Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 AĞUSTOS 1998 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER 'Ya İstiklâl Ya Olüm!' YEKTA GÜNGÖR ÖZDEN A nkara'yı ele geçinnek isteyen > unanlılann yir- mi iki gün süren Sakar- ya Meydan Savaşı'nda batı yakasına sürüime- leriyle kazanılan zafer- den sonra TBMM'ce Mustafa KemaJ'e "MareşaT rütbesiy le "GazT un\ anı \e- rildı. Fransıztemsilcisi FrankJin Bouillon'a "Tam bağımsızlık. bugiin üzerimize al- dığıınızgörevin can damandır. Bu görev tüm ulusa \e tarihe karşı yükJenilmiştir. Tam bağımsızlıkdemek,siyasaL malieko- nomik. adfi, askeri, kültürel. her alanda tam bağımsıziığa ve özgürlüğe kavuş- mak demektir. Bu saydıklanmın birin- de bağunsızlıktan yoksun kalmak. ulu- sun ve ülkenin gerçek anlamıylatüm ba- gımsı/lığından yoksun kalması demek- tir. Bunu elde etmeden banşa ve huzu- ra kavuşacağınıız ina/ıcında degiliz" dı- yen Mustafa Kemal. kesin sonuç alın- ması için hazırlıklann siirdürülmesini an- lamayıp kendisini eleştirenlere de şu ya- nıtı vermışti: "Ordumuzun kararı saldırıdır. Ama bu saldınya hazırlığunızı iyice tanıam- lamak için daha uzun zaman gerekti- ğinden erteliyoruz. Yarını ha/ıriıkla. va- rım önlemle yapılacak saldırı. hiç sal- dırmamaktan daha kötüdür. Bekleyişi- mi/i. saldırı kararından vazgeçtiğimiz ya da bunu başartnaklan umudumuzu kestiğimiz biçimde anlamak \e yorum- lamak yersizdir. Kuıtuluş için, bağunsız- Iık için, eninde sonunda düşmanla tüm variığımızla savaşarak onu yenmekten başka karar ve çözüm yoktur »e ola- maz." Daha önce de ~Ben. ulusal ama- ca ulaşmak için tek çıkaryolun savaşmak Hukukçu ve savaşta başarı sağlamak olduğunu \i- nelhorum. Tüm gücümüzü,tüm kaynak- larunızı orduya vereceğiz ve ancak on- dan sonra uJusu insan gibi yaşatnbilece- ğiz" dediğini Büyük Söylev 'inde anla- tan Mustafa Kemal. askerlik sanatının tüm ustalıklanyla düşmana karşı koyma- direnme bilincini uyandınp devingen kılmak. düşmanı yenılgiye uğratmak. bu amaçla askeri gücü en üstün düzeye getirmek. bunlar sağlanıncaya kadar Ku- va-yı Milliye'nin oyalayacağı düşmanı yıpratmak yöntemini uygulayarak ken- disinin başlattığı Ulusal Kurtuluş Sava- şı'nı yine kendisinin planlayıp komuta ettıği saldın sonunda zaferle anıtlaştır- mıştır. Ulusal Kurtuluş Savaşı, sömürgeci dış güçlerin aldığı topraklanmızı kurta- rarak yurt tümlüğünün sağlanması, ulu- sal egemenliğe dayalı bağımsız devle- tin kurulması. insan haklan v e özgürlük- leriyle donatılmış nitelikli bireylerin oluşturduğu ulusun güvenlik ve mutlu- luk içinde çağdaş uygarlığın olanakla- nndan yararlanarak varlığını sonsuza değın sürdiirmesini amaçlıyordu. Yayıl- macılarla birlikte yurtiçindeki soykın- mı girişimlerine başlayan azınlıklara. Osmanlı yönetimine bağlı gericilere kar- şı verilen bu savaşı. saltaskerlikyönün- den değerlendirmek ve işgale son ver- mekle sınırlı tutmak büyük yanılgıdır. Yine Mustafa Kemal. Büyük Söyle- \ i'nde 1907'lerden beri taşıdıgı amacı- nı şöyle özetlemiştı: "Asıl amaç. Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir uİus ola- rak yaşamasıdır. Bu da, ancak tam ba- ğımsızlıkJa sağtanabilir. Ne kadarzengin \e bolluk içinde olursa olsun. bağımsız- lıktan yoksun bir ulus, uygarinsanlar kar- şısında uşaklara yapılandan başka bir davranışa layık olamaz. Oysa, Türkün onuru, özsav gısı, yeteneği çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir uJusun rursak yaşa- maktansa yokolması yeğdir. Öyleyse >a bağımsızlık ya ölüm!" Bu doğrultuda Atatürk. Anadolu ut- kusunu. "Bir ulusun beslediği ülkünün ne kadar güçlü olduğunun en ij i anlatı- mıdır'" nitelemesiyle övmüştür. Savaş, ülke tümlüğünü. bağımsızlığı. özgürlü- ğü. ulusal egemenliği ve yepyeni bir devleti sağlamakla kalmamış, siyasal yönden çağının en iyi örneğini oluştu- raraktüm tutsak uluslan yüreklendirmiş. bölgemizde de dirligi. barışı \e kalkın- mayı gerçekleştirmiştir. Ulusuna. ulusal güce inanarak yola çıkan bir kahrama- nın hukuka uygun atılımlarla. ınsanlık değerlerine bağlılıkla kazandığı utku bugünümüzün nedenidir. Gerçekte va- rolma savaş.ıdır. Banşçı Atatürk'ün ya- şamsal olduğunda kaçınılmaz saydığı savaşın kazandırdıklarıyla mutluyuz. Esenliğimizı, gönencimizi. varlığımızı borçlu olduğumuz Mustafa Kemal v e ar- kadaşlannın bizi yoktan varedercesine yannlara taşıdıklannı asla unutamayız. Ulusumuzun ordulaşarak. büyük özve- rilere katlanarak yaşadığı mutluluk. en doğal hakkıdır. TBMM'vle yönetilip yürütülen Ulusal Kurtuluş. Başkomutan Meydan Savaşı'yla doruğa ulaşmıştır. "Ordıılar! tlk hedefıni/ Akdınizdir. tleri!" buyrugunu ölüm-kalım savaşın- da canlannı adayarak yerine getirip bay- rağımızı 9 Eylül'de tzmir'de dalgalan- dıran Silahlı Kuvvetlerimize büyük Ata- türk'ün armağan ettiği Zafer Bayramı 'nı kıvançla kutluyoruz. Derlenip toparlan- ma (1919- i 920). karşıkoyma v e kovma savaşlan İnönü'ler, Sakarya (1921). so- nuç alma (1922) evrelerini kapsayan ulusal kurtuluş, Dumlupınar'da sonuç- lanmamış. banşı olmayan biçimde Türk devrimiyle bugün de sürmektedir. sür- melidir. 11 Ekim 1922'de imzalanan Mudanya Ateşkesi'nin öngördüğü Lo- zan Banş Antlaşmasfyla askeri ve si- yasal utku birbirini tümlemiştir. Şu ni- teleme çok yerindedir: "Tarihin birkaç > üzyılda yaşadığı özgün olaylardan bi- ridir" (1). Ulusun her yönde tüm varlı- ğıylagirdiği birsavaştır. Çok cepheden tek cepheye dönüştürme. alan ve zaman kazanma becerileriyle bağımsızlık is- tencinin yayılma ve yağmalama oyun- lanna üstün gelmesidir. Ulusal gücün unutulmaz utkusudur. Hiçbiraynm gö- zetmeden yurt bağlamında birleşen ın- sanlann uluslaşma sürecinin ateşli bö- lümüdür. Lozan'ın. yepyeni Türkiye Cumhuriyeti'nintemelidir. Ulusça, ulu- sal güçle koianldığından tarihe "Ulusal KurtuluşSavaşı" (Milli Mücadele)ola- rakgeçmiijtir Erek. amaç.yöntem vearaç birlikteligi. ülkü bırlikteliği. bu savaşın armağanıdır. Ya bugün?!. Ümmetten ulusa vükselrnenin. ba- ğımsız vatanımızda özgür yaşamanın. ulusal egemenlik ilkesiyle devletin sa- hibi olmamızın kıvancıyla insan hakla- nna dayanan demokrasiyi tam anlamıy- la gerçekleştirip erinç ve gönenç içinde mutlu yaşayacağımız \erde. vatan kur- tanp bağımsız devlet kuranlara. dev- rimlerle bizi çağdaş uvgarlık düzeyine enştirenlere çirkin saldınlan önleyemi- yoruz. Kimileri susup izleyerek, kimı- leri savunup kışkırtarak aymazlıklara destek vermektedir. Sıntıp yılışarak*efen- di" \e "hammefendir görünmeye çalı- şan. oy beklentisiv le siyasal ödünler sı- ralayarak her tür kaypaklığı sergileyen kimi bay ve bavanlann aldatmacalanv- la oyalanilmaktadır. Düşkırıklığı yara- tan düzenbazlıklar. madrabazlıklar \e maskaralıklarla toplumsal banşı yıkan şeriatçı, tarikatçı. çıkarcı. bölücü ve sap- kınlann ortaklığı > urtseverleri derinden üzmektedir. Bunlara gösterilen.ilgi la- ıkliğe. bilime, akla. ahlaka ve adalete gös- terilmemektedir. Dindarlığı. bombacılı- ğadönüştüren dinciliğe kıydıranlann. ya- pilıyormu^ gibı inananlan kırmama çağ- nşı ilginçtir. Osmanlı özlemcilerinin. Se\r"e övgüler yağdıran mandacılarla ikinci cumhurivetçilerin karalama ve aşağılama eylemlerine araç kıldığı kür- süler. köşeler. ekran ve mikrofoniargö- zetılirse nereden nereye ve nasıl geldi- gimizanlaşılır. Varlık nedenlerini unu- tan değişik çevrelerin beslediği saplan- tılılann kurucu cumhurbaşkanlannı "'dar- beci"lıkle. Kemalizmı "Ordunun dar- beideolojisi" olarak suçlaması. cumhu- riyet \e demokrasiye karşı saltanatı sa- vunmaktan başka şev değıldir. Hilafet- çilerle birleşen ruhsal ve beyinsel özür- lülere bakıp umutsuzluğa düşülmeme- lidir. Ulusal Kurtuluş Sa\aşı'nın ulusu- muza ödülü sayılan Türkiye Cumhuri- yeti. ulusal onurumuzdur. Onurlu her yurttaşın koruvacağı en yüce değerdir. Bu bilinçle. bu anJav ışla mutlu ve coş- kuluyuz. Gününün koşullarında utkuy- la sonuçlanan savaşı bugünün koşulla- rında düşünürsek bü\ üklüğü ve anlamı (2.3) karşısında söyleyecek sözü güç bu- luruz Yaratıcılarını saygıyla anıyoruz. (1) K.F.Koehler, Leıpzig 1929. (2. 3) Yekta Güngör Ozden, Cum- huriyet 30.8.1994, 30.8.1995 günlü. "*Bü>ük Zafer" ve Tumhuriyetimizin Temeli" başlıklı yazılar. Kurtuluş Savaşı Kahramanlanndan Anılar AVDIN OLGUN Araşnrmaa- Yazar B u yazımda okuyucularımıza sunduğum 1337"de( 1922'lerdelyazılmış bir mek- tubu. babam emeklı bınbaşırahmetliKa- mil Olgun'un belgeleri arasında bul- dum. Mektubun yazan. Kurtuluş (İstik- lâl) savaşında büvük hizmetlen geçen l.SüvariTümenı'nınKomutanı Kur. Yar. AhmetDer- \iş. Ahmet Dervış Bey. 1. Süvari Tümenı'nın komu- tanı olarak tüm mevdan muharebelerine katılmış ce- surveyetenekli birkomutan. Cumhuriyetdöneminin korgenerali. Atatürk'ün pek sevdiği ünlü Deniş Pa- şa'sı. 1930'lu yıllarda korgeneral rütbesinde. Mılli Sa\ unma Bakart^ Müsteşarlığı görevindeş(£e,n genç yaşta bir mıde'kanamasj sonucunda yaşama gözieri- myıimmuş'.'DeA'iÖ'â^a n ) n bu me'ktubu, Kıifttiitfş Sa- vaşf'ndaki furk's'uMV ve askerinı'n fedakârlığını, ve- fakârlığını, kahramanlığını tüm canlılığıyla anlatma- sı bakımından eşsiz bir belge. Mektubu okuduğumuzda ala\ komutanlığı yapan 20-25 yaşlanndaki yüzbaşılar, gepgenç rümen komu- tanı yarbaylar, henüz bıyıklan terlememış kahraman Mehmetçikler gözlerimizin önünde tüm yurtsever- liklenyie canlanıyorlar. Atatürk'ün kurduğu cumhu- riyet ordusunun tüm dünya ıle nasıl baş ertiğini çok daha iyı anlıvoruz bu mektupla. Derv ış Paşa'nın mek- tuptaki muhatabı, tümenin top batarva komutanı ba- bam yüzbaşı Fahri Bey. Mektupta, komutanın övgü ile söz ettigi ikı genç subay dıkkati çekiyor: 11. Sü- vari Alayı Komutanı \'zb. Kâmil Bey ile 10. Süvari Alayı Komutanı Yzb. Şerif Be> Derv iş Bey'ın bu mektubunun bir suretini, Yzb. Fah- ri Bev. yazıhşından tam 22 yıl sonra tümgeneral rüt- besine enştiği birdönemde kadim dostu ve silah ar- kadaşı emekli bınbaşı Kâmil Bey'e Ankara'dan 27 Ha- ziran 1949 tarihli şu mektupla göndermış. Kardeşim Kâmil Olgun'a İstiklâl Harbi 'ne ait bazı belgelerin kendimi ilgilen- direnlerini yazdırmaya ve bir dosya halinde çocukla- nma armağan etmek amacıyla hazırlamava çalışıyo- rum. Bunlar içinde. o zamankı Birincı Süvari Tümen Komutanımız Erkânı Harp Kaymakamı Derv iş Bey'in (Rahmetli Sayın Korgeneral Dervişjyazdığı mektup- lardan bin. Sakarya Muharebelerini ve kendisinin ya- ralanmasını tasv ir etmekle beraber 1. Süvari Fırkası "nın Süvari Alaylannı ve Topçusunu kendi kuvvetli görü- şüne ve temiz vüreğinden taşan sevgilere dayanarak ifade etmektedir. . .Senfnde adını taşıyanmcktubun bir örneğini gön- deriyorum. Beraber çalıştığımız meydan muharebelerindeki şehe"rVefedakârlık hatıralarının bize aıt mükâfatlan içinde eviatlanmıza kalacak bu çok değerlı belgev i sak- lamakla senin dezevk duyacağını ve sevineceğini bı- liyorum. İstiklâl Harbi"nin en çetin meydan muharebelenn- de şanlı 11. Süvari Alayı"nın Komutanı olan ozaman- ki Yüzbaşı Kâmil'e bu tarihi armağanı sunarken ken- dimi zafer anıtına çelenk koyan eski bir muharip gi- bi çok büyük bir ödev yapmış sayıyorum. Şehitleri- mizi rahmetleanarken seni de candan sev gilerimle ku- caklanm. İstiklâl Harbi'nde 1. Süvari Fırkası Süvari Bl. K. (aynı zamanda Top. Batarya Kom.) Ordonat As. Başkanı Tümg. Fahri Ateşalp Ben de rahmetli Derv iş Paşa'nın Sakarva Meydan Savaşı'ndan sonra ağır yaralı olarak yattığı Ankara As- keri Hastanesi"nde kaleme aldığı silah arkadaşlığının ömür boyu süren vefasını ve dostluğunu yansıtan bu tarihsel mektubu siz okuyuculanmıza sunarken kut- sal bir görev i yapmanın mutlulugunu tüm benliğim- de duyuyorum. Işte Denış Paşa'nın mektubu: Kudretli Topçum. Sakan'a kavgalarında her zaman celadetler göste- ren bataryanı soruşturup sav urduğu müthiş tesirleri gör- mek için etrafı araştırdım. Gırdiğım muharebelerde seni, neferlerini yanımda görmek için duyduğum ar- zulann şiddetiyle ezilir. buna muvaffak olamamaktan doğmuş bir kinin zebunu olurdum. Uzaklardan akse- derekgelen tarakalararasında aşınalığı ile ruhuma kuv- vet verecek olanlannı duymak ıster, bunun için çok gayret sarfediyorum. Yazık ki buna imkân olmadı ve ben sedalannda vahşet mermilerinin intllaklannda dehşet bulamadığım bırçok yabancı toplararasında koş- tumdurdum. Veennihayet vabancı bırmuhitinemir- lerime tştirak etme>en, feryatlanmı dinlemeyen ha- vasını yutarken vuruldum. O zaman etrafımı saran bo- ğazımı hırpalayan zuknet ve vahşetin-siyahlıkJannı va- racak-intikam nur vezıyası ile parlayacak bir ümıt gü- nünün tüluunu (doğmasını)arzuladım. Bunun bev hu- deliği hayatımı söndürmeve kastetmiş bir ümitsızlik kâbusunun faaliyete geçmesini intaç etti. Onun can tırmalayıcı tımaklannın kalbime girdiğini duyduğum zaman sizden ayrı bulunmanın acı zararları karşısın- da titredim. Arkamda bıraktığım piyade fırkasının gazanfer yavrulannın kanlannı akıtarak cesur zabit- lennin vücutlannı ifnaederek ümidımın husulüne ça- lıştıklannı bilahare hastahanede öğrendim. Bu: kan da- marlannda bütün vücudumu saran tatlı, leziz bir ce- reyanm husulünü, kuvvetimin idesini teminetti. O va- kit piyadelerle göz bebeğim süvariler arasında bir mu- kayese yapmak cüretinde buldum. Gözümün önünde tüyler ürpertici bir lev ha. bir şahamet levhası yüksel- di. Burada. Kamirinköpürmüşatlannınsavietlersaç- tığını Şerif 'in heybetli bölüklerinin kanlara boğuldu- ğunu ve senin toplarından ateşler püskürdüğünü gör- düm. Bu kan ve ateş dünyasında hain gâvurun kah- rolmuş, tepelenmiş. parçalanmış bir halde bulundu- ğunu seyrettim. Ve işte bu dakikada kahraman kardeş- lerimın kıymetli arakdaşlanmın. canım neferlerimin ulviyet ve sadakatınahavran işlediğim günahlara töv- bekâr oldum. O andan ıtibaren Süvari fırkamla, bil- hassa o fırkamın ruhu olan pek sevgılı topçumla hiç- bir şevi mukayese etmemeye ahdettım. Ve benden uzak olsalar da mübarek vurdun imdat dıye çıkardı- ğı sadaya bütün vücutları ile koşacaklanna olan iti- mat ve kanaatımı on mislı arrtırdım. Dün Nüsret'le ge- len mektubunu okudum bu son lev hanın başka bir ze- minde çızilmiş hatıralarını fark ettim. Kalbımde seni kucaklamak, gözlerinden öpmek için v ükselen bir ar- zunun bütün şiddetini bu kâğıda dökmeye kara ver- dim. Ve işte yazdım. Bilmem ki bu dakikada gözle- nmdoı akan bir kaç danıl^rriulıat)be| yaşımı da bum^-f: tup sana sevgıli Fanive ısafedebilecek mi'. 1 Fotoğra- fımı. bu vazifeyi daha amin bir sujette görecegini ümıtle takdim ederim. Her zaman her an kalbınde sa- na ve arkadaşlanna hörmet besleyen eskı kumanda- nın bu naçiz hedivesinı kabul etmeni yalvarırkengöz- lerinden öpmeklığime müsaadem isteyen... Ahmet Deniş. Mektupta adları geçenler: Vzb.Şerif Bej: İstiklâl Savaşı'nda 1. Süvari Tüme- nı'nebaglı 10. Süvan Alayı'nuı komutanıdır. Rahmet- li Em. Alba> Şerif Güralp. Xzb.Kâmil: İstiklâl Savaşı'nda 1. Süvari Tümeni'ne bağlı 11. Süvari Alavı'nın Komutanı olanrahmetliEm. Bınbaşı Osman Kâmil Olgun. Istıklal Savaşı'nın ün- lü süvari komutanlarından olup hayatı Ergun Hiçyü- maz'ın "Cellatları da Asarlar" belgesel eserine konu olmuşrur. Gazetecı-Yazar Aydın Olgun'un babasıdır. Mektubun muhatabı Yzb! Fahri Bey: 1. Süvari Tü- meni Top. Bataryası.Komutanı rahmetli Tümgeneral Fahri Ateşalp. İstiklâl Savaşı'nda toplannı sıpere sok- madan açıktan düşmana ateş açması ile ünlü çok ce- sur bir insan. ATA'mızla... YAKA'mızla " Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak! " 7 Çalıştık! Cumhuriyetimiz'm 75. yılında dünyaya Dufy Cömlek satıyoruz. PENCERE Devrim Savaşımı Bugün 30 Ağustos.. 76 yıl önce bugün Anadolu'da kördüğümleşmiş çelişkileryumağı "Gordium "daki gibi kılıçla çözül- dü. Nasıl bir kördüğümdü bu?.. • Birkaç kez bu köşede yazdım; ama, yinelenme- sinde yarar var; bizim Ulusal Kurtuluş Savaşımız savaş içinde savaştır. 1) Emperyalizme karşı savaştır. Tarihte ilk kez, bir mazlum halk, başında Ingil- tere'nin bulunduğu emperyalist cepheye karşı ver- diği ulusal kurtuluş savaşında başarıya ulaştı. 2) Iç savaştır. Bir yandan emperyalizme karşı savaşırken iç sa- vaşı da yaşadık. Hilafet ordusuna karşı savaş, Çerkez Ethem'e karşı savaş, Anzavur'a karşı savaş, Anadolu'da başkaldıran gerici isyanlara karşı savaş... 3) Din savaşıdır. Ingiliz, Fransız, Italyan, Yunan ile Anadolu'daki Ermeni ve Rumlar Hıristiyan cepheyi oluşturuyor- lardı; Birinci Büyük Millet Meclisi'nde bir tek Hı- ristiyan milletvekili yoktu; Istanbul'daki Patrikha- ne başından sonuna dek Milli Mücadele'ye karşı elinden geleni yaptı. 4) Dış savaştır. Deyim yerindeyse "dış savaş" Yunanistan'a kar- şı ateş çemberinde verildi. Dışa dönük cepheyle cephe gerisi aynı zamanda düşünüldü. Bir yan- dan iç, öte yandan dış savaş iç içe yürütüldü. 5) Etnik savaştır. Anadolu'da yaşayan Ermenilerle Türkler, Birin- ci Dünya Savaşı'nda birbirlerine girmişlerdi; bu acı olayın dumanı tüterken Rumlarla Türkler ara- sında çatışma başladı. Ülke tam bir cadı kazanı- na dönmüştü. Ulusal Kurtuluş Savaşı kapsamın- da etnik savaş da yaşandı. • 26 Ağustos'ta "Büyük Taarruz" başladı, "Dum- lupınar Meydan Muharebesi"nde kesin sonuç alındı; izmir'in kurtuluşuyla Türkler de celladın kı- lıcından kurtulmuşlardı. Cellat kimdi?.. Cellat sözde uygarlığı simgeliyordu; 1919'da Türklere sövgüyü doruğuna tırmandırmıştı; baş- ta ingiltere Başbakanı Lloyd George olmak üze- re dünya egemenleri ne diyorlardı: - Türkler veba mikrobu gibidirler; en ağırceza- lara çarptınlacaklar, Avrupa'dan atılacaklardır; Türkler yaşamaya layık bir halk değıldir. 1919'da Avrupalının Türklere ilişkin söylemi ırk- çılığın ta kendisidir. • 30 Ağustos, 1912'de Balkan Harbi'yle başlayan sürece Dumlupınar'da konan noktadır. Birinci Dünya Savaşı egemenlerinin yeryüzün- de kurmak istedikleri düzene kafa tutan yalnız Türkiye oldu; 1918'den sonra bu nedenle üç yıl daha savaştık. Öteki ülkeler için 1918'de biten savaşın sonu, Anadolu'da 1922'de noktalandı; ama, bizim için bu nokî.^ ter şeyin bajŞİarigıcıdırj,, • Çünkü, Ukisal KurtufCış.^vaşı sürecinde dey-" rimtohumlanmıştı. Neydi devrim: , ""^-y" Batı 'nın "emperyalizm "ine karşı savaşmak, Ay- dınlanması'nt benimsemek... Devrim savaşımı bugün de sürüyor. ranıte !Hcnıst BODRUM'DA TATÎLÎN YEN/ ADI Lüks odalan. zengin mutfağı, sosyal aktiviteleri, uzman kadrosu ve Bodrum'un rüya kadar güzel manzarasıyla sizlere keyifli bir tatil ımkânı sunuyoruz. 4* kalite 5*hizmet. Tel: 0252 316 19 90 Faks: 0352 316 14 03 HOTELÇLUBEN TÜRKBÜKÜ-BODRUM ••• TüricbiJküsakinJiğiTde Bodrum'Ln harekeöi yaşantsna 20Km.uzaklkta; Eylül'de indirimli fıyatlarta tatil olanağı; \ '-zmt havıızii. ^vvuk ha\uzu T\ >alonu bar ^cık hau dıskcsu. bılanjc. KÜÇÜKÇEKMECE 1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN 1998 582 Esas Dav acı Pakize Türkkon tarafından mahkememize açılan ga- iplık davası sebebi ile. tstanbul ili, Fatih ilçesi. Sofular Köyû, \e\a mahallesi. cılt no: 063 21. aıle sıra no: P58. sıra no: - denüfijsakayıtlı Raışan ve Mehmet Han oğlu. 19[7d.lu Mah- mut Türkhan, Cennet Mahallesi Barbaros Caddesı. no. 74. kat. 3. D.3 Küçükçekmece Istanbul ikamet adresınden 1992 yılı ağustos ayından beri aynlarak kayıp olduğu. gaip hakkında bil- gisı olanlann 3. ay ıçinde mahkememize müracaat etmelen, gaibın kendisı de. duruşma günü 21.9.1998 günü saat 10.00'da mahkememizde hazır bulunması, hazır olmadıgı takdirde gıya- bında karar venleceğı hususu teblığ olunur. 25.8.1998 Basın:41122 UŞAK 2. ICRA DAIRESI'ÎVDEN MEXKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosvaNo- 1998 145 fal Bir borçtan dola\ı hacizlı \e aşağıda cins. miktar ve kıy- metleri yazılı mallar satışa çıkanlmıştır. Birinci arttırma 17.9.1998 günü saat 15.30-15.40'ta Avcılar Uluyolu No: 68'de yapılacak ve o günü kıymetlenn °o 75'ine isteİcli bulun- madığı takdirde 18 9 1998 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak satılacağı Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tah- min edılen kıymetının yüzde kırkını bulmasının ve satış iste- yenın alacağına rüçhanı olan alacaklının toplamından fazla ol- masının ve bundan başka paraya çevirme vepaylann paylaş- tırma masraflarını geçmesmın şart olduğu. mahcuzun satış be- deli üzerinden "«.... oranında KDV'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesınin ıcra dosvasında görülebileceği, masrafi verildiği takdirde şartnamenin bir örnegınin isteyene gönderı- lebileceği, fazla bilgı almak isteyenlerin yukanda yazılı dos- ya numarasıyla daıremıze başvurmalan ilan olunur. 5.8.1998 Vluhammen Kıjmcti Lira 1.000000000 300.000 000 200.000 000 1500 000000 TL Adedi Cinsi (Malıi)eti ve Önemli NitdikJeri) 4 Ahsappervane 1 Etieme makınesı 1 Su ısıtma kazaıu Basın 40279