Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 MAYIS 1999 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI
TURK1Y
Istanbul
Edirne
Kocaelı
Çanakkale
Izmır
Manisa
Aydın
Denızlı
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
PB
22
23
26
20
27
27
27
28
Sınop Y 18 Adana
Samsun Y 20 Mersin
Trabzon Y 17 Diyarbakır
Giresun Y 17 Şanlıurfa
Ankara Y 24 Mardin
Eskışehir Y 24 Siirt
Konya Y 24 Hakkârı
Sıvas Y 21 Van
Zonguldak Y 20 Antalya PB 25 Kars
Parçat bulırtlu
Marmara, Karade-
niz, Iç Anadolu, göl-
ler bölgesı, kuzey ve
tç Ege, Doğu Akde-
niz'ın iç kesimlerı ile
Doğu Anadolu'nun
kuzey ve batısı sa-
ğanak ve gökgürül-
tülu sağanak yağışlı,
ötekı yerler az bulut-
lu geçecek. Hava sı-
caklığı değışmeye-
cek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
PB
Y
Y
Y
PB
PB
PB
PB
18
12
16
21
21
23
21
24
Münih PB 20 Zurih
Beriın
Budapeşte
Madrid
Vjyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
PB
PB
Y
Y
PB
Y
24
21
30
20
20
19
22
24
PB 20 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
Y
A
Y
Y
PB
Y
Y
A
22
26
23
25
19
21
23
35
A 36
> Çok bulutlu ı Yağmuriu Kartı Sulu kar t Gok gurultulü
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
CHP, Baykalcılara ağırlık veren Parti Meclisi ho-
kus pokusundan sonra, 45 gün içinde yeni bir ola-
ğanüstü kurultaya hazırianıyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin pazar
günü partisinin ilkelerini açıklamasından sonra;
Başbakan Ecevit, o TV senin bu TV benim yaptı-
ğı söyleşilerde mutluluk ve umut saçtı.
Ortaklığa hazırlanan MHP'nin ana ilkeleri neler-
di? Bahçeli anlattı:
Ülkenin bölünmez bütünlüğü, demokratik ve la-
ik hukuk devletinin vazgeçilmezliği... insan hak ve
hürriyetlerinin geliştirilmesini hedefleyen düzenle-
melerin bir an önce yapılması... ekonomide istik-
rann canlanması... sosyal dengelerin kurulması.
Hemen hemen hepsi anayasanın temel madde-
leri olan bu "öncelikleri" yadsıyan çıkabilir mi?
Kuşkusuz hayır!
Ne kı, DSP ile ANAP'ın da kabul edeceği ana-
yasadaki bu temel hükümleri sıralamak, koalısyo-
nun kısa zamanda kurulup işleyeceği kanısının
doğmasına yeterli olmuyor.
Orneğin; "laik hukuk devletinin vazgeçilmezli-
ğini" söylemek, türban sorunu bilmecesini çözme-
ye yetmiyor.
Zirasoru geçerliliğıni koruyor: MHP, birzaman-
lann RP'si ve sonraları Fazilet gibi, laikliğin tarif
edılmesi eğiliminde midir? Ya da programına koy-
duğu "üniversitelerde türbana özgürtük tanınma-
sı kuralından" vazgeçmiş midir? Bilinmiyor.
Ecevit, MHP'nin direnmesı durumunda davra-
nışının ne olacağını soranlara; "Ben doğam gere-
ği iyimser bir insanım. Bunu 'tatlılıkla' çözebile-
ceğimize inanıyorum" diyor.
Şimdi bir dakika lütfen durunuz. Dıkkat ediniz.
Bu sözler deneyımi konuşturuyor. Demek ki; Baş-
bakan, tatlı diliyle Bahçeli'nin seçimlerde MHP'nin
baş vaatlennden olan türban sorunundaki diren-
cini kırabileceğini sanıyor.
Daha önce yaptığı bir deneme; doğrusu başa-
nlı olabileceği sanısını uyandınyor.
Radikal gençler
Hanı, Rahşan Hanım'ın ünlüüü demecinden
sonra MHP, Başbakan'ın özür dilemesinde diren-
mişti de, Ecevit özür sözcüğü yerine bir yığın de-
meçler vererek bu isteği yerine getirmişti ya!
Nitekim; MHP, özürdilemenin bu biçimini kabul
ettiğini dana sonra iki hareketle kanrtladı. "özürdi-
leme şartından vazgeçtiniz mi" diye soran gaze-
teciye Bahçeli, "Gerilerde kalmamanızı tavsiye
ederim" yanıtını verdi.
Yanıt, "Ohooo, olay sindirildi bile" diye yorum-
landı. .._ _ _.
Sindirilmişti ki; MHP "Hedefimiz, güvendir, sa-
mimiyettir, aman efendim ahlaki bir çerçevede el-
bet koalisyondur" gerekçesiyle Ecevit'e şapka çı-
kardı.
Kuşkusuz; toplumun nereye varacağını ilgiyle iz-
lediği haftanın diğer olayı, CHP!
Partideki gelişmeleri günlerdir dikkatle izleyen-
lerin söylediği doğruysa; Baykal'ın 300 dolayın-
daki saglam oylarını alarak "emanetçi" tanımıyla
genel başkanhğa gelen Altan Öymen, CHP'yi ata-
ğa kaJdıracağını vaat ediyor.
Fakat, bu beceriyi nasıl sağlayacağı elbette he-
nüz bilinmiyor.
Daha erken, söylemiyor.
Seçilecek yeni Parti Meclisi'nin öymen'e ne öl-
çüde "destek ve yardımcı" olacağı da belli değil.
Öymen'in sessiz ve derinden doğası yeni PM'yi
işbirliği havasına sokacak mı? Kuşkulu! Çünkü,
seçimin PM'de her kanadın temsil edildiği bir olu-
şum çıkarması olası.
Öymen'in başan şansına yürekten katılıyoruz.
Ancak, CHP'yi yeniden eski gücüne ulaştırma-
nın yolunu, yönetimde daha radikal önlemlerle ça-
lışacak genç CHP'lilerin açabileceğini de göz ar-
dı etmemek gereğine inanıyoruz..
Kavgalı kurultayda konuşmalarıyla ve davranış-
lanyla göz dolduran Hurşit Güneş, Murat Kara-
yalçın ve Ertuğrul Günay...
Yeni CHP'nin önderi veya önderleri neden ol-
masınlar?
Erbakanlar sahnede
• Baştarafı 1. Sayfada
kan'ın küçük Kaplan'la
benzer politika izledigini
belirttiler. Metin Kaplan,
"Kara Ses" olarak ünlenen
Cemaletân Kaplan ın ölü-
münden sonra kendisini
•'şevhülislam" ilan ederek
Fürkiye aleyhinde faalıyet-
e bulunmaya başlamıştı.
vietin Kaplan hakkındaki
ade dosyası Alman ma-
camlanna iletilmışti.
Yetkililer, Metin Kap-
an'ın Almanya'da "siyasi
nülteci" statüsü elde et-
nek için yaptığı başvuru-
ıun kabul edildiği bilgisi-
ıe ulaştıklannı, ancak bu
iurumun iade önünde en-
;el oluşturmadığını söyle-
Jiler.
Yetkililer, Kaplan hak-
anda yürütülen soruştur-
nalarda esas alınan ve
"anayasal düzeni değiştir-
nek" suçunu içeren
TCY'nin 146. maddesinin
)lüm cezası öngörtnesınin
iade önünde ciddi bir engel
oluşturmadığını savundu-
lar. Kaplan"ın dosyasmda,
10 Kasım 1998 günü Anıt-
kabır"e ve Istanbul'da Fa-
tihCamii'neyönelikeylem
hazırîığı yaparken yakala-
nan Kaplan taraftarlan
hakkında açılan davaya
ilışkın bilgi ve belgeler
başta olmak üzere Ankara,
Istanbul ve Erzurum
DGM'lerindeki soruştur-
maevrakı yeraldj.
AdaJet Bakanlığı yetki-
lileri, geçen ay Belçika'da
yakalanan yasadışı DHKP-
C'nin yöneticilerinden tb-
rahim Bingöl'ün iadesinin
istenmesine yönelik hazır-
lıklann da sürdüğünü kay-
dettiler.
Emekli Orgeneral Hulu-
si Sayın'ın katil zanlısı ola-
rak idamla yargılanan Bin-
göl, tutuklu bulunduğu An-
kara Merkez Kapalı Ceza-
evi'nden 1991 yıhndafırar
etmişti.
'Basın Konseyi'nden kınama
Istanbul Haber Servisi - Basın Konseyi 'nden yapı-
lan açıklamada, Islami Toplum Milli Görûş Teşkila-
n'nın Almanya'nın Köln kentindeki genel kurul top-
lantısında, atv kameramanı Serhan Songür'e yapılan
saidın kınanarak "tktişün özgüıiüğü düşmanlannm
Almanva gibi en uygar ülketerde bile niizlenebildiğiıı-
den kajgı dujTi>i>ruz" deniidi.
Milli Görüş uluslararası şeriat peşinde
• Baştarafı 1. Sayfada
Müngersdorf Stadyumu'nda yapı-
lan Avrupa'daki şeriatçılann göste-
risinde, islam ülkelerinde kullanı-
lan ve her ülkenin kendi simgesini
taşıyan çok sayıda yeşil tevhid bay-
rağı kullanıldı.
Bu gelişme bazı Milli Görüşçüle-
rin tepkisiyle karşılanırken, bu bay-
raklann yanı sıra Türk bayrağının
da asılı oluşunun, bu durumun med-
yanın dikkatinden kaçmasına yol
açtığı belirtiliyor.
Devletin resmi kuruluşu olan
Anadolu Ajansı'nın bu olaya yer
vermeyişi dikkati çekti. Milli Gaze-
te'nin Avrupa baskısında günlerce,
toplantıya Necmettin Erbakan ve
MerveK»akçı'nın katılacağı duyu-
rulurken son anda katılmayışlan
üzerine, Genel Sekreter M. Sabri
Erbakan'ın. Türkiye'den gelmedik-
len doğrultusunda ya da "davet et-
medik" şeklindeki açıldamalannm
doğru olmadığmı belirten genel
merkeze yakın bir yetkili, Erba-
kan'ın Milli Görüş Genel Merke-
zi'nden toplantıyı izledigini, Merve
Kavakçı'yı da merkezin davet etti-
ğini belirtti.
Genel kurul diye yapılan Köln
toplantısının genel kurul olmadığı
ortaya çıktı. Milli Görüş'ün genel
kurulunun eylül ayında yapılacağı
belirtiliyor.
Toplantıyı izleyen genel merkez
eski yöneticilerinden bir din görev-
lisi, gazetemize yaptığı değerlendir-
mede şunlan söyledi: "Tarihinde
Milli Görüş'ün en kötü toplanüsıy-
cfa. Bir anlamsızlık kokuyordu. Ge-
lenler moral kınklığına uğradılar.
tdarccilerkorkak ve ürkektiler.Top-
lantıyı uzaklardan birileri yönetiyor-
du. MiDi Görüş inişe geçti. Çünkü
her adım çıkar ilişkisiylc ölçülüyor."
Avrupa Milli Görüş Teşkilatla-
n'nın, 19 Mayıs 1991'de Köln'de
düzenlenen, Avrupa'danyaklaşık 15
bin kişinin katıldığı 7. genel kuru-
lunda 'komutan' olarak tanımlanan
Necmettin Erbakan, Milli Görüş'ün
raporu şeklinde yaptığı konuşmada,
"Gördüfünüzgibi Avrupa Milli Gö-
rüş Teşkflattan'nın Almanya'da 12
tane bötgesi bulunuyor. Almanva dı-
şında, Avrupa'da 11 tane bölgesi, di-
ğer kıtalarda, Amerika'da, Afri-
ka'da, A\usrralya"da. As\a"da aynca
bulunan AMGT. hakikaten bugün
bütün dünyayı kuşatan 21 bölgede
çauşma yapan bir teşkilat haline gel-
miştir" diyor. Erbakan, Milli Gö-
riiş"ün cemaat sayısı üzerinde de du-
rarak şu ilginç açıklamayı yapıyor:
"AMGTnin cemaat savısı geçen >il
55 bin iken, bu yıl 80 bini bulnıakta-
dır. Biryilda cemaat adeti 25 bin art-
mıştır. Her gün 80 kişi Milli Görüş
Teşkilatı'na katılmıştır. Da\asına.
inancına para katkısında bulunan
kardeşlerimiz 6 bin 499'dan 10 bin
54'e çıkmışor. Üye şuurlamyor. Her
gün 10 kişi, 'Bu davaya ben de para
katkısında bulunarak tam asker ola-
cağım' diyor. Böylece .\MGT 372
canüsi olan. 22 bin 400 aidat ödeye-
ni bulunan bir kuruluştur." Erbakan,
Milli Görüş'ün 1990 yılındaki 6. ge-
nel kurulunda yaptığı konuşmada
aynen şunlan söylüyor:
"Milli Görüşcüier olarak bu kök
düzenini yıkmak ve yerine adil dü-
zeni kurmak için >ar gücümii/Je ça-
uşmak mecburiyetindeyiz.*'
Dünya şeriat örgütü oiarak kendi-
ni lanse eden Milli Görüş'ün Köln
Sergi ve Spor Salonü'nda yapılan 6.
genel kuruluna Milli Gazete'nin
Avrupa baskısında yayımlanan
'Kongre 90' ekınde, Milli Görüş
Teşkilatlan'nın dayanışma içinde
olduğu ve 'seçkin konuklar' olarak
sunulan şu tkişilerin katıldığı belir-
tiliyordu: Tunus Din İşleri Yüksek
Meclis Üyesi Prof. Dr. Abdurrah-
man Ati Haüf, Kuveyl Vakıflar Ge-
nel .Vlüdürû Dr. Nadir Nııri, F. Al-
manya Islam Arşıvi Daire Başkanı
Alman asıllı Müslüman Dr. Mu-
hammed Salün AbduJIah. Libya ls-
lama Çagn Cemıyeti Avrupa Tem-
silcisi Ammar Abdüselam Heribe,
Suudi Arabistan Bonn Büyükelçili-
ği Mazlahatgüzan Abdulİah Gak-L
Islam Tekafül Kurumu Genel Mü-
dürü Mehmet Erdoğan Sergid, Yim-
paş Yönetim Kurulu Başkanı Dur-
sun Uyar, Afganistan Hizb-i Islam
Avrupa Temsilcisi Abdüssabır Ah-
tari, Hizb-i Islam Siyasi Komite
Başkanı Karyab Abdulkadir, Hizb-
i Islam Avusturya Temsilcisi Nald-
bullah Halak, Hizb-i tslam Kanada
Temsilcisi Muhammed Hasan Nu-
ıi
'Şirinler Çetesi' yakalandı
• Baştarafı 1. Sayfada
Gükr. bu yılın mart ayında da Mersin'de öldürü-
len Yakup Ytküz olayını gerçekleştirdiğıni ileri
sürdü.
Çete elemanlanndan bazılannın 1995 yılında
da Adana'da PKK'ye ait silahlarla yakalandığinı
belirten Bahçekapılı şöyle devam etri:
"Örgütle Ugili çalışmalar Adana veMersin ero-
niyet teşküatı tarafından derinlemesine sürdürü-
tüyor. Orgüt üyelerinin tamamına vakını Mardin
doğumlu. Adana'da ikamet etmektedirier. Bu ne-
denle İçel Emniyeti olarak gerekli çalışmaları ta-
mamladıktan sonra Adana Emniyeti'ne teslim
edeceği/. PKK baglannsı oiupolmadığı,yapılança-
lışmalar sonunda tespit edilecektir."
MehmetŞirin Aksoy ve 15 adamıyla birlikte bir
Kalaşnikof, 3 el bombası, 8 tabanca, 3 kelepçe, 2
el telsizi, çok sayıda mermi ve birkaç trilyon lira-
lık çek ve senet ile sahte doktor ve asker kimlik-
lerinin ele geçirildiği açıklandı.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEl) Suç ve Ör-
gütlü Suç Türleriyle Mücadelede işbirliği Çalış-
ma Grubu'nun birinci toplantısına katılmak için
Antalya'da bulunan Emniyet Genel Müdürii Ne-
cati Bilican da çetelerle mücadelenin başanyla
sürdüğünü belirtirken "Şirinler Çetesi"ne değin-
di. Bilican şöyle konuştu:
"Adana ve Mersin irtibatb olarak sonışturma
sürüyor. Belki diğer iUerimize de taşabilir bu. Çok
sayıda cinayet, çek-senet ihaleiere fesat kanşür-
makgibi olaylara kanştıklan anlaşılıyor. Zaten bi-
liniyordu da... Operasyon yapılacak hak geldi ve
geçen gün sabaha karşı yapüdı ve hepsi toplandı,
yakalandı. Sorgulamalan yapılıyor. Çok önemli
bir çete bu da. Uyuşturucu da dahiL PKK'ye de
ckkH destekieri var. 'Söylemezler Çetesi' boyu-
tunda bir çete. Siyasi boyutunu henüz tespit etmiş
değiliz, ama PKK ile üişkisi olduğu bdli"
22 YILIN ARDINDAN
İLKKEZ AÇILAN
TAKSIM
NTILARI
NTV'DE
CUMHURBAŞKANI
SÜLEYMAN DEMİREL
GÜNCEL KONULARLA İLGİLİ
SORULARI YANITLIYOR...
*
www.ntv.com.tr
HE MARMARA
1
OTELİ'NDEN
CANLI YAYIN
5MAYIS SALI
• 22:05
Emniyet teşkilatında 85 Fethullahçı polisin be-
lirlendiğini ve bu amaçla da Ankara Emniyet Mü-
dürlüğü'nde görevli Istihbarat Müdürii Ersan Dal-
man ve Emniyet Amiri Zafer Aktaşın görevin-
den alınmasıyla ilgili olarak yöneltilen soruyu ya-
nıtlayan Necati Bilican."Biz bu konulan somut
esaslara bağlanz. Böyle bir iddiayı aldığımız anda
tefti^kurullanmızvar. İnceler, araştınr"dedi. Bı-
lıcan. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün anayasada
tanf edılen amaca uygun çalıştığını anlattı ve şöy-
le devam etti:
"Emniyet teşkilaü, demokratik, laik bir devle-
tin hukuk kurumudur. Buna aykın hiçbir faaliyet
bu teşkilat içinde olamaz. Böyle bir faaliyet oldu-
ğu zaman da bunun denetim kuruUan var. Böyle
iddia ile değil. Bu deneo'm kurullan takip eder,
varsa öyle birşey. gereğini yapar. Bugüne kadar da
bunu yapmışhr. İnsanlan peşinen suçlayarak bir
yene varamazsınız. Ama eğer iddiaiar ciddiyse. id-
dialann da tutar tarafı
varsa onu takip eder. Sü-
rekli takip eden kurullar
var, onlar gereğini yapar
zaten."
Ankara Emniyet Mü-
dürii'nün faks ile kendi-
sini bilgilendirdiği
anımsatıldığında Bili-
can, "Ankara Emniyet
Müdürii'nün faks gön-
dermesine gerek yok. O
benim leşkilatım. Ben
bir şeyin olduğunu his-
settiğim an, bir gazete
haberi de olsa, onun ge-
reğiniyapanm"diye ko-
nuştu. Görevden alınan
ıki kişinin suçlannın
olup olmadığı şeklinde-
ki soruya ise Bilican şu
yanıtı verdi: "Gazetede,
basuıda tarüşüacak bir
şey yok burada. Teşkfla-
Un bir iç disiplini var. O
disipline ay kın hareket
olduğu zaman, disiplin
hükümleri neyi gerekti-
riyorsa onu yapanz.
Kimseyeözel bir Idn, ga-
rez olamaz."
Ocalandavası
PKK hden Abdulİah
Öcalan'ın yargılanması
sırasında özel güvenlik
önlemlerinin alınıp alın-
madığı yönündeki bir
soruya da Bilican şu ya-
nıtı verdi: "30binin üze-
rindeki insanımızın ha-
yabna mal olmuş, yüz
miharlarca dolar ülke-
mizezararvermis bir Id-
şidir. Öyle bir eşkıya şe-
bekesinin başıdır. Onun
için onun yargılanması
sırasında muhtemel bü-
tün olaylar hakkında da
özeltedbirieralınmıştır."
Turizmdeki sıkıntırun
nedenleri arasında ülke-
nin güvenli olmadığı yö-
nündeki haberlerin oldu-
ğu anımsatıldığında Ne-
cati Bilican şöyle dedi:
"Türkiye'de turistierin
hayatı tehlikededir, diye
yaygarayapıyorlar. Tür-
kiye'de yılJardır turiste
zarar vermiş olay habru-
yor musunuz? Tama-
men maksatiı. Bu cennet
ülkeye çok talep var. Ül-
kenin ekonomisine kat-
kısıoiacakveTürkiye ra-
hatiayacak. Ozamanöy-
le bir fitne fesat yapahin
ki milletin zihnini bulan-
dıralım. gitmesinler ora-
ya. diye hareket ediyor-
lar. Bunu yapanlar ken-
dileride inanmıyor. Çün-
kü amaç Türk^e'ye za-
rar vermek. Türkiye gü-
venli bir ülkedir."
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
H Baştarafı 1. Sayfada
diği ortaya çıkarsa bu, özel yaşam alanının dışında-
dır.
Önce kısa anımsatmalar yapalım:
1 - Merve Kavakçı, tıp eğitimini türban takmasına
izin verilmediği için sürdüremediğini söylemiştı. Bu-
nun doğru olmadığı, üniversite kayıtlanyla ortaya çık-
tı. Kavakçı, fakülte yönetim kurulunun oybirtiğiyfe al-
dığı kararla ve başansızlık nedeniyle üniversıteden
atıldı.
2- Amerikan vatandaşlığı hakkını Ürdünlü Ali Ah-
mad Abushanab'la evlıliğı nedeniyle elde ettiğini
söylemişti. Böyle olmadığı, Dışişleri Bakanlığı'nın
ABD Dallas Vatandaşlık Bürosu'ndan aldığı bilgilerle
ortaya çıktı. Kavakçı, ABD yurttaşlığını evliliğin sona
ermesinden yıllar sonra elde etti.
3- ABD yurttaşlığını elde ediş biçimi gibi, ediş tari-
hi de doğru çıkmadı. Kavakçı, seçilebileceği yerden
milletvekili adayı olmasının kesinleşmesinden dokuz
gün sonra, 5 Mart 1999'da ABD'ye gitmiş, yeminini
edip dönmüştü.
4- Medyada yayımlanan ve yalanlanmayan haber-
lere göre, Kavakçı'nın eşinin bir başka kadınla birlik-
te olmak istemesi üzenne Ali Ahmad'la aralan açıl-
mış ve boşanmışlardı.
Sözünü ettiğımiz mahkeme karan, 4. maddenin de
doğru olmadığmı ortaya koyuyor. Şimdi Ankara 24.
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, 24.j5.1997 tarihli,
1997/377 no'lu kararına gelelim. Karann özeti şu:
Kavakçı, Dallas Bölge Mahkemesi'nin 92-16278
sayılı 17 Haziran 1993 tarihli boşanma ilamının tanın-
ması için başvuruyor. Bu başvuru kabul ediliyor. Ka-
vakçı, ABD'de boşandıktan dört yıl sonra bunun Tür-
kiye'deki mahkemelerce de onanmasını istiyor.
Ancak bu karann onanması için Ali Ahmad Abus-
hanab'a da ulaşılması gerekiyor. Abushanab için
mahkemeye veriien adres aynen şöyle:
Tunus Caddesi 88/16, Ankara.
Bildirim kâğıdı bu adrese gidiyor, ama bizim hayır-
sızdamatortadayok. Ikinci kez gönderiliyor. Bu kez,
"u/a£A77/ş"sayılıyor. Ve sözünü ettiğimiz kararla, Mer-
ve Kavakçı bizim hukuk sistemimiz içinde de boşan-
mış sayılıyor.
Eski damat Ali Ahmad Türkıye'ye geldı mi?
Geldiyse hangi görevle geldi?
Yoksa burada gibi mi gösterildi?
Jimmy Kay
Gelelim karann "boşanma nedeni" bölümüne. Ay-
nen şöyle yazıyor:
"Mahkeme, Ali Ahmad Abushanab 'ın hile ile Mer-
ve Safa Abushanab'/ evliliğe sokmada igva ettiği ka-
naatine varmıştır..."
Osmanlıca-Türkçe sözlükte "igva"sözcüğü karşı-
sında şu yazılı:
"Azdırma, azdınlma, baştan çıkarma, çıkarılma,
yolunu şaşırtma, ayartma, ayartılma..."
Boşanma nedeni devam ediyor
"Buhile, adı geçen Ali Ahmad Abushanab'ın Jim-
my Kay Abushanab adlı bınyle aynı anda evli olma-
sı, bu hususun Merve Safa Abushanab 'a açıklanma-
ması vakasıdır."
Damat, Jimmy Kay ile evliyken Merve'yle de evten-
miş.
"Kuma" sözcüğünün sözlüğümüzdeki karşılığı şu:
"Aynı erkekle evli olan kadınlann birbırine göre
adı."
Karan okumaya devam edelim:
"Merve Safa Abushanab, Ali Ahmad Abushanab
ile birlikteyaşamaya devam etmemiş, aksıne gerçek-
ten koca tarafından emredilince onun evıni terk et-
miştir ve dönmemiştir."
Karara göre Merve Hanım kuma olduğunu öğreni-
yor. Birfikte yaşamak istemiyor. Koca ona "emredın-
ce" evden aynlıyor. Bunun bizim dilimizdeki karşılığı
şu:
"Boşol "
Son bölümün, bizim Medeni Kanunumuzla ilgisi
yok. Bunun hangi kanunda olduğu herkesçe biliniyor.
Karann, irdelenmesi gereken çok yanı var. Deva-
mını getireceğimizi duyururken soralım:
Kocası boş ol deyince evi terk eden Merve Kavak-
çı, kim adına, ne adına TBMM'ye kafa tutuyor?
Sedat Peker serbest
tstanbul Haber Servisi - (stanbul 4 No'lu DGM'de, 'suç iş-
lemek için çete otuşturdufu" iddiasıyla yargılanan ülkücii Se-
dat Peker davanın dünkü oturumunda tahliye edildi. tstanbul
4 No'lu DGM'-deki duruşmaya tutuklu sanık Peker katılırken,
aralannda Trabzonspor Kulübü 2. Başkanı Atilla V ıldınmın
da bulunduğu 16 tutuksuz sanık katılmadı.
Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuri-
yet Savcısı Müfıt Büyükçolpan. Peker'uı TCY'nin 'suç işle-
mek için çete oluşturmak' fıilını düzenleyen 313 2^4 madde-
leriuyanncacezalandınlmasını istedi. TCY'nin 313. madde-
si uyannca 4.5 yıla kadar hapis cezası verilebileceğuıı göz ö-
nünde buJunduran savcı, 9 aydır cezaevinde bulunan Peker'in
tahliyesini istedı. Büyükçolpan. sanıklardan Atilla Yildınm.
MahirYıklınm. Mecnun Odyakmaz,Kenan Can.MehmetAli
Çiçek, OlgunAvdın. Uğur.\kyurek, Hüseyin Kıraoğiu.Cüneyt
Cebed. Mehmet Tunç Bozkurt, Ethem Aİtıntaş \ e Büknt Ha-
kan Kışla'nın da 313. madde uyannca cezalandınlmalan is-
teminde bulundu. Büyükçolpan. Bülent Yalçtn. Erkan Kork-
maz, Ahmet Mustafa Erdem ve Murat Tok'un ıse 'çete' su-
çundan beraatlarını istedi.
Savcının esas hakkındaki görüşünü açıklamasından sonra
savunmasını yapan Peker suçlamalan reddetti. Çete kurmak
gibi bir amaç taşımadığını savunan Peker, kendiliğinden Tür-
kiye'ye dönerek teslim olduğunu anımsatarak beraatını iste-
di. Peker'in avukatı BülentKıhçda savunma için süre istemin-
de bulunarak müvekkilinın tahliyesini istedi. Peker"in ceza-
evinde kaldığı süreyi göz önüne alarak tahliyesine karar v eren
mahkeme heyeti, sanık avukatlannın esas hakkındaki savun-
malannı hazırlamalan için duruşmayı erteledi. Peker'e tahli-
ye karan çıkması, DGM dışında bekleyen yakınlan tarafından
sevinçle karşılandı. Duruşmayı salonda izleyenler, dışarıda
bekleyenJere Peker'in tahliyesini "Gözümüz aydın, reis tahli-
ye oldu" diye duyurdu.
Ukrayna'da grizu faciası
KtEV (AA) - Ukrayna'nın doğusunda bulunan Do-
netsk'deki bir madende, grizu patlaması sonucu en az
30 maden işçisinin öldüğü. 21 'inin yaralandığı ve çok
sayıda madencinin de göçük altmda kaldığı bildiriîdi.
Acil Durum Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ilk
gelen bilgilere göre. maden ocağının en alt kesimlerin-
de çalışan onlarca madencinin göçük altmda bulundu-
ğu ve ölü sayısının her saat başı arttığı belirtildi.