Katalog

SAYFA CUMHURİYCT 25 KASIM 1999 PERŞEMBE HABERLER DÜNYADA BUGUN ALt SİRMEN Asıl Şimdi Başlıyor Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 2 No'lu DGM'nin ölüm cezasına çarptırdığı Abdullah Öcalan davası ile ilgili karannı, son anda bir de- ğişiklik olmaz ise, bugün açıklayacak. Öcalan'ın duruşmaları başladığından beri, bütün Batılı gazeteci dostlarımıza anlatmaya çalıştığımız ve büyük ölçüde de, kabul ettirme- yi başardığımız gerçek şuydu: "Yeryüzünde, Öcalan'ı o ülkedeki yasala- ra göre en ağır cezaya çarptırmayacak bir tane bile adil mahkeme bulmak mümkün değildir." Bu gerçeğin ve ülkemizdeki yasaların ışığın- da, Öcalan davasının idam ile sonuçlanması ve bu karann Yargıtay tarafından onanmasına kim- se şaşırmamalıdır. Üstelik, yabancı gözlemciler de yargılamanın adil bir biçimde yapıldığını kabul ediyorlardı. Yani yargılamaya ve karara itiraz mümkün de- ğildi. Ama bütün bunlar işin hukuki yönüydü. Yürürlükteki yasalaragöreyürüyen prosedür, Yargıtay'ın kararı onama yönünde çıkarsa so- na erecek, işin hukuki aşaması kapanacaktır. Bu sütunda, hukuki aşamada kimi tartışma- ların gereksiz olduğunu çok yazdık. Gerçekten de, her tartışma gerektiği zaman- da yapılmalıydı. • • • Artık o an gelmiştir. Artık Öcalan'ın cezası onayianırsa, idamının infaz edilip edilmemesi konusunu akı!, sağduyu ve soğukkanlılığı yitir- meden tartışmanın zamanı gelmiştir. Belki de yapılacak daha doğru tartışma, bi- zatihi idam cezasının kendisi ile ilgilidir. Türkiye 1984'ten beri ölüm cezalarını infaz etmiyor ve uzmanların birçok alanda yetersiz- liğini, çağa uymadığını vurguladıklan, TBMM komisyonunda bekleyen yeni Ceza Yasası ta- sansı da, ölüm cezalarının kaldınlmasını öngö- rüyor. Bütün bunlar gösteriyor ki, yasal olarak ölüm cezası yürürlükte olsa bile, Türkiye artık bu ce- zayı içine sindirememektedir. Doğru ve çağdaş olan da budur. Türkiye'nin AB ile bütünleşme ve 21. yüzyıl- dabulunduğubölgedeönemlirolleroynamais- teği de, ancak çağdaş ülkelerie uyum sağlama- sı, sistemini çağdaş kurumlarla donatarak de- mokrasiye dönüştürmesi ile mümkün olacak- tır. Bütün bu gerçeklerin ışığında, ölüm cezası- nın, yalnız Öcalan için değil, herkes için bir an önce kaldınlması gerekmektedir. • • • Ancak kabul etmek gerekir ki, Öcalan'm 30.000 kişinin ölümüne neden olmuş olması, kamuoyunda başta şehit yakınlan olmak üze- re çok kişinin bu teröriste büyük tepki duyma- sına yol açmış ve idam tartışmasının sağlıklı bir zeminde yapılmasını güçleştinmiştir. Doğrusu burada kabahatin yine politikacılar- da ve TBMM'deki tutucular koalisyonunda ol- duğunu rahatlıkla söylemek mümkündür. Çünkü ölüm cezası daha önce gündeme gel- diğinde, özellikle Apo italya'da ortaya çıktığı sı- rada, zamanın Adalet Bakanı Hasan Deniz- kurdu, ölüm cezasını kaldıran biryasa değişik- liği tasansı hazırladığında, Bülent Ecevit'in desteğine karşın, tutucular koalisyonu bu olum- lu gelişmeye karşı çıkmıştı. Eğer o gün sağduyunun sesi dinlenmiş olsay- dı, bugün bu kritik tartışmayla uğraşmayacak- tık. Her neyse, şu anda yapılması gereken, TB- MM'nin siyasi kararını vermeden önce, Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin kararını bekleme yolunu tutmasıdır. Sayın Ecevit'in açıklamaları, böyle biryönte- min benimseneceği izlenimini uyandırıyor. Bu da sevindirici bir davranıştır. Temyiz karan bugün açıklayor. Hükümette farklı yaklaşımlar var Öcalanbelirsizbği Kültür Bakanlığı bütçesi FP'den irtica genelgesine tepki ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Kültür Ba- kanlığı bütçesinin görü- şüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu top- lantısında söz alan FP'li- ler. bakanlığın yayımla- dığı irticayla mücadele genelgesine tepki göste- rerek "Siz polis teşkilatı mısınız? Eğer öyle bir şey varsa onlaria polis teşkila- tı uğraşsın, siz kültürle uğraşın" dediler. FP'liZekıÜnal, Kültür Bakanlığı'nca yayımla- nan irticayla ilgili bir ge- nelgeyi çok garipsediğinı belinerek "Kültür Ba- kanlığı bir polis teşkilatı mı? Yoksa bir istihbarat teşkilatı mı?Artık bu sap- lantüann bir kenara bı- rakılması gerekiyor. Ken- di kültürümüzde opera, bale olmamasına karşın bu fakir millet bunlara kucagını açmışken böyle bir genelge fev kalade yan- hşür" dedi. Genelgede irticai faali- yetlerde bulunan ya da kılık ve kıyafetleri uygun olmayan sanatçılar hak- kında bilgi verilmesi ve soruşturma açılmasının istendiğini ileri süren Unal, "Kültür Bakank- ğı'nın ihbar müessesesi haline getirümesi fevka- lade hatalıdır. İnsanlar birbirlerini mütedeyyin ya da başı kapalı diye ih- bar ederse insanlar ara- sındaki sevgi kalkar. Bu- rası Nazi Ahnanyası mı ya da Mussolini ttalyası mı? Yoksa Pol Pot'un Kam- boçyası mı? Öyle bir şey varsa onlaria polis teşkila- tı uğraşsın. sizler kültür- le uğraşın" diyekonuştu. Talay'dan yanrt Kültür Bakanı Talay, irtica ile mücadelenin bir devlet politikası olduğu- nu belirterek u Sayın Er- bakan'ın başbakanlığı döneminde de irtica ile mücadeleyle ilgili genel- geler yayunlammıştır. Konu kişilerle ilgili değil- dir. Dindar vatandaşlara karşı bir şey de değildir; yalnızca teokratik bir devlet kurmak için dış güçlerle işbirliği içinde, laik cumhuriyete karşı yönelen faaliyetlere karşı yürütülen bir mücadele- dir. Bundan Idmsenin bir ahnganhk duymasına ge- rek voktur'* dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay 9. Ceza Daıresı. Abdullah Öcalan hakkında verilen ölüm ceza- sına ilişkin temyiz karannı bugün açıklayacak. Abdullah Öcalan hakkın- da Yargıtay'dan çıkacak olan karann ardından izlenecek süreç konusunda hükümette farklı yaklaşrmlar sergileni- yor. MHP ve ANAP'ta, Yar- gıtay'ın karan onaması duru- munda. Avrupa Insan Hakla- n Mahkemesi sürecinin bek- lenmemesi görüşünün ağır- lıkkazandığı bildiriliyor. Ko- nuyla ilgili olarak Cumhuri- yet'in sorulannı yanıtlayan bir hükümet yetkilisı şunlan söyledi: "Hükümetiçindede- ğişik görüşler var. Şu aşama- da bir belirsizlik ortamı hâkim. Av- rupa İnsan Haklan Mahkemesi'nin devreye ginnesiy le ilgili spekülasyon- lar var. Eğer. Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi. Türk yargısının karan- nı usulden. sözgelimi uzun süre gözal- tında bulundurmak. avukatlanyla görüştürmemek gibi gerekçeterle bo- zarsa daha karmaşık süreç başlar. AİHM süreci göründüğü kadar ba- sitdeğil. Almanya'mn Ankara Büyü- kelçisi Hans Vergau'nun açıklamala- n da bir tahrik yaratü. Bu tahrikten MHP'nin yanı sıra ANAP'ın içinde- ki baa unsurlann bile etkUenebihne- si olasıhğı var." MHP Genel Başkan Yardımcısı ŞefkatÇetin, Yargıtay aşaması önce- si "yargıyaınüdahale" olarak algıla- nabilecek dikkat çekicı bir açıklama Öcalan'ın asılması durumunda AB'nin unutulması gerektiğini söylemişti Dışişlerinde Vergau nduttstfığı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı, Almanya'nın Türkiye Büyükelçisi Hans- Joachim Vergau'nun tzmır'de öneeki gün yaptığı açıklamalardan rahatsıziık duyuyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Senaet Atacanh,, dün düzenlediği basm toplantısında, bir soru üzerine Vergau'mm açıklamalannı değerlendirdi. Vergau. Izmir'deki açıklamalannda PKK'nin tutuklu liden Abdullah Öcalan'ın asılması durumunda Türkiye'nin Avrupa Bırliği (AB) üyeiiğini unutması gerekecegini belirterek "Eğer Türkiye'de Kürt sorunu yoksa Almanys'da vardır" demişti. Sözcü Atacanlı, Türkiye'nin AB adaylığımn kurallan olduğunu, spesifik konulara bağlanmasmın doğru olmayacağını belirtirken, Vergau'nun acıklamalannın büyükelçinin kendisüü bağlayacağuu büdudi. Atacanlı, Öcalan'a yönelik yargı sürecinin tamamlanmadığını, dolayısıyla bu konuda kendısınin ya da bir yabancınm yorum yapmasınm doğru olmadığını kaydetti. Dışışleri kaynaklan, Vergau'nun açıklamalannın diplomatik nezaket kurallanna uymadığını, konuşma metninin tamamının görülmesinin ardından gereJdi gtrişimlerde bulunulabileceginı kaydettiler. yaparak karann Avrupa dayatmasına uyarak onanmamasmın Türkiye'nin bağunsızlığını tehlikeye düşüreceği- ni öne sürdü. Çetin, MHP'nin en kü- çük biriminden en üst birimine kadar böyle düşündüğünü kaydederek ölüm cezasının onanması gerektiği- ni söyledi. "12 Eylul döneminde idam edilen 18yaşından küçük arkadaşlanmızın suçu neydi" diye soran Çetin. "Oza- manki zihıûyet, ölüm cezasının cay- dıncı olacağını düşünüyordu. Şimdi de ölüm cezası onanarak 'devletin ihanet edeni affetmeyeceğı' gösteril- meli, caydıncüık sağlanmahdır" de- di. ANAP'ın dünkü başkanlık diva- nında konuyla ilgili değerlendirme- ler yapan baa hukukçu milletvekil- lerinin,"YargıtayTürkiye'deki en üst yargı organı. Yargıtay'm verdiği ka- rarlaruı tem\iz makamı yok. AİHM temyiz mahkemesi değil. beklememi- ze de gerek yok. Yargıtay'dan onama karan çıkarsa biz bekletmeden TB- MM'ye sevk edelim, geregine yüce parlamento karar versin" görüşünü dile getirdikleri öğrenildi. Bazı mıl- letvekillerinm de, Öcalan'a ilişkin olası ölüm cezası karannın infaz edilmesi yönünde oy kullanacaklan- nı bildirdıkleri kaydedildi. Adalet Komisyonu Başkanı D- SP'li Emin Karaa, yeni Türk Ceza Kanunu taslağında ölüm cezasının kaldınlmasının öngorüldüğünü be- lirterek "Avrupa ülkelerinin bu konu- da dayatmada bulunmaa şık degü" dedi. Emin Karaa, Türkiye'nin 15 yıldan beri ölüm cezasını uygulama- dığına dikkat çekerek "Yeni Türk Ceza Kanunu taslağında daölüm ce- zasının kaknnunası öngörülüyor. An- cak Avrupa ülkelerinin bu konuda dayatmada bulunması şık değil. Biz zaten ölüm cezasını kaldırmaya çab- şıyoruz ve 15 yıldan beri de uygula- nuunışu'' dedi. Komisyonda 53 i- dam dosyasının beklediğine dikkat çeken Karaa. "Bunlann arasmda Öcalangibi 125. maddedencezaatan- lar da var. Bunlann arasından sade- ce Öcalan'ın dosyasını çekip ahnak ne derece uygun olur bilcmiyorum. Yargı aşaması da henüz bitmedi. Yar- gıtay onasa bile AİHM aşaması var. Yürürlüğü durdurma karan olabiür ve böyle bir karara hükümetin uy- ması da söz konusu olabinr" dedi. tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Bürokraside MHP'li kadrolaşma sürüyor. HZEOyftH&MET OUKAKGBÛ DYP Genel Başkanı, MHP'yi çetecilere, katillere af çıkarmakla suçladı Çîller: MHP laf ebeliği yapıyor ANKARA (CumhuriyetBürosu)- DYP Genel Başkanı fansu Çüler. partisinin grup konuşmasında gele- nekselleşen dil sürçmelerinden biri- ni yapınca "GeridBğiengeDeyeceğiz'" diyeceğine "Gericuiğe sahip çıkaca- ğız" dedi. MHP Genel Başkanı Dev- let BahçeB'yi "laf ebetiğiyle" suçla- yan Çiller. u De\1et yönetmenm A'sı- nı B'sini bümeyenler, çeteciye, katil- lere af çıkarmayı, laf ebeliğini bırak- sınlar da depremzede \atandaşlan- nuza battanive, cadır versinkr" de- di. Çiller dün partisinin grup toplan- tısı konuşmasında, kongre sonrasuıa ilişkin değerlendirmelere yer verdi. Kongrede kimin kime oy verdiğine L i s t e d ı s ı k a l a n S a l i h S ü m e r i s y a n e t t i DYP'deyeni GIK'etepkilerbüyüyor AYŞE SAYIN ANKARA-DYP'de, büyük kongrede seçilen ve bugün toplanarak görev bölümü yapması bekle- nen Genel Idare Kurulu'na (GlK) tepkiler büyü- yor. GlK'in yeni üyeleri Zonguldak Milletvekili Ömer Barutçu, Adana Milîerveküi HaBt Dağh ve geçen dönem ANAP'tan transfer edilen îbrahim Yazıa en büyük tepkiyi alan isimler oldu. Yeni GlK'e en büyük tepki, kongre öncesinde GlK'te bulunan ve muhaKflere destek vermeye- rek, "tekimza" ile Çiller'i olağanüstü kongreden kurtaran ancak bu kez GtK'e alınmayan Diyarba- kır Milletvekili SaHh Sümer'den geldi. Muhalif- lerin olağanüstü kongre için imza topladığı dö- nemde Çiller'in kendisine "Sen benim onurum- sun, şerelinısin"' diyerek GlK'e alma sözü verdi- ğini belirten Sümer, "Şimdi, onur, şeref ayaklar al- tmda.GıK, çetedler,kıunarcılar,kebapçılarla dol- duruldu" dedi. DYP"de kongrenin bitmesine karşın, GÎK ger- ginliği bitmedi. Çiller'in bazı illerden ikişer mil- letvekili abrken, bazı illerden hiç temsiki alma- ması gerginliği arttıran unsurlar oldu. GlK'e tep- ki gösterenler arasında, Çiller'in "sağkota" sayı- lan Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci'nin de bulunduğu bildirildi. Yeni GlK'e bir başka tepki de Mardin Milletvekili Veysi Şahin'den geldi. GlK'e alınmayan Şahin, Grup Yönetim Kuru- lu'ndan istifa etti. Çiller'in GlK'te birinci yedek straya koyduğu Diyarbakır Milletvekili Salih Sümer ise "feyaBet- ti". Kongre öncesi Çiller'in kendisine "onaru ve şerefi" üzerine GÎK'e alacagına söz verdiğine işa- ret eden Sümer. şunlan söyledi: "Ben muhaliflere olağanüstü kongre için imza verseydim, bugün Çiller yoktu. Sabri Güner'in te istifası o zaman cebimdeydi. Ama ben bütün bas- kılara rağmen imza vermedim, genet haşkanıma sahipçtktun.O zamanbenikendisi çağınp'Sen be- nim onurumsun, şerefimsin' dedi. Şimdi onur, şc- rrfayaldar atanda-GİK'e şimdi,çetecileri, kumar- cdan, tebapçdan doldurdu" dedi. Çiller'in GlK'i bugün toplayarak, yeni başkan- lık divanmı belirlemesi bekleniyor. Başkanlık di- vanı için UfukSöy lemeiu Oğuz Tezmen, Haüt Dağ- b, AM Şevid Erek, Hayri Kozakçıoglu ve Sevgi Esen'in adlan geçiyor. bakmadan herkesi kucaklayacağını kaydeden Çiller, parti yetkili organ- lanna giremedikleri için kırgm olan- lann da "Sandalye sayısı sınırh ama bu paıiamentonun en değerli kadro- lan DVT'dedir" dıyerek gönlünü al- maya çabştı. DYP'nin yeni binyıla "yepyenihe- deflerle* gittiğini savunan Çiller, ar- nk siyasette de yenilenmenin zorun- lu olduğunu vurguladı. Türkiye'de bugün devletin kurumlanna, medya- ya, adalete güvenin kalmadığını araştırma raporlannın ortaya koydu- ğunu savunan Çiller, sistemin çökme noktasına geldiğini ileri sürdü. Tür- kiye'nin yeni bir sisteme gereksini- mi olduğunu, bunun da tam demok- rasiyi sağlamaktan geçtiğini kayde- den Çiller, önerdiği sistemi de "yeni yol" olarak adlandırdı. Yeni yol kav- ramını "cumhuriyeti tam demokra- siyle taçlandırmak" olarak adlandı- ran Çiller, bunu gerçekleştirmek için "sag ve sol geriefliğe izin verilmeme- si gerektiğini1 ' kaydetti. Çiller, gericiliğin her türlüsüne karşı olduğunu söylemek isterken di- li sürçünce, "Her türhı gericitiğe sa- hip çıkacağız" dedi. Hükümetin ekonomi uygulamala- nm da eleştiren Çiller, MHP lideri Bahçeli'ye de "Devtet yönetmenin A'suu, B'sinibilme>'enler,çetelere, ka- tillere af çıkaracaklanna, laf ebeliği yapacaklanna. depremzede vatan- daşlarumza battanive, çadır versin- ler" sözleriyle yanıt verdi. Liderler zirvesi toplandı Deprem&deler oteüere , yerleşûrüecek ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Hükümet or- taklannın dün 5.5 saat sü- ren zirve toplantılannda tahkime uyum yasalannın öncelikle çıkanlması için yapılan hazırlıklar gözden geçirilirken ağır kış koşul- lan nedeniyle depremze- delerinbir bölümünün Bo- lu ve çevTesindeki otellere yerleştirilmesi kararlaştı- nldı. Başbakanhk'ta saat 18.00'de başlayan zirveye Başbakan Büîent Ecevit, MHP Genel Başkanı Dev- let Bahçell ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, Başbakan_Yardımcısı Hü- sametn'n Ozkan. Başbakan Yardımcısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Sanayi ve Ticaret Bakanı AhmetKenanTan- nkulu ve insan haklann- dan sorumlu Devlet Baka- nı Mehmet AH trtemçelik katıldı. Ecevit, toplantının ar- dından yaptığı açıklama- da, Istanbul'da yapılan AGÎT toplantısında ahnan kararlarla ilgili koalisyon ortaklarma bilgi verdiğini söyledi. Devlet Bakanı tr- temçelik'in insan haklan ile ilgili geniş ve aynntılı bilgi verdiğini belirten Ecevit, tahkime uyum ya- salannın öncelikli olarak çıkanlması konusunda ka- rar alındığını kaydetti. Ecevit, IMF heyetinin yaptığı görüşmeler ve ni- yet mektubu taslağı hak- kında ilgili bakanın genel başkanlanna bilgi verdiği- ni belirterek Bolu ve Düz- ce'deki depremzedelerin soğuktan korunması için hasarsız olan otellere yer- MCK toplantısı 'Kışşartiarına önlem alınsın9 leştirileceğini dile getirdi. Ecevit, "Bu konu ile ilgili olarak Bolu Yalisi'ne tatt- mat verildi. Geçici olarak yurttaşlarunızın otellere yerleştirUmeleri sağlana- cak" dedi. Ecevit, IMF ile yapıla- cak stand-by anlşması için hazulanan niyet mektubu- nun onaylanıp onaylanma- yacagının sorulması üze- rine, "O konu ile Ugili yal- nızbflgiverildi'' dedi. Ece- vit, IMF'den talep edilen kredi miktannın yetersiz olduğunun anımsatılması üzerine "O konu henüz ke- sinleşmedi" diye konuştu. Ece\it."ANAPBaşkan- lık Divanı'nda Abdullah Öcalan ile ilgili Yargıtay karannın Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin (AİHM) karan bekleıune- den TBMM'ye sevk edil- mesi yönünde bir istek ol- duğunun" anımsatılması üzerine, "Sayın Yümaz, toplanhda böyle bir istek- te bulunmadı. Ben Anado- lu Ajansı'nuı bültenlerine bakrjm. böyle bir şe> yok" dedi. Liderler zirvesinde Öcalan hakkına bugün açıklanacak karann üze- rinde aynntılı olarak du- rulduğu öğrenildi. Helsin- ki zirvesi öncesinde Yargı- tay'dan çıkabilecek idamı onaylama karannın TB- MM'ye sevk edilip sevk edilmemesi konusunun da gündeme geldiği zirvede, konu ile ilgili aynntılı bil- gi sunuldu. Toplanhda, AİHM kararlannın hukuki açıdan bağlayıcı niteliği olmadığı dile getirilirken Türkiye'nin bu mahkeme- yi tanıması nedeniyle bu sürecin de otomatik olarak işleyebileceği vurgulandı. ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)- Milli Güven- lik Kurulu'nun (MGK) aylık olağan toplantısında ağırhklı olarak deprem ya- ralannın sanlması ve dış siyasette yaşanan gelişme- ler ele alındı. MGK. depremzedelerin kış koşullan bastırmadan, çadırlardan daha iyi bann- ma olanaklanna kavuştu- rulmalan için hükümetin daha fazla gayret göster- mesini isterken iki büyük depremin ardından Istan- bul'da Türkiye'nin ev sa- hipliği yaptığı AGİT zir- vesinin başanyla sonuç- landınlmış olmasmdan duyulan memnuniyet dile getirildi. MGK toplantısı. Cum- hurbaşkanı Söleyman De- mirel başkanlığında dün Çankaya Köşkü'nde ya- pıldı. Toplantıya Başba- kan Bülent Ecevit, Genel- kurmay Başkanı Orgene- ral Hüseyin Krvnkoğlu, kurul üyesi bakanlar, kuv- vet komutanlan, başbakan yardımcılan Devlet Bah- çeü, Hüsamettin Ozkan ve Cumhur Ersümer de ka- tıldı. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, AGİT zirvesinin başanyla sonuçlandığı ve yapılan çoklu ve ikili görüşmele- rin Türkiye'nin tanıümı ve dış siyasi hedeflerinin iz- lenmesi açısından önemli ve kalıcı sonuçlar doğur- duğu belirtildi. MGK açıklamasında, deprem felaketleriyle ilgi- li olarak şu ifadeler yer al- dı: "Toplannda 12 Kasım 1999 günü Bolu ve çevre- sinde meydana gelen dep- rem fetaketi sonunda ah- nan önlemler, yapılan ça- hşmalar degerlendirümiş, gerek son depremin ve ge- rekse 17 Ağustos 1999 ta- rihinde meydana gelen depremin hasar ve zarar- lannm giderilmesi, halen çadırlarda bulunan vatan- daşlanmızın bir an önce kış şartianna karşı korun- ması ve daha sağhkh ba- nnma imkânlanna kavuş- turuknası için her türlü gayretin gösterihnesinin gereğj üzerindedurulmuş- tur." ANAP lideri Yılmaz'ın geleceği Gözlersoruşturma komisyonlannda ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM'de geçen yasama dönemin- den kalan soruşturma dos- yalan için 15 yeni komis- yon kunılması karan ve- rilmesi, ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz a Yüce Divan yolunun açı- lıp açılmayacağı tarhşma- lannın yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Yılmaz'la ilgili olarak geçen dönem kurulan so- ruşturma komisyonunda Yüce Divan'a sevk karan verildiği anımsatılırken, yeni komisyonun nasıl bir yol izleyeceği tartışma ya- rattı. FP Grup Başkanvekili tsmaü Kahraman, "Yeni komisyon şeklen ohıştu- ruldu, genel kurulda yeri- ni alacak. Yeni komisyon yeni rapor hazniayamaz. Sayın Yümaz Yüce Di- van'a gitmek istediğuıi na- de ediyordu, ne kadar sa- mimi olduğunu yakında göreceğiz" dedi. TBMM'nin geçen ya- sama döneminde kurulan soruşturma komisyonla- nndan üçü raporunu ta- mamlayarak TBMM Baş- kanlığı'na sunmuştu. Yeni kurulan komisyonlann bu raporlan yok sayıp yeni- den rapor hazırlayabilece- ği belirtilirken; FP'li Grup Başkanvekili lsmail Kah- raman dün düzenlediği basın toplantısında, rapor- lanru tamamlayan bu ko- misyonlarm yeniden rapor hazırlamasuun söz konu- su olamayacağını bildirdi. Kahraman, "Komisyon şeklen oluşturuldu. Saym Yılmaz'la ilgili rapor Yü- ce Divan'a sevk noktasın- da. Bu yeniden oylana- maz.Yeni komisyon, yeni rapor hanrlavamaz" de- di.