20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 MART1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Faşist teröristin dosyası İtalyan Cumhurbaşkanı'na sunulacak. Hâkim ve savcılar farklı görüşte Ağca'nm iadesi tarbşhyorYASEMİNTAŞKIN ROMA - Papa IL Jean Paul'e 13 Mayıs 1981 'de suikast düzenleyen ve Türkiye'de de gazeteci Abdi tpekçi'nin öldürülme- sinden idama mahkûm olan Mehmet AH Agca'nın af dosyası İtalyan Adalet Baka- nı Otiviero Diliberto'nun özel kalem mü- dûrü Loris D'Ambrosio'nun masasında, Cumhurbaşkanı Oscar Luigi Scalfaro'ya sunulacağı gûnü bekliyor. Vatikan'ın Ağ- ca'nın affına ve Türkiye'ye iadesine kar- şı olmadığuıın ortaya çıkrnası, kamuoyun- da Ağca'nın çok yakın zamanda hapısten çıkacağı şeklinde vorumlanıyor. Bakanhk dosvayı inceledi ttalyan Adalet Bakanlığı'na yakın kay- naklar, Adalet Bakanı Oliviero Diliber- to'nun önceki gün Ağca'nın af dosyasını yardımcılan ile birlikte incelediğinı, tek- nik açıdan bir problem olmadığını bildi- riyorlar. Ancak Adalet Bakanlığı'nın önünde bulunan problem sadece teknik değil, politik bir sorun oluşturuyor. Ağ- ca'nın af talebinin Türkiye'ye iadesi ko- şuluyla kabul edilmesi tezi ağırlık kaza- • Ağca'nın af talebinin Türkiye'ye iadesi koşuluyla kabul edilmesi tezi Italya'da ağırlık kazanırken bir yandan da Türkiye ile yeni bir sürtüşme konusu yaratmamak için Türk yetkililerden açık bir işaret bekleniyor. Papa suikastı ile ilgili bir sonuç elde edemeyen îtalyan hâkim Priore, Ağca'nın gereğinden fazla hapiste kaldığını söyledi. nırken bir yandan da Türkiye ile yeni bir sürtüşme konusu yaratmamak ıçin Türk yetkililerden açıkbirişaret bekleniyor. Bu yüzden Adalet Bakanı Diliberto da Ağ- ca'nın iadesi karannı tek başına değil, hü- kümeti ile birlikte almak karannda. Bununla birlikte Mehmet Alı Ağca'nın Türkiye'ye iadesi kaydıyla affı. Papa su- ikastı ile ilgıh tahkikat yapan hâkimler de dahil olmak üzere Vatikan çevrelerini de ikiye bölüvor. Papa'yı rahıpliğinin ilk yıl- lanndan bcn takip eden eski özel kalemi, Kardınal Stanislao Dziwisz, "Vatikan'ın eünden geteni yaptığuu, Ağca'nın öncelik- le tüm gerçegi söylemesi gerektigini'' be- lirterek bu konuda Vatikan'da sert tutum takınanlann önderliğini yapıyor. Öte yan- dan Vatikac'ın ilerici kardınallerinden Er- silio Tonini ise Ağca'nın serbest bırakıl- masının bir zayıfiık olarak algılanabilece- ğini, oysa bunun bir güç gösterisi olaca- ğını savunuyor. Tonini, Papa'nın Ağca'yı affettiğini hatırlatarak "Bunda utaıulacak bir şey yok. insana güveni iade etmek la- am. hapishancnin görevi insana yeniden özgürlüğünü kazandırmakür" dedi. Papa suikastı ile ilgılı olarak üç ayn tah- kikat yürütmüş olan ve bu tahkikatlann- dan hiçbir sonuç elde edemeyen hâkim Rosario Priore, Ağca'nın gereğinden faz- la hapiste kaldığını ifade ederken delille- ri yok etmesı, verdiği yalan ifadelerle da- vayı çıkmaza sokması nedeniyle de ceza- sının yeterince olmadığını savunuyor. Ağca davasını ilk yıllarda izleyen sav- cı Antonk) Marini ise Ağca'nın Türki- ye'ye iadesine kesinlikle karşı olanlardan. Papa suikastında ilk kez gazeteci Uğur Mumcu'nun ortaya attığı Bulgar bağlan- tısını savunan Marini, Ağca'nın geçen yaz ayında kendisine bu konuda mektupla ba- zı itiraflarda bulunduğunu belirterek Pa- pa suikastına paralel bir davanın halen sü- ren soruşturması nedeniyle Ağca'nın ser- best bırakılamayacağinı belirtiyor. Italya'yı 1970'li yıllarda kana boğan terör örgütü Kızıl Tugaylar'la ilgili dava- lara bakan eskı savcı Ferdinando Imposi- mato ise Ağca'nın hapisten çıktığı takdir- de kesinlikle öldürüleceğine emin olduğu- nu belirterek serbest bırakılmasına karşı olanların safında yer alıyor. En son geçen pazar günü Ağca ile gö- rüşen avukat Marina MagistreUi ise 18 yıldır müvekkilini ilk kez gülerken gördü- ğünü belirterek Ağca'nın Türkiye'ye dör nüp gazeteci Abdi Ipekçi'nin öldürülme- si nedeniyle verilen cezasını çekmeye ra- zı olduğunu belirtti. Magistreİli, Papa'nın mayıs sonunda Ancona'ya bir katedralin açılışı nedeniyle yapacağı ziyaret hatırla- tıldığında Ağca'nın o tarihten önce ser- best kalmasını umduğunu ifade etti. Pa- pa'nın Ancona'ya ziyaretinden 3 gün ön- ce, 27 Mayıs'ta ttalyan adli makamlan Ağca'nın yan-özgürlük talebıne cevap ve- recek. Ağca'nın Türkiye'ye iadesi şartıyla af- fı tezi, gün geçtikçe inanılırlık kazanıyor. Ağca'nın avukatı Marina Magistreİli dün yeniden Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Necati Utkan ile görüşerek Ağca'nın affı konusunda italyan Adalet Bakanlıği'nın öne sürdüğü değişik olasılıkian tartıştı. İtalyan Adalet Bakanhğı, Ağca'nın tama- men veya kısmen affı konusunda karan- nı vermeden önce Ağca'nın her koşulda Türkiye'ye ladesini garanti altma almak istiyor. Mehmet Ali Ağca'nın affinm sa- dece hukuki değil politik bir içerik taşı- ması nedeniyle af talebinin Başbakan Massimo D'Alema ve Dtşişleri Bakanı Lamberto Dini tarafından da ele alınacağı belirtildi. Yurdun çeşitli bölgelerindeki trafık kazalannda 25 kişi öldü, 38 kişi deyaralandı Trafık kazalanterördenbeterYurt Haberleri Servisi - Yurdun çeşitli bölgelerinde meydana gelen trafik kaza- lannda 25 kişi öldü, 38 kişi de yaralandı. Sivrihisar'dan Afyon yö- nüne giden Tayyar Alper yönetimindeki 05 FE 055 plakalı kamyon ile Antal- ya'dan Ankara'ya giden Hüseyin Şener yönetimin- deki 34 YKE 47 plakalı Metro firmasma ait yolcu otobüsü Sivrihisar çıİcışın- da çarpıştı. Kazada kamyon sürücüsü Tayyar Alper (53). Setda Tonguç (27), Turan Kuzey (46), Ibrahim Ser- kan (46) ve otobüsün yedek şoförü Feyzullah GÖksoy $0) Öldü. Ölen iki kişinin kimlik tespit çahşmalan sü- rüyor. Kazada yaralananlar- dan klmlikleri tespit edile- bilenler ise şöyle: Hüseyin Şener (otobüs sürücüsü), Sıddık Çakır, MeJek Bircan, HediyeTürk- doğan, Songül Hurma, Mustafa Hurma, Ceylan Beker, tlker Türkdoğan, Hüseyin Beker, tdris Kayla, Kâzun Altan, Birol Akgün, Leybı Kuzey, NuruHah Goo- ca, Aytekin Altan, Zahide Sezer, Hilal Sezer, Birsen Şişman, Şeyda Şisman, Bflal AyduvAbdullah Erhan, Er- kan Gündoğan. Gurcan Gündoğdu, Kâzun Taşpı- nar, Dinçer Taşdoğan, Sü- leyman Koyuncu ve FTrdevs Şahin. Eskişehir Devlet Hasta- nesi'nde tedavi altına alınan otobüs yolculanndan Nu- rullah Gonca kazayı şöyle anlattı: "Karşı istikametten gden kamyonun bizim şeride gir- diğini gördüm. Bir anda kamyonla karşı karşıya kal- Eskişehir yakınlannda meydana gelen kazada 7 kişi yaşamını yitirirken çok sayıda yolcu da yaralandı. • Yurdun çeşitli bölgelerinde meydana gelen trafik kazalannda dün m ı n d e k i 4 2 F Y 6 2 9 Pl a k a h 25 kişi yaşamını yitirdi, 38 kişi de yaralandı. Sivrihisar'dan Afyon yönüne giden Tayyar Alper yönetimindeki 05 FE 055 plakalı kamyon ile Antalya'dan Ankara'ya giden Hüseyin Şener yönetimindeki 34 YKE 47 plakalı Metro firmasına ait yolcu otobüsünün Sivrihisar çıkışında çarpışması sonucu 7 kişi yaşamını yitirdi. dık. otobüs şoforii kaçmaya çaüsü ama kamyon bize çarpo." Yaralılardan Birsen Şiş- man da otobüsün sağa-sola sallandığını, şoförün olobü- sü yolun kenanna kaçırma- ya çalıştığım, daha sonra büyük bir gürültüyle kam- yonun otobüse çarptığını belirtti. Önceki gece saat 01.00 sıralannda Kadınhanı ilçe- sinden Konya yönüne git- mekte olan Ersin Cnlüer yönetimindeki 06 GJ 900 plakalı otomobil, Kon- ya'nm Kadınhanı ilçesine 18 kilometre uzaklıkta akaryakıt istasyonundan yola çıkan Ali Şen yöneti- mmdeki 42 AB 808 plakalı otomobılie çarpıştı. Kaza- da, Ali Şen ile Sezai Ozşa- hin, Abdulkadir Kıi, Olcay Dönmez ve kimliğı henüz belirlenemeyen bir kişi. o- lay yerinde öldü. Ağır yara- lı olarak Konya Numune Hastanesi'ne sevk edilen Ersin Ünlüer kurtanlamadı. Konya'daki ikinci kaza 11- gın ilçesinde meydana gel- di. llgın'dan Akşehir'e gi- den Alibey Karakiraz yöne- timindeki 42 DP 952 plaka- lı otomobil hatalı sollama sonucu karşı yönden gelen Ökkeş Küçükzeld yönetı- kamyonun altına gırdi. Ka- zada, Alibey, Sema, Vblkan ve 2 aylık Gülsün Karaki- raz olay yerinde öldü. An- ne Güİsüm Karakiraz ise ağır yaralı olarak Akşehir Devlet Hastanesi'ne kaldı- nldı. Bursa'da, 16 AS 590 pla- kalı otomobil ile Şükraniye kavşağında. elektrik direği- ne çarpan AB Cengiz olay yerinde öldü. Eskişehir'de. Alpu-Bey- likova yolunun Çardakbaşı bölümünde, Özer Ozdemir (58). kullandığı 06 PFH 40 plakalı tankerin devrilmesi sonucunda yaşamını yitirdi. Şanlıurfa'da. Süleyman Taş (34) yönetimindeki 63 T 0213 plakalı otomobilin çarptığı Yusuf Talar(4) öl- dü. Sürücü gözaltına alındı. Bandırma-Gönen kara- yolunda Cemil Tepccik'in kullandığı 10TR 878 plaka- lı minibüs, Buğdaylı belde- si yakınlannda, aşın hız ne- deniyle devrildi. Minibüste bulunan Gûl Karaca, araçtan dışan fırla- yarak olay yerinde yaşamı- nı yitirdi. Kazada ağıryara- lanan Cemil Tepecik ile Sel- ma Oztürk, Gönen Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. lzmir'ın Narlıdere ilçe- sinde Mehmet DenizÖngör yönetimindeki 06 KYM 35 plakalı otomobil. Son Du- rak mevkiinde, karşı yön- den gelen Kağan HasanÖz- demir'in kullandığı 35 TH 479 plakah otomobil ile çar- pıştı. Kazada, sürücü Özde- mır ve otomobilde bulunan Mümin Pınar kaldın Idıkla- n Dokuz Eylül Tıp Fakülte- si Hastanesi'nde kurtanla- madı. Aynı hastaneye kal- dın lan yaralı sürücü Meh- met Denız Öngör (54) ve Bulent Kesim Ozkara (25) tedavı altına alındı. Çanakkale'nin Ezine il- çesi Geyikli beldesınde Is- mail Turan Önder yöneti- mindeki 17 HL 034 plakah kamyon manevra yaparken denize uçtu. Kazada Ön- der'in yanı sıra kamyonda bulunan Sefer Kıak da ya- şamını yitirdi. Bugun etkinliklerle kutlanıyor Çanakkale Zafen'mn 84.yıldönümü • Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğlu, teröre karşı büyük başanlar kazanan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Çanakkale'de olduğu gibi bugün de ülke güvenliğinin güvencesi olmaya devam ettiğini söyledi. ANKARA (Cumhuri- olumsuzgelişmelerekar- yet Bürosu) - Çanakkale Zaferi'nin 84. yıldönümü bugün Başbakan Bülent Ecevh'in de katılacağı et- kinliklerle kutlanacak. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıv- nkoğju, teröre karşı bü- yük başanlar kazanan Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nin (TSK) Çanakka- le'de olduğu gibi bugün de ülke güvenliğinin gü- vencesi olmaya devam ettiğini söyledi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kıvnkoğlu. Çanakkale Zaferi 'nin 84. yıldönümü nedeniyle dün mesaj yayımladı. Ça- nakkale'de dönemin ge- lişmiş silah ve araçlany- la donatılmış ordulanna karşı tüm dünyaya "Ça- nakkale geçilmez" dedir- ten bir zaferin kazanıldı- ğını kaydeden Knnkoğ- lu, •'Çanakkale Zaferi, vatamn bağımsızlığı söz konusu olunca Türk mil- letininve onun bağnndan çıkan TSK'nin nekri ba- şarabiieceğini bir kez da- ha göstermiştir" dedi. Kıvnkoğlu, birçok ba- krmdan son derece özel konumda bulunan Türki- ye'nin, çevresinde yaşa- nan tüm bunalım ve şın "bir güç ve istikrar adası" olmayı sürdürdü- ğünü vurguladı. Kıvn- koğlu, şunlan söyledi: "Teröre karşı büyük başanlar kazanan TSK, Atatürk miUiyetçiliğine bağlı demokratik ve laik Türkiye Cumhurtve- n'nin nhdiklerine. birük ve bütünlüğüne kastede- cek her türlü tehdit ve teh- likeye karşı Çanakkale'de olduğu gibi bugün de iil- kemizin güvenliğinin te- minab olma özelligini en güçlü şekildekorumakta- duv" Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Yekta Güngör Ozdende, Çanakkale Za- feri'nin yıldönümü nede- niyle yaptığı yazılı açık- lamada şöyle dedi: "NasılÇanakkalegeçi- tetnemişse kimsenin kuş- kusu olmamalıdır ki Tür- kiye de geçüemeyecektir, Atatürk de geçilemeye- cektir. Ulusumuz bans ve dayamşma içinde tüm güçlükleri yenecek, esen- likîe yannian karşılaya- cak. Atatürk ilkelerinin onuru ve erdemiyle ku- caklaşmıs bicimde yaşa- mını sonsuza değin sür- dürecektir." ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Boşuna İnat Bu satııian kaleme aldığım sırada, 18 Nisan genel milletvekili seçimlerinin "encamı" henüz tam netleş- memişti. Fakat her ne olursa olsun, bugün ele almak istediğim konu, güncelliğini korumakta. Fazilet Peırtisi'nin, kimi "örtülü" hanım adayı seçi- lebilecek yerden listeye koyması, hiç gereği olmayan ciddi tartışmalara yol açabilecek gibi görünüyor. Dinselkonulann tartışmalanna girmekten pek hoş- lanmadığımı bilirsiniz. Fakat şu "örtünme" konusunu, bir türlü anlayamıyorum. Kuran'da, kadınlann "zinet" yerlerinin örtünmesi emrediliyor. Ama zinet yerinin ne- resi olduğu tartşmalı. Eğer örtünmek, Müslüman ol- manın vazgeçilmez koşulu ise örtünmeyen milyonlar- ca ve milyonlarca hanım, Müslüman değil mi? Bu milyonlarca hanımı bir kenara bırakın; Fazilet listesinden TBMM'ye gireceği garanti gibi görünen Sayın Akgönenç ve llıcak bu konuda ne düşünüyor- lar acaba? Eğer bu tutum "Allah 'ın emri" ise bu iki ha- nım, Allah'ın emrine karşı mı geliyoriar? Çok tutulduğum bir açıklama; "Onlar tercihlerini öyle yapıyoriar..." Eğer Allah'ın bir emriyse, bunun "tercih^ olur mu? Zaten bunu dile getirmelen bile, bu konuda bir nettik olmadığının göstergesi. Benim bugünkü amacım, bu konuyu tartışmak de- ğil. Zaten geçen yıllarda, bu konuyu çok tartıştık. Be- nim amacım, gereksiz tartışmalara yol açmanın do- ğuracağı sıkıntlar. 1991 seçimlerinde, SHP'nin HEP milletvekillerini TBMM'ye taşıması konusu çoktartışılmıştı. Doğrusu, çok riskli bir tutumdu ve SHP bunun bedelini çok ağır birbiçimdeödedi. Karadeniz'de, Marmara'da, Ege'de ve Akdeniz'de oy yitirdi. Bu konu tartışılırken; ben de kalemim yettiğince Erdal Inönü'nün politikasını des- tekiemiştim. Zira ne denli oy yitirilırse yıtirilsin, Güney- doğu Bölgesi'nde yaşayan vatandaşlanmızın, PKK tuzağına düşmemeleri için, TBMM'de seslerini du- yurmalannın yararlı olacağını düşünüyordum. Fakat birdenbire, bambaşka birfotoğrafla karşılaş- tk. "HalkPKK'ninetkisinegirmesin"derker\, PKK'nin sözcüsü gibi davranan milletvekilleriyle karşı karşıya kaldık. Daha ilk adımda, yemin töreninde, Türkçe dı- şında bir dille yemin etmeye kalkışılınca, kızılca kıya- met koptu. lyi mi oldu? Hayır, çok kötü oldu. Yıllardan beri, "demokratik çözüm" diye konuşan- lar, yazıp çizenler; en demokratik çözüm olanağının, saçma bir gövde gösterisi uğaına nasıl harcandığını unutmuş gibi görünüyorlar. Yasa ve içtüzükte; "Kürtçeyemin edilmez" diye bir maddenin olmadığı gerekçesinin ardına sığınmak is- temişlerdi o zaman. Böyle bir madde olması mümkün mü? Kürt kökenli vatandaşımız Kürtçe, Gürcü köken- li vatandaşımız Gürcüce, Laz kökenli vatandaşımız Lazca vs. vs. yemin etmeye kalksalar, o Meclis neye dönerdi? Şimdi, "örtülü" kimi milletvekillerini TBMM'ye sok- maya niyetlenen Fazilet Partisi, aynı içtüzüğe dayan- mak istiyor. Neymiş, hanım milletvekilleri "tayyörie gi- rerier" ibaresi varmış da "örtülü olmaz" ibaresi yok- muş. Hiç böyle bir mantık olur mu? Kamu yaşamın- da öyte şeyler vardır ki "belirtilmesi" gerekmez. Bun- lar Eşyanın doğasının gereği", kendiliğinden "belir- lenir". Bu konuda çok kalem oynatıldı. Bu bakımdan faz- la üzerinde durmayacağım. Benim ele almak ıstedi- gim husus, bu inadın kime ne yarar getıreceğinı tar- tşmak. "örtülü" bir milletvekilinin, TBMM kürsusüne çıka- rak yemin "edemeyeceği", çok açık bir şey. 10 yaşın- daki bir çocuk bile bunu tahmin edebilir. Peki o za- man bu inat neden? Nitelikleri ve değerini hiç tartşmadığım, örtülü bir hanım; TBMM Genel Kurul Salonu'na girmek isteye- cek ve engellenecek. Sert tartışmalar yapılacak, "Be- ni buraya halk seçti" diyecekler, "Ne olursa olsun gi- remezsiniz" yanıtını alacaklar, "Bu ne bıçim demok- rasi.." sorulan ortaya atılacak... Tüm bunlann kime faydası var? Ne bekliyorlar? Mustafa Kemal'in kurduğu TBMM'ye, cumhuri- yetimizin temel ilkelerine bağlı olmadığı izlenimini ve- ren bir hanımefendinin giremeyeceği, çok açıktır. Bu tarz bir yaşam sürmek isteyen insanlara karşı, sonuna dek saygılıyım. Hiçbir itirazım yok. Fakat bu yaşam tarzını ve sembollerini, kamu yaşamına aktar- mak istedikleri zaman, "külahlan değiştihyoruz". Bu tutumuma karşı çıkan kimi arkadaşlar, "Siz Is- lamlyeti camiye hapsetmek istiyorsunuz..." diyorlar. Çok yanlış. Cami hapishane mi? Kaldı ki (bence) Islamiyet "Kul ve Tann" arasındaki bir bağlantya dayanır ve "sevgi" temelinde oluşur. Başkalan, başka biçimlerde yorumluyorlarsa, onlara da mübarek olsun... Fakat "O/mayacak duaya amin demenin" ve boşa inatlaşmanın, kimseye yaran olmaz. En büyük zaran da boşa inatlaşanlara olur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle