17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 MAYIS 1999 SAU • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI füRKlfS Istarbul PB 20 Sinop PB 18 Adana Edi rtıe Kocaeli Çanakkale Izmîr Mansa Aydn Deoeli PB h-B PB B B B B 25 25 21 19 28 29 29 Samsun Y 21 Mersin B Trabzon _Y 18 Diyarbakır PB 21 Giresun Y 17 Şanhurfa PB 30 Ankara PB 20 Mardin PB 26 Eskişehir PB 21 Siirt Konya PB 28 PB 22 Hakkâri PB 20 Sıvas Y 19 Van PB 20 Zonguldak PB 21 Antalya B 23 Kars Orta ve Ooğu Karade- niz, Iç Anadtfu'nun ku- zeydoğusu ile Doğu Anadolu'nun kuzeyi sağanak yağtşlı, diğer yerler parçalı bulutlu geçecek. Havasıcaklı- ğı biraz azalacak. Rüz- gâr kuzey ve baO yöfi- lerden haftf ara sıra or- ta kuvvette. yağışaran- da kuvvetlice esecek IS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockrtolm Londra Amsterdam Bruksel Paris Bonn PB PB PB Y Y Y Y Y 1/ 11 13 18 18 19 19 21 Münih PB 20 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB Y PB Y Y Y PB 18 18 18 20 20 22 23 25 Y 22 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB B PB PB Y PB Y PB 13 28 24 28 18 20 20 34 A 35 Parçalı bulutlu Bulutlu k Çofc bulutlu GUNCELcÜIVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada veniyordu ki "Hükümet 10günde kunılur" diyordu. Şimdi herkes birbirine soruyor: Bu noktaya nasıl gelindi ve kim getirdi? Yanıt çok basit: Seçmen getirdi! Bakınız neden: 18 Nisan'dan haftalarcaönce, se- çinrKJen sonra olası hükümetler üzerinde medyada tartışmalar başladı. Başbakan Ecevit, seçimlerden DSP'nin birinci parti çıkacağını, ikinci parti olacağına inandığı ANAP \\e "uzun ömüriü birhükümet kurabileceğini" birçtik kez yineledi. Ecevit'in bu ifadelerine ANAP lideri Mesut Yıl- maz'dan yoaıma gereksinmeyen bir yanıt geldi. Yılmaz, DSP - ANAP koalisyonuna hemen şap- kayı çıkardı. Daha nisan ayı başlannda "Ben, Ece- vit'in başbakan yardımcılığını onur duyarak yapa- nm" dedi. Böylece, 18 Nisan'dan çok önce düşlerdeki hü- kümet kurulmuş oldu! DSP lideri Ecevit, ortada fol yok yumurta yokken ortaya konulan ANAP'lı hükümet formülüne seçim- den bir gün önce değişik bir ağızla yaklaştı: "Orta- ğımı seçmen tayin edecek" diye konuştu. Hiç hesaba katılmayan seçmen, Ecevit'le Yıl- maz'ın düşlerini oy darbesiyle yıkıverdi. Ama seçmen, Ecevit'e MHP'yi ortak seçti. Sıra- lamada ANAP'ı dördüncülüğe layık buldu. Bu kez, başta medya, hele TÜSİAD, DSP - MHP - ANAP hükümeti dediler, başka bir şey demediler. Oysa Ecevit, medyada yayımlanan, MHP'deki "değişime güvenmeyen" yorum ve haberieri dikkat- le izledi. "Buyorumlardaki kaygıları paytaştığtnı" be- lirii çevrelere duyurdu. Fakat görevi üstlendiği günden Rahşan Ecevrt'in çıkışına kadar geçen iki hafta boyunca; MHP'li ko- alisyona karşı olumsuz tek bir sözcük söylemedi. En azından kırmızı ışık yakmadı. Medya ve iş çevreleri oldu da bitti havasında iken... DSP'de iki numara, eşi Rahşan Ecevit aracı- lığıyla "MHP ortaklığını içine sindiremediklerini" açıkladı. ladenin öncesi Ecevit, MHP'nin kapıyı kapatmasından sonra gö- rünüşü kurtarmak için MHP ile, ama aslında MHP'siz olmasını ditediği hükümet seçenekleri için Parti Mec- lisi'nden tam yetki aldı. Her şey, Kıbns'taki tatilde veya burada planlandı- ğı gibi yürüdü. Son olaylar, koalisyonlann oluşmasında daha ön- ceki kurgulann beş paralık değeri olmadığını bir kez dahakanıtladı. _ ,„„„.,.,.., Şimdi, belirsizlik egemen. Ama Ecevit, MHP'(i bir' hükümet arayışının suya düşmesinı doğal olarak "dünyanın sonu" kabul etmiyor. Olasıdır ki bu söz, Mesut Yılmaz'la yaptığı ya da Çiller'le yapmayı düşündüğü görüşmeden sonra yeni bir üçlü birleşime yeşil ışık yakacağını duyur- mak için söylendi. Ya da yeni kimi girişimlerinin sonuçsuz kalmasın- dan sonra bir başka liderin -ömeğin sağ cepheden- bir hükümet arayışına olanak sağlamak için görevi iade edeceginin bir işareti. Koalisyonlann yazgısı: Her gün, hersaat başı oyun içinde oyun tezgâhlanıyor. Hesapta yokken Ece- vit'le görüştükten sonra Yılmaz'ın Köşk'e çıkması, bu kuralın bir örneği. Şimdi kulislerde Ecevitler'in MHP'yi dışlamalann- da bir başka nedenin olup olmadığı yolunda tartış- malar, araştırmalar yapılıyor. ömeğin, İTO Başkanı Mehmet Yıldınm, "Ece- vit'in sadece MHP ile değil, diğer partiletie de hü- kümet kurmak istediğini sanmıyorum" diyor. Başanlı anketleriyle ön plana çıkan Tarhan Erdem ise; "Ecevit, önce FP'yiaçıkça ve sonra MHP'yi 'kö- şeye sıkıştırarak, görüşme dışına bilerek ve isteye- rek çıkarmış' olabilir mi" diyen, önce anlamlı bir so- ruyu ve sonra katıldığımız bir yargıyı gündeme ge- tiriyor "Anlaşılması zor davranışlar izliyoruz." Kimbilir kaç gün daha! Yagmurtu k Gök gûrültülû TISK, yapısal reform îstedi ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Türkiye tşveren Sendikalan Konfederasyo- nu (TlSK), istikrarh bir hü- kümet için merkez sağ ve merkez soldaki parçalan- mışlığın giderilmesini, cumhuriyetin temel ilkeleri- ne sahip çıkan kalıcı bir hü- kümetin oluşturultnasını is- tedi. TlSK, yeni hükümet- ten beklentisini, "Zaman yi- tirilmeksizin, orta vadeü is- tikrar programı ve yapısal reform lar gerçekleştirüme- Ikfir" dıye bildirdi. TlSK'in hazırladığı ra- porda, siyasette çıkar ilişki- İerinin en aza mdirilmesinin önemi vurgulandı. Yöne- timde popülizm ve partizan- lıkeğilimlerininönlenmesi- ni isteyen TlSK, parti içı de- mokrasi sağlanarak, lider egemenliğine son verilme- si, yerel yönetimlerin geliş- tirilmesi gereği üzerinde durdu. Kamu yönetiminde de "toplam kaüte yönetimi- ne geçilmesini" öneren TfSK, personel rejiminde "Byakat"ın temel alınması- nı istedi. TlSK'in raporunda, sivil toplum kuruluşlannın yöne- tim ve denetim süreçlerine katılımının önemi vurgulan- dı. lilusal çıkarlar adına Türk-tş, Türkiye Devrimci Işçi Sendikalan Konfede- rasyonu (DtSK), TlSK, Türkiye Esnaf ve Sanatkâr- • lar Konfederasyonu (TESK) ile Türkiye Odalar ve Borsa- lar Birliğı'nin (TOBB) oluş- turduğu 5 'li girişim anımsa- tılarak, sivil toplum kuruluş- lannın kamu yönetimi ile iş- birliğinin çağdaş demokra- sinin gereği olduğu kayde- dildi. Devletin görev ve yetkile- rinin "ekonomik anayasa" ile düzenlenmesi istemini yeniden gündeme getiren TlSK, yeni kurulacak hükü- metten vergi yasasının yatı- nmı ve istihdamı engelleyen unsurlannı giderrfıesini is- tedi. TlSK"in diğer isteği ise, çalışanlann ücretlerini kısmaya yönelik önerileri içeriyor. TlSK'in raporun- daki esnek çalışma temeline dayanan bu öneriler şöyle: "Çahşüan süreye göre üc- ret ödenmeli, kriz ödemete- rinde yan ödemelerde indi- rim yapılabilmelidir. Kriz döneminde işçiye ücretsiz i/in kullandınlarak, aralı ça- lışma. kısmi çalışma. part-ti- me çalışma gibi atipik çalış- ma modelteri uygulanmalı, yiirüıiükteki toplu iş sozleş- meleri karşı tarafla anlaşa- rak revize edilmeüdir. Fazla çalışmanın ücretlendirme oraıu AB soiveterine çekil- melidir. İşyerierine uygula- nan cezai yaptınmlar hafıf- letilmeli, asgari ücretin para cezaları ile olan ilişkileri kesilmelidir." MHP'sîz hükümet arayışlarıI Baştarafı 1. Sayfada dirdığinin sorulması üzerine Ece- vit, "Dünyanın sonu degiL Mutla- ka başka hükümet seçenekleri bu- lunacaknr'* yanıhnı verdi. Ecevit, "Benim için, özeDikle Sayuı Deviet Bahçeü'nin bize muhatap olarak ülkiicüleri göstermesi şaşırtıcı ol- du. Çünkü biz bir partiyle görüşü- yonız. Siyasal Partiler \asasına gö- re kurulmuş olan yasal bir partiyle görüştüğümüzü sanıvonluk. Fakat onun dışında bazı derneklerin de muhatap ataıunası ve bizden milU- yetçi, ülkücü camia adına özür bek- İenmesi çok şaşırrjcr açıklamasını yaptı. Ecevit, U MHP ile diyalog tama- men koptu mu?" sorusuna. "O bize baglı bir şey degil. Onu MHPye so- nın. Biz kapatmadık kapıyı" derken MHP'den bir görüşme çağnsı bekle- yip beklemediğinin sorulması üzeri- ne de "Bttnûyorum, onlar MHP'nin bikceği işterdir'' diye konuştu. Ece- vit. FP Genel Başkanı Recai Ku- tan'ın DSP dışındaki partilerle hükü- met kurma çağnsının anımsatılması üzerine, "CMabihr. Benim degerlen- dirme yapmamı gerektirecek bir du- rumdegiJ''dedı. Başbakan Ecevit, dün TBMM'de bir saati aşkın bir süre ANAP lideri YılmazTa görüştü. Ecevit, bu görüş- meden sonra, "Sayın Yümaz'ı DSP- MHP-ANAP hükümetine kaDlnıası teklifınde bulunmak üzereziyaret et- miş olacaktun. Ancak, bu hükümet seçeneği gündemden çıkmış buiunu- yor biztm açımızdan. Bizim eiimizde olmayan bir nedenie MHP ile diyaio- ğumuz kesilmiş oldu. Teklif götürme kapısı kapanmış oldu" dedi. Yıl- maz'a DSP-ANAP-DYP önerisini götürdüğünü anlatan Ecevit, "Sayın Yılmaz. bir yolunu bulup birinci se- çeneğin yaşama geçirilmesini tercih etukkrini söyledi. Fakat konuyu yet- kili organlanyla görüşecek, ondan sonra bize kesin görüşünü bildire- cek" açıklamasını yaptı. Ecevit, DYP lideri Tansu Çiller'le görii^üp görüş- meyeceği sorusuna, "Once Yıl- maz'ın kesin görüşünü almamız ge- rekivor. .4NAPreddederseikinci se- çeneğin yaşama geçmesi mümkün ol- maz" yanıtını verdi. Ecevit, "MHP ile y umuşa söz konusu olabilir mi" sorusu üzerine, "BUemiyorum. Di- yaloğun kesüme nedeıü bizden kay- naklanmadı. Ziyaret isteğimiz geri çevriktL Sanıyomm. şimdiye kadar, siyasal yasamda görülmemiş, benze- ri görülmemiş birolaydır" dedi. Ece- vit, "Y'ılmaz neden Köşk'e çıkacağı- nı size söyledi mi" sorusuna, "Hayır, haberim medyadan oldu. Doğaldır Sayın Cumhurbaşkanı'nı ziyaret et- mesL Bildiğim kadanyla hükümet konusunu göriişmek üzere ziyaret edecek" yanıtını verdi. ANAP lideri Yılmaz, Ecevit'le gö- rüşmesinden sonra Çankaya Köş- kü'ne çıkarak Cumhurbaşkanı De- mirel'le bir araya geldi. Yılmaz, bir saat süren görüşmeden sonra "Son gelişmelerle ilgili değerlendirmeyap- ok. Yannki (bugün)gnıptoplantısın- da temaslanmla ilgili düşünceierhni paylaşacağım" açıklamasını yaptı. Yılmaz, gazetecilerin sorulannı ise yanıtsız bıraktı. DSP kulislerinde, "Özûr dileme- yiz. MHP esta' aniayişını konunazsa uzlaşma sağlanamaz. Gerekirse mu- halefette kahnz. Sağ. milliyetçicephe- yi çağnşbracak bir hükümet kuru- lursa biz muhalefette daha da güçle- nirizr görüşü dile getirildi. Bugün- kü TBMM tablosundan uzun süreli, uyumlu bir hükümet çıkmasının zor olduğunu vurgulayan DSP'liler, "Ye- ni bir erken seçimin gündeme gelebi- leceği ve secimiere DSP azulık hükû- metiyle gidilebileceği" değerlendir- mesini yaptılar. DYP: Her şeye açıgızANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP yöne- timi, DSP'den kendilerine "resmi" biröneri ge- lene kadar, kesin ve bağlayıcı bir tavır ortaya koymaktan kaçınıyor. DYP Grup Başkanvekili TurhanGüven, Ece- vit'in kendilerine bir öneri getirmeden, olasılık- lara göre konuşmanın doğru olmayacağjnı söy- ledi. Bir DYP yöneticisi ise "Önce DSP ile ko- alisyon olup ounayacagına bakıhr. Ondan sonra MHP'li seçenekJer gündeme geür" diyerek ön- celiğin DSP'ye verileceği mesajını verdi. DYP kulislerinde, MHP'li koalisyon seçene- ğinin de kolay olmadığı vurgulanıyor. Ecevit'i "özür dilemeye" çağıran MHP Genel Başkanı Deviet Bahçeü'nin. seçimlerden hemen sonra "Çiller ve Kiıtan dinJensin" sözlerine dikkat çe- ken DYP kuımaylan, "Bahçeli'nin, gerek bu açıklaması,gerekse DSP ile göriişmeleri birden- bire kesmesu shasetteki deneyimsizligini ortaya koyuyor. Bizim, Bahçeli'nin, Çiller'e yönelik söz- 'tetîftfttnutmamızda söz koniMn olamaz. Bizim 'illa da hükümete girelim' gibi bir kaygımız yok" görüşünü dile getiriyorlar. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Eldnci ise parlamentodaki sağ çoğunluğun bir hükümet formülü ortaya koya- bileceğini belirtirken, DSP-DYP-ANAP koalis- yonunun önündeki engelin Mesut Yılmaz oldu- ğunu savundu. Nahh Menteşe, dün düzenlediği basın toplan- hsmda, DSP-MHP çatısının adeta bozulduğunu söyledi. Menteşe, ilk olarak DSP-ANAP-DYP olası hükümetinin ortaya atıldığım belirterek "Biz başlangıçta söyledik. Bize muhakfet görevi düş- mektedir. Muhalefet görevini gayet olumlu, ya- DKI şekildeyapanz. Ama bugün sorarsanız bun- da mutlak surette ısrar mı ediyorsunuz? Havir. Clkenin menfaatı neyi icap ettiriyorsa, 1)> Ponu yapar" dedi. Menteşe şöyle konuştu: "Her türtü ihtimale açıgız. O bakundan yar- dımcıyız. Sayın Ece\it görevi sürdürdüğüne gö- re DSP'li ihtimalleri göz önünde tutmamız icap eder. Bfitön partifcr ile aym mesafedeyiz. Daha şimdiden bir tercih ortaya koymak durumunda degiliz. EcevitDYP'ye geiecekmi geimeyecekmi, yoksa yine MHP'yle mi el ele tutuşacak; onu bu- günden kestirmek mümkün degüV Menteşe, herhangi bir koşullan olup olmaya- cağinın sorulması üzerine, "Şimdiden bir şey söylemek mümkün değil. El sıkışıldıgı zaman şartlarortaya konulur" dedi. Lidersiz hükümet oluşumu önerilerinin anımsatılması üzerine Menteşe, koalisyon kurulmasma yönelik görüş- melerde böyle bir koşulun hiçbir zaman getiri- lemeyeceğini söyledi. Menteşe, "Siyasi nezakete uymaz. Ancak üke- lerüzerindeanlaşmaya vanhr. tlketerortaya çık- tıktan sonra protokole bağlanır bu. Protokole bağlandıktan sonra isimlendirme safhasuıa ge- çifir. Peşin olarak böyle bir şart ileri sürülmez" diye konuştu. DYP kaynaklan, Özer Uçuran Çîller'in yurt- dışında bulunduğunu belirterek, Başbakan Yar- dımcısı HüsamettinÖzkan'la görüştüğüne iliş- kin söylentileri yalanladılar. Geııçlik, bayraıııım kuthıyor tstanbul Haber Servisi - Türk ulusunun em- peryalizme karşı verdiği Ulusal Kurtuluş Sa- vaşfnın başlangıcı olan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Istanbul'da da çeşitli etkinİiklerle kutlanıyor. Etkinlikler kapsamında, Istanbul Üniversite- si Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi, 17-23 Mayıs ta- rihleri arasında çeşitli ülke- lerden gençlerin ve bilim adamlannın da katıldığı "Baüfa Toplumlarda \e ts- lam Toplumlannda Kadın- lann Konumu" konulu uluslararası bir seminer dü- zenliyor. Ingilizce verilen seminerler, Vezneciler'de- ki Istanbul Üniversitesi Öğrenci Kültür Merke- zi'nde gerçekleştiriliyor. Kutlama etkinlikleri kapsamında aynca Maslak Park Ormanfnda YE- KÜV'den burs alan öğren- cilerle burs verenlerin bir araya getirileceği bir pik- nik düzenlenecek. Koç Oniversitesi'nde 19 Mayıs'ta 12.00-24.00 saat- leri arasında spor tumuva- lan, step gösterileri, hazine avı, dart, bingo oyunlannın yanı sıra Teoman, Metin Arolat, Kurban, Replicas, Chantage. Suitcase adlı şarkıcı ve müzik gruplan- nın vereceği konserler ger- çekleştirilecek. Koç ailesinden Suna- lnan Kıraç çiftinin 29 Ekim Cumhuriyet Bay- ramı'nda Harbiye Askeri Müzesi'nde düzenle- diği "Atatürk Değerleri Sergisi'', bu kez 19 Ma- yıs Çarşamba günü saat 17.00'de Antalya Ak- deniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü'nde açılacak. Sergiyle ilgili olarak 18 Mayıs Salı günü saat 10.30'da basın toplantısı düzenlene- O s m a n 11' n ı n 7 0 0 . y 11 d ö n ü m ü 'Osmanak'sinemafilmiyaptlacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT, 700. kuruluş yıldönümü nede- niyle Osmanlı Devleti'ni, arşivinden kâğıt oymacılığına, kültürüne ve kadı- nına dek uzanan programlarla ekrana taşıyacak. Projeler kapsamında impa- ratorlugun kuruluş yıllannın anlatıl- dığı, yönetmen Yücei Çakmakh'nın 12 bölümlük dizisi "Osmanak'', sine- ma fîlmine dönüştürülecek. TRT'nin, Osmanlı'nın 700. kuruluş yıldönümü nedeniyle hazırladığı ya- pım projeleri arasında belgesel nitelik- li programlar ağırlık taşıyor. Türklerin tarihini ekranayansıtacak programlar- dan bazılan şöyle: Osmancık: Tank Buğra'nm aym adlı yapıtından senaryolaştınlan film, daha önce 12 bölümlük dızı halinde yayımlanmıştı. Imparatorluğun kuru- luş yıllannın anlatıldığı fihnin yönet- meni Yüccl Çakmaklı. Filmde, Cihan Ünal, Ahmet Mekin, Erol Taş, Eşref Kolçak, Meral Orhonsa) ve Nurhan Nur rol alıyor. Avrupa'da Osmanh-Yüzyıllardır Türkkr Avrupa'da: Yapım ve yönet- menliğini Engin Atattanur'un üstlen- diği belgesel dizi 7 bölümden oluşu- yor. Beylikten İmparatoriuğa: 13 bö- lümlük belgesel, Şebnem Kaptan ile Bora Akansel'in yapım ve yönetmen- liğini üstlendiği programda, tarihsc! yapı, kültürel doku, mimari eserler, mekân özellikleri, Evliya Çelebi'den anılar ve kısa dramalar gibi başlıklara yer verilecek. Osmanlı Devleti'nin Doğuşu: Prof. Dr. Halil İnancık'ui genel danışman- lığı ve gözetimi altında 9 bölümden oluşacak belgesel ile Osmanlı Devle- ti'nin kuruluşundan yıkılışına dek önemli devirleri, olaylan ve dönüm noktalannın özellüde siyasi ve ekono- mik yönleriyle ele almması planlanı- yoT. Belgeselin yönetmeni Zafer Ka- ratay. cek. Türkiye Kamu-Sen tstanbul Bölge Başkanı HanefıBostan, 19 Mayıs 1919'un,yüzyıllarca insanlığa kucak açmış birulusun "nankörem- peryalist" güçlere başkaldınşımn başlangıç ta- rihi olduğunu kaydetti. Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) de kutla- malar kapsamında, bir haf- ta sürecek sporkarşılaşma- lan, şiir dinletileri, konser- ler. halk oyunlan gösterile- ri, sergiler, dans, film ve ti- yatıx» gösterileriyle konfe- ranslar düzenliyor. YTÜ Ögretim Üyesi Prof. Dr. Reşat Kaynar, 18 Mayıs günü saat 14.00'te Hünkâr Dairesi'nde "Ata- türkçü Çağdaşlaşma Sûre- cinin Nhelikleri" konulu bir konferans verecek. Gazate- miz yazarlanndan YTÜ Ögretim Üyesi Prof. Dr. Emre Kongar da 20 Ma- yıs'ta YTÜ Hünkâr Daire- si'nde saat 14.00'te "Mus- tafa Kemal Atarürk'ün 21. Yüzyıla Katküan" konulu bir konferans verecek. Türkiye Eğitim Gönüllü- leri Vakfi de 19 Mayıs'ı eğitim parklannda kutlaya- cak. Etkinlikler kapsamın- da gitar ve pop müzik din- letileri, modem dans göste- rileri, şiirler, halk oyunlan, bale gösterileri, yumurta ve bayrak yanşı gerçekleştiri- lecek. TÖMER Başkanı, Türkçenin bilim dili olarak hak ettiği yeri alamadığını söyledi 'Türkçe en çok konuşulan 7. dil9 ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Ankara Üniversitesi Türkçe Ögretim Merkezi (TÖMER) Baş- kanı Dr. Mehmet Hengjrmen, dün- yadaki 5 bin dilden en çok konuşu- İan diller arasında yedinci sırada yer alan Türkçenin, hak ettiği yeri alamadığını, Birleşmiş Milletlerta- rafından bilim dili olarak kabul edilmediğini vnrguladı. 32 dil bil- diği için Babil Dünya Ödülü'nü alan Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van de VValle, satranca benzeyen Türk- çenin, çok seri ve büyülü bir dil ol- duğunu söyledi. TÖMER tarafından düzenlenen "Dünyada Türkçe Ögretimi Semi- neri", 22 ülkedeki üniversitelerin Türkoloji kürsülerinden gelen 37 bilim adamı tarafından TUBtTAK Feza Gürsey Toplantı Salonu'nda yapıldı. Toplantının açılışında ko- nuşan TÖMER Başkanı Dr. Meh- met Hengirmen, "Türkçe, bilgisa- yara uyan dünyanın en manüklı di- U"dedi. Gent Üniversitesi Avrupa'da Is- lam Araştırma Merkezi üyesi, Do- ğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van de Walle, Türkçeye neden ilgi duyduğunu anlattı. Van de Walle, Türkçenin kurallar sisteminin satranç oyunu- na benzediğini fark ettiğini söyle- yerek "Türkçe çok kısa bir zaman içinde öğrenilebilir. Satrançta ku- rallar manbkh, basit ve az sayıda- dır. 7 yaşındaki bir çocuk bile sat- rançovnamasmı öğrenebiBr. Bu ko- layhğa karşuı satranç oy nayan kişi hayaü boyunca sıkılmaz. Oynama imkânlan sınırsızdır. Aynı duru- mun Türkçe dil bilgisi sisteminde de bulunması bence çok büyülü bir özeUik" dedi. Batı Avrupa'da sayılan 2 milyo- nu aşan bir Türk gurbetçi toplulu- ğunun yaşadığına dikkat çeken Van de VValle, Türkiye'nin Batılılar için çekici bir tatil ülkesi ve ticaret or- tağı olmasının çok sayıda Batılıyı Türkçeyi öğrenmeye ittiğini kay- detti. Tilburg Üniversitesi Çokdillilik ve Çokkültürlülük Araştırma Mer- kezi Ögretim Üyesi Dr. Hendrik Boeschoten, Hollanda'daki Türkçe öğretiminin göçmen Türklerden çok daha önce başladığını anlattı. Leiden ve Utecht üniversitelerin- deki Türkoloji bölümlerinin Türk- çenin yanı sıra Osmanhca dersleri de verdiğini söyleyen Boeschoten, göçmen Türklerin Hollanda'ya gelmesinden sonra akademik çev- relerin dışındaki insanlann da Türkçe öğrenmeye başladığını be- lirtti. Boeschoten, Türkçenin orta dereceli okullarda Hollandalı ço- cuklara yabancı dil olarak öğretil- mesinin kararlaştınldığını bildire- rek "Ancak Türkçe dil ögretim ld- taplan ve uygun metot konusunda hiçbir ön çalışma yapılmadan te- mekte dil bilgisi-ceviri y öntemine dayah birtakım malzemeler ortaya çıkmıştır. Bu kitaplar. çocuklann yaş gruplanna uygun degildir. Gençlerin gereksinimlerini karsüa- mamaktadır" eleştirisinde bulun- du. Türkçenin öğretiminde çağdaş yöntemlere gereksinim olduğunu anlatan Boeschoten, Avrupa'da az da olsa Türkçeye ilgi olduğuna işa- retetti. Finlandiya Tampere Üniversite- si Ögretim Üyesi Doç. Dr. Pertti Vahakari. Finlandiya'da Türk dili- ne duyulan ilginin artmasına kar- şın, bu konuda sistematik birçalış- ma yapılmadığını söyledi. •• ^^ G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Futbol, basketbol, voleybol sahası yan yana... Sahanın kimi yerierine satranç tahtalan yerleştiril- miş... Arada yüzme havuzu var... Onu güreş min- deneri izliyor... Sahaya çıkan kişi, futbol sahasında başlıyor ku- laç atmaya... önüne yüzme havuzu çıkınca, "top nerede" diye soruyor... Satranç tahtasının başına geçip, "ofsayt serbest" diyor! Taraflann kendi kuralları var. Kendi belirledikJeri zaman dilimleri var. Bütün bu oyunlann hakemi Köşk'te oturuyor. Ama o da kurallan koyup uygu- latmak yerine sık sık taraf tutuyor, "Onu öyle oy- namayın, şöyle oynayın" diye uyanyor. Aradan günler geçtikten sonra, kendisine oyunun süresi sorukjuğunda, "Kronometreye basmayı unutmu- şum. Süre başladığı zaman başlamış olur. Süre başladı da bitmedi mi dedik" karşılığını veriyor. Benzetmeyi uzatmayalım, ne kadar uğraşsak Ankara'daki değişkenliği aktarmamız çok zor. Seçimlerin ardından beşinci haftaya girdik, ama siyasi olarak 19 Nisan sabahındayız. Rahşan Ece- vrt'in MHP'yle ilgili görüşlerini açıklama zamanının geldiğini düşünüp, verip veriştirmesinin ardından başlayan "yeni dunım'un yankısı hafta boyunca sürecek. Mesut Yılmaz dün sabah erkenden, saat 11.00'de partisinin başkanlık divanını topladı. Bi- linen sonuç çıktı: "Şu aşamada en ideal çözüm DSP ile MHP'nin uzlaşmasıdır." Yılmaz başından beri bunu istiyor. İki parti uzia- şacak, koalisyon için ortak zemini hazırlayacak. ANAP, misafır sanatçı olarak geiecek, oluşturulmuş havadaki yerini alacak... Yılmaz, geçen dönem de kendisi dışında oluşan zeminde hükümet kurmuş- tu! Alışkanlık olsa gerek... Koltuk çekiyor! O olmasın, bu olsun! Medyanın işlevi, hükümet kurma çalışmalannda değişik bir "sanal ortam" yarattı. Taraflar bir araya gelmeden, medya üzerinden pazarlık yürütüyorlar. Görev Ecevit'te olduğu sürece MHP'li seçenek- lerin ikinci plana itildiğini dikkate alırsak, birinci sı- rayı DSP-ANAP-DYP'li seçenek almış görünüyor. Dün, kulislerde pişirilen buydu. Ancak DYP ile ANAP arasındaki çiğlikler, bu yemeğin pişmesini güçleştiriyor. Yılmaz, Ecevit'le görüşmesinin ardından soluğu Köşk'te aldı. Anımsanacaktır, Yılmaz, başbakanlı- ğı döneminde de çalışmalarını sürekli Çankaya ile birlikte yürütüyordu. Şimdi de yeni bir yol aynmın- da Çankaya'nın görüşünü, desteğini istiyor. Yılmaz'la Ecevit, seçimden önce ortaklıklannı i- lan etmişlerdi. Bu bir bakıma nikâhtan önce bala- yına çıkmak gibi bir şeydi. Nikâh günü gelip çattı. Ecevit bir baktı ki masada başkası oturuyor. Sıkın- tının özeti bu. Dünkü Ecevit-Yılmaz görüşmesi iki lider açısın- dan da sıkıntılıydı. Yılmaz'ın çevresi 18 Nisan'dan beri Ecevit'e bozuk. "55. hükümetin bütün artıla- n Ecevit'e yazıldı, eksilerini biz çektik. Ne yapıp edip bunu gidernriemiz gerekiyor" dediler, Yılmaz'a önerditer "Görüşmede rest çek. Arkadaş, biz böyle isti- yomzde..." Ancak Yılmaz, Ecevit'e çekse çekse jest çeke- bilirdi. Biraz öyle oldu. Yılmaz düşüncelerini söy- ledi, ama Ecevit'i ikna edebildiği söylenemez. Zi- ra, Ecevit'in de kafasında yukanda vurguladığımız MHP'siz formül öne geçti. Ecevit, Yılmaz'a sordu: "MHP yerine DYP olmaz mı?" Yılmaz'ın yanrtı net: "Benden her şeyi iste, ama bunu isteme. DYP yerine MHP olmaz mı?" Yılmaz'la Çiller aynı uçurumda olsa bile yan ya- na gelme eğiliminde değil. Şimdi gözler TBMM Başkanlığı seçiminde. Bugünkü pazarlık büyük önem taşıyor. Sağın kendi içindeki pazarlık ya da DSP ile ANAP'ın arayacağı üçüncü ortaklık düğü- mü çözecek. Her iki taraf için de, Çiller anahtar rolünde görü- nüyor. Çiller, yıllar önce verdiği iki anahtar sözünü böylece tutmuş oluyor! DSP-ANAP-DYP'li seçe- nek gündeme gelirse, ister misiniz Rahşan Hanım bir demeç daha versin: "O malvariığı tartışmalan nasıl unutulurl" Tîme, Atatürk'ü listeden çıkardı CfflCAGO (AA) - ABD'de yayımlanan Time dergisi, 20. yüzyıla dam- gasını vuranlar oylamasın- dan sonra başlattığı 20. yüzyılın insanı listesinden Atatürk'ü çıkardı. Hiçbir neden gösteril- meden Atatürk'ün liste dı- şı bırakıldığım açıklayan ABD'deki Internet kulla- nıcısı Türkler, en son ola- rak Atatürk'ün Hstede 8. sırada bulunduğunadikkat çektiler. Time'ın açıklamasında, oylamanm bilimsel olma- dığı konusuna değinildiği- ni belirten Türkler, "Ata- türk'ün oyhuna listesinden cıkanlması kasıüı" görü- şünü dile getirdiler. Atatürk'ü listeden çıkar- makla, Time dergisinin ln- ternet knllanıcılannın oy kullanma hakkına saygı- sızlık ettiği görüşünde ol- duklannı vurgulayan In- ternet kullanıcısı Türkler, Time'a mesajlannda "20. yüzyıhn insam listesinde, Hitler'e dört elle sanhrken dünyadaki ilk kurtuluş sa- vaşı örneğini ortaya koya- rak Türkiye'yi bağunsızb- ğuıa kavuşturan Atatürk'e de saygjsızhk etmiştir'' de- diler. Time dergisinin Ata- türk'ü 20. yüzyılın oylama listesinden çıkardığını öğ- renen ABD'deki birçok Türk, Time editörlerini, Atatürk gibi bir liderin önemini kavratnaktan âciz olarak niteleyerek Time dergisini boykot edecekle- rini de açıkladılar. Time dergisinin 20. yüzyılın in- sanı oylamasına ilişkin web sayfasında bulunan 20 kişilık liste şöyle sıralanı- yor: 1- Elvis Presley, 2- Adotf Hitler, 3- Papa II. John Paul, 4- Martin Lut- herKin& 5-Gandi.6-B0- ly Graham, 7- Ronald Re- agan, 8- VVinston Churc- hill, 9- Albert Einstein, 10- tsa Peygamber, 11 - Rahi- be Teresa, 12- Madonna, 13-Bill Gates, 14-Murray N. Rothbard, 15- Franknn Roosevelt, 16- John Len- non, 17- Prenses Diana, 18- Nelson Mandela. 19- Milton Friedman, 20- Michael Jackson.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle