Katalog

14ARALIK1999SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kamu kuruluşlanndan Istanbul için hazırlık yapmalan istendi 4 Deprem çok yakm'İstanbul Haber Servisi - Içişleri Bakaru SadetânTan- Uu başkanlığında yapilan toplanüda İstanbul'da bekle- nen depreme ilışkın acil ön- lemlen ıçeren kararlar, İstan- bul Valilığı'nce ilçe kayma- kamlıklanna gönderildı. Kaymakamlıklara gönderi- len yazıda İstanbul'da çok yakında bır deprem yaşana- cağı, gerekli hazırlıklann bu- na göre yapılması istendi. lçışlen Bakanı Sadettin Tantan başkanlığında 12 Arahk'ta yapılan toplantıda bilim adamlannca yaşanaca- ğı söylenen Istanbul'daki depreme ilişkin hazırlıklann aralıksız sûrdürülmesi ge- rektiği kaydedildi. İstanbul Valilığı'nm kaymakamlıkla- ra bildirdiği deprem önlem- lerinin. deprem öncesi ve sonrasına ilişkin olduğu gö- rüldü. Kaymakamlıklara gönderilen yazıda. "tKmizm çok yakm ve olası bir depre- me maruz kalacağı hususu malumlanmzdır" ıfadesı dıkkat çeku. Alınan kararlara göre, il sağlık müdürlüğü ve üniver- sıtelere bağlı hastanelenn bahçelerinde prefabrike has- tane, mobil amelıyathane ve sahra çadırlan kurulacak. Hastanelerde deprem güvensizliği Hasta Yakmı Haklan Derneği (HAYAD) dûn Haydarpaşa Numune Hastanes'nin kapatdan potiklmikleri önünde açıklama yapülar. ÎTO Yönetim Kunılu C yesi Dr. Atâla Ongan, depremin ardından ilk yapılması gerekenin hastanelerde hasar tes- pitmin yapıhp ihtiyaç duyulan bölümkrin güçlendirilmesi okhığunu anımsatü. Bu çabşmalann yetersiz oiduğunu belirten Dr. Ongan, "Buranın Bayındırbk Bakan- hğı uzmanlan taranndan rapor verikne kadar hasarfa iken 100 gûn risk alünda hiz- met vermiş ohnası ckkü bir ihmatin tipik örneğkür" dedi (SAADET USLU) Mühendis odalan ve üni- versitelerle yapılacak işbirli- ğiyle depremde nsk taşıyan bölgelerde çauşmalara baş- lanacak. Tüm ilçelerde ara- ma kurtarma ekıplen depre- me hazırlanacak. Acil kur- tarma ekiplen sûreklı tatbı- kat yapacak. Kaymakamhk- lar ve belediyeler. 17 Ağus- tos depreminde ağır ve orta hasar gören binalarda oturul- masını engelleyecek. Halkın depreme ilişkin psıkolojık eğitimi içın Boğaziçi Ünı- versitesı görevlendirilecek. Binalann depreme daya- nıklı hale getirilmesi için yurttaşlara ucuz kredi sağ- lanmasıyla ilgili çalışma ya- pılacak. Cumhurbaşkanımız Süley- man Demirel'in, eski YÖK Baş- kanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ü YÖK Başkanlığı'na yenkJen ata- ması, geniş tartışmalara yol açtı ve özellikle bazı tutucu çevrele- rin yogun tepkilerine neden oldu. Sayın Cumhurbaşkanı, yasadan gelen yetkisini kullandığını dile getirdi ve "Bu benim hakkım°d\- ye konuştu kı, elbette haklıdır. Kaldı ki; gene kendilerinin dile getirdiği üzere, Sayın Gürüz'e "arka çıkan" çevreler de vardır ve bunlann tepkilerini de dikka- te almalan gerekirdi. Alamanın ardından gelen tep- kilere baktığım zaman, gerçek- ten çok zorda kaldım. Asla aynı paralelde görünmek istemeye- ceğim bazı çevrelerle aynı para- lele düşmüş olma duygusunun rahatsızlığını yaşadım. Ben (ve sanıyooım benim gibi düşünenler), Sayın Gürüz'ün atanmasına karşı çıkarken, abar- tılmış merkeziyetçiliğini antide- mokratik buluyor ve belli konu- larda "tek taraflı" bılgı edinerek, "haksız" uygulamalar yaptığını göz önünde bulunduruyorduk. Bunun değişik örneklerini bu sü- tunda birkaç kez sergitedim. Ge- rekirse ilerde gene sergiterim. Fa- kat bugünkü konum o değil. Fakat "atamanın" sonrasında yapılan tenkrtleri ve tenkitleri ya- panlan gördüğüm zaman, bu ya- zıyı kaleme almamın "farz" oidu- ğunu anladım. Öncelikle şunu vurgulamak is- terim ki; asıl karşı çıkılmasj gere- ken, 2547 Sayılı Yüksek öğretim Kanunu (YÖK) ve bunun mant- ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Kemal Gürüz'ün Atanması ğıdır. Bu yasa bu haliyle durduk- tan sonra; YÖK Başkanlığı'na, şunun ya da bunun atanmış ol- masının herhangi bir "kıymet-i harbiyesi" yoktur. Yasanın anti- demokratik mantığı ve YÖK'e verdiği abartılmış yetkiler, baş- kan kim olursa olsun, hata yapıl- masına yol açacaktır. Zaten bu- nun sayısız örneklerini. Kemal Gürüz öncesindeki YÖK baş- kanlan zamanında da yaşamış- tık. Tutucu basının ve siyasetçile- rin, Kemal Gürüz'ü en çok eteş- tirdikleri noktalann, (bence) Ke- mal Gürüz'ün yaptığı en olumlu çalışmalarayönelmesi, herhalde "kaderin garip bir cilvesi" oluyor. Ve aynı çevrelerin yoğun çabala- nnı 2547 sayılı yasanın değiştiril- mesine değil, YÖK Başkanlı- ğı'na, "kendilerinden birinin" atanmasına yoğunlaştırmalan, asıl niyetlerinin ne olduğu konu- sunda kafalanmızda kuşku uyandınyor. Bu çevrelerin, "suç" olarak i- lan ettikleri ve benim "olumlu" bulduğum uygulamalan, kısaca anımsatmak isterim. 1982 yılından itibaren, Türkiye üniversitelerinde "şeriatçı" ve "faşist" bir örgütlenme ve kadro- laşma başlamıştı. Defalarca vur- guladığım üzere; birtakım insan- lar, sırf belirii bir görüşe yakın ol- duklan ya da yakın göründükle- ri için, hayal bile edemeyecekJe- ri makamlara atanmışlardı. Çok mütevazı sınırlar içinde olsa bile, Gürüz yönetimindeki YÖK, bu kadrolaşmayı durdurdu. Doktora yapmak üzere binler- ce öğrenci ve araştırma görevli- si, devlet bursuyla yurtdışına göndenlmişti. Bunlardan bır bo- lümü, bulunduklan memlekette laik Cumhuriyetimizi hedef alan çirkin oyunlara girişmişierdi. (Bu- nu reddetmeye hiç kimse cüret etmesin.) Bu öğrencilerin "sınav kazanarak" gönderilmiş olmala- n, hiçbır bıçimde mazeret ola- maz. Kaldı kı bu sınavlann o dö- "nemde nasıl kazanıldığı hakkın- da da ciddı kuşkulanm var. (Ay- nı dönemde, KPDS'den kimi ta- nışianm öyte puanlar almışlardı ki, aklım durmuştu...) Kemal Gürüz'ün, devletin pa- rasıyta oralara giden ve laik Cumhuriyeti yıkmaya çabalayan birtakım insanlann yollannı kes- mesini; eleştinlecek değil des- teklenecek bir davranış olarak değerlendiriyorum. Ve nihayet, üzerinde en çok tartışılan konu, başortüsü konu- su... Üniversite öğrencilerinin (aynen kamu hızmetlileri gibi), başortüsü ve çarşafla okula gel- meleri, yasaya aykındır. Bundan birkaç yıl öncesine kadar, inanç- lan gereği örtünen tek tük öğren- ciye "müsamaha gösterilirken", birdenbire başortüsü "türban" adıyla, siyasal bir kavganın ara- cı haline sokuldu ve bir "hak" olarak talep edılmeye başlandı. Bu konuyu defalarca ve defa- larca ele aldım. Özellikle Refah- yol hükümeti sırasında başortü- sü, bir "hak" olmanın ötesinde, belirli kolaylıklar sağlayan bir "sembol" haline dönüştürüldü. Inançlara saygı nedeniyle "göz yumduğumuz" bir suç, "hak" olarak talep edilmeye başlandı. Başörtülü öğrenciterimizi sokağa dökenler, "Ya hep, ya hiç" sloga- nına sanldıklan anda sokağa döktükleri öğrencilerin başını yaktılar. "Imam-hatiplerbizimar- ka bahçemizdir" diyenler, "Yann o üniversite rektörieri başörtü- sûne selam duracak, selam..." diye nutuk atanlar, şimdi Kemal Gürüz'e yükleniyorlar. Yanlış yönlendirdikleri öğrenciler için, hiç vicdan azabı çekmeksizin... Kemal Gürüz'ün yenıden YÖK Başkanlığı'na atanması, benim için sürpriz olmadı.Çok memnun olduğumu da söyleyemem. Zira benim üniversitemdeki olum- suzluklann, kısa dönemde dü- zelmesi konusundaki umutlanm azaldı. Fakat Gürüz'e karşı çı- kanlara baktıkça ve onun yerine seçılebılecek olanlan düşündük- çe, "Buna da şükretmek gere- kir" diye düşünüyorum. Şakay- la kanşık şunu vurgulamak iste- rim ki: Bizi buna şükrettiren ka- der utansın... valilik Deprem toplantdon sürüyor Istanbul Haber Servisi - Marmara ve Düzce deprem- lerinın artçı sarsmtılan sü- rerken istanbul Valiliğı, ola- sı Marmara depremi için ah- nacak önlemlen belirlemek amacıyla sıvil toplum örgüt- lenyle toplantılar gerçekleş- tırivor. lçışlen Bakanı Sadettm Tan&m'ın katılımıyla geçen cuma günü İstanbul'da yapı- lan deprem önlemlen top- lantılan, dün tstanbul Valih- ği'nde ılgılı sivıl toplum ör- gûtlennin katılımıyla sürdü. Aralannda Jeoloji Mûhen- disleri Odası ve Mımarlar Odası'nın da bulunduğu si- vil kuruluşlarla basına kapa- lı yapılan toplantılarda, Ista- bul'daki depremriskinınbo- yutu ve alınması gerekli ön- lemler tartışıldı. Boğaziçi Omversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitü- sü'nden venlen bilgiye göre, dûn saat 9.54'te merkez ûssü Adapazan Sapanca olan 3.1, saat 10.46'da merkez ûssü Çmarcık2.8, saat 21.19'da merkez üssü Adapazan Hendek olan 4.7 büyük- lüğünde artçı şoklar kayde- dildi. Deprem söylentfleri Boğaziçi Unıversitesi Kandilli Rasathanesi Müdü- rü Prof AhmetMeteIsdura, Lıtvanyalı bır bilım adamı- nın 14-17 Aralık tarihleri arasında Marmara Deni- zi'nde deprem olacağı iddi- alannda bulunduğunu öğ- rendiğini belırterek "Bu id- dialar asdsızdır'" dedi. Boğaziçi Ümversitesi'nde düzenlenen toplantıya kaü- lan Prof. Ahmet Mete Işıka- ra, toplano sonrası gazeteci- lerin sorulannı yamtladı. İs- tanbul'da deprem olacağına ilişkin söylentılerle ilgili bir soru üzerine Prof. Işıkara, eğer sıradışı bir durumla karşılaşılırsa Başbakanbğa da sorarak bilgıyı kamuoyu ile paylaşacaklannı kayde- rek şöyle konuştu: "Lit\-aıi)-ah bir bffim âda- mı. bizmı büyükelçiiiğhnizi arav-arak 14-17 Arahk tarih- leri arasında Marmara De- nfei'Dde bir deprem olacağı yönünde iddiaİarda bulun- muş.Bü\ükeiçiMkdeDtştşle- ri Rakanhğı'nı uyarnuş. Dl- şişleri Bakanlığı ile görüş- tüm. Bu iddialar asılsızdır. Bunu söyle\ en bilim adamı, büimsel bir \eri. bilünsel bir bügi sunmuyor. Bir başka iil- kede \aşayan bilim adamı, bir dijğer ülke için deprem öngörüsfinde bulunamaz." Böyle bir duruma ilişkin bir "etik yol" oiduğunu ifa- de eden Prof. Işıkara, "O yol da, Avnıpa Konseyi'nce düzenkıınıiştir. AvTupa Konseyi bünvesinde Dep- renderin Önceden Befirien- mesi Değerlendirme Komi- tesi vardır. O komrtenin bir üyeside benim. Bundan son- ra bir başka ülkedeki bi&n adamı veya kisi bir deprem öngörüsünde bulunacaksa, bunu verieriyfe birBkte Av- rupa Kûeaeyi'aesmunaage- rekh-" diye konuştu. BIN YILDIR BEKLENEN AY 7 5 O milyona var an nalcit avantajları* % O faiz (2 milyara kadar) Takasta250 milyona varan avantajlar Kısa • • •• • • bır sure ıçın rakipsiz fiyafflar Brava KAZANDIRAN TEST SURUSLERI Fiat Marea ve Brava'nın test sürûşlerine kaffılan herkese 5 Milyarlık sigorta. Allianz ılı Bu kampanya stoklarımızdaki otomobillerle sınıriıdır. www.tofas.com.tr KDV farlcı, kısa bir süre için bizden SEVINDIREN PAZAR ZIYARETLERI PAZAR GUNU Pazar gOnleri, Tofaş-Fkrt Bayierini zîyaret eden herkese, Gcretsiz X I I itTmmîı ı ı l ÜCRITSİZ 'Takas halinde eide edilebilen toplam nakit avantajı.