18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 ARALIK 1999 ÇARŞAMBA 4 HABERLER Hükümetin Uluslararası Para Fonu'na sunduğu niyet mektubunun tam metni-3 Çiftçiye destek kaldınlacakTanm reformu, sosyal guvenlık re- formu, kamu malı yönetımı ve şeffaflık ıle vergı polıtıkası ve ıdare Tanm polltikaları 40. Halıhazırda uygulanmakta olan tanmsal destekleme polıtıkalan, fakır çıftçılere destek sağlamanın en duşük malıyetlı yontemı değıldır Yapılan uy- gulama, pıyasadakı fıyat sınyallennı bozarak kaynak dağıümını kotu etkıle- mekte fakır çıftçılerden çok zengm çıftçılere fayda sağlamakta ve tanm ala- nındakı karar venne mekanızmasının bırçok bakanlık ve kamu kurumu ara- sında dağılmasından öturu husule gelen parçalı yapı nederuyle tutarlı olama- ^000 yılı hububat destekleme fiyatlan, destekleme fiyatlan ve tahmin edılen dünya pıyasa fıyatı arasındakı fark, tahımn edilen dünya c.ı.f. pıyasa fıyatının yüzde 35'inden fazla olmayacak şekılde belırlenecek ve 2001 yılında bu fark daha da azaltılacaktır. maktadır Butun bunlann otesınde bu pohtıkalar, son yıllarda ortalama ola- rak GSMH'nın yuzde 3'ü gıbı bır ma- lı>et ıle \ergı mukelleflen uzenne ağır yuk getırmektedır Reform programı- mızın orta vadelı amacı var olan destek- leme polıtıkalanm safhalar halınde or- tadan kaldırmak v e fakır çıftçılen hedef alan dogrudan gelır desteğı sıstemı ıle değıştırmektır Bu, ılk oncelıkle 2000 hasat > ılı ıçın bır pılot program uygula- mavakonarakvapılacaktır Bu pılot ça- hşmanın sonuçlanna gore, dogrudan gelır desteğı sıstemrnı 2001 yılında ul- ke çapma \ avgınlaştıracağız ve bu sıs- temı 2002 yılı sonuna kadar tamamla- ma\ ı beklıyoruz Bu sıstem 2001 yılı mart ayına ka- dar tamamlanacak olan çıftçı kayıt sıs- temı uzenne kurulu olacaktır 41. Geçış donemınde tanm polıtıka- lan rasvonalıze edılecektır Bu amaca \onehk olarak hukumet halıhazırdakı destekleme polıtıkalannın 2000 yüın- dakı uygulamasında belırleyıcı olacak \e dogrudan destek sıstemı tam uygu- lamaya konamadığı takdırde 2001 yılı ıçın de geçerlı olacak olan aşağıdakı prensıplen ılan edecektır 2000 yılı hububat destekleme fiyat- lan, destekleme fıvatlan \ e tahmin edı- len dûnv a pıyasa fıyatı arasındakı fark, tahmın edılen dunya c ı f pıyasa fıya- tının yuzde 35 ınden fazla olmayacak şekılde belırlenecek \ e 2001 yılında bu fark daha da azaltılacaktır Destekleme fıvatlan ton başına 150 USD'den aşağı olmayacaktır Ithal tanfelen tanfe da- hıl ıthal fıvatı yukanda açıklanan des- tekleme fıvatından daha yuksek olacak şekılde ayarlanacaktır Tahmin edılen dunya fıvatı Şıkago Borsası'nda (Chı- cago Board of Trade) kote edılen LSA2HRW nın fı>atına bağlı olarak belırlenecektır TMO tarafından yapılan hububat alım mıktaruu duşurmek \ e T- MO'nun vuksek mıktarlı stok tutma- sından ka>Tiaklanan zararlanm ortadan kaldırmak ıçın hukumet, TMO ıç satış fıyatlannın (ı) TMO nun alış fıyatı ar- tı satış zamanına kadar olan malıyetın- den (stoklara zımnı olarak u> gulanacak faız orara dahıl olmak uzere) veya (ıı) aynı kalıtedekı hububatın ıthal tanfesı dahıl pante fıyatmdan hangısı daha az ıse o fıvattan daha duşuk ohnayacağını açıklavacaktır Halen şekerpancan kotalan 2000 yı- lı ıçın tahsıs edılmış durumdadır Şeker- pancan destekleme fıvatı hedeflenen enflasvon oranına gore arttınlacak an- cak aröş destekleme fiyaönın açıklana- cağı 2000 yılı ağustos ayına kadar ger- çekleşen 12 aylık TÜFE enflasyon ora- runın yuzde 75'ınden az olmayacaktır 2001-02 ydlannda TŞFAŞ şeker- pancan uretımı desteğını şırketm zara- n hukumet tarafından butçe dengelen gözetüerek behrlenen sabıt bır mıkta- n geçmeyecek şekılde yûrutecektn" Bu durum TŞFAŞ fabnkalanna fiyatlan ve uretıcıler ıle yapılan anlaşmalarda- kı mıktan belırlemekte daha büyuk ser- bestı sağlayarak fabnkalann daha tı- can bazlı çalışmasma ımkân verecek- Or Eğer kotalar kullanılırsa, bunlar he- deflenen zararla tutarlı olarak behrle- necektır Hukumet adına tanm satış koopera- nflen ve bunlann kurduğu bn"ükler ta- rafından yurutûlen sınaı tanmsal ürun- lere ıhşkın destekleme ahmlanna ılış- km olarak ıse bırhklere tam muhtan- yet sağlayan taslak kanun 2000 yılı mart ayına kadar Parlamento'dan geçı- nlecek (ük gozden geçırmennı tamam- lanması ıçın yapısal knter -structural benchmark-) ve geçen seneden çıftçı- lere odenmesı gereken gecıkmış urûn bedellennın odenmesı dahıl yenıden yapılanmalanna ılışkın bır kısım ma- lı>etlennı karşılamalanna >ardım et- mek ıçın bırlıklere 410 tnlyon TL ve- nlecektır Hukumet çıftçılere venlen kredı sub- vansıyonunu safhalar halınde tedncen ortadan kaldıracaktır Zıraat Bankası ve Halk Bankası tarafından venlen kredı subvansıyonlannın toplam malıyetı 1999 yıh ıçın tahmin edılen GSMH'nın yüzde 1 2'lık sevıyesuıden 2000 yılın- da GSMH'nın yuzde 0 6'sına duşecek- tır Bu amaçla Zıraat Bankası ve Halk Bankası subvansıyon oranunn belırlen- mesınde aşağıdakı mekanızmayı ortaya koyacakür (bır onkoşul olarak) ı) Subvansıyonlu faız oranı referans oranına eşıt hale gelınceye kadar duşu- rulmeyecektır (referans oranı son üç ay- dakı 12 ayhk -veya 12 aya en yakın va- delı- Hazıne Bonosu ıhalelen ortalama faız orarunın 1 05 ıle çarpılması ıle he- saplanmaktadır), ve ıı) daha sonra subvansıyonlu oran re- ferans oranı ıle aym kalacak, ve ıu) referans oranı artmaya başlarsa referans oranının subvansıyonlu oran uzennde kalan yuzdelık farkı artmaya- caktır Kredı kullanıcüanna sabıt faız oranı (kredı alındığındakı subvansıyon- lu kredı faız oranı) v eya pıyasada geçer- lı olan subvansıyonlu orana eşıt değış- ken faız oranı arasında seçım hakkı ve- HfL[ükümet çıftçılere verilen kredı sübvansıyonunu safhalar halınde ortadan kaldıracaktır. Ziraat Bankası ve Halk Bankası tarafından verilen kredi subvansıyonlannın toplam malıyetı 2000 yılında GSMH'nin yüzde 0.6'sına düşecektır. nlecektır Zıraat Bankası ve Halk Ban- kası tarafından venlen subvansıyonlu kredı mıktanndakı artış 2000 yılında yüzde 55'ı geçmeyecektır Gubre ve dığer gırdı subvansıyonla- n 2000 ve 2001'de nonunal olarak sa- bıt tutulacaktır Sosyal Cuvenllk Reformu 42. Yem hukumet sosyal gu\ enlık re- formuna ılışkın kapsamlı gundemın ılk parçasım tamamlamış bulunmaktadır Eylul ayında Mechs'te onaylanan re- form Asgan emeklılık yaşuu sısteme yem dahıl olanlar ıçuı hemen 58'60 ve halı- hazırda sısteme dahıl olanlar ıçın ıse 10 yıllık bır geçış donemı ıle 52/56 olarak artürmakta, emeklılığe hak kazanabıl- mek ıçın gereklı asgan pnm odeme sü- resını arttırmakta, ortalama ayhk bağ- lama oramm yuzde 80'den yuzde 65'e çekmekte, emeklılık maaşımn hesap- lanmasındakı referans pen> odunu tum çahşma penyodu olarak arttırmakta emeklılık maaşını TÜFE'ye bağlamak- ta, ve pnme esas ucret tavanını yukselt- mektedır Reform yapılmadığı takdırde sosyal guvenlık sıstenu açığının bu se- nekı GSMH'nın yüzde 3 sevıyesındekı boyutundan 2050 > ılına kadar yuzde 16'ya çıkması beklenmekteyken reform sonrası bu eğılmı tersuıe dönecektır Aslında açığın kısa vadeden orta vade- ye kadar gıttıkçe kuçuleceğı tahmin edılmektedır Hukumet bunu gerçekleş- ürmek ıçm pnme esas ucret tavanını 1 Nısan 2001 de asgan sevıyenın 4 katı- na, Nısan 2002'de ıse asgan sevıyenın 5 katına çıkaracaktır Hukumet, gele- cek aylarda bır taraftan kapsamı, pnm odemeyı ve ıdan etkınlığı arttırmak amacıyla ıdan reformlar yaparken dığer taraftan uzun vadelı tasarruf kaynakla- nnı çeşıtlendırme açısından ozel emek- lılık fonlanna yonelık hukukı çerçeve- yı oluşturarak sosyal guvenlık reformu- na dennlık kazandırmayı planlamakta- dır Bu alanda kaydedılecek ılerleme gelecek program gozden geçırmelen- nın konusu olacaktır Kamu Mali Yönetiml ve şeffaflık 43. Kamu mah yönetımı, hükümetin ıstıkrar programmın anahtandır Bu amaçla, butçe hazırlanmasım, uygulan- masını ve kontrolunu kuvvetlendırmek, butçe ışlemlenmn şeffaflığını ve gu\ e- nılebılırlığını arttırmak, vergı sıstemı- nı ve ıdaresını ıyıleştırmek ıçın onemlı değışıklıkler gerekecektır 44. Butçe çerçevesındekı değışıklık- ler butçenın fıılı kapsamının genışletıl- mesını gerektırmektedır Bu amaçla toplam 61 butçe fonundan 20'sı 2000 yı- lı şubat ayına kadar kapatılacak (ılk goz- den geçırme ıçın yapısal knter -struc- tural benchmark-), 2000 yılı ağustos avına kadar 25 fon daha kapatılacaktır (uçuncu gozden geçırme yapısal knter -structural benchmark-) Kalan fonlar 2001 yılt hazıran ayına kadar kapatıla- caktır Bu alanda 2001 yılında konsolı- de butçeye tabı kuruluşlar ıçın taahhut bazında muhasebe ve raporlamaya ge- çıhnesı ıle de ılerleme kaydedılecektır Aynca, 2001 yılnıda Hazıne tek hesa- bına ve buyuk defter esasına dayalı bır entegre fınansal bılgı sıstemı uvgula- maya konacaktır 45. Butçe ışlemlennde şeffaflığı ve guvenılırlığı arttırmak malı yönetımı ıyıleştırmek ıçm gereklıdır Bu hususta ılk adım 2000 yıh butçesıne kamu ban- kalannın kredı sub\ansıyon malıyetle- nnın dahıl edılmesı ohnuştur 1999 yı- lı sonuna kadar hukumet başta devlet garantılen olmak uzere \ar olan tum ıh- tıyan yukumluluklenn bır stokunu çı- karacak ve bunu kamuoyuna duyura- caktır (ılk gozden geçırme ıçın yapısal knter-structural benchmark-) 2000 yı- lı sonuna kadar hukumet garantılenn kamu hesaplanna kaydedılmesıne yo- nelık sıstemı kuracak ve 2001 butçesın- de yenı garantılenn venlmesı uzenne açık lımıtler getırecektır (beşıncı goz- den geçume ıçın yapısal knter -struc- tural benchmark-) Butçe dışı fonlann faahyet alanlan ılk kuruluş amaçlan ıle aynı doğrultuda çahşmayanlan belırle- mek amacıyla 2000 yılı mart ayı sonu- na kadar gozden geçınlecektır Bu ya- pılan çalışmayı baz alarak IMF uzman- lan ıle kaldınlması gereken butçe dışı fonlann lıstesı uzennde bır anlaşmaya vanlacakrır Bubütçe dışı fonlann 2000 yılı hazıran av ına kadar ortadan kaldı- nlması uçuncu gozden geçırme ıçm ya- pısal knter (structural benchmark) teş- kıl edecektır Butçe ıçı \eya dıştnda ye- m fonlar oluşturulmayacaktır 2000 yı- lında IMF Malı Işler Bölumu (Fıscal AfFaırs Department) hukumetın talebı uzenne bır malı şeffaflık raporu hazır- layacaktır Turkıye nın kredıtorlen nez- dınde ve fınansal pıyasalardakı duru- munu olumlu bır bıçımde etkıleyecek olan bu rapor bu alanda gerçekleştınle- cek dığer reformlara temel teşkıl ede- cektır Vergl Polttlkası ve İdaresi 46. Hukumet, vergı sıstemını daha et- knı ve adaletlı hale getırmek amacıyla vergı sıstemını ıyıleştırmek ve vergı uy- gulamasını guçlendırmek kararlılığı ıçındedır Net ve basıt yasa ve dığer mevzuatla desteklenmış genış tabanh, düşük ve tahmin edılebılır marjınal ver- gı oranlan uzenne kurulu bır vergı sıs- temı hem ıç > atınmı teşvık etmek hem de yabancı sermaye çekmek ıçın en ıyı araçtır Malıye Bakanlığı halıhazırda vergı ıdaresı sıstermne ılışkın tam oto- masyon da dahıl olmak uzere vergı ıda- resmın etlanhğuu arttıracak bırkaç ıd- dıalı projeye gınşmış bulunmaktadır Ikıncı gozden geçume boyunca, eğer gerekırse, 2000 ve 2001 'de uygulanmak uzere vergı sıstemındekı gereklı değı- şıkhkler belırlenecektır Hükümet ver- gı aflannın mukelleflenn vergı odeme- ye yanaşmasun engelledığının farkın- dadır ve gelecekte yenı af çıkartmama kararlılığındadır 47. Nısan 1999 ıübanyla GSMH'nın yüzde 3 'une (yaklaşık yansı kamu sek- törü kuruluşlanna aıttır) tekabul eden gecıkmış vergı yukumluluklenm azalt- mak oncelıklenmızden bın olacaktn- Bu amaçla hukumet 2000 Nısan ayı so- nuna kadar uçer aylık bır ızleme sıste- mı kuracaktır (ıkıncı gozden geçume ıçm yapısal knter -structural bench- mark-) Gecıkmış vergı yukumlulukle- nnın 2000 yılının gen kalan kısmında net bazda duşûrûlrnesıne yonelık he- defler ıkıncı gozden geçırme sırasında beln-lenecektir özellestlrme ve Sermaye Plyasası 48. Faız oranlannın duşmesı ve eko- nomık etkınlığın artması ıçuı ozelleştır- me gelırlennın arttmlması şartür Bu amaçla Meclıs Ağustos 1999'daımüyaz sozleşmelennde uluslararası tahkıme ızın veren, ılgılı yasalann devlet ımtı- vazımn kapsamını tammlamasına ızm veren, sozleşmelenn gozden geçınlme- sınde Danıştay'm rolune açıklık getı- ren, bellı başlı anayasa değışıklıklennı •osyal güvenlik refonnu yapılmadığı takdırde sosyal güvenük sistemı açığının bu seneki GSMH'nın yüzde 3 sevıyesindeki boyutundan 2050 yılına kadar yüzde 16'ya çıkması beklenmekteyken refonn sonrası bu eğılım tersuıe dönecektır. onaylamıştır Bu onemlı adımın uzen- ne, (ı) Turk Telekom'u Turk Tıcaret Ka- nunu'na tabı bu- kurum yaparak ozel sektor kuruluşu gıbı hareket etmesuu sağlayacak ve sabıt hatlı telefonlarda en az 2002 yılı sonuna kadar ıstısna hak- kmı koruyacak ve (u) telekomumkas- yon sektoru ıçın duzenleyıcı bır organ tesıs edecek, hukukı tedbırler yururlu- ğe konacaktır Kanunun geçmesını ta- kıp eden uç-altı ay ıçınde bu organ te- sıs edılecektır Turk Telekom'un ozel- leştınlmesınden elde edılen tum gelır satıştan kısa bır sure sonra Hazıne'ye transfer edılecektır Telekomunıkasyon kanununun maddelen bu tedbır ıle tu- tarlı olacaktır Yukandakı gereklılıkler doğrultusundakı telekomunıkasyon ka- nununun ılgılı Parlamento komısyonla- nndan geçmesı program ıçın bır önko- şul olacaktır Bu kanunun 31 Ocak 2000'e kadar Parlamento'dan geçmesı bır yapısal performans knten (structu- ral performance cntena) olacaktır Enerjı sektöründekı özelleştnne, hem ışletme haklanmn devnne ılışkın soz- leşmelerle gelır sağlamak hem de bu sektordekı yatınmı ve etkınlığı arttır- mak ıçm hayaö önemı haızdn- Bu ne- denle, enerjı sektorunu Turk Tıcaret Ka- nunu'na tabı olarak tanımlayan yasal değışıklıkler Meclıs'ten geçınlecektır (onkoşul) Enerjı sektorunde faahyet gosteren kamu ışletmelen ıçın bır malı ıyıleştırme planı hazırlanacak ve bu ış- 'estekleme fiyatlan ton başına 150 USD'den aşağı olmayacaktır. îthalat tanfelen, bu fıyattan daha yüksek olacaktır. Dünya fıyatı Şıkago Borsası'nda (Chicago Board of Trade) kote edılen USA2HRW'nin fıyatına bağlı olarak behrlenecektir. letmelenn butçeye olan olumsuz etkısı- nı ortadan kaldırmak ıçm gerektığınde toptan ve perakende eleküık fiyatlan zaman ıçınde yukselülecektır 49. 2000 yıh ozelleştırme programı ıddıalı bır programdn~ ancak yıl ıçınde bu programdan 7 6 mdyar USD'lık (na- kıt) gelır elde etmeyı beklıyoruz Buge- lınn (ı) Ek bır GSM hsansı Turk Tele- kom'a venhnek uzere GSM lısanslan- nın (GSM saüşlan 2000 yılı ılk çeyre- ğınde gerçekleştınleceknr) ve Turk Te- lekom unyuzde20'sınınbırstratejıkya- tınmcıya sauşından, (u) elektnk dağıtı- mı ve enerjı santrallannın ışletme hak- lanmn devnnden (uı) Ek II'de lıstesı bu- lunan şırketlenn ozelleştırme Idaresı tarafından satişından gehnesı beklen- mektedır Özelleşünne Idaresı, değıştı- nhneyecek olan mevcut uygulama çer- çevesınde, halıhazırda portfbyunde bu- lunan ışletmelenn ozelleştınlmesınde Ozelleşurme Yüksek Kurulu'nun ona- yına ancak ozelleştırme ışlemının ta- mamlanması amnda ıhtıyaç duyacaktır 50.2001 yıluıda ozelleştırme gehrle- nnden 6 mıryar USD daha (GSMH'nın yuzde 2 75'ı) elde etmek amacıyla da ıkıncı program gozden geçırmesıne ka- dar ozelleşünlecek dığer bır grup şuice- tı tespıt edeceğız Ağustos ayının sonu- na kadar ıse bu şırketlenn Ozelleştırme Idaresı'nın portfoyüne eklenmesını sağ- layacak kararlann geçmesını sağlayaca- ğız (uçüncü gozden geçırme ıçın yapı- sal knter -structural benchmark-) Elektnk ve gaz sektorlennde duzenle- yıcı çerçeveyı oluşturan kanun 2000 yı- lı ıçınde Meclıs'ten geçınlecektır 2002 yılı özelleştırme gelırlennın 4 mıryar USD dolayında olması beklenmektedır Ozelleştırme gelttlenne aıt bu hedefler kamunun borçlanma gereğınde meyda- na gelecek gelışmeler kapsamuıda program gozden geçırmelen sırasında revTze edılebılecektır 51. Iç borç yöneumı devlet kâğıtlan pı- yasasına pıyasa yapıcüığı (pnmary de- aler) sıstemının geünimesı ıle ıyıleştın- lecektır Pıyasa Yapıcılar üa yonlü fiyat kote etmeyı ve Hazme ıhalelenne kaiü- mayı taahhut edeceklerdır Bu durum, Turk bono ve tahvıl pıyasasuıı bırçok Avrupa Bırlıgı ülkesmdekı uygulama- larla uyumlu hale getırecek ve hkıdıte- sını arttıracaktır Pıyasa yapıcıhğı uygu- lamasının başlatılması ıkıncı gozden ge- çırmenuı tamamlanmasında yapısal kn- ter (structural benchmark) olacaknr SÜRECEK SIFIR NOKTASH ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Yenı bır bınyılagırerken geçırdığımız şu son bınyılı ve gelecegımızı konuşu- yoruz Ozellıkle gelecegımızı merak edıyoruz Buyazıyaoturmak uzere ha- zırianırken bır kıtapla yuz yuze geldım ABD'nın unlu talkşovcusu Larry King'ın 'Geleceğe Daır Konuşmalar' başlıklı kıtabını bır heyecan ve merak- la kanştırmaya başladım Borusan Kultur Merkezı'nın Turkçeye kazandır- dığı kıtap geleceğe ılışkın soyleşılen ıçenyor Her bın kendı alanının uzmanı olan konuklar, geleceğe ılışkın kendı spe- kulasyonlannı dıle getınyoriar 'Amert- kan'ın Rengı' kıtabının yazan, gazete- cı Faraı Chıdeya, "Medya mı değışe- cek, ızleyıcı mı" sorusuna şu yanıtı ve- nyor "Sanınm medya bıraz daha dık- katlı olmak zorunda kalacak Insanlar medyanın bu kadar tabloıd olmasın- dan nefret ettıklennı soylerken bıryan- dan da uç yıl boyunca O.J. Simpson davasını seyredecekler Bu nedenle halkın medyayı değıştırmek ıçın attığı çığlıklara pek guvenmeyın " ABD'dekı NBC haberierının Was- hıngton sorumlusu Tim Russert, Geleceğe Dair... Susurluk'a Dair...- "Gelecekte gazetecılık daha mı zor olacak" sorusuna yanıt ararken şun- lansoyluyor Tabııkı Haberier konu- sunda daha az emın olacaksınız, ha- ber sunma bıçımlen farklılaşacak ve bunun da guçlu vezayıfyanlan olacak Bır çevre ve bır de polıtıka kanalı ola- cak Bu alanlarda pek çok uzman ola- cak ve boyle bır ortamda uzman ol- mayanlann ne kadarşansı olacak me- rak edıyorum Sadece uç kanal var- ken, ınsanlann aynı saatte akşam ha- beriennı seyretmekten başka seçene- ğı yoktu ve televızyonun da gûcu bu- radaydı Ülkede çok büyük bır bıheş- tıncıgücesahıptıler önümüzdekı yuz- yılda durum boyle olmayacak Insan- lar kendılenne ulaşan bılgıler arasın- dan sadece ıstedıklennı seçecekler Hayatınızı hıç haber programı ızleme- den geçırebıleceksıntz Hayatınızı MTV'ye ya da bıryemek kanalına ada- yabılırsınız, çünku bılgı yelpazesı çok genış olacak Pekı ulkeye nasıl ulaşa- caksınız? Ulke ıle nasıl butünleşecek- sınız17 " Tim Russert bu sorulara yanıt anyor, bır yandan da Intemet'ın gelışmesıyle neler olacağını saptamaya çalışıyor "Insanlann neler yapabıleceklen açı- sından bakıldığında, onumuzdekı yüzyıl, yaşamımızda benzersız bır do- nem olacak Insanlar New York 77- mes'ın Intemet'tekı sayfası hakkında konuşuyor, ama hepsı orada olacak Ulkedekı her gazetenın edıtor yazısı- nı okuyabılecekler, her televızyon şo- vunu arayabılecekler ve bılgıye ulaş- ma haklan sınırsız olacak Ve sorun, vatandaş olarak rollennı ne kadar ıyı kullanacaklar noktasında yatıyor" Ford'un yonetıcılennden Neil Ress- ler, Larry King'ın geleceğın otomobıl- lenyle ılgılı olarak sorduğu, "Araçta, surücünûn alkollü olduğuzamanlarda motoru çalıştırmayı engelleyen bırçıp ya da başka bırşey düşunebılıyor mu- sunuz" sorusuna şu cevabı venyor "Teknık olarak yapılması mümkun bır şey Daha oncekı elektronık gereçler ıle aynı Buna talep ne kadar bılemı- yorum, ama yapabılırsınız " Ressler, 50 yıl ıçınde otomobıllerde kesınlıkle benzın ya da karbon kokenlı yakıt kul- lanılmayacağı ınancında Ona gore, super pıller veya nasıl saklanacağı ço- zuiebılırse hıdrojen geleceğın araç ya- kıtı olacak Sorular, sorulan ızlıyor Omeğın ge- leceğın ofîslennın nasıl olacağını me- rak edıyor musunuz'? Elektronık alet- ler ureten Xerox firmasının baş bılım adamı John Seely Brown bu soruya şoyle karşılık venyor "Bugün düşun- duğumuz anlamdakı araçlar tanhe ka- nşacak Kışısel bılgısayarlar, telefon- lar, faks makınelen olmayacak Çağn cıhazlannın olacağından şuphelıyım Bunlann yenne tum ıletışım ıhtıyaçla- nnızı tek bır alette toplayacak bır nevı tamamen ıç ıçe geçmış ıletışım araç- lan goreceksınız Fızıksel dünyadakı herhangı bır belgeyı alıp demal dıjıtal dünyaya çevıren ya da dıjıtal dünya- dakı bır belgeyı fızıksel olarak kâğıda döken akıllı bır gırdı-çıktı sepetı gore- ceksınız " Tabıı butun bunlann hepsı yakın do- nemın varsayımı Koca bınyıl ıçınde ne gıbı değışımler yaşanacağını nasıl bı- lebılınz? 1000 yılının başında bugun- ku olanlar duşunulebılır mıydı? Insanlığın gelışmış kesımlen kafayı geleceğe yoruyor Geleceğe ılışkın pro)eler uretıyor Bız de parçası olma- yı duşledığımız uygar dunyaya nasıl ayak uyduracağımıztn tartsmasını ya- pryoruz 2000 yılına uç gun kala, bır gazete- mızın manşetınde şunlar yer alıyor "Susuriuk Omuzlarda." Uygar dunya- nın arayışlanyta bızım gerçeğımız ne kadar ust uste çakışıyor'? Çete men- suplanna, Türkıyesızınlegururduyu- yor" dıye destek olanlann seslennın hâlâ daha yuksek çıktığı bır ulkede ya- şıyoruz Katıllenn ve uyuşturucu tacır- lennın devlet ıçınde etkılen ne zama- na kadar devam edecek^ Bızım kafa- mız ne yazık kı bu noktada tıkanmaya başlıyor Umanm, gelecek nesıller, "gurur duyulanÇ)" çetelenn ohnadığı bır yuzyılda yaşariar GLOBALPOLITÎKÜLTÜR ERGtN mDIZOĞLU Noel'i ve Müenyumu : Kuttapken' - 0 % Pazartesı günu bu yazının I bolumunde vurgu- ladığım gıbı, bır kez dunyaya tanhsel bır perspek- tıfle bakıp, Batı'nın egemenlığını, kapıtalızmın ebe- dılığını savunan ıdeolojılen destekfeyen mrtler? ke- nara rtınce, kapanmakta olan yuzyılı, onu açık, do- nuşumlere gebe bır donem olarak değertendırmek mumkun Burada bır kalkış noktamız "kureselleş- me° kavramı olabılır Çunku bu kavram geçen yuz- yılın sonuyla bu yuzyılın sonunu sıkı sıkıya bırbın- ne bağlıyor. Geçen yuzyılda, Ingılız hegemonyası artındakı "kureselleşme", bu yuzyılı hazırladı Buyuzyıldakı "küreselleşme" onumuzdekını hazıriıyor öyleyse geçen yuzyılın sonuyla bu yuzyılın başında dıle ge- tınlen kureselleşmeyle ılgılı kımı yanlış ongorulen hatıriamak faydalı olabılır Teknolojık gelışmeye, kureselleşmeye, Ingıltere'nın tartışmasız egemen- lığıne bakan kımı duşunurler, 20. yuzyılın uluslara- rası uyum, banş, demokrası yuzyılı olacağını ılen süruyorfardı Bu yaklaşım sol ıçıne, malum Ka- utsky - Lenin tartışması olarak yansıdı Geçen hafta Chnstıan Scıence Monıtor'un bır yorumun- da tekrar hatıriatılan bu tartışmada Lenın, Tum uluslararası kapıtalıst duzenler ıçsel olarak geçıcı- dır, çünku bunlann temelını oluşturan devletlera- rası düzen zaman ıçınde değışır" dıyor ve ulusla- rarası kapıtalızmın devletlerarası ılışkılenn gerçek- lığını aşamayacağını savunuyordu Kautsky ıse uluslararası ekonomık ılışkılere, hızla butunleşen, genışleyen, sertDestleşen bır dunya pazanna baka- rak kapıtalıstlenn bırbırlennı yok etmeyecek kadar akılcı olduklannı ılen suruyordu (ozetleyen CSM) Daha sonra neler yaşandığını hatırtatmaya sanınm gerek yok Zaten The Economıst dergısının mılen- yum ozel sayısındakı "Beğen beğenme (kı dunya- nın çoğu beğenmıyor), Batı şımdılık muzaffer ol- muştur" (abç) tesprtı, sıstemın, 1990'lann başında- kı ozguvenının cıddı bır şekılde sarsılmış olduğu- nu gostenyor Yaşadığımız toplumsal ılışkılerın, tek mumkun duzen olmadığını, geçıcılığını, bır kez kabuJ ettık- ten sonra, sanınm ıkı yonde ılerlemek mumkun B\- nncısı, 1970'lerden bu yana artan uluslararası eko- nomık, sıyası ıstıkrarsızlıklara, hızlanan donuşum- lere, sert ekonomık sıyası sarsıntılara bakar, (Bra- udeJ'ın uyansını da hatırlarsak) 1970 sonrasının, 1950 ıle 1970 arasından farklı, yapısal bır knz do- nemı olduğunu soyleyen, bunu dunya tanhsel perspektıfine yerleştırmeye çabalayan tesprtlere daha bır ılgıyle kulak kabartabılırız Ikıncısı, knz do- nemının sert donuşumlere, kaotık sureçlere yol açacağını, bunun ıse ınsan ıradesının yapıcı mu- dahalesının olanaklarını arttıracağını goz onune alarak, nasıl bır gelecek ıstedığımızı, daha yoğun, aynntılı bır bıçımde tartışmaya gınşebılınz Tabıı bu daha once denenmış, alternatrî gelecek "projele- nnı" de yenıden ırdelememızı gerekttrecektır Bu bağlamda, eşıtlıkçı, ozgur, demokratık, bas- kıya ve somuruye dayanmayâh bır gelecek ıçın çâj balayan sol açısından, sanınm ozellıkle dort konij oneçıkıyor Bınncısı, Stalınızmlesosyalızm arasın- dakı ılışkıyı açıklığa kavuşturmak, sosyalızmı, ye- nıden demokrasıyle bıriıkte duşunmeye alışmak. Bu bağlamda 1989'da çokenın ne tanh ne pratık olarak sosyalızmle bır alakası olmadığını kavra- mak Ikıncısı, sosyal demokrasının 1950'den son- rakı evnmını, ışçı hareketının çıkariannı savunmak- tan vazgeçerek duzenlemecı bır partı halıne gel- mesını, bu surecın nasıl III yola açıldığırn değer- lendınp sol açısından reformculuğun gerçekte ne anlama geldığını saptamak Uçuncusu, bu yuzyıl- da bırçok ulusal kurtuluş mucadelesı yaşandı Bun- lann anlamını, kazanımlannın sınıriannı, ama ozel- lıkle sosyalızm ıddıasıyla yonetılenlennın, emper- yalızme karşı kımı başanlar elde etmelenne rağ- men, ulusal bağımsızlığı, neden demokratık bır sı- yası yapıyla taçlandıramadıklannı açıklamak Dor- duncusu, her şeyın radıkal bır şekılde değıştığını ılen suren tezlenn, çoğunun çok temel bazı şeyle- nn trajık bır bıçımde aynı kaldığını saklamak ıçın uretıldığını bıkmadan, usanmadan anlatmak In- san aklının ve eylemının değıştıncı gucune guvenı yenıden kazanmak Dun bunlan anlatmak çok zordu Ancak bugun ozellıkle Seattle'dakı dırenışten ve DTÖ'nun mı- lenyum raundunun çokmesınden sonra, yaşadığı- mız toplumsal-ekonomık sıstemın, bugunku halıy- le ınsanlık ve doğal çevre ıçın ne kadar buyuk bır tehlıke oluşturduğunu anlatmak bıraz daha kolay. Yenı yuzyılınızın, ozgur ve gerçekten yenı bır yüz- yıl olmasını dılenm .# -u. Cazi olayları davası 20 Ocak'a ertelendi AHMETŞEFİK TRABZON - Gazı olaylan sırasında 9 vatan- daşuı ölumunden sorumlu tutulan 1 'ı tutuklu 20 po- lısın yargılanmasına Trab- zon Ağu Ceza Mahkeme- sı'nde devam edıldı Du- ruşma sonrasında bır açık- lama yapan Insan Haklan Derneğı (İHD) Genel Başkan Yardımcısı Os- man Ba>demir, cezasız kalan her eylemın ınsan haklan ıhlallennı artnrdı- ğını söyledı Davamn 26'ncı duruş- masına sanık pohslerden sadece tutuklu olan Adem Albayrakkatıldı Sanıkla- nn avukatı tBıami Ydekçi mazeretbıldırdığı ıçm da- vaya katılmazken sanık polıs Metin Çakmaz'ın avukatı Hurşrt Brvıkmah- keme salonunda hazır bu- lundu Mudahıl avukatla- nndan ıse Cemal Yücel, Keleş Özrürk ve Fanık Erteldn duruşmaya katıl- dılar Duruşmada 13 sayfalık bahsbk rapor okundu Mü- dahıl avukatlanndan Keleş Özturk, hem raporu ıncele- mek hem de soruşturma- nın genışletılmesı yonun- dekı ıstemlermı hazırla- mak ıçın mahkemeden su- re talebuıde bulundu Mudahıl avukatı Cemal Yücel de, Gazı olaylannın başlangıcında Halil Ka- ya'nın öldünılmesı ve kahv ehanelenn taranması ıle ılgılı olarak yurutûlen da\ anın Istanbul DGM 'de olduğunu anımsattı Şu anda polıslenn yargılan- dığı da\a konusunun bu olaylardan sonra aluştu- ğunu belrrten Yucel, ts- tanbul DGM 'den kahvele- nn taranması ve Halıl Ka- ya'nın oldunümesıyle ıl- gılı dosyalann ıstenmesı talebınde bulundu. Dursıuı Kaya Güleç başkanlığmdakı mahke- me sanık Adem Albay- rak'ıntahlıyeveavukatla- nn Istanbul DGM'dekı dosyanın getınlmesıyle ıl- gılı ıstemlermı reddettı ve mahkemeyı 20 Ocak 2000'e erteledı Duruşma sonrasında bır açıklama yapan Cemal Yucel delıllenn karartıl- dığı ve adaletın yeruu bul- masınm onune büyük en- geller konulduğunu söy- ledı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle