Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16KASIM 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ABD Başkanı-Demirel görüşmesinde Yunanistan, Ermenistan, Kürt sorunu ve enerji konusu gündeme geldi
ton'dan AııkaraVa mesajlarANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD
Başkanı Bill Clinton. Ankara temaslan sı-
rasırda "Yunanistan "dan Ermenistan'a,de-
mokrasiden Kürt sorununa kadar birçok
konuda mesaj" v erdı. Clinton, Helsinkı zir-
vesiöncesınde Türkıve'nin Yunanistan ile
ilışkJerindekı i\meyi arttırmak için birjest-
te büunmasını isterken Kjbns görüşmele-
nninG-8"lere çağnsındabelirtilen standart-
larda vürütüleceğinı bıldırdı.
Turkive'nin demokrasisini geliştirmesı-
nı ısteyen Clinton. dünyada birçok ulusun
kendi kültürel farklılığını yaşadığını belır-
terek Türkiye'nin bu konuda atacağı bır
adımın tüm dünya açısından önemli olaca-
ğını kaydetti.ABD'li üst düzey yetkililer-
den alınan bılgılere göre. heyetlerarası gö-
rüşmelerde Demirel. depremlerle ilgili ay-
fıntılı bılgi verdıkten sonra Türkiye'nin 75
yıllık tanhinden bahsettı ve Clinton'ın res-
mi ziyaret yapan 3. ABD Başkanı olduğu-
nu söyledi. Türkiye'nin dünyanın en bü-
yük 16. ekonomisi olduğunu, tıcaretinin
yüzde 70'ini Avnıpa ile yaptığını belirten
Demirel, Türkiye'de hâlâ büyük devlet iş-
letmeleri olduğunu ancak bunlann satışm-
da son 10 yılda büyük ilerlemeler kaydedil-
diğini söyledi. Başbakan Bülent Ecevit de
Clinton'a Türkiye'nin IMF ile yaptığı gö-
rüşmeler hakkında bilgi vererek Türki-
ye'nin hâlâ uluslararası kuruluşlann yardı-
mına gereksinimi olduğunu söyledi.lki li-
der şu konulan ele aldılar:
Tttrklye-Yunanlstan
Clinton, iki ülke arasındaki ilişkilerde-
ki ivmenin arttınlmasmı istedi. Bunun ya-
pılması içın de Türk hükümetinden Helsın-
ki zir\esi öncesinde bir iestte bulunmasmı
istedi. Dışişleri Bakanı Ismail Cem. ikı ül-
ke arasındaki ilişkilenn geliştınlmesi konu-
sunda kararlı olduldannı kaydettı.
Kıbrıs
Clinton, Kıbns'ta görüşme isteyen tek
tarafin ABD olmadığını, bu konuda G-8'le-
rin aldığı bir karar olduğunu anımsattı.
ABD'Ii üst düzey bir yetkili. Kıbns görüş-
meleriyle ilgili olarak son günlerde karma-
şık ıfadelerin kullanıldığını doğrularken
"Görüşmenin standardı. G-8 çağrısında
yer aldı. Görüşmelerön koşutsuz olarak BM
gözetiminde vapılacak. \ew York'ta 3 Ara-
lık'ta yapılacak görüşmeler bu standarda
uygun olarak yapılacak. Bunu Demirel'e ve
diğer yetkililere desöylediğimiz gibi bu stan-
dartlan yakalamak için çok çakştık ve ba-
şardık" dıye konuştu.
Ermenistan . '
Clinton, Ankara ile Errvan arasında dip-
lomatık ilişki kurulmasının bölgesel istik-
rar açısından çok önemli bir gelişme olaca-
ğını söyleyerek Türkiye'den bu konuda
adım atmasını istedi. Demirel ise iki ülke
arasındaki ilişkilenn ancak Dağlık Kara-
bağ sorununun çözümlenmesiyle olanakh
olacağını kaydetti.
Enerji hatları
Clinton. Bakû-Ceyhan ve Türkmen do-
ğalgazı projelerinden önemli gelişmelerden
yaşanmasından duydugu memnuniyeti dile
getırdi. Enerji koridorunun gerçekleşmesi
durumunda bölgenın daha da istikrarh ola-
cağını söyledi. Türkiye'nin ekonomisinin
gelecekte daha büyüdüğünü görmek istedi-
ğinı bildiren Clinton, ülkesinin Bakû-Cey-
han'a verdiği önemi anlattı. Clinton, bazı
Amerikan şirketlerinin enerji alanında ya-
tınm yapmak üzere gelecek aylarda Türki-
ye'yle temas kurabıleceklerini anlattı.
tîci lider, Irak'm toprak bütünlüğünün ko-
runması ve Saddam Hüseyin'in sadece bu
bölge değil tüm dünya açısından tehdit
oluşturduğu konusunda uzlaştılar.
Demokratlklesme
Devlet Bakanı Mehmet AB İrtemçefik,
hükümetın insan haklan konusundaki prog-
ramı hakkında bir sunuş yaptı. Irtemçelik,
Abdullah Ocalan' ın yakalanmasıyla birlik-
te Türkiye'nin ınsan haklan konusunda da-
ha da fazla adım atması için uygun bir fır-
sat yarartığını bıldırdi. ABD Dışişleri Ba-
kanı Madeleine Albright trtemçelik'i gele-
cek ocak ayında Washington'a bekledikle-
rini bildirdi.
Kürt sorunu
Clinton, Kürt kelimesini kullanmadan
tüm dünya halklannın son dönemde de-
mokrasiyi ne kadar arzu ettiklerini gördü-
ğünü, bu uluslann kendi kültürel farklılık-
lannı yaşama geçirmek istediklerini söyle-
di. Clinton, Türk hükümetinin bu konuda
atacağı bır adımın tüm dünya açısından
önemli olacağını bildirdi.
ABD Başkanı Bill Clinton, Meclis'te sık sık alkışlarla kesilen konuşmasında Türkiye'ye övgüler yağdırdı
Atatürk'ün saANKARA (CumhuriyetBürosu)- TBMM'de ko-
nuşan ilk ABD Başkanı olan Bill Clinton, Türkiye'ye
ve hükümete o\ güler \ ağdınrken "banş içindebir Av-
nıpa vizyon unun Türkiye'yi kucaklamadan gerçek-
leşemeyeceğine"' dikkat çekti. Sık sık Atatûrk"ün söz-
lennden alıntı yapan Clinton. Türkiye Cumhuriye-
ti'nin tanhi gelışımıne işaret ederek gelecek yüzyıl-
da Türkiye'nin. dünyanm "ilham kaynağt" olabile-
ceğine vurgu yaptı
Bill Clinton'ın mıllervekillennden sık sık alkış al-
dığı TBMM Genel Kurulu'ndaki konuşması şöyle:
Ben, ailem ve delegasyonum adına, bu Meclis'in
önünde bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Türk egemenliğinin temsili olan bu Meclis'te şu ar-
kamda >azılan kelimelerin behrttıği gibi "Egemen-
lik kayıtsız şartsız milletindir".
Sızlere ABD'nin dayanışma hislerinı iletmeye gel-
dim. lilusal bır trajedı sırasında ortaklığımızı ve stra-
tejımizin öneminı belırtmek ıçın geldim. Uzun süre-
den ben dostuz. 1863 yılında ABD dışındaki ilk Ame-
rikan koleji olan Robert Kolej, kapılannı Türk genç-
lerine açtı. Boğaziçi kenarında bulunmasına ızın ve-
nlen tek yabancı kolejdi. Bunun nedeni. ABD'nin
Türk egemenlığıne hiçbir zaman tecavüz etmeme-
siydı. Kuruluşunu. ülkelerimıze borçlu olan bu okul-
dan. Sayın Bülent Ecevit'in mezun olmasından gurur
.duyuyorum. Bu yüzyılın başlannda, Türkiye Cum-
ıhunyeti'nın büyük kurucusu Atatirk, ABD'nin ha-
ydlerini, cestır reformları ile yakaladt ;
Kendısine 2. George VVashington adı verilmişti. Ti-
me dergisinın kapağında yer aldı. Kongre üyeleri-
mizle yazışmalarda bulundu. Ve biz de sefaretimizi
buraya Ankara'ya, Anadolu'nun kalbindekı bu şeh-
re taşıdık. 1927'de 6 gün süren bu Meclis önündeki
konuşmasında Atatürk. dünya ülkeleriyle ilişkilerini
•,.;de"ğerlendirirken bence Amerika'ya bir kompliman
Tyaptı ve dedi kı: "ABD dığerterine nazaran daha ka-
bul edilebilir bir ülke.'* Sızlere, hâlâ 'diğerlerine na-
zaran daha kabul edilebilir' olnıak için daha kısa bir
/konuşma yapacağım ve ılişkilerimizi gözden geçir-
mek isterim. Soğuk sa\aşın başlannda Başkan Tru-
man. Türkıye'nın bütünlüğünü korumak için
ABD'nin kaynaklannı seferber edeceğini söyledi.
Truman doktrini ilişkilerimızi kaynaştırdı ve
ABD'nin soğuk savaş sonrası ilişkilerinin temelini
oluşturdu. 50 yılı aşkın süredır müttefikliğimiz, za-
manın karşısında kuvvetli durmuş ve Kore'den Ko-
sova'va kadar bütün ımtıhanlan geçmiştir. Bütün
Amenkahlar adına yanm yüzyıllık dostluk, güven
ve karşılıklı saygıdan dolayı sızlere teşekkür edıyo-
rum. Soğuk savaş sona erdikten sonra mükemmel bır
şey keşfettik. Basitce. soğuk savaş sonrasında ortak-
lığımızın çok daha önemli olduğunun farkına vardık.
Birlikte NATO'yu. 21. yüzyılın taleplerine adapte
ediyoruz. Balkanlar'da ve Ortadoğu'da banş için or-
taklık yapıyoruz. Tüm bölgeye yardımcı olacak yeni
enerji kaynaklan geliştıriyoruz. Geçen yılkı ticareti-
mız 6 milyar dolann üzerinde gerçekJeşti. Son 5 yıl-
dır ticaretimiz de yüzde 50'den fazla artmıştır. Eski
cumhurbaşkanı TurgutÖzal'ın vizyonu, Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel \ e Başbakan Ecevıt'in devam
eden lıderliğı ve Türk insanının dinamizmi sayesin-
de Türkiye bölgesel ivmenin motoru haline gelmiş-
tır.
TBMM'ye övgü
Cmümüzdekı avlarda çoğu enerji sektöründe olan
Türkıve>e yenı ış imkânlan getiren ve ülkelerimizı
daha da yaklaştıran mılyarlarca dolar değerinde ye-
ni projelen birlikte başlatacağız. Bu Meclis, Türki-
ye'yi yenı yüzyıla götürmek için halihazırda cesur
adımlar atmıştır. ABD basınının bunu iyi dinlemesı-
ni istiyorum; hazıran v e eylül aylan arasmda bu Mec-
lis. olağanüstü 69 yeni kanun geçirdi. Bunu eve dö-
nünce bizım Kongre"ye de anlatacağım. Amacını da
anlıyorum. Sadece sayısı değil. önemli olan bu ka-
nunların kalitesidır.
Sosyal güvenlik konusunda dönüm noktası olacak
bıryasa, uluslararası tahkım. bankacılık reformu, bu
kanunlar cesaret ve vızyon gerektirir. Anladığım ka-
danyla şimdi de aynı cesaret ve vizyonu gerektiren
zor bırbütçe karan ile karşı karşıyasınız.
Sağlam bir bütçe geçirebilirseniz bu, ekonominizi
de güçlendirecektir ve ABD'nin kuvvetli bir şekilde
destek olduğu IMF stand-by anlaşması beklentisıni
de ilerletebilirsiniz.
Yeni binyılın başlangıcında farklı geçmişlerden,
bugün kutladığımız birbirimizi yaklaşmaya iten yol-
culuğumuza yansıyacak ender bir şans ohııuştur. Or-
taklığımızı daha da geliştirmeliyiz yeni binyıla gi-
rerken.
Mustafa Kemal Atatürk'ün sayesinde buradayız.
Kendisi Ankara'yı başkent olarak seçti. Sadece An-
kara'yı başkent olarak seçmesini değil, Türkiye'nin
geleceğini. bu gururlu Meclis'in sembolize ettiği de-
mokrasiye bağlılığını sağladığı için. Ve yaptıklannm
çoğunu Batılı güçlerin hiçbirınden destek almadan,
hatta onlann muhalefeti karşısında, onlar Türkiye'yi
parçalamaya çalışırken. sömürge ülke haline getirme-
ye çalışırken, yaptıklannı hatırladıkça büyüklüğünü
bir kez daha anlıyorum. Ancak bunlara rağmen ken-
disi Türkiye'yi içine kapama-
yıp dünyaya açtığmı da göz
önüne ahnca büyüklüğü gö-
zümde daha da artıyor. İyi ve-
ya kötü o zamanlann olaylan,
Osmanlı tmparatorluğu'nun
dağılması ve Türkiye'nin yük-
selmesi bu yüzyılın tüm tari-
hini şekillendırdı. Osmanlı
Imparatorluğu'nun yıkıntıla-
nndan, Bulgaristan'dan Arna-
vutluk'a, Israil'den Arabis-
tan'a ve Türkiye'nin kendisi-
ne kadar yeni uluslar ve yeni
ümitler doğdu.
Ancak düşmanhklann kay-
bolması zor oluyor. Sınırlann
değiştirilmesi ve gerçekleş-
meyen iddialann kanşımın-
dan bir asır süren çelişkiler
oluştu. Bunlar 1. Balkan Sava-
şı ve 1. Dünya Savaşlanyla
basladı. Bunlar, Ortadoğu ve
eski Yugoslavya'daki çelişki-
lere kadar uzanıyor. 20. yüz-
yılı anlamak için Türkiye'nin
tarihi bir anahtardır. Ancak,
ben inanıyorum ki Türki-
ye^riin gelecegi, önümüzdeki
binyılın ilk yüzyılının şekil-
lenmesinde son derece önem-
li bir rol oynayacaktır.
Bugün birkaç dakikayla,
buna neden ınandığımı anlat-
mak istiyorum. Insanlar, hari-
ta çizebilmeye başladıklann-
dan beri Tüıidye coğrafyası-
nın tarihi gerçeklerine dikkat
çekmişlerdir ki, Anadolu, kı-
talararasında bir köprüdür.
Boğazın en yakın noktasında.
1 krn'den kısa mesafe Avrupa
ile Asya'yı ayınr. Sizin inşa
ettiğiniz köprüler, Türki-
ye'nin her yeri daha da saran
ticaret ve dünyanın bütün böl-
gelerine anında bağlayan ha-
berleşme devrimi sayesinde,
aslında kıtalararasında aynm
da kalmamıştır.
çekiç Cüç için
teşekkür
Türkiye'nin Doğu ile Ba-
t'yı sentezleyebilmedeki ba-
şansı, bu coğrafya göz önüne
alındığında daha da önem ka-
zanmaktadır. Demokrasiye,
banşa aktif düşmanlık içeri-
sinde olan veya demokrasi ve
banşı sağlamak için büyük
engellerle mücadele eden e-
den komşular tarafından etra-
fınız kuşatılmıştır. Güneydo-
ğu'da Iran kapah ve açık bır
toplum savunuculan arasında
olağanüstü tartışmalara tanık
olurken Irak, kendi halkma
baskı yapmaya, komşulanru
tehdide ve toplu imha silahla-
n arayışına devam ediyor.
Kuzey Irak'taki Çekiç Güç
operasyonuna verdığiniz des-
tekten dolayı teşekkür ediyo-
rum. Bu. Kuzey Irak'taki in-
sanları korumamıza, Sad-
dam'ın baskılannı azaltma-
mıza ve cesurca karşıladığı-
mız 1991 yılındaki mülteci
krizınin yeniden yaşanmasına
engel olmaktadır. Acıl, detay-
lı bir banş kurabilmemiz için çok iyi bir imkân doğ-
muştur. Türkiye, Israil ve Arap ülkeleri ile bağlantı-
lanndan dolayı banş içın bir güçtür. Kuzey Batı'daki
Balkanlar'da son 10 senede 7 yeni demokrasi doğ-
muştur. Ve 4 savaş yüz binlerce masum hayata mal
olmuştur. NATO müttefik güçleri, bu savaşlann so-
na ermesinde yardımcı olmuştur. Ve bu sayede yüz-
yılın, insan haklan ve insan itibanna olan sıkı bağlı-
lığı sergileyerek son bulmasını sağlamıştır.
Bugün bu kalıcı banş için el ele çalışıyor. sadece
etnik temizliği ortadan kaldırmaya değil Balkanlar'a
huzur ve refah getirmeye çahşıyor. Doğu'da Sovyet-
ler Birliği'nin harabelerinden 12 tane bağımsız dev-
let ortaya çıkmıştır. Dünyada şu anda özellikle onla-
nn sağlam demokratik toplumlar haline gelmelerine
yardım etmekten daha büyük görev yoktur. Bu görev-
de, aynı şekilde Türkiye özellikle aynı dil, tarih ve kül-
tür taşıyan devletlere ulaşmakta önder olmuştur. Fa-
kat hâlâ yapılacak çok şey vardır. Rusya'nın önemli
demokratik devrimini tamamlamasına yardımcı ol-
ABD Başkanı Clinton'ın TBMM'de yaptığı konuşma sık sık alkışlarla kesildi. Clinton'ın
Atatürk'ten birçok aJıntı yaptığı konuşmasını eşi Hilary Clinton ve kızı da izledL
malıyız. Rusya'ya, terorizmle verdiği savaşın doğru
olduğunu, fakat sivillere karşı kaba kuvvet kullanma-
nın yanlış olduğunu. bunun Rusya'nın çözmeye ça-
lıştığı sorunlan daha da ciddi hale getirdiğini anlat-
malıyız.
Dağlık Karabağ'daki sorunun çözümü için uğraş-
malıyız. Bölgenin enerji kaynaklannı yeni kurulmuş
bağımsız devletlerin kendi ayaklan üzerinde durma-
lannı sağlayacak ve Türkiye ile Avrupa'nın büyüme-
sine yardımcı olacak şekilde güv enlik altına almalı-
yız. Bütün bu zorluklan dünya milletlerinin neredey-
se üçte birinin bu hafta lstanbul'da katılacaklan AGtT
zirvesinde konuşma şansı bulacağız.
Geriye baktığımızda ve gelecek nesillere bir bak-
tığımızda iki değişik istikbal hayal etmek mümkün.
Fazla zorlanmadan körümser kışi. karanlık bir gele-
cek görebilir. Banş yollan parçalanmış bir Ortado-
ğu, Saddam'ın kontrol altına alınamayan saldırgan-
lığı, Orta Asya'da Kafkaslar'da yıkılmış demokrasi-
ler, Balkanlar'da yükselen şiddet, Pakistan ve Hindis-
tan'da önlenemeyen bir nükleer
gerginlik. Ancak bır de farklı bır
vizyon var. Bu da güçlü bir Türki-
ye'yi gerektiren, dünyanın yol ke-
sişiminde 3 büyük ınancın birleş-
tiğı farklı rolünü oynayan Türki-
ye'yle zenginligin yükseldiğı ve
çatışmalann azaldığı bır gelecek.
Toleransın inancın bir parçası ol-
duğunu ve teronzmın saçma bır i-
nanç olduğuna inanılan bir gele-
cek. Insanlann inançlan doğrul-
tusunda hareket edeceği ve geç-
mişlerinı ilan edebilecekleri, ka-
dınlann eşit saygı gördüğü, miljet-
lerin geleneklerini korumak ve
dünyadakı yaşama ayak uydur-
mak arasında ayncalık göraıediği
bir gelecek. Farklılıklanmızı ve
insanlanmızı koruyan, insan hak-
lanna saygının arttığı bir gelecek.
Ve özellikle çoğunluğu Müslüman
olan milletlerin Müslüman olma-
yan milletlerle ortaklığınm artûğı,
insanlann küçük ya da büyük
ümitlerini yerine getirmek için be-
raber çalışılan bir gelecek.
Ümit ediyorum ki, gelecek bir
Amerikan devlet başkanı, Müslü-
man kültürü olan, bir ulusa hitap
ederken birbirinden çok değişik 3
ülke olan Endonezya, Nijerya ve
Fas'm ilerlemelerinin hepimize
eskimiş uygarlıklann çatışması
sonucunu unutmamızı sağladığını
söyleyebilsin.
Atatürk'ün 75 sene önce söyle-
diğigibi "Ülkeler değişebilir. fa-
kat uygarhJdar bir bütündür."
Başkan Kennedy de Berlin'de ay-
nı şeyi söylemişti: " Ozgürlükler
bötünemez** derken.
'Demokraslyl
derlnlestirln*
Bütün bunlar doğrultusunda
bölgede ve dünyada milyarlarca
insanın gelecegi bu salondaki 25
sene boyunca alınacak kararlara
bağlıdır. Bu insanlann hepsinin,
Türkiye'nin güçlü, laik, gelenek-
lerine saygılı, geçmişinden gurur
duyan ama Avrupa'nın da tam
parçası olan bir ülke haline gel-
mesinden çıkarlan var. Bu çok ça-
lışma ve vizyon isteyen bir görev.
Ama zaten çoğunu yaptınız,
Özal'ın reformlan, bu Meclis'in
kararlan ve Türk insanının her bi-
rinin enerji dolu ve sorumlu bir si-
vil toplum olma çabası. Beraber
yaratmak istediğimiz gelecek,
Türkiye'nin önündeki demokrasi-
yi derinleştirmesiyle başlıyor.
Bu ilerlemeyi, TüTk ınsanından
daha fazla kimse istemez. Nite-
kim de başlattınız. Işkenceye kar-
şı emirlerle, siyasi partilerin hak-
lannı koruyan yeni bir yasayla.
Meclis'in yaptıklan ve dinamizm-
le.
Türkiye'deki Kürt vatandaşla-
nn doğuştan haklan olan normal
bir hayat yakalayabilmeleri için
yollar açılıyor. Fakat, ülkelerimi-
zin ilk kez yakın temas kurdugu
50 sene öncesinde bahsedılen İn-
san Haklan Evrensel Bildirisi'nin
söz verdiklerini yakalayabihnek
için daha yapılacak çok şeyler var.
Bu ilerleme yeni yüzyıla girerken
Türkiye'nin inancınm ve başansının en büyük gös-
tergesi olacaktır.
'Celeceğlnlze klmse yön veremez'
Herkesten daha net olarak Türkiye Cumhuriye-
ti'nin kurucusu Atatürk'ün söylediği şu sözlere katı-
lıyorum: "Egemeniik korku üzerine kurulmamab-
dır". Amerika'nın. AvTupa'nın veyaherhangi birinin
sizin geleceğine yön vermeye hakkı yoktur. Bu hak-
ka sadece siz sahipsiniz. Demokrasi bu demektir. Bu
konular üzerinde durmamın sebebi, bahsettiğim se-
beplerden dolayı Türkiye'nin başansında derin birçı-
kanmız olmasıdır. Biz kendimizi sizin dostunuz ola-
rak görüyoruz. Benim geldiğim ülkede herkesin eşit
yaratıldığı inancı vardır. Ama bizde de kölelik vardı,
kadınlar oy kullanamıyordu ve ben realizasyonun
mükemmel olmayan şekillerini de biliyorum. Biz
Amenka'da uzun bir süreçten geçtik. Ancak, bu se-
yahat, değer bir seyahat olmuştur. Sorunlu yüzyılı-
mızdan aldığımız ders odur ki; yazarlar ve gazeteci-
ler özgürce düşüncelerini ifade ettiklerinde sadece te-
mel haklarından birini kullanmakla kahnayıp ekono-
mik kalkınma için önemli olan fıkir alışverişini de kö-
rüklemektedırler. Böylelıkle banş konınur. Insanlar-
dakı normal olan farklılıklardan söz etmenin banşçı
yollannı sağladıkça banş sürdüriilebilir. Insanlar kül-
türlerinı ve inançlannı başkalannın haklanna engel
olmadan sürdürebildıkleri sürece, ılımlılar aşın uç
haline gelmezler.
Ege sorunu
Gelecegi belirlemenin ikinci bir yolu da Ege Böl-
gesi'ndeki gerginliği azaltmaktır. Bunun yapılabilme-
si için, Türldye ve Yunanıstan'ın çok çahşması ge-
rekmektedir. Bu zorlu tarihi inanın bana anlayabilı-
yorum. Fakat insanlar yeni ve daha iyi bir tarihin ya-
ratabileceği imkânlan görmeye başlıyorlar. Başbakan
Ecevit'in hükümeti bu yolda önemli atılımlar yaptı.
Kendısinin bana önceden söylediği bir şeye katılıyo-
rurn. Sizi ayn tutan, bir tarih ve coğrafya kadar, sizi
birleştiren bir tarih ve coğrafya da var Ege'de. Yuna-
nistan da banş için atılım yapıyor ve daha önce hiç
olmadığı kadar Türkiye'nin geleceğinin Avrupa'da
yattığını anlıyor. Balkanlar'da dengeyi sağlamak için
birleştiniz. Türkiye ve Amerika'ya nazaran Yunanis-
tan için çok daha zordu bu atılım. Ve iki miUetoiMrç-
sanlan ağustostaki deprem trajedisinde ve geçenlıaf-*
taki korkunç depremde birleştiler. Bu depremlerS'rj?
yakınını veya evini kaybeden her insanın bıldığı gi-
bi bunlar Türk veya Yunan trajedileri değil, bunlar in-
sanlık trajedisiydiler. Ve dünya bu iki milletin birbi-
rine karşı sergilediği insancıl davranışı asla unutma-
yacaktır. Kıbns'ta adil bir anlaşmanın sağlanması
için beraber çalışmalıyız. tki tarafin, BM Genel Sek-
reteri Annan'ın çağnsını kabul etmelerini de sevinç-
le karşıladım. Amaçlan, Kıbns sorununun toptan çö-
zümü hakkında anlamlı görüşmelerin sabahını hazır-
lanmaktı. Ümit ediyorum ki, bu görüşmeler sizleri ka-
lıcı banşa bır adım daha yaklaştınr. İnanıyorum ki,
görüşmelerin sonucu, ulaşıhnış bir çözüm ve iki ta-
rafin da temel ihtiyaçlannı yerine getirmenin yolu-
dur.
AB uyelifline destek
Son olarak şunu söylemek istiyorum: Beraber ya-
ratmak istediğimiz gelecek için Avrupa'daki yandaş-
lanmız tarafından da dile getirilen Türkiye'nin bölün-
mez ve demokratik ve tarihte ilk kez savaş, ilk kez
banş içindeki bir Avrupa'nın Türkiye'yi kucaklama-
dan gerçekleşmeyeceği öngörüsü. ABD, Avrupa Bir-
liği'nin üyesi değildir. Ama ben devamlı Avrupa'nın
bütünleşrnesini daha hızlı ve daha ileri gitmesini des-
tekledim. Bu Türkiye'yi de kapsar. Hâlâ Avrupa'ya
dar bir görüşle bakanlar var. Onlann Avrupalan şu
dağlarda ya da bu şekilde, daha kötüsü insanlann
Tann'ya daha değişik şekilde ibadet etmeye başladık-
lan yerlerde bitebiliyor. Fakat, büyüyen ve üreten bir
topluluk, Avrupa'nın bir yer olduğu kadar bir fikir ol-
duğunu da kabul ediyor. Bu fıkir, insanlann farklı-
lıktan; fıkir, kültür, inanç farklıhğından güç alabildi-
ği. Bunda demokrasi ve insan haklannın önemi bü-
yüktür. Genelde Batı, bu nitelendirdiğimiz topluluk
eğer bir fıkir ise bunun kararlaştınlmış bir Doğu sı-
run yoktur. Özgürlüğün gittiği yere kadar uzanabilır.
10 sene önce bu ay Berlin Duvan yıkıldı. Avru-
pa'nın üzerinden bir perde kalktı. Bu yıldönûmünü
en iyi kutlamamn yolu, bu özgürlük fikrini yeni nes-
le hissettirmekti. 1989 yılında, birleşmeyi tamamla-
manm en iyi yolu, tüm Güneydoğu Avrupa'nın Av-
rupa fıknne ve AB'ye dahil etmekti. Bu Sırbistan'da
demokrasi demektir, bu Ege'de banş demektir. Bu
AB'ye tam olarak kabul edilen başanlı ve demokra-
tik Türkiye demektir. Bu yüzyılın. binyılın başında o
kadar ümitlerimiz var. Gurur duyacağımız çok şey-
ler var. Ama asla unutmamalıyız ki, Türkiye bir za-
manlar en az bizim kadar optimist olan birçok uygar-
lığın harabeleri üzerine kunümuşrur. Onlann uğradı-
ğı sona uğramamak için ümitlerimizi ve sözlerimizi
elle tutulur eylemlerle desteklemeliyiz. Hâlâ önü-
müzde bulunan zorluklan görmeliyiz ve tarihe dönü-
şen şu yüzyılda, bize her şeyi veren güvenimizi kay-
bermemeliyiz. Türkiye, birçok engeli aşarak kısa za-
manda çok ilerledi. Sadece 61 yıl evvel bu hafta Ata-
türk vefat etmişti. O zamanlar Başbakan Ecevit ve-
fat eden öndere saygılannı sunan okullu çocuklardan
biriydi. Sizler hepiniz onun sonlara doğru, bencillik-
-ten tamamen uzak olarak bir nesilden dığerine ve ye-
ni nesle tavsiyelerini iletmek gibi düşüncelerini da-
ima tartarak gözden geçiren ve demokrasiyi şekillen-
diren gençler sizsiniz. Türkiye'nin bu yüzyılda yap-
tıklan, insanlann kendilerine daha güzel bir gelecek
hazırlamak yolunda yapabüeceklerinin canlı bir ör-
neğidir. Önümüzde imtihan edilmemiş yeni bir yüz-
yıl bulunmaktadır. Bu büyük bır firsattır. Bu salon
başlayan ve halen yükselmekte olan demokratik dev-
rimi derinleşrirerek Türkiye vatandaşlanna hizmet
etmekten daha da fazlasını yapabilir. Sizin örneğiniz-
le ve sizin çabanızla. Türkiye dünyanın ilham kâyna-
ğı olabilir.