18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KARAUK1999SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Oımhurbaşkam seçmti • İZMİR(AA)-Tûrk Pdamenterler Bırliği, Lznir Şubesı Başkanı Nüstafa Öztin, "Bugünkü parlamenter sistemde cımhurbaşkanını Meclis'in s<çmesi daha uygundur" ddı. Sıyası partilerin çcŞunda yetkilerin büyük b r bölûmünün genel başkanlann elinde bUunduğunu ve önemli kaarlann alınmasında tek SÜZ sahibuun part başkanı oktuğunu savunan Öztin, scz konusu partilerin kendı içjerinde demokratik ofaıadıklannı kaydetti. MecHs'te ekonomihattası • ANKARA (Cumhuriyet Rrosu)- Hükümet oıtaklan, 19 Aıalık günü 2(/00yılıbütçe görüşmelennin başlaması nedenıyle TBMM Genel Kurulu'nu bu hafta sahura kadar çalışarak IMF'nın isıedıği Sermaye Pıyasası Kunılu (SPK), bankalar ve uluslararası tahkırn yasa tasanlannı çıkarmayı planlıyor. Alparslan ; Türkeş'in mezan • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- tkudarortağı MHP, partinin kurucusu Alparslan Türkeş'in mezannın bakım ve onanmının, "devlet mezarlığı" statûsü kapsamında yapılması ıçin harekete geçti. MHP, geçen dönem hüküınsüz kalan, ancak BaşbaKan Bülent Ecevit tarafmdan yenilenerekbu dönem TBMM'yö sevk edilen, "Devlet Mezarhğı Dışmda Defhedilen Bazı Büyûklerin Mezarlaıı Hakkındaki" yasa tasansı kapsanuna, Turkeş'in mezannın da alınması için yasa öneıisi verdi. Canhbomba tutuklandı • lstanbulHaber Servisi - Bombalı ırtıhar saldınsı konusunda «ğıukkktea sonra lstanbul'a göndehlen ve PKK üyesı olduğu bildirilen Çimen Işık ile kendisine yardım ve yataklık eden Yasin Adırbelli, çıkanldıklan Nöbetçi 4 No'lu DGM'ce tutuklandı. Sanıklardan ~ *•' - "oimaz ıse savcıhk serbest bırakıldı. Y laberServia klanU. sonuç Tilandı. .000-2010, ,Uk Şiddetin y ^ ı ' n ı n hazuianması" çafnsınia bulunularak uiıtal >e uluslararası tbciardn kadına yönelik şitüetlı mücadele eden k*An Juruluş ve gruplanmn övcelıUi olarık yjrarkndıntaası belirtildi ffolümGürses Hnseriıde olay İS*AS(Cımhuriyet)- S^'ta öncaa akşam spor sloıunda yaaılan Müslüm (ünes konsmnde olaylaı <kt. Gürses ın konsenne fcşamasınıt ardından tolilennıjLetleyenve şknlık yajan ızleyiciler ruında çansma çıktı. •sın coplalığı gençler tdan çıİHilırken konser dildi. 1 laber Servisi- il'ün eskıden ısanatçı Zerrin neaçtığı3 imanevi .aasının , .sia 10. asliye jk mabemesinde «oam edilı Mahkeme, 4osyadaki ssiklenn lidenlmesî çin ertelendı 4 stanbuJaber Servisi- A.uürkçü 'ûşünce Derneği tstnbul Şueleri Gençlik Kttıisyonıüyeleri üe Istnbul Civersitelerindekı ç K.ılipleri,'ağunsız bir îinıye iç nükleer SaatallaraJffşı olduklannı 4xİLthler. itanbul Tabiç «Dlaı Yöıüm Kunılu ca ÎNikeer K-iıtı Platfonı'un «cvnsrtesı toü Ögînpkleşriıgı açıklarruya rj>li:ın nuahale etmesni Hknaiı. Dışişleri Bakanı Cem, AB ile Kıbns'ın kanştınlmaması gerektiğini söyledi 'Rumlar cesaredendi'• Baştarafi 1. Sayfada AB,GKRY'yecesaretverdi: BızKıb- ns'la ilgili maddeye şiddetle karşı çıktık. Kıbns konusunu biz AB konusundan farklı tutmaktayız. Kıbns konusunda Tür- kiyenuzinpolitıkasuu devam ettireceğiz; değiştinnemiz söz konusu değildir. Kıb- ns'tabizim tüm pohtikamızın KKTC'nin varhğı ve devamlıhğı üzerine bina edildi- ğini, bizım KKTC ile birliktehğımizin, beraberliğımızin hiçbir olgudan etkilen- meyeceğini, GKRY'nin AB adaylığına yaptığı başvunı karşısında hukuki ve sı- yası itırazımızın devam ertiğını ve devam edeceğini kesin ve net bir bıçimde onla- ra zaten açıkladık. Bu paragrafa şiddetle karşı çıktık. Çünkü bu paragrafi koymak- la AB, GKRY'yi büsbütün uyuşmaz ol- maya, anlaşmadan kaçmaya, masadan kalkıp gıtmeye teşvik etmiştır. Bundan dolayı karşı çıkıyonız. Bir yandan New York'ta aracı ile görüşme süreci, diğer yandan AB'nin aldığı kararla, "Mesele yok, kalk git ba masadan" anlamına ge- lecek sözler söyleniyor. Zaten New York'a gönülsûz gitmiş olan, ne yapıp edelim masadan aynlalım düşüncesinde olan GKRY, bu düşüncele- rinde AB'den teşvik görmüş, güç almış- tır. Korkanm artık Kıbns'ta iki tarafın üzerinde uzlaşabıleceğı bir çözüm ıhti- malinden AB'nin bu karanndan sonra uzaklaşmıştır. Adayhk koşuisuz: Helsinki, Türki- ye'nın bütûn dığer adaylarla eşit koşullar- da tam üyehğe adaylığı karannı almış ve açıklamıştır. Bizim için asıl önemli olan budur. Çünkü, önkoşul olması halinde, Türkiye için özel koşul olması halinde bu işte yokuz. Başka adaylara lütufta bulun- ması, bıze ımtiyazlı muamele yapüması- nı istemedik, beklemedik ve buna da ih- tiyacımız yoktu. Ama başka adaylara kı- yasla özel koşullar getirilmesini biz kabul etmedik. Bunu iyi anlattık. Helsinki'de Türkiye'yi dogrudan ilgilendiren bu ko- nuda bir tereddüt yoktur. Labey kantn: Helsinki karanmn 4. maddesüıde sınır anlaşmazlıklanna atıf- ta bulunuluyor. Burada 2004 yüı diye bir tabir var. 2004 yüından ncyin kastedildi- ği, Helsinki zirvesı devam ederken bu bı- zım üzerinde titizlendiğimiz bir husustur. Çünkü o maddeyi dikkatlı okuduğu- muzda 2004 yılının aday ülkelerin zorun- lu olarak sınır anlaşmazlıklanru Ulusla- rarası Adalet Divam'na götürmeleri ıçın konmuş bir tanh olmadığını, böyle bir zorlayıcılığının olmadığını dikkatb oku- yunca görüyorsunuz. 2004 yılı bu tarz an- laşmazlıklann çözüme bağlanması için AB Konseyi tarafindan değerlendirilece- ğı tarih. Yoksa anlaşamadınız, 2004 yüı geldi Lahey'e gidin değil. Bunu dikkatli okuyunca görüyorsunuz. Bütünbu tartış- malar sırasında çok ciddi kaygımız oldu. Dayatma >»k: Kimsenin bize dayatma- lar getirmesi, bunlar sonucunda Türki- ye'yi cendere içine sokması söz konusu değildir. Türkıyemizde endişe edilen ulu- sal bütünlüğü tehlikeye atbrmak, bunlar yoktur. Bir kere biz bunu zaten yaptırtma- yız, kimsenm haddı ve gücü değildir. AB 'nin de buna niyeti yoktur. Zaten Tür- kiye, arük AB'nin dışındaki bir coğrafya değildir. Azmlıklar: Zannedilmesm ki Avrupa gelecek, halkınızm bir kısmını azınlık olarak ilan edin. Yok böyle bir şey. AB'nin kendı anlayışı nedeniyle böyle bir şey yok. AB'nin, kimsenin böyle bir şey yapmaya gücü yok, yapmak gjbı niyeti yok. Türkiye'nın ıse böyle bir zorunlulu- ğu yok. Biz Türkiye olarak bazı eksikle- rimızi düzeltmeye başladık ve buna de- vam edeceğiz. AB sadece buna olumlu etken olabilir Türkiye açısından. Bazılan gelir bazı de- meçlerde bulunur. Ama işın özünde böy- le bır şey yoktur, olmayacaktır da. Zaten Türkiye, işin özünde kendi vatandaşının özgürlüğü ıçın her türiü gehşmeyi yap- mak durumundadır. AB'nin hernangi bir ülkesınde bireyin özgürlükleri neyse biz kendı ülkemizde onu vereceğiz. Ama butakım azmlıklar yaratmak, yanhş anlayışlar getirmek böy- le bir şey söz konusu değıl. Devlete çekidüzen: AB'ye üyelik zor bir süreç. Evet, bukaç yönden kendimize çekidüzen vermemiz gerek. Hazırlanma- mız lazım. AB'yekatılmamızı, üyehğjmi- zı mümkün olduğunca erkene almak isti* yorsak, çok ciddi çaba göstermeliyiz. Da- ha disipUnli toplum olacagız. Bu dağuuk- lıkla olmaz. Daha üretken olan, daha eşitlikçi olan bir toplum olacagız. AB'nin bir sosyal şartı var. O sosyal belge AB ülkeleri eme- ğine geniş alan var. Bu konulara da ger- çekçi bakacağız. AB'ye üyehğırmzde en büyük engel insan haklan değıl. Onlan tahmin etnğimizden daha kısa sürede ger- çekleştireceğız. Bütün sıkınormz bu mev- zuatta olacak. lşçi konulan ne olacak? Türkiye, kendi devlet yapılanmasında on binlerce odacı ıstıhdamı yapamayacak. Devlet mekanızmalan kendinı daha hıyiı çabştıracak mekanızmalan sağlayacak. K.endimizse çekidüzen vereceğiz. Dağı- nıklığa, disıplinsizliğe son vermehyiz. Bunlan kısa sürede gerçekleştırebileceğı- mıze inanıyorum. DUZYAZI rry ı Ld~\ 1 Tk • »9 • • M«_ Külrür lalay. Usmanh Froıesı m tanıttı naJ 7 ° ra>T-MecidiyeKöşkündeKültûrBak»- m tstemihan Talay'uı da katldığı basm toplanösıyla tanıüldL Projenin 646 müyar tirahk manyetinin 57 rrûharlık kısmının Kültûr Bakanlığı'nca karşüandığı betirtüdl Hazuianan eserin ansiklopedi olmadığını belirten Bakan tala>. u Ansiklopediler sadece bflgi ve- rir. Chsa bu eserdemeseieter veUişkiler üzerinde durulmuştur" dedi. Yurtdışından 221,Türkryeden ise968olnıakuzere toplam 1189 bilim adamının çahşmalanyla ohısan uluslararası nitetikteki bu proje, 12 ciltten oluşuyor. Toplanüda. Osmanb tmparatorlu- ğu'nu sh^st, iktisadi, sos>-aL kültürçL bilim ve dûşünce açılanndan ele alan eserin hedef kitlesinin ünKersiteler. \akıflar, kürsü baş- kanlan, bûyükeiçUer ve siyasetçüer olduğu beurtildi. Eserin editörü Güler Eren de projeden kâr elde etmeyi düşünmedikkrini vur- gulayarak üretim maliyeti 93 mihon lira olan eserin, 90 mihon liradan satüacağuu söyledi. Yayın kurulunun başkantağını Osmanh Tarihçisi Prof. Dr. Halfl tnakık'uı yapoğı projenin ikinci adimı ise eserin lngüizcc olarak basümasL (Fotograf: UGUR DEMİR) Milli Savunma Bakanı Çakmakoğlu, Ecevit'in açıklamalarını değerlendirdi ^Başbakan hükümet adına konuştu9 ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Milli Savun- ma Bakanı Sabahattin Çakmakoğtu; Helsinki'de idamınkaldınlması gerek- tiğini belirten Başbakan Bölent Ecevit'ın hükümet adına konuştuğunu söyle- di. Çakmakoğlu, Genel- kurmay'ın MSB'ye bağ- lanması konusunda, Müsteşar Korgeneral Şener Eruygur'un verdiğı bilgi notunu okuduktan son- ra "I^penhag kriterieri hepimiz için geçeridir" dedi. Çakmakoğlu'nun bu açıklaması, TSK'nin Genelkurmay'ın Mılli Sa\Tinma Bakanhğı'na bağlanmasma yöneük bir itirazı ohnadıgı bıçi- mınde yorumlandı. Dışışlen Bakanı tsmaü Cem, AB görüşmele- rinın başlaması için ölüm cezasınınbulunmama- sı gerektiğini behrterek MGK toplanolannda as- keri kanadın zaman zaman sıvıllerden daha lı- beral görüşleri savunduğunu söyledi. Milli Savunma BakanıÇakmakoğlu, Macaris- tan Hava Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Ist- van Tafla'yı kabulünde gazetecilerin sorulanııı yanıtladı. Başbakan Bülent Ecevıt'in, Türki- ye'nin AB'ye adaylığı ile ilgili açıklamalan ve ıda- mm kaldınlması yönünde- ki taahhüdüne üişkin gö- rüşlerini soran gazeteciyı şöyle yanıtladı: u Açıklamalan Sayın Başbakan, hfikümet ola- rak hepimizin adına açık- tamay-apnusür.AdayüDte- lerin AB standardanna uymasıgereküdir.tdam ce- zalannm kaldınbnası ise ayn bir konudur" dedi. Çakmakoğlu, "Bunu Ece- vft'in sozkrine kaoMığuuz olarak anlayabiUr mhiz" sorusu üzerine, "Avrupa Birnğistaııdaraannaada> ülkderin de uyması gerek- tiği göruşö, akedJr" dedi. Çakmakoğlu, Genel- kurmay Başkanlığı'nın Mılli Savunma Bakanlı- ğı'na bağlanması yolunda- • Çakmakoğlu, Genelkurmay'ın MSB'ye bağlanması konusunda bir soruyu yanıtlarken önce Türkiye'nin kendine özgü koşullanna dikkat çeîcti. Çakmakoğlu, Milli Savunma Bakanlığı Müsteşan Korgeneral Eruygur'un ilettiği notu okuduktan sonra "Kopenhag kriterleri hepimiz için geçerlidir" dedi. Çakmakoğlu, ölüm cezasının kaldınlması gerektiğini söyleyen Başbakan'ın hükümet adına konuştuğunu söyledi. kı görüşün anımsatılması üzerine, "Bu konuda herhanş bir çabşma >t>k, önûmuzde uzun bir y- ol\-ar.Türkh'e'ninşartian veözeBiklerivie bir gi- riş obnah" dedi Çakmakoğlu, Korgeneral Eruy- gur'unuzattığı notu okuduktansonra, açvklama- lannı sürdürerek "Kopenhag kriterleri hepimiz için geçerlidir. Hukuk düzenimiz ve teşkibomı- zm ilkeleri arasında AB değerierini ülkemize ta- şnnakv-ardn-' dıye konuştu. Çakmakoğlu, MGK konusunda da "Türkrye koşuDarma u>gun bir çüzûm" bulunması gerektiğini söyledi. Ismaıl Cem de, dünkü basın toplantısında ga- zetecilerin sorulan üzenne, Türkrye'nin önünde MGK sorunu olmadığını. 3 yıldır da kurul üye- hği yaptığını behrterek bu süre ıçinde AB ölçü- lerim rahatsız edecek hiçbir şey yaşanmadığını söyledi. Türkiye'nin çok yönlü güverdik sorunu bu- hmduğunu kaydeden Cem şöyle devam etti: "Türidye bundan bir bnçak sene ÖD- ceterörbdasrybcebeleşen, komşu bir ülkedeki terör mekanizmalanyia baş et- meye çabşan, bir başka komşu ülkenin topraldân- na terorisöerins»ğınması ile uğraşan,Ban'dan te- rör olaytanna cesaretlendirmegetenbir ülkeydi ElberteMGK önemBdir. Askeriersiyasetemüda- haleedhordenhvr. MGKnin tartaşmahnnda askerier çoğu zaman benden daha liberal şe)1e- ri savunuyoriar. Karşriarmdabazen kendimi da- ha nrahafazakâr hisseftiğim zamanlar oWa" Çem, idamın kaldınlması konusunda, öngö- riilen düzenlemenın nasıl bır süreç ıçinde olaca- ğını bilmediğıni behrterek "Ama idam cezasmı Türkhe hem uygulamamaktadır hem de uygu- lama\Bcağmı, uygulamaıun yanhş obcağnu da taahhüt etmiştir. Yasal bir değişimin makul bir süre içerisinde gerçekkşeceğini zannedrjmvm. AB müzakerelerin başlaması için böyle bir cezamn obnamast tazun" diye konuştu. Fransa Cumhurbaşkanı Türkiye'nin adaylığını kutladi Chirac'tan DemireVeAB mektııbıı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Fran- sa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Cum- hurbaşkanı Suleyman Demirel'e bir mek- tup yazarak Türkiye'nin Avrupa Birlıği (AB) adayhğmı kutladı. Chirac, 2000 yılı ilkbahannda Türkrye'ye geleceğird bildir- di. Türkiye'nin AB adaylığına en büyük desteği veren üflcekrden olanFransa Cum- hurbaşkanı Chirac'ın Demirere hitaben yazdığı mektubun tam metni şöyle: "Aziz dostum, AB oybiriiği ile Türkiye'ye aday statüsânü tanı\*rak kardeşBk eHni uzat- maya karar vermiştir. Kanuni Sultan Sü- leymanvel Françoısdönemindeaberita- ruteflkaynaklanançokyödnifa^kflerhıbir nedcesi olarak Fransa, bn hedefe uUşmak için hiçbir gayreöen kaçmmamiştır. Bu ta- ribikaranlanfeviialadederinbirniHttalak duymaktadır. Tüm Tûrk mffleti 10 Arahk 1999 tarilü- ni bir SOB değil aksine bir başlangıç nokta- sı olarak görmelidir. Arük yeni bir döaeaa l>aşJaınaktadır,budaTürkty^'yiûyenğegö- tüırcekbtrortakakrır.BuçetinfakatuıiBâ dolu yolda, Fransa saygı ve dosthdda Tir- kiyeyeeş^edecektir.DavetİBİzeicabetfc 2000 yık akbahannda ülkenize yapacagm devlet ayareti sırasında bu duygıdan Tûrk miktmei&deetmektenmemnmiyetduya- cağnTtS^ınCunıhurbaşkaJiı.enderin*iy- gdanmm kabulünü rfcaederim." 51 sefer THY'de 2000 iptali Istanbul Haber Servisi- THY'den yapılan açıklama- da, yılbaşında 49'u dış hat ol- mak üzere toplam Sl tarifeli seferin, 31 Arahk ve l Ocak 2000 tarihleri için ıptal edil- diğibildirildi Iptallerin >ol- cu talebi ofanadığı'' gerekçe- sıyle yapıldığı açıklanırken, gerçek neden, THY'nin bılgj- sayar sistemlerinın 2000 yılı- na uyum sonınlannın tam olarak çözümlenememesi olarak gösterildı THY tara- findan yapılan açıldamada, iç hat seferlennin aynen devam edeceğı kaydediürken ıptal edilen seferler şöyle: Uzun menzillı uçuşlar: Chicago- Kuala Lumpur - Osaka- Tokyo - Bangkok/ Singapur - Pekin. Avrupa: Manchester- Londra - Frankfurt - Münih - Düsseldorf - Hamburg - Stuttgart - Nümberg - Hano- ver-Bernn - Amsterdam - Üs- kûp-Moskova - Sarayevo - Sofya. Ortadoğu. Kahire - Cidde Türk Cymhunyetleri: Aş- kabat - Tiflis - Bişkek- Taş- kent - Bakû. TMMOB 'Avrupa'da kendi Mmliğimide yer almahyız' tstanbul Haber Servtsi- TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkam Oktay Ekin- d, Türkiye'nin en önemli zengüüiklerinin "tarihsel mins"UeH kâhûrvedoğa" değerleri olduğunu belirte- rek, "Bunlanntükfitilmeden yannlara aktanlması ise ge- leceğin 'kişilikli Avrupa üyesı' ohna hedefinin temel gûvencesidir'' dedi. Ekıncı yap&ğı yazılı açıklamada, Türkiye'nin Avrupa Birli- ği'ne "aday ûye" olmasını sadece Türkiye için değil, "Avrupa kültûrü" için de geç kahnmış bir tarihsel ka- zarum olarak değerlendirdi. Helsinki'de alınan karar- da Anadolu'nun binlerce yılhk tarih ve uygarlık biri- krnıimn dekaüası olduğunu vurgulayan Ekincı, hükü- metten başta "Avrupa Nfi- mari Mirasının Korunması Södeşmesi (1985)" olmak üzere Türkiye'nin imza ata- ğı uluslararası sözleşmeler- deki sorumluluklan yerine getirmesini istedi. Ekincı, Kültür Bakanlığı bütçesinin genel bütçe içindekipayınm UNESCO'nun önerdiği o- ran olan yüzde 1 'e çıkanl- ması gerektiğini kaydetti. Hükümetten, 1995'ten itıbaren ilgilibakanlann im- zasını bekleyen, "Tophı Ko- nut Fonu'ndan Tarihsel Semtierin ve Eski Evlerin Sıhhleştirme ve Onarunma Yantan" yönetmeliğinin yürüriüğe girmesini isteyen Ekinci, aynca Hasankeyf'i sular altmda bırakacak olan Ihsu Barajı projesinin yeni- den ele alnımasmı bekledik- lennı kaydetti. ORHAN BİHGİT 9 Arahk Üzerine...Türkiye'nin AB'ye adaylığını açıklayan Helsinki zir- vesinde, Kıbns ve Ege sorunlannda verdiğimiz özve- ri üzerine mi öyle bır karara ulaşıldı? Soruyu, daha başka bıçimiyle de sürdürerek, "Şa- yet hükümet, adaylık için yapılan öneriyi kabul etme- diğmizi söyleseydi, zirvede Kıbns ve Ege ile ilgili ola- rak ulaşılan mutabakat başka türiü mü olacaktı?" di- ye de bir beyin fırtınalaması yapmak elberte müm- kündür. öyle bir sorunun yanıt da, Türkiye'nin hem kendisıne açılan AB kapısını reddetmesi hem de o kapının içinde bizimle ilgili Kıbns gibi, Ege gibi olay- larda hiçbir biçimde görüş bildırme yetkısine sahip olamayacağımıza nza göstermemiz biçiminde veri- lecekti. Hükümet bu burgaç içinde kalmamış, duygulan- nın yerine mantıgını konuşturarak, inci bir diplomasi stratejisi izlemiştir. O stratejinin boyutlan, her geçen gün biraz daha ortaya çıkıyor. Ama biz, şimdilik bildiklenmizle yani kamuoyuna açıklananlaıia düğümün çözülmesine yardımcı olalım: Cuma akşamı geç saatlerde, izlenen baş döndü- rücü trafik ve estihlen havanın telaşı ile Solana ve Verheugen apar topar Ankara'ya geldıler. Başba- kan Ecevit'e doruk bildirisinde Türkiye'yi kuşkuya düşüren paragraflarla ilgili güvenceleri vermekle ye- tinmediler; Başbakan'ın isteği üzerine aynı güvence- lerdoruk toplantısına başkanlık eden Finlandrya Baş- bakanı Upponen'in yazılı mesajı ile de yinelendi. Ecevit, bu mesajı "birbelge" olarak nitelendiriyor ve öyle olduğu için de Solana'nın itirazına rağmen derhal kamuoyuna açıklıyor. Böylece hem beslenen kaygılan gıdermeyi amaçlamaklayetinmiyor, aynı za- manda Atina'nın ileride izleyebileceği bir stratejinin de önünü şimdiden tıkamış oluyor. Başbakan, AB üst düzey yöneticilerinin ve ABD Başkanı'nın, Türkiye'nin adaylığı ile ilgili Helsinki ka- rannı destekleyen güvencelerinı daha da açıklığa ka- vuşturan asıl duşüncelerini, önceki geceTRT Vdeki "Politikanın Nabzı" programtnda açıkladı: "KKTC için Türkiye Cumhuriyeti var oldukça hiç- bir tehlike söz konusu olmayacaktır. Dışandan gele- cek her tehlikeyi göğüsleriz. Bir tehlike söz konusu olabilir ama.. Eğer KKTC içinden ulusal dayayla ilgi- li olarak görüş aynlıklan çıkarsa, o bir tehlikedir. Ve- ya yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısıyla bu- na dış siyaset kanştınlırsa, bu tehlike olabilir. İçinden gelen tehlikeleri önlemek KKTC'nin sevgili vatan- daşlanna düşer." Ecevit, o konuşmastnda Kıbns ve Ege sorunlan için, daha önceki yıllarda Türkıye'ye "Su konularia il- gili olarak önce Yunanistanla sorunlannızı çözün; mahkemeye gidin, adaylığınızı ondan sonra düşü- nürsûnüz" denildiğini de hatırlatıyor. Böylece, 9 Ha- ziran gecesı Türkiye'nin çağnyı reddetmesi karşısın- da AB açısından bir şeyin değişmeyeceğini belirt- mekle kalmıyor, 2004 yılında Upponen'in yazılı gü- vencesine rağmen Güney Kıbns'ın AB ile bütünleş- mesine gidilmesi halinde ne yapılacağını da söylü- yor. "KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti de o kadar bü- tünleşir" diyor. Başbakan'ın Kurtut Artuğ ile yaptığı söyleşide ay- nı sorun için verdiği bir başka güvence de Bakû-ls- kenderun boru hattı ile ilgili. Ecevit, bu projenin Tür- kiye için yaşamsal önemini belirtmek için, Iskende- run Körfezi'nin stratejik önemıne değinirken, körfe- zin Kuzey Kıbns'ın tam karşısında olduğu gerçeğini bir kez daha tekrartamakta yarar görüyor. Başbakan'ın önceki gece devlet televizyonunda söyledikleri, 9 Aralık Helsinki karannda Türkiye'ye AB kapısını açanlann bilinç altlanndaki gerekçeleri de ortaya koymaktadır. Türkiye'nin AB adaylığı için ödün verdiğini ileri sürenlerin, bu konuşmadan sonra Ati- na'dan herhangi bir tepki gelip gelmeyeceğini iyi kol- lamalan gerekmektedir. Tabii, önceki geceki televizyon söyleşisinde 57. hükümetin AB adaylığından sonra yapacağı düzen- lemeler arasında MGK'nin anayasadaki bugünkü ko- numundan rahatsızlık duymadığının açıklanması ile Helsinki kapılannın aralanışıyta türbanın resmi ku- rumlarda "özgürlüğe kavuşacağım" savunmak için acelecilik yapanlann fena halde yanılgıya düştükle- rinin de özellikle vurgulandığını unutmamak gereki- yor. Ecevit, bu tür savlan ileri sürenlerin kendilerini al- dattığını söyleyerek şöyle diyor: "AB, nüfusunun bü- yük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkeyi -hem de ra- mazan ayında, tesadüi- kendi içine alıyor. Buna kar- şı AB içinde ciddi tepkiler var. Özellikle tutucu ke- sim, bu konuda aramızda din farkı, kültür farkı var di- ye kaygılannı açıkça söylüyor. Fakat AB Paıiamen- tosu'ndaki çoğunluk bu kaygılanaştı. Ama aşabilme- si zor oldu. Eğer 'Laikliği istemeyenlere de özgürlük tanınsın. O zaman AB'ye gırmemiz kolaylaşır" diyenler varsa kendilerini aldatıyoriar. Tam tersine zortaşır. Türkiye nüfusu Müslüman olan ûlkelerarasında laikliğe, çağ- daşlığa öncülük eden ülke o/masaydı, o bahsettı'ği'- niz kişilenn kafasına uysaydık, bize ebediyen AB'nin kapısı açılmazdı." Türkiye, AB ile ilgili arşivinde Helsinki karartannı yo- rumlayan Upponen'in mektubuna nasıl yer veriyor- sa, AB ülkeleri de Ecevit'in önceki geceki konuşma- sının tam metnıne aynı gözle bakmalıdır. Faks:0 212 677 07 62 E-Mail:[email protected]. Türkiye'nin ACSK tepkisi 'Mücadelemiz NATO'da sürecek' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Helsin- ki zirvesinde Avrupa Gü- venük ve Savunma Kimli- ği'nden(AGSK) dışlanma- sına tepki gösterdi. AB üyesi ohnayan NATO üye- lerinin karar alma aşama- sma katılamayacağına Uiş- kin karann Ankara'yı tat- min etmedığini belirten Türkiye, bu konudakı mü- cadelesıni NATO içinde sürdüreceğıni kaydetti. Dışişlen Bakanlığı"ndan dün yapılan yazılı açıkla- mada, AGSK ile ilgili ola- rak Helsinki'de onaylanan raporun Türkiye'yi tatmin etmekten uzak olduğu be- lirtüerek "Önümüzdeki dönemdekaohmkonosun- dakjbeklendkrimizinkar- şuamnasına yönelik pjri- şimlerimizi sürdüreceğiz. Temennimiz AB'nin bizim durumumuzdaki Avnıpah mâttefîklerüı kaohmı ko- nusundatatminkâr bir dü- zenleme benrleme sağdu- yusunu göstermesi vebuşe- kikk tesisi öngörükn NA- TO-AB ihşkflerinin moda- Bteleriüzerindemutabakat sağtanmasında güçlük çe- kümemesidir'" denildi. Dışişleri açıklamasında, NATO'nun Avrupa güven- ük ve savunmasının temel örgütü ohnayı sürdÜTeceği belirtılerek Türkiye'nin Avrupa kıtasının savunma- sında Avnıpalılann daha fazla sonımluluk alması gerekoği görüşünde oldu- ğu kaydedildi Dışişleri Bakanı Ismafl Cem, NATO Dışişleri Ba- kanlan toplantısına katıl- mak üzere yann Brüksel'e gıdiyor. Cem karar meka- nizmalanna katılmaya yö- nelik daha önce Anka- ra'nm AB'ye sunduğu ve yamt alamadığı önenleri tekrar gündeme genrecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle