Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 MART 1999 PERŞEMBE
HABERLER
DÜNYADA BUGUN
ALİ SİBMEN
Ne İsteniyor?
Gazeteyi, Fransız meslektaşım Jacques'ın önü-
r>e sürdüm. Polislerin coplayıp yerierde sürükledik-
leri öğrencilerin fotoğrafını gösterdim:
- lyi bak! Bunlar Kürt değil.
Suratını buruşturarak baktı resme, sonra merak-
ia bana döndü:
- Yani ne demek istiyorsun?
Güldüm,
- Yıllardır size bir şey anlatmak istiyorum. Bizde
etnik baskı yok.
Bu sefer gülme sırası ona gelmişti, fotoğrafı gös-
terdi:
- Amma yaptın ha! Bu baskı değil mi?
Yine anlamıyordu.
-Tabii ki öyle, haklısın ama...
Anlamayacaktı. Avrupalı idi ne de olsa. Mantığı
sağlam, ama zekâsı küttü, esnek değil.
- Bak dedim, bizde rejim etnik aynm yapmaksızın
bütün vatandaşlanna eşit uygular baskısını.
Daldım, otuz yıl kadar önce, Süryanilere baskı uy-
gulandığını söyleyen bir Isveçli gazeteciye anlatmak
istemiştim bu gerçeği. O da öyle şaşkın şaşkın bak-
mıştı yüzüme.
Avmpalı olumsuza efgi ile anlatmayı kolay kavra-
mıyor, olumsuzluktaki tutariılığa phm vermiyondu.
Ama ne yazık ki çok partıli olduğu içın, çoğulcu ol-
duğunu sandığımız, adına demokrasi dediğimiz, a-
ma daha çokpseudo demokrasi (yalancı demokra-
si) yada iyimserdeyimiyte quasidemokrasi (demok-
rasi benzeri) olan rejimimiz, ırk, dil aynmı gözetme-
den herkese uyguluyordu baskısını.
Jacques'a gösterdiğim resim, önceki gün Beya-
zıt'ta, 21 yıl önce yapılan ve 7 öğrencinin ölümüne,
41 kişinin yaralanmasına yol açan 16 Mart katliamı-
nı anmak isteyen öğrencilerin coplanması ve tartak-
lanmasıydı.
Devletin güvenlik güçleri, 21 yıldır, katliamın so-
rumlulannı bulamamış veya bulmamıştı.
Bulsaydı ne olurdu ya? O da ayn bir soru.
Sahi Oral Çelik ne yapryor şimdi?
Ama polis olay manalline karanfil bırakmaktan
başka bir şey yapmayan ÖDP Genel Başkanı Ufuk
Uras'ı gözaltına alıyor, öğrencilere kıyasıya vuruyor-
du,
Üniversrtede olay çıkrnasını önlemek gerekçe ola-
rak gösterilemezdi. Bu kadar önleme karşın o satır-
lar, bıçaklar, sopalar, ateşli silahlar nasıl sızıyordu
peki içeri?
Rejim, üniversite öğrencisine karşı acımasız, insaf-
sız. Onu durmadan dövüp hırpalıyor. Bundan bir yıl
kadar önce, dostum Melih Aşık parmak basmıştı
olaya.
Sanki rejim üniversrtelerde rejim düşmanı yarat-
mak istiyordu. Bütün öğrencilerin üzerine hışımla,
sopayla, copla vanlıyordu. Bundan en büyük yara-
yı da laikliği korumaya çalışanlar alıyorlardı. Çünkü
onlar, böylelikle potansiyel müttefiklerinden kopan-
lıyoriardı. Şaşkın genç karşısında copu, robokopu
görüyordu. Sonra aynı güçlere karşı mücadele e-
den ya da öyle gibi görünen türban göstericileriyte
aynı safa kayıyordu.
Kuşkusuz değerlendirmesi yanlıştı. Ama rejim de
g î 9f dakı kavram kargaşasını arttırmıyor muydu?
Türkel Minibaş pazartesigünkü yazısıru şöytebi-
i y r d : ' ' '^ y
O.yıl(197i)doğanlarmı?..Onlannçoğunluğuda
sabah kahvaltısında com flakes, öğle yemeğinde
mac, akşam yemeğinde de salad ile idare ediyor...
Jean giyip tracking yapıyor, reklam sloganlanyla
konuşuyor.
Gördüğünüz gibi, 12 Mart tesadüf değildi."
Daha o zaman, yani 28 yıl önce uyanlmıştı yetki-
liler. Onlara "Yapmayın, yalnız bugünü değil, ülke-
nin geleceğinl de heba ediyor, ipotek altına soku-
yorsunuz" denmişti.
Kulak asmadılar. Şimdi okumayan, toplumsal so-
runlarla ilgilenmeyen, bencil, çoğunluğu Amerikalı
olmak isteyen gençler ile karşı karşıyayız.
Peki ya bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ni kimlere
emanet edeceğiz?
Gerçekten anlamıyorum, ne yapılmak istendiğini.
Anlayan varsa beri gelsin.
Mimarlardan çağn
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Mimarlar
Odası, katılımcı yerel
, yönetim için sözle
, birlikte güvence de
verilmesini isteyerek,
belediye başkan
adaylannın seçimlerden
önce meslek odalanyla
ön sözleşme
yapmalannı önerdi.
. Mimarlar Odası'ndan
dün yapılan yazılı
açıklamada, belediye
başkan adaylannın
"Ben seçilirsem
kentin imarıyla ilgili
kararlan Mimarlar
Odası'na danışarak
alacağun" sözlerinin
toplumsal haklar
açısından olumlu bir
gelişme olduğu
kaydedildi.
CHP Genel Başkanı, 312. madde için hükümetin alacağı tutumu beklediklerini söyledi
Baykal hükümeti gözlüyor
MERtHAK
tZMİR -
CHP Genel
Başkanı De-
niz Baykal.
TCK'nin 312. maddesiyle ilgi-
Ii olarak hükümetin tutumunu
beklediklerini söyledi. Baykal,
bu konuyla ilgili ortada ciddi
savlann bulunduğunu ve yasa
değişikliğinin pazarlık konu-
su yapıldığına ilişkin söylenti-
lerin ortaya atıldığmı belirte-
rek. "Pariaınento'nun bu ko-
nuda yapacagı yasama çalış-
masında hükümetin anlayışı-
nın değeriendirilmesi gerektiği
inancındayız" dedi. Baykal,
hükümetle ilgili olarak venlen
gensoruya destek vermeye-
ceklerini yinelerken, seçimle-
nn ertelenmesi konusundaki
istemlere karşı olduklannı
söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, Akhisar'daki tütün
üreticisi mitingine katılmak
üzere dün Izmir'e geldi. Ad-
nan Menderes Havaalanfnda
kaiabalık bir partili grup tara-
findan karşılanan Baykal, bu-
rada gazetecilere yaptığı açık-
lamada son siyasi gelişmelen
değerlendirdi.
Baykal, hükümetle ilgili
gensorunun önümüzdeki gün-
lerde TBMM'de ele alınacağı-
nı anımsatarak, "Hükümetle
ilgili gensoruya CHP destek
vermeyecektir. Bu, hükümetin
başann olduğuna inancuğunız-
dan değüdir. Ama secime bir
ay kala, Türkiye'ye bir de hü-
kümet sorunu çıkarmanın
yanhş olacağına inanıyoruz.
CHP bu yüzden gensoruya bü-
• CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Akhisar'daki tütün üreticisi mitingine
katılmak üzere geldiği Izmir'de 312. madde tartışmasına ilişkin bir soruyu,
"Kapalı kapılar arkasında iç ve dış çevrelerle pazarlıklar yapıldığı. bu
konuda sözler verildiği ortaya çıkıyor. O nedenle, özellikle hükümetin bu
konudaki tavnnı netleştirmesine ciddi ihtiyaç vardır" sözleriyle yanıtladı.
'Yirmibirinci Yüzyıl Adanası nda Yerel Yönetim' kitapçığı
CHP adaylanndan 'yerel anayasa'
Yurt Haberleri Servis - Adana'da CHP
büyükşehir, Seyhan ve Yüregir belediye
başkan adaylan, hedeflerini 'Yirmibirinci
Yüzyd Adanası'nda YereJ Yönetim' başlıklı
bir kitapçıkta toptadı. Çanakkale'de, DSP il
ve ilçe örgütleri görevden alındı.
18 Nisan'da yapılacak seçimler öncesinde
adaylann çalışmalan ve parti örgütlenndeki
yeniden yapilanmalar devam ediyor. Adana
büyükşehire avukat Ziya Yergök, Seyhan'a
eczacı Erdoğan Çotak, Yüreğir'e de doktor
Ahraet Nisanoglu'nu belediye başkan adayı
gösteren CHP'de seçimler için yoğun
çalışma yürütülüyor. Adaylann. seçildikleri
takdirde yürürlüğe koyma sözü verdiklen
belediyecilik anlayışı, 'Yirmibirinci Yüzyıl
AdanasTnda Yerel Yönetim' başlıklı bir
kitapçıkta aynntılanyla açıklandı. Yatınm-
ıstihdam, sağlık, eğitim, kültür-sanat-
gençlik konulanm içeren 'Toplumu
Güçleudinne Projesi" ile koordinasyon
merkezleri kurulmasını öngören
'Toplumsal Katüım Projesi' broşürlerle
anlatıldı. Kıtapçık ve broşürleri "Yerel
yönetim programımızui anayasası" diye
nitelendiren CHP
büyükşehir belediye başkan adayı Ziya
Yergök, "Çabşmayı çok güçlü bir teknik
kadroyla yürüttük. Programı hazırlayan
ekipte, her biri kendi alanında uzman. yerel
yönetim deneyimine, teknik birikime sahip
arkadaşhınımz yer aJdı" diye konuştu.
Erzurum'da istifa
Programın bazırlanmasmdaki anlayışı
seçildikten sonra belediye yönetiminde de
sürdüreceklerini kaydeden Yergök daha
sonra şunlan söyledi: "Her konuda
uzmanlann, meslek odalannın,
üniversitenin, yurttaşın bilgisini alacak,
projelerimizi koordinasyon merkezlerinden
geçirerek uygulamaya koyacağız. Yaünm ve
girişimlerde tüm yerel beyinJeri ve teknik
gücü belediye çaJışmalanna katmayı
hedefliyomz." Çanakkale'de, DSP îl
Başkanı Erdinç Ergun ve Merkez İlçe
Başkanı Sükyman Sunal ile yönetim
kurulu üyeleri, partı genel merkezince
görevden altndı. Bu arada, DSP Erzurum tl
Başkanı Recep Kapucu, işlennin
yogunluğunu gerekçe göstererek
görevinden istifa etti.
tün olanaklanyla karşı çıka-
caktM""dedi
Baykal, seçimlerin ertelen-
mesi konusunda yapılan çalış-
malara karşı tutumlannın net
olduğunu vurguladı. Baykal,
Türkiye'de seçim takvıminin
belirlendiğini ve bu takvimin
artık uygulanması gerektiğini
bildirdi. Seçimlerle ilgili çalış-
malann oldukça önemlı yol al-
dığını belirten Baykal, sözleri-
ni şöyle sürdürdü:
"Bu aşamada seçim tartış-
masj yapmayi anlamak müm-
kün değildir. Böyle bir kararı
doğru bulmuyoruz. CHP ola-
rak seçimkri ayırma vedolay ı-
sıjla genel seçimleri erteleme
konusunda katkı yapmayaca-
ğız. Biz kararlaştınlan seçim
takviminin aynen uygulanma-
sı gerektiğJ inancındayız.7
'
Baykal, TBMM'de CHP'nin
ilkelerine ve Türkiye'nin ya-
ranna uygun olarak ele alına-
cak yasa önerilerine partisinin
lyi niyetle yaklaşacağını söy-
ledi.
Baykal, "Parlamento ka-
pandı, hiçbir çalışma yapma-
sın. Parlamento'yu işletmeye-
lim,tıkayalım.anlamsız, sonuç
verici olmayan tasanlarla Par-
lamento'yu engelleyelim yak-
laşımını kesinlikle pay laşmıyo-
ruz" dedı.
Baykal, TCK'nin312.mad-
desinın kaldınlmasına yönelik
olarak partisinin tutumunun ne
olduğunun sorulması üzerine
şuyanıtı verdi:
"TCK'nin 312. maddesiyle
ilgili bükümetin bu konudaki
anlayışını görmek istiyoruz. Bu
konuyla ilgili ciddi bir tartışma
var. Ortaya ciddi iddialar atıl-
dı. Bu iddialar bu tartişmayı
çok özel bir noktaya tekti. Ya-
nû kapalı kapılar arkasında iç
vedış çevrelerle pazarlıklar ya-
pıldığı, bu konuda sözler veril-
diği ortaya çıkıyor. Hükümetin
bu konudaki tavnnı netleştir-
mesineciddi ihtiyaçvardır. Da-
ha önce çıkarmayı taahhüt
edip sonra belli bir noktadan
itibaren vazgeçildiği, anlaşma-
yı ihlal ettiği iddialan var. Par-
lamento'nun yapacagı yasama
çalışmasında hükümetin bu
konudaki anlayişının değerien-
dirilmesi gerektiği inancında-
>ız.Bununaydınİığakavuşma-
smı yararlı göriiyoruz."
9 polisle yargılanıyor
îşkence \
sanığı polis
MHP adayı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hacettepe Üniversitesi ögrencisi
Birtan AJtmbaş'ı 8 yıl önce
gözaltında işkence ile öldürmekten
sanık 10 polis bugün yargı önüne
çıkıyor. Sanık polislerden tbrahim
Dedeoğlu. 18 Nisan seçimleri için
MHP lıstesinden Karaman
millerA'ekili adayı oldu.
Hacettepe Üniversitesi ögrencisi
Birtan Altınbaş. 8 yıl önce
gözaltında bulunduğu Ankara
Emniyet Müdürlüğü Terörle
Mücadele Şubesi'nde işkence
sonucu yaşamını yitırmiş,
"işkenceyle ölüm". Adli Tıp
raporlannda da yer almıştı. Sanık
polislerin yargılanabilmesi için
Memurin Muhakematı Kanunu
uyannca dosyalar Ankara İl tdare
Kurulu'na gönderilmişti.
8 yüdır bekleyen dosya
Ankara İl İdare Kurulu, sanıkların
yargılanması konusunda karar
bildirirken uyuşmazlık sonucu
dosya Yargıtay'a gitmişti. Yaklaşık
8 yıl Yargıtay'da bekleyen dosya,
geçen günlerde dava açılması için
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne
gönderildi. Sanık polisler bugün
saat 09.00'da yargılanmaya
başlanacak. Sanık polis
memurlanndan, ortaokul mezunu
lbrahim Dedeoğlu'nun MHP
Karaman milletvekili adayı olması
dikkatlen çekerken diger polislerin
de halen görevlennin başında
olduğu öğrenildi. Yargılanacak
polisler şunlar: "Sadi Çayu, Ahmet
Bostan, Cavit Orhan, Süleyman
Sirkil. Tanser Kayhan, Talip Taştan,
Mehmet Kırkıcı, Muammer Eti,
NaifKüıç."
Vicdan Baykara, Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nden; eşi Ismail Değerli ise Cumhuriyet Halk Partisi'nden aday
Bir ailede çok partili yaşam öyküsü• Yıllarca memur
olarak görev yaptığı
Istanbul Büyükşehir
Belecjiyesi'nin
başkanlığma aday olan
Vicdan Baykara, "Ben
kurtancı değilim, 15
yıllık belediyeciyim.
Sorunlan, o sorunlan
yaşayaniarla birlikte
çözeceğim" diyor.
MİYASE tLKNUR
Çocukluğu Elazığ'da geçtı. A-
ma o, çocukluğunu yaşadığı
kente değil gençliğini yaşadığı
kente, tstanbul'a sevdalı. Evle-
nip Ankara'ya yerleşmesine kar-
şın Istanbul'daki evini uzun sü-
re bozmadı. Sendikadaki ve par-
tideki görevi haftanın yansını
sevdalı olduğu kentte geçirme-
sine iyi bir bahane oldu.
Sözünü ettiğimiz kişi
ÖDP'nin Istanbul büyükşehir
belediye başkan adayı Vicdan
Baykara Kamuoyu onu, Beledi-
ye Memurlan Sendikası Bem-
Sen'in genel başkanı olarak ta-
nıdı. Mensubu olduğu ÖDP'ye
önce kurucu üye. ardından da
genel bBaşkan yardımcısı oldu.
Tek aday olmasına karşın Vic-
dan Baykara da önseçime girdi.
Baykara, partisinde yapılan ön-
Vlcdan Baykara memur olarak 15 yıl hi/met ettiği bu dev kente daha büyük hizmetierde bulunmak için memum olduğu Büyükşehir
Bdediyesine şimdi başkan adayı oldu. Eşi Değerli ise CHP'nin Mamak belediye başkanlığı için yeniden seçilme çabasında...
seçimin başka partılerde yapılan
şikeli önseçimlerle kanştınlma-
masını altını çizerek vurguluyor.
"Bu partide genel başkanın bir
aday lehine torpil yapması vc de-
legelere birini işaret etmesi ge-
çerli değil" diyor.
Baykara'yı diğer adaylardan
ayıran tek özellik bu değil elbet-
te. Belediyecilikle ilişkisi siya-
setten kaynaklanan adaylann
"Ben belediyeciyim, bilirim"
övünmesi karşısında Bayka-
ra'nın sözü "Ben daha iyi bili-
rim, çünkü ben mesiekten, yani
çekirdekten belediyeciyim'" olu-
yor. Öğretim üyelerinin ve siya-
seten belediyede görev yaprruş
akıl hocalannın ders verdiği
adaylardan daha avantajlı oldu-
ğuna inanan Vicdan Baykara,
çok iyi tanıdığı bir kurumda ve-
rımli olacağından emin. Konu
Istanbul olunca nefes almadan
konuşuyor:
"Ben betediyenin içüıden geli-
yonun. tşleyişini. sıkınnlaruu, so-
run yaratan birimleri ve uygula-
malan bizzat yaşamış bir insa-
nım. Istanbul belediyesini iseçok
aynntılı biliyorum. Oda oda ta-
nıyorum. Bütün bürokratlarla
yakından ilişkim var. Ben kurta-
ncı değilim. Sorunlan, o sorunu
yaşayan insanlaıia birlikte çöze-
ceğjz."
Vicdan Baykara'nm adına ve
rol gereğı zorakı gülümseyen
pozlanna bilboard'larda rastlan-
mıyor. Gazetelerde sayfa sayfa
verilmiş iianlan da göze çarp-
mıyor. Adaylığını beş yıldızlı
otellcrin salonlannda da açıkla-
madı.
Ağırbaştı kampanya
Kampanyasını binlerce dolar
karşılıği hizmet veren ajanslar
da yapmıyor. Buluşma yerine de
tepesinde ışıldaklaryanıp sönen
eskortlareşliğınde değil yürüye-
rek geldi." Diğeradaylann kam-
panyalannı görünce bir komp-
lekse kapılmıyor mu" sorusuna
gülerek "Hayır" diyor ve yürüt-
tüğü kampanyanın sadece para-
sızlıktan kaynaklanmadığını, si-
yasi bir tercıh olduğunu belirte-
rek gerekçesini açıklıyor:
"Biz siyaset açısından olduğu
kadar bu konuda da diğer parfi-
lerden aynyız. Bir kere biz aday-
lıklarda partiye para ödemiyo-
ruz. Tam tersine önseçimde oy
kullanan üyeler oy kullanmak
için para veriyor. Biz gücümüzü
sermayeden almayan bir parti-
yiz. Gücümüzü halktan aldığı-
mız için milyarlarca liralık seçim
harcamaları yapacak durumda
değiliz. Olanağımız olsa bile bu
tür bir kampanya, anlayışımıza
denk düşmüyor. Diğer partilerin
ya da adaylann ajanslara ihale
ettiğiişteri, biam partimizdeçok
daha iyi yapacak yetenekte ar-
kadaşlanmız var. Bu ülkenin
köklü sol geleneğini ÖDP tensil
ediyor.yetişmiş insan konu&unda
kay nak süantımız yok."'
ÖDP'nin adayı Vicdan Bay-
kara. CHP'li Mamak Belediye
Başkanı Ismail Değerli ile evli.
Baykara ve Değerli çiftinin An-
kara'daki evlerinde aile boyu bir
telaş yaşanıyor.
Değerli, Mamak'ta yeniden
CHP'nin belediye başkan adayı
olarak kampanyayürütürken eşi
Vicdan Baykara ÖDP'nin Istan-
bul büyükşehir belediye başkan
adayı olarak tstanbul'da çalış-
malannı sürdürüyor. Vicdan
Baykara'nın lise son sınıfa de-
vam eden oğlu da üniversite sı-
navlanna hazırlanıyor. Iki ayn
partiden aday olan çiftin farklı
tercihleri aile içinde herhangi bir
soruna neden olmuyor. Baykara,
eşiyle siyasi aynlıklannı şöyle
açıklıyor: "Eşimle evlenirken
ben ÖDP'nin genel başkan yar-
dımcısrydım o da CHP'li Ma-
mak Belediye Başkanı'ydı, Siya-
si tercihlerimizi bilerek evlendik.
Eşim benûn tercihime ben de o-
nun tercihine saygılıyız. tkimiz
de aday olduğumuz için el sıkışıp
karşıhklı olarak başan dileğin-
de bulunduk ve geçici olarak ay-
nldık. Sık sık telelonlaşıp çahş-
malanmız hakkında karşıukiı
bilgi alışverişinde bulunuyoruz,
19 Nisan'da yeniden birleşece-
1
Bülent Ecevit, gensoruyla doğacak bunalımdan sorumlu olmayacağını söyledi
"Ikili oynayan FP bîze koalisyon önerdi^
Dezenformasyona panzehir
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Baş-
bakan Bülent Ecevit.
I partisinin TBMM
' grup toplantısında yaptığı konuş-
mada. "seçimden kaçmaya çab-
• şan FP'nin ikili oynadığınr be-
I lirterek. "Küskünİere gklip, istek-
• lerimizi kabul edin. seçimleri er-
teleyelim. diyorlar. Biryandan bi-
zegelip, koalisyon ortaldığı öneri-
l yorlar*
1
dedi. Gensorunun "um-
! runda ounadığınr kaydeden
j Ecevit, "Hükümet düşürülürse
| doğacak krizden ben sorumlu ol-
' mayacağım*' uyansında bulundu.
t Ecevit, dünkü grup toplantısın-
! da ülkenin aday olamayan bazı
I milletvekillerinin küskünlüğün-
j den kaynaklanan bir bunalıma sü-
rüklendiğini bildirdi. Ecevit, "hü-
kümetin düşürülmesivle de se-
çünkrin ertelenmesi yolunun açu-
mayacağını,küskünlerin sonuç al-
masuun kolay olmayacağınr söy-
ledi.
Başbakan Ecevit. "Bukrizebi-
zim bu kez aday olmayan arka-
daşlannıı/ın katkısı olmadı. Aday
ofanayan arkadaşlanmız iki istis-
!
'FP SeÇİmden kaçiyor' Partisinin grup toplantısında konuşan
DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, seçimler öncesi bir belirsizlik ve huzursuzluk
ortamı yaratılmaya çalışıldığını, seçimleri ertelemeye kalkışmanın ağır
bir sorumsuzluk örneği olacağını ileri sürerek, "Seçimlerden umduklan
sonucu alamayacaklannı gören FP'liler, seçimden kaçmak için küskünlerin açtığı
kampanyayı fırsat bildiler" dedi.
na ile bunu demokratik solculuğa
yaraşan bir olgunJukla karşıladı-
İar. Çokiyi bir partkilik sınavi ve~
ren bu arkadaşjanmıza şükranla-
nmısunanm"dedi. CHP'nin na-
sıl bir davTanış izleyeceğinin be-
lirli olmadığını savunan Ecevit,
açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Seçimlerden umduklan sonu-
cu alamayacaklannı gören FP'li-
ler ise,seçimden kaçmakiçin küs-
künlerin açbğı kampanyayı firsat
bildiler. Seçimlere yaklaşık bir ay
kalmışken, adaylar belli olmuş-
ken, aday olmak isteyen memur-
lar görevlerinden aynlmışken, a-
day üsteleri basılmaya başlamış-
ken, seçimler için rrilyonlar har-
canmışken bir belirsiadik ve hu-
zursuzluk ortamı ohıştunıktu. Bu
aşamada seçimleri ertelemeye
kaJkışmak ağır bir sorumsuzluk
örnegjdir. Bunuönlemekiçin ana-
yasanın, yasalann ve içtüzüğün
tüm olanaklannı değerlendirmek
bizim için demokratik bir görev-
dir."
Ecevit, DSP'yi 1995 seçimleri
sürecinde küskünlerinkine ben-
zer bir davranış içindeymiş gibi
gösterenlerin aldandığını ya da
milleti aldatmaya kalkıştığını sa-
vundu.
^CHP'nin tutumu nct değjT
Seçime bu kez de karşı olduk-
lannı, ancak CHP'nin dayatması
yüzünden "peki'' demek zorunda
kaldıklannı bildiren Ecevit,
"CHP şimdi erken seçimden ka-
çtş yoUaruu arar gibi bir izlenim
veriyor. Fakat henüz tavn kesin-
leşmiş değil" dedı Başbakan Ece-
vit "birinciolmahayaDeriyikıhn-
ca, birinciliği DSP'ye kapürdığı
belli olunca" FP'nin de erken se-
çime karşı çıkmaya başladığını
savunarak şunlan söyledi:
"FP yönetiminin bunu açıktan
söylemeye yüzü tutmuyor. Ancak
18 Nisan seçimlerinin önüne bir
ayda aşılamayacak engeller koy-
maya kalkışıyor. İşte FP Genel
Başkanı Sayın Recai Kutan"ın de-
mecinden bazı sözler: Sayın Ku-
tan'a göre hem 312. madde kalk-
mah, hem de 18 Nisan'da seçim ol-
mahynuş. Hem insan haklanyla
ilgili anayasa değişiklikleri yapıl-
mau, hem de seçim olmalıymış.
Hem demokrasimizin eksiklikle-
ri giderUmeli, hem de seçim olma-
uymış. Bütün bunlar da bir aya
siğdınlmalıymış. O arada Sayın
Erbakan'ın vebazı başka RP'li ve-
ya FP'likrin siyasal haklan da ia-
deedilecekmiş. Bütün bunlara za-
man yetmezse seçimler ertelen-
meli>miş. FP ikili oynuyor. Küs-
künİere gidip, isteklerimizi kabul
edin, seçimleri erteleyeHm, diyor.
Bir yandan da bize gelip, istekle-
rimizi kabul edin seçimlerin erte-
lenmesini önleyelim, diyor. O ara-
da bize koalisyon ortaklığı öneri-
yor. Zaten bizim taliplerimiz ço-
ğaldı. Artık kimse Türkiye'de
DSP'siz bir hükümet düşünemi-
yor."
Ecevit, gensoru önergesinin
"umunında olmadığını. koltuğa
yapışmadıgını" \urgularken de şu
açıklamayı yaptı:
"Şimdi de aynlabilirdim ve se-
çimlerin ertelenmesini bu yolla
engelleme güişiminde bulunabi-
lirdim. Ama benim verilmiş sö-
züm vardı. Bize sağladıklan des-
tekle bu hükümetin kurulmasını
mümkün kılan ANAPve DYPyö-
neticileri, benden bir şey istiyor-
lardu Memleketi 18 Nisan seçim-
lerine esenlikle götür, diyorlardı.
Şimdi o sözün gereğini yerine ge-
tirmekten kendi irademle vazge-
çemezdim.''
BAHABV9
Türkiye-İsr
'ÖLİTİHfl
: Strafejik eksen
yeni koz
• °T<^KI demotaasJsFııdan
ÇO^fdC^ ĞBBtÖİBCBStfB
• Siyasetin üiKmsmanında
şeliaflık
• Töıöye'dedeBaotooöBdeşme
perspetSfleri
•21. yüıyılda TÜStAD
Em V
sistemi
• Kosovcc
Omutsı^luktcm doğan güç
• VeneıüeUa:
• Büyûk adamlara ne oklu?
• Ahlak, etik ve siytnet
• Devletin çâküşü
kaçmjlmaz mıdii?
AlcdnChenal
Bülent Tanör
Domlnique Lecourt
Erkut Yücaoğlu
Erol özkoray
Hugo Chavez
tbrahim Rugova
Jacques de Larosiere
Jacques Julliard
Joschka Fischer
Koıhan Gûmûş
Makyavel
Nurten özkoray
Patrick Wajsman
PaulKcoeur
Turhan flgaz
Wolinsld
2.SAYISIÇIKTI!