Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 AĞUSTOS 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Uluslararası derecelendirme kuruluşundan Türkiye'ye, 'IMF'ye verdiğin sözü tut' mesajı
S&P'den koşullu ııotFUAT KOZLUKLU
VVASHEVGTON - Ülkelerin ulusla-
rarası finans çevTeleriyle ilişkilerinin
kadennı belırleyen kuruluşlardan biri
olan Standard and Pour's (S&P), Türki-
ye'nın kredi notunu 4 yıllık bir aradan
sonra ılk kez yeniden düzenledi. 1994
Martı'nda 'BB' olan Türkiye nofunu,
piyasada ciddi krizlere neden olan 5 Ni-
san 1994 kararlannın ardından 'B sabh
durumu'na düşüren uluslararası derece-
lendirme şırketi, ekonominin bugünkü
görûntûsünü 'pontiT olarak değerlen-
dirdi. Standard and Pour's tarafindan be-
lirlenen yenı not, ekonomı çevrelerinde,
"işbaşındaki hükümetin yıl sonuna ka-
dar enflasyonu yüzde 50'ye indirme he-
dcfıne destek" dıye yorumlandı.
Uluslararası finans derecelendirme
kuruluşu Standard and Pour's, Türiri-
ye'nin kredi notunu haziran ayında Ulus-
lararası Para Fonu (IMF) ile yapılan an-
laşmanın ardından alınan olumlu sin-
yallernedeniyle 'pozhire çevirdi. Stan-
dard and Pour's, Türkiye ekonomisi hak-
kında 1994'ten bu yana verdiği ilk olum-
lu karannı, IMF ile yapılan anlaşmada
öngörülen hedeflere ve bu yönde atılmış
adımlara bağladı. Türkiye içın hazırla-
nanraporda,alınan erken seçim karan-
na da değınilerek popülist politikalar
uygulanmasının kaçınılmaz olacağı ve
bu politikalann bazı sapmalan doğura-
cağı da vurgulandı. Türkiye ekonomisi
açısından yakın gelecektekı kuşkulara
yer verilenraporda,"Bu tip politik bas-
lalar,seçim periyodu içerisindegiiçlü bir
kimliğe bürünmekte ve IMF'nin sun-
rauş olduğu ve koşullannın sıkça tartt-
şüdığı programa olan bağlılığı zedele-
meye'kadar gftmektedir" görüşüne yer
verildı. Kuruluş, koalısyon hükümetinin
yakın dönem hedeflerini belirlerken açık
ve şeffaf bir sistem belirlediğini, ancak
buna karşın popülist politikalann haya-
ta geçirilmesi yönündeki baskılan da
engelleyemediğini bildirdi. Türkiye'nin
kredi notunda olumlu sinyal diye nite-
lendirilen Standard and Pour's'un rapo-
runda ileriye yönelik hesaplar içeren
mali gelişmenin seçimler öncesinde ger-
çekleşmesi olasıhğınnı çok uzak bir ih-
timal olduğu da vurgulandı.
Türkiye'de siyasi ve ekonomik istik-
rarsızhğın sürdüğü bildınlen raporda,
bu durumun 1994 yılından beri enflas-
yonun yüzde 80'lerin aJtına ınmemesi so-
nucunu doğurduğu kaydedildı. Mesut
Yümaz hükümetinin IMF yetkilılerine
verdığı sözlere de deginılen raporda,
"Eğer planlandığı gibi giderse Türki-
ye'deenflasjon 1998 yılısonıında yüzde
50'ye düşecek, 1999 sonunda da yüzde
20'ye inecektir" denildi.
Işçüerden
Gökçek'e
protestoANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - An-
kara Büyükşehir Beledıyesı'nde toplu iş
sözleşmesı görüşmelennde anlaşma sağ-
lanamaması nedeniyle greve giden işçıler
Halk Ekmek Fabrikası'nın ek tesislerinin
açılış törenınde FP'li Belediye Başkanı
Melih Gökçek'ı yuhalayarak tören alanı-
nı terk ettiler. Gökçek, ışçi ücretlerinde
yüzde 1.17 oranında artış önerdiğini, an-
cak Hızmet-lş Sendikası'nın bunu kabul
etmediğini savunurken, seçım yılında iş-
çılerle karşı karşıya gelmeyi istemediğini
söyledı.
Halk Ekmek Fabrikasrrun ek tesisleri FP
Genel Başkanı RecaiKutan, FP Grup Baş-
kanvekılı Salih Kapusuz ile Ankara Büyük-
şehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in
katıldığı törenle hızmete açıldı. Belediye
Başkanı Gökçek'in adının törene katılan-
lar arasında okunmasıyla bırlıkte yaklaşık
400 kadar işçı yuhalayarak alandan aynl-
dı Alkış ve ıslıklarla bir süre yürüyen
grup, "Vur vur inlesin Gökçek dinlesin".
"tşçiyiz. haklıyız. kazanacağız". "Anka-
ra'nın başkanı işçi düşmanı" ve "Işçi bu-
rada Meüh Gökçek nerede?" sloganlannı
attı. Polısm müdahalede bulunmadıği gru-
ba törende bulunanlardan bazılannm sal-
dırmaya çahştığı ancak başanlı olamadı-
ği gözlendı.
Halkevleri
yöneticüerine
lyühapis
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hal-
kevlen Derneğı yöneticileri, düzenledik-
len konserde. "anlan stoganlarda ve yapı-
lan konuşmalardaDerneklerYasası'na mu-
balefet edildiğT gerekçesiyle 1 yıl hapis
cezasına çarptınldılar. Mahkeme, derne-
ğın Dıkmen şubesinin de kapatılmasına
karar verdi. Ankara 10. Asliye Ceza Mah-
kemesı'nde görülen davanvn dünkü dunış-
masına. Halkevleri Derneği Dikmen Şu-
besı Başkanı Şiikran Eken. Yönetım Ku-
rulu üyesi HaBl Küreş ve avukatlan Cem
Erkatkatıldı. Söz alan sanıklar, beraatla-
nnı ıstedıler.
Karan açıklayan yargıç Mustafa Danış-
man, şube başkanı Şükran Eken ile Yöne-
tim Kurulu üyeleri Halil Küreş, DemetTe-
kin, Erkan Adıgüzei ve Fatma Ayteldn'in
Dernekler Yasası'na muhalefet ettikleri
gerekçesiyle 1 'eryıl hapis, 3 milyon 870'er
bm lira ağır para cezalanna çarptınldığı-
nı belirtti. Mahkeme. Halkevleri Dikmen
Şubesi'nın kapatılmasma karar verirken
sanıklann cezalan ertelendi.
Karann hukuksal dayanaktan yoksun
olduğunu savunan Halkevleri Genel Sek-
reten Mustafa Coşar. "Baskılar, Halkev-
cfleri banş, eşitlik ve özgürlük yohından
döndüremeyecektir" şeklinde konuştu.
2000yılında
tekli öğrenim
tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Millı Efıtım Bakanı Hikmet Liuğbav, tek-
li öğrenıme geçılebılmesı ve sınıf mevcut-
lannın 30 kişiye inebilmesi için 190bin öğ-
retmen ve 140 bin derslik açığının kapa-
tılması gerektığını söyledı. Bakan Uluğ-
bay. bunun da ancak 2000-2001 yılında
gerçekleşebileceğıni bildirdi.
Izmir'de gazetecılenn sorulannı yanıt-
layan Milli Egıtım Bakanı Uluğbay, geçen
yıl 12 bin 100 ek dershane yapıldığını, bu
yıl yapılacaklarla 30 bin dershaneye ula-
şılacagını bildirdi Dershane açığının 2000
yılında kapatılabileceğini kaydeden Hik-
met Uluğbay. ancak yeterlı dershane ve
öğrecneni bulunan okullarda tekli tedrisa-
ta geçılebileceğmi söyledi.
8 Yıliık Temel Eğıtim Yasası'nın çıkma-
sıyla fonlarda biriken paranın MEB hesa-
bınageçmesınde "gedkme" olduğunu be-
lirtea Lluğbay, bugüne kadar fonlardan
MEB hesabına 80 trilyon lira aktanldığı-
nı, bunun 71 trilyon lirasının 80 il ve 900
ılçede ınşaatı devam eden okullann ta-
mamlaıanası ve 5 dersliği olan okullara ek
3 derslik daha yapılması içın harcandığı-
nı söyledi. Fonlardan aktanlan paranın
yüzde 65'ınin okullann yapirru ıçin har-
canagnı. genye kalanmın ıse 31 Aralık
taritae kadar harcanacağını kaydeden
Ulufbay, 25 Agustos'ta 134 okulun mer-
kezüen ıhalesının yapılacağım, yıl sonu-
na kidarmerkezden ihale edıleceİcokul sa-
yısraa 359'a ulaşacağını bildirdi.
Kosova'ya yardım çağrısıGÜL ATMACA
Kosova'dan Türkiye'ye göç eden
çocuklan temsilen 15 çocuk, "Koso-
va'da çocukJar ölmesin" toplantısıyla
yardım kampanyası başlattılar. Koso-
va Dayanışma Komitesi Başkaru Fah-
ri Türkkan, "Aile reisi etinde silahı, ar-
kasında çocuklan. önündeki düşman-
lasmHşırkenkendisinisiptrediyür" dı-
yerek kampanyaya öncelikle maddı
yardım beklediklerini söyledi.
Kosova Dayanışma Komitesi'nin
başlattığı yardım kampanyası çerçe-
ve sinde Çocuk Vakfı Kültürevi'nde
düzenlenen toplantıda konuşan Ko-
mite Başkanı Fahri Türkkan, 38 der-
negın bir araya gelmesiyle kurdukla-
n 8 kışilik bir komite oluşturduklan-
nı ve başta gıda, ilaç ve bannma mal-
zemesi olmak üzere her türlü yardımı
yapmayaçalişacaklannı belirtti "Ko-
sova'da dağlarda yaşayan, evlerinden
yurrtanndan uzaklaştınlan insanlann
yiyeceği, ilacı, gryeceği ve bannacak
yeri yok. Aile reisi elinde silahı, arka-
smdaçocuklan, önündeki düşmanJa sa-
vaşırken kendisini riperediyor" dı> en
Türkkan, kampanyaya öncelikle mad-
di yardım beklediklerini söyledı. Türk-
kan. "Kosovanlar eylül aymdan sonra
havalann soğumasıyla çadır, battani-
ye ve yakacağa ihtiyaç duyacaklar"
dedı. Türkiye'ye gelen Kosovalılara bir
aylık vize verildiğini hatırlatan Türk-
kan, bu sürenin uzatılması için bakan-
lığa başvurduklannı kaydetti.
Kırklareli'ndeki göçmen kampla-
nnın tekrar açılması gerektığini belir-
ten Türkkan, böylelikle buradaki in-
sanlara sağlık ve eğitim hizmeti götü-
rülebıleceğini ifade etti.
Türkkan,
u
Kosova'dangetecekyara-
hlarve Türkrye'de hastalanan Kosova-
ldar için ayn hastaneye ihtiyaç var. Bu
konuda lçişleri Bakanhğı'ndan söz al-
Kosova'dan Türkiye'ye göç eden çocuklan temsilen 15 çocuk, "Kosova'daçocuklarölmesin" yardım kampanyası başlarti.
dık" diye konuştu.
lstanbul Çocuk Meclisi üyelerinin
de katıldığı toplantıda söz alan Koso-
va Türkiye Temsilcisi Enver Tali şun-
lan söyledı:
"Osmanta tmparatorluğu dönemin-
de 97 bin kilomerre kare olan toprak-
lardan bugün soykınmlar, katiiamla-
nn ardından 28 bin kilometre kare
kaldı elimizde. Sırplar kalanı da te-
mizlemek istiyoriar. Kosova'nın ba-
ğımsızlığını tanımamak için toprak
bütünlüğünün bozulmamasını baha-
ne göstenŞorlar. Hangi toprak bütün-
lüğü? Sırbistan mı bozulmasm? Ben
Sırbistan'ın egemenliği altında mı ya-
şayacağırrT dedı.
Talı, Kosova'nın bağımsızlığı ıçm
Sırp güçlerine karşı mücadele veren
Kosova Kurtuluş Ordusu'nu (UCK)
"Sup zulmünün yaratöğmı" belirte-
rek "Bu savaşı kazanacağız. Farurası
ne olursa olsun. l manm Avrupa, in-
sanlığı hatırlar da bu düğümü çözer"
dıye konuştu. Toplantının mınık davet-
lilen arasında yer alan ve Türkiye'ye
6 ay önce gelen Kosovalı Luhiyeta
Osmanenin (9) "Kardeşlerim çokacı
çektiler. Ben evime geri dönmek istiyo-
rum.Okulumagitınekistiyorum" de-
mesini göçmenler gözyaşlan içinde
dmlediler. Toplantıya ev sahipliği ya-
pan lstanbul Çocuk Vakfı Başkanı
Mustafa Ruhi Şirin, dünyada her gün
35 bin, her yıl yaklaşık 12 milyon ço-
cuğun öldüğünü belırterek Bosna'da
430'u çocuk olmak üzere 557 cesedin
bulunduğu toplu mezann açilmasınuı
ardından çocuklara yardım etmek için
kollan sıvadıklannı söyledi.
Kosova Dayanışma Komitesi'nin
Kosova'ya yardım için açtığı banka he-
sap numarası: Garantı Bankası Gü-
neşli Şubesı. Hesap numarası: 6201-
139-0
İSTANBUL DGM^YE DÎLEKÇE VERİLDİ
Dev-Sol davasının
yenilenmesi istendi
tstanbul Haber Senisi- Avrupa
tnsan Haklan Mahkemesı'nın
(AİHM) 9 Haziran'da aldığı
"DGM'lerde adfl yarguama
yapdmamaktadır" karannı gerekçe
gösteren avukat Metin Narûı ve
Behiç Aşa, FDiz Gencer ve
arkadaşlannın yargılanarak ceza
aldığı Dev-Sol davasının
yenilenmesinı istedi.
lstanbul 2 No'lu Devlet Güvenlik
Mahkemesrne dılekçe veren Halkın
Hukuk Bürosu avukatlanndan Narin
ve Aşçı, Filiz Gencer ve 7 kişinin
yargılandığı davada 3 Temmuz
1996'da karar verildiğini ve 27
Nisan 1998'de karann onandığını
anımsattı. AİHM'nın 9 Haziran'daki
karannda DGM'nin bağımsız ve
tarafsız olmadığı, bu nedenle adil
yargılama yapamayacaklan hüküm
altına alındığı belirtilen açıklamada,
Avrupa tnsan Haklan
Sözleşmesi'nın adil yargılanmaya
ilişkin hükümlerinin DGM'lerce
ihlal edildiği vurgulandı. "CMUK
327/$. maddesi sonradan ortaya
çıkan yeni olay lann varolması
durumunda yargüamanın
yenilenmesi gerektiği
belirtilmektedir. Bu durumda
müvekkilkrimizin usülüne uygun
kurulmuş bir mahkemede, adil
yargılanma ilkesi doğrultusunda,
yeniden yargılanması
gerekmektedir'' denılen dılekçede,
AÎHM'nm karannın Türkiye
açısından bağlayıcılığı bulunduğuna
da dikkat çekildı. Nann ve Aşçı
dılekçesinde, ınfazuı gen
alınmasmın yanında müvekkıllerinın
serbest bırakılmasını da istedi.
CEZAEVİNDE YÎNE StLAHLAR KONUŞTU
Polis vurmaktan sanık
Deliktaş'a infaz girişimi
AYKUT KÜÇÜKKAYA
lstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik
Şube Müdürlüğü'nde görevli komiser
yardımcısı Bora Banş Güter'in katıl
zanlısı Nazmi Detiktaş, Metris Ceza ve
Tutukevı'nde sılahla vurularak ağır
yaralandı. Narkotik Şube
Müdürlüğü'nde görevh polis memunı
Güler'i, 2 Aralık 1997'de Bakırköy'de
"uyuşnırucu" operasyonu sırasında
silahla yaralayarak ölümüne neden olan
Nazmı Delıktaş, dün akşam saat 16.00
sıralannda halen hapis yatüğı Metris
Ceza ve Tutukevı'nde silahlı saldınya
uğradı. C Blok'ta kalan Delıktaş'ın, A
bloktakı zıyaret bölümüne gıttığı sırada
'D' Blok'ta kaldığı tespit edılen ikı
hükümlü tarafindan yedı el ateş edilerek
vurulduğu öğrenildi. Delıktaş lstanbul
Üniversıtesı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Hastanesi'ne kaldınlarak tedavı altına
alındı. Hastane yetkılıleri, Delıktaş'ın
sağlık durumunun ciddiyetini
koruduğunu bildirdi Delıktaş'ın
avukaü Mehmet Oevedoğlu, Deliktaş'a
iki hükümlünün yedı el ateş etn'ğini ve
olaya lstanbul Cumhunyet
Başsavcılığı'nın el koyduğunu beürtti.
Deliktaş'ın eşı Esma Deliktaş ıse olayla
ilgili herhangı bir açıklama yapmadı.
Bu arada, Bayrampaşa Ceza ve
Tutukevı'nde de 13 Temmuz 1998'de,
Yeni Günaydın gazetesinin
ortaklanndan Hasan Erkuş'un da
aralannda bulunduğu ve 1 ton esrarla
190 kilo eroin tıcaretı yaptıklan
gerekçesiyle yargılanan sanıklardan
Erol Kabak, tstanbul DGM'de görülen
duruşma sonrası adam öldürmek ve
gasp suçundan hükümlü Metin Çekmez
taraftndan vurularak öldürülmüştü.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Bip Uzıın Yüpüyüş...
Sayın Nezihe Sanal üç çeyrek yüzyılhk bir cum-
huriyet savaşçısı... Atatürk'ün eğitim ordusun-
dan... ŞimdilerdeADD BursaŞubesi'nin başkanı.
Mektubunda iki ilginç 'örnek olay' aktarıyor.
Herkesin ve özellikle de cumhunyete sahıp çı-
kanlann bilmesi ve üzerinde düşünmesı gereken
iki olay.
Geçen yıl kentin iki kenar semtinde yaz okulu
açmak istemişler. 22 öğretmen gönüllü olmuş. Ya-
zın boş olan okullarda kendilenne sadece üç ders-
lik temin edilmesi için valiliğe başvurmuşlar.
Koca Bursa'da bu olanağın bulunamadığı bil-
dirilmiş kendilerine... "Ve yaz boyu çocuklanmız
üzerinde etkili olma olanağı, resmi ellerie, yalnız-
ca Kuran kurslanna bırakılmış!"
Bu kez bir öğrenci yurdu kurmak için kollan sı-
vamışlar. Hiç değilse biravuç öğrenciyi dinci yurt-
lanndan kurtarabılmek ıçin. Bağışların hızlanma-
sı için de bir hesap numarası ilan etmişler.
Savcılık "usulsüz para toplamak"Xan dava aç-
mış. Ama yargiç, derneği aklamış ve paraları ser-
best bırakrnış. Buraya kadar iyi.
Ama birden ne olmuş biliyor musunuz? Valilik,
karann bozulması içın resmen başvurmuş!
Sayın Sanal ve arkadaşlannın savaşımı sürüyor.
Inançla, gerilemeden, umutsuzluğa kapılmadan.
Devletin valilerine, kaymakamlarına, bilmem ne-
lerine karşın sürüyor!
Tıpkı Atatürk'ün 'Bursa Nutku'nda söylediği gı-
bi...
• • •
"Demirel'in Isparta'sı" ile ilgili yazdıklarım bir-
çok kişiye esin kaynağı olmuş. Aslında "Demi-
rel'in Türkiye'si" deyışinin daha doğru olduğunu
savunmak için sarılmışlar kaleme.
Konya'dan yollanmış olan bir mektupta ilginç bil-
giler var.
Konya'ya çağdaş, cumhuriyetin temel ilkeleri-
ne sahip çıkan bir milli eğitim müdürü atanmış. O
da açıktan 'irtica'ya destek çıkan ve yolsuzluklar
yapan birkaç okul müdürünü görevden almış.
Sen misin bunu yapan?
'Şimdi iki bakanlık müfettişi bu ilimızde harıl ha-
nl çalışıyormuş. Suçlananlan aklamak ve de on-
lann üstüne gideni cezalandırmak için... Tıpkı Is-
parta örneğindeki gibi!
llkokul öğrencilerini namaz kılmaya zorlayan-
lar... öğrencilere "ADD'den uzak durun, PKK ör-
gütünden daha tehlikelıdir" diyenler... 8 yıllık zo-
runlu temel eğıtıme açıktan karşı çıkanlar... Dın der-
si kitabtnın başındaki Atatürk resmini yırtanlar... Ata-
türk'e, cumhuriyete, orduya saldıran bir dergiyi
okullarda dağıtanlar...
Onlann hepsi suçsuz (!)• Ama onlann üzenne gı-
denler suçlu (!).
• • •
Milli Eğitim Bakanı Sayın Uluğbay çağdaş bir
insan. Cumhuriyetin temel değerlerine inandığına
kuşku yok.
Ama REFAHYOL döneminin müsteşarı gene
koltuğunda oturuyor. Aynı dönemdeki birçok üst
düzey bürokrat daha da önemli görevlere geldı.
örneğin personel atama müdür yardımcısı, genel
müdür yapıldı. Atama daire başkan yardımcısı,
genel müdür yardımcısı oldu.
Sonuç?
Bakan gibi düşünenler eziliyor. Bakanın karşı
olduğu çizgiyi savunanlar kollanıyor.
Bir süre önce 'kaymakamlar kararnamesi' çık-
tığında sevinç çığlıklan yükselmişti; "Irticacı kay-
makamlann hiç değilse bir bölümü görevden alı-
nıyor" diye... Sonunda anlaşıldı ki görevden alın-
ma değil sadece yer değiştirme söz konusu.
Herhalde irtica tohumlan biraz da başka tarla-
lara serpilsin diye!
• • •
Başbakan Mesut Yıknaz, askeriere güvence ver-
miş:
- Irticayı siz bana bırakın!
lçişleri Bakanı, Sayın Yılmaz'ın partisındendı.
Milli Eğitim Bakanı ise Sayın Ecevit'in partisinden...
ve işte 'manzara-i umumiye'l..
Anlaşılıyor kı, karanlık güçlerle savaşım sadece
ona buna bırakılamayacak kadar cıddı bir ış
ADD'lerin, ÇYDD'lerin uzun yürüyüşü sürmek
zorunda.
Nedemiş Atatürk, Bursa'da bir avuç gerici sesini
yükseltince:
"Bu memleketin polisi, savcısı, yargıcı var...
demeyeceksin!"
Özellikle de "Nasıl olsa bu memleketin baş-
bakanı, bakanı, valisi, kaymakamı, müfettişi, falanı
filanı var" demeyeceksin!.. Yürüyeceksin!..
Yolun çok uzun ve çok zahmetli olduğunu bılerek!
Ve de yolun sonunun kesinkes aydınlık olduğuna
inanarak!
• • •
Fikret Bila'ya hoş geldin!...
Gazeteler mutsuz haberlerle dolu. Onca mutsuz-
luğun içinde sevgili Fikret Bila'nın yeniden yazıla-
nna başlaması büyük bir mutluluk oldu.
Aalar paylaşıldıkça azalırken, sevinçler payla-
şıldıkça artıyor. Ne güzel!
n l r l l i l n r Ver: Eminönö Vapur tskelesi. Saat: 03.00. ts-
O i a U t a r tan^geçeninün^rtcjsessiziiğineteslimolurç
ken vapur iskelesinin kaldınmlannda "sokak çocuklan'' birbirine yastık olmuş y aüyor. Arkalann-
dan yerde iki kişinin yarüğını sanıyorsunuz. Ancak çocuklann önüne geçince kaldınmın soğuk taş-
lannda birbirine sokulmuş üç kişi olduğunu anhyorsunuz. Büyük olanı küçüğüne yorgan olmuş.
Hava sıcak olmasına sıcak, ancak sokak çocuklarîmn hali içler acısı. \e ajaklannıız istemezcesine
çocuklann yanından uzaklaşıyoruz. (Fotoğraf: AYKUT KÜÇÜKKAYA)