16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ŞUBAT 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Arabaları yandı Dekan yardımcısı ve ailesine saldın ANKARA (Cıunhuriyet Bürosu) - Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi (DTCF) Dekan Yardımcısı Aykırt Çınaroğlu'nun kızı ve eşine ait arabalara molotofkokteylli saldında bulunuldu. Çınaroğlu'nun, DTCF'de türbanla derslere girmek isteyenler hakkında işlem yaptığı ve türbanlı bir öğrenci ile tartıştığı, saldınnın bu nedenle yapılmış olabileceği kaydedildi. AJınan bilgiye göre, Küçükesat'ta oturan Çınaroğlu'nun evinin önünde park halindekı eşi ve kızına ait arabalara önceki gece saat 03.00 sıralannda tnolotofkokteyli atıldı. Saldın sonucunda Çınaroğlu'nun eşine ait otomobil kısmen. kızına ait otomobil ise tamamen yandı. Saldında, Çınaroğlu'nun komşusuna ait bir başka otomobil de hasar gördü. Olayla ilgili soruşturmayı sürdüren polis, Çınaroğlu'nun DTÇF'de tûrban yasağı nedeniyle bazı öğrenciler hakkında disiplın işlemi uyguladığını belirledi. Güvenlik güçleri saldınnın bu nedenle yapılmış olabileceği üzerinde duruyor. Çınaroğlu'nun, AK adlı türbanlı öğrenci ıle tartışrığını belirleyen polisin, öğrencinin de ifadesine başvuracağı ve olayı çok yönlü soruşturduğu kaydedildi. Santral açan ve itfaiyecilerin genel kuruluna katılan Demirel'den uyan 4 Ateşle oynayan yanar' • Cumhurbaşkanı Demirel, Tüm Itfaiye Teşkilleri Birliği'nin l. olağan genel kuruluna katıldı ve Esenyurt'ta da termik santral açılışını gerçekleştirdi. Demirel, törende yaptığı konuşmada "Buülkedeherşey, milletimizin ümidi ve gözbebeği çocuklar için yapılıyor. Sevgili çocuklar, size daha iyi bir Türkiye bırakmak istiyoruz" diye konuştu. tstanbul Haber Servisi - Cum- hurbaşkanı Süleymaıı Demirel sı- yasilere yönelik uyanlannı dün üs- tû kapalı ifadelerle sürdürdü. De- mirel, "ateşte yanmaıun" öbür dünyanm da en önemli meselele- rinden biri olduğunu belirterek "Ateşle oynamak bazen teiafisi mümkün olmayan zarariar meyda- nagetirir" dedi. Dün Tüm Itfaiye Teşkilleri Bir- liği'nin l. olağan genel kuruluna katılan Demirel, Esenyurt'tadater- mik santral açılışını gerçekleştirdi. Eresin Otel'de gerçekleştirilen ge- nel kurulda bir konuşma yapan De- mirel, hayatın dört unsurunun ha- va, su, toprak ve ateş olduğunu ifa- de ederek "Ateşin haynndan ya- rarlanacaksınız, şerrinden de ko- runacaksuuz. Eşyanın tabiaü bu. Ateş yakar" dedi. Yangmla mücadelenin yeniden düşünülmesi ve organize edilmesi gerektığini kaydeden Demirel, itfa- iyecilik mesleğinin güvenlik hiz- meti görenlerle aynı muameleye ta- bi tutulmasi gerektığini söyledi. Dualarda "yakma yarabbi" ifade- lerinin bulunduğunu anlatan De- mirel, ateşın sadece Hz. tbrabim'i yakmadığmı anımsatarak Fira- vun'un ateşin de yanmayan Hz. tb- rahim efsanesini anlattı. Son gün- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Esenyurt Termik Santrab'nm açıhş törene kaökü. Esenyurt Betedi- ye Başkam Gürbüz Çapan, ilçe olmak istediklerini betirtti. (Fotoğraf: HATÎCE TUNCER) lerde siyasal partilere yönelik cid- neği Başkanı ve tstanbul Itfaiye cakür.Bu santralsizebir armağan- Daire Başkanı Sabrl Yahn da De- mirel'e şükran plaketi sundu. di uyanlarda bulunan Cumhurbaş- kanı Demirel, uyanlannı şu üstü kapalı ifadelerle sürdürdü: "Öbür dünyanın da en önemB mesefekrin- den biri budur. Ateşleoynamak ba- zen telafisi mümkün olmayan za- rariar meydana getirir." Demirel, telafisi mümkün olmayan zarariar veren bu atesi söndürmek için gö- rev yapan kahraman itfaiyecileri ve şehitleri rahmetle andığını ve itfa- iyecileri kahraman ilan ettiğini söyledi. Yabancı itfaiye teşkilatlanndan üst düzey yetkililerinin de katıldı- ğı genel kurulda Bulgaristan Ulu- sal Itfaiye Müdürü Albay Kirfl Vey- lov, Demirel'e bir plaket sundu. Tüm Itfaiye Teşkilleri Birliği Der- 'Her şey çocuklar için' Demirel, daha sonra Esenyurt Termik Santrah'nın açılış törenine katıldı. Demirel, Esenyurt Beledi- yesi tarafindan yap-işlet-devret modeliyle gerçekleştirilen santra- lın açılışında çocuklan çevresine alarak şunlan söyledi: "Buülkede her sey, miDetimiziJi ümidi ve göz- bebeği çocuklar için yapdıyor. Sev- gili çocuklar, size daha iyi bir Tür- kiye bırakmak istnoruz. Büyük Atatürk 'ün ise emanet ettiği Türki- ye, herkesin işinin, aşının oiduğu bir Türkhe olacaknr ve bu Tfirki- ye kaikuunış olacaktır, temiz oia- du-." Santralı inşa eden Edison Missi- on Energy Firması'nın Genel Mü- dürü Ed Muller, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ziya Aktas. Enerji Işleri Genel Müdürü Musta- fa Mendilcioğlu'nun da birer ko- nuşma yaptıklan törende söz alan Esenyurt Belediye Başkanı Gür- bûz Çapan, Esenyurt'un artık va- roş olmadığını, koyden kent olma- ya doğru ılerlediğini belirterek il- çe olmak istediklerini kaydetti. Çapan, santrahn Esenkent-Bo- ğazköy toplu konutlannı merkez- den 24 saat ısıtacak ve su akıtacak özelliğe sahıp olduklarını belirte- rek kat sahiplerinden ayda sadece 10 milyon Iira alacaklannı söyledi. SIFIR NOKTASI/ORAL ÇALIŞLAR Aşkın ne zaman, nasıl yaşana- cağını, hangi mutluluklara, han- gi acılara neden olacağını önce- den kestirmek çok zor. Pavel Çukray'ın yönetimindeki Rus yapımı "H/rs/z"filminde, kocası- nı savaşta yrtiren ve küçük oğluy- la çaresizlik içinde yalnız başına ı kalan Karya'nın Tolyan'\a yaşadı- ğı sıradışı aşk; aşkta yaşanacak çeşitli sürprizlerden birini gözler önüne seriyor. Rus güzeli Katya, birtren kom- partımanındatanıyıp seviştiği ya- kışıklı subay Tolyan'ı, aynı za- manda bir sığınak olarak görür. Katya'nın oğlu Sanya ise anne- sini, bu yakışıkh subayla paylaş- mak istemez. Tolyan, Sanya'yı sertlikle korkutur, giderek kendi- sine bağlar. Bütün bu çelişmeler içinde ya- kışıklı Tolyan'ın subay değil, hır- sız oiduğu ortaya çıkar. Katya, bu gerçekle sarsılır. Böyle biradam- Hırsıza Âşık Olmak... la bir hayatı paylaşmak istemez. SovyetlerMn savaş sonrası yok- sulluğu içinde fazla da seçenek bulamaz. Her ayrılma girişimi, Tolyan'ın da müdahaleleriyleke- silir. Güzel Katya, yakışıklı Tol- yan'ın peşinde oradan oraya sü- rüklenir. Bu inişli çıkışlı ilişki içinde Kat- ya, Tolyan'a sınlsıkiam âşık oldu- ğunu farkeder. Sanya da onu ba- ba diyecek kadar sever. Katya, âşık oiduğu hırsız adamın peşin- de hapishane hapishane koştu- rur. Totyan'a aşkı, onun dramatik sonunu da hazırtar. Yalnız kalan Sanya, baba diye benimsediği Tolyan'ı aramaya koyulur. Onu bulduğundaherşe- yin değişmiş olduğunu acı için- de fark eder. Tolyan, bütün ser- senliğiyle, yeni aşklar, yeni hırsız- lıklar peşindedir. Geçmişi unut- muşgibidir. Sanya'nın çocukha- yalleri, çarpıcı bir yıkıma uğrar. Tolyan'ı izler, onu bir kez daha hırsızltk yaparak kaçmaya çalı- şırken görür. EJtndeki silahı ateş- ler. ••• Bugün, "SevgililerGünü". Rus güzeli Katya'nın ölümüyle so- nuçlanan dramatik aşk öyküsü, kadınlann acı çektiğı bir ömeği yansrtıyor. Katya'nın dramı, ge- nel bir gerçeği dile getiriyor. Acı genellikle aşkta da kadınlara fa- tura ediliyor. Yakışıklı erkek Tol- yan ise tipik bir erkek umursa- mazlığıyla, yeni aşklar peşinde koşuyor ve muhtemelen yeni aşklar yaşıyor. Aşkın, çoğu zaman dengeli ve mantıklı bir ilişki olmadığını, ya- şanmış örneklerden biliriz. Za- man zaman, büyük acılara ve yı- kımlara da neden olur. Aşk, ge- nellikle, geleneklere ve düzenin kurallanna toslar. , Geleneklerin, toplumsal eşrt- Sfzliklerin yön verdiği, günümüz tüketim dünyasında, insanlığın aşkı doya doya yaşadığını söyle- yebilir miyiz? Ekonomik açıdan özgür ve kendine yeterli okna- yan kadınlar ve erkekler, hangi aşklann peşinde koşabilirler? özellikle ekonomik üstünlüğün erkeklerin elinde bulunduğu gü- nümüz dünyasında aşk, erkek egemenliğiyle lekeleniyor, içi bo- şalıyor. "Sevgililer Günü "nün, tüketim ilanlanna dönüşmesi, günümü- zün aşk ve sevgi anlayışının çar- pıklığını gözler önüne seriyor. Alışverişe dayalı yeni dünya dü- zeni, sevgiyi ve aşkı da çarpıklaş- tınyor, giderek yok ediyor. Tolyan'ın erkek aşkı, Başkan Clinton'ın aşklannı anımsattı. Clinton'ın her köşe başında bı- raktığı aşklannın, hangi kadınlar- da hangi yıkımlara yol açtığını tam olarak bilemiyoruz. Hil- lary'den Monica'ya uzanan ka- dınlar dünyası, bu aşk tartışma- lannda hep geri planda kakjı. On- lann hangi acılan yaşadığı, med- yanın ilgi alanının içine pek gir- medi. Dünya, "Sevgililer Günü "nde belki tekrar aşkı konuşacak. İn- sanlığın, acısız aşkları yaşayaca- ğı, erkeğin de kadının da saf aşk- lara ulaşacağı günleri arayacak. Belki de bu sorunun cevabını hiçbir zaman tam anlamıyla bu- lamayacak. Kimbilir... w . DEGİŞEN DUNYADAN HUSEYİN BA$ Ortadoğu'da Tehlikeli Gelişmeler 8 Şubatia dünyanın önde gelen li- derterinin büyük kalabalıklar halinde "Küçük Kral"\ yolculuğuna uğuria- mak için Ürdün'ün yolunu tutmala- nnı, satt Batı'yla uyumlu ilişkiler için- de olması, uzun süren iktidannda bölgede "istikrar" unsuru sayılması ya da karizmatik kişiliğiyle izah et- meye yetmiyor. Onca büyük devle- tin, bir damla petrolü bile bulunma- yan, üstelik borç içinde çırpınan bir küçük ülkenin kralının ölümü karşı- sındaki aşırı duyarlılığının ardında "türiü çeşitli hesaplann" giderek hıç de halisane olmayan niyetlerin yat- tığı kimsenin saklısı değil. Küçük kralın önünde saygıyla eğilen kimi liderierin acılı yüzleri, bu gerçeği giz- lemekte yetersiz kalıyor. Birleşik Devletler ve bölgede yeni sınırlar çizip yapay devletler yarat- mada yekta Ingiltere başta olmak üzere genel olarak Batı'nın "hesabı" belli. Bir süredir Saddam Hüse- yin'in defterini dürme hazırlıklan sür- düren VVashington için Ürdün, pet- rol bölgelerinin doğrudan denetimi açısından, bugün düne oranla çok daha önemli durumagelmiştir. Sad- dam'ı devimne planlan için kuzey- deki Kürtler, güneydeki Şii muhalif- ler, Kuveyt, Suudi Arabistan'ın yanı sıra Ürdün, artık Incirlik ve Türkiye topraklannın bu yönde kullanılması- nın olası güçlükleri hesaba katıldı- ğında, asla göz ardı edilmemesi ge- reken birsıçramatahtası konumun- dadır. Ayncagerektığinde, Ürdün'ün bir bölümünü orada yaşayan Filistin- lilere vererek banşı savsaklayıp du- ran Israil'i rahatlatmak da işin artısı- dır. Şimdilik bitmiş görünen saray oyunlan, Arap komşulann bu yapay devlet yönündeki gizli-açık emelle- ri, en azından bugün için bu gerçe- ği değıştırebilecek güçte görunme- mektedir. Çalışabilir nüfusunun yüz- de 30'una yakını işsiz olan kalkınma hızı yüzde birleri geçmeyen, üstelik boğazına kadar borçlu olmanın ya- nı sıra, geçimini ülke dışında çalı- şanlanndan sağlayarak ayakta dur- maya çabalayan bu ülkeye, başta Birleşik Devletler olmak üzere böl- gedeki zengin müttefikleri ve bazı Batılı ülkelerin de kesenin ağzını açacaklan sözü vermeleri, kuşku- suz "Küçük Kra/'ın anısına saygı- dan kaynaklanmıyor. Ürdün, yeni durumuyla, bugünlerde, eskiye oranla, çok daha kapsamlı kullanı- labilecek güvenilir bir üs olarak gö- rünüyor. VVashington'un şu günlerde, I- rak'ın başbakan birinci yardımcısı Tank Aziz'in Ankara'yı ziyarete ha- zııianmasını alışılmadık serttikte tep- kiyle karşılamasının, bu açıdan yaik- laşıldığında, şaşırtıcı hiçbir yanı bu- lunmamaktadır. Birleşik Devletler, 7- raq liberation Act"\r\ Kongre tarafin- dan onaylanmasından ve Saddam rejiminin devrilmesi planının, eski Bağdat elçisi Frank Ricciardo- ne'nun atanmasıyla uygulanma aşamasına girdiği ve bu konuda Bağdat'ı çevreleyen Arap ülkelerin- de destek aramak için kapı kapı do- laştığı şu günlerde, planın başanya ulaşması için çok daha kapsamlı bir biçimde yararlanmayı düşündüğü Türkiye'de beklenmedik bir "gedi- ğin" açılması olasılığından son de- rece tedirgindır. öte yandan Sayın Ecevit'in bu kez başbakan olarak, Irak sorununun görüşmeler yoluyla çözüme ulaştınlmasına ilişkin banş planını, güncelleştirerek yeniden gündeme getirmeye hazırianması da kuşkusuz güç kullanma yolunu seçen VVashington'ın tedirginliğini daha da aıttırmaktadır. Aynca Irak'a karşı sekiz yıldan bu yana uyguladı- ğı güç politikasının, bu ülkenin in- sanlanna eziyet etmekten, Bağ- dat'la ilişkilerini donduran komşula- nnı zarara uğratmaktan başka dişe dokunur sonuçlar vermemesine karşın, Ankara'nın Irak'la diyalog gi- rişimini "anlaşılmazbirdavranış" o\- makla suçlaması gariptir. Zira başta Amerikan uzmanlan olmak üzere neredeyse tüm dünyanın teslim et- tiği gibi asıl anlaşılmaz olan, Ameri- ka'nın Irak polrtikasıdır. Hele Anka- ra'yı Irak'la diyatog girişimi konusun- da dikkatli davranmaya ve BM Gü- venlik Konseyi kararlanna uymaya çağırması daha da anlamsızdır. Bir- leşmiş Milletler'in Irak'ta silahsızlan- mayı denetlemekle görevli örgütü UNSCOM'u, güç kullanma politika- sına fırsat yaratmada ve ileride vu- rulacak hedeflerin saptanması tü- ründen casusluk çalışmalannda kul- lanan Güvenlik Konseyi kararlannı sürekli hiçe sayarak Birteşmiş Millet- ler'in prestijini iki paralık eden sanki kendisi değilmiş gibi, şimdi bu ko- nuda tutup başkalannı uyarmaya kalkışması "yavuz hırsızın ev sahibi- ni bastırması" deöilse nedir? VVas- hington yönetimi,Tncirlik, Kuveyt ya da Suudi Arabistan'daki üslerden kalkarak "uçuşa yasak bölgelerde- ki Irak hedeflerine saldırma yetkisi- ni" Güvenlik Konseyi'nin hangi karanndan almaktadır? Bize kalırsa VVashington'ın telaşı yersiz. Ne Sayın Ecevit'in gün sayan iktidan, ne Türkiye'nin içinde devin- diği siyasal ve ekonomik konjonktür bu konuda ulusal çıkariara öncelik tanıyacak politikalann oluşturul- masına ve uygulanmasına olanak tanı-mamaktadır. Sayın Ecevit'in I- rak konusunda ülke yaranna bir şey- ler yapmayı içtenlikle istediğinden kuşku yok. Ama öfkeli müttefikini teskin etmek için büyük çaba gös- terdiğine bakılırsa, bu konuda alınacak mesafenin, ne yazık ki son derecede sınıriı olacağı söylenebilir. VVashington'ın, bir Temsilciler Mec- lisi üyesinin ağzından, ölçüyü iyice kaçırarak işi Güneydoğu'da olup bitenleri Kosova'ya benzetip, yöre halkının korunması için asıl oraya askergönderilmesini önererek "aba altından sopa" göstermeye vardır- masına gelince bu, nasınna basıl- dığında Amerika'nın ne denli saldır- gan olabileceğini göstemnesi bakımından düşündürücüdür. SEVGİLİLER GUNU Sevginin o kendmi ıçıne gizleyen büyüsünü yüzlerce çerçeve- lenmış ilan arasmda saklayabılmek mümkün olmadığtndan, bu ilan sayfalanndan bir dönem uzak durmayı istemışsem de, gördüm İci her 14 Şubat oldugunda, sevenlerin gelışıgüzel göz gezdırmeleri gibi bir alışkaniık, bızlen de yakalayneriyor 14 Şubat sabahlannda ve o göz atışlarla göz göze gelebılmenın esrik-liğinı yakalayamamış olmanın hüznü kaplayabiliyor insanın ıçıni; bu nedenledir ki bu yıl bir değişıklik yapıp "sadece senin ıçm/'seninle" diyerek bir web adresi vermek için buradayım. tşte adres. «^«.»boDe.turVLnet/alinuri/onh with>ou.html senı orada gün boyu bekleyecegim .. Başkalan da gelırse hiç önemli degıl, sevgi kuşatıldığında da kendını koruyabilen en gûçlü bağdır. unutma Sadece senin Ali Nuri. Bu ilan Oylnm ıçın ^nlrruştır. Sevgili ADKO seni çok seviyorum S.G. Sevgilim, Ruhum benim arzum, ihtirasım, iradem, şuururrC içımin ışığı sen, çağlayanım sen, rüzgânm sensin, günüm güneşim, bağım bahçem, suyum toprağunsın. Beni ben yapan her şeyimsin. LF. CANIM SEVGİLİM İNCt'm iyiki varsın Bozcaadalı HAKAN ERİK FlDANI SEVGİLİLER GÜNÜ İÇİN BİRÇİÇEK YETMEZ Kİ SANA HATIRLA BENİ TÜREL'İM BtNLERCESl AÇT1ĞINDA, VEDAT UÇUK 14 Şubat 99 Bu ilk sevgililer günümüz... Ve ben buradan tüm dünyaya, Haykıracak kadar, SENt ÇOK. SEVİYORUM. RADO... Karın... "NONOM, SENt, SENİN SENİ SEVDİĞİNDEN DAHA ÇOK . SEVlYORUM.i ^NONON" OKİM'e seni çok seviyoooruuuuz. Mert, Tayfun Seni hâlâ seviyorum. Cici! Amanecicisin... Rumuv Karagümrüklü Sevgindi sevgilerin en yalansızı. Seni şeviyorum. NAZO co- Sevgili Serseri Sana Sevgi Saygı TAYFUN co Zeyno Seni hiç unutmadım. Sevgililer günün kutlu olsun. Kmrcık SEVGİLİ AYŞE İyi ki varsın Onur "Canım Benim"e, "Sensin Benim Carum"dan. 30 Ekim, 6 Aralık, 19 Aralık ve löOcak'tan nice 14 Şubat'lara. EMA LALE'M Seni çok sevdiğimi kafana iyice sok. Yoksa kafanı kıranm. Anladın mı. StNAN Ş Seni dünyadaki her şeyden çok seviyorum. Emrah sy Umut sevmektir. ' Seni seviyorum. Yüreğimi tutuyorum. HALVK-LtCE Neşe'ye Yıllardır afişte kalan bizim oyunumuz Sen bütün güzelliğinle her gece sahnede Bu oyunun tek seyircisi benim. C.Cem ç? Kocaoğlanım hep beraber kalalım ElifSuatcan SEVtL Sonsuza kadar tarafimdan sevileceksin Rumuv Adt Sende Sakli j FİGEN Seni seviyorum tath şekerim Temir Yurtsever Yanlıyor dağlanm Göğsü, bir aşkı dinlendirmek için •/Vnrsa/'ıma sevgilerle SEVtL'E Sevgililer Günü'nde kucak dolusu sevgilerimle CUGU Sevgili, Aynur Gûlistan JMari Dr. Nazan Sevde Bu sene sadece beşinizi seviyorum. Bize katılmayanlara ilan yok Oktay X BİZ... Didem ÖzevİR/Levent Ülkü u? SENİ SEVtYOM HEEHHM "Ömür'üm, sevgünin kaynağısın Mehmet" s^y Sevgilim. Seni bu yıl daha çok seviyorum. Çilem Ali PamukçuJ Her gün sevi, sürekli sevda Göğsüne yaslanıp tüketmek ömrü Hasan HAYAL Seni çok seviyorum Önder Çalışkan TEMEL'e ÖZLEM ' Öyle sevdalar vardır Wter bıter başiar." Sen cığerierimdekı nefes, göz- lerimdeld ışık. kalbimdcb çarpına ve beynımdekı dûşûnce gıbısın- Ne>i dü^ünû>orsam scnı dûşûnüyomm. Neyı görsem senı göriiyonım Nâzımdan Pıraye'ye, benden SANA Özlemim acunı yeodi bugün- lerde Bu kez daha sensız Böylesıne aniamlı bir gûnde ol- mak Açıdan çok öziemımı ammsatıy- orbana Gerçekteo doyasıya özlemişim seni SEVGİ DOLÜ SESİN'L SIMSI- CAK ŞEFKATL1 ELLERİ O zengin vûreğmı, denn HOŞGORÛNÛ ÖZLEMİM acunı yendı bugûn- lerde senı seviyorum SEVtMKL'RT Seni çok seviyoruz sevgililerin: Damla & Sedat ^ Kaymağım sevgilim, Bir kere doğdum Bir kere sevdim Evrence büyük Mutluluğum Kfiten helvacının kutusunda Toz pembe köpük köpük Fransız Teğmen, Devrimin ve aşkın şiirsel gerçekliğinde; seni hep sevdim ve seveceğim. Rumuv Kocakurt Seviyorum seni her şeyden çok benı sevdiğin gibi, özüm gibi. gözüm gibi, sözüm gibi Zeynep Nen'ım Bana Şehir Hatlan Gemılen'nin fotoğraflannı çek. Çok çek içinde hep biz olalım. Ş. j V.DALYANLIM BOYNUNA VEBALİM" BEN Kancığım Seni Çok Seviyorum FEYZt ' ALFONZO Seni çok se\"iyoruz. NtLGÜN ve DENİZ Özen isterken ^ ben özensizlik yapıyorum. Ama seni çok seviyorum. j AYŞE SULTAN ME TOO! Bozgun günleridır gelir geçer, yeter ki adı aşk olan dıri kalsın. Ps/1 Berna dünyanın en tatlı bebeği seni çok seviyor. HAKAN j MAİ Yûıe Yeni Yeniden
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle