Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 MART 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
Tüp geçide
Japon desteği
• ANKARA (AA) - Japon
Denizaşın Ekonomik
Işbirligi Fonu (OECF)
yetkililerinin, Istanbul'a
yapılması düşünülen tüp
geçidin finansman desteği
konusundaki fikrini ay
sonuna kadar açıklamalan
bekleniyor. OECF uzmanlan
kredinin faızi konusunda
karar veremediklerini dile
getiriyorlar. OECF'den daha
öncc "orta gelirli ülke"
statüsünde uygun koşullu
kredi alan Türkiye'nin, "üst
orta gelırli" ülke statüsüne
yükselmesi nedeniyle kredi
faizinin daha yüksek olacağı
ifade ediliyor.
WTOr
tekstildeki
kotayı veto etti
• ANKARA (AA) -
Türkiye'nin Avrupa Bırliği
(AB) ile gerçekleştirdiği
gümrük birliğine uyum
amacıyla uygulamaya
başladığı tekstil ve
konfeksiyon kotalan, Dünya
Ticaret Örgütü (WTO)
tarafmdan, '"liberal ticarete
aykın" bulundu.
Hindistan'ın şikâyeti üzerine
DTÖ bünyesinde kurulan
panel, ön karar hakkında
görüşünü bildirmesi için
Türkiye'ye iki hafta süre
tarudı. Türkiye görüş
bildirmezse 60 gün içinde
temyiz mekanizmasını
işletecek.
İhracatta süppriz
nakamtop
• ANKARA (AA)-
Gümrüklerde işlenmesi
gecikmiş ya da işlenmemiş 1
milyar 399 milyon 708 bin
dolarlık dış ticaret
beyannamesinin
degerlendirilmesi
sonucunda, daha önce
açıklanan ithalat ve ihracat
rakamlan aylar itibanyla
yeniden revize edildi.
İhracatta 980 milyon 687 bin
dolarlık. ithaJattada419
milyon 21 bin dolarlık artış
ortaya çıktı. Ihracatın ithalatı
karşılama oranı yüzde
57'den yüzde 58.8'e çıktı.
Tüketici konseyi
* ANKARA(ÂÂf *"*>**'
3.Tüketici Konseyi bugün
toplanıyor. Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı Konferans
Salonu'unda yapılacak
toplantıda, Tüketiciyi
Koruma Yasası'nda
degışiklik yapılmasına
ilişkin kanun taslağı ele
ahnarak son şekli verilecek.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Tüketicinin ve Rekaberin
Korunması Genel Müdürü
Mehmet Akif Ersin'in
verdiği bilgiye göre, yeni
taslakla 'tüketici kredileri'
konusunda vatandaşlara 7
gün içerisinde 'cayma
hakkı' geririlecek.
Petkim'in yaklaşık 1.5 yıl önce Rekabet Kurulu'na şikâyet edildiği öne sürüldü
Haksızhk bayileri kızdırdıEkonomiServisi-Özelleştirme
kapsamma alınmasından bu yana
yolsuzluklann ve "adam kayır-
malann" siirdüğü iddıa edılen Pet-
kim'in. haksız dağıtım nedeniyle
Rekabet Kurulu'na şikâyet edil-
diği, buna karşm yanıt alınamadı-
ğı öne sürüldü. Petkim'in duyuru
yapmadan 3-5 firmaya, 5 bin ton
polipropilen ürününü şubat kota-
sından sattığının orta>a çıkması-
nın ardından Plastık Hammadde-
cileri Derneği (PIHAD) yetkilile-
n. haksız dağıtımın uzun süredir
yapıldığını ve bunu Rekabet Ku-
rulu'na şikâyet konusu yaptıklan-
nı açıkladılar. Rekabet Kurulu'ndan
yanıt alamadıklannı belirten Plas-
tik Hammaddecileri Derneği yet-
kililen. "Petkün'denmaialabilen
firmalar dışuıda pek çok firmarun
petkim
• Plastik Hammaddecileri Derneği yetkilileri, haksız
dağıtımın uzun süredir yapıldığını, Petkim'in bilerek
karaborsa yarattığını ileri sürdüler. Bayiler konuyu
sürekli gündeme getirdiklerini ancak hiçbir şekilde
yanıt alamadıklannı belirttiler.
talebi buhınduğunu, hatta peşin
ödeme yapmalanna karşm hâlâ
ürün aJmadıklannı" iddıa ettiler.
'Karaborsa yaratılryor'
Plastik Hammaddecileri Der-
neği Yönetim Kurulu üyesi ve Pet-
kim bayisi ZeyndAsiaa Petkim'in
69 firmadan 63 fırmaya 10'arton
mal verdiğini ve 4-6 şirkete de
2'şer bin tonluk ve 500'er tonluk
mallar verdiğini söyleyerek, "Ret-
kün bu mallan verdikten sonra 5
Mart 1999'dan itibaren dağıtım
yapmıyor ve piyasaya polipropile-
ni vermiyor. Bunıın nedeni. o ma-
h aJanlann daha rahat karaborsa
fiyauna mal satmasını sağlamak.
Türkhe'nin btı konuda en çok it-
halat>aptığı Bulgaristanda fabri-
kalarda tamirat var" diye konuş-
tu. Petkim yönetimiyle defalarca
görüştüklerini ve Rekabet Kuru-
lu'na haksız dağıtım nedeniyle
başvunıdabulunduklannı sö>leyen
Aslan. "Rekabet Kurulu'nageçen
yıl ocak sonlannda başvuruda bu-
lunduk.6aydır tefcfon açrvoruz. An-
cak hiçbir yanıt alamadık" dedi.
Dernek üyelerinden İsmetTanık
da, Petkim'de el altmdan mallann
çıktığını iddia ederek şunlan söy-
ledi: "Petkim 12 bin ton stokum var.
di>or. Ama dağıttığı mal 5000 ton.
Bu nasıl oluyor. 7000 ton mala ne
oldu. Şu anda bu 3-5 firma ile ay-
ru zamanda mal talep etmemize
karşm hâlâ talep ettikJerimizi ala-
madık. Aynca talepettiğimi/ mal-
lann çok aşağjsında mal dağıüla-
cak. 69 firmaya mal dağıttık deni-
liyor. 5 firmay ı çıktığuıızda topla-
sanız dağıtılacak mal 1000 tonu
geçmez, GtTİ kalan 6-7 bin ton ma-
la ne oldu? El alhndan mallann
çıktığı söyleniyor.''
Tanık, Petkim'in kasasına gir-
mesi gereken miryonlarca dolann
tüccarlann cebine girdiğini ve bu
durumun devlet için de önemli bir
kayıp olduğunu söyledi. Tanık şöy-
le devam etti: "Pttkim Genel Mü-
dürii Mustafa Mutlu, demeçlerin-
de Petkim'in 3 ayda 10-12 bin tona
yakın biriken stoku olduğunu söv-
İüyor.Ömeğjn ben28Aralık'ta faks
çektim: ocak, şubat, mart aylann-
da şu kadar maltalepediyonım di-
ye. Ben 150 ton talep ederken Pet-
kim 30ton verdi. Bana 150 ton ver-
miş otsaydı ve diğeıierinin talep et-
tikleri miktarlar kadar ürıin dağı-
Olsavdı bu kadar stok olmazdL"
Clinton, IMF'den elindeki altınlan satmasını istedi. Uzmanlar yardımı ikiyüzlü buluyor
Yoksul ülkelere bor ç oyunu
• Gelişmiş ülkeler, iiçüncü
dünya ülkeİerinin borçlannın
bir bölümünün silinmesini
tartışırlarken kimi uzmanlar
programın bu ülkeleri borç
batağından kurtaramayacağını
ve başka amaçlara yönelik
olduğunu belirtiyorlar.
EkonomiServisi - Küresel kriz ile birlik-
te IMF politikalan yoğun eleştirilere hedef
olurken fonun yoksul ülkelere nasıl kaynak
sağlayacağı yeniden gündemegelmeye baş-
ladı. ABD Başkanı Bill Clinton. Ulüslara-
rası Para Fonu'ndan (IMF) borç içinde yü-
zen yoksul ülkelere yeni kaynak sağlamak
için elinde tuttuğu altınlann bir bölümünü
satmasını istedi. Üçiincü dünya üikelen ile
ilgili kimi uzmanlar ise yardım programını
ikiyüzlü olarak yorumluyorlar. Clinton,
Washington'da toplanan ABD-Afrika bakan-
lartoplantısındayaptığı konuşmada, IMF'nin
uzun zamandır gündeminde olan, kaynak
yaratmak için altın satışını desteklediğini
söyledi. Clinton. "IMF'nin altın satması
, Önerisini desteküyoruz. Fonun alün satışj
ABD ile diğer ülkelerin, yoksul ülkelerin
ağır borç yükünden kurtanlması yönün-
deki girişiminin maliyetinin karşılanması-
na katkı sağlayacak*
1
dedı.
Çoğu Afrika'da yer alan ülkelerin oluş-
turduğu aşm borç içinde olan ülkelenn 70
milyar dolara varan borç mıktannın bir kıs-
mmın silınmesi önerisı bir süredir tartışılıyor.
'Yardım programı ikiyüzlü'
Öte yandan Afrika İçin Ekonomik Ada-
let Programı Koordınatörü John Mihevc söz
konusu borç indirme programına dahıl ola-
bilmek için ülkelerin, kökten malı yapı de-
ğişikJikJeri ve 6 yıl içinde tıcari liberalizas-
yonagidılmesi gıbi koşullan içeren bir 'ya-
pısal uyum programı' başlatmalannm zo-
runlu olduğunadikkat çekti. Mihevc, bu ne-
CEMİLCİĞERİM
Voksul ülkelerin dış borç yükü, her gün onlarca çocuğun ölmesine neden oluyor.
denle borç yardımı programının aslında sö-
zü edildiği gibi üçüncü dünya ülkelerini
borç batağından kurtaramayacağını kay-
detti. Mihesc'in 'üçiincü dünya ülkeleri'
ile ilgili Intemet sitesinde (ThirdVVorldNet-
work - www. twnside.org) yayımlanan ma-
kalesinde, söz konusu borç indirim prog-
ramının aslında belirtilen düzeylerde ol-
madığı ve ağır borç yükü altındaki ülkeler
için 'çok küçük ve önemsiz' bir rahatlatma
yaratacağı ifadesı yeraldı.
IMF sözcüsü ise yaptığı açıklamada. fo-
nun kasasında bulunan mevcut fiyatlarla 29
milyar dolar olan 103 milyon ons tutann-
daki altının satışının henüz görüşülmeye
başlanmadıgını söyledi.
Almanya'nın öneriye karşı olumsuz tav-
nnın değişmediğı ıfade edilirken Fransa
Cumhurbaşkaru JacquesChiracda IMF'nin
elinde tuttuğu altınlann bir kısmının sa-
tılabıleceğiru dile getirdi.
Asya'da 24 milyon işsiz
CENEVRE/ANKARA (AA) Bir-
leşmiş Milletler Uluslararası Çalışma
Orgürü (ILO), küresel düzeyde yaşa-
nan kriz nedeniyle sadece Doğu As-
ya'da 24 milyon kişınin işsiz kaldığı-
nı bildırdi. Gelecekte olası bırmali ve
ekonomik krizin sebep olabileceği
sosyai yıkınolan öniemek için ILO'nun
yapısının güçlendirilmesi istendi.
Raporda, malı kriznedeniyieartan
sayida kişinin, daha az ücretın öden-
diğı 'yasadışı'biçimde veya tanm sek-
töründe çalışmaya zorlandığı ifade
edildi.
Asya mali krizı nedeniyle çalışan nü-
fus içinde işsizlik oranının. geçen yıl
kriz öncesi döneme göre Hong Kong,
Çin, Filipinler'de yaklaşık iki kat; En-
donezya, Güney Kore, Malezya ve
Tayland'da 3-4 kat arttığı ifade edildi.
insana yatırıma güzel bir örnek
Çiftçi üretkenliği destekleniyor
SAMSllN -1998 yüında Samsun'un 10
ilçesinde Tanm ll Müdürlüğü'nce yürü-
tülen. Sosyai Yardunlaşma ve Dayanış-
ma Vakfi'nca destekJencn proje ile her gün
tüketen yerine her gün üretentoplumol-
ma amaçlandı ve "Vbksul birinsanı her
gün doyurmaktansa balık tutmayı öğret-
mek" sözü projelerin amactnı oluşturdu.
"SessHDestek' adı verilenproje ile. 400
aileye değişik büyüklükte kapama ceviz
bahçesi tesisi, 132 aileye 125 metrekare
arasında değişen farklı büyüklüklerde
132 plastik sera, 113 aileye 148 adet süt
sığın. 86 aileye 1000 adet damızhk ko-
yun ve koç, 135 bin adet anh fenni ko-
van, 25 aiteye 18 adet tavuk kümesi ve
yine 25 aileye kapama kivı bahçesi tesi-
si gerçekleştirildi. Projeiere yaklaşık 125
milyar liraharcandı. 900 çiftçi ailesine ya-
hnm yapıldı. Bu maddi destek çiftçilere
faizsiz, uzun vadeli ve projeye göre ba-
ğış şeklınde verildi.
ALTIN FIRSAT!
JU:
LAVU2EGE, 1998'DEKÎDıŞ TICARETIDEĞERLENDIRDI
'Enmbankkredileri
ycınlışkuUaıuhyor'
IKTİSAT!
BAIKASI
İKTİSATTel.(0212)2741616
Memnun iyetle
BANU SALMAN
ANKARA - Dış Ticaret Müsteşan Yavuz
Ege. Eximbank kaynaklannm kullanımında
kredilerin asıl ihtiyacı olana aktanlmadığı-
nın tespitedilmesi halinde aracılık eden ban-
kalarayaptınm uygulanacağını söyledi. Kay-
nak kullanımına aracılık eden bankalann,
hemen w tam olarak1
ıhtiyaç sahibine kre-
di kullandırması gerektiğine dikkat çeken
Ege. "Burada firmalann şikâyette bulun-
malan gereldyor" dedı.
Ege. Bankalar Yeminli Mu-
rakıplan 'run ya da Merkez Ban-
kası'nın denetimleri yaparak
şikâyetin haklı bulunması ha-
linde bankaya yaptınm uygu-
lanacağını. hatta suçu tespit
edilen bankaya daha sonra
Eximbank kredilerine aracılık
yapma izni verilmeyeceğini bil-
dirdı.
Dış Ticaret Müsteşan
Ege, Cumhuriyet' in soru-
lannı yanıtladı.
-1998 yılı dışsatım so-
nuçlanm nasıl değerlendi-
riyorsunuzve 1999 progra-
mı hakkında bügj verir mi-
siniz?
- 1998'de, 1997'ye kı-
yasla düşünülenden bir
miktargeride kalındı. Dün-
yadaki konjonktürel gelişmeler ve Rusyapa-
zan göze alındığında, hiç de fena değil.
Rusya'nın yanı sıra Bağımsız Devletler
TopluJuğu (BDT) ve Uzakdoğu pazan kay-
boldu. yalnızca Rusya'yla yapılan ticaret-
ten 1.3 milyar dolarlık kayıp oluştu.
Rusya pazanndaki kaybı, Kuzey Afrika'da
Libya'yı dışanda bırakıyorum, Mısır, Tu-
nus. Fas ve Cezayir'de yüzde 65-70 dolayın-
da dolar bazında artışlarla telafi ettik. Kuzey
Amerika pazannda son derece başanlı olduk.
Avrupa Birliği'nde önemli artışlar var. Bu ge-
ge, Eximbank
kredilerinin yerinde
kullamlmadığı tespit
edildiği durumlarda
ilgili bankalara yaptınm
uygulanacağını söyledi.
lişmeler 1999 için önemli.
- Dünyadaki gelişmeler dışuıda sıkıntının
kay nağ? nedir?
- Işletme finansmanı bulmakta güçlük çe-
kiyorlar. thracat fınansmanıyla ilgili pek faz-
la bir şey yok. Tek başma Eximbank bunu
üstlenmiş, götürmeye çalışıyor. Halbuki ge-
lişmiş ülkelere baktığımızda bankacılık ke-
simi de finanse ediyor, çok daha fazla kat-
kısı var.
Hükümetin tavn da, dış dengeyi sağlaya-
cak. dış dengeyi Türkiye lehi-
ne koruyacak şekilde daha faz-
la kaynağın seferber edilmesi
yönünde oldu. Burada da en
önemli katkı, Eximbank'a da-
ha fazla kaynak ayırmak şek-
linde ortaya çıktı.
- Dünya Bankasf ndan akta-
nlacak kaynak vardL
- Dünya Bankası'ndan baş-
langıç için 200 milyon do-
lar gelecek. Hepsi Exim-
bank'a gelmeyecek, ama
ihracatamaayîa kullanıla-
cak. Bir bölümü bazı ka-
mu bankalanna da (Kal-
kınma Bankası ve Halk-
bank) kullandınlacak. Bu
da iyi bir şey. Buna bağlı
olarak Japon Eximbank'ta
olumfu gelişme oldu.
- Dışsatımda fiyat dü-
şükliigüyle miktararüşı sağlandığı söriilüyor.
Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Dünyadaki genel deflasyonist eğilimden
kaynakJanıyor. Bazı özel nedenleri de var. ama
asıl dünya fiyatlannda bir düşüş var. Ciddı
endişe konusu. ÖzelJikle geuşmiş büyük eko-
nomilerde.
- Rusya'yla ticaret konusunda gelişmeler
oldu mu?
- Birtakım önlemler alındı. Bundan son-
ra da alınacak. Özellikle bavul tıcaretiyle il-
gili. 15 günde etkisini göstermeye başladı.
İŞÇİIVİN EVRE1VEVDEJV
ŞÜKRAN SOIVER
Kurt Dumanlı...
PKK, TİKKO, veya adı her ne ise, cinnet halin-
deki terör örgütü üyelerinin, en acımasız, kanlı ey-
lemlerini, insana ait olabilecek bütün ölçülerin,
değerlerin dışına çıkmış olarak gerçekleştirmele-
ri beklenen bir sonuç.
"Ekmek parasının peşindeki taksi şoföründen,
tezgâhtar genç kızlardan ne istiyorlardı?" diye
soru yöneltmenin, insanlık beklemenin bir mantı-
ğı yok.
"Zarar vermeleri nasıl en aza indirgenebilir?
Amaçlanna ulaşmaları nasıl engellenebilir" soru-
lanna, duygusallıktan becerebildığimiz ölçüde an-
narak yanıt aramamız gerekiyor.
Ne yazık ki başta medyamız, siyasal, toplum-
sal örgütlenmelerimiz, devlet güçlerimiz, ekmek-
lerine yağ sürecek türden, yapmamamız gereken
ne varsa yapmakta yanşıyoruz.
Tabii ki cinnet halindeki gözü dönmüş teröris-
tin asıl hedefi öldündüğü şoför, tezgâhtar değil. ASJI
hedef, APO'nun yakalanması ile Türkiye'nin ba-
nşa, hukuk devletine dogru yönelmede yakaladı-
ğı şansın yok edilmesi.
PKK'yi bildik çıkarlan nedeni ile besleyen iç ve
dış odaklar gerçeği ne kadar önemli, etkili olursa
olsun, 12 Eylül süreci, hukuk devleti sınırlannın dı-
şına taşan devlet uygulamaları olmasaydı PKK bu
kadar güçlenebilir miydi?
1980'li, 9O'lı yıllarda PKK'nin köylerden beslen-
mesini önleyemeyince, köylerin boşaltılması ça-
resizlik, zorunluluk olabilir. Ama devlet yakılan
köyden çıkarttığı köylüsünün nereye gıdeceği, na-
sıl yaşayacağına seyirci kalabilir mi?
KaJırsa, bugün varoşlardan beslenen kent terö-
ristleri için hatta şeriaftn, /rkçılığın önlenemeyen yük-
selişi için uygun ortamı, koşullan yaratmış olur.
Türkiye'nin toplumsal birikimi, devlet gücü, te-
rör örgütlerinin en acımasız terörist eylemlerinin
açtığı yaraları onarmaya yeterii oiabilir. Yeter ki
medyamız, siyasetçimiz, sivil toplum örgütlerimiz,
devlet gücümüz ile biz açılan yaralara tuz biber
ekmeyelım.
Türkiye'nin her yerinde, her an ortaya çıkabile-
cek terörist eylemlere karşı alarmda, canını dişı-
ne takarak görev yapmak zorunda olan polis güç-
lerinin zor koşulları ortada. Izmir'de depresyon
geçiren polis memurunun durumu. bulunduklan
ruh hallerini, üzerlerindeki baskıyı sergiliyor.
Yine de "toplum arkamızda" mantığı ile polisin
kitlelere yönelik şiddet gösterilerine, hele de işken-
ce, yargısız infaz, huku dışı davranışlanna bu özel
durum nedeni ile hoşgörü ile bakabilir miyiz?
Ne yazık ki oluşan kamuoyu bu doğrultuda. Te-
rörün acımasız cinayetleri, eylemleri karşı öfkeyi
kabartıyor. Katıllenn yakalanması özlemi, toplum-
sal öfke, polisin tepkili, hukuk dışı davranışlanna
hoşgörü ile bakılmasını getiriyor.
Oysa tam tersi olmalı. Düşmanlık tohumlannın
atıldığı bir ortamda, oyunu bozmak üzere duygu-
sallıktan annmalı. Kışkırtıcı, hele de hak-hukuk dı-
şı davranışlara asla izin verilmemesi gereken çok ,
kritik bir dönemi yaşıyoruz. *• i
Can parçası öldürülmüş olsa da, act mantığı, ak-
lı durdursada, "Katilleri bize versinler, parçalaya-
lım" diyen, linç avazelerini haber odağı yapan
medya, halkın acılannı oya dönüştürmeyi hesap-
layan, ucuz kahraman şovlara yatan siyasetçi, öf-
kesini gösteri yapan öğrencilerden çıkarmaya ça-
lışan polis.. teröristin eylemi kadar zararlı oluyor-
lar.
Kendi adıma 12 kişiyi yakan vahşi terör eylemi
kadar, 16 Mart katliamını protesto etmek isteyen
ÖDP Başkanı'nı yaka paça gözaltına alan polisin
eyleminden, öfkesinden kaygı duyuyorum.
Toplumsal birikimimiz, sağ duyumuz; terörıst-
le, hak arayanı ayırmaya yeterli. Yeter ki kurtlara
dumanlı havadan yararlanma şansını vermeyelim.
Özbekistan izlenimleri
Urkek ama kararlı
dışa açılım
ÖZLEM YÜZAK
SEMERKANT - 23.9
milyon nüfuslu Özbekis-
tan "da halk sanki açılan
'drçdünya' kapısırun önün-
de durmuş. ürkek bir ka-
rarsızhkla seyrediyor. Baş-
kent Taşkent ve Semer-
kant'a yaptığımız 2 gün-
lük kısa gezide ilk izleni-
mim bu oldu. Aiçak ve ba-
kımsız evler. çok geniş
caddeler, bunlann arasın-
da dikilen ama bütüne bak-
tığınızda "oyuncak lego"
görünümü veren birkaç
modern bina. Sanki birte-
zatlarülkesi. Akşam 6'dan
sonra her yerkapalı. Birtek
opera binası hariç.
A\hk maaş 25 dolar
Bir ûniversite hocasının
ortalama aylık maaşının
10 dolar olduğu Özbekis-
tan 'da okuryazar oranı yüz-
de 98. Görüştüğümüz ki-
şiler bir ailenin geçinme-
si için yaklaşık 250 dola-
ra gereksinim olduğunu
ifade ediyorlar, ancak or-
talama maaş 3000 som,
yani 25 dolar.
Resıni kura göre 1 do-
lar 125 som. Ancak kara-
borsada 450 som'a kadar
çıktığı belirtiliyor. "Peki
bu şartlar alnnda nasıl ge-
çinivorsunuz" sorumuza
ise tam bır yanıt alamıyo-
ruz.
Özbekistan Cumhurbaş-
kanı İslam Kerimov'un.
Koç Grubu'nun Semer-
kant'ta kurduğu Samko-
çauto fabrikasının açılı-
şmda yaptığı konuşmasın-
da, "Tanm üretünimizde
yüzde 35 oranında bir ka-
yıp yaşıyoruz. Çünkü pa-
ketieme ve pazarlama ko-
nulannda çokbüyükeksik-
lerûnizvar
r
sözleri. aslın-
da pek çok şeyin altını çi-
ziyor.
Yurtdışındaki en büyük
yatınmı için Özbekıstan'ı
seçen ve bu ülkeyi "Tür-
kiye'nin 1950'leriğibr gör-
düğünü belirten Koç Gru-
bu Yönetim Kurulu Baş-
kanı RahnuKoç. neden bu
ülkeyi tercih ettiklerini şu
sözlerle açıkJadı: "Özbek-
lerin sanayi kurma heves-
leri. çabuk karar alabilme-
ieri ve idarecilik anlay ışla-
n."
Tîcari araç yatınmı ile
bu ülkeye adım atan Koç
Grubu. bu gırişimlerini
sürdürmekte kararlı.
Grubun önemli şirketle-
rinden Arçelik'in, ülkede
buzdolabı üretimine baş-
laması için anlaşma imza-
landı.
Arçelik'in yatınmı
Tarihi Ipek Yolu üzerin-
de bulunan ülkenin ikinci
büyük kenti Semerkant'ta
kurulacak buzdolabı fab-
rikasının 2001 yılmdaüre-
time başlaması planlanı-
yor.
Özbekistan'da halen
20'den fazla Türk firması-
nın temsilcisi. 300'un üze-
nnde de Türk-Özbek ortak
firması bulunuyor. Yaban-
cı yatınmlan ülkeye çek-
mekte ısrarlı olan Özbek
hükümeti, sıfir gümrük uy-
gulaması gibi cazıp teşvik
polin'kalannı sürdüreceğini
belirtiyor.