25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 MA/IS1999CUMA CUMHURİYET SAYFA E K O N O M I / ekono™i(« cumhuriyet.com.tr 13 [İT'terde kadno lüzenlemesi I A.NKARA (AA) - îakanar ICurulu, bazı ClTIein kadrolannı pta. ecerken bazılanna se }en kadrolartahsis :tti. Resmı Gazete'de (-ayTnlınan kararname ile cadro düzenlemesine jidiler kuruluşlar şöyle: ITK., V1KEK. Elektrik Sayıçhn Sanayı ve Ticare- AŞ, TMO, TEAŞ, TEDAŞ. TCDD.Tekel, Tanm İşletmeleri Genel Müdürlügü. Antalya Pil Saray., Elmadağ Roket Sanay. Hamitabat Elektnk Üretim ve Ticare AŞ ile Posta Işletmesı Genel Müdürlüğü. Gümrüklepde AB düzenlemesi • ANKARA (AA)- Gümruk Bırliğı çerçe-sesinde 2000 yılı başından itibaren, AB ile Türkiye'nin gümrük vergisını ortaklaşa askıya almayı planladıklan ürünlerin lıstesı, dünkü Resmı Gazete'de yayımlandı. Listede yer alan ürünlerden herhangi binni iireten sanayicılerden, gümrük vergisinin askıya alınmasına itiraz etmek isteyenlenn en geç 18 Haziran 1999'akadar DTM lthalat Genel Müdürlüğü'ne başvurmalan gerektiği bildinldi Antalya'da esnaf yürüyüşü • ANTALYA (AA)- Turizm sektörûnde yaşanan olumsuzluk esnafı da etkilemeye başladı. Antalya'daki esnaf temsilcileri. hükümeti uyarmak için yürüyüş düzenleyip kepenk kapatmak için kararalacak. Antalya Deri lşadamlan Derneği Başkanı Cemal Ar, turizmde yaşanan olumsuz gelişmelerin esnaf kesrmini zora '"°' soktugunu söyledi. Halkbank'ın 61.yıMönümü • ANKARA (AA) - Halk Bankası, 61. kuruluş yıldönümünü 22-23 Mayıs günlerinde Şanlıurfa'da düzenlenecek etkinhklerle kutlayacak. Halk Bankası Genel Müdürü Yenal Ansen "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun kredilerimizden aldığı pay 3 yıl önce yüzde 6 iken, şimdi yüzde 15 düzeyine çıktı" dedi. Gelir adaletsizliği • İZMİR (AA) - lşadamı Üzeyir Garih, Türkiye'de çok ilginç bir paradoks yaşandığını belirterek "12 milyon nüfuslu gelişmiş. 55 milyonluk gelışmemiş Türkıye yaşıyor" dedi. Garih, Türkiye'de en büyük tehlikenin gelir dağıhmındaki dengesizlik olduğunu söyledi. Enflasyonun nasıl düşeceğinin bilindiğinı ama yapılamadığinı da kaydeden Garih "Türkiye'de enflasyon lobisi var. Enflasyonun düşmesinı önlemeye çalışan güçler var" diye konuştu. Pazar liderlifir konferansı • Ekonomi Servisi - Pazarlama stratejilen ve davranış bilimleri uzmanı Rr. Tony Alessandra Türkiye'ye geliyor. 1976'dan beri. pek çok uluslararası şirkete danışmanlık yapan ve 12*kitabı bulunan Alessandra. 27 Mayıs Perşembe günü "2000"h yıUarda pazar liderliği" konulu bir konferans verecek. Konferansta müşteri memnuniyetini sağlama. müşteri odaklı olma, sadık müşteri yaratma gibi konular ele alınacak. Katılmak isteyenlenn 287 10 80 numaralı telefondan Tülay Şamcı ya da Seçıl Seçer'le görüşmeleri gerekiyor. Öztürk, yerli şirketlerin petrol devlerine karşı emniyet supabı görevi gördüğünü söyledi Akaryakıtta çokıılııslu tehdit HAZAL ATEŞ ÇAKIR Akaryakıt Ana Dagıtım Şir- ketleri ve OPET Petrolcülük AŞ'nin Yönetim Kurulu Başka- nı Fikret Öztürk, Petrol Ofisi Anonim Şirketı (POAŞ) ve yerli firmalann Türk petrol sektörün- de çokuluslu şırketlere karşı "em- niyet supabı" göre\ i gördüğünü söyledi. Özelleştırme Idaresı Baş- kanlığı'nın (ÖİB) programında yer alan TÜPRAŞ"ın satışınınbü- yük bir "yanus," olduğunu ifade eden Öztürk. "Kurumun bu yıl 500 milyon dolar kâr açıklaması beklenhor. Petrol stratejik bir ko- nu. Sanlırsadünya de% leri alacak. O zaman da istedikleri gibi at oy- • Akaryakıt Ana Dağıtım Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk, ÖİB'nin özelleştirme kapsamına aldığı TÜPRAŞ'm satılmasının büyük bir 'yanlış' olduğunu söyledi. natacaklar" diye konuştu. Türkiye genelinde 450 dağı- tım bayisi bulunan \ e piyasının yüzde 9'unu elinde tutan OPET Petrol AŞ'nin Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk, TÜPRAŞ rafi- nenlerinde üretilen petrolün yüz- de 88'inin ithal edildiğini söyle- di. Öztürk, petrol sektöründeki gelişmeler. sınır ticareti yoluyla getirilen akaryakıt, sektördeki özelleştirme çalışmalanna iliş- kin sorulan şöyle yanıtladı: - Yerli ve yabancı şirketlerin Türk petrol piyasasındaki payı konusunda bilgi verir misiniz? Bugün Türkiye, ham petrolünün yüzde kaçuu ithal ediyor? - Türkiye genelinde bugün 13 dağıtım şirketi var. Beyaz ürün- lerde (motorin. benzın gibi) Pet- rol Ofısi yüzde 33, BP yüzde 21, Shell yüzde 12, Türk Petrol ve Opet yüzde 9. Total yüzde 6, Elf yüzde 3 ve devam ediyor... Bun- dan 3 yıl önce Mobıl-BP birleş- tı. Bu birleşme olmasaydı, istas- yon ağı piyasa payı acısından OPET. BP'den daha büyük paya sahiptı. OPET"in pazar payı yüz- de 9 civannda. Türkiye'de TÜP- RAŞ'ın rafınenlerinde üretilen ham petrolün yüzde 88'i ithal, Hazine'den kredioluru ahnan santrallar arasında tzmir, Ankara ve Adapazan doğalgaz çevrim santraüanda bulunuyor. Hazine'den santralprojelerinegaranti ANKARA (AA) - Yap-lşlet modeli ile in- şa edilecek ve toplam yatırım tutan 4 milyar dolan bulan 5 enerji projesi için Hazine ga- rantisi verildi. Hazine'den kredi oluru alınan santrallar arasında Izmır, Ankara ve Adapa- zan doğalgaz çevrim santrallan da bulunuyor. Kredı garantisi alan enerji santral projeleri ile teknik özelhkleri şöyle: 1- tzmir doğalgaz çevrim santrah: Toplam kurulu gücü 1.400 rcvw. Yatınm tutan l mil- yar dolar. Inşaat süresi ise 4 yıl. 2- AHağa doğalgaz çevrim santrah: 1.400 mw kurulu güçteki santralın toplam yatınm tutan 1 milyar dolar. Intergen-Anka konsor- siyumu tarafindan üstlenüen proje, Yap-lşlet modeli ile gerçekleştirilecek. 3- Ankara doğalgaz çevrim santrah: Top- lam kurulu gücü 700 mw olan bu santral için ilgili Fırma grubu 480 milyon dolar yatınm yapacak ve santral 4 yıl içinde işletmeye alı- nacak. Ankara'mn ilk doğalgaz santrah özel- liğini taşıyan santral, National Power- Bayın- dır-Mimag tarafindan gerçekleştirilecek. 4-Adapazandoğalgaz çevrimsantrah: Sant- ral 700 mw kurulu güçte enerji üretimine ka- tılacak. Bu santral için 520 milyon dolarhk ya- tınm yapılacak. 4 yıl içinde tamamlanması planlanan santralın yapımı, Intergen-Enka konsorsiyumu tarafindan gerçekleştirilecek. 5-İskenderun ithalkömür santrah: Yap-lş- let modeli ileyapımı öngörülen ve Hazine ga- rantisi sağlanan iskenderun ithal kömürsant- rah, toplam 1.000 mw kurulu güçle enerji üretimine alınacak. 1rnih/ardolara mal ola- cak santralın yapımı, Siemens- Steagkonsor- siyumu birlikteİiğiyle gerçekleştirilecek. Enerji ihalelerinde ulusal hukuktan vazgeçmenin faturası ağır olacak 'Tahkime ara formiîl olmaz' HACERGEMtCt Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel başta olmak üzere ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnazile Enerji veTabıı Kay- naklar Bakanı Ziya Aktaşın da içinde olduğu birçok siya- sinin dilınden düşürmediğı enerji ihalelerinde uluslarara- sı tahkime yönelık açıklama- lan sert bir dille eleştiren Elekt- rik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu enerjide ulu- sal hukuktan vazgeçmeyı ka- pitülasyonlara benzetti. Bakan Aktaş' ın Daruştay'ı da kısmen içine alan tahkime yö- nelik ara formülünün, Danış- tay'ı de\Te dışı bırakmak anla- mı taşıdığını ikri süren EMO yetkililen. u Enerji hizmeti hem kamu hizmetidir hem de değil- • "Enerji hizmeti hem kamu hizmetidir hem de değildir" diye bir yol izlemenin mümkün olamayacağını dile getiren EMO Yönetim Kurulu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bu formül ile Danıştay'm kapısını çalmasının suç olduğunu ileri sürdü. bu formül ileDanıştay'ın kapt- sıru calması suçtur. Kendi ulu- sal hukukuna karşı suç işle- mektedir. Danıştay'm görevini ahp uluslararası mahkemelere devretmenin hiçbir haklı ge- rekçesi olamaz." Enerjı BakanlıgTnın yaban- cı yatınmcılann takipçisi ol- maması gerektiğinin altını çi- zen EMO yönetimi, yabancıla- nn abartılı bir yatınm poıtfb- dir" diye bir yol izlemenin mümkün olamayacağını dile getirdiler. Enerji ihalelerinde tahkimle birlikte ulusal hukuk- tan vazgeçileceğini anımsatan EMO yetkılilerinin konuyla il- gili değerlendirmesi şöyle: "Bu. kapitülasy onlarla eşde- ğerdedir. Kendi bağımsıdığın- dan. kendi geleceğinden vaz- geçmekdemektir. Enerjive Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı'nın yü çizmek suretiyle Türkiye'yi kısa sürede karanlık günlerin beklediği yolundabir dayatma içinde olduklannı kaydederek "Bu davatmalar süregdmekte- dir. Ancak biz sömürge bir ül- kedeyaşanuyoruz \t Enerji Ba- kanı da sömürge bir ülkenin bakanıdeğildir. Yaronmlanmı- za kendimiz karar \'ermeli\ebu sırada ulusal hukuktan da vaz- geçmemelhiz. Biz ise ülkemiz- de yatınm >apacak \-abancua- ra bizim kurallarımızla geün burada çahşın değil de, gelin kendi kurallannızla tş yapın, diyoruz. Bakanlığın da bunu kabul ettirmeyeçahşmasuu an- lamak mümkün değil. Bunlar stratejik >atınmlardır. Tahkim dediğinizandaanayasadayazan sosyal de\let ilkesini çiğnemiş olursunuz*" dedi. yüzde 12'si de yerli ham petrol- den karşılanıyor, Özellikle, S. Arabistan, Irak, lran gibi Ortado- ğu ülkelerinden ithal ediliyor. - POAŞ başta ounak üzere sek- töre ilişkin özelleştirmeler konu- sunda ne düşünüyorsunuz? - Türkiye'de petrol şirketi de- yince akla POAŞ geliyor. Özel- leştirilmesinin gündeme gelme- siyle erimeye başladı. Yerli ser- maye içinde POAŞ'm sermayesi yüzde 50'nin üzerinde. Satışuıa belki iyi niyetle başlandı. Ancak firmalann seçitninde yanlışlık yapıldı. POAŞ'ın saüş fıyan nor- malin üstüne çıktı. Kurumun bü- yük bir ağı var. Daha önceleri bü- yük şehirlerde Petrol Ofısi'nin istasyonlan daha çoktu. Ancak bugün piyasa paymın önemli bö- lümünü yabancı şırketler aldı. - ÖtB'nin 1999 özelleştirme programında,Türkiye'ninen çok kâr getiren kamu kurumlanndan biri olan TL'PRAŞ da yer aüyor? SaOşı doğru buluyor musunuz? -TÜPRAŞ rafınerileri yüksek standartlara sahip. Avrupa stan- dartlannda üretim yapılıyor. ÖtB Başkanı Uğur Bayar bir toplantı- da "özelleştirmezarar edenisata- caksın, kâr edeni satmayacaksın demekdeğü" dedi. Ben de 'Ka- mu kurumlan içinde en iyiçalışan TÜPRAŞ'tır. ÖzeUeştiriİebUecek en son kamu kurumudur' yanıtı- nı verdim, Bu yıl 500 milyon do- lar kâr açıklamasını tahmin edi- yorum. Böyle bir kuruluşu sat- mak haksızlık. Bunlar özelleşti- rilirse dünya devleri alacak. O za- man istedikleri gibi at oynatacak- lar. Petrol stratejik bir konu. Üre- tımi durdursalar ne dıyeceksiniz. Bugün Petrol Ofısi ve yerli şirket- ler emniyet supabı görevi görüyor. Onlann bağımsız davranışlannı engelleyecektir. Suur ticareti -Özeflikie \«ü firmalann en çok şikâyet ettigi konulardan biri de suur ticareti yoluyla ülkeye giren akaryakıt. Bunun piyasadaki olumsuz etkileri neler? - Sınır ticareti yoluyla giren akaryakıttan devletin yılda 1.5 milyar dolar zaran var. Tüketici- ye kalitesiz akaryakıt satılıyor. Devlet burada Doğuve Güneydo- ğu'daki terör olaylan nedeniyle ses çıkarmıyor. Yöre vatandaşı iş yapıyor diye bakıhyor. Ancak, buradaki vergi kaybının 5'te biri kadar para bile yöre halkının ce- bine girmiyor. Smu- ticareti sınır illeri arasında olur. - Özellikle 1998 yüında dünya- da petrol fıyatlannda önemli du- şüşler yaşandı. Ancak Tü ridy e'de akaryakıt fiyatlan yüksebneye de- vam etti. Bunun nedeni neydi? - Geçen yıl otomatik fıyatlan- dırmaya geçmemiz nedeniy le, Av- rupa petrol fryatlanna göre de ar- tış ve düşüş gösterdi. Bizdeki fi- yat artışı, dünyadaki petrol fıyat- lanndaki artışbir de döviz artışın- dan kaynaklanıyor. Hükümet ısterse akaryakıta zam yapmaz. Benzin'de yüzde 0-15 arasında değişen AFİF kesintisi var. Yüzde 300 akaryakıt tüke- tim vergisi, yüzde 15 KDV var. Bu oranlan biraz düşürse zam yapıl- maz. Başkanı olduğunuz ADER'in çahşmalan konusunda bîlgi verir misiniz? -1996 yıhnda bütün petrol şir- ketleri bir araya gelerek PET- DER' i kurduk. Piyasa payına ba- kılmaksızın yerli ve uluslararası sermayeden de temsilciler katıl- dı. Ancak yabancı şirketler ken- di düşüncelenne göre piyasayı yönlendirmek istediler. Ortadoğu'da banşm süreceği yönünde sinyal alan iş dünyası harekete geçti Isaılaııılarııım Israil umudu FATAtA KOŞAR tsraü'de başbakanlık seçimini Iş- çi Partisi lideri EhudBarak'ın ka- zanmasımn ardından "Ortado- ğu'da banşsürecinin" de\ am ede- ceğı yönünde gelen demeçler iş dün> asını harekete geçirdi. tstanbul Ticaret Odası (tTO), Türk-lsrail İş Konseyi, Valilik, Emniyet Müdürlüğü yetkılilerin- den oluşan bir heyetle. ekonomık, tunzm ve kültürel alanda işbirli- ğinı gehştirmek üzere bugün ls- rail'egidıyor ABD ve Avrupa'mn Ortadoğu projelenni Türkiye üze- rinden yaşama geçirme planlan bulundugunu göz önüne alanTürk iş dünyası, tsraıl'le birlikte hare- ket etmenin avantajlanndan ya- rarlanmayı hedefliyor. lsrailliler- le hareket edınce ABD pazannda kota engelini aşan ve bu avantaj- lann keyfini çıkarmak ısteyen işa- damlan, ABD ile ls\ ıçre'de bulu- nan finans kapılanni da bu yolla zorlamayı planlıyor. lstanbul Ticaret Odası Başka- nı MetımetYıldınm, amaçlannın ekonomik ilişkıleri gelıştirmeye dönük olduğunu belirterek "İlst düze> bir başlangıç yapabm de- dik" diye konuştu. Yıldınm. İsra- il'le hareket eden Türk işadamla- nna "finans kapdanıun" açıldığı- nı vurguladı. 800 milyon dolar iş hacmi Israil'le turizm ve savunmada- ki ışbirliğı haricinde geçen yıl so- nu itibanyla ortalama 800 milyon dolarlık ticaret hacmi olan Türki- ye'nin söz konusu ülkeyle alışve- rişi "serbest ticaretanlaşmasının" yürürlüğe girmesinin ardından yüzde 200'e yakın oranda arttı. Turizm ve savunma işbirliğiyle birlikte ise ticaret hacmi 4 milyar dolara ulaşıyor. 1980"li yıllardan itibaren eko- nomide uyguladığı "dışanyaacü- ma, ner alandaliberalizasy on" po- litıkalan Türkiye'yle benzerlik gösteren lsrail'de "banş süreci- nin'' devam etmesinin Türk yatı- nmlanm buraya çekeceği belirti- liyor. Yabancı yatınmlara indirim paketi" adı altında büyük avantajlar tanıyan lsrail'de tanm- sal ürünlerden alınan vergileri dü- şürmek üzere GATT çerçevesin- de alınan kararlar yürürlükte bu- lunuyor. Küreselleşmeye "ayak uydurmaya" çalışan ve sermaye- yi çekmek ısteyen ülke, ithalattan alınan vergilerin düşürülmesi ama- cıyla Türkiye'nin de aralannda bulunduğupekçokülkeyle serbest ticaret anlaşması imzalanuş du- rumda. Temel gıdalara sübvansi- yonlann tamamen kaldınldıgı ül- 'Bankacdık ele ahnmalı' tSTANBUL(AA)-TürkiyeTekstil Sanayii tş- verenleri Sendikası Başkanı Hafit Narin. yeni ku- rulacak olan hükümetten, finans dünyasını dü- zeltici ve ekonomiye katkıda bulunucu kararlar alması beklentisinde oldukiarını söyledL Tekstil sanayiinin sorunlan ve bu sorunlann çözümlerinin tartışüdığı u AnuaaKonferanst''nın sonuçlan, eski Devlet Bakanı ve Sistem Mü- hendisliği Hizmetleri Yönetim Kurulu Başkanı Tınaz Tıtiz tarafindan açıklandı. Türkiye Tekstil Sanayii Işverenleri Sendika- sı Başkanı Halit Narin, Türkiye'de yalnız ban- kacılık sektörü için çalışan ve bu sektörü disip- lin altına almayan hükûmetler olduğunu savu- narak, Türkiye'de son 3 ayda enflasyon raka- mımn yüzde 10 civannda bulunmasına rağ- men, bankacılık sektörünün kânnın aşın antığmı söyledi. kede tanınan avantajlar nedeniy- le tşçi Partisi'nin seçünlen ka- zanmasının Türk yatınmcısının önünü kesmeyeceğine dikkat çe- kiliyor. Hükümetin ekonomiye doğrudan müdahalesinin ve mali piyasalar üzerindeki konrrolünün azaltılmasına ilişkin önlemlerin aluıdığı lsrail'de. kamu teşebbüs- lerinin faaliyetleri ise daha etkin hale getirilmeye çalışılıyor. Türkiye'nin îsrail'ejhraç etti- ği kalemler de serbest ticaret an- laşmasuıın yürürlüğe girmesiyle arttı. 1997'den itibaren ihraçedil- meye başlanan ürünlerin büyük çoğunluğunun Israil'in devlet ko- rumalannı kaldırdığı ürünler ol- ması dikkat çekiyor. Bu ürünler arasında organik kimyasallar, mekanik cihazlar, sebze tohumlan da yer alıyor. Türk-tsrail tş Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı EkremGüvendi- ren. İsrail'debulunacaklan temas- larda, özellikle banş sürecinin açıklandığı gibi devam edip et- meyeceğine yönelik görüşmelere ağırlık vereceklenni behrttı. ÇtFTÇI DOSTU SADULLAH USUMİ Tekgıda-İş Tekel'e Sahip Çıkmakta Kararlı Demokrasinin "olmazsa oimaz" koşulu sermaye- emek dengesidir. Eğer bu denge kurulamamışsa, de- mokrasinin variığından söz edilemez. Türkiye'de sendikacıhğın adı vardır, ama hakları yoktur. 1982 Anayasası ve ona bağlı olarak çıkanlan yasalar. işçi sendikalannın elini kolunu bağlarken ser- maye kesimini egemen kılmıştır. 1980 yılından sonra işçileri rejim ve sermaye düş- manı göstermek bir bakıma devlet politikası haline dö- nüşmüştür. Hatta 12 Mart ve 12 Eyiül darbelennin, iş- çi hareketlerinin güçlenmeşini önlemek için yapıldığı- nı söylemek mümkündür. Özelleştirme de bu anlayı- şın bir parçasıdır. Çünkü işçi, rejimin teminatıdır. Devletin ve milletin malını korumayı görev olarak üstJenmiştir. Bu neden- le yağmacılar, çıkarcılar işçilerin örgütlenmesinden korkariar. Nitekim Tekgıda-lş, Tekel'in parçalanarak yabancı- laştınlmasına karşı ciddi bir savaş vermiştir. Türk tü- tün ve sigara sanayiinin Amerikan, Ingiliz ve Fransız şirketlerine peşkeş çekilmesıne engel olmuştur Bu sa- vaşta Tekgıda-lş'in Genel Başkanı Orhan Barta'nın eski Tekel_müdürlerınden ve tütün platformu başka- nı Orhan Özefin ve yann kongresi yapılacak olan TEK- GIDA-IŞ'in Ege Bölgesi Şube Başkanı Doğan Kara- yılan'ın ve diğer şube başkanlannın, tütün eksperle- ri derneğinin, tütün kooperatiflerinin tütün üreticileri ile bütünleşerek verdikleri cesur mücadele tarihe geçe- cek niteliktedir. Ancak Tekel'in yabancılara satışını tamamen önlen- miş olarak kabul etmek büyük hata olur. Zira son gün- lerdeki gelişmeler ve Tekel'e karşı sürdürülen iftira kampanyalan Amerikan, Ingiliz ve Fransız şirketleri- nin sigara fabrikalannı almaktan vazgeçmediklerini gösteriyor. Tekel'in parçalanmast her an yenıden gün- deme gelebilir. ••• Tekgıda-iş'in Ege Bölge Kongresi'ne sunulan ra- porunda çok önemli bilgiler var. Örgütlenme ve kü- reselleşme konulannda şu görüşlere yer verilmiş: "Örgütlenme hakkı, demokrasilerin en önemli gü- vencesi olarak görülmelidir. Örgütlenme özgüriüğü- nün yasaksız ve engelsiz olarak kullanıldığı dönem- terde, sıgortasız çalıştırma ve haksız kazanç sağlama önleneceğınden dolayı bu hakkın etkin bir şekilde kullanılması büyük önem taşımaktadır. Küreselleşme, sendikalanzayıflatmayı amaçlayan, dolayısı ile örgütlenmenın önünde duran önemli bir engeldir. Küreselleşmış ekonomılerde sendikal hak- lann önünde birçokengellerbulunmaktadır. Küresel- leşmiş ekonomilerde, ucuz işgücü ve sendikasız ça- lıştırmak ön plandadır," Raporda aynca ülkemizde gelişen ve değişen ko- şuliann en çok etkilendiği kesimin çalışanlar olduğu beürtflmiştjr "Herhükümet dönemindeönleneceğiva- atleri ile görev üstlenen sıyasal kadrolann uyguladık- lan politikalar sonucu işçi, memur ve emeklinin eko- nomik durumu iyileşmemiş ve satın alma güçlerinde azalmalar olmuştur. Ülkeyi yönetenler, üreteni değil para polıtikalannı öne çıkarmtştır. Yanlış uygulamala- nn sonucu işletmelerin yatınm yapma yerine üretim dışı geliriere yöneldikleri görülmüştür." Tekgıda-lş'in Ege Bölgesi Şubesi'nin özelleştirme- ye bakış açısı ise şöyle: '1980'liytHardan itibaren ülkemizın gündemınde bu- lunan ve iş başına gelen hükümetlerin temel hedefi olan öze/teştırme politikalan, çalışanlann veyargı ka- rahannın etkisi ile frenlenebilmiştir. Bugüne kadar özelleştirilen KtT'lerde, çalışanlar işinden olmuş, sendikasızlaştırma uygulamalan art- mış, güvencesız ve sıgortasız birçalışma türü olan ta- şeron çalıştırma yaygın duruma gelmiştir. Bu kuruluş- lann özelleştirilmesinde tek bir amaç vardır. O da, devletin ekonomideki paymın aza indinlmesı adı al- tında KlT'lerin haraç-mezat olarak sermaye kesimi- ne sunulmasıdır. Özelleştirme, bir talan ve yağmaya dönüşmüştür. Sigara sektörünün vepazannın korunması, sektör- deki çalışanlann mağdurolmaması için tütün platfor- mu 18 yerde toplantı düzenlemiş ve gerek basında ve gerekse kamuoyu üzerinde olumlu imaj yaratmış- tır. Sektörün çöküşünü öngören özelleştirme çalışma- lan verilen mücadeleler sonucu önlenmiş ve işçiler- le birlikte ülke ekonomisinin de korunması ve haraç- mezat satılması durdurulmuştur..." Tekgıda-lş'in Ege Bölgesi'ndeki 10 şubesinde 13 bini geçici oimak üzere 28 bin üyesı var. Kongre ya- nn saat11.00'de Izmirfuanndaki Çarhoğlu Tesısleri'nde yapılacak. Bölge Başkanı Doğan Karayılan "Yapa- cağımız kongre, Tekel'e ve Türk tütününe sahip çık- ma kongresı olacaktır" diyor... Başbakanlık'tan 2000 yılı uyarısı ANKARA (A\)- Başbakanlık, kamu kuruluşlanna. 2000 yıhna sorunsuz ge- çişin sağlanabilme- si için alınması ge- rekli önlemlerin sıralandı- ğı bir genelge gönderdi. Genelgede, Ulusal Eylem Planı'nın hedeflenen dü- zeyde başanya ulaşabil- mesi ve 2000yılına sorun- suz geçişin sağlanabilme- si için alınması istenen ön- lemler sıralandı. Buna göre, uyum çalış- malan Ulusal Eylem Pla- nı'na göre yapılacak ve ön- celikle ele alınarak 1 Ka- sım 1999 tarihine kadar bitirilecek. Damşma ku- rulu, teknikkurul ve çahş- ma gruplan, 1 Mart 2000 tarihine kadarçalışmalan- na devam edecek. Uyum çalışmalanrun iz- lenmesi ve denetlenmesi, DPT Müsteşarlıgı bünye- sindeki 2000 Yılı Danış- manlıktzleme ve Denetle- me Sekretaryası ile danış- ma kurulu aracılığıyla yü- rütülecek. Her kuruluş, 2000 yılı uyum çalışmalannın yü- rütülmesinden ve karşıla- şılacak zararlar- dan kendisi so- rumlu olacağın- dan. yapılan ça- hşmalar en üst kademedeki yö- neticılertarafindan izlene- cek ve denetlenecek. Ulu- sal Eylem Planı'nda belir- tüen faaliyetler zamanın- da ve eksiksiz yerine geti- rilecek. Rapor gönderildi Çalışma grubunda yer alan bakanlık ve kuruluş- lar, çalışmalannın ne du- rumda olduğunu gösteren "DurumTespitRaporu*nu doğrudan DPT'ye, diğer kurum ve kuruluşlar ise, bağlı veya ilgili olduklan bakanlık bünyesındeki 2000 yılı problemi sorum- lulanna her aym en geç 20'sinde ulaştıracak. Söz konusu genelge, il- gili bütün kuruluşlara gön- derilirken, 2000 yılı soru- nu nedeniyle kesintiye uğ- ramaması ve problemin olası etkilennin en aza in- dirilmesi için yapılacak ça- lışmalarda eşgüdüm sağla- mak üzere DPT'ran görev- lendirildiği anımsatıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle