13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 8 EKİM 1999 CUMA HABERLER >tanbul'da 1.5 milyon öğrenci okuluna servisle gidiyor vislerin trilyonlıık ranb kitabı çü&ii bitmedi 'debaşlaması gereken, ancakaynıgünyaşanan 5.8 büyük- :ki deprem nedenKle 4 Ekim tarihine kadar yenidentatü kullann ders kitabı sıkııHısı sürüyor. Müti Eğitim Bakan- nlan üe özel yayınevierinin bastığı birçok ders kitabı pi- ıâlâ bulunamazken.velilerher sabah CağaJoğlu'ndaki Id- öniinde gergin bekle>işlerini sürdürüyor. Piyasada ço- ıdan istenen ders khaplannı bulamayan veliler, "Arük kuynıkiarda zaman öîdürüyoruz. Milli Eğitim Bakanb- d nasü cözecekse çözsün. Okul müdürleri ve öğretmenler, ı kitaplan çocuklanmızdan istemesin. Bulabildiğimiz ld- ıair diye tepki gösterdiler. I tPEKYEZDANİ lstanbul"da servısle okulagiden birbu- çuk milyon öğrencinin velikrinden ah- nan fazla para, bu şirketlere yaklaşık 20 trilyon liralık rant sağhyor. Şervıs Aracı Işletmecileri Odası Başkanı ÖmerKotan, Istanbul Mılli Eğitim Müdürlüğü'nün 14.7.1999 tarihli genelge- siyle öğrenci taşımacılığının özel şirketlere devredildiği- ni belirterek, "Rüşvetta önü- nü açan\evelikrin soyulma- sna neden olan bu genelge- nin iptali için bugiine dek Milli EğitimBakanuğı'ndan CumhurbaşkanlığTna ka- dar başvurmadığumz yer kalmadı,ancakhiçbirsonuç alamadık" dedi. tstanbul Milli Eğitim Mü- dürlüğü'nün okullardakj öğ- renci taşımacığıhğının özel şirketlere devredilmesıni öngören genelgesi. tur şir- ketlerine büyük rant sağh- yor. Söz konusu genelgeye dayanarak Esnaf ve Sanat- kârlar Odası'na bağlı arac- larla velilerin arasına giren şirketler, adeta bir "komis- yoncu" gibi çahşarak velilerden tarifenin üç-dört katı ücret alıyor. Istanbul Servis Aracı Işletmecileri Odası Başkanı ÖmerKotan, tstanbul Mil- li Eğitim Müdürlüğü'nün 14.07.1999 ta- rihli genelgesiyle okullardaki taşımacılık işinin, okuîda oluşturulacak bir komisyon tarafindan en iyi teklifı veren şirkete ve- rilmesinin karara bağlandığını söyledi. Kotan, bu genelgenin ardından bazı siya- sı partilerin il yöneticılerinin tanıdıklan stanbul'da okullardaki öğrencileri taşıma işinin özel şirkelere devredilmesi tur şirketlerine büyük rant sağhyor. Ozel tur şirketleri. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu'nun belirlediği ücret tarifesinin üç-dört katı fiyatlarla öğrenci taşvyor. ile okul müdürlennintanıdıklan başta ol- mak üzere özel şırktelerin okul komis- yonlanna "bağtş" adı altındapara vererek okulun öğrenci taşunacılığı işini aldığını anlattı. Bu şirketlerin okulaverdikleri pa- rayı velilerden odanın ücrettarifesinin üç- dört katı para alarak çıkardıklarım belir- ten Kotan, bu şekılde servis araç sahıple- rinin de mağdur edildiğinı söyledi. Şirketlerin veliler- den üç aylık servis ücretini peşin aldığını ve deprem ne- deniyle okullann kapah ol- duğu günler için de ücret al- dıklannı belırten Kotan, "Bi- zan tarifede 15 mihon dedi- ğimiz mesafe\ e60,20miryon dediğiıniz mesafeye 80 mil- yon lira istiyoriar" dedı. Esnafın ve velinin bu du- rumu şikâyet edecekleri hıç- bir yetkilı kurum bulamadı- ğını ifade eden Kotan, "Es- naf btrim tarifenin üstünde fiyat aldığı zaman o esnafa ceza veriyoruz. meslekten 6 ay men ediyoruz. ancak bu şirketlere hîçbirşey yapamı- yoruz" dıyekonuştu. Bir ser- vis aracının ayda yaklaşık 400-500 milyon lira para topladığını, ancak komisyoncu şirketler yüzünden bu paranın ancak yüzde 50'si- nin araç sahibinin cebme gittiğini anlatan Kotan. "Aradald 20trilyonHra, birilerinin cebine gidiyor'' dedi. Söz konusu genelgenin iptali için 2 ay önce Istanbul Bölge 1. Idari Mahkeme- si'ne dava açtıklannı belirten Kotan, bu- nun için Cumhurbaşkanlığı'na bile baş- vurduklarını ancak bir sonuç alamadıkla- nnı vurguladı. Servis km 0-3 km 3-5 km 5-10km 10-15 km 15-20 km ücretleri: Fıatt 15.800.000 lira l&500.000Hra 25300.000 Bra 31.600.000 lira 36.850.000 lira Servis kurallari: - Minibüslcrin izkyecekleri güz- ergâhı ve alacaklan iicretigösteren Esnaf Birliğionaytıtarifeyi aracın içtaranna asması zorunludur. -Tarifedeki ûcretter0diş-dönüş için aylık tesph edflen ucretkrdir. -Butarifegününher saatigeçer- üdir. - Tespit edikn ücrete KDV dahil değildir. Herhangi başka bir se- bepte başka ücret ahnamaz. - Araçta öğrenci varken şoför kesin olarak sigara içmemelidir. - Şoför, öğrenciler araca bin- erken ve inerken yardrmcı ol- matadtr. -Şoför,öğrencilçriindirirkenve bindirirken ışıkh DLR lambasmı yakmabdır. - Şofor, öğrenciler karştdan karşıya geçerken elkrinden tutup karşrya geçinnetidir. ad servisleri denetLensin'-visi - Servis ücret- :liler, şirketlenn uy- denetlenmesini ısti- ıhta bulunan farklı n farklı fiyat tarife- ırten veliler, aynca olmasından da şikâ- ttepe güzergâhında 'na giden biröğren- olduğu servis şirke- lerken, Okmeydanı- da, Nilüfer Hatun tl- iğrenci, servis ücre- ra ödüyor. Okul ser- üğümüz bazı veliler • getıriyorlar: tir: Eğitim. başta sreyıllardıramacın- maçlı kurumlar ha- • Ücretleri yüksek bulan veliler, aynı güzergâhta bulunan farklı okullardaki şirketlerin farklı fiyat tarifeleri uyguladığıru belirttiler. Veli Cengiz Demir "Eğitim, başta özel okullar olmak üzere yıllardır amacmdan saptınlarak kâr amaçlı kurumlar haline dönüştürüldü" dedi. kanı ve il mıllı eğitim müdürleri olmak üzere, kendilerinin de inanmadığı açıkla- malaryaparak kamuoyunu ve velileri ya- nıltmaktadırlar. Öğrencilerin servis üc- retlerindeki rezaletortada. Valiliğın açık- ladığı fiyatlarla veliden alınan gerçek fı- yatlar arasındaki fark bu durumun en so- mut örneğidir. Mehmet Yılmaz: Servis araçla- nndaçocuklann can güvenlikleri tehlike- de, çünküaraçlar kapasitelerinın çok üze- rinde öğrenci alıyor. Tıklım ttklım araç- larda ögrenciler oturacak yer bulamıyor, line dönüştürüldü. Anaokulundan başla- yan ve üniversite son sınıfa dek devam e- den eğitim sürecı içınde önce anaokulla- n, sonra ilköğretım, daha sonra da orta- öğretim ve yükseköğretim parahhale dö- nüştürülmüştür. Kâr amaçlı bu kurumlar öğrencilerin temel giderlenni göz önün- de bulundurarak gıyiminden kuşamına, taşınmasmdan kitabına kadar tüm zorun- lu ihtiyaçlarmı gidermesinde, okullar bünyesinde kurduklan şirketler aracılı- ğıyla velileri soymaktadırlar. Her öğre- trm yılırun başındabaştaMilli Eğitim Ba- ayakta gidiyor. Servisleri trafık ekipleri de yeterince denetlemiyor. Aynca şirket- ler servis ücretlerini kendi kafalanna gö- re belirlıyor. Öğrenciyi dolaştmp dolaş- tınp 5 kılometrelik yolu 15 kilometreye çıkanyor, ona göre para alıyor. thsan Özbakkal: Okul servis- leri. öğrencılen e\lerden sabah çokerken saatlerde alarakikınci, üçüncü işleriniya- pıyor. Bunun okul yöneticileri tarafindan bilinmesine karşın okul yönetimlen, der- sin başlama saatinden çok daha erken sa- atte çocuklann okula getirilmesine, bile- rek müdahale etmiyor. Aynca okul servislerini taşıyan şoför- lerin servis süresince yaptığı arabesk mü- zik yaymı. çocuklan ruhsal yönden reha- biliteye muhtaç duruma getiriyor. tlgili- leri bu konuda denetleme yapmaya davet ediyorum. BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ FakipHöca'ya Dîrenmek Düşer... Niyazi Artunya'nın, iki yıl arayla -birbirinden güzel- iki kitabı yayımlandı. 1996'da Ürün Ya- yınları'nda çıkan Eğitim-lş Deneyimi adlı çalış- masında Sayın Attunya, 1990'daTürkiye'nin ilk kamu görevlileri sendikası olarak kurulup 1995'te EĞlTlM-SEN'e katılan EĞİTİM-İŞ'İ, da- ha uzun adıyla "Eğitim Işkolu Kamu Görevlile- ri Sendikası"n\ aniatıyor. Hatırlatmaya gerek yok: Bu, çağından sorumlu yiğit insanların ese- ri, hak aramanın ve demokrasi kültürünün de bir "okut'u oldu. Kuruluşundan kapanışına kadar genel başkanlığında bulunup bu deneyim"\ bizzat yaşamış olan bir kişinin kaleminden çı- kan kitap, gelecek için nasıl da aydınlatcı ve öğ- retici! Sayın Altunya'nın 1998'deyine aynı yayınlar- da çıkan ikinci kitabı, Türkiye'de öğretmen ör- gütlenmesi adını taşıyor; 1908'den 1998'euza- nan bir 90 yıllık mücadelenin öyküsü. Yıne o ça- ğından sorumlu yiğit insanlann, daha güzel bir gelecek adına verdikleri kavganın dile getirilişi. öğretmen örgütlenişimiz her aşamasında ve her noktasında öğreticidir, dersierie doludur. Onu araştırmak, eğitim tarihimize bir hizmettir. Bu bilinçle emek harcamış olan Niyazi Altun- ya'yı gönülden kutlanm. Daha nice güzel çalışmalara, derim. * Bu konulardan söz edildiğinde, 196O'lı ve 70'li yılları, giderek bir TÖS'ü, bir TÖB-DER'i hatır- lamamak imkânsızdır. TÖS, "Türkiye öğret- menler Sendikası"nı dile getiriyordu ve 1961 Anayasası'nın başlattığı Iıberal ve özgürlükçü dönemin birkuruluşuydu. 12 Mart 1971 darbe- sinin kurbanı olunca da, onun devamı niteliğin- de TÖB-DER, yani "Türkiye öğretmenler Bir- leşme ve Dayanışma Derneği" kurulur ve kuru- lurken de TOS Genel Başkanı ve öteki yöneti- cilerinin oluru alınır. TÖS Genel Başkanı'nın adını, Fakir Bay- kurt'u da unutmak mümkün müdür? TÖS kurulduğunda ve başına da o getirildi- ğinde, Fakır Baykurt, Yılanların öcü'nü, Efen- dilik Savaşı'ru, Onuncu Köy'ü, Irazca'nın Dirii- ği'n\, Kaplumbağalar'\ yazmış, ününün doru- ğunda bir romancı idi. Bu söylediklerimize da- ha sonraki yıllarda başka eserlerini katacak ve haklı şöhretini perçinleyecektir. Fakir Baykurt'un sadece roman ve öyküyle yetinmesi mümkün müydü? Hayır! Sanatçı ola- rak yaptıklanna, Köy Enstitülü olmanın da ge- tirdiği bir sorumlulukla, daha ilerde bir eğitim, daha insanca bir toplum yolunda kavgayı ek- ler. örnek mi istiyorsunuz? TÖS, 4-8 Eylül 1968'de, Ankara'da "Devrim- d Eğitim Şûrasi"adtylabir'toplantt düzentertiiş- ti.Sendikantn.mesleğinveülkenin temel sorvın- ları üzerinde düşünme ve çözüm yollan arayıp bulma yolunda gerçekleştirdiği bu toplantıda, Fakir Baykurt'un Genel Başkan olarak yaptığı "açış konuşması", eğitim tarihimizin bir "mani- festo"su gibidir. Ne mi anlatır Fakir Baykurt orada? "Makûs" tarihimizi döker ortaya, eğitim dü- zenimizin yaralarını, halka yabancı çehresini sergiler; dışgüçlerın. emperyalizmin rolünün al- tını çizer ve sonra da toplumun ihtiyaç duydu- ğu yeni eğitimin ne olmast gerektiğini, kurum ve yöntemleriyle beürtir. \ "Toplumcu bir eğıtim"d\r istenen. öğretmenler, gençlerle beraber, bunun ger- çekleşmesinde görev sahibidirler; "tarafsız" ka- lamazlar, halkın yanındadırlar. Ulusal bağımsızlık, ulusal kültür ve eğrtim... Şu satırlan okur musunuz? "Toplumlann kur- tulmasında ve kalkınmasında, eğitimcilere dü- şen başlıca görev, onlan uyandırmak ve yetiş- tirmektir. Kurumlarda ve kurum dışında, eğitim- ciler, bu görevlerini tam yapmıyorlarsa ya da yapma/an engelleniyorsa; toplumlar bunun olumsuzsonuçlanna mahkûm edilemezler. Eği- timciler, toplumlan uyandırma veyetiştirme gö- revlerini tamyapmanın yolunu ve olanağını ara- yıp bulmak zorundadırlar." Fakir Baykurt. bu çağından sorumlu, bu halk- tan yana uyarıcı ve uyandıncı ses, bugün Al- manya'da bir hastanede yatmaktadır. Sağlığın da hastalığın da insanlar için ne denli "doğal" olduğunu bilmez değiliz. Bu yıl 70 yaşına gir- miş büyük sanatçı, dileriz en yakın birtarihte sa- pasağlam ayağa kalksın ve aramıza karışarak kavgaya kaldığı yerden katılsın. Bütün ömrünce direnmiş olan Fakir Hoca'ya direnmek düşüyor bugün de. Ha gayret sevgili Hocam!.. Vf/^/AYDINENGİN [email protected] tr. jk yurttaş eylemi ör- ilk iş ne olur? çağnsını bütün yurt- için medyanın deste- >rgütleyen yurttaşlar, înallan), işitsel (radyo- •ler) kitle iîetişim araç- ollariar; etkili köşeya- jramcılarla doğrudan klerini isterler. Bu be- belki de doğmadan ışla sınırlı kalır. srni "medyaya karşı" edya, bırakın eylemi i olasılıkla eylem çağ- yükolasılıkladaeyle- •lemcileri lekelemeye anntn gücünün alabil- ı aydınları arasında, luyla "medya demok- ılmeye başlandığı gü-r a karşı -ömeğin- bir ıtlemek pek zor, nere- gırişim... ; yurttaş 17 Ekim Pa- urttaşlan "gazeteleri 17 Ekim Pazar Günü... boykot etmeye" çağınyor. Çağrıyı hiç yorumsuz ama zorunlu ola- rak özetleyerek aktaralım. Çağn kendile- rini "Bahçeşehir Platformu" olarak ad- landıran yurttaşlardan geliyor ve şöyle deniyor: "77 Ekim 1999 Pazar günü tüm Türki- ye'de Bugün Gazete Alma boykotu ya- pılacak. Bu gazete boykotundan amaç şu: 'Basının kendine gelmesini sağia- mak.' Sasın halkın düşüncelerini yansıtmak- ta çokpasifkalıyor ve bunu bilerek ve is- teyerek yapıyor. Halbuki insanlann elin- deki tek iîetişim ortamı o. Basın pasifka- lıp geri çekilince de sonuç bugün gördü- ğümüzmanzara oluyor. Idare keyfileşiyor, çeteler ürüyor, ülkeyi karabasanlar bası- yor. Bu hareketin amacı basını 'aktif aksi- yona' davet etmek. Onun daha etkin ol- masını sağlamak. Kendine getirt- mek Herkes böyle düşünüyorda nı- ye bir şey yapamıyor? Çünkü k/mse ki- me güveneceğini bilmiyor. 'Arkamızda gerçek bir kamuoyu olduğunu ve bizi destekleyeceğini bilsek bir an bile durma- yız' diyen çokkişi varhalbuki. Işte bu ha- reket buna olanak tanıyabilir. Gerçekten 17 Ekim günü eğer bu çağnya insanlar uyarda gazete almazsa, o zaman bu ha- reketin gücûnü anlanz. Sadece biz değil tabii başkaları da anlar. Var mısın, 17 Ekim Gazete Boykotu'na katılmaya ve bunu duyurmaya?" Soruya yanrt: Vanz! Bu çağnyı duyurmaya Cumhuhyet var! Evet, biz vanz. "Cumhuriyet'i Cumhu- riyet yapan" da işte buduri.. Bu bıiiir! • • • Eylem çağnsını yapan yurttaşlar, Tür- kiye'de henüz emekleme çağındaki bir kitle iîetişim aygıtını, InterneVi kullanıyor- lar. Günlerdir ıntemet'te ilginç veçok ha- reketli bir tartışma yaşanıyor. Orneğin kendisine çağn ulaşan yurttaşlardan biri, Gökhan Güler bir karşı çağn yaptı ve çağnsını tartışmaya açtı. özetle şöyle dı- yor. " 17 Ekim Gazete Boykotu'nda Cumhuriyet'i de diğer gazetelerie birlik- te cezalandırmak gibi bir düşünceyi an- layamıyorum. Aksine 17 Ekim, bu vesi- leyie Cumhuriyet'in kişiliğinde, gazete- cıliği tencere-tava pazarlamaya vardıran, çıkarlan için her tükürdüğünü gün geç- meden yalayabilen anlı-sanlı medyaya atılan bir tokat olmalıdır. Bu yüzden ben 17 Ekim'de bir değil, 10 tane Cumhuri- yet alacağım...." Tartışma nasıl noktalanır bilmiyoruz. Bildiğimiz, bu tartışmada taraf olmadığı- mız. Kararı, sonucu ne olursa olsun, ya- ni "amaaa'sız, ancaaaak'sız", gazete oku- yucusuna, yurttaşa bırakıyoruz. Bu ikiiii! ••• Internet aracılığıyla kurulmaya çalışılan ilişki zinciri ıster istemez zayıf. Evinde, iş- yerinde bilgisayan olan ve bilgisayannda Internet erişimi olan yurttaşlar ve onlann yakın çevresi ile sınırlı kalacak. Kalsın. Türkiye'de mılyonlann, evlerini ateş bö- ceğine dönüştürdüğü o harikulade "Bir dakika karanlık" eylemleri, daraak bir odada. bir elin paımaklanndan daha az sayıdayurttaşın birarayagelmesiylebaş- lamıştı. Batı Avrupa'da milyonlan hareketlendi- ren ve yıllanmış politika esnafını kendile- rine çekidüzen vermeye zorlayan Yeşiller hareketi, kulağı küpeli, saçı mısır püskü- lü bir avuç genç insan tarafindan başla- tılmıştı. 17 Ekim'in önemi ve değeri istatistik- lerde aranmasın. 17 Ekim, Türkiye'de ga- zete okuyucusunun en bilinçli kesimleri- nin, yaşamın bütün alanlannda yurttaş sorumluluğuyta davranma yönünde "kü- çük ama büyük bir adımı"r\\r\ günlemesi olacak. O yüzden parasal darboğazlarda ala- bildiğine zorianan Cumhuriyet, gözünü bile kırpmadan bu çağrıyı duyurma öde- vini üstleniyor. Üstelik bu açıklamayı gazetenin sıra- dan bir yazan, üstelik gazete yönetimine danışmaya bile gerek görmeksizin yapı- yor. Cumhuriyet'i Cumhuriyet yapan da iş- te budur. Bu da üüüüüççç!..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle