Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 KASIM 1999 PERŞEMBE
DEPREM
Olağanüstü kongrede, yönetimde ağırlıklı olarak gençlerin görev almasına çalışılacak
KızılayVla kaıı değişimiANKARA (AA) - Kızılay'ın vitrini.
21 Kasım'da gerçekleşecek olağanüstü
kongrede yenilenecek ve yönetimde
ağırlıkJı olarak gençlerin görev alması-
na çalışılacak.
Bir süre önce görevinden istifa eden
ve olağanüstü kongreye kadar görevini
sürdürecek olan Kızılay Genel Başka-
nı Yüksel Bozer, toplantıda, Marmara
ve Düzce merkezli depremde Kızılay"ın
yaptıklanna ilişkin üyelere geniş birbil-
gi sunacak ve Kızılay'ın çalışmalannı
anlatacak. Kongrede. Kızılay Derneği
Tüzüğü'nde yapılacak değişikliklere
ilişkin teklıflerin de görüşülerek karara
bağlanması bekleniyor.
30 kışılik genel merkez kurulunun
asil ve yedek üyelerinin seçileceği
kongrede, eski yönetimde görev alan
üyelerin büyük böiümünün de yeniden
aday olacağı belirtiliyor. Kızılay Genel
Başkanı Yüksel Bozer, tüzükte yapıla-
Düzce merkezli son depremde bölgeye 8 bin 392 çadır, 71 bin 250 battaniye
gönderildiğini, depremzedelere üç öğün sıcak yemek dağıtıldığım kaydeden
Kızılay Genel Başkanı Yüksel Bozer, kurumun bu depremde
"temiz bir sınav verdiğini" söyledi.
cak değişiklıkler için iki seçenekten bi-
rinin izleneceğinı ve nasıl bir yol izle-
neceğine henüz karar verilmediğini
kaydederek, buna göre ya 21 Kasım'da-
ki kongrede birkomisyon oluştunılarak
değişikliklerin nisan ayında yapılacak
olağan kongreye sunulacagını ya da bu
toplantıda değişıklik önerilerinin dele-
gelere dağıtılarak aynı gün karar verme-
lerinin sağlanacağını bildirdi.
Bozer, Kızılay'a uzun zamandan be-
ri bir hücumun sürdüğünü ifade ederek
"Bu hücumlara bir 'dalgakıran ceke-
lim' dedik ve gelen dalgalar bu dalgakı-
ranı da kırdı ve genel merkez kurulun-
daki 30 üye istifa etti. Bana sorarsanız,
bunu doğru bulmuyorum; çünkü yöne-
tim kurulu üyeieri de, genel merkez ku-
rulu üyeieri de seçimle geldi" dedi.
Olağanüstü kongrede olgun, soğuk-
kanlı bir çalışmayla topluma güzel bir
örnek vermek zorunda olduklannı vur-
gulayan Bozer, 35 yaş olarak belirlenen
genel merkez kurulu üyelik yaşının
30'a düşürüleceğini, şubelerin yetkile-
rinin arttınlacağını anlattı. Kızılay'ın
"gençleştirilmesi" şeklinde özellikle ba-
sın tarafından kendilenne baskı olduğu-
nu da ifade eden Bozer, "Genç bir insa-
nın yönetim kuruluna gelmesini aklıın
almıyor. Çünkü burası gönüDü çalışılan
bir yer. Yönetim kurulu üyeliği veya baş-
kanhk göre>ini üstlenen kişiler maaş al-
mayacaklan için genç insanlann bu gö-
rev İeritercihedecekterini sanmıvorum "
diye konuştu.
Yüksel Bozer, olağanüstü kongTede,
tekrar başkanlık için aday olmayı şu an-
da düşünmediğini de söyledi.
Düzce merkezli son depremde bölge-
ye 8 bin 392 çadır, 71 bin 250 battani-
ye gönderildiğini, depremzedelere üç
öğün sıcak yemek dağıtıldığım kayde-
den Bozer, Kızılay'ın bu depremde "te-
miz bir sınav verdiğini'' söyledi. Şımdi-
lik tek sorunun çadırkentlerin tamamı-
nın oluşturulmaması olduğunu belirten
Bozer, Türkiye'rün bugüne kadar kar-
şüaştığı felaketlerin birharitasının çıka-
nlacağını da ifade etti. Aynca. her tür-
lü felaket karşısında yardımlann gecik-
meden ulaştınlabilmesi için "ükyardım
üssii" kuracaklannı anlatan Bozer, şöy-
le konuştu:
"Başbakan Bülent Ecevit'ten, İz-
mit'te bir iis kurulması taiebinde bulun-
duk ve Başbakan bu talebi olumlu kar-
şüadL Aynca Etinıesgut depolannın bu-
lunduğu yerde, Adana veya Hatav'da,
Karadeniz Bölgesi'nde ve Doğu Anado-
lu Bölgesi'nde de birer üs kurnıak isti-
yoruz. Bunlann yerierini, demiryolu ve
karayollan ile askeri biıiiklere yakınlık-
lan göz önüne annarak belirleyeceğiz.
Bu üslerde çadır imalathaneleri, TIR
parklan, depolar, seyyar hastaneler ve
helikopterler yer alacak."
Bolu depreminde 500'ü aşkın insanın ölümünden Bayındırlık Bakanlığı sorumlu tutuluyor
Hasar tespitinde skandalAvcılar'da Bayındırlık Bakanlığı'nın yaptığı hasar tespitine güvenemeyerek
evlerine girmeyen yurttaşlann kurduğu çadırlar, Düzce'deki gibi dozerlerle
yerle bir edildi. Belediye ile Bayındırlık Bakanlığı komisyonlannın hasar
tespitleri arasmdaki büyük fark ise yurttaşlann endişelerini doğruluyor.
CEMULLTAŞ/ALÎER
Bayındırlık ve fskân Bakanlığı'na
bağlı komisyonlann yapüğı hasar tes-
pit çalışmalan, insanlann devlet eliy-
le ölüme gönderilmeleriyle sonuçla-
nan büyük bir skandala yol açtı. Düz-
ce ve Kaynaşl ı 'da 500'den fazla kişint n
ölümü 3 bin 500 kişinin yaralanmasıy-
la sonuçlanan ağır bilançodan, Bayın-
dırlık ve Iskân Bakanlığı sorumlu tu-
tuiuyor. Bayındırlık Bakanlığı komis-
yonlannın yaptığı yanlış hasar tespiti
çalışmalan ve Bolu Valiliği'nin dep-
remden iki gün önce çadırlan yurttaş-
lardan zorla toplamasının felaketin bo-
yutlannı arttırdığı beürtilerek sorum-
lulann hesap venneleri isteniyor.
Aynı skarîdal, unutulmaya yüz tutan
Istanbul'un Avcılar ilçesinde de yaşa-
nıyor. İlçede evlerine girmeye korkan
yurttaşlann kendi olanaklanyla kur-
duklan çadırlar, polis gözetiminde be-
lediyeye ait dozerlerle yerle bir edildi.
Avcılar Belediyesi üe Bayındırlık
Bakanlığı komisyonlannın yapüğı ha-
sar tespitleri arasında ise manük sınır-
lannı zorlayan farklar bulunuyor. Av-
cılar'da da Düzce'deki gibi felaketin
aityapısı hanrlanıyor. Avcılar Beledi-
ye Başkan Yardımcısı Mehmet YazKU
konut ve bina bazında belediyenin ve
Baymdırlık ve îskân Bakanlığı'nın
13.10.1999 tarihi iribanyla yaptığı ha-
sar tespiti rakamlan hakkmdaşubilgi-
leri verdi:
"Az hasarlı bina sayısı befediyeyegö-
re 1.064, Baymdırfek BakanağTna gö-
re 200. Ortahasartı bina,befediyeyegö-
re 491, bakanhğa göre349. Ağır hasar-
lı bina beledijeye göre 455, bakanbğa
göre 145."
Avcılar Belediye Başkan Yardımcı-
sı Mehmet Yazıcı, Bayındırlık Bakan-
lığı"nm hasar tespit çalışmalanna 4 bin
itiraz yapıldığını, belediyenin tespitle-
rine tek bir itiraz gelmediğini söyledi.
Yazıcı, Bayındırlık Bakanlığı'nın ne
ilk ne de itirazlardan sonra yaptığı tes-
pitlerin sonuçlannı belediyeye bildir-
dığını belirterek "Bu sonuçlan almak
için defalarca yazıvazdmı, yanıtvenne-
diler. Sonunda belediye olarak savcın-
ğa suç duyurusunda bulunacağa" de-
di.
Yerel yönetimleri ve taşra örgütleri-
ni devre dışı bırakan Bayındırlık ve Is-
kân Bakanlığı'nın, binalardaki hasar
tespitlerini kimseye bırakmamasının
ardjnda ise devletin mağdur yurrtaşla-
ra yapması gereken maddi yardımlan
yapnîaktan kaçınmasının yattığı ileri
sürülüyor.
Bayındırlık Bakanlığı'mn 17 Agus-
tos'tan bu yana iflas ettiğini belirten
Yazıcı şunlan söyledi:
"Bakanhğın bir genelgesi digerini
tutmuyor. 13-14 genelge yayunlandL
Bir tekniketemanolarakben de bir şey
antaunadım, halk da bir şey anlamadı.
Yıküan binalar ne olacak, ağır hasarlı
binalar ne olacak, orta hasarlı binala-
rm onarun işleri nasıl olacak. Fiy atlan
nasıl betirienecek. Hasarlann neye göre
beürtendiğibeffideğiL''
Sefa Cebeci'nin sağlık durumu iyi
Enkazdan 105 saat
sonra çıkanldı
HaberMerkezi-Düzce'de 12
Kasım"da me\dana gelen 7.2
büyüklüğündeki depremin ar-
dından 105 saat sonra Sefa Ce-
beci enkazdan sağ olarak çıka-
nldı. Cebeci'nin kurtanlması-
nın ardından yakınlan enkaz al-
tında olanlann umudu artarken
kentte arama ve kurtarma çalış-
malanna hız verildi.
Düzce'de Kültür Mahalle-
si'ndekı 7 katlı Işık Apartma-
nı'nın enkazı aJtında saat 24.00
sıralannda bir kışinın sağ oldu-
ğununbelirlenmesi üzerine kur-
tarma çalışmalanna hız verildi.
Yaklaşık 3.5 saat süren bir ça-
Iışmadan sonra binanın 2. ka-
tında orurduğu belirlenen Sefa
Cebeci (42) enkazdan sağ çıka-
nldı.
Depremden 105 saat sonra
enkazdan sağ çıkanlan Cebe-
ci 'ye ilk müdahale Düzce Dev-
letHastanesi'ndeyapıldı. Daha
sonra ambulansla Izmit Cengiz
Topel Asken Havaalanfna ge-
tirilen Cebeci, buradan da aske-
ri bir helikopterle îstanbul'a
sevk edilerek Cerrahpaşa Has-
tanesi'ne yatınldı. Yoğun Ba-
kım Servısi'nde tedavi altına
alınan Cebeci'nin sağlık dunı-
munun iyi olduğu belirtildi.
Depremin 4. gününde enkaz-
dan ses aluıamaması ve köpek-
lerin canlı belirtisi bulamaması
nedeniyle çalışmalannı umut-
suzca sürdüren ekipler. Cebe-
ci'nin 105 saat sonra sağ olarak
çıkanlması üzerine umutlandı-
lar. Israil kurtarma ekiplerinin
Cebeci'yi sağ olarak enkazdan
çıkardığı haben, geceyi sokak-
ta yağmur altında ve soğukta
geçiren ilçe halkı tarafından kı-
sa sûrede duyuldu. Yakınlan en-
kaz altında olanlar yeniden bi-
nalann başına koştular.
Sabah saatlerinden itibaren
kriz yönetim merkezindeki sivil
koordinasyon merkezine 10'a
yakın canlı ihban yapıldı. Sivil
koordinasyon merkezi, henüz
ülkelerine dönmeyen yabancı
ekiplerle Türk si\il savunma
ekıplerini ihbar alınan yerlere
sevk ederek çahşma başlattı.
Bjlim adamları panik yaratıyor'
Devlet demeçlere
yasaklama istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Düzce depreminın ardın-
dan çelişkili açıklamalanyla
halkı paniğe sürükledigi iddia
edilen bilım adamlanna tepki
gösteren hükümet yetkilileri,
yasaklamalan da gündeme ge-
tirdi.
Başbakan Bülent EcevK ön-
ceki gün depremden sonra ya-
yın kuruluşlanna demeçler ve-
ren uzmanlan, "yurttaşlar ara-
smda paniğe, moral bozukluğu-
na neden olabilecek açıklama-
lar yapmaktan kaçınmaları"
konusunda uyarmıştı. Ecevit,
gereken önlemleri almak için
hükümetin çaba gösterdiğini de
söylemişti.
Başbakan Yardımcısı ve
Devlet Bakanı De\Jet Bahçeli
de depremin yarattığı sıkıntıla-
ra çok farkh felaket senaryola-
nnm yol açtığı kanşıklığın ek-
lenmesinin, toplumsal tedirgin-
lik ve güvensizliği teşvik ettiği-
ni ve paniğe neden olduğunu
vurgulamıştı. Bahçeli, deprem
araştırma ve tahmin yeteneği ile
eğitimini geliştirmenin de zo-
runluluğunu vurgulayarak, TÜ-
BlTAK bünyesinde bir Deprem
Bilim Konseyi'nin kurulacağı-
nı bildirmişti.
Yılmaz'ın önerisi
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz da depremle ilgili uya-
nlann tek merkezden yapılma-
sını önermişti. Deprem Araştır-
ma Komisyonu'nda da
ANAP'lı Yaşar Dedeiek, tartış-
maiara Radyo ve Televizyon
Üst Kurulu (RTÜK) eliyle ya-
sak getirilmesini istemişti. An-
cak RTÜK'ün dün gerçekleşti-
rilen üst loınıl toplantısında bu
konu gündeme gelmedi.
Daha önce 17 Ağustos'ta
Marmara depremi sonrasmda
hükümet, yetersiz kalmakla
eleştirilmesi üzerine, bazı rad-
yo ve televizyonlann yayınlan-
nın denetlenmesini istemişti.
RTÜK'ün bu yönde Kanal 6'ya
verdiğı 7 günlük kapatma ceza-
sı büyük tepkilere neden ol-
muştu.
Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan
'Deprem vergisini
çıkarmak zaruret'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı YaşarOkuyan, 26
bin 200 prefabrike konutun. 30
Kasım'da hak sahiplerine veri-
leceğini söyledi. Okuyan, dep-
rem vergisini çıkarmanın bir za-
ruret haline geldiğini kaydetti.
Okuyan, parlamentoda ba-
kanlığın bütçesinin görüşülme-
sinin ardından gazetecilerin so-
rulannı yanıtladı. Bayındırlık ve
tskân Bakanı Koray Aydın'ın
prefabrike konutlann 30 Ka-
sım'a kadar yetiştirilemeyeceği
yönünde beyanatının olmadığı-
nı savundu. Aydın'ın, "Bu şart-
larda 26 bin 200 konut, 30 Ka-
sun'a kadar bitirilebüecek gibi
değfldir. Ama biz geceti giindüz-
lü çalışarak bin'rmenin gayreti
içindeyiz*' dediğini anımsatan
Okuyan, "30 Kasun itibanyla,
Baymdırfak Bakanhğı'nın ihale
etttğj 26 bin 200 konut bitirile-
cektir. 30 Kasun'a şurada az bir
zaman kalmıştır. Onun için bu
konutlar bitirilecektir. Yaklaşık
6 binrivanndada yabancı örgüt-
lerin ve srvil toplum kuruluşlan-
nın yapmaya çabştığı prefabrike
konutvar. fabii onlann ne kada-
n tamamlanır,onu bümiyorum»
Ben, daha geçen hafta deprem
bölgesindeydim, inşaatlara git-
tim, inceledim yerinde._ Orada
bir proUem gözükmüyor" dedi.
Okuyan. "Vlne tekraruyo-
rum. 30 Kasun geküğinde 26 bin
200 prefabrike konuttamanuan-
nuş ve hak sahiplerine verilmiş
olacaknr" dıye konuştu.Düzce
ve Kaynaşlı'da büyük bir çadır
talebi olduğunu, Kızılay'ın
ABD'den kışa dayanıklı 10 bin
çadır getirtmek için girişimlerde
bulunduğunu anlatan Okuyan,
ancak bunlann bölgedeki ciddi
bannma sorununu çözemeyece-
ğini bildirdi.
Okuyan, devlet ve millet ola-
rak el birliği ile bütün gücün or-
taya konulup bölgedeki insanla-
nn problemlerinin kısa sürede
çözülmesi gerektiğini kaydetti.
Okuyan, kamu sendikalan yasa
tasansının, memur sendikalan
temsilcilerinin görüşü ışığında
düzenlenerek süratle Meclis'e
sunulacagını da bildirdi.
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
TV'deki Tarhşma:
Kim Haklı?
"Gördün mü, Celal Şengör nasıl rezil oldu, adam
hesap hatası yapmış!"
Öncekı akşam atv'nin "Ankorman"ı Ali Kırca'nın
yönettiği tartışmayı ben de izlediğim için, saat 24'e
kadar ve dün sabah hayatım "Şengör hesap hatası
mı yapt, yoksa Şengör'ü suçlayan Ülben Ezen sis-
mdoji ve hesap mı bilmiyor"u araştırmakla geçti.
Gerçi, bu aynntı okur açısından önemli görülme-
yebilir, ancak, hem Le Pichon- Taymaz ve Şen-
gör'ün "Marmara tek parçada kınlacak" varsayımını
temellendiren yazı bu cumartesi Cumhuriyet Bilim
Teknik'in ana konusunu oluşturuyor, hem de ger-
çeğı ortaya çıkarmak merakı var...
Araştırmanın sonucunu peşmen söyleyeyim:
Şengör hesap hatası yapmadı, Ülben Ezen'in he-
sabı yanlış..
• • •
öncekı akşam Ali Kırca Prof. Naci Görür'ü ko-
nuk etti. Görür, Marmara'nın tek parça halinde kın-
lacağı varsayımını ortaya atan Celal Şengör ve ar-
kadaşlannın görüşlerini test edecek bir araştırma
programı hazırfadıklarını söyledi. Celal Şengör evin-
den arandı ve görüşü soruldu. Şengör, hem tarihsel
depremlerden bilindiği kadarıyla, hem de Kuzey
Anadolu Fayı'nın davranışı nedeniyle Marmara'da
biriken enerjinin 6,5 büyüklüğünde bir depremle
boşalamayacağını, bu enerjinin ancak 7'den büyük
bir enerji ile giderilebileceğini söyledi ve şöyle dedi:
"Marmara'da biriken enerjinin boşalabılmesi için,
Marmara Denizi'nde ortalama 100 tane 6,5 bûyük-
lüğûnde deprem olması gerekir, bu da mümkün
olamayacağma göre, beklenmesi gereken deprem
büyüklüğü 7,5 ve üzerindedir". Ali Kırca, bunun bir
varsayım olduğunu belirterek -bılimde en önemli
olayın varsayımlar olduğunun farkında olmadan-
teşekkür etti ve bağlantıyı kesti.
Derken, emekli -sismoloji- profesörij Ülben Ezen
telefonla aradı ve Şengör'ün büyük bir yanlış yaptı-
ğını söyledi. Şengör'ün hesap bilmediğini, kendile-
rinin öğrenciye sismoloji dersinde bu basit hesabı
öğrettiklerıne işaret ederek "7,5 büyüklüğünde bir
depremin enerji bosalımını, 100 değıl sadece 6 ta-
ne 6,5 büyüklüğünde deprem karşılayabilir". Ezen,
kendine büyük bir güvenle ve Şengör'ü yere ser-
menin keyfiyle bunlan söyledi!
Bekledim ki, Ali Kırca yeniden Şengör'ü aratsın
ve yanıt istesin. Hayır, Kırca, gazeteciliğin bu gere-
ğini yerine getirmedi. Nedenı, Şengör'ün varsayımı-
nı "aşın" bulması ve kabul etmemesi. Kırca, Istan-
bul'da deprem olmamasını veya olursa istanbul'un
bundan ya etkilenmemesini veya çok az etkilenme-
sini istiyor. (Hepimiz bunu istiyoruz!) Bu inancı ve
görüşü doğrultusunda program yapmak ve önce-
likte programına bu görüşü savunan kjşileri davet
etmekle tanınıyor!
• • •
Ülkemizin önde gelen jeofizikçileriyte, sismolog-
lanyla görüştüm. Kim haklıydı?
İTÜ Jeofızik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Haluk Eyi-
doğan ve sismolog Doç. Dr. Tuncay Taymaz,
emekli profesör Ezen'in hesabının hiçbir dayanaği •
olmadığını söylediler ve Şengör'ün yanlış yapmadj-r,
ğını belirttiler. Hatta Şengör, az bile söylemiştı: Mar-
mara'daki enerjinin boşalımı için, 7,5 büyüklüğüne
denk gelen 100 değil 200'den fazla 6,5'lik bir dep-
rem olmalıydı! Şengör, 100 deprem gerekli derken,
7,4 büyüklüğünü göz önüne almıştı!
•••
Meraklısı için: Bilim adamları bir derecelik
(6,5'ten 7,5'e) artışlann logaritmik karakterde oldu-
ğunu belirtiyor ve büyük depremlerin enerjilerinin
doğru hesaplanmasında kullanılan moment büyük-
lüğüne göre, 6.3 moment büyüklüğünde depremin
10 üstü 21; 6,7 büyüklüğünde bir depremin 10 üstü
22 ve 7,5 büyüklüğünde bir depremin ise 10 üstü
24 erglik bir enerji ortaya çıkaracağını belirtiyortar.
Kabaca, bir büyüklük birimi 30-60 kattan yüzlerce
kata kadar değişen büyüklüklerde enerjiye denk
geliyor. Özetle, "bir basamağın kabaca 100 depre-
mi, bir sonraki basamaktaki tek depremin saldığı
enerjiye denk geliyor".
Sayın Ezen'in, moment büyüklüğü yöntemine
göre değil de, artık tam doğru sonuçlan vermediği
için büyük depremlerde kullanılmayan Guten-
berg'in yüzey dalgalan (Ms) yöntemine göre hesap
ettiğini varsaysak bile, Şengör'ün yanlışını ortaya
çıkarabilmek için, 6 tane 6,5 depremden değil, 32
tane 6,5'lik depremden bahsetmesi gerekirdi!
* • •
Burada üç sözüm daha var
1) Birincisi Sayın Ezen'e: Ezen, -emekli de olsa-
bir sismoloji profesörü olarak bu hatayı nasıl yaptı?
İnsanın, "derslerinde öğrencılerine sismolojiyi
böyle öğrettiyse eğer, bugünkü beyinsel jeolojik
ortamımızın durumunda Sayın Ezen epey pay sahi-
bi" diye düşünesi geliyor!
2) Ikincisi Ali Kırca'ya: Programında deprem oJ-
masını istemiyorsa, ortalıkta sürüyle bu görüşü sa-
vunacak insan var. a) Sürekli onlan çağırabilir, b) ve
bence en doğrusu, programında Istanbul depremi-
ni hiç tartışma konusu yapmaz. Böylece, bu konu-
yu ciddiye almadığını göstererek, izleyicilerini, se-
venlerini rahat ettirir, hem de dünya çapında üç beş
bilim insanımıza haksız "küçük kazıklar" atmamış
olur!
3) Üçüncüsü BİLİMSEL VARSAYIMLAR konu-
sunda: Varsayımlar, hipotezler olmasaydı bilimin
esamisi okunmazdı! Bütün önemli bilimsel olaylann
temelinde cesur varsayımlar yatar. 9. gezegen, da-
ha bir sürü keşif de sağlam, sistematik hesaplama-
lar, öngörüler sonucu bulunmuştu. Bilimsel düşün-
ce, varsayımlan test etmek için vardır. Veri topla-
mak da bir bilimsel faaliyettir. Ancak bu verileri bir
modele, bir hipoteze oturtmazsanız, sadece an-
lamsız bir veri olarak kalırlar ve hiçbir işe yaramaz-
lar. Hem Türkiye hem Dünya'da ortalık, şirndiiik an-
lamsız duran milyarlarca veriyle kaynamaktadır!
•••
Le Pichon'un ortaya attığı, Taymaz ve Şengör'ce
geliştirilen "tek fay veya tek parça kırılma", böyle
cesur, sentezci kafalann bir hipotezidir. Olaya deği-
şik bir bakış, gerçeği ortaya çıkarmanın çok önemli
bir yoludur. Bütün sorun, ortaya tutarlı varsayımlar
atabilmektir. Türkiye'nin de en büyük sıkıntılanndan
biridir bu.
Bilim insanı, hipotezi doğrulanmazsa bundan
alınmaz. Yeni sentezlemelere gider.
Burada temel konu ve aynm, Marmara'da ne ka-
dar enerji biriktiği ve bunun nasıl boşalacağıdır. Le
Pichon, Taymaz ve Şengör, tek büyük fay hipotez-
leri yanlışlanırsa, bilimselliklerinden hiçbir şey kay-
betmezler! Sadece nerede yanlış yaptıklannı araşt-
nriar. Belki de, Marmara'da, biriken bu enerjiyi bo-
şaltacak varsayımsal fay yoktur ve Marmara'nın di-
namiği tamamen başka mekanizmalara sahiptiri
Ama hiçbir varsayımı olmayan, ne doğruyu keş-
fedebilir, ne de nerede yanlış yaptığını anlayabilir.
Bütün bunlann sonucu da sıradan bir bilim insanı
olarak kalır...
Ülkemizde de bu sıradanlıktan çok, bir şey yok!