22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16KASIM1999SAU DEPREM Loto talihlisi memupdan yardım • ANKARA (AA) - Sayısal Loto çekilişinde 2 trilyon 879 milyar 742 milyon 605 bın liralık rekor ikramiyeyi kazanan talihlinin, orta yaşlı bir memur olduğu bildirildi. Sayısal Loto'nun 157. haftasında rekor ikramiyeyi kazanan talihli adına çekini, Zıraat Bankası Necatibey Şube Müdürü Nejdet Şener aldı. Şener, talihlinin 250 milyar lirası depremzedelere, 50 milyar lirası da Mehmetçik Vakfı'na olmak ûzere. toplam 300 milyar liralık bağış yapacağını ve paranın ilgili hesaplara yatınldığını bildirdi. Hint Okyanusu ve Japonya'da deprem • Haber Merkezi - Hint Okyanusu açıklannda Richter ölçeğine göre 6.8 büyüklüğünde bir deprem meydanageldi. Fransa'nın Strasbourg kentindeki Ulusal Deprem Gözetleme Merkezi'nden yapılan açıklamada, TSİ 08.42'de meydana gelen depremın merkez üssünün Endonezya'nın batısında olduğu belirhldi. Japonya'nın kuzeyinde de Richter ölçeğine göre 5.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Meteoroloji Ajansı'nın açıklamasına göre. TSt 03.30 dolayında meydana gelen depremin merkez üssü, Miyagı eyaleti sahilinin I05kilometre açığında, Pasifık Okyanusu tabanınm 40 kilometre altında belirlendı. Açıklamada, depremin başkent Tokyo'daki binalan hafîfçe salladığı, en çok da kuzeybatıdaki kentlerde hissedildiğı belirtildi. Artçı sarsıntılar süpüyor • Haber Merkezi - Merkez üssü Bolu Düzce'de 12 Kasım Cuma günü meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki deprem ile 17 Ağustos'taki 7.4 büyüklüğündeki depremin artçı sarsıntılan sürüyor. Boğaziçi Üniversitesi Kandılli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden yapılan açıklamaya gÖTe. dün saat 08.22'den sonra kaydedilen artçı sarsmtJİann merkez üstleri. saat ve büyüklükleri şöyle: Düzce-Bolu: 08.22-3.8, Kaynaşh-Bolu: 10.06-3.3, Düzce-Bolu: 11.02-3.0, Düzce-Bolu: 12.01-3.2, Göynük-Bolu: 12.52-3.0, Kaynaşh-Bolu: 13.36-3.3, Kaynaşlı-Boiu: 15.07-3.6. Bolu: 17.45-3.1, Göynük- Bolu: 17.55-3.3. Türkiye'nin poliükası • İstanbul Haber Servisi -Harp Akademilen Komutanlığfnda, eğitim- öğretim kapsamında 7-8 Aralık günlerinde "21. Yüzyılın llk Çeyreğinde Türkiye'nin Genel Vizyonu, Politikası ve Stratejisi Ne Olmalıdır?" konulu sempozyum yapılacak. Sempozyumda "Soğuk savaş dönemi ve sonuçlan", "21. yüzyıldaki gelişmeler ve Türkiye'ye etkileri" ile "Bölgesel gelişmelerin Türkiye'ye etkileri" ele alınacak. Türk-Yunan dostluğu olmaz' • MANİSA(AA)- KKTC'nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla Celal Bayar Üniversitesi tarafından "Dünden Bugüne Kıbns Gerçeği" konulu panel düzenlendi. KKTC Mücahitler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Salih Emircan, Marmara depreminden sonra Türkiye ile Yunanistan arasında oluşan yakınlaşmanın gerçek dostluk olmadığını ileri sürerek "Türk-Yunan dostluğu diye bir şey olamaz" dedi. Doç. Dr. Ali Pınar, zemini sağlam olan İstanbul'da hasann daha az olacağını söyledi 'Deprem risld artb9 İstanbul Haber Servisi - Boğaziçi Üni- versitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Arastırma Enstitûsü Sısmoloji Laboratu- van Şefı Doç. Dr. Ali Pmar, "17 Agustos depreminde kınlan fay bölgedeki diğer sis- temleri de etkilediği için, Marmara Bölge- si'nde deprem riski artü" dedi. Pınar, ze- minin daha sağlam olması nedeniyle is- tanbul 'un Marmara Bölgesi'ndeki kadar tahrip olmayacağını söyledi. Doç. Dr. Ali Pmar. Kandilli'de düzen- lediği basın toplantısında, Marmara De- nizi'nde meydana gelebilecek depremin olma olasılığının iki farklı şekilde gerçek- leşebileceğini belirtti. Pınar bu farklıhk- lan şöyle: "Birinci otasıhk: bu fay segmentkrinin komşu segmentleri tetikJemesi halinde 17 Ağustos'taki gibi büyük bir deprem olur. İkinci olasıük ise fayın parça parça kınl- masu yani tetikknıenin birkaç ay sonra ol- ması halinde çok şiddetii bir deprem ol- maz. Bizim arzumuz, bu tetiklemenin 17 Ağustos depremine benzememesL Depre- min büyüklüğü doğnıdan fa>in uzunluğu ile ilişkilidir. 20-25 kilometre uzunluğun- daki bu segmentler 6-6.5 büyüklüğünde bir depreme tekabül eder. Bize göre fayla- nn parça parça kınlma olasıbğıdaha yük- sektir." • Doç. Dr. Ali Pmar, Kandilli Rasathanesi'nde düzenlediği basın toplantısında, Marmara Denizi'nden geçen fayın îstan- bul'a 10-15 kilometre uzakta olduğunu, ancak İstanbuFdaki ze- minin 17 Ağustos'ta deprem olan bölgelerdeki zemine göre da- ha sağlam olması nedeniyle olası depremin çok tahripkâr olma- yacağını söyledi. Pınar, Akyazı'da büyük bir deprem meydana gelmeyeceğini, sadece artçı sarsıntı beklediklerini bildirdi. Doç. Pınar, "depremin yıkıcı olup ol- mayacağına" ilişkin bir soru üzerine. Marmara Denizi'nden geçen fayın Jstan- bul'a 10-15 kilometre uzakta olduğunu, ancak tstanbul'daki zeminin 17 Ağus- tos'ta deprem olan bölgelerdeki zemine göre daha sağlam olması nedeniyle olası depremin çok tahripkâr olmayacağını söyledi. Üç farklı deprem 17 Ağustos depreminden sonra arazide büyük yüzey kınklannın oluştuğunu ve 3 farklı fay segmentinin meydana geldiğini anlatan Dr. Pınar, birinci segmentin Göl- cük'ten Sapanca'ya, ikinci segmentin Sa- panca'dan Akyazı'ya, üçüncünün de Ak- yazı-Gölyaka arasında olduğunu söyledi. Bu üç farklı fay segmentinin, üç farklı deprem anlamına geldiğini kaydeden Doç. Pınar şöyle devam etti: "Bir faym di- ğer bir fayı tetiklemesl. saniye mertebesin- deolabileceği gibi gün. a>, hatta yıllar mer- tebesinde olabilir. İ 7 Ağustos'ta Izmh-Göt- eük'te olan deprem önce tek bir segmenti harekete geçirmiş. daha sonra bu segment ikinci bir segmenti tetiklemiş, burada da birmemiş, ikinci segment de üçüncü seg- menti tetiklemiştir. Ve bu olay 45 sanryede meydana gelmiştir. Bu depremlerin topla- mı 7.4 büyüklüğündeki depremi oluştur- muştur. Bu tetiklemeler 45 saniye değil de 45 günde de olabilirdi. Ve bu kınlma Ak- yaz»-Gölyaka arasında durdu. Düzce'deki fay segmenti 17 Ağustos'ta kınlmadı. Ya- ni bu tetikleme birkaç saniye değil de üç ay sonra burada meydana gekti." Doç. Dr. Pınar, gazetecilerin bırsorusu üzerine, Akyazı 'da büyük bir deprem bek- lenmediğini. 5-5.5 arasında bir artçı san- sıntı beklendiğini söyledi. Türkiye'nin herhangi bir yerinde. herhangi bir zaman- da deprem olma olasılığının yüzde 63 ol- duğunu ifade eden Doç. Dr. Pınar, dep- remlerin önceden bilinmesinin mümkün olmadığını kaydetti. Sismolog Dr. Nurcan Ozer de, artçı sar- sıntılarla birlikte dünden bugüne toplam 40 adet deprem meydana geldiğini ifade etti. Bu depremlerden 34 tanesinin 12 Ka- sım'da meydana gelen Düzce-Bolu dep- reminin artçılan olduğunu ve aletsel bü- yüklüklerinin de 2.8 ile 3.9 arasında de- ğiştigini belirten Özer, Denizli'de de 3.3 ila 3.5 büyüklüklerinde iki deprem mey- dana geldiğini, Izmit depreminin de 6 ta- ne artçı sarsıntı oluşturduğunu söyledi. Gazetecilerin Marmara Denizi'nde dep- rem olması halinde tsunami oluşup oluş- mayacağına yönelik sorusunu Doç. Dr. Ali Pinar. faylanmanın düşey yönde olma- sı halinde tsunami oluşabilecegini belir- terek "Marmara Denizi'nde depremin ne tip bir faylanma meydana getirebileceği konusunda net bUgilere sahip degiliz. Ama 4.5-5 büyüklüğündeki depremler gösteri- yor ki, Marmara Denizi'ndeld fay lar doğ- rultu aümİL düşey atunlı degil. Doğrultu atımlı fay lar tsunami yaratmaz" diye konuştu. Deprem onlemleri Tantan istanbul'a el koydu. İstanbul Haber Servisi - Düzce dep- reminden sonra "tstanbul'da deprem riskinin'' arttığına yönelik tartışmalar sürerken tçışleri Bakanı Sadettin Tan- tan. "Istanbul'aelkoyduklannı^belirt- ti. Bakan Sadettin Tantan, İstanbul'da hava fotoğraflanndan da yararlanıla- rak gerektiğinde toplanma yerlerinin saptanacağını söyledi. Gazetemizi ziyareti sırasmda tstan- bul ıçin savlanan deprem tartışmalan- na da değinen Bakan Tantan, istan- bul'da deprem sırasında ve sonrası için arama kurtarma ekipleri oluşuturulma- sına yönelik çalışmalan arahksız sür- dürdüklerini söyledi. Tantan, bazı yurt- taşlann "evlerinin elden gideceği kor- kusuyla" 17 Ağustos depreminde za- rargören konutlannı yetkililere bildir- memesinden yakman Sadettin Tantan, bu yasal düzenlemelerin yapılması ve yurttaşlann güvence altına alınması ge- rektiğini vurguladı. Türkiye'nin binnci derece deprem bölgesi olduğunu anımsatan Bakan Tantan. mutlaka depreme dayanıklı ya- pılar üretilmesi gerektiğini ifade ede- rek "Çarpık kentleşmenin kesinlikle önienmesi lazun. Hiçbir yerde boş bir alan kalmamış. İnsanlar sokağa çıknk- lan zaman çadır kuracak alanı bile yok. En kısa sürede havadan gerçekleştirile- ceğimiz fotoğraflarla tstanbul'da ne ge- rekiyorsa yapılacak. Yurttaşlanm en- dişeye kapılmasın, çauşmalanmıza des- tekversûTdedi. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, ye- ni yerel yönetim yasa tasansıyla da Is- tanbul'da yapılaşmaya kalıcı disiplin getirileceğini. yagmacı anlayışla plan yapılıp uygulanamayacağını vurguladı. Bolu tünelini ABD'li uzmanlar kontrol edecek ANKARA/ÎSTANBUL (Cumhuriyet) -Marmara Depremi ve Düzce depremi- nin ardından Bolu tünelindeki hasann belırlenmesi amacıyla Amerikalı uz- manlann inceleme yapacaklan bildiril- di. Bayındırlık ve fskân Bakanlığı yetki- lilen, bu incelemenin ardından alınacak önlemlerin tespit edileceğini kaydetti. Çift yol haline getinlen Bolu geçışinin açılması içm yapılması planlanan 25 Ka- sım'daki törenler deprem nedeniyle erte- lendi. Düzce depreminin ardından göz- lerin çevrildiğı Bolu tünelinde otoyol hemzemin geçişleri ve viyadüklerinde "ciddi hasann olmadığı" belirtildi. Ba- yındırlık ve Iskân Bakanlığı yetkilileri, tünelin yapım karannın eleştirilere hedef olduğunu anımsatarak Ankara-tstanbul arasında Kuzey Anadolu fay hattı üzerin- den geçmeksızın yol yapmanın olanak- sız olduğunu belirttiler. Karayollan Ge- nel Müdür Yardımcısı Güner Birliker, Bayındır tnşaat tarafından yapılan Bolu tünelı için bılım adamlannın "vanhşye- re kuruldu" değerlendümelerini kabul etmediğini söyledi. Bolu geçişinde depremle kopan yolun da alttan kazıklar çakılarak viyadükle geçilmesme yönelik çalışmalara da baş- landığı kaydedildi. Bölgedeki yolun ha- len tek gidiş. tek geliş olarak çalıştığı. otoyollarda deprem nedeniyle meydana gelen kınk ve çatlaklann da tamir edile- rek ulaşıma açıldığı bildirildi. Tantan 9 danlçisleri Bakanı Sadettin Tantan, bombalı bir suikast sonucu hayatmı kaybeden yazanmız Prof. Ahmet Taner Kışlalı ve eski Genel Yayın Yönetmenimiz ve Yayın Kurulu Üyemiz Oktay Kurtböke'nin vefatı nedeniyle dün gazetemize başsağlığı zryaretJnde bulundu. Gazetemiz Genel \a\\n Yönetmeni Orhan Erinç \e yöneticileriyle görüşen Tantan, Kurtböke'nin kaybından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Orhan Erinç de fantan'a; Kürtböke'ye gösterdiği ilgiden dolay ı teşekkür etti. lçisleri Bakanı Sadettin Tantan yazanmız ziyaretiKışjalı'ya yönelik bombalı suikastia Ugüi soruşturmanın da sistemli bir şekilde 3 koldan yürütüldûğünü belirtti. Konuyla ilgili teknik çalışmalann sürduriildüğünü kaydeden Tantan, suikastta kullanılan bomba tipryle ilk kez karşılaşıldığına dikkat çekti. Bu nedenle "örgüte gjtmenin" zor olduğuna değinen Tantan, "Umudumuzu yitirmek istemiyoruz. Karamsarhğa düşmek Lstemryorum. Çok sistemli ve bilinçli çahşüdığı için soruşturma mutlaka bir yere varacakür" dedi (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) î STANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ^NİN ARAŞTIRMASI Kontrol edilen hiııalaruı yüzde 79'u 6 hasarh' çıkb İstanbul Haber Servisi - İs- tanbul Büyükşehir Belediyesi Hasar Tespit Komisyonu'nca, yurttaşlann talebi üzerine kontrol edilen 55 bin 651 ko- nut ve işyerinin yüzde 79'u ha- sarlı çıktı. Hasara yol açan bina kusur- lannrn başmda, yüzde 64 ile nemin yol açtığı korozyon ve yüzde 41 ile malzeme eksikli- ği geliyor. İstanbul Büyükşehir Bele- diyesi'nden yapılan açıklama- ya göre, depremlerin ardından kontrol edilen işyeri ve konut- lann 43 bin 964 adedinde ha- sar saptanırken yalnızca yüz- de 21'ini oluşturan 11 bin 657'sı sağlam çıktı. Hasara y- ol açan bina kusurlan ise şöy- le sıralanıyor: Nem kötti etkiliyor Nemin yol açtığı korozyon yüzde 64, malzeme eksikliği yüzde 41, inşaat aşamasında sulama eksikliğinden kaynak- lanan kavrulma yüzde 18, es- kime ve yıpranma yüzde 11." Bu binalann yüzde 3'ünde projelendirme hatası, yüzde 8*inde yüksek boylu kolon ve uzun kıriş ile yüzde 3'ünde çok katlı yığma inşaatın oluş- turduğu risk saptandı. Aynca, yüzde 21'inde zemine uygun olmayan inşaat ile yüzde 6'sın- da taşıyıcı elemanlann kınl- ması, delinmesi gibi bilinçsiz davranışlar tespit edildi. Kontrollerde, hasar neden- lerinin başmda gelen koroz- yon, özellikle tarihi yanmada diye bilinen eski yerleşim böl- gelerinde aşın düzeyde görül- dü. Doğalgazın gelişiyle bu bölgelerde yaşayanlann odun- kömür ihtiyacı ortadan kalkın- ca, terk edilen ve bakım yapıl- mayan bodrumlarda, nem yü- zünden büyük tahribat yaşan- dığı ortaya çıktı. Dökülen sıva- lar nedeniyle açığa çıkan inşa- at demirlerinin rutuberin etki- siyle erimeye başladığı. bazı binaiarda bu erimenin çok teh- likeli boyutlara ulaştığı, 20'lik demirlerin 8'likdüzeye indiği belirlendi. Halk bilgüendirilmeli Bu tehlikenin acilen gideril- mesi için halkın bilgilendiril- mesinin şart olduğu vurgula- nan açıklamada, İstanbul'daki İstanbul'da yapıların son durumu % Bina sayısı Bakılan konut ve işyeri 55.651 Hasarlı olanlar Hasarsız olanlar Hasar sebepleri A- Korozyon 79 43.964 21 11.687 64 35.617 B- Beton kalitesinın bozukluğu 1- Malzeme (Deniz kumu, çimento eksikliği vb.) 41 22.817 2- Sulama eksikliğinden kaynaklanan kavrulma 18 10.020 3- Eskime ve yıpranma 11 6.120 C- Mimari hata 1- Projelendirme hatası 1.670 2-Yüksek boylu kolon ve uzun kiriş 8 4.450 3-Çok katlı yığma bina 1.683 D- Zemın faktörü 21 11.687 E- Bilinçsiz davranış (Tesisat borusu geçırmek ıçin taşıyıcı etemanların delinmesı-kırılması) 3.340 binalann birçoğunun beton kalitesinın de oldukça düşük olduğunun görüldüğü vurgu- landı. Açıklamaya göre, bu da yı- kanmamış deniz kumu ile kentte su sıkıntısının yaşandı- ğı ydlarda yapılan binalann be- tonlannın yeterince sulanma- ması yüzünden oluşan kavrul- madan kaynaklanıyor. Açıkla- mada, küçümsenmeyecek ya- pım hatalan arasında da "Bo- yu kısa projelendirildiği halde yüksek yapılan kotonlar, alan kapatryor diy<e konulmayan ko- lonlar, çok uzun taşıyıcı Idrişler ve bunlara kaplanan kaplama kirişler, projesindeki ölçüden daha büyük konsol çıkınülan" yer aldı. Zemin özelliklerine uygun olmayan binalann ya- pıldığının da saptandığı rapor- da bazı yap-satçı müteahhitle- rin, hasarsız veya önemsiz çat- laklann olduğu binalan hasar- lı gibi gösterip yok pahasına satın alma girişimlerinin de önüne geçildiği kaydedildi. Açıklamada, bir üniversite tarafından 300 milyon liraya hazırlanan raporun komisyon tarafından ücretsiz hazırlandı- ğı, bazı kuruhıslarca 10 bin do- lara yapılan "beton kalitesi ve donan röntgeni" işleminin ye- ni devreye sokulan Bimtaş'm laboratuvannda 300-500 dola- ra yapılmaya başlandığı kay- dedildi. Egitim-Senden açıklama 6 Eğıtım sorunlan çozulsunKOCAELt (AA)- Eğitim ve Bilım Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Körfez Temsilciliği, deprem bölgesindeki okullar, öğretmenler ve öğrencilerin yaşadığı sorunlann bir an önce çözüme kavuşturulmasını istedi. Temsilcilikten yapılan yazıh açıklamada, 14 ana başhkta toplanan bölgedeki eğitim kurumlan ile bu kurumlarda görev yapan ögretmenler ve öğrencilerin sorunlan şöyle: • Okullann hasarlı olması nedeniyle çadırlarda yapılan eğitim ve öğretün bir an önce suuflara taşınmaiıdır. • Depremden zarar gören eğitim çalışanlannın bannma sonınlan devam ermektedir. • Deprem bölgesindeki tüm öğrencilerin Idtap ve kırtasiye ihtiyaçlarının karşılanacağuun açıklanmasına karşın vçrilen sözier yerine getirilmemiştir. • Depremden dolayı, okullardaki araç ve gereçler büyük zarar görmüştür. • Deprem bölgesindeki öğrenci ve personefin yemek ihtiyacuun karşdanacağı sözü verflmiş ohnasma rağmen bu konuda hiçbir girişünde bulunuimamışnr. • Ögretmenevleri, deprem sonrası bazı gruplara peşkeş çekilmek istenmektedir. • Deprem bölgesinde yaşayan kamu çalışanlannm Tasamıfu Teşvik ve Konut Fonu'nda biriken ana paralan ve nemalan gerçek oranlarda faizlendirilerek bir an önce ödenmeudir. • Atamalar bir an önce tamamlanıp okullardaki öğretmen ve diğer personel açığı giderilmelidir. • Deprem bölgesi, bir an önce "zonınlu hizmet" bölgesi ilan edilmeli. deprem tazminatı tüm çalışanlara ve en az 100 milyon lira olarak ödenmelidir. • Depremden sonra, eylül ayından geçerli olmak üzere, öğretmen maaşlan yüzde 100 arttınlmalı ve her türlü vergiden anndınlmahdır. • Deprem sonrası çadırkentlerde göreviendirilen eğitim emekçilerinin çahşmaianna karşıuk, hemen ücret ödemesi yapıhnalıdır. • Bazı kadrolar göreve başlamalan geciktirildiği için, deprem tazminatından yararlandınlmamıştır. Bu mağduriyet, bir an önce giderilmelidir. • Eğitim emekçilerinin sntmdan kaynak yaratan Milli Eğitim Yakfi ve Üksan. deprem sonrasmda okullann ve eğitim emekçilerinin sorunlany la geregi gibi ilgilenmemistir. Bu duruma önlem alınmalıdır. • Sosyal Güvenlik Yasası'nı Meclis'ten geçiren hükümet, bu yasayı uygulamakta ısrar edip yasalar ile çalışanian karşı karşıya getirmekten vazgecmelidir. Prof. Mustafa Erdik uyardı 'İstanbuPdaki konutlar • incelenmeli'tstanbul Haber Servisi - Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafe Erdik, Türkiye'de deprem riski ve binalann hasar görebilirlik oranının gellşmiş ülkelerden 10 kat daha fazla olduğunu söyledi. Erdik, lstanbul'daki 200 bin binanm acilen incelenmesi gerektiğini belirtti. Risk Yönetimi Çözümleri Şirketi tarafından The Marmara Oteli'nde düzenlenen "Yapılann Depreme Karşı Performans Değeıiendirmesi*' konulu seminerde konuşan Erdik, Dünya Bankası 'nın isteği üzerine İstanbul'da olabilecek bir depreme karşı 5 yıl öflce bir deprem senaryosu hazırladıklannı anımsatrı. Erdik, senaryoya göre, 9 büyüklüğündeki bir deprem sonucu kentteki binalann yüzde 50'sinin kullanılamayacak Ölçüde hasar göreceğinin tahmin edildiğine dikkat çekti. 17 Ağustos ve 12 Kasım'da meydana gelen hasarlann, Deprem Yönetmeliği'ne uyuhnamasından kaynaklandıgını belirten Erdik, "Türkiye'de 1940'tan beri Deprem Şartnamesi var. O tarihte sadece Japonya ve Italya'da vardı. Ancak 60 yıldır biz bu yönetmeliği uy gulamay^a çaoşıyonız'' diye konuştu. tstanbul'daki 200 bin binanm acil olarak incelenmesi gerektiğini kaydeden Erdik, Türkiye'nin elinde bu kadar binayı inceleyecek kapasite bulunmadığını ve bunun ancak 20 yıl içinde mümkün olabileceğini söyledi. Prof. Erdik, olabilecek depreme karşı tstanbul'da öncelikle okul, hastane, köprü, ana arter ve haberleşme sisteminin sağlıklı işlemesini sağlayacak çahşmalar yapılması gerektiğini bildirdi. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı ve Avrupa Deprem Mühendisliği Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. AtiDa Ansal da, binalarla ilgili değerlendirmelerin bir çekiçle yapılmasının çok komik olduğunu belirtti. Ansal, "Şu anda binalaruma gerçekçi bir şekflde değerlendirecek mühendis yok" dedi. Zemin etüdü yapmanın deprem riskini azaltmak için yeterli olmadığını, çünkü zeminin deprem sırasında farklı davranışlar gösterdiğini kaydeden Ansal. "Deprem hareketieri zeminin özelliklerini degiştirtyor. Büyük depremler zeminde yumuşama ve mukavemet kaybuıa neden oluyor. Arka arkaya depremlerin olması, zeminin yumuşamasına neden oluyor ve dolayısıyla yapdar etküeniyor" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle