Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 EKİM 1999 PERŞEMBE O L A Y L A R \hj ( j O R I J S L i l i J l . [email protected] Ozan Nebi Dadaloğlu hemen kaleme sarılmış, duyar duymaz sevgili dostu can yoldaşı Fakir Baykurt'un bu dünyadan ko- - puşunu, birgüze! özenlemış, anlamlandır- mış dizleriyle onun yaşam öyküsünü, se- - rüvenini: "Akça köyde başlar çilem I Gönende bi- razcık gülem I Sürgün çıktı çekip gidem I Şavşat'ın efkar tepesi? Kırkaltıncı bizim dönem I Kışla görkem ta- lim görkem I Babam çavuş nasıl ürkem I Balgad'ın Dikmen tepesi. Tös'ü Töykü'sü Töbder'iIEngelden dön- medik geri I Hani buntann önderi I Mamak 'ın kanlı tepesi. On iki eylül on ikı mart I Karanlık ak gün- tere dert I Çalar idik biz de Mozart I Ege'nin Savaştepesi. Alaman yedi bitirdi I Aynk şetiler yetirdi I Nice tabutlar getirdi I Bizim köyün kel tepe- si. Verin Cumhuriyet, dedi I Yücel dedi Ton- guç dedi I Işık dedi sönmez dedi I Ladalın gönül tepesi." Fakir Baykurt artık yok! Herkes bir gün yok olacak. Bugün yarın öbürgün... Hepsi geride kalacak. Her şey bir masala dönüşecek... Ama içimizden kimileri büsbütün yok olma- yacak! Ardında bıraktıkları var. Bugünün ya- rının kuşaklannca benimsenmiş benimsene- EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Fakir Baykurt İçhı cek yazılar, şiir, öykü, roman, anı, deneme... Uzaktan yakından aradılar, sordular, Fakir Baykurt için düşündüklerimi, bugünkü genç- liğin onu sevip sevmediği, okuyup okumadı- ğı, yanna kalıp kalmayacağı... Yannlann sü- resi uzundur. Bugün bir yana atılmiş bir yapıt, günü ge- lir altın değeri kazanır. Örnek mi, yayımlandı- ğı günlerde kimsenin önem vermediği bir ro- mandı Nahtt Sım Örik'in "Abdülhamit Dü- şerken"v, ama şimdilerde en gözde yaprtlar- dan biri. Fakir Baykurt'un sayısız romanlan, öyküleri de hem edebiyat değerieri açısından, hem de Türk insanını Türk köylüsünü, köy- lerini derinliğine gözler önüne seren gerçek- çi aynntılarıyla... Almanya'daki hastayatağında "Bana Cum- huriyet gazetesinı getirin" demiş, Yücel'i, Tonguç'u anmış... Nasıl anmasın ki bu iki in- san yaşammın iki büyük öncüsü, nerdeyse ku- rucusu... 1958'deCumhuriyet'teçıkan "Türk Edebiyatına Kendi Giren Köylü" başlıklı ya- zısında şöyle yazmış: "Gazetede Fakir'in, Yunus Nadi Roman — mükafatını birincilikle kazandığını görün- ce onlara her bakımdan güvenli ruhumla — o kadar duygulanıp sevındim ki kendisi o kadar kıvançtanmamıştır. Başta her fakir olmak üzere ciğergâhımıza sokulan veyü- reğimizi sokan yılanlardan öç alan bir ev- lat çıkarda baba bahtiyariık duymaz mı?Ah, demek gözümüz açık gitmeyeceğiz." Ben Fakir Baykurt adını ilk kez dostum eleştirmen Fahir Önger'den duydum. Bazı dergilerde çıkan şiirleriyle dikkatini çekmiş Fahir'in... Mektup yazmış, yanıt almış... Ki o günlerde Fakir, Köy Enstitüsü öğrencisi... Gerçek adı Tahir" ama kendine "Faldr"liği uygun görmüş... Önger "Fakir Baykurt, şiiri- den çok, dûzyazıya geçmeli" diyordu. Bir süre şiir yazdı sonra "Yılanların öcü" ile ro- man alanında gücünü gösterdi. Ardından ro- manlar, öyküler, yazılar... Derken, eğitim or- dusunun öncülüğü, sonra çileler, hapisler, gurbetler. Ama hep uğraş yaşatma, topluma insana kalemiyle yaraıiı olma çabası, başa- nsı... Fakir Baykurt'u yetmişinci yaşında yitirdik, demek istemiyorum. Bir kitaplık dolusu ya- pıtryla onu hep içimizde, aramızda, yannki ku- şakiann yanında bulacağımızı, göreceğimizi biliyorum. Hazırkondu (Prefabrike) Evcikler Çözüm Değil... D epremzedelerin konut sorunu kalı- cı çözümlenmeli. Türkçe hazırkondu diye- ceğim prefabrike çözüm değildir. Bu, çıkarcılann düğün- bayram etmesine yarayacak çözümdür. MHP'liDevletBakanıS»- di Somuncuoğlu'nun söy- lediği gibi kaynak israfı olur. Yeni konutlar yapılın- caya dek tüm resmı dînlen- ce siteleri, sendikalann dinlence siteleri, boş tu- tulan kimi lojmanlar, otu- rulmayan binlerce özel yazlık evsızlere açıhrsa, hazukonduya (prefabrike- ye) gerek kalmaz. Ama prefabrike yapıla- caksa, bu. ya Afet Işleri Genel Müdürlüğü'nün An- kara'dakı fabrikastna veril- meli, özel sektör dışlan- malı ya da mutlaka ulus- lararası ihale açılmalı. Bu yapılmazsa, bir iki şiıket trilyonlanmızın üstüne oturacak demektir. Aynca Umre, Hac gibi ziyaieder bu yıl için yasak- lanmalı. Çünkü bu tür "manevi" işlere harcana- cak dövızimız yok. Gene turistik amaçlı tüm yurtdı- şı çıkışlar bu yıl için erte- lenmeli. Hiçbir nedenle resmi yemek verilmeme- li. Yönetimin her birimin- de çok sıkı tasarruf ön- lemleri alınmalı. Milletvekilleri lojman- lannın fiyatı da yüzde 300 oranında arttınlmah. 36 milyon aylık kira ne de- mek?!.. MEHMETEĞtNLİ Ankara TÜRKİYE'NİN CEP TELEFONU KRALI6H 688 TAHTINI f E BIRAKIYDR. İnfrared modem, dual band, faks/data, geniş ekran, dayanıklı metal çerçeve ve en gelişmiş GSM özellikleri, Turkcell hattıyla sadece ERICSSON TURKCELL PENCERE Paşa Yapuğmn Farkında Değil.. k Kalemin ucuna takılan bir sürü konu var; yaz yaz bitiremezsin; içlerinden maşayla birini çektim; önemsiz gibi görünen kıytınk bir haber... Haberin başlığı 'Sabah'tan: "Var mı 250 bin dolan olan?" Haber şöyle: "Türkiye'nin 7'nci Cumhurbaşkanı Kenan Ev- ren, Muğla'nın Karabağlar Yaylası'nda ikiytlön- ce inşa ettirdiği iki katlı yayla evini satışa çıkardı. Evren yayla evine araziyle birtikte 250 bin do- lara (yaklaşık 116 milyar lira) müşteri aramaya başladı. Ancak emlâkçiler eve 35-40 milyar lira fiyat biçti. Evren de şöyle konuştu: - Yaylanın havasına alışamadım. Dostlanma ha- ber verdim. Müşteri anyorum. Eve 250 bin dolar istiyorum. Bunun değerini ben biçmedim, bu işi bilenler söyiediler." • Olayın gerçek öyküsünü arkadaşımız Oktay Ekinci birkaç gün önce köşesinde yazmıştı; ben konuyu başka bir yönden ele almak istiyorum. Turgut Özal'a ilişkin bir anıyla işe başlamakta ya- rarvar. özal başbakan ve cumhurbaşkanıyken cüzda- nında Amerikan Dolan taşırdı. Bir cami yaptrma demeği kendisinden bağtş is- tediği zaman Cumhurbaşkanı özal pantolonunun arka cebinden cüzdanını çekmiş, içınden gıcırgı- cır bir 100 dolar çıkanp bağışlamıştı. Turgut özal, bizimki gibi ülkelere uygulanan "do- larizasyon politikası"rur\ mimandır. özal sizlere ömür.. Evren'e uzun ömür.. Bu ikili, Türkiye'yi on yılı aşkın bir süre birtikte yönetmediler mi!.. Attıklan tohumlann zehirii meyveleri 9O'lı yıllar- da derlendi. • Eski Cumhurbaşkanı'na Muğla'nın Karabağlar Yaylası'nda arazi sağlamışlar, üstüne ev yapmış, ama, şimdi satacakmış... Ne diyor: "- 250 bin dolar isterim." Söylediğinin anlamını hiç düşünüyor mu?.. Ne dediğini biliyor mu?.. 12 Eylül'de darbe yapmasaydı, özal'la birlikte ülkeyi on yıl yönetmeseterdi, Kenan Paşa şimdi böy- le konuşamazdı. Nasıl konuşamazdı?.. Paşa "250 bin dolar istiyorum" diyemezdi. Ya nasıl konuşurdu?.. Ev için istediği parayı Türk ürası olarak söyle- mek zorunda kalırdı.. Amerikan Dolan türünden değil. Çünkü 12 Eylül'den önce, Türkiye Cumhuriye- ti'nde ev satışlan Türk ürası üzerinden yapılırdı. • 12 Eylül iştebudur!.. Kenan Evren "kurtarmak" istediği "son Tün\ devleti'ni bu duruma düşürdü. Eski Cumhurbaşkanrnın evini satmak için Ame- rikan Dolan üzerinden pazariığa başlaması, yüz kh zartıcı olmuyor mu, ayıp değil mi?.. Evren bunun farkında değil ki!.. Paşa söylediği- nin ne anlama geldiğini biimiyor. *L (0212) 286 86 86 Türkiye Yetkili Distribütörleri: »PA M^rİ lOriVt (0212) 287 17 17 (pbx) L¥X ijlB I •Turkcell carafından ücretsiz açılacaktır. Kullanımı aylık ücrete tabidir. I I ( A M F A N Y R S T I K L A I L A S I I I I L I I I I . (0216) 445 70 45 (pbx) BODRUM tCRA DAİRESt'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo: 1998/3263 Es. Satılmasına karar verilen gaynmenkulûn cinsi, kıyme- tı, adedı, evsafı: Bodrum (Muğla) Kumbahçe Mahallesi, llgın Çıkmaa, 44 pafta, 137 ada, 52 parsel, 85.11 m2 kar- gır kahvehane. Taşınraaz Bodrum içersinden Halikar- nas'a gıden Cumhunyet Caddesmde ve sahil kenannda ana yola cephelı konumdadır. Önü denize. kaleye ve Kos adasuıa, Halıkarnas'a bakmaktadır. Yol, elektrik, su ve tüm altyapı tamamlanmıştır. Arkada pansıyonlar ve mes- kenler sıralanmıştır. Binalar sık yapılanmış&r. Şehrin tı- cari aktivıtesinin yogun oldugu meıkezdedir. Parselin içi- ne tamamen iki katlı bina yapıhnışnr. Bu yapı halen bar olarak kullanılmaktadır. Ana çatısı beton, ıç dizaynı ah- şaptır. 300.000.000.000. TL kıymet takdir edilmiştir. Sabş şartlan: 1-Saüş, 16/11/1999 günü saat 15.10'dan 15.20'ye ka- dar Bodrum hükümet konağı önünde açık arttırma sure- tiyle yapılacakür. Bu artörmada tahmin edilen kıymetın yüzde 75'inı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mec- muunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok artbranın taahhü- dü bakı kalmak şartıyla 26/11/1999 günü aynı yerde aynı saatte ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır. Bu artnrmada da bu miktar elde edilememışse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ılanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edılecektir. Şu ka- dar ki artbrma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan baş- ka paraya çevinne ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazundır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıy- metin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar millı bir bankanın teminat mektubunu vermelen la- zımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı istedığinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellalıye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aitbr. Birikmiş ver- giler saüş bedelinden ödenir. 3- lpotek sahıbi alacaklılarla diğer ilgılilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklanru, hususiyle faız ve mas- rafa dair olan iddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde dairemize bildırmelen lazımdır. Aksı takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- thaleye kaülıp daha sonra ihale bedelini yanrmamak suretiyle ihalenin feshıne sebep olan tüm alıcılar ve ke- fılleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedelı arasındakı farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. ihale farkı ve temerrüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın daıremizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alı- nacaktr. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesın görebil- mesi için dairede açık olup masrafi venldiğı takdirde is- teyen alıcıya bir örneğı göndenlebilir. 6- Satışa iştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve mün- derecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bılgı almak isteyenlerin 1998/ 3263 sayılı dosya numarasıyla müdür- lügümüze başvurmalan ılân olunur. 27//09/1999 (*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 48257