Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 ŞUBAT1999SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
TOFAŞ'ta zonunlu
izin sona erdi
• BLRSA(AA)-
TOF^Ş'ta. iç piyasadaki
ourgunluk ve bayılerde
duşan stoklar nedeniyle
ara \enlen otomobil
üretimine, bu sabahtan
iîibaren yeniden başlandı.
Türk-İş'e bağlı Türk Melal
Sendikası Bursa Şube
Başkanı Sabri Özdemir,
TOFAŞ'ta piyasa koşullan
nedeniyle bir bölümü 9,
bir bölümü de 13 gün önce
zorunlu ızne çıkartılan
isçılerin, bu sabah işbaşı
yaptığını söyledı.
Fabrikada. Kartal. Doğan,
Şahin. Palio. Palio
Weekend \e Siena başta
olmak üzere tüm
raode 1lerde üretime
geçildiğini ıfade eden
Özdemir. işçilerin yeniden
zorunlu ızne
çıkanlmasının söz konusu
olmadığını. işverenden de
bu konuda bir talep
gelmediğinı bildirdi.
TOFAŞ Otomobil
Fabrikasf nda zorunlu izne
çıkartılan yaklaşık 3 bin
işçiye ızin döneminde
sosyal haklarla birlikte
aldıklan ücretin yüzde
76'sı ödendı.
Fransa'da dev
birleşme
• Ekonomi Servisi -
Fransa'da iki büyük banka.
Societe Generale ve
Compagnie Financiere de
Paribas. Fransa'nın en
büyük bankasını
buluşturacak birleşme
karannı açıkladılar. Iki
bankanın birleşmesi ile
toplam sermayenin 200
milyar frangı bulacağı,
ortak gelirin ise 12 milyar
franga ulaşacağı bildirildi.
Öte yandan, Fransa'nın
diğer önemli kamu
bankası Credit
Lyonnais'nin
özelleştirilmesinden sonra,
bu bankanın hisselerini
almak için La Societe
Generale-Paribas'ın
oluşturduğu ortaklığın
aday oldugu kaydedildi.
Ford Otosan'da
ücretli izin --*
• tSTANBUL (AA) - Ford
Otomotn Sanayi AŞ'nin,
Istanbul \ e Inönü
fabrikalan çalışanlanna,
olumsuz piyasa şartlan \e
artan stoklar nedeniyle bir
hafta ücretli ızin verildi.
Konuyla ilgili olarak
İMKB'ye gönderilen
açıklamada. piyasadaki
talebm beklenenın çok
üstünde düştüğü ve zorlu
bir ocak ayı yaşandığı
kaydedilerek "Fabrika
müdürlüğü, sendika \e
çalışanlanmızın karşılıklı
anlaşmalanyla fabnka
çalışanlanna 1-6 Şubat
tarihleri arasında ücretli
izin kullandırma karan
alınmıştır" denildi
Dojju kredi
bekliyor
• ERZURUM(AA)-
Doğu Anadolu
Bölgesi'nde çeşitli
nedenlerle yanm kalan
345 tesisin ekonomiye
kazandınlması ıçin 33
trilyon 222 milyar lira
gerekıyor. Erzurum
Ticaret Borsası'nın (ETB)
Doğu Anadolu
Bölgesi'nde yanm kalmış
tesislerle ilgili
araştırmasında, bölgede
yarım kalmış 345 tesisin
bulunduğu ortaya çıktı. Bu
tesislerin tamamlanması
için 33 trilyon 222 milyar
liraya ihtiyaç duyulduğu
belirtilen araştırmada,
bunun gerçekleşmesi
durumunda 15 bin 289
kişinin istihdam edileceği
ve milli ekonomiye önemli
katkı sağlanacağı
vurgulandı.
IZTO'nun anketi
• İZMİR(AA)-İzmir
Ticaret Odası Yönetım
Kurulu Başkanı Ekrem
Demirtaş. oda üyelerinin
ekonomık durgunluktan ne
ölçüde etkilendiğini
belirlemek amacıyla, 3 bin
557 fjrmayı kapsayan bir
anket çalışması
gerçekleştirdiklerini
bildirdi. Demirtaş, anket
sonuçlanndan. Izmir
piyasalannda durgunluğun
kriz noktasına
dayandığınm anlaşıldığını
kaydeti Tekstil sektörüne
yönelık daha önce alınan
önlemlerin sonuç
vermediğini savunan
Demirtaş, yeni
hükümetten "sonuç alıcı
tedbır" getırmesıni
beklediklenni söyledi.
Yerli hayvancılığın 'idamı' anlamma gelen dışalım karan geri çekiliyor
Et itlıalatma izfaı yok• Yeni Tanm Bakanı
Erdir, 31 Ocak'ta sona
eren ithalat yasağının üç
ay daha uzatılması için
yeni bir kararname
hazırladı ve Bakanlar
Kurulu'na sundu.
SADULLAH USUMİ
Yeni Tanm Bakanı Mahmut
Erdir, et ithalatına kesın olarak
izin vermeyeceğını açıkladı. Hat-
ta 31 Ocak'ta sona eren ithalat
yasağının üç ay daha uzatılma-
sı için yeni bir kararname hazır-
ladı \ e Bakanlar Kurulu'na sun-
du. K.ararnamenin bugün veya
yann imzaianması ve Resmi Ga-
zete'de yayımlanarak yürürlüğe
girmesi bekleniyor.
Eğer Tanm Bakanı Erdir, ke-
sin tav ır alarak yeni kararname-
yi hazırlamasaydı, 1 Şubat'tan iti-
baren Türkıye'yecanlı hayvan \e
et ıthalatı başlayacaktı.
Bu nedenle milyonlarca hay-
van üretıcımız son günlerde kalp
knzi geçırecek kadar kuşku için-
deydı. Et ithalatının konuşulma-
sı bile hayvan üretıcilerini çıle-
Et ithalatının konuşulması bile hayvan üreticilerini çileden çıkarmaya yetiyordu.
den çıkarmaya yetiyordu.
Zira ithalat başladığı andan
itibaren yerli hayvancılığımız bır
ay gibi kısa süre içinde yok ola-
cak. üç yıldan beri yapılan. 80 ve-
ya 100 trilyon lıralık yatınmla-
nn da kapılanna kilit vurulacak-
tı.Aynca mily arlarca liralık tesıs-
ler kuran üretıcilenmız, dışan-
dan getınlen etlerle rekabet ede-
meyecekleri ıçin ellerindekı yüz
miryarlarca lira değerindeki hay-
vanlannı yok pahasına en çok
biray içinde kesime verecekler-
di...
Damlannda birkaç yüz bin be-
si ve süt sığın bulunan Holstein
damızlık birlikleri bile bu konu-
da kesin kararlıydı.
Böylece yerli hayvanlanmız
kısa süre içinde tükenecek ve
Türkiye pazarlan tamamen Al-
manya'dan, Italya'dan, Hollan-
da'dan, Fransa'dan, Irlanda'dan.
Çekoslovakya'dan ıthal edilecek
canh hayvan ve etlere kalacak-
tı.
Üstelik dış piyasalardan düşük
fiyatlarla getirilen etler, piyasa-
da ve marketlerde de ucuzluk
yaratmayacaktı.
Nitekim, daha önceki yıllarda
yapılan ithalat sırasında da dış pi-
yasalardan düşük fiyatlarla sa-
tm alınan canlı hayvan ve etler,
Türkiye'de ucuzluk yaratmamış,
tam aksine, fiyatlann yükselme-
sine neden olmuştu. Zira ithalat-
çılar. getirdiklen etler ne kadar
ucuz olursa olsun. iç piyasalan
kendi istediklen biçimde ayarlı-
yorlardı.
Erdir. bu konudaki görüşleri-
ni şöyle açıkladı:
"Daha önce yapılan ithalat sı-
rasında Türkiye've deli danalar-
la birlikte, A\rupalının \emedi-
ği. buzhanelerde bekletilmiş çü-
rük çank ve hastalıklı etler yur-
dumuza sokulmuştu. Gelen hay-
vanlann birçoğu hastalandı ve
öldü. Insanlanmızın da hasta-
lıklı etlerden ne kadannı yediği-
ni bilemiywruz. Çok acı olaylar ya-
şandı. Yeni ithalatla da aynı şey-
leri yaşamayacağımızı kimse id-
dia edemez. Bu nedenle ben Ta-
nm BakanlığVnda kaldığım sü-
re içinde Türkiye've bir kik) bi-
le etin girmesine kesinlikle izin
vermeyecegiın.''
Bakan Erdir, bu arada trlanda
Büyükelçisi'nin Türkiye'ye et
satabilmek için yaptığı girişim-
leri de reddetti.
DawsmhundanfioM esinttkrSiyaset. iş ve ekonomi dünyasının önde gelenleri, îsviçre 'nin ünlü
kayak merkezi Davos 'ta ana teması "Sorumlu küreselleşme " olan
toplantılarda global krizin yol açtığı yaraları ve alınacak önlemleri
tartışmayı sürdürüyorlar. Kimi kesimler tarafından "Dünyanın
nabzı şu sıralar Davos 'ta atıyor" tanımlamasımn da yapıldığı
toplantılarda her kafadan farklı seslerin çıktığı bir ortam
yaşanıyor. Ani spekülatif dalgalanmalarla başladığı krizlerin başmimarlarmdan sayılan IMF
yetkililerinin savunmalarından, ünlü spekülator George Soros 'ıın açıklamalarına.
küreselleşmenin sancılarını en çok çeken kesinı olan gelişmekte olan ülkelerin liderlerinin
beyanlanna kadar... Işin belki de en acı yönü bu kadar çok lideri ve uzmanı bir araya getiren bu
toplantıların "somut adımlar" atılmadan sonuçlanacak olması.
Çin 2000J
de devalüasyonagidecek
Çin'ın parabirimi
"yuan"ın değenni
düşürmek istediği,
ancak 2000 yılına
kadar devalüasyona
gitmeyi erteleyecegi
berirtfİdî. ' "
Dünya Ekonomik
Forumu için Harvard
Uluslararası Geliştirme
Şirket evliliJderi
'küreselleşmenin gerçeği'
DaimlerChrysler Ortak Başkanı Robert Eaton, faz-
la kapasite sorunu nedeniyle otomotiv sektöründe bir-
leşmelerin kaçinılmaz bir gerçek olduğuna dikkat çek-
ti. Dünya Ekonomik Forumu'nda konuşan Eaton, 1999
yılında otomotiv sektöründe genişlemenin beklenme-
diğini belirterek "2010 yrima kadar yıkta ancak orta-
lamayüzde 3oranında bfiyüme ohır" dedi. Eaton, yıl-
iık üretim kapasitesinin 74 milyon adet olduğunu. an-
cak 52 milyon adet talebin bulunduğunu söyledi.
Enstitüsü tarafından
ha2İrlaiıan "Asj-a'da
Rekabet"
konulu raporuna
göre Asya krizini
ucuz ihracat yaparak
aşma çabasındakı
ülkelere karşı rekabet
avantajını kaybetmek
istediği belirtildi.
Raporda, yuan'da
devalüasyonun krizdeki
ülkelerin para
birimlerinin değerlerini
düşürmelerine karşı bir
tepki olarak
oluşabileceği
bildirilerek "Ancak Çin
devalüasyonu 2000
yılına erteler" denıdi.
