28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15OCAK1999CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 13 Ziraat Bankası hafta sonu açık • ANKARA (AA) - Ziraat Bankası 'nm tüm şubeieri. 16-17 Ocak Cumartesi ve Pazar günlen açık olacak. Aynca banka. arife günü ödemelerin bitımine kadar açık kalacak. 22 Ocak Cuma günü ise tüm şubeler hizmetlerine devam edecek. Bankadan yapılan yazılı açıklamaya göre, SSK emekli \e hak sahiplennin maaşlannı, Emekli Sandıği ndan aylık alan harp malullerinin aldıklan bütün ikramıyelerini ve kamu çalışanlannın maaşlannı bayramdan önce rahatlıkla alabılmelen amacıyla, yurt çapındaki şubeieri ıle özel işlem merkezlen, hafta sonuna denk gelen 16-17 Ocak tarihlerinde açık bulundurulacak. Esnafa yeni kredi • ANKARA (AA)- Devlet Bakanı \e Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan. esnaf ve sanatkârlara kredi verilmesi amacıyla Türkiye Halk Bankası şubelerine 8.5 trilyon liralık kredi göndenldiğinı bildırdi. Özkan. yaptığı yazılı açıklamada. esnaf kredisinin 2.5 mılyar liradan 5 milyar liraya çıkanlması için kaynak arayışının da sürdürüldüğünü belırtti. Özkan, açıklamada, "Bu yıl bütçe olanaklan içinde esnaf kredisinin 5 milyar liraya çıkanlmasını sağlamak amacıyla kaynak arayışı sürüyor" dedi ve Halkbank'ın otomasyon sisteminin kurulması için çalışmalann tamamlandığını. bundan sonra formalitelerin azalacağını bildırdi. İslami sermaye şimdi de ABD'de • NEVVYORK(AA)- İslami sermayenin en büyük fırmalan arasında yer alan Körfıbassan • Holdıng, ABD'de 253 birimden oluşan bir mağazalar zincırini satın aldı. Holdingin satın aldığı ve Amenka'da çok yaygın olan bayan spor gıyimi konusunda uzmanlaşmış "Hit or Miss" adlı mağazalar zincinnin yıllık satış kapasitesinin, 165 milyon dolar olduğu bildirildi. Kombassan Holding'in ABD yetkılisi Mahmut Topal"ın verdiği * bilgiye göre, bu ay sonunda tamamlanacak olan devir işlemınden sonra "Hıt or Mıss"' mağazalannda satılacak bayan sporgiyim eşyaiannın bır bölümü Türkiye'de üretilerek Amerika'da satışa sunulacak. Borçlar sıfırlanıyor • ALMATI(AA)- Birbirlenne olan borçlan 1.6 milyar dolan geçen Kazakistan ile Rusya'nın, bu borçlan karşılıklı sıfırlayacağı belirtiliyor. Haftalık Stoliçnoe Obozrenie gazetesinın habenne göre Kazak hükümeti. Rusya ile yaşanan mali sorunun karşılıklı çözümü ile ilgili bır taslak hazırlayarak Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'e sundu. lki ülke arasındaki karşıhklı borç miktannın 1 milyar 691 milyon 700 bin dolar olduğu ifade edilen taslakta, borçlann karşılıklı olarak sılinmesi öneriliyor. İmalat sanayinde düşüş • ANKARA (AA)- tmalat sanayiinde geçen aralık ayında üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanımı, yüzde 74.2 olarak gerçekleşti. Kapasite kullanımı 1997'nin Aralık ayında yüzde 78.8'dı. DtE tarafından yapılan araştırmaya göre. Aralık 1998'desektörelbazda irdelendiğınde, en yüksek kapasite kullanımı yüzde 88 ile diğer ulaşım araçlan ımalatında olurken en düşük oran. yüzde 41.3 ile taşıt araçlan ve karosen ımalatında görüldü. İşadamlan ve bankacılar mevduata sınırsız güvencenin kalkmasını istiyorlar Bankalar yasası mercek altmda Ekonomi Servisi - Ban- kacılık sektörü ve iş dün- yası Tasarruf Mevduatı Si- gorta Fonu'nun (TMSF) son olarak interbank'ı dev - ralmasıyla gündeme gelen yüzde 100 devlet güven- cesi venlmesinı sert birdıl- le eleştırirken. işadamlan Sakıp Sabana. Halis konıt- li. Ali Koç \e Bülent Şen- ver uygulamanın \akıt ge- çirilmeden yürürlükten kal- dınlmasını istediler. Öte yandan Banka Uzmanlan Derneğı Genel Başkanı Haluk Aytekin ise banka- cılık sistemıne güvenin ze- delendiği ortamda TMSF'- nin kaldınlmayacağı. an- cak nsklı bankalardan yük- sek prim alınması uygula- masına gidilebileceğini söyledi. Türkbank ve Bank Ekspres'ten sonra Bursa Milletvekili Cavit Çağ- lar'ın sahibi olduğu lnter- bank'ın da Merkez Ban- kası TMSF yönetimine devn ile başlayan *me\- duata sınırsız güvence" tar- tışması büyüyor. Banka Uzmanı Derneğı Başkanı Aytekin. yeni bankalar ya- sa tasansının da "'bağını- sız üst kurul" korunarak çıkarılması gerektiğint bildirdi. Ayiekin. "Mevcutdurumdapiya- salarda gihen unsuru zedelendi- ği için işler dedikodularia yürü- mekte. bundan berkes zarar gör- mektedir" dedı Aytekin, bazı ülkelerde riskli bankalann ödedıklen pnm mikta- nnın vüksek tutuldugunu. bunun için tarafsız kuruluşlarca hazırla- nan derecelendirme kriterlerinin esas alındığını söyledi Aytekin, bankacılık sektörünü dısiplın altına alması beklenen ye- ni yasa tasansının bır an önce çı- kanlması gerektiğinı belirtirken "FakatşinıdhekadarkiizfcninLta- sannın ilk haiinden oldukça sap- malar göstererek çıkabüeceği yö- nündedir" dedi. lşadamı Sakıp Sabancı. banka Sabanci: tşini yanfaş yapan faturasını ödesin. Bankacılar topu taca atmaktan başka bir şey yapnuyor. şenver: •Fr -»«. m Devlet H «e» F güvencesi ^ B $ verilmesi ^ f c ^ - i ^ * \ fl sektörü zor ^^BNH^ r ^>' ' duruma ^ ^ K P ^ -pl düşürüyor. H ^ ] Dünyada ^ H ^ ^ H I bunun ^•f ^ * örneği yok. ^g ^flh"' Komili: Haksız rekabet ortadan kaldjnlsm. Yeni yasal düzenlemeler getirilsin. Krize karşın Mrpaûaması oldu ANK4RA(ANKA)-Küreselma- li krizin etkisnle geçen yıl Türkiye ekonomisi küçülürken bankacılık sisteminin kân patladı. Hazine Vlüs- teşarhgı'ndan edinilen verilere göre bankalann toplam net kân geçen yılın ilk dokra ayında, önceki yılın eş döncmine göre yüzde 160.8'lik arüşla 1 katriKon 1.1 trilyon liraya ulaştı. Bankalann kinnda görülen pat- lamadayüksek düze>deki net faizge- firi etkili olurken kamu bankalan- • Krize karşın bankalann toplam net kân geçen yıl ilk dokuz ayda önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 160.8 artarak 1 katrilyonu aştı. nın net kân yüzde 292.2 artarak 269.8 trilyona, özel bankalann net kân yüzde 130.4lük aröşla 637.7 trilyona,yabancı bankalann net kâ- n da yüzde 144.4'lük artışla 93.6 triKona yükseldi. Bankalann kânndaki patiama- da yüksek düzejdcki net faiz geliri etkili oldu. Dokuz avda 7 katrüvon 414.5 trilyon lira faizgeliri elde eden bankalann. aynı dönemdeki faiz gi- deri 4 katrilyon 866J trihon lira ola- rak gerçekleşti. 453 trilyon liralık ta- kipteki alacaklar provizyonu düşül- düğünde bankalann net faiz geliri 2 katrilyon 503 triryon lira düzeyin- de gerçekleşti. Kamu bankalannın provizyon sonrası net faiz geliri yüz- de 162.6'hk artışla 5353 trilyona, özel bankalannki yüzde 137.5'lik artışla 1 katrihon 697.1 trilyona,ya- bana bankalann net faizgetirideyüz- de 179'lukarüşk 270.6 trihonaulas- ü. Bankalann ocak-eylül dönemin- deki faiz gelirierinin en büyük bö- lümü 3 katriKon 4013 trilyon lira ile kredilerden sağlandı. Faiz giderleri- nin en büyük bölümünü ise 4 kat- rilyon 423.8 rriryonla mevduata ve- rilenler oluşturdu. batıranlann hesap vermesı gerek- tiğıni belırterek "Yanbşişteryapan faturayi öder. İstediğin kadar ku- mar oyna. sonra gel, Hazine dop- dolu, gel bana sana vereceğim. Dünyada bunun örneğiyok.Zaten Hazine'nin proUemleri var" diye konuştu. Sabancı. Bankalar Yasa- sı'nın politikacılar tarafından "ga- galandığını* ifade ederek "Banka- lar topu taca atmaktan başka bir şey >apnuyor"dedi. İşadamı Ali Koç da mevduatta- ki yüzde 100 devlet güvencesinin kaldınlması ıstemlerinin DYP'li Ufuk Söylemez tarafından "firsat- çüık" olarak değerlendirilmesine. "Sırnmızı deviete da\ amıyoruz di- ye hrsatçıyız. Şak kendi şirkederi- ne başkalannın paralannı çeki- yorlar" dedı. Koç. ^Adam banka banrtyor. Deviete vüklÜTOr. Başka- lannın şirketi gidiyor. başkalannın parasını şak çekiyor. Söy lemez gi- derayak 33 şube açma izni verdL 3'ü Koçbank'ındj" diye konuştu. 'Kasıtiı davranıyoriar' Koç Holding Stratejik Planla- ma ve Yeni Iş Geliştirme Başkan Yardımcısı Aydın Müderrisoğlu. bankalann kaybolan kaynaklannın da devletin kasasından çıktığına dikkat çekerken. mevduat güven- cesinin kaldınlması açıklamala- nnın "krizden ftrsat çıkarmak" olarak yorumlanmasını "kasıtlı da\rannıak" şeklınde nitelendir- di. Bankacılık ve Sigortacılık Yük- sekokulu Mezunları Derneğı (BANKSİYODER) Genel Başka- nı Faruk Cüçlü ise batan banka kervanma her gün bır yenısinın eklenmeye başjadığını belirtirken, banka yöneticılerinin bu alanda eğıtim almamış kişiler olduğuna dikkat çekti. Güçlü. YÖK'iin 1982 yılmda al- dığı kapatma karanyla bankacılık eğitimi veren biryüksekokul kal- madığım belirtirken "Bankacılık- la uzaktan yakından ilgisiz bu in- sanlannsönttinı kunılu ü\elikle- rini kabul ederek beleşten para al- malan da kabul edilebilir bir du- rum değüdir" dedı lijadamı Bü- lent Şenver, bu uygulamanın baş- ka ülkelerde kriz dönemlennde uygulandığını, ancak normale dö- nüldüğunde kaldınldığını anımsat- tı. Şenver. "Bu.sistemi korumak için çıkanlmışb. Me\ duabn sigor- tası belirii rakama kadar \erilir. Devlet garantisinde borçlanabili- yoriar. Bu karan iptal etmek bir riskti. Politikacılar da bu riske gir- mek istemiyor. Zamanı degil diye ertelediler. Bankalar yiiksek faiz verme yanşına girdi. Hazine yük- sek faizle para topluyor. Mevduat pahalı para oldu. Bunu krediler- de kuüanamanıa gibi duruma düş- tüler. Bu da bankalan zor duru- ma düşürdü" açıklamasını yaptı. lşadamı Halis Komili de devlet güvencesi verilmesinin özel sek- törde haksız rekabete yol açtığını belirterek şöyle konuştu: " Bankacılık sektörünün disip- line edilerek bunun sorumsuz bir şekilde devlet garantisini saglaya- cak şekilde değişririlmesi gerekir- di. Güvencelere rasyolar getirü- melivdi" ''JJJ* İ!V Şirket devrederek çıkış arıyor Çağlar'ı Malki soruşturması yaktı LEVENTGENCELLİ BLiRSA-üıterbankso- ruşturmasından en az za- rarla çıkmanın yollannı arayan, bağımstz Bursa Milletvekili Cavit Çag- lar'ın çok yakın çe\xesi- ne ilk aşamada. "aşırı yükselme" döneminde eline geçen şirketleri de\- rederek borçlarını kapa- tabileceğini söylediği ile- ri sürülüyor. Gelişmeieri deSerlendiren çevreler, NTV'nın Doğuş Hol- ding'e, Etibank'ın tama- mıyla Bilgin ailesine geç- mesinin bu stratejinin bir ürünü olduğunu, sırada Sifas ve Polylen'in bu- lunduğunu öne sürüyor- lar. Aynı çevreler, "Ta- sarruf Me\ duatı Sigorta Fonu'nun Interbankince- lemesinin bir ayağını ga- liba şirkerJerin ihracatla- nyia ilgili dos>alaroluştu- racak" diyorlar. Rusya ve Uzakdoğu krizi başlamadan önce Çağlar'm Nergis Holding, Nergis Tekstil, Yeşim Tekstil. Sifaş Iplik, Olay Basın Yayın AŞ, Polylen Iplik, Nergis İnşaat In- terbank. Ipek Leasing, Bis Enerji, Yeşilşehir ve NTV'nin yanı sıra Eti- bank'a da ortaklığı oldu- ğuna dikkat çeken Bur- sa'daki kaynaklar, cökü- şün tek sorumlusunun "global kriz" olmadığını da aktanyorlar. Bu kay- naklara göre, MGK'dealı- nan, çetelerle mücadele karannm yaşama geçiril- mesiyle Malkicınayetı so- raşturmasıyla tekstüdeki kara para trafiğinin afışe edilmesinin piyasaya yan- sımalanmn Çağlar'ı sı- kıntıya soktuğunu öne sü- rüyorlar. Çağlar'ın sahibi olduğu ve tdrni yerini dev- rettigı şirketlerine ilişkin son bilgiler ise şöyle: NTV: Türkiye'nin CNN'i oîarak lanse edil- di. Çağlar' m son dönem- deki gözbebeğı kuruluş- lanndan biriydi. 28 mil- yon doîara Doğuş Hol- ding'e sahldığı açıklandı. Obvgazetesi: Çağlar'm çok önem verdiği kuru- luşlanndan biri. Kriz sı- rasında 25O"ye yakın ça- lışanın işine son \erildi. Çağlar'm Bursa \e ilçe- lerinde en fazla tiraja sa- hip bu gazeteyi yaşatmak- ta kararlı olduğu, yöneti- cılerine "Benden para is- temeyin. Kendi yağınızla ka\Tuhın" talımatıru ver- diği biliniyor. Olay çalı- şanlan ilk kez zam ve ik- ramiye alamadıiar. Olay TV: Kablolu ya- yında. Türkiye'nin enfez- la teknik yatınm yapılan yerel televizyonu. İşçi çı- karmalardan nasibini al- dı. Olay Medya Grubu da gözden çıkanlanlar ara- sında gösteriliyor. Dinç Bilgin'ın satın alacağı yo- lunda spekülasyonlar ya- pıhyor. Olay FM: 90.5 frekan- sından yayın yapıyor. Kadroda azaltmaya gidil- di. AliBaransel'in RTL^K başkanlığı sırasında kuru- luşunu tamamladı. 90.5 frekansının özel olarak seçildiği, RTÜK Frekans Planlaması'ndan etkilen- meyeceği öne sürülüyor. SİFAŞ: Çağlar'm çok kolay sahipolduğu kuru- luslardan bin. Nesim Malki cinayeti soruştur- ması sırasında gündeme geldi. Malki'nin şirkete ortak olduğu söyleniyor. Cretime ara verdi. İşçi- ler bayrama kadar ücret- li ızinli. PoMen:Türkiye'nin en büyük şirketleri sıralarna- smda 239. sırada. 930 ki- şi çalışıyor, işçiler ücret- lı izınde. Üretim yok. Malki yie biriikte Çakı- cı'nın da ortakhğmdan söz ediliyor. Bu iddialar doğrulanmıyor. Yeşilşehir: Çağlar'ın "Türkiy*'nİB en büyük özel sektör toplu konut projesi" olarak tanıttığı Yeşilşehir"deki plan tut- madı. 15 bin konutluk projenin, başlatilan yak- laşık 1500 konuthık bö- lümünde üretim durdu. Jet-Pa ile pazarlıkların başladığı yolundaki bilgi- ler yalanlanmadı. gerekçe bulunaımyor• Rekabet Kurumu, Türk TelekonVun, altyapı hizmetlerini gerçekleştinnesi nedeniyle GSM ihalelerine katılamayacağını bildirdi. Türk Telekom 1998'de 500 trilyon lira kâr etti. ims^ HAZ.\LATEŞÇAKIR Özelleştirilmeye çalışı- lanTürkTelekomAŞ, 1998 yılını 500 trilyon lira kâr- ia kapattı. "Altın jumurt- layan tavuk" olarak nitelen- dırilen Türk Telekom'un özelleştınlmek istenmesi- ne kurum yetkilileri de ne- den bulamıyor. Dünvada stratejik öneme sahıp en kârlı sektörlerden bin olan telekomünikas- yonda gerçekleşen özelleş- tirmelerin temelinde tekel- leşme yatıyor. Telekom'un GSM ihalelerine Türk şir- ketleri kadary abancı fırma- lann talip olmasmın arka- sında da bu gerçek yatıyor. Dünyanın beşinci büyük telekomünikasyonu olan British Telecom (BT) ortak girişimler yoluyla dünya pazannın yüzde 30"una sa- hip oldu. Böylece hem ABD'de hem de Avrupa Birliğı içinde etkin bir şir- kete dönüştü. Yabancılar göz dikti Bugün Türk Tele- kom'un GSM ihalelerin- den pay kapmak isteyen uluslararası şirketlerin ge- lişmekte olan ülkelerdekı telekomünikasyon pazar- lanna göz dikmelerinin temelinde de dünya iletı- şimini kontrol altında rut- mak yatıyor. Yaklaşık bir yıldır özelleştirilerek el- den çıkanlmaya çalışılan Türk Telekom'un 1998 yı- lını 500 trilyon lira kârla kapattığı bildirilirken. yet- kilıler "Altınyumurtlayan tavuğu satnıak istemele- rinin ardında siyasi oy un- lar dönüyor. Bu. dc\ leti za- rara sokmaktan başka bir şey değü" değerlendirme- sini yapıyorlar. Türk Telekom. 1998 yılı sonu itı- banyla kânnı 1997 yılına oranla ikı- ye katlarken. 200 trilyona yakın yatı- nm gerçekleştirdi. Yeni yılda 98 tril- yon lira yardım ödeneği alan kurumun. telekomünikasyon ışletme gelirlen- nın de 2.5-3 milyar dolar arasında ol- duğu belirtildi. Türkiye'nin teleko- Koç'un 'cep'te pazar kaygısı • Koç, Telekom'u cep telefon lisansı ve 6 senelik imtiyaz hakkıyla istiyor. ANKARA (Cnmhuriyet Bürosu) - Telekom özelIeştirmesiyJe bir GSM lisansına da sahip olmaya çalışan Koç Grubu, Turkcell ve Telsim'in cep telefonu pazannı kaplamasından kaygı duymaya başladı. Koç Holding Yeni tş Geliştirme Koordinatörü AH Koç. GSM'siz Telekom'un yabancılar için cazip gelmeyeceğini, Telekom'un değerinin düşeceğini belirtirken Rekabet Kurulu'nun Telekom'un cep telefonu lisans hakkına sahip oimamasına ilişkin karannı eleştirdi. Koç, Turkcell ve Telsim'i, ^Telekom'un tekelini taraşacağmıza bugün olanlan konuşalım. Hani kapasite arttınJacakn. yaonmlar yapılacakn. Dünyanın hiçbir yerinde bizdeki gibi üretici-operatör fîrma iHşldsi yok. Işüı kaymağtm yiyeoJeri sorgulayalun" dedi. Özelleştirmelerin üzerine kara bir gölge düştüğünü, 1994 yılı firsatlar kavşağı oîmasına karşın etik davTandıklan için fazla bir şey kazanamadıklannı savunan Koç, yabancı sermayenin gelmesi için özelleştirmelerin önemli olduğunu söyledi. Koç Holding Stratejik Planlama ve Yeni îş Geliştirme Başkan Yardımcısı Aydın Müderrisoğlu ise 1998'de 2 milyar dolar kâr eden ve 17 bin abonesi bulunan Türk Telekom'un GSM'siz özelleştirilmesini isterken, "Tetekom'da serbest rekabet düzeni kuruiacaksa Türk Telekom'un da orası burası eksik bir şekilde devredilmemesi gerekir" dedi. miinikasyon hizmetlerinın özelleşti- rilmesinde inısıv atifin yabancı firma- lara bırakılmak ıstendiğîne de dikkat çeken üst düzey bir yetkilı, son bir yılda 800 bine yakın otomatik telefon santralı. 520 bin santral ilavesi gerçek- leştınldığıni kaydetti. Kurumun bun- lann dışında önemli projelen yaşa- ma geçirmeye hazırlandı- ğını kaydeden yetkili, 3'üncü uydunun 2000 yı- lı başında uzaya firlatıla- cağını söyledi. Bu arada kablolu TVyi Türkiye genelinde yaygınlaştır- mayı hedeflediklerini be- lirten yetkili, kırsal ke- simde telefonsuz ev bı- rakmamayı amaçladıkla- nnı ifade etti. GSM ihaleleri Bu arada Türk Tele- kom'a talip olan ulusla- rarası yatınmcılann ken- dileriyle sürekli görüş- tüklerini belirten yetkili. "Kurumun üst düzey yö- neticileri hakkında açuan da\alar nedeniyle somut kararlar alınamadı" de- di. Rekabet Kurulu'nca hazırlanan raporda Türk Telekom'un, altyapı hiz- metlerini gerçekleştirdiği GSM ihalelerine katıla- mayacağını bildirdi. Re- kabet Kurumu aynca, GSM şirketleri işleten fır- malann da Telekom'un ihalelerine katılamayaca- ğını açıkladı. Kurul, Türk Telekom'un operatörle yoğun ilişkisi olduğuna dikkat çekerek, "Bu iliş- khi suistimal ederekse re- kabet ilkeleri bozulur. Bu nedenle4'üncü cep telefo- nu lisansı Telekom'a veri- lemez" açıklamasını yap- mıştı. Rekabet Kunılu aynı zamanda, 3. lisans ihale- sıne hazırlanan firmala- nn ısrarla istediği zorun- lu roaming (yeni fırmanın Turkcell ve Telsim şebe- kelini kullanması) uygu- lamasınm mümkün olma- yacağını bildirdi. Fransız France Telekom ve Al- man Deutsche Telekom da 1999 yılında gerçekleşmesi duru- munda GSM ihalelerinde yer alma- yı düşünen firmalar arasında bulu- nuyor. Bu arada Sabancı, Doğuş, Doğan ve Koç Grubu'nun da Türk Tele- kom'un talıplileri arasında bulun- duğu belirtiliyor. ÇtFÇİDOSTU SADULLAH USUMİ Canlı Hayvan İthalatı Derin Yaralar Açacak Önceki gün gazetemizin "Çiftçi Dostu" köşesin- de yayırfılanan yazımızda da belirttiğimiz gibi, Tür- kiye'nin canlı hayvan tttıalatına izin vermesı için Ame- rika'dan Avrupa Birliği'ne kadar baskı yapmayan ülke kalmadı. Sonuçta, Türk hükümetlerinin üç yıldan beri kar- şı koyduğu canlı hayvan ithalatına izin veren ka- ramame yürürlüğe girdi. Böylece, Türkiye'de hay- vancılıkta yeni bir dönem başladı. Kararnameye bakarsanız amaç hayvancılığı ge- liştirmek. Ancak, satır aralannda biraraştırma ya- pınca, asıl amacın üreticileri büyük holdınglere kurban etmek olduğu anlaşılıyor... Nitekim karar, hayvan üreticileri arasında büyük bir panik yarat- tı. Karamamenin birinci maddesi aynen şöyle: "Bu karar, 1999-2003 yıllan arasında 5 yıl süre ile uygulanacak, Türkiye hayvancılığı geliştirme projesi kapsamında hazırianacak projelere daya- lı olarak; a) Kararda belırtilen konularda yetıştıricılere kre- di verilmesine ve destekleme yapılmasına, b) Yurtdışından ve içinden temin edilecek kre- dilerin yetiştiricilere kullandınlmasına, İlişkin hususlan kapsar..." Hayvan üreticilerinin yıllardan beri "Korkulu rü- yası" olan ithalat... Karamamenin daha birinci maddesine yerleştirilmiş... Demek ki, 31 Ocak 1999 tarihine kadar sürecek olan ithalat yasağı artık kalkacak... Gümrük kapılarımız ardına kadar açılacak... Dış ülkelerden krediyi bulan istediği ka- dar hayvanısınırlanmızdaniçeriyesokacak...Hay- vancılığımızı bir bakıma batıracak olan karamame- nin adı da böylece "hayvancılığımızı kurtarmak" olacak. Yurtdışından kredi bulmak mümkün. Bu imkânı devlet de sağlayabilir, büyük şirketler de... Ancak Amerika, Almanya veya diğer ülkeler hayvanı ken- dilerinden satın almak koşulu ile kredi veriyor. Hiç- bir ülke krediyi insanın eline sayıp da "hayvantnı istediğin yerden al" demıyor. Bu ülkelerin ve özellikle Amerika'nın kredi kay- naklannı sonuna kadar açmasının nedeni, elinde- ki ürün stoklannı eritmek. Örneğin. krediyi Ameri- ka veya Almanya'dan alacaksanız o ülkelerin mal- lanna razı olacaksınız. ••• Hükümet, daha üç yıl önce hayvancılığı kalkın- dırmak için 5 yıl süreli bir program uygulayacağı- nı açıklamıştı. Her yıl üreticilere 40 trilyon lira da- ğıtılacaktı. Ancak bu kredileri verebilmek için ye- terli kaynak bulunamadı. Şımdi, sanki o projeyi uyguluyormuş gibi göstererek ithalatın da yolu açılmış oldu. Asıl sorun da burada. 1980'li yıllardan beri hayvancılığımızın içine düş- tüğü krizin nedeni, gelişı güzel yapılan ihracat ve ithalattı. Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde başlatılan bilinçsiz ihracat derin yaralar açtı. İthalat ise, ihracattan daha tehlikeli sonuç ver- di. Çeşitli ülkelerde ne kadar hastahklı hayvan var- sa Türkiye'ye getirildi ve üreticilere satıldı. Ayrıca, kesildiğı için ne olduğu belirsız çürük, çarık etler de dış ülkelerden getirilip halkımıza yedirildi. Deli dana söylentileri de bu sıralarda yaygınlaştı. Ge- rek ınsan gerekse hayvan sağlığı tehlikeye girdi. Ölümcül hayvan hastalıklanna yakalanan insanlar oldu. İthalatın gerekçesi iç piyasalardaki et fiyatlannı düşürmekti. Tam aksine, dışardan son derece dü- şük satın alınan etler Türkiye'de halkımıza iki ve- ya üç katına yedirildi. Piyasalardaki etfiyatları düş- mek yerine arttı. Devletimiz, tüketiciler ve üreticiler büyük zarar- lara maruz kalırken üç beş ithalatçı tüccar trilyon- larca lira kazandı... Yeni ithalat döneminde de de- ğişen bir şey olmayacak... Gene yabancı ülkeler- den alınacak hayvanlar halkımıza bırkaç kat fazla fiyatla yedirilecek... Bu kez holdingler ve ithalatçı- lar yüzlerce trilyon lira daha kazanacak. • • • 1998 yılının son günü Resmi Gazete'de "yılba- şı müjdesi" gibi yayımlanan kararname, 32 ilimiz- de örgütlenmiş olan "Holstein Damızlık Üreticile- ri Birtiğı" yöneticilenni adeta çılgına çevırdı. Tür- kiye Ziraat Mühendisleri Odası'nın Ankara'da dü- zenlediği panelde bir konuşma yapan bırük baş- kanı ismail Anıl, 55. hükümeti sert bir dille eleş- tirdi ve şöyle dedi: "Amaç, hayvan ithalatını başlatmaktı. Hayvan- cılığı kalkındırmak için çıkarılan kararname ithala- tın kapılannı açtı. Artık haksız bir rekabet başla- yacaktır. Büyük sermayeli holdinglerle başa çık- mamız mümkün değildir." Holstein Damızlık Birliği Izmir Başkanı Halil To- koğlu da "Kararname hepimizin ölüm fermanıdır. Haksız rekabet karşısında hayvanlarımızı kesime vermekten başka çaremiz kalmayacaktır" dedı. TÜSİAD'ın görüşü 'Değişen biz değiliz, Ecevit' Ekonomi Servisi-Türk Sanayicı ve tşadamları Derneğı (TÜSİAD) yöne- tjcileri BülentEcevithükü- metine destek verdikleri- ni dün de yinelerken, ışa- damı Sakıp Sabana, "Ece- vitçokdeğişti. Arük,20 yıl önceki gibi üzelleştirme, de\ lerJeştirme ve yabancı sermayeye karşı çıkmıyor'' dedi. Bu arada, TUSİ- AD'ın dün yapılan genel kurul toplantısında 216 milyar lira bütçe açığı ol- duğu ortaya çıktı. Türk Sanayici ve işa- damlan Derneği (TÜSİ- AD) 29. Genel Kurulu'nu dün gerçekleştirirken. der- neğin 10. Yönetim Kuru- lu Başkanlığına Erkut Yü- ceojpu seçildi. TÜSt.AD'ın Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Kayhan veda konuşmasında. derneğin artık bir çıkar degil baskı grubu olduğunu söyledi. Kayhan, gündemi belirle- yerek. genel trendleri şe- killendirmeyi tercih ettik- lerini belirten şahıslann. kurumlann yanında değil, görüşlerin programların yanında yer aldıldannı kay- dettı. Bu arada TÜSİAD. Türk Ticaret Bankası ıhalesinde KorkmazYTğit ıle dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz arasında aracılık yaptığı iddia edilen Bayındır Holding'in pat- ronu Kamuran Çörtük'ü üyelikten çıkardı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle