bi silahlı bırhklerce ko- runuyor. Nıjerya'>al960'hyıl- lann başında giren dün- ya petrol şirketleri cıkar- dıklan ve değen saflığı- na göre 5 ile 19 dolar arasında değişen her va- ril petrol başına 5.5 do- lar kazanıyor. Kazancın üstü Nıjerya'ya kaldıgı halde geçen 40 yıla ya- kın süre ülkeyı daha da ağır bir yoksulluğa sü- rüklemış durumda. Afh- ka'nın en zengin petrol yataklarına sahıp olan Nijerya. dünya rüşvet sı- ralamasındabirinci. Pet- rol gelirlerinin sadece yüzde 3'lük pajının eği- tim, sağlık ve altyapı hiz- metlerine harcandığı ül- kenın büyük kentler dı- şındaki iç bölümlerinde hastane, okul, yol, su ve elektrikbulunmuyor Pet- rol mafyası içende ben- zin satışına izin vermi- yor, bir depo benzin ala- bilmek için rüşvet ver- mek gerekiyor. Nijerva'da halk petrol şirketleri sahipleriyle, iktidarlar halkla, kabfleler kabilelerle savaşıyor. SÖYLEŞİ ATTİLA İLHAN Arkadan Tanklar Geliyor. P(IX. yy'ın, başarıh son iki '/M/â/'i, XX. yy'a sarkmıştı: 1917 Sovyet ihtilâli ve 1919 Ana- dolu İhtilâli! Bunlar, aslında XIX. yy'a ait ih- tilâllerdi, çünkü 'sıcak çatışma'da, sonucu alan hâlâ topçu, süvari ve piyadedir: 'Ihtilâl- dmilis', klasikçerçevede 'muntazam ordu'ya dönüşebilirse, başan onun oluyor. 1936 Ispan- ya İç Savaşı, XX. yy'da 'sılâhlı /syan'da du- rumun farklı olacağının, ılk göstergesi: sonu- cu iki yeni faktör alıyor, çünkü; uçaklar ve zııtı- lı biriikleri Herhangi bir silâhlı isyan, ne kadar güçlü olursa olsun, ne zırttlı biriikleri örgütle- yebilir, ne de ucak filolannı. Malraux, pilot olarak katıldığı Ispanya Harbi'nde, 'turizm uçaklannın tuvalet deliklerınden' bomba at- mak zorunda kaldıklarını yazmıştı: bu, sonun başlangıcı olmuştur.) '..herkes birbirine ne kolay faşist diyebiliyor...' /^^ağnşım/3. "...Ünlü düşünür Maurice V_/ Duverger, yeni terörist hareketleri şöyle târıımlamış ve değeriendirmiştir "...terörist gençlerin bir kuramlan var, 'şiddet eylemleri sürdükçe devletin bas- kısı artar, faşizm gelir, halk faşizmin bas- kisına kaöanamaz, silâha sanlır, faşizmi yı- kar, sosyalizm kurulur.' Aklıbaşında solcu- lar, gençlerin kafasındaki bu yanlış düşün- ceyi temizlemeli, tuttuklan yolun yanlışlı- ğını onlara anlatmalıdır. Aşın sağın şidde- te başvurması onun öğretisine uygundur, onlar zaten faşizmi istiyortar fakat aşın so- lun önce faşizmi getirip sonra yıkmayı dü- şünmesi tarihi gerçeklerie bağdaşmryor..." "...terörist gençler şunu iyice bilmelidir. evet, günümüzün çoğulcu demokrasilerin- de aksayan yönler vardır, para bütün de- ğerlerin başında yer almakta, eşitsizlikle- re, gerçek adaletsizliklere sık sık rastlan- maktadır. Ama tarih hiçbir zaman, şimdi- ki kadar özgüriüklerin alabildiğine geniş olduğu bir dönemi de yaşamamıştır..." Sosyalizm'e varmak için, önce Faşizm'i ge- tirmek!.. Insan kulaklarına inanamaz. Ünlü Italyan komünisti Maria-Antonietta Macci- occhi'nin 'Faşizm Üzenne Ders/er'inde, Fran- sa'da yaptığı saptamayı hatırlıyorum, diyor- du ki: "...Fransa'da herkes birbirine, ne ko- lay faşist diyebiliyor, düzeni ne kolay fa- şizm diye nrteleyebiliyor bizim kalya'da bu- rtu kimse yapamaz, nedeni basrt, çünkü Fa- şizm'in ne olduğunu yıllarca yaşayarak görmüşlerdir." Kım olduğunu şu an çıkara- madığım bir başka yazar da, şöyle bir şeyler yazmıştı geçenlerde: "...gençler teröre baş- vurdukça telâşa düşen biziz. 1933'den 1945'e kadar olup bitenleri yaşamış olan- lar; onlar, terörü yapan çocuklar, bunun ne olduğunu, nereye varacağını bilmiyorlar, tipkı, 1933'dekilerin bilmediği gibi! Işin tüy- ler ürpertici yanı budur..." Bunların etkisiyle mi nedir, geçenlerde üç beş arkadaş oturmuş konuşuyoruz, ağzımdan şöyle bir lâf çıktı: "Çocuklar geliyor, soruyor- lar: ağbiy, faşizm yerteşti mi, tırmanıyor mu, yoksa örtülü olarak mı sürüyor? Bunlar, Tür- kiye'de 4O'lı yıllan yaşamayanlar! Bugün git Spor ve Sergi Sarayı'nda 7 Kasım günü dü- zenle, 1 Mayıs'da otuzbin kişi toplanıp En- ternasyonal söyle, sonra da Faşizm var di- ye şiddet eylemine kalkış, benim kafam almaz!" Neden almaz, çünkü arkasından tanklar gelecektir. İki önemli tanık: Malraux ve Santiago Carillo Bunu ben söylemiyorum, işin içinde 'pişmiş' iki adam söylüyor, birisi Malraıuc, ölme- denönce. pratikaçıdan 'kalkışmanın'çağöaş bastırma aygıtlan karşısındaki imkânsızlığını anlatmıştı da, ben 'Hangi Sol'a almtştım; oku- mayanlarınız için, hadi birazını aktarayım: "...bastrma aygrb dendi mi, ilköncetank- lan düşünüyorum, benim için temel so- run budur, ama çağımızda, ana sorun, tanklan var rrndır, onu bilmekten çok, tank- lan kullanacaklar mıdır, bunu bilmektir. Bugün Ispanya'da bir başkaldırma olursa kullanılacak mıdır tanklar? Hiç kuşkunuz olmasın! Böyie bir başkaldırmaya heves- lenecek olanlar şaşkın mı; elbette bunu he- saba katacaklardır işte, sorunun asıl ve- rileri bunlar..." "...nisbeten yâkın bir devrim olan Ekim Devrimi'nde Proletarya'nın başkaldırma- sı teknik bakımdan hâlâ savunulabilir du- rumdaydı. Günümüzde öyle mi ya? Böyle bir şeye ancak ne zaman kalkışabilirsiniz biliyor musunuz? Karşınızdakiler, ateş em- ri vermemeyi garanti ederierse! Zira iki tank taburunu önünüze yığdılar mı, ne pro- letarya kalır ortada, ne de başkaldırma. Ekim Oevrimi, XIX. yy'ın son devrimidir zaten!" Sivri akıllı çok, birisi çıkar der ki, sen ne ba- kıyorsun Malraux'ya, o 'dönek' birsolcudur, elbette başkaldırmanın artık olanaksız oldu- ğunu savunur, şiddetin daha büyüğüyle bas- tnlacağını söyleyip gözdağı verir. Peki, kabul!.. Santiago Carilloya ne buyurulur? Ispanyol Komünist Partisi'nin bu ünlü genel sekrete- ri, şiddete başvurmanın geçerliliği ve tanklar konusunda, geçenlerde şunu söyledi: "...bizim de teröre karşı olduğumuz açık- tır. Bugün demokratik olmaya başlayan bir sistemde (Ispanya, demek ister) yaşı- yoruz. Terörü aşın sağ arzuluyor. Ancak el- bette terörün amaçlanna varmak için kul- lanılabilecek bir yol olduğunu düşünen, solcular da var. Ama sonuçta bu ülke için, demokratik süreci ortadan kaldıracak ve geriye götürecek bir yoldur. Bu nedenle de, tedhişçilikle mücadele etmek gerekir, an- cak bu mücadelede kullanılacak silahın tanklar olmamasına dikkat etmek gerek..." Duverger'nin işaret ettiği... Nasıl da açık söylemiş!.. Yaşadılar çünkü, otuz kırk yıl Franco'nun diktası altında inlediler, herif ölüyor da, demokrasiye geçiş, zar zor başlatılabiliyor ancak; bunu devrimci hayatı boyunca saptamış olan Carillo'nun aklı bir kanş havadaki teröristleri onaylaması mümkün mü? Faşizm'in gitmeyeceğine, Du- verger de işaret etmiş zaten: "...halk yaranna diye halktan kopuk ey- lemlerie Faşizm bir defa gelince, kolay ko- lay yıkılır mı? Ikinci Dünya Savaşı olmasay- dı, Mussolini de, Hrtler de, yataklannda ölürdü. Faşizm'in yıkılması hiç de kolay değildir!.." http:// www. prizma.net. tr/ AILHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htliTi bobay betber/ 20 Haziran Arçetik Tıraş Makinesi ters yönde çalışan ıkı bı^ağı, ikiz eleğı ve integral bı<;ağıyla o özel gün için babanıza alabileceğiniz en kullanışlı, en güzel hediye... Bundan böyle babanız hiç zaman kaybetmeden ve cildı zarar görmeden rahat rahat tıraşını olup hep bakımlı görünecek. Ustelık, uç bıçaklı Arçelik'ın fiyatı da çok uygun Sadece 33.950.000 TL. e-posta : tan (« prizma. net. tr Üç bıçaklı tıraş makinesi, en güzel Babalar Günü hediyesi. H a y a t a
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle