Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 EYLÜL 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI /cumek@turk.net 13
ŞLRKETLERDEN
MARKS & SPENCER,
ögrencilere yönelik '98
Sonbahar-Kış
Koleksiyonu'nun
tanıtımına başladı. Erkek
ve kız çocukJar için
hazırlanan ürünler.
formalan tamamlayıcı
çorap, mont. eşofman ve
ıç giyimden oluşuyor.
• GLOBAL, Türkiye
Ayakkabı Sektörü
Araştırma Gelistirme ve
Eğitiın Vakfi (TASEV) ve
Mimar Sinan Lnhersitesi
Endüstri Ürünleri
Tasanm Bölümü'nün
işbiriiğiyle organize edilen
"IV. Ulüsal Genç
Yetenekkr Ayakkabı
Tasanm Yansması" bu yıl
da genç tasaruncüara yeni
ufukJar açacak. En geç 19
Ekim'e kadar MSÜ
Endüstri Lrünleri
Tasanmı Bölümü'ne
iletilmesi gereken projeler
iki aşamalı elemeden
geçecek.
• BURGER KJNG,
Araştırma ve Geliştirme
Departmanfndan
Sorumlu Başkan
Yardımcılığı'na, uzun
yıllar ABD'de dünya
çapında pek çok şirketın
yönetıminde görev aJan
Tülin Tuzel atandı.
• RAKS'uıgeliştirerek"
tûketicinin hizmetine
sunduğu fotoğraf fllmleri
ve taşınabilir cihazlar için
üretilen çok kullanımlı
piller piyasaya çıkü.
Amatör kulJanıma
yönelik giin ışığı renkli
fotoğraf fılmleri. ISO
100/21 velSO 200/24
tiplerindeki 24 ve 36
pozluk özellikier
taşımakta.
• DEMİRBANK. kredi
kartı sahiplenne yeni bir
hizmet sunuyor. Kredi
karrını kullanan
Demirbank müşterileri
DemirAvantaj puaru
toplayarak pek çok
hediye kazanacaklar.
CAPirOLAlışverişve
Eğlence Merkezi, eylül
aymda 5. kuruluş
yıldöniimünü kutlayacak.
Capitol. ber hafta 300 bin
ziyaretçiye aüşveriş.
eğlence ve kültürel
etkinlik hizmeti sunuyor.
• DEVA HOLDİNG. 40.
yıl kutlamalanna
Samsun'dan başladı.
Yıldönümü nedeniv le
eylül ayı sonuna kadar
yoksul yörelerdeki 100
sağlık ocağına ilaç ve
tıbbi malzeme > ardımı
yapılacak.
• COMPAQ, dünya
genelindeki faaliyetlerini
farklı bir bakış açısıyla
tamtmak ve vaklaşık 85
bin Compaq çalışanına
göstermek üzere bir
kültür fllmi hazırlıyor.
Compacı kültür filmi için
özel olarak seçilen
merkezler. Houston,
Mexico City, Singapur ve
İstanbul'u kapsıyor.
ABD'den gelen fİlm ekibi,
dört gün boyunca
İstanbul'un tarihi
mekânlannda çekim
yapû.
Uzmanlar, açıklanan rakamların fiyat artışlanna göre düzenlenmediğini iddia ediyor
'Enflasyon hesabı yanhş'• Bugünkü fiyat artışlanyla
enflasyonun düştüğü yönünde
yapılan hesaplann enflasyonun
tanımına aykın olduğunu belirten
Marmara Üniversitesi îktisat
Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Osman Altuğ. "Türkiye"de
enflasyon, alt gelir grubunu
etkiliyor. Ancak üst gelir grubuna
göre açıklamyor" dedi.
FATMA KOŞAR
Bir yıl ıçinde 2-3 kata varan oranlarda
artan temel tüketım ürünlerinin fiyatlan,
enflasyonun düşmediği gerçegıni ortaya
koyuyor.
Enflasyonun düştüğü yönündeki haber-
ler gazetelerin sayfalannı süslemeye de-
vam ederken uzmanlar, yapılan enflasyon
hesabının gerçeği yansıtmadığına dikkat
çekiyor.
Geçen yıldan bu yana en az yüzde 100
civannda gerçekleşen fiyat artışlanna kar-
şın enflasyonun düşmeyeceği gerçeğine
işaret eden uzmanlara göre, Türkiye'de ya-
pılan enflasyon hesabı halkın gerçeğiyle
bağdaşmıyor.
Sipariş üzerine rakam
Enflasyonun alt gelir grubunu ilgilendi-
ren fiyat artışlanna göre hesaplanmayıp
"sipariş üzerine" açıklandığını savunan
uzmanlar. 2-3 aydır iç piyasada yaşanma-
Enflasyon düştü, fiyatlar arttı
Ûrûn
Makarna \
Şeker -X.^
Kıyma f ^ L
Patates f g S
Çay | ^ ^
Salça
Vbğurt C J ^
Yumurta T^~jC>
Geçen yfti
24
140
* 60
% 140
J 600
|k 60
™450
^/15O
i 60
£$160
^ 10
Bugûnkû
100
350
140
230
2.200
160
1.300
350
160
300
20
Üri»
Ayçıçekyağı ^ R .
Zeytinyağı i 0
^ 3
Zeytin \k °ju
pı|i
?etı
£|£2rSüt(şişe) V J ~ W
Büyük Rakı /
Tekel2000
Normal benzinj
Süperbenzin ^
İETT otobus b leti
Geçen yfti
250
j 700
* 400
600
^ \ 300
SJ 60
\ 650
130
82.800
.89.200
40
Bugünkü
fiyat fbin7lj
400
1.600
700
1.700
800
110
1.000
275
187.600 ;
202.200
130
ya devam eden durgunluğun enflasyon ra-
kamını 1-2 puan gerilettiğini, ancak Tür-
kiye'nin bunun bedelini çok pahalıya öde-
diğini belirtiyorlar. Piyasadâki durgunlu-
ğun ekonomiyi altüst ettiğine dikkat çeken
uzmaniar, gerçek polıtıkalarla enflasyo-
nun düşürülmesinin başan kabul edilece-
ğini ifade ediyorlar. Faizlerin düşürülme-
si ve gerekli diğer ekonomik tedbirlerin
alınması yoluyla enflasyonun düşürülme-
si gerektiğini söyleyen uzmanlar, enflas-
yon rakamının güvenilir olması için cebin-
de nakit parası olan ve enflasyondan etki-
lenen alt gelir grubuna göre hesaplanma-
sı gerektiğine işaret ediyorlar.
Kira, döviz fiyatlanndaki hareketlen-
meler ve faizlerin enflasyon hesabma ek-
lenmesi gerektiğini savunan uzmanlar,
"Fiyatlar arttıgı halde. enflasyon düşmez.
Türldye'de fiyat arüşı ile enflasyon arasın-
da çelişki var" görüşünde bırleşiyorlar.
İJst gelir grubu hesabı
Bugünkü fiyat artışlanyla enflasyonun
düştüğü yönünde yapılan hesaplann enf-
lasyonun tanımına aykın olduğunu belir-
ten Marmara Cniversitesı îktisat Fakülte-
si Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Altuğ,
"Türldye'de enflasyon, ah gelir grubunu
etkiliyor. Ancak üst gelir grubuna göre
açıklanıyor" diye konuşuyor.
Altuğ, yol parasındaki artışın. sadece
cebinde nakit parası olan alt gelir grubu-
nu etkilediğini ifade ederek "Ancak açık-
lanan enflasyon rakamı. söz konusu artış-
tan üst gelir grubunun ne kadar etkUedî-
ğini gösteriyor. Üst gelir grubunun etkilen-
me oranı ise çok düşük. Ust gelir grubu na-
kit parayia dolaşmaz. borsası var, dövizi,
gayrimenkuiü var" diyor.
Enflasyonun yatınma dönüştürülmüş
sermayenin değil, cepteki paranın alım gü-
cünü gösterdığini kaydeden Altuğ. "Nasıl
ki. sermayeyi tabana yayamadıksa enflas-
yon hesabını da tabana indiremedik" diye
konuşuyor.
'Pahalıya ödüyoraz'
Ekonomist Arslan Başer Kafaoğlu da
piyasadâki durgunluğa dikkat çekerek
"Enflasyonu normal koşullarda düşüre-
bilmek önemli. Açıklanan rakamlar fiyat
arüşlarına göre değU" dıyor.
Enflasyon rakamlannda toptan eşya ve
tüketıci fiyatlan arasında bu kadar fark
olmaması gerektiğini belirten Kafaoğlu.
u
Devlet faizleri düşmeden, enflasyonu in-
dirmek mümkün degil. Şu anda enflasyon-
daki 1-2 puan gerilemenin faturasını paha-
lıya ödüyoruz" diye konuşuyor. Fıyatla-
nn 1 yıl içinde yüzde 150-200'lere varan
oranlarda arttığına dikkat çeken Kafaoğ-
lu, "Ekonomi darboğazda. Bu durumda
bfle enflasyon yeterincegerilemiyor. Bu ko-
şullarda Malive Bakanı Zekenya Temi-
zel'in 'her şey yolunda' açıklamalanger-
çeğiyansıtmıyor" diyor. Kafaoğlu. ekono-
mik göstergelerde iyileşme olmadığına
işaret ederek "Ekonomik göstergelerin iyi
olduğunu söylemek, enflasyonu düşer gibi
göstermek utanmazlıktır*" dedı.
'Gelecekteotoriie
çocuklar olacak'
NÎLÜFERŞENSÖZ
Sanayı devnmınden
sonra dijital çağa adım at-
tığımız şu günlerde. bılgi
teknolojilen konusunda
yazdığı kıtaplarla adından
söz ertıren Don Tapscott
bu çağı anlatmak ıçın Tür-
kive'deydı. "Dijital Eko-
nomi"nın yazan Tapscott,
Bılışim' 98 çerçevesınde
meraklılanna bir konfe-
rans verdı.
•Siber guru' olarak ad-
sahıp olmanm eskısı kadar
avantajlı olma-
dığını kavde-
derek "Farkh-
lık bilginin iş-
lenmesi ve ileti-
şim becerisi ile
sağlanıvor" de-
di. Turkcell ta-
rafından Türkı-
>e"ye da\et
edilen Taps-
cott. dijital
dünyanın haya-
tımızı nasıl de-
ğiştireceği ve
insanlann ney-
le karşı karşıya
olduğu konu-
sunda sorulan-
mızı yanıtladı.
- Siber dünyada sosyal
sınıflann konumu ne ola-
cak?
- lletişim, bilgi teknolo-
jileri, rtim sektörlerin mo-
toru haline geliyor. Bu ye-
nilığın temelı. dünyadaki
bilgisayarlan birbinne
bağlayan "aglann agt" In-
ternet'e dayanıyor. Dünya-
da dijital bir gelişım yaşa-
nıyor. Dijital ekonomi de
bu bılgı otoyolu aracılığıy-
la mümkün olacak. Ancak
bazı ınsanlar bu dünyaya
gırebılıyor. Bazılanysagi-
remıyor. Her ülke bu diji-
tal gelişimi ekonomiye ve
• Dijital
de\Tİmde
çocuklann
otorite olduğunu
kaydeden bilişim
yazan Don
Tapscott,
"Internet kuşağı
yayıldıkça her
kurum değişmek
zorunda kalacak.
Bu nesil iş
dünyasını
değiştirecek"
diyor.
toplumsal yaşama uyarla-
mava çalışıyor. Artık ge-
leneksel sınıf aynmlan
vok olmaya başladı. Ama
şu yaşanıyor; tntemet yar-
dımıyla rtim dünyayla ıle-
tişim kurup dijital ekono-
mıden yararlanabılenler
ya da tüm bunlan gönnez-
den gelen ve bu gelişimi
yakalayamayanlar. Dijital
gelişimi yakalayamamak
da yapısal ışsızlığe ve top-
lumda tedavi edılmesı çok
zor hasarlara neden olur.
c. - Türkiyegibi geuşmefer,
te olan ülkelerin dijital ça-
^ ^ ^ . ^ ^ ğı yakalaması
nasıl olacak?
- Gelışmek-
te olan birçok
ülkenin geliş-
mış ülkelenn
bazılanndan
daha hızlı ya-
kaladıklannı
görüyoruz.
Ancak bunun
ıçın ulusal is-
tekolmalı.Ge-
lecek, tahmin
edilen değil
başanlacak
şeydir.
-Sonkhabı-
nız "Dijital Ye-
tişmek"te (Grov>ing L p Dn
gital) net kuşağından bab-
sediyorsunuz. Nasıl birku-
şakla karşı karşıyayız?
- Dijital yetişen ilk ku-
şakla karşı karşıyayız. tn-
teraet, ABD'de evlere
1950'lerde televızyonun
girişinden çok daha hızlı
yayıldı. Çocuklar, bilgısa-
yar kullanma ve Internet'e
girme konusunda ebe-
veynlennden daha çok bil-
gililer ve toplumda otorite
olmaya başladılar. Bugün-
se çocuklar dijital devrim-
de otorite oldular. Net ku-
şağı yayıldıkça her kurum
değişmek zorunda.
Bunalım 1930'lan anımsattyor
Tarihten
dersler
Ekonomi Servisi
-Dünya borsalann-
da yaşanan düşüş-
ler yüzünden hisse
senetlerindeki 2
aylık kaybın 4 trü-
yon dolarla Japon
ekonomisinin bü-
yûklüğüne eriştiği
^ ^ 4
yıl ve gele-
cek yıl genel büyû-
mehızındayasana-
cak yaklaşüc 3.5
puanlık yavaşla-
mamn dünya eko-
nomisinin
1930*lardan beri
yaşadığı en kötü
duraklama dönemi
olan 1981-82 yılla-
nndaki yüzde
1.5'lukbüyümehı-
zma gerileyeceği ifade edildi.
The Economist dergisinin, bu haftaki kapak ko-
nusunu ayırdığı yazıda, politikacılann tarihten ders-
ler çıkarabileceği vurgulandı.
Haberde iktisatçılann dünya ekonomisine ilişkin
yorumlannın giderek 1931 yılmda John Mavnard
Keynes'm yaptığı "Bugün modern çağm en büyük
ekonomikyıkımı ile karşı karştyayız. Moskova'da bu-
nna kapitaHzmin v^şadigı krizlerin doruk noktasuu
ulaşıktıgı vebugünkü sosyaldüzendebu bunalımdan
çıkışm mümkün olamayacagı konuşulmakta" şek-
lindeki konuşmasına benzemeye başladığı vurgu-
landı.
Bu yıl Endonezya ekonomisinin yüzde 15, Güney
Kore ve Tayland'ın yüzde 6-7 oranında küçülmesi
beklendiği kaydedilen haberde, Rusya. Hong-Kong,
Çin ve Latin Amerika'da da tuğlalann hâlâ sallan-
maya dcvam ettiği belirtildi.
Krizin Asya ve Rusya'dan Doğu Avropa, Güney
Afiikave Latin Amerika'yayayıldığı; Venezüella'yı
devalüasyona zorladığı; GSMH'sinin yüzde 7'sine
ulasan bütçe açığı nedeniyle Brezilya'yı zor durum-
da bıraktıgı; aynca petrol fiyatlanndaki ve sanayi his-
selerindeki kaybm Latin Amerika. Afhka ve aym
zamanda Kanada ve Avustralya gibi petrol üretici ül-
kelere yıprahcı etkileri olduğu bildirildi.
Fınncılar ekmelde
oynamaya devamediyorEkonomi Servisi - Fınncılar, ambalaj uv -
gulamasını firsat bılerek ekmeğin grama-
jıyla oynamaya devam ediyor.
Gramajı düşürerek "gizüce" ekmeği da-
ha pahalıya satan fınncılan ilgılıler ızle-
mekle yetınırken, ambalaj lamada sağlıksız
poşetler kullarulıyor. Geçen ay zorunlu uy-
gulama dönemi başlayan Gıda Kodeksi"ne
göre, ekmegm gıdaya uygun ve ınsan sağ-
lığına zararsız malzemeyle ambalajlanma-
sı gerekırken. kullanılan poşetlerin u>gun-
lugu konusunda denetım yok.
Uygulamaya geçılmesiyle birlıkte bütün
ambalaj fırmaları poşet üretmeye başlar-
ken, finncılann büv'ük bırkısmı nerede üre-
tildiği ve sağlığa zararlı olup olmadığı bel-
lı olmayan malzemeler kullamyor.
Fınncılara plastik poşet üreten ambalaj
firmalannın sadece birkaçında "Gıdaja Uy-
gunluk Belgesi" bulunuyor. Bütün ambalaj
firmalannın poşet üretmeye başlayarak. dü-
şük malıvetli ambalaj sunmalan finncılann
işinı kolaylaştırırken poşetlerin üzerinde
bulunması gereken açıklayıcı bilgiler be-
lırtilmiyor. Ambalajın üzerinde ekmeğin
üretım yeri, tarihi, içindekiler ve son tüke-
tim tarihi gibi bilgilerin yer almaması, tü-
keticinin muhatabını bulmasını engelliyor.
Herhangi bir şikâyet durumunda sorumlu-
nun bulunmaması ekmekte ambalaj uygu-
lamasını amacmdan uzaklaştınrken. fınn-
cılar uygulamanın ertelenmesini bekliyor.
'Zam izni akfak'
îstanbul Fınncılar Odası Başkanı Fahri
Özer, üyelerine poşet almalannı önereme-
diğini belirterek, kendilerine zaman tanın-
ması gerektiğini söylüyor.
Özer, ilgililerin bu konuda tutarsız oldu-
ğunu savunarak "Uygulama kakünlırsa ben
maldnealan fınncıma ne divebilirim? Bu te-
reddüt olduğu sürece uygulama sağlıkh ola-
rak vapıiamaz" diyor.
Ekmeğin dağıtım sırasında kirlenmesini
önlemek ve tûketicinin sağlığını korumak
amacını taşıyan uygulama. "taze-bayat ek-
mek" tartışmasına dönüştürüJürken, gra-
majı 200 grama düşüren fınncılar yasal
izinlen olduğunu söylüyorlar. Îstanbul Fı-
nncılar Odası Başkanı Ozer. temmuz a> ın-
da alınan "ekmek fı>a tmuı40 bin Hradan 35
bin Hraya düşürülmesi'"yle ilgilı mahkeme
karanndan sonra îstanbul Esnaf ve Sanat-
kârlar Odalan Birliği 'ne başvuruda buluna-
rak, 200 gramlık ekmeği 40 bin liraya sat-
ma izni aldıklannı söyledi.
4 bin yıl önce
de kriz vardı!
KAYSERİ (A\) - Günü-
müzden 4 bin yıl önce ya-
şayan Asur Ticaret Kolo-
nileri döneminde de eko-
nomik krizler yaşandığı.
insanlann knzler nedeniy-
le "evini. tariasını sata-
rak" köle olmaya mecbur
bırakıldığı belirlendi.
Kayseri-Sıvas yolunun
22. kilometresindeki Kül-
tepe- Kaniş höyüğünde A-
sur Ticaret Kolonıleri'ne
ait yazılı tabletler. ekonO'
mik krizlerin insanları
binlerce yıl- _ _ ^ _
dan beri etki
altına aldıgı
sonucunu or-
taya çıkanyor.
Kazılara, 50
yıldan beri
başkanlık ya-
pan Prof. Dr.
TahsinOzgüç.
çıkan yazılı
tabletlerin
Anadolu'dati-
caretin 4 bin
yıl önce de
çok aktif ola-
rak yapıldığı-
nı ortaya koy-
duğunu ifade
etti.
• Asur Ticaret
Kolonilerine ait
kazılara 50 yıldır
başkanlık yapan
Prof. Tahsin
Özgüç,
Anadolu'da 4000
yıl önce yaşanan
ekonomik
bunalım
yüzünden
insanlann
tarlalannı ve
evlerini satmak
zorunda
kaldıklannı
söyledi.
doğrudan Anadolu'yu et-
kilemiş. Ekonomik kriz-
lerle biriikte faiz oranlan
yükseüniş. Örneğin yüzde
30 olan faiz oranının bir
anda vüzde 300'e çıktığı
yazılı tabletlerden anlaşüı-
yor."
Faizler sıkışûrdı
Prof Dr. Özgüç. tüccar-
lann ekonomik krizden
kurtulmak için genellikle
geçici ticaret yolunu ızle-
dıklerini belirterek, rüc-
carlann kalay,
kumaş yerine
Anadolu'nun
değişik yöre-
lerinden aldık-
lan bakın te-
mizleyip sat-
maya başla-
dıklarını kay-
detti.
Tüccarlar
dışındaki yerli
halkın da tüc-
carlann düştü-
ğü ekonomik
krizden doğ-
rudan etkilen-
diklerini bildi-
ren Prof. Dr.
Tahsin Özgüç,
Kültepe-Kaniş'te tüc-
carlann eş ve çocuklany-
la biriikte sayısının 500 ile
700 arasında değiştığini
ifade eden Prof. Dr. Tahsin
Özgüç, şu bilgileri verdi:
"Tüccarlar Mezopo-
tamya'dan kalay ve kumaş
getirip Anadolu'da satmış-
lar. Ancak, işler her zaman
iyi gitmemiş. Bazen Mezo-
potamya'daki sivasL ikti-
sadi istikrarsızlık, iç savaş-
lar yüzünden kalay ve ku-
maş sıkmüsı çekilmiş. Bu-
radaki istikrarsızhklar
"Yerli halk artan faizlerie
biriikte borcunu ödeyemez
duruma düşmüş. Borcunu
ödemek için evini, tariasn
m satmak zorunda kalan
halk, köle olmaya mecbur
bırakıhmş" dedı.
Prof. Dr. Tahsin Özgüç.
Asur Ticaret Kolonile-
ri'nde ekonomik krizlere
sıkça rastlandığını, o dö-
nemde yönetimin birçok
kez tebasını kurtarmak
için ekonomik af çıkara-
rak halkı rahata kavuştur-
duğunu da kaydetti.
Usulsüz satışayargı engeli
ÎLHANTAŞÇI
ANKARA - Idari yargı, Didim'de Tür-
kiye Kömür Işletmeleri'ne (TKİ) ait tnl-
yonluk tesıslerin ihale ilanlannda ve değer
tespitinde usulsüzlük yapılarak bedelinin
çok altında satışına ilişkin işlemi iptal etti.
Mahkeme, iptal karanna dayanak olarak
thale Yasası'nın devle-
tin kontrolündeki tah-
sısli mülklerin nitelik-
leri değişmedikçe sa-
tılamayacağını düzen-
leyen 58. maddesini
gösterdi.
REFAHYOL döne-
minde Başbakan Nec-
mettin Erbakan'm 6
Ocak 1997'de kaynak
arayışlan çerçev esinde
yayımladığı genelge uyannca. kamuya ait
sosyal tesislerden Türkiye KömürIşletme-
leri Genel Müdürlüğü Didim Eğitim ve
Dinlenme Tesisleri, 28 Şubat 1997'de Tar-
han Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ'ye
465 milyar 500 milyon liraya satılmıştı.
Satış işlemınin ardından dönemin Ma-
den-Sen Hukuk Sekreteri Huiusi Ceyhan,
18 Şubat 1997'de yapılan satışın ılanında
diğer usul eksikliklerinin yanı sıra tesisin
ham toprak olarak gösterildiği ve arazi de-
• Yargı, Didim'de
Türkiye Kömür
Işletmeleri'ne (TKİ) ait
trilyonluk tesislerin ihale
ilanlannda ve değer
tespitinde usulsüzlük
yapüarak bedelinin çok
altında satışına ilişkin
işlemi iptal etti.
ğerinin doğru yöntemle saptanmadığı ge-
rekçeleriyle yürütmenın durdurulması ve
satış işlemmm iptali ıstemiyle Aydın Ida-
re Mahkemesi'nde dava açtı.
Aydın 2 No'lu Idare Mahkemesi yaptı-
ğı incelemede, tesislerin 33 bin 970 met-
rekaresinin TKİ Genel Müdürlüğü'ne, 46
bin 900 metrekaresinin de Hazine'ye ait ol-
duğunu belirledi. Mahke-
me. karannda 2886 sayılı
Devlet thale Yasası'nın
devletin hüküm ve tasar-
rufundaki mülklere ilişkin
işlemleri düzenleyen 74.
maddesine dayanarak çı-
kanlan yönetmeliğe aykı-
n olduğunu kaydetti.
Kararda. üzerinde eği-
tim ve dinlenme tesisleri-
nın değişik üniteleri kuru-
lu bulunan taşınmazın tahsis amacı dışın-
da kullanılmasının söz konusu olmadığı ve
satışı yasaklanan taşmmaz malın niteliği-
nı koruduğuna dikkat çekildı.
Maden-Sen Genel Başkanı NeşetDemir-
taş karan değerlendirirken kamu kurumla-
nnda çalışan ve çoğunluğu dar gelirli olan
işçı ve memurlann aileleriyle biriikte din-
lenme olanağı bulduklan bu tür sosyal te-
sislerin satışının anayasayla bağdaşmadı-
ğını kaydetti.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Yetmez
Oldu mu ya Sayın Mesut Yılmaz, çocuklann biri-
nın gözlerinin önünde diğerini sevindirip onu mahzun
bırakmak olur mu? Borsacı çocuklannız iki gündür
gözleri ıkı çeşme, "Ellere var da bize yok mu?" diye
tempotutuyortar. "Haber vermediler" demeyin. Bor-
sa yupileri iki gündür yaptıkları tahminlerde, hüküme-
tin almış olduğu önlemlenn sadece para piyasalan-
nı rahatlattığını. sermaye piyasasının unutulduğunu,
bu nedenle de borsanın düzelmeyeceğini söylüyor-
lar.
Hani şu biz cahil vatandaşlann, ne anlama geldi-
ğini pek anlamadığımız ekonomik terimlerle saydığı-
nız bir dızı önlem, Türkçesi vergi almaktan vazgeç-
me kararlan var ya. tşte para piyasalanna yönelik al-
dığınız o türden karariann aynısını sermaye piyasa-
lan için de almanız gerekiyormuş. Özeti Vergi Yasa-
sı'ndan gen dönüş kararlannız, vergi affınız, serma-
ye cephesi için de alınmazsa, borsayı aşağılara doğ-
ru çekiştırip durmaya devam edeceklermiş.
Benım kalın kafam hâlâ bir türtü almıyor. En son
Rusya'dan başlayan, dünyayı kaplayan yeni kriz dal-
gasının bizim Vergi Yasası ile ne ilişkisi var? Sordu-
ğum bilenler, bir ilişkisi olmadığını; ancak krizin Ver-
gi Yasası yüklerinden kurtulmak için iyi bir gerekçe,
zamanlama olduğunu; hükümetin, yaptığı en önem-
li işlerden biri olarak övündüğü Vergi Yasası'ndan ge-
ri dönmekte olduğunu anlattılar. Vergılendirmeye, en
hafifi de olsa denetim altına alınmaya katlanamayan
fınans cephesi, Vergi Yasası taslak aşamasında iken
bile borsa, para piyasalan ile oynayarak önemli ödün-
ler koparmıştı. Ama çıkan yasaya tahammülü yoktu.
Hükümeti yasasından geri döndünmek için iyi bir za-
manlama yakalanmıştı..
Bana sorarsanız, hükümet; hazır finans, sermaye
cephesine bir şeyler vermeye, dağıtmaya başladı.
Para piyasalanna verilen ödünlerin, vergi bağışıklık-
lan ve affının, sermaye piyasalanna verilmesi de yet-
mez. Laleli piyasasının sesine de kulak verilmeli. De-
valüasyon karan da hemen alınmalı. Türk parasının
değerı lyıce düşürülmeli ki, Turkiye'den büyük krize
girmiş olan Rusya'ya satılması istenen mallann fiyat-
lan ucuzlasın. Ruslar paralannın değerini yüzde 100
düşürdüklerine göre, biz ondan da daha fazla düşür-
meliyiz kı, hem krize girmiş komşumuza bir haynmız
dokunsun hem de mallarımız kapış kapış satılsın.
Sayın Mesut Yılmaz, sermaye cephesinden gelen
isteklere bir kere böyle kolay büyük ödunler verdik-
ten, paça kaptınldıktan sonra arkası mutlaka gelme-
li. Hiç merak etmeyin, karşılığını mutlaka verirler. Siz
siz olun, onlardan gelen isteklere, seslere ayarianmış
kulağınızın pozisyonunu hıç değiştirmeyın. En büyük
işadamlanmız açık açık ilan ettıler. Seçim meçim ıs-
temiyorlar. Sizleri uzun bir zaman başımızda görmek
istiyoriar. En büyük işadamlarımızın gönlünü mü kı-
racaksınız?
"Meclıs'te seçim karan almıştık. Sözümüzden dö~
nersek ayıp olur. Ama daha önce bizi seçime zorta-
yan Baykal sözünden dönerse, seçim ayak diretme-
sinden vazgeçerse, biz de seçim karanndan döne-
riz" diye lafı uzatmanın da pek âlemi yok. En iyisi siz
seçim karannı kaldırmadan, parti içi muhalefetınizi
hallediniz, kurultay muruttay ne yapılacaksa yapınız.
Sonra da gerine gerine, "Halk seçim istemiyor" diye
diye, seçim karannızdan geri dönünüz. Gerçekten de
yalan söylemış olmazsınız. Sizlerden, oy verilebilecek
liderier ve partilerden halkımız öylesine umudunu yi-
tirmiş ki, seçlmlebir şeyieri değiştireblteceğine fnae\
L
"
mıyor.
Size garantı verebılinm. Baykal'ın karşı çıkması,
Çiller'in, FP'lilerin bağınp çağırmalarının esamesi bi-
le okunmaz. Siz böyle "gak" diyene istediğinden faz-
lasını verdikten sonra, kapı gıbı sermaye, rant, vur-
gun cepheleri.. hepsı birden arkanızda olduktan son-
ra... Hem bugüne kadar olduğu üzere, ustaca hesap-
laşmayı uyutabilirsenız çetelenn bile hepsi arkanız-
da olur.
Başınız belki biraz şeriat cephesi, hanı şu demok-
rasi sözcüğünü çok ucuza kullanan şer ittifak cep-
helen ile ağnyabilir. Ne de olsa askerler reıimi kolla-
ma adına sizi başıboş bırakmıyorlar. Şenata odün
vermede zikzak çizip duruyorsunuz. Ama onların da
aklı başında olanlan sızin halinizden anlıyorlar. Asker-
lere karşı, darbelere karşı nasıl da kapı gibi güvence
olduğunuzu görüp sizı, yaptıklarınızı takdir ediyorlar.
Onlar etmese bile milliyetçi tosunlar ediyorlar. Onlar
iktidannızdan, iktidar nimetlerinden yararlanmadan
fazlası ile hoşnutlar. Onlar da kapı gibi arkanızdalar.
En önemlisi medyamız, muhalefette iken söyle-
mediklerini bırakmayan medyamız, şimdi sizden çok
memnunlar. Sahi onlan böylesine doyuma ulaştıra-
cak neler verdiniz? Karşınızdaki bu büyük gücü ar-
kanıza almayı nasıl becerdiniz? Sözün kısası iyi gidi-
yorsunuz. Bir özelleştirme, bir vurgun, bir özelleştir-
me daha, bir vurgun daha, bir ihale, bir vurgun, bir
ihale daha, bir vurgun daha... Vermeye devam edin.
Verdiklennız yetmez.
Ha bu arada her gün aldığınız kararlarla bir kazık
daha yiyen; sermaye, rant, vurgun, soygun cephele-
rine aktardıklarınızla durmadan yoksullaşan, daha
büyük sayılarla işsiz kalan milyonlardan korkmayın.
Onlar örgütsüz. Onlara yol gösterecek, harekete ge-
çirecek, moral değerier verecek siyasi partiler, sen-
dikalar, sivil toplum örgütleri darmadağınık, birçoğu
suç ortağı olmuşlar. Gerçi bu durmadan yoksullaşan,
kazık yıyen, ezilen milyonlann da sağı-solu pek belli
olmaz. Genellikle yol gösterecek örgütleri olmadığın-
da, dibe vurduklannda, can havliyle yukan sıçrama-
ya bakar, sosyal patlama denılen olaylan yaratabilir-
ler. Ama ne de olsa sosyal patlamalar her gün olmu-
yor. Onların patlaması uzak ihtimaf. Siz siz olun, ''Ser-
maye, vurgun, rant, soygun cephelerine bu verdik-
lerim yetmez, daha da vermelıyim" deyin.
Yenilenen Mazda 323 piyasada
Mazda'nın 1994 yılm-
da piyasaya çıkardığı
323 modeli 1999 için ta-
mamen yenilendi. Kon-
forun ve guvenliğin ön
planda tutulduğu Maz-
da 323'lerin Sedan (Fa-
milia) ve Hatchback (As-
tina) versiyonları bulu-
nuyor. 1.5 litre 90 HP ve
1.8 litre 115 HP'lik iki
motor seçeneği sunulan
yeni 323'lerde GT adı
verilen sportif donanım-
lı bir versiyonu da var.
Familia ve Astina'nın
1.5 It versiyonlarında
standart olarak hidrolik
dıreksiyon, merkezi kilit,
4 elektrikli cam, radyo,
teyp, elektrikli ve ısıtma-
lı aynalar, katlanabilen
arka ve ön yolcu koltu-
ğu, immobilizer, arka
cam sileceği (Astina) su-
nuluyor.