Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 OCAK 1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
TURKIYE
ıstanbul _Y 10 Sinop PB 10 Adana B 15
Edime Y 10 Samsun PB 10 Mersin B 17
Kocaeli Y 10 Trabzon PB 11 Diyarbakır PB 9
Çanakkale Y 11 Gtresun PB 12 Şanhurfa PB 14
Izmir B 14 Ankara B 7 Mardın PB 13
Manisa B 12 Eskışehır B 8 Sıırt PB 11
Aydın B 15 Konya B 6 Hakkâri B 0
Denızli B 12 Sıvas B 7 Van
Zonguldak PB 9 Antalya B 16 Kars
S~^% Parçalı bututiu
B -3
MERKEZLER
K Bertin Y 9 Moskova
Yurdun doğu kesım-
lerı parçalı yer yer
çok bulutlu. ötekı
yerter az bulutlu ge-
çecek Marmara ile Helsinki K 0 Budapeşte PB 5 Aşkabat
yurdun ıç ve doğu Stockholm K 3 Madrıd
kesımlerinde sabah |_ondra Y 11 Vıyana
saatlennde yoğun Amsterdam Y~~9 Belgrad
oimak uzere yer yer — a
B
PB 15 Astana B -14
PB 12 Taşkent B -2
PB^fÜ Bakû PB 11
s^gorüteek Haya Brüksel Y 9 Sofya PB 8 B.şkek B -4
sıcaklığında önemlı p
ans Y 11 Roma B 15 Tiflis PB 10
bır değışıklık olma- Bonn
yacak. Münıh
Y 10 Atina B 13 Kahire Y 21
Y 14 Zürih PB 13 Şam Y 10
{ MadrB» U
/ /
-•Beriın
olm
•Moskova
V,r
.W
J >Ankara
Sk. * * 1
Kahıre»^^
k V Taşkent
•Tahıran
Sıslı Bulutlu k
Çok bulutlu ı Yağmuriu Kart kar i Gok guruttulu
GUNCELcÜNEYT ARC4YÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
"Son çabalar" daha başlamadan gereken ya-
nıtları aldı:
Yılmaz, görevi iade etmesini salık verdi. Ece-
vit beklemede olduğuna değindi. Bütün partıle-
ri, liderleri karalamaya girişen Baykal ise Erez'e
desteğinin daha önce içeriğini açıkladığı "çerçe-
vede" sürdüğünü söyledi..
Erez'e destek veren sadece CHP kalmış gıbı
-yararsız- bir izlenim doğmasına özen gösteren
Baykal, saptadığı "çerçeve koşutlaria" Erez'in
girişimlerine ilk önce kendisinin köstek olduğu-
nu unutuyor.
Eşrt bakanlık, kurumsal bir koalisyon dayatma-
larıyla ANAP'la DSP'yi Erez'den uzaklaştırdıği-
nın ayırdında görünmüyor.
Dramatik sonuç veren bir politika izliyor.
"Eski hükümetin sürgiti olmayacağı, eski ba-
kanlann içinde bulunmayacağı" bir hükümet da-
yatmasıyla yola çıkıyor.
Ne ki, devirdiği hükümetin iki numarasının baş-
kanlığında olası bir hükümet modelini ansızın
karşısında buluyor.
Iktidardan uzaklaştırdığı sol partiye tek başı-
na hükümet olma şansını armağan ediyor.
Üstelik Ecevit'e DYP'den gelen azınlık hükü-
meti kurma fırsatı; Yalım Erez'in başarıya ulaşa-
mayacağının ortaya çıktığı güne rastlıyor.
Siyaset öyle bir oyun ki: kimilerini hiç bekle-
mediklen bir anda kazdıklan kuyuya itiveriyor.
Kim ne derse desin; Ecevit, 61 milletvekili bu-
lunan sol bir partinin genel başkanı olarak tek ba-
şına iktidar olmanın keyfinı yaşıyor.
Tabii, Erez'in görevi iade etmesınden sonra
"Cumhurbaşkanı'nın takdiri" gündemin ılk sıra-
sına çıkıyor.
Kimileri, Çankaya'nın arkasında 298 güveno-
yu bulunan bir hükümet olasılığını bir kenara ala-
rak "Aşağıdaki oluşumlar benim takdir hakkımı
biçimlendiremez" diyeceğini ve Ecevit dışında
başka bir yöntem uygulayacağını savunuyor.
Anayasadaelbettevarolan "takdirhakkı" yad-
sınamaz.
Ama, takdir hakkını kullanırken parlamenter
rejimde TBMM'de temsil edilen partiler arasın-
daki uzlaşmalar, birliktelikler de göz ardı edile-
mez.
Ağlama Kutan ağlama!
Son gelişmelere bu açıdan bakıldığında; Çan-
kaya'nın Ecevit'i ikınci bir kez görevlendirmesi-
ni yadırgamak olanaksız.
DSP liderinin üikeyi seçimlere götürecek, kuş-
kusuz ülkeye bir parti programı uygulamaktan
azak btr yönetimi egemen kılacak anlayış içinde
olduğu görülüyor. '
Fakat, üç-beş aylık hükümet olmasına karşın
dev gibi sorunlarla boğuşmak zorunda.
Son gelişmeler arasında çok dikkati çeken,
hatta insanda gülme hevesi uyandıran sözler,
FP lideri Recai Kutan'ın konuşmalarında yer alı-
yor.
Büyük müttefık saydıkları ve FP'den "fikren
ve sıyaseten" kopmaz sandıkları DYP lideri Çil-
ler'in, bir sabah haber vermeden Ecevit'e des-
tek vermesini bir türlü sindiremiyor.
Bu davranışı "Bızans oyunu, kişisel ihtiras ve
çıkar" diye niteliyor. Müthiş bır saldırı havasında
konuşuyor.
Ama, bir şey var ki, FP lideri Recai Kutan onu
unutuyor
O "şey" iki sözcükle özetlenebilir: Çiller'in ar-
tık FP'ye "ihtiyacı kalmadı"\
FP'yegereksinmiyor; zira, Çiller ANAP oylany-
la Meclis'teki son soruşturma ile Yüce Divan'a
gitmekten kurtulacağını biliyor.
Mesut Yılmaz'a, DYP oylarıyla Yüce Divan'a
gitmekten kurtulacağı güvencesi veriyor.
Ama bu kez FP yerine ANAP oylarıyla bağım-
sız yargıdan sıynlıyor.
Yılmaz'la Çiller arasında al gülüm ver gülüm
oynanıyor.
Fazilet bağıradursun, CHP ağlayadursun...
Taşlar yavaş yavaş yerine oturuyor.
Gözler Çankaya Köşkii'nde
• Baştarafı 1. Sayfada
revlendirmeye gideceğiın'' dedıgjni aktaran Yıl-
maz, gazetecılerin soruları üzenne. "Sayın Cum-
hurbaşkanı'nın söylediklerini aynen ifade ettim"
dedı. DSP, ANAP \e DYP'nin Ecevit'in başkan-
lığındaki azınlık hükümeti ûzerinde uzlaştığım,
bu uzlaşma ışığında ilerleyen günlerde çalışmala-
nn yapılacağını belırten Yılmaz. üçüncü göre\ len-
dirmenın hükümet kuruluşuyla sonuçlanacagına
inandıgını belırttı. Yılmaz. "Bu olmadığı takdir-
de yeni görevlendirmelere gidilmesi olasüığı mev-
cuttur. Ama buna bacet kalmayacağı inancında-
yım" dedı.
Yılmaz, uzlaşmanın iki lidenn soruşturma ko-
misyonlannda aklanmasına dayanıp dayanmadığı-
nın sorulması üzenne. soruşturma komısyonlan-
nın sıyasi zarar verme ve çıkar sağlamayı amaçla-
yan bır anlayışla yüriitüldüğüne ınandığını söyle-
di. Yılmaz. dün sabah düzenledıği basın toplan-
tısında da kurulacak hükümetin "geçiş dönemin-
de~ Türkiye'yı seçime götüreceğıni, ıktidann sü-
resi ve yapısıyla çok ıddialı hedefler beklememek
gerektiğinı söyledi. Yılmaz. bır soru üzenne, se-
çimlenn mutlaka 18 Nisan'da yapılması gerektı-
ğıni. tersı durumda Türkıye'nin daha büyük bır is-
tikrarsızlığa ıtıleceğinı belırttı.
Ecevit: Kolay iş nasip olmadı
Ecevit, grup toplantısında yaptığı konuşmada,
aylardır ülkenin seçım ortamında, ıstikrarsızlık
içinde yaşadığını, bunun büy ük ölçüde "BaykaTın
ineetaknklerinden" kaynaklandığını söyledi. Ece-
vıt şunlan söyledi:
-CHPnin katılımıyla hükümet kurulabilirdi.
BaykaTın tek itirazı benim başbakaniığımaydı. Li-
derler dışında başbakan ada\ı istivordu. Sayın
Erez'e görev verilince, o sorunun da aşümış olma-
sı gerekhordu. Ancak kendi önerisini göz ardı et-
ti. Oimayacak koşullar da\am. Erez'in hükümet
ara> ışlannın ukanmasına Ba> kal neden okiu. CHP
neden oldu demiyorum. BaykaTın tavnndan bir-
çok CHP'li de rahatsızlık duyuyor."
Başbakan Yardtmcısı İsnıct Sezgin de "Böyle
bir dönemde Ecevitgibi birarkadaşınuzınböyiebir
göreve «elmesinin Türk demokrasisi için hayıriı
olacağına inanıyorum" görüşünü dile getırdi.
Taslak program haar
DSP kurmaylan, görevlendirme beklerken hü-
kümet programı taslağinı hazırladılar. 4 sayfalık
taslakta, seçimlerin 18 Nisan'da yapılacağı vurgu-
landı. Hükümet programı taslağında TBMM'nin
öncelikle çtkaracağı yasalar içinde de "Bankalar
>asasL memura sendika yasasu yurtdışındaki seç-
menlerin o> kullanmasına ilişkin düzenleme. ana-
>asanın millenekili dokunulmazlığı \c bakanlara
yargı >olunun açılmasnla ilgili 83 ve 103. madde-
lerinin değiştirilmesine ilişkin düzenkmeler" sıra-
landı Ecevit'in azınlık hükümeti kurması dunı-
munda. DSP'ninöl millervekilinindemakamsa-
hıbi olması kesinleşti. TBMM lçtüzüğü geregin-
ce, Plan \e Bütçe Komisyonu'nda iktidar partisi-
nin 25. Dilekçe Komisyonu'nda 1 üyeyle temsil
edilmesı; 1 Meclis Başkanvekili, 1 idare amiri ve
2 grup başkanvekili görevlendırmesi gerekiyor.
Seçıme giderken TBMM"nin çalışmayacağı var-
sayımından hareketle, dığer uzmanlık komisyon-
lanna üye bildirilmese bile zorunlu görevlendır-
meler için en az 30 milletvekılinin gösterilmesi ge-
rekiyor.
Ecevit'in 3 bağımsız bakanı dışandan atayaca-
gı. 20 olan devlet bakanlıklannın sayısını da yan
yanya azaltacağı bildirildı. Bu durumda, kabine-
de23 DSP'lıninyeralacağınadikkatçekildi. Ece-
vit'in 55. hükümette yer alan DSP'li bakanlann 56.
hükümette de yer almasını istediği, bu nedenle 12
yeni bakan atanacağı hesaplan yapıldı. Kulisler-
de Hüsamettin Özkan'a başbakan yardımcılığı gö-
re\inın de verileceği belirtilirken Ali Ilıksov. Me-
tin Bostancıoğlu, Metin Şahin. Zi>a Aktaş, Hakan
Tartan, Fıkret Cnlü, Sema Pişkünsüt ve Necdet
Tekin'ın adı yeni kabineye girecek kişiler arasın-
da anıldı.
Çiller'in DSP lideriyle Adalet Bakanı Hasan
Denizkurdu'nun kabine dışı bırakılması için pa-
zarlık yaptıgı öğrenildi. Çiller'in Ecevit ile yaptı-
gı görüşmede. kabineye anayasa gereği alınacak
bağımsız bakanlann TBMM dışmdan atanmasını
ve bu konuda kendilenne bilgı verılmesıni istedi-
ği bıldirildi. ANAP'ın da "memnunotaıadjğı" De-
nizkurdu'nu devre dışı bırakmak için bu isteğmı
dile getiren Çıller'e Ecevit'in karşı çıkmadığı ifa-
de edildi.
6
Enflasyoıı ıııaf\ lulaıı tehlikeli9
• Baştarafı I. Sayfada
lanmızın geteceğini tehlikeye atma-
dan si\ asi krizi sona erdirmek zorun-
dayız" dıven Yılmaz, bazılannın ıd-
dia ettiği gibi Türkıye'de ekonomik
bunalımın derinleşmedığini, yeni fır-
satlan yakalama eşığınde bulunuldu-
ğunu ıleri sürdü. 1999 yılma ilişkin
"pembe tabto" çızen Yılmaz şöyle
konuştu:
"1999 >ılında, yüzde 150Tere va-
ran faizler düşmeye de\ am edecektir.
27 milyar dolardan 19.6 mihar doia-
ra gerüeyen rezeo ler veniden > üksel-
meye başlamışhr. Bu \ ükseliş süre-
cektir. Küreselekonominin kria atiat-
maya başladığı bugünlerde. geüşmek-
te olan ülkelerden kacan 400 mihar
dolar crvanndaki paranın. sağlam
ekonomik tEdtnrlerahnışütkdereön-
cetikle döneceği kesindir. Ekonomi-
deki büyüme öngöriUenden daha
yüksek olacak. İhracat artacak, \-eni
iş sahalan açılacak \e dış ticaret den-
gemiz daha da sağlamlasacaktır."
Mesut Yılmaz. vüksek faızlen
"•Türk ekonomisu vaûnmcı ve sana-
yici için taşınama>acak bir yük. enf-
İasyonla mücadelede cngel" olarak
değerlendirdı.
Devalüasyonla ılgılı bır soru üze-
rine de Yılmaz. "Şu anda hiç detalü-
asyonu düşünmemesi gereken dünya-
da birkaç ülke \arsa bir tanesi de Tür-
kiye'dir'' dedı. Devalüas>on söylen-
tilennin ya özel amaçlara hizmet et-
tiğini ya da cehaletten kaynaklandı-
ğını söyleyen Yılmaz, önceki günkü
grup toplantısında IMF'yle imzala-
nacak anla^may la sağlanacak kaynak
konusunda miktar belirtmediğini
söyledi. Yılmaz, 10-15 milyar dolar
olarak belirtilen kaynak destekli an-
laşma için görüşmelerin başlaması-
nın gündemde olduğunu belirtti.
Yılmaz, Türkbank ihalesiyle ilgili
olarak Başbakanlık Teftiş Kurulu'nca
yürütülen incelemenin sonuç aşama-
sında olduğunu, önceki gün bu konu-
da bilgi aldığinı belirtirken, "Incele-
sonuçlanna göre bundan sonraki
işlemkre devam edilecektir" dedi.
Yılmaz'ın 1998'dekı uygulamalar
konusunda verdıği bılgıler şöyle:
Dış borçlanma: IMF'yle imzala-
nan yakın ızleme anlaşmasıyla iç ve
dış pıyasalara güven sağlandı. 1998
yılmda 2.7 milyar dolar dış borçlan-
ma gerçekleştınldı. Dünya Banka-
sfndan 600 mılyon dolan temel egi-
tün. 369 milyon dolan sel ve deprem
felaketi. 270 milyon dolan ıletim hat-
larında kullanılmak üzere uzun va-
delı kaynak sağlandı
Bunalım \e önlemler: Uluslararası
krızden etkilenmeyen hıçbir ülke
yok. Asya ve Rusya bunalımlanyla
birlıkte gelışmekte olan ülkelerden
hızlı sermay'e kaçışı başladı. Bu, bor-
sada düşüşe, faizlerin yükselmesine
neden oldu. Dış borçlanmayı zorlaş-
tırdı. Bunalıma karşı ağustos, eylül
aralık aylannda tedbirler aldık. Mali
piyasalarda işlem maliyetini azalta-
rak likiditeyi arttırmaya yöneldik.
Hedef, kurumsal yatınmcılan güç-
lendirmek ve likiditeyi arttırmaktı.
Faizier: Alınan kararlarla 30 puan
düşen faizler hükümet kriziyle veni-
den yükseldi. Faızlerde nispi olarak
düşme başladı. Son ihale de bunu
gösteriyor.
Vergi ve harcama reformu: Vergi
dilimlerinı düşürerek sabit gelirlilerin
yükünü azaltan bu reform toplum
vicdanında oluşan rahatsızlıklan gi-
dermeyi amaçlıyordu. Yatınm yapan,
istihdam saglayan, kayıt altına giren
girişimcilere avantaj sağlandı. Vergi
reformunun başansı harcama refor-
munun tam anlamıyla hayata geçiril-
mesinebağlıdır. Bunun için mali sek-
tör, mahalli idareler, sosyal güvenlik,
KlT ve personel reformunun çıkanl-
ması gerekir.
Enflasyon ve maaşlar. Mafya, bö-
lücü terör kadar tehlikeli gördüğü-
müz enflasyonla mücadelede taviz
vermedik. TÜFE'de yüzde 36.7, TE-
FE'de yüzde 29.4 oranlannda gerile-
me oldu. 1990 yılından beri en düşük
enflasyon oranlanbunlar. 1997yılın-
da tüketici fiyat endeksi kümülatif
olarak yüzde 99.1 'ken, yüzde 107.1;
1998 yılmda enflasyon yüzde
69.7'yken yüzde 79 maaş artışı sağ-
ladık
Ankara'ya göre îtalya tutarsız
• Baştarafı I. Sayfada
n müsamahakâr tutum nedeniylehükümetekarşıeleş-
tirilerin giderek arttığını müşahede ediyoruz. İtalyan
hükümetinin, pariamentodan ve İtalyan milktinden
yüksekn butepkik-rkarşısında gönülsüz de oba sonun-
da dogru>iı yapmaya mecbur kalacağına inanıyoruz.
1
"
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Utkan, D'Alema'nm
açıklamalannı değerlendirırken. gelışmelerin teröristı
muhatap alarak görüşmenin ne kadar sakıncalı olduğu-
nu ortaya koyduğunu söyledi.
13 Öcak'taki görüşmeye dikkat çeken Utkan. *Par-
lamentoda alınacak karar bagjayıcı değiL Tavsiye nite-
Bği taşıyor. Dunun, btlirsizliğini konıyor. (ienşmeterin
neolacağınıbekleıneklaam. Sabit noktadadunıyoruz"
dedi.
Utkan, Isviçre'nin VÎED TV'yi kablo yayını sistemi
içine almasıyla ilgili bir soru üzerine. "Türkiye-fsviç-
re iUşldleri daha farfa zedelenecek boyuta ulaşmadan bu
durum uygun şekildc sfinuçlandınlnıah. İs>içre makam-
tonnınduyarlıukgöstennesinibekliyonız''dedi.Utkan,
Türkiye'nin KDP'nin Kuzey Irak'ta kurmayı planladı-
ğı Kürtçe televizyona resmi destek vermediğini belir-
terek "Terör faaByetterini destekfcmediği sfirece karşı
çtkmaj'iz" görüşünü dile getirdî.
Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış llişkı-
lerGenel Müdürlüğü yetkilileri de, ttalya'nın, Öcalan'ı
ikna yoluyla sınır dışı etmeye çalıştığmı vurguladılar.
İtalya'nın, Türkiye'nin iade istemini henüz görüşüp
karara bağlarnadığına dikkat çeken yetkililer, "ttajya,
bu durumda Öcalan'ı smır dışı karan alırsa, itinız etfp
karan durdurarak veniden İtaKada kalabilir.Çünkü
Öcalan. daha önce İtalyan yetkili makamlanndan iltka
talebindcbuhınmuştu. İtah a şu anda iknayoluyla Öca-
lan ı sınır dışı etmeye çalışıyor" dediler.
Öcalan ile ortaya çıkan kriz, İtalyan basınında da ge-
niş biçimde yer aldı. D'Alema'nm dün yaptığı açıkla-
masına yer veren II Giomale gazetesi, 1 ay önce Öca-
lan'a siyasi sığınma hakkı verünıesini isteyen D'Ale-
ma'nm, şimdi arok kendisini açıkça tehdit ettiğini yaz-
dı. îl Corriera della Serra gazetesi ise bu açıklamanm
neredeyse bir ültimatom olduğu yorumunu yaptı. Ga-
zete "D'Akına uyanyor, Öcalan burada kakrsa yargı-
lanacak" başlıgı kullanırken La Repubblıcagazetesi ise
"Öcalan, hüküm giynıe riski ile karşı karşıya" başhğıy-
la \erdığı haberde, Îtalya Başbakanı 'nın. Öcalan'ı uyar-
diğmı biidirdi. Türkiye'nin a\oıkan Augusto Sinagra
ise ll Giomale gazetesine verdiği demeçte, Türkiye'nin
iade talebi karara bağlanmaksızın Ocalan'a üikeyi terk
etnıe olanağı sunmanın yasalann ihlali anlamına gel-
diğini belirtti.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
de çok virajlı, affedersiniz tirajlı gazeteler olmuştu.
Ailesiyle konuştular, "Yalım Bey'in başbakan ol-
masına üzülmüşler!"
Fabrikasındaki işçiyle konuştular, "O artık baş-
bakan ya, çok sevindik" demişler!
Kendisiyle konuştular, gelecekle buluştular... Da-
ha koltuğu görmeden arkasına bir duvar "seçip sı-
vayan" Erez'in bazı mütevazı hedefleri vardı:
"40 yılda yapılamayanı 30 günde başaraca-
ğım..."
"Son yıllann en yüksek rakamıyla güvenoyu alan
hükümet kuracağım."
Perde gerisinde söyledikleri de yüksek perde-
dendi:
"Merkez sağı blıieştiren kışi ben olacağım."
"Seçimden sonra Çiller de Yılmaz da yok, adım-
lannızı ona göre atın."
Erez'in yukarıdakı dört değeriendirmesinin üçü
gerçekleşmek üzere.
1-40 yılda yapılamayan yapılıyor, Ecevit ilk kez
tek başına hükümet kuruyor.
2- Dünkü tablo yaşama geçerse, Ecevit son yıl-
lann en yüksek rakamıyla güvenoyuna gidiyor.
3- Merkez sağın iki partısi, DYP ve ANAP birleş-
miyor, ama en azından biriikte hareket ediyor.
Ne demişler: Bundan iyisiii, köprünün ayısı!
Erez dün saat 12.30'da Çankaya Köşkü'ne çık-
tı ve görevi iade etti. Erez, "En geç çarşamba gü-
nü listeyiKöşk'e çıkaracağım" demişti. Çarşamba
günü Köşk'e çıktı, eğer liste verdiyse sanınm bu,
yediği kazıkların listesi olmuştur. Erez, "Görevi
mağdur değil mağnjr olarak iade ediyonjm " dedi.
Biz, "Mağrur olma Erez..." demekle yetinelim...
Erez topla oynarken sahaya atılan ikinci top, "ni-
zami" olmasa da "nizamiye" uzak da görünmüyor!
Şimdi gözler yenıden Ecevit'e döndü... Ecevit,
daha önce hazırlığını yaptığı azınlık hükümeti for-
mülünün bütün denklemlerini çözmüş görünüyor.
Zayıf bir olasılık da olsa, Çiller'in son anda bir nu-
mara çekebilecegini hesap dışı bırakmamak gere-
kiyor.
Durumu yorumla-yalım
Erez görevi 23 Aralık günü aldığında ertesi gün
bu köşenin başlığı şuydu:
"Erezalet..."
Burada hedefimiz Erez'in kişiliği değil, 1995'ten
sonraki heroluşumun içinde yer alıp, bu süreci red-
dederek "uz/aşf/nc/"lığa soyunmasının anlamsızlı-
ğrydı... Yalım Bey'in hükümeti arama biçimindeki
'Erez'yon bu yorumu doğrulamıştı. Şimdi, Erez'in
daha önceki siyasi çızgisı ışığında görevi elinde tut-
tuğu 14 günü nasıl yorumla-yalım? Uygun bir yer-
den başla-yalım...
Sahip olduğun gücün boyutunu bHmeden des-
teksizatma-yalım...
Siyaset yapmayt birkaç medya grubunun deste-
ğini almak sanma-yalım...
Elime top geçirdim diye ne oldum delısi olma-ya-
lım...
Koltuğu görmeden, iş yapmaya gidiyorum deyip
kollan sıvama-yalım...
Hacılama bacılama derken bu kadar çok boca-
lama-yalım...
Belki ileride işine yarar, promosyona verdiğin
desteği dosyala-yalım...
Şimdi 18 Nisan'da listenin baştna oturtacak bir
parti ara-yalım...
Bulmakta zorlanmazsın hevesini kırma-yalım...
Ama istersen önce bıraz kendini topla-yalım...
Önce yakana takacağm klozeti, affedersin roze-
tisapta-yalım...
İstersen önce biraz sambala-yalım...
Sonra en uygun yere kendini zımbala-yalım...
Geçmişe çizgi çek, sadece varsa olumlu işlerini
cımbızla-yalım...
Bunun geçer akçe olduğunu biliyorsun, laf eden
olursa aldırma-yalım...
Bunca olanlardan sonra mağrunjm dedin ya, se-
ni tutmak olanaksız, şimdi yeni hükümeti yağla-
yalım...
Devir sizin gibilerin, söyle sana başka ne sağla-
yalım!
CumhuriyeC
k i t a p 1a r ı
Sosyal
Demokraside
Temel
Enel Hakk'ın Hakkı
İlhan Sel^uk
Bir Günlük Dost
Üstün Akmen
Deniz
Kavukçuoğlu
HoaBektaş:
Efsaneden Gerçeğe
Irene Melikoff
Tirkiye'nifl
Şeytan Üçgeni
Hikmet Çetinkaya
Bıçok
Sırtındaki
Dünya ve
fürkiye
Erol
Manisalı
Payloşılan
T»tku
Sinema
Gönül
Dönmez
Colin
ııcı,
güllü
Ucv GiHIÜ Kundura
Muzaffer Buyrukfu
Aydınlonmamn Kadınlan
Yay. Haz. Neda Arat
Osmanlı
imparatoHvjjg'nvıı
Yüksetis ve Çöküş
Tarihi
Dimitri
Kantemir
Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41
Kı kitap kutübû (34334)Cağaloğlu-istanbul Tel: (212)514 01 96
Cümhuriyetin
Bireyi Olmak
Türkân Saylan
SözUckm
Yazı Burçfan
Feridun Anda?