Yoksuldan zengineDavos bildirisi
IMF savunntayageçti
Gelişmekte olan ülkeler, Davos'ta. sana-
yileşmiş ülkelere karşı birbildiri ile küre-
selleşmiş ekonominın kurbanı olmayacak-
lannı. ancak avantajlanndan yararlanacak-
lannı duyurdular. Ekonomik knzin en yük-
sek bedelini dünyanın en yoksul halklan-
nın ödedığine dikkat çeken Mısır Devlet
Başkanı Hüsnii Mübarek,"'Gdişmekteolan
ülkeler adaletsizlik du>gusunu çok >oğun
yaşıyoıiar. Yeni kürescl sistemin belki de en
bü> ük eksiği zengin ile yoksul arasında ger-
çek bir divaloğun asla oluşmuyor olması"
dedı. Malezya Başbakanı Muhammed de,
Asya'daki siyasi istikrann gözardı edildı-
ğine dikkat çekti. Hindistan Maliye Baka-
nı Yashvvant Sinha. küreselleşmenin. Af-
nka'yı kendi içine katmak dışında başan-
lı olamadığını belirtti. Davos'ta dün geç
saatteki oturumlarda Afrika'nın sorunlan
tartışıldı.
Güney Asya'da patlak veren, ardından
Rusya ve Latin Amerika'ya sıçrayan eko-
nomik krizden sorumlu tutulan ve yoğun
eleştirilere uğrayan Uluslararası Para Fo-
nu (IMF). Davos toplantılarda bir çeşit "öz
savunma" yaptı.
Gelişmekte olan ülkelere yapacağı yar-
dımlara karşılık dırettiği acı reçeteleri ve
sosyal boyutlan göz ardı etmesi yüzün-
den eleştirilen fonun başkan yardımcısı
Stanley Fisher. yöneltilen suçlamalann
kendileri için "bir anlam ifade etmediği-
ni"söyledi. Dünya Ekonomik Forumu'nun
düzenlediği toplantılarda konuşan Fis-
her, "Her bir programı ayn ayn ele alıp
içeriğine baktıgınızda, sosyal boyutların
da kapsamlı bir şekilde ele alındığını gö-
rürsünüz. Dolayısıyla bizeyöneltilen eleş-
tirüeri boş laflar olarak tanımbyorum" dıye
konuştu.
Soros işini mi bırakıyor?
Paranın sihırbazı olarak adlandınlan ünlü spekülator Ge-
orge Soros, döv iz kuroranlanndaki dalgalanmalann tamamıy-
la serbest bırakılmasma ızin \erilmemesi gerektiğıni söyle-
di.Davos'ta konuşan Soros. mevcut küresel finansal mimari
yapıyı eleştirerek. "Kur oranlannı serbestçe dalgalanmaya
btrakamazsınız" dedı.
Herhangı bır müdahale olmadan kur oranlannın ıstikrar-
sız bır seyır izleyeceğini söyleyen Soros, "Ancak dalgalan-
malan belli limitlerde sımrlandıracak sistemler de pek arzu
edilmiyor" dıye konuştu.
İç ve dış borç ödemeleri hükümeti sıkıştırırken IMF ile görüşmeler devam ediyor
Fon'dan güven arayışı sürüyor• Maliye Bakanı
Temizel, IMF heyeti ile
'finans boyutlu anlaşma'
hedeflediklerini belirtti.
1 katrilyon 717 trilyon
lira iç borç ödemesi için
şubat ayında 1 katrilyon
800 trilyon liraya kadar
iç piyasadan borç
aranıyor.
ANKARA (Cumhurivet Büro-
su)-Uluslararası Para Fonu (IMF)
heyeti, İstanbul'daözel sektörtem-
sılcılenyle yaptığı görüşmelenn
ardından Ankara'daçalışmalannı
sürdürüyor. Hazıne, şubat ayında-
ki 1 katnlyon 717 trilyon lira iç,
476 milyon dolarda dış borç öde-
mesi için yıne iç piyasadan 1 kat-
rilyon 400 trilyon-1 katrilyon 800
tnlyon lira arasında borçlanmaya
çalışacak.
Istanbul'da özel sektörle görüş-
melerinı tamamladıktan sonra An-
kara'ya gelen IMF heyeti. bir haf-
ta süreyle ekonomi yönetımiyle
teknik görüşmelenni yürütecek.
Hazıne'de dün çalışmalannı sür-
Finans Bakanı Malan 41.5 milyar doları az buldu
Brezilya da yardım istiyorEkoDomi Servisi - Brezilya'nın ekonomik kur-
maylan ile Uluslararası Para Fonu (1MF) yetkili-
leri dün bir araya geldiler. Görüşmelerde. IMF'nin
41.5 milyar dokrlık kurtarmapaketinin hayata geç-
mesi için ülkenin yeni ekonomik hedeflerinin sap-
tanacagı belirtildi.
Finans Bakanı ftdro Malan ve IMF'nin Güney
Amerika 2. Başkanı Teresa Ter- Minassian arasın-
da yapılan göruşmede. ülkeye daha fazla ödeme
yapılması konusunda baskıda bulunduğu bildirildi.
Görüşmelerde, ülkenin 1999 yılı ödemeler den-
gesinin ve Merkez Bankası'nın rolünün artışıldı-
ğı belirtildi. Öte yandan, Dünya Ekonomik Foru-
mu'nda konuşan IMF Birincı Başkan Yardımcısı
Stanley Fischer. Brezilya'nın bu ay parasını deva-
lüe etmekte çok ileri gittiğini söyleyerek "ReaHn
6 Ocak'tan bu vana yüzde 40 oranında değer kay-
betti. Ancak hükümet son iki haftada aldığı karar-
laria ülkedeki para krizinin aşılmasıyoluoda önem-
li aşamalar kaydetri" dedi.
düren heyetin, bugün de Maliye
yetkilileriyle bir araya gelmesi
bekleniyor. Yakın izleme anlaş-
ması çerçevesinde 1998 yılı ger-
çekleşmelerini ve 1999 yılını de-
ğerlendiren IMF. Bankalar Yasa-
sı'nın çıkanlmasını istiyor.
Hükümet Bütçe Yasasf nın önü-
ne bankacılık sektörüyle ilgili dü-
zenlemelen çekerken, hafta so-
nunda topladığı Özelleştirme Yük-
sek Kurulu'yla (ÖYK.) da özel-
leştırmeler konusunda fona gü-
vence vermeye çalıştı. Ancak.
ÖYK'de özelleştirmenin varattığı
toplumsal sorunlann da gündeme
getirilmesı dikkat çekti.
Temizel: Umutluyuz
Maliye Bakanı Zekeriya Temi-
zel, Cumhuriyefe yaptığı değer-
lendirmede. bugün yapılacak gö-
rüşmeden sonuç beklediklenni be-
lirterek. "BizlMFilefınansboyu-
tunu daiçeren bir anlaşma >apma-
yı hedefliyonız. Ancak şu aşanıa-
da netleşmiş bir durum yok. Tür-
kiye 1998'de güven veren bir ülke
oldu. I998'in başında \aptığımız
programa aynen uyduk*" dedi. Tür-
kiye'nin temel sıkıntısımn iç borç
faizi olduğunu vurgulayan Temi-
zel. "Ocak ayı içinde 5 milyar do-
lar ödedik. Şubat ayında da aşağı
yukan a\nı oranda ödeme var.
Türkiye bu duruınu aşar. Ben şah-
sen umuduyum. Ekonomi yöneti-
minin tam bir uvum içinde olma-
sının da bü\ ükönemi >ar" dıve ko-
nuştu. Özel sektörün istemlerine
ve ikna ginşimine karşın IMF, bu
hükümet döneminde bir stand-by
anlaşması imzaianması konusun-
da umut vermedi.
Pıyasalarda süren nakit sıkışık-
lığına karşı Merkez Bankası'nın
fonlaması sürerken; Hazine'nin
geçen yılın sonunda bonolann tah-
vıllerden daha ağırlıklı olan yapı-
sını kırmaya yönelik uzun vade
hedefıne karşın kısa vadeli borç-
lanmalarda bile faiz oranlan çok
yüksek düzeylerde seyrediyor.
Hafta başında faizlerde düşme gö-
rülmesıne karşın. bunun kalıcı ol-
madığı yorumlan yapılıyor.
Hazine. 3 aylık borçlanma prog-
ramında şubat ayında 3 ihale ön-
görüyordu.
Ancak. uzun vade hedefine dö-
nük olarak azalan vadeyle ihale
yöntemiyle birlikte piyasalardan
5 kez borçlanmaya çalışacak olan
Hazine. şubat ayındaki l katril-
yon 717 trilyon liralık iç borç ve
476 milyon dolarhk dış borç öde-
mesini karşılayabilmek için iç pi-
yasalardan 1 katrilyon 800 trilyon
İirav a kadar borç bulmaya çalışa-
cak.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Arada...
Arada güzel şeyler de oluyor.
Ballıca'nın adını daha önce duymamıştım. Te-
levizyonlann rating (!) getiren bol çığlıklı, gürül-
tülü haberleri arasına bir iki kanalın haber prog-
ramı arasına nasılsa sıkışmıştı. Ne de olsa kala-
balık, parmaklıklar arkasından ilginç görüntüler,
sloganlar vardı. Kadın kendini fabrikaya kapat-
mış, kocası yiyecek paketi ile ziyaretine geliyor.
Gerçi neden eylemde olduklan pek anlaşılmı-
yordu. Yıne de işçi direnişinin haber yapılmış ol-
ması bir şeydi.
Dün Radyo Cumhuriyet için canlı telefon bağ-
lantısı kurunca, direnişteki işcilerin dahayakın öy-
küsüne ulaşabildim. Samsun sigara fabrikası ka-
pandıktan sonra işcilerin önemli bir çoğunluğu
zorunlu emekli edilerek kalanları Ballıca'da açı-
lan yeni fabrikaya aktarılmışlardı. Modem tekno-
loji ile en kalitelisinden sigara üretimi yapılması
işten bile değildi.
Anlaşılamaz nedenlerte önce fabrikanın adını
taşıyan özel marka sigara, sonra da Ikibin üreti-
minden vazgeçilmiş, kalite düşürülmüştü. Son-
ra yine bir kısım işçi zorunlu emeklıliğe zorlan-
mış, bir grup kadın işçi başka işyerine nakledil-
mişti. Yetmemiş, 125 kadrosuz çalıştınlan işçi
birtürlü kadroyaalınmamıştı. Birdeüstüne, ma-
kineterin kullanımına bile uygun olmayan, toplusöz-
leşme hükümlerine de aykırı, değişimli üçlü var-
diya çalışma uygulamaya sokulmuştu...
Ballıca Tekel çalışanları, genel müdürlüğün ve
işletme yönetiminin, Tekel'in yabancılaştırılması
politikasına aracı olarak kullanıldıkları. sonunda
özelleştirmeye uygun koşullann yaratılmakta ol-
duğu sonucuna varmışlardı. Kendilerini işyerine
kapatma eylemini gerçekleştirdiler. Bir yandan üre-
time devam ediyor, diğer yandan vardiyası biten-
ler fabrikayı terk etmiyorlardı.
Bunu öyle basit bir eylem sanmayın. Dün di-
renişlerinin dördüncü gününde konuştuğum sa-
atlerde, hastaneye kaldırılan, kimisi serum teda-
visinden sonra geri dönen, kimisi de döneme-
miş, hastalanmış 150'ye yakın işçi vardı. Çalış-
manın ardından masalann üstünde, beton üze-
rinde dinlenmeden yaşamak, uyuklamak, tekrar
çalışmak öyle herkesin dayanabileceği bir durum
değil. Hem de Anadolu'nun bır yöresinde, her
yaştan kadınlı erkekli grup halinde.
Ballıca işçileri çok kararlı, kesin güvence isti-
yorlar. Haklannı alamazlarsa topluca Ankara'ya
yürümeyı programlıyorlar. Tekel'in en kaliteli tü-
tün üretiminde çok kazançlı konumda olabilecek
fabrikasının gözden çıkanlmasına izin veımeme-
de kararlı gözüküyorlar.
Ballıca işçilerinin eylemi, dün gazetemizin man-
şetinde yer alan, Tekel'in yabancılaştınlması pro-
jesinden, özelleştirilmesinden geri dönülmesi ka-
ran ile çakışıyor. Tekel'in, yasa bile çıkarma gö-
ze alınamadan, yasaya karşı hile yolu ile ABD te-
keli ortak alınarak yabancılaştırılması projesi sa-
deceTekel çahşanı işçileri tehditetmiyor. Dün gö-
rüştüğümüz Tek Gıda-iş Sendikası Başkanı Or-
han Batta. bır kez daha, asıl /ıkımın tütün üre-
ticisi milyonlarla aile üzerinde olacağını anımsa-
tıyor. Zarar ettirme üzerine yapılan onca işe rağ-
men, Tekel devlet bütçesine, kamuya, özellikle
de ekonomiye çok önemli katkılar yapıyor.
Eyüp Aşık'ın öne çıktığı, ANAP'ın yürüttüğü,
Tekel üretiminin, tütünü ile birlikte ABD tekeline
peşkeş çekilmesi projesi, en azından seçime ka-
dar gündemden çıkmış bulunuyor.
Ecevit hükümetinin bayram sonrası icraat söy-
lemlerinde, kamu çalışanlannın sendikal hakla-
rını verme adına geriye çekme anlamına gelen
yasa taslağı da yok. Aynı derecede önem ve an-
lamda, IMF'nin dayatması, 'sosyal güvenlik re-
formu' adı altındaki, sadece kazanılmış haklan
geri almayı hedefleyen, olmayanlan getirmeyen
paketten de söz edilmiyor. Belli ki seçime gider-
ken Ecevit hükümeti, emek cephesinin büyük tep-
kisini alacak işlere girmeyi göze almıyor.
En azından, geçen hafta gerçekleştirilen, sen-
dikal konfederasyonların 'emek cephesi' top-
lantısının ışe yaradığını düşünebiliriz. işçi ve ka-
mu sendikalan ile meslek örgütlerinin emek cep-
hesi oluşturma girişimi bile bir toparlanma geti-
riyor. Bir de, söylemde buluşulan sorunlar konu-
sunda sendikal konfederasyonların tarafları ger-
çek ilkeli birliktelik oluştursalar... Söylemde, so-
runlann saptanmasındaki buluşma, bilince ve
ortak eylemliliğe dönüşebilse...
Evet, arada bir umut veren güzel şeyler de
olabiliyor..
LASİAD üyeleri şirket kurdu
Laleli'nin umudu
dış ticaret şirketi
• Laleli Sanayici ve îşadamlan Derneği
üyeleri, 180 milyar lira sermayeli şirketle
sorunlannı aşmaya çalışacak.
İSTANBUL(AA)-
Laleli Sanayici ve
Îşadamlan Derneği
(LASİAD) üyelennden
oluşan 30 firma, bir dış
ticaret şirketi kurdu.
LASlAD'dan konuyla
ilgili yapılan
açıklamaya göre,
kurulan Laleli Giyim
Sanayicileri Dış Ticaret
AŞ'nin yönetim kurulu
başkanlığı görevini,
dernek başkanı Ayhan
Karahan yürütecek.
180 milyar lira
sermayesi bulunan ve
ana sözleşmesi de 27
Ocak 1999tarihinde
tescil edilen şirketin
hedefleri şunlar:
u
thracatta KOBİ'Iere
profesyonel ekip
bilinciyle çabuk,
emniyetli \e ucuz hizmet
vermek. thracata
yönelik devlet
vardımlanndan
öncelikle yararlanmak.
KDV iadelerini
zamanında KOBtTere
aktarmak. KOBİ'ler
arasında işbirliğinin
sağlanması. İhracat,
ithalat, araştırma-
geliştirme ve kalite
bilincinin genele
yayılmasını sağlamak.
Düşük maliyetlerie
istihdam, üretim ve •
pazarlama imkânlannı
ihracata vansıtnıak.
Ortaklan düşük faizli >
E\imbank i
kredilerinden
favdalandırmak."
Şirket yönetim kurulu
başkanı Ayhan Karahan
da, 'böfgenin olumsuz
imajının giderilmesinde
büyük etkisi olacağına
inandıkları şirketin,
ülkenin istihdam, üretim
ve ihracatında da hak
edeceği yere ulaşacağına
inandıklanm' kaydetti.