23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 1998 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Siyasetçilere.ı. Prof. Dr. TURKAN SAYLAN ÇYDD Genel Başkam T urkı>e Cumhunvetı ne sın çekmışse sıvasetçılenn dın somürusunden çek- mıştır l924yıhnmMart a> ında TBMM Öğrenim Bırlığı Yasası'nı çıkar- mış Şer'ıyyeBakanhğı'nıvehılafetıkal dınp laık duzene geçışın en onemlı adı- mını atmışken aynı yılın kasımında demokrası adına kurulan Terakkıper ver Cumhunyet Fırkası "Bufirkamil- letindinine saygıhdır" dıyerek, çağdaş- laşmavolundakı ulkeve sıvasetyolu}- la dın somurusunu sokuvermıştır Işte o gun bugündur, ıster sağ, ıster sol gorûşte olsun, sö\ lemıne 'din'ı. bal- kın kutsal inançlannı, memleketın > uz- de doksan dokuzunun Musluman oldu- ğunu, anasının başortusünü kanştırma- dan, tankatlara,cemaatlere, aşıretlere goz kırpmadan bunlann ısteklenne odun vermeden sı>asetyapana hemen hemen hıç rastlanmamıştır Aksı doğruysa be- n gelsm, tanhe adı altın harflerle yazıl- Radıkal sağın yasal koşullan ve de- mokrasının sınırlannı zorlayıp ortaya bır partı olarak çıkışından sonra, toplum- cayaşadıklanmız onlaradaı>ıbırders olacakşekılde tambırkaragulmeceha- lını almadı mır) Dın somurusu, başta radıkal dıncıler olmak uzere hıçbır sıyasetçıye ya da sı- > asal partıye, uzun vadede yarariı olma- mı^tır Olmayacaktır da Geçenlerde hastane bahçesınde gös- terı yapan başortulu poturlu sakallı gençlenn "Musluman Turkıye" ben- zen bağırışlannı goren bır grup hasta kendı aralannda "To>beyarabbi,Mus- lumanlık bunlara mı kaldı? Bö> te Mus- lumanlık olur mu" dı>e ofkelennı be- lırtıyorlardı Ey sıyasetçıler, dın somurusuyle kut- sal du> gulan, laf salatanıza malzeme ya- parak bu ulkede belkı kısa surelı başa- n kazanabılır, etrafınıza bınlerını top- lar. bır sure borunuzu otturebılırsınız. ama bır süre sonra ıplığınız pazara çı- kacaktır nıtekım çıkıyor da, çıktı da tster gokten ının, ıster kapıdan gınn o kursulere çıktıgınızda, alana topladı- ğınız, çoğu kez de toplattığınız ınsan- lar sızı dınlıyormuş gıbı gorunüp alkış- lasalar bıle eğer dın ve ınanç somurü- su yapıyor, ıkı cumle arasına bıkkınlık veren malum sozlerı katıyor bır o >a- na bır bu yana, ılkesız kın ve netret sa- çan ıletıler (mesajlar) yolluyorsanız, temsıl ettığmız partıyı >ok olmaya ta- şıdığınızı bılmelısınız Sızı, TV'lerde, alanlarda ızleyen halk, sırf bu tutarsız, ıçerıksız çozumsüzve ıtıcı haykırmalannız nedenıyle sıvaset- ten soğuyor, umutsuzlaşı>or ve dertle- nne çözum getırecek bas,ka kanallar an- yor Yeryuzundekı ellı altı kadar Mus- lümanulkeıçınde dın somurusunu ya- salarla uzaklaştırmış tek ülke olan gu- zel Turkıyemızde, sıyasetçılenn bu ko- nuda bılınçlı ve sorumluluk taşır olup gerçeklen gormesı ve ona gore hareket etmesı gerekır, gerekecektır Ulkemızın, koylüsu, kentlısı, gencı. yaşlısı kadını erkeğı son yıllarda tum sıyasetın tum sövlemlenn tum ıcra- atın "dindar gözûkme" ve "din sömü- rusu" uzenne oturtulduğunu artık ıvı- ce anlamış durumda Bın bır mucadele sonunda yasalaşan 8 yıllık zorunlu eğıtımle çocuklarımı- za bıraz olsun çocukluklannı yaşama ola- nağı verdıkten sonra ellennden kaçır- dıklan vavrulanmızı yıne sıvasete kur- ban etmeye çalışan parlamenterlenmı- zeseslenıyorum Zavalhmınıklenn.ka- palı duvarlann ardına hapsedılıp "Ku- ran kursu" adıyla mılıtan yetıştırılme- sıne yıllar vılı göz yumdunuz, küçük yas- ta beyınlennın yıkanıp bılınçsızce ku- melesen kendı ozgurluklennı unutabı- len arka bahçejer olmalanna, devlet ke- sesınden, bızım vergılerımızden des- teklerverdınız Cumhunyetın temel yasalanna ve oğ- renım bırlığıne aykın tum bu oluşum- lara halkımızın nasıl tepkı gosterdığı- nı, ulkemızın karanlıklann sınınna ge- lıı>ıyle ızledınız Bunlardan, yaptıklan- nızdan, verdığınız odunlerden, çığnedı- ğınız ılkelenn gen tepmesmden hıç ama hıç ders almadınız mı, almayacak mı- sınızkı "\avrucuklanncamUerdekurs gormesı, küçucuk dizlerinı buküp otur- malandoğnı olmaz,devletin okullann- da Kuran kursu açılsın" onensınde bu- lunuvor boylesıneakılalmazbırtakıv- yeyapıyorsunuz9 Ister sağ, ıster sol goruşlu olun, ken- dınızı nasıl nıtelersenız nıteleyın de- mokrası adını kullanıp mılletle oynama- yı, dın sömürüsunu bırakın lütfen bu- nun sıze hıçbıryaran olmayacakbr Hat- ta yakın bır gelecekte tum halkın des- teğını yıtınp bır başınıza kalacağınız açıktır Sıyaset gunluk polemıkler lıderle- nn ağız dalaşı. göstermelık gorüntuler ve kut>>al değerlenn somurusu, venne getınlmeyen vaatler ya da nufuz tıcare- tıyle, uzun sure yurutulemeyecek ka- dar cıddı bır ıştır Bu ışe soyunanlann, Turk Aydınlanma DevrunTnın temelle- nnı sarsarak ve dın somurusu v, aparak bır yere varamayacaklannı dahd da geç olmadan oğrenmelen gerekır Insan Haklan ve Demokrasi Av. EMİL ÜNEN izmıı Barosu ndan ^f< ^ ok eskı tanhlerde toplumu hukum- M ı darlar dın adamlan sovlular as- • kerler yonetıyorlardı Bunlar hal- M kı halkıçın halkın yarannadeğıl ^ ^ ^ ^ / kendı çıkar \e yararlan ıçın yo- _ J netmekteydıler Hâlk bundan memnun değıldı Egemen ol- mak, kendı kendını yonetmek ıstıyordu Bu amaçla gereğını yaptı Demokrasıyı seçtı Demokrası ıkı Yunanca sozcükten turemış ye- nıbırsozcuk Demoshalk kratosegemenlık de- mokrasi ıse halkın egemenliği demektı Ancak demokratık bır duzende halk kendını nasıl yonetecektı Her olayda toplanarak gerek- lı kararlan doğrudan doğruya vererek mı 7 Bu mumkun değıldı Bulunançıkaryolşuydu Halk zaman zaman toplanıp kendısını yonetecek kım- selen seçecek, seçılenler halkı yoneteceklerdı Buna "temsiB demokrasi" denıldı Bunun da sakıncalan kısa zamanda goruldu "Seçüenter", yaru "yooeticifer'' bır sure sonra hal- kın değıl, kendı çıkar ve yararlannı düşunmeye, korumaya başlamışlardı Temsılî demokrasının bu sakıncalannı gıder- mek uzere u seçilenler r 'ın "yoneticUer"ın eylem ve ışlemlennı, kararlarını ınceleyecek, gerekın- ce ıptal ve tazmınat karan verecek olan "yonet- sel yargı'' kuruldu (yanı Danıştay ve ıdare mah- kemelen) Yönetsel yargı kurulmus, ama ışler yıne dü- zelmemı^tı Yönetsel yargı yunırluktekı yasala- n uyguluyordu Oysa o yasalan halk değıl "se- çUenler", "\oneticiter" koymuşlardı Çoğu kez halkın yaranna değıl, zaranna hukumler taşı- yorlardı Bu sakıncayı gıdermek ıçın ne yapmalı ıdı9 Yapılacak şey Anayasa Mahkemesi'nı kurmak- tı Nıtekım bu mahkemeler kuruldu Artık ya- salarda ıncelenıp ıptal edılebılıyordu Bu da yeterlı olmamıştı Çunku Anayasa Mah- kemesı anayasa ıle kurulmuştu Kendını anaya- sa ıle bağlı goruyordu Oysa kı anayasayı da halk değıl yıne "seçileıüer", yanı "yöneticiler" hazırlamış, kabul etmış. yururluğe İcoymuştu Kısacası demokrası kurallan bır turlu ışletı- lemıyordu Demokrasıvı geçerlı kılmak. ışletebılmek ıçın ne yapmalıydı 1 Oyle kurallar kabul edılmelıy- dı kı, halk da "seçilenler" de, ^öneticiler" de kısaca herkes her şe> bu kurallara uygun olmak zorunda olsun Bu güçlü kurallar "iıtsan haklan" kurallan ıdı Insan haklan dunvanın her yennde, aynı şe- kılde uygulanması gereken evrensel kurallardır Insan haklanna sırt çevırmış bır demokrasıden soz edılemez însan haklan kurallan avnen, noksansız, tas- tamam uygulanmaİJihr Hermemlekete, heryö- netım turune göre-defişık^çesıtlı ınsan haklan yoktur Buhaklannbırkısmınınkabulu obûrkıs- mının ertelenmesı ya da yadsınması mumkun de- ğıldır Insan haklan ınsana yapışık, aynlması ola- naklı olmayan haklardandır Hıç kımse bu do- ğal haklanndan kısmen ya da butunuyle vazge- çemez Türkıye'de ınsan haklannın gelışımı zaman zaman gen adım atıiması, kısaca şovle olmuş- tur Türkıye padışahlıkla yönetıJırken, egemenlık padışahın ıdı Halk ınsan bıle değıl 'kul'du Bınncı Me!?rutıyet donemınde 1876 Anaya- sası ıle padışahın bır kısım yetkılen kısıtlandı Bazı demokratık haklar kabul edıldı Ancak 1909 da ılan edılen sıkıyonetım ıJe lttıhat ve Te- rakkı Cemıyetı yonetımı ele aldı Ozgurlukleras- kıya alınıp msan haklanna sırt çevnldı 1921 Anayasası'nda ınsan haklan yoktu 1924 Ana- yasası ıle bazı "siyasi haklar" tanındı 1961 Ana- yasası'nda "shasi haklar" yanında "sosyal hak- tor* da yer aldı Bu anayasa bırtakım değışık- lıkler eklemeler çıkarmalardan sonra 1982 Ana- yasası ıle toptan kaldınldı Şımdı halen yururlukte olan 1982 Anayasa- sı'ntn ınsan haklan ıle ılgılı hukumlenne kısa- ca bır goz atalım Bu anayasanın 90'ıncı maddesıne göre *._ uluslararası antlaşmalar kanun hükmündedir', kanun gıbı uygulanacaktır Orneğın Avrupa In- san Haklan Sozleşmesı'nın tum hükümlen, ulu- sal yasalanmız gıbı aynen uygulanmalıdır 15 raaddeye göre 's»>»ş, seferberbk, sıkıyö- netinı ve olağanüstti hallerde.. anavasada öngö- rulen gu>encelereay kın tedbırier alınabılir' An- cak bu aykın tedbırier'-. mılletleraı-ası hukuk- tan doğan yükümlulukler ıhlal edılmemek kav- dıyla' alınabılecektır 148 maddeye gore Anayasa Mahkemesı ka- nunlan, hatta anayasa değışıklıklennı yanı ana- yasayı bıle ıptal edebılır Ancak uluslararası ant- laşmalara dokunatnaz Gorulüyorkı uluslararası antlaşmalar kanun- lardan anayasalardan bıle üstün hukuk kuralla- ndır Bunun doğal sonucu olarak da uluslararası kuruluşlar orneğın Avrupa Insan HakJan Komıs- yonu ve Avrupa Insan Haklan Dıvaru (Mah- kemesı) ulusal mahkemelerden ayn ve çok daha etkılı olması gereken yargı kuruluşlarıdır Avrupa Insan Haklan Komısyonu ve Avrupa Insan Haklan Dıvanı (Mahkemesı) Anayasa Mahkemesı kararlannı goz onunde tutarak karar verecek değıldır Buna karşılık Anayasa Mah- kemesı, komısyon ve dıvan kararlannı goz onun- de tutacak, bu kararlar doğrultusunda karar verecektır Uygulama da tamamen boyledır Anayasa Mahkememız ınsan haklanna, sozleş- meye uygun, bunlan goz önünde tutan kararlar vermektedır Bunedenle Anayasa Mahkemesı'nın kararlan sadece ulusal değıl, uluslararası yargı kuruluşlan ve kararlan arasında da çok onurlu. saygın bır yer almaktadