Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet §
tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmeni: Orh»n Erinç
0 Genel Yayın Koordinatöni: Hikmet
Çetinkaya # Yazuşlen Müdürü. lbrahim
Yıldız • Sorumlu Müdûr: Fikret llkiz
# Haber Merkezi Müdürü. Hakan
Kara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser
tstihbarat: Cengiz Yıldınm • Ekonomı: Özlem
Yûzak • Kültür: Handan Şenköken • Spor
Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami
Karaören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı 0
Fotograf: Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge:
Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet Faraç
Yayın Kurulu. tlhaa Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Okta\
Kurtböke. Hikmet Çetinkayi,
Şûkran Soner. tbrahim Yddız,
Orhan Bursak, Mustafa Baibay.
Hakan Kara.
Ankara Temsilcısr Mustafa Baibay Atatürk Bulvan
No: 125, Kat-4, BakanlıkJar-Ankarâ Tel 4195020 (7
hat), Faks:4195027#lzmırTemsücisr.SerdarKızık,
H.ZiyaBlv. 1352S 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4419117
• AdanaTemsilcısi. Çetin Yiğenoğlu, InönüCd 119
S No:l Kat:l,Tel 363 12 11, Faks-363 12 15
Muessese Müdurii Üstün Akmen 0
Kootdmalör Ahmet Kornban • Muto-
sefae Böknt Yener • Idare Hüseyin
Gârer« Bılp-tşlem Nafl Inal • Bıİgı-
sayarSıstem Mûrihrt ÇîkrASatı;
FadetKaza
MEDYA C: • Yöuetim Kurulu
Başkanı - Genel Mûdür Gûlbin
Erduran • Koordınatör Reha
Işıtman 9 Genel MüdurYardımcısı,
StvdaÇoban Tel. 514 07 53 -
51395 80-51384«Wl,Faks. 513*463
Yı>ımlayan >e Basan: Yenı Gûn Haber Aıansı, Basın vt Yayıncılık A.Ş
TüYkocağı Cad 39 41 Cagaloğlu 34334 Istinbul PK- 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Tel (0-212) 512 05 05 (20 hat)
Faks-(02121 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 18EKÎM1999 Imsak:5.45 Güneş:7.11 Öğle: 12.57 îkindi: 15.57 Akşam: 18.28 Yatsı: 19.49
Yaz saati
uygıdaması
• ANKARA (AA) - Gûn
ışığından daha fazla
yararlanmak amacıyla 28
Maıt gecesi başlatılan ve
kamuoyunda yaz saati
olarak da tanımlanan ileri
saat uygulaması ay
sonunda bitiyor. 31 Ekim
Pazar günü saat 02.00'de,
saatler 1 saat geri alınacak.
Bu arada 28 Mart'tan bu
yana devam eden yaz saati
uygulamasından 650
milyon kwh enerji
tasarrufu sağlandı.
Edinilen bilgiye göre,
Türkiye'nin büyük
barajlan kategorisinde yer
alan Adıgüzel Barajı'ndan
yılda 592 milyon kwh
enerji elde edilirken, yıl
sonunda Türkiye'nin
mevcut enerji sisteminde
yeni güç katması planlanan
Karkamış Barajı'ndan ise
659 milyon kwh enerji
üretimi planlanıyor.
B( kontenjanlara
başvurular
• AXKARA(AA)-
Üniversitelerdeki boş
kontenjanlar için başvuru
süresi bugûn mesai saati
bitiminde sona eriyor.
Öğrenci Seçme ve
Yerleştirme Merkezi
Başkanı Dr. Fethi Toker,
başvuru süresinin
kesinlikle uzatılmayacağını
bildirdi. Adaylar, Y-ÖSS
puanlan ile yükseköğretim
programlannın en küçük
puanlannı karşılaştınrken
bu programın kendi
alanlannda olup olmadığı
ve bu program için ek
puandan yararlanıp
yararlanmayacaklarını göz
önünde tutacaklar.
Dünya Çocuk
Parlamentosu
• ANKARA (ANKA)-
UNESCO ve Fransız
Meclisi'nin katkılanyla ilk
kez toplanacak olan Dünya
Çocuk Parlamentosu, 21-
27 Ekim 1999 tarihlerinde
Paris'te bir araya gelecek.
'21. Yüzyıl Gençlik
Manifestösu'nu d%
yayımlayacak olan
parlamento için Türkiye de
ikd lise ögrencisini seçti.
Türkiye'yi temsilen
Ankara Atatürk Anadolu
Lisesi'nden Orçun Doğan
ve Koç Lisesi'ndeı Zeynep
Saygın. Çocuk
Parlamentosu'na
katılacaklar.
Kopuma altmdaM
çam ağaçları
• ALAŞEHİR(AA)-
Manisa'nın Alaşehir
ilçesındekı küçük bir
alanda bulunan ve dünyada
başka bir yerde yetişmeyen
'Pinus Nigra' türü çam
ağaçlannın yok olmaması
için çalışmalar yapılıyor.
Süleyman Demirel
Oniversitesi Orman
Mühendisligi Fakültesi
Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Ahmet Tolunay, ağaçlann
en önemli özelliğinin,
dallannın kökten itibaren
aynlmaya başlaması
olduğunu söyledi. Tolunay,
Orman Bakanlığı
tarafindan korunarak 'gen
alanı' ilan edilen Bahadır
köyündeki Pinus Nigra
türü ağaçlann yetiştiği
bölgenin çok iyi korunması
ve ağaç sayısının kısa
sürede arttınlması için
ilgililerin işbirliği yapması
gerektiğini kaydetti.
Darülaceze'ye bağışlanan minibüs gümrüktenl.5 yıl sonra çekilebildi
Bir mevzuat öyküsütSTANBUL (AA) - Şartlann ve
ihtiyaçlann sürekli değiştiği, ge-
liştiği günümüzde Türkiye'deki
yasalar ve mevzuatın bu gelişme-
lere uygun şekilde değiştirilme-
mesi zaman zaman sorunlar yara-
tıyor
Yüz yılı aşkın süredir kimsesiz
ve bakıma muhtaç insanlan bann-
dnan Darülaceze müessesesi de, so-
runu yaşayan kurum oldu. Kuru-
ma, ABD'den 1.5 yıl önce bağış-
lanan özürlüler için özel tasarlan-
mış minibüs gümrükten bin bir
zorlukla çekilebildi.
ABD'nin Houston kentinde ya-
şayan Fatma Bflge ve Refik Özbek
Şahinkardeşler, yaklaşık 1.5 yıl ön-
ce özürlüler için özel tasarlanmış
bir minibüsü, Türkiye'nin Hous-
• ABD'de yaşayan iki kardeş tarafindan 1.5 yıl önce
Darülaceze'ye bağışlanan özürlüler için tasarlanmış
özel minibüs, uzun uğraşlar ve Devlet Bakanı Mehmet
Keçeciler'in devreye girmesiyle gümrükten çekilebildi.
ton Başkonsolosluğu aracıhğıyla
Darülaceze'ye bağış amacıyla Is-
tanbul'a gönderdiler. Darülaceze
eski yönetiminin, gümrük mevzu-
atının gerektirdiği prosedüre iliş-
kin işlemleri 9 ay uğraşmasına kar-
şın tamamlayamaması üzerine,
ABD'den bağışlanan araç güm-
rükte çürüme tehlikesiyle karşı
karşıya kaldı. Yaklaşık 20 milyar
lira değerindeki aracın uzun süre
Haydarpaşa Gümrüğü'nde, geti-
rildiği konteyner içinde beklediği-
ni öğrenen Houston Başkonsolos-
lugu, Darülaceze yetkililerini ara-
yarak minibüsün güTnrükten niye
almamadığını sordu. Bunun sonu-
cunda ABD'den gönderilen bağış
aracın gümrükte beklediğini öğre-
nen Içişleri Bakanlığı'na bağlı Da-
rülaceze müessesesi yetkilileri, mi-
nibüsün alınabilmesi için yeniden
gırişım başlattı.
'Taldpsiziikten Haane'ye dev-
ri' konusunda karar da alınan ba-
ğış araç. 'konteynerle birükte An-
kara'ya gönderiBpmceienmeli' gı-
bi gümrük mevzuatı maddelerin-
den, araya gümrüklerden sorum-
lu Devlet Bakanı Mehmet Keçeci-
ler'in de girmesiyle kurtanlabildi.
Darülaceze yetkilileri, özürlü mi-
nibüsünün gümrükten çekilmesin-
de yaşanan sıkıntının ve kaybedi-
len zamanın gümrük mevzuatindan
kaynaklandığını vurgulayarak
"Gümrükmevzuaüdeğîğmeliveçı-
kanlacakyeni mevzuatta hayır ku-
rumlanna istisna getirilmeü" diye
konuştular.
Darülaceze Müdürü, tstanbul
Vali Yardımcısı M. Ata Aksoy, söz
konusu bağış aracın teslim alın-
masında gümrük mevzuatindan
kaynaklanan büyük bir sıkıntı ya-
şandığını belirterek "Aracı alabü-
mek için yaklaşık S ay uğraşük.
Büyük zaman ve emek harcandı.
Sonunda yasal olarak hakkmuz
olamaMıkn
dedi.
Modada
gençlik
riizgân
Moda dünyası yeni
binyıla renkli
hazırlanıyor.
Dünya
modaevleri
Milano ve
Paris'te esen
moda
haftalannda
yeni sezonun çizgilerini sunarken
Türk modaevleri de defileler ve
katalog çekimleriyle sonbahar-kış
koleksiyonlannı tanıtıyor. Vakkorama
da '99-2000 Sonbahar/Kış
Koleksiyonu'nda, mini etekler, dantelli
bluzlar, boncuklar, minik kürkler,
işlemeler ve drapelerin yanı sıra rahat,
kullanışlı, günün her anına uyum
sağlayan modeller ve ilginç
aksesuvarlar dikkat çekiyor.
Vakkorama'dan 15 Ekim- 30
Kasım tarihleri arasında
Advantage Gard'la yapılacak
150 milyon liranın
üstündeki ahşverişlerde
mağazanın Genç
Dünyası 'ndaki tüm üriinlere 4
taksitle sahip olunabilecek.
EGE VE tC ANADOLU'DA TÜKETİM FAZLA
İki erkekten biri tiryaki
tSTANBUL_(ANKA)-Kalp-damarhas-
talıklannın üç önemli risk faktöründen bi-
ri olan sigara tüketimi giderek artıyor. Tür-
kiye'de 3 bin 689 kişi üzerinde taramausu-
lü yapılan araştırmada, iki erkekten biri-
nin sigara tehdidi altında olduğu ortaya
çıkü. Erkeklerin büyük çoğunluğunun gün-
de 10 sigaradan fazla, kadınlann ise 10 si-
garadan az içtiğı saptandı.
Türkiye'de erişkinlerde
kalp hastalığı ve bunun
risk faktörlerinin göriil-
me sıklığını belirlemek
amacıyla Türk Kardiyo-
loji Derneği önderliğin-
de, Sağlık Bakanlığı'nın
desteğiyle gerçekleştiri-
len araştırmada tarama
yöntemi kullanıldı. Tara-
ma ile 20 yaş ve üstünde-
ki 3 bin 689 kişide sigara
kullanımı sıklığı, bunun cinsiyet, yaş grup-
lan ve bölgelere göre dağılımı incelendi.
Araştırmada, erkeklerin yüzde
59.4'ünün,kadınlanniseyüzde 18.9'unun
sigara içtiği belirlendi. Erkeklerin yüzde
48.7'si günde 10 sigaradan fazla, yüzde
10.7'si de 10 sigaradan az içiyor. Kadın-
lann yüzde 11.8'inin günde 10 sigaradan
az, yüzde 7.1'inin de 10 sigaradan fazla
içtiği ortaya çıktı. Hem kadınlarda hem er-
• 20 yaş ve üstündeki
3 bin 689 kişiyle
tarama usulü yapılan
araştırmada,
Türkiye'de erkeklerin
yüzde 59.4'ünün,
kadınlann da yüzde
18.9'unun sigara
kullandığı belirlendi.
keklerde sigara içenlerin sıklığı, genç yaş-
larda orta, ileri yaş grubunda da yüksek
oranda bulundu. Tüm yaş gruplannda si-
gara içenlerin oranı erkeklerde kadınlar-
dan daha çok olduğu saptandı.
Kırsal kesimde yaşayan erkeklerin yüz-
de 59.9'u, kentte yaşayanlann yüzde 59.1 'i
sigara kullanıyor. Kadınlarda. kentlerde ya-
şayanlarda sigara içme ora-
nı, kırsalda yaşayanlardan
daha yüksek. Kentte ya-
şayan kadınlann yüzde
26.3'ü, kırsalda yaşayan-
lann yüzde 9.3'ü sigara
kullanıyor. 70 yaş ve üze-
ri yaş grubu dışındaki tüm
yaş gruplannda kentli ka-
dınlann kırsal kesimler-
dekilerine oranla daha faz-
la sigara içtiği saptandı.
Araştırmada, sigara alış-
kanhğındaki değişimin coğraf i bölgelere
göre dağılımı da incelendi. Ege Bölge-
si'ndeki erkeklerin yüzde 62.9'u, Iç Ana-
dolu Bölgesi'nde yüzde 62.2'si, Doğu
Anadolu Bölgesi'nde yüzde 51.5'i siga-
ra kullanıyor. Kadınlar arasında sigara
kullanımının Marmara Bölgesi'nde yüz-
de 24.9, Akdeniz'de 23.5, Güney Doğu
Anadolu'da yüzde 10.3 oranında olduğu
saptandı.
^*1. ALD BANKA'YA. TELECARD VE
KREDİ KARTI MÜŞTERİ H İZMETLERİ'N E TEK
BİR NUMARAYLA, 24 SAAT ULASABİLMENİZ İCİN.
s iz e benk f
b\S 12 SAPl M^eOl
YAPI^CKRHDi
"hizmette sınır yoktur"
Ormanlar
kurtarılmayı
bekliyor...
IZMtR (Cnmhuriyet Ege
Bfirosa) - Kırsal Çevre ve Or-
mancılık Sorunlan Araştır-
ma Derneği, ormanlann yal-
nızca yangm mevsimlerinde
ve büyük yangrnlann ardın-
dan gündeme geldiğine dik-
kat çekti. Devlet ormanı sa-
yılan alanlann, kamu yaran
gerekçesiyle ormancıhk dışı
amaçlara tahsıs edildiğını vur-
guiayan demek, bu uygula-
malarda yargı kararlannın hi-
çe sayıldığmı savundu.
Türkiye'deki 207 milyon
dönüm orman alanının yanlış
politikalardan kurtarılmayı
beklediği belirtildi. Dernek
tarafindan yapılan açıklama-
da, devlet ormanı sayılan ara-
zilerin hızla azaldığı kaydedi-
ferek bu alanlann turizm ya-
tınmı ya da vakıf üniversitesi
kurmak amacıyla tahsıs edil-
diği,bu uygulamalarda da yar-
gı kararlannın gözardı edildi-
ğivurgulandı. 1950-1997 yıl-
lan arasında 11.8 milyon dö-
nüm orman arazisinin. çeşitli
hukuksal düzenlemelerle or-
mancıhk yapacak alan olmak-
tan çıkanldığı kaydedildi.
50 ÖZEL SERVtS NUMARASI VAR
Acil durum telefonlan
akılda kalmıyor
İSTANBUL (AA) - Tür-
kiye'de asayiş, can ve mal
güvenliği ile kamu ve sosyal
hizmetler için tesis edilen 3
rakamlı 50 adet özel servis
numarası, vatandaşlann ka-
fasmı kanştmyor. Acil bir
durumda "Acaba bangi nn-
mara>ı aramam gereldr"
şeklindeki düşünce 3.5 da-
kikaya mal olurken, bu tele-
fonlardan lO'unun işlevini
ABD'nin "911" hattı yapa-
biliyor.
Türk Telekom'dan alınan
bilgiye göre, Türkiye'de asa-
yiş, can ve mal güvenliği ile
kamu ve sosyal hizmetler
için 3 rakamlı 50 özel servis
numarası buhınuyor. Vatan-
daşlann kolaylıkla hafizala-
nnda tutamadıgı bu numa-
ralardan "110" olanı "Yan-
gm thbar", "112- Sıhhi Im-
dat","15î-AloZabıtoı",''154-
Ak» Irafik", "155- Pofis Im-
dat", "156-Jandarma lm-
dat", "158-Alo Sahfl Güv«n-
lik", "170-Turizm BUgi".
"171-Uyuşrurucu Bilgi",
"173-Ak> İzci Kan Bilgi Mer-
kea", "174-Akt Emniyet Da-
mşma", "175- Alo Tüketi-
d","176-AtoGürüllfl","177-
Orman Yanjını thbar"
"ngtoRrLTClT^k
Valilik'', "180-İş ve İşçi Bul-
ma", "181-Çevre Bilgi",
"182-Ruhsal Bunalım Da-
nışma"." 183-Kadm ve Sos-
yü Hizmeder", "184-Sağhk
Damşma", "185-Su Anza",
"186-EtektrikAna","187-
Gaz Anza", "188-Cenaze
Hizmetferi" ve "189-Verp
danışma" adlannı taşıyor.
Bunlann yanı sıra Türk
Telekom, "Anzataldp" için
"101", "Anza ihbar" için
"102", "Mflletterarası ka-
e-posta : tan @ prizma. net. tr
yıt" için "115", "Bffinme-
yennumaralar(Dial-uperi-
şim)" için "117", "Biünme-
yen mumaralar danışma"
için "118", "Posta kodu da-
nışma" için "119", "Tekfon
anza" için "121","KabWu
TV anza" için "126", "Şe-
Mrieraraskayıt" için "131",
"Telekom borç sorma" için
"163", "Masal müzik'' için
"166", "Kodlu arama" için
"168" ve "Alopost" içinde
"169" numaralı hatü vatan-
daşlann hizmetine sunuyor.
Öte yandan, bizde "110",
"112","153","154V15S",
"156", "158", "174", "177"
ve "187" numaralı özel ser-
vis numaralannın işlevini,
ABD'de 1970 yılından iti-
baren "911" numarab acil
yardım hattı yapıyor. "911"
sisteminde, her türîü ihbar ve
yardım talebi, Kamu Güven-
lik Yanıtlama Görevlisi'ne
(PSAP) ulaşıyor. Görevli,
edindiği bilgiler doğrultu-
sunda, itfaiye ve polis gibi il-
gili "acfl yardım birimi"ni
arayarak ihbar konusunda
yönlendiriyor. 1987yıluıda
ABD vatandaşlannın yak-
laşık yüzde 50'si tarafindan
bilinen numara, tanıtım füm
ve faaliyetleri sayesinde bu-
gün yaklaşık yüzde 93 ora-
nında kullanılabilirliğe sa-
hip hale getirildi. llgili ta-
raflann ihtiyacını karşılayan
"911", rakamlannın çok açık
ve net oluşu nedeniyle ABD
vatandaşlannca kolayca ha-
tırlanıpçevrilebiliyor. "911"
sisteminde, "alan kodu",
"hizmet kodu" ve "ofis ko-
du" gibi aynntılarohnama-
sı da, "yanmn" talebinin sü-
ratle karşılanabılmesini ko-
laylaştınyor. "911" hatü ile
ilgili bilgilerin yer aldığı In-
ternet sayfasında, ABD'li
uzmanlann yaptıklan araş-
tırmalar sonucu, arayacağı
"acil yardnn" hattının nu-
marasını bilmeyen bir kişi-
nin hayati öneme sahip yai-
laşık 3.5 dakikayı panik ha-
linde, numara aramakla kay-
bettiği yer alıyor.
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
'Allah'ın Adıyla AldatmakL
Kitabın adı gerçekte daha uzun ve ma-
nıdâr "...Urvted State of İRTİCA1945/
1999"; Cengiz Özakıncı, bu kadaria da ye-
tinmemiş; başlığın altına, kitapta neyin tar-
tışıldığını belirten bir ibâre koymuş, dtyor ki:
"-Soğuk Savaş Dönemi'nden Yeni Dün-
ya Düzeni'ne Türkiye'de Irtica ve Emper-
yalizm!"
Bence, daha en başta zikredjlen,
Kur'an'ın, Lokman Sûresi'nden 33. Âyet,
kitabın -hatta dünyada kaç yüzyıldır yaşa-
nan tragedyanın- çarpıcı bir özetini veri-
yor: "...dikkat edin! Dünya hayati sizleri
birbirinizi kandırmaya sürüklemesin ve
kimse sizi Tann'yla, 'Allah'ın adını öne
sürerek aldatmasın!..", Oysa, yaşanıla-
gelenin tam da bu olduğunu, tok, ama bir
tek kelime, sanınm isbat eder 'Misyon/Mis-
sion'l Herkes de bilir ki, Hristiyan Misyon
Örgütü, örgütün 'gönüllü' rahip ve rahibe-
leri, Keşifler Asn'ndan itibaren 'Üçüncü
Dünya'ya dağılmışlar 'Allah 'ın adtnı öne sü-
rerek' yerii halklan bir güzel 'aldatıp', yüz-
ytllar boyunca sömürmüşlerdir.
Ülkemizde bile, Amerikan, Ingiliz, Fran-
sız, Alman, Italyan 'mektebinden çıktım'
diye, hem 'asrîlik', hem 'üstünlük' taslayan
o aydın kesimi var ya: onlar da Hindu, Zu-
lu, Boşiman, Pigme, Masai, Dayak, Ka-
nak vb. Üçüncü Dünya 'yeriileri' gibi, Hris-
tiyan tarikatiann misyonerokullanndan me-
zun olmuşlardır; aslında hiç de övünüle-
cek bir şey değildir bu, o kadar ki 60'h yıl-
larda Afrika'lı 'milliyetçi solculuk' kök sa-
hnca, çocukluğunda vaftiz edilmiş aydınlar-
dan çoğu, kilisede verilmiş Hristiyan adla-
nnı terkedenek, gerçek yerlı adlarına dön-
meyi tercih ediyoriardı: dostlanm M'ba ve
Diopp, onlardan sadece ikisidir.
Emperyalist Batı, neresinden bakılsa,
hem kesinlikle din yandaşıdır; hem de şaş-
maz bir din sömünjcüsü!
ah bir hallfe olsaydı...'
( j rtica 1945/1999',Türkiye/ABDilişki-
I lerinın, yanm yüzyıl boyunca, nasıl bu
iki gerçek düzeyinde geliştirildiğini belge-
liyor.
llkdüzelttiği, özellikle ABD'yi Los Ange-
les zanneden 'lümpen' Türk Burjuvazisinin
'hastası' olduğu, 'yanlış': Amerika, tam bir
özgüriükler ülkesidir, Amerikan hayat tarzı,
yaşananlann en iyisi! Cengiz Özakıncı, üç
önemli ABD devlet adamı ve politikacısın-
dan, 'dayandıktan temelin din olduğuna' da-
ir, çarpıcı demeçler aktanyor. Dışişleri Ba-
kanlan'nın en ünlüsü, John Foster Dulles,
demiş ki meselâ: "...din ve siyaset, birbi-
rinden aynlamaz. Dünya meselelerini
halletmek hususunda seçeceğimiz yol,
dini görüştür..." (s. 99)
Etkileyici bulmadınız mı? Hele 'Prezi-
dan' Özal'ın ruh gibi ahbabı olan 'Prezi-
dan' Bush'un 1992'desoyledikleri, insan-
da can bırakmıyor: "...biz dini inançlara
sahip bir partiyiz. Ülkemizi Yahudi/Hris-
tiyan Biıiiği'nin tek mirasçısı ve lideri
olarak ayakta tutmaya karartıyız. Biz AJ-
lah'a inanıyoruz ve biz okullarda ibade-
tin geri getirilmesine önem veriyoruz..."
(s. 103). 'Prezidan' Bush'un sözleri, An-
kara'nın VVashington'ın yörüngesine gir-
mesiyle, Türkiye'deki talihi açılan din
([mam/Hatip) okullarının; 'Prezidan'
Ozal'dan itibaren, neden dolayı daha biryay-
gınlaştığını, pek güzel aydınlatıyor.
Fakat en ilginç olan kuşkusuz Başkan
Clinton'ın söyledikleri! 'Mumaileyh'\n, VVas-
hington'ın, 1920li yıllardaki Londra'nın
'yerinde" ve 'rolünde' olduğunu, 1994'de
açıkça belirtmiş olduğunu biliyor muydu-
nuz? Demiş ki meselâ: "Batı Dünyası ile
Islâm arasında bir banş ve diyaloğun
kurulmasına engel olan şey, bn* kanal ek-
sikliğidir. Islâm Dünyası'nın bir 'başı'
yok. Hristiyanlığın Papalık gibi bir kuru-
luşu var. Islâm Dünyası'nın bu eksikliği,
akiına esen teşkilâtın kendisini Islâm di-
ninin temsilcisi olarak ortaya atmasına
yol açıyor. Islâm dininin gerçek lideri ol-
sa, onu Beyaz Saray'a çağınr, diyalog
başlatrdık..." (s. 161/162). Yâni, Vahdet-
tin ya da Abdülmecit gibi bir 'Halife' ola-
cak; onu, onun vasıtasıyla 'Allah'ın adını',
ortaya sürüp 'milleti aldatacaklar'; hiç de-
ğilse, aldatmayı deneyecekler; başarama-
dıklannı gördükleri takdirde ise, onu 6. Fi-
lo'dan bir zırhlıya bindirip, VVashington
DC'ye aldıracaklar!
Cengiz Özakıncı nın yayımladığı bu bel-
geler, son yıllarda hayli çoğalmış olan 'öe-
yaz'Türklerin, ısrarla 'sivH" ve 'ça^daş'say-
dıklan ABD'nin, gerçekte hangi davula oy-
nadığını ayan beyan ortaya koyuyor.
Peki, ya Türkiye'yle ilgili belgeler, onla-
rın gösterdiği nedir?
ılımlı Jslâm
1
bir model
1
Meselâ Nur BaturJ
un, 25 Şubat 1994 ta-
rihli bir Ankara haberi verilmiş ki, pers-
pektivin ne olduğunu, hayli kapsamlı şekil-
de, gözlerönüne sermektedir; şöyle bir göz
atar mıydınız:
"...eğer Türkiye'de RP iktidara gelir-
se, Batı bundan rahatsız olur mu? Böy-
le bir gelişme AB ve ABD'nin menfaarj-
na zarar verir mi? Bu soruya ismi bizde
saklı bir büyükelçinin cevabı yeni ve son
derece enteresan bir senaryoyu gün-
deme getiriyor: 1970'lerya da 1980'ler-
deki gibi, Avrupa'nın Sovyet tehdidi kar-
şısında, Türkiye'ye ihtiyacı olmadığı or-
tadadır. Şimdi Avrupa bir Türkiye tehdi-
di karşısmdadır. Avrupa Birtiği'nin kap<-
lannı zortuyor. Hareketin iktidara gelişi,
AB'ne Türkrye'ye kapılannı kapama şan-
sını verir. Amerika'ya gelince, Suudi Ara-
bistan gibi bir ülkeyle bile müttefik ola-
bildiğini unutmamak gerektir..." (s. 163)
Gerçekte bu, hem AB'ne, hem Asya
Kaplanlan'na karşı, VVashington deneti-
mindeki "Avrasya Tasanmı'nın dolaylı ifa-
desi değilse, nedir? Bütün mesele, Rand
Corporation'dan 'orta vâde tahmin uzma-
nı' Graham Fulter'in söylediklerinin gerçek-
leşmesine bağlı: yâni, nelere?
"...Türkiye geçmiste Ortadoğu için bir
modeldi, bugün de olmaya devam edi-
yor; hele demokrasi ile Islâmı bir arada
yaşatabilecek birformül bulunursa, Iran
ve Arap dünyasına büyük bir öncülük
yapmış olacaktr..." (Cumhuriyet, 1990)
Yalnız onlara mı? Fuller'in unuttuğunu,
vaktiyle ülkemizde 'istasyon şefliği' yapmış
olan Paul Henze 1995de tamamlıyor:
"...eski Sovyetler'de püriten Vahabi
doktrinler, kirlenmeye ve materyalizme
karşı panzehir olarak yaygıniaştı. Said-
i Nursfnin öğrencileri olan Nurcular, bi-
lim, modern bilgi ve ciddi modem eği-
timin geleneksel olarak Islâm'da bulun-
duğunu savunuyorlar. Türk aydınlarının
Nakşibendiler konusundaki kaygılan ya-
paydır. Türkiye'nin doğusunda ve kasa-
balannda yaygın olan Nakşibendiler, es-
ki Sovyetler'deki bağımsız Türk cum-
huriyetlerinde ortaya çıkan girişknci sı-
nrflar için doğal bir bağlant noktası iş-
levini görmektedir..." (s. 146)
Sadece birkaçına şöyle bir göz atıvermek
bile, kitaptaki belge ve bilgilerin, öyle ya-
bana atılacak cinsten oimadığını göster-
miyor mu? Cumhuriyetçi laikliğin son ya-
nm yüzyılda içine düştüğü 'kihenme' süre-
cinin, nereden, nasıl, hangi yollarla başla-
tılıp, geliştirildiğini göstermesi bile, yeterli
ve işlevsel sayılamaz mı?
Meraklısı için Not: Kitabın sonuna ay-
nca, 'Belgeler' eklenmiş: bunlann ara-
sında, '1995 MİT Irtica Raporu', Siyasal
Islâmın Yayılmasına dair, 'Genelkurmay
Başkanlığı Raporu'; 11 Haziran 1997 ta-
rihli 'Irtica Brifingi'; Genelkurmay Baş-
kanlığı 'Bat Harekât Konsepti', Anayasa
Mahkemesi'nin 'Millî Nizam Partisi'ni
Kapatma Karan' yer alıyor.
http^/www.prizma.net.fr/AILHAN
http^/www.bilgiyayınevi .com.tr/ailhan
Faks/0-212/26019 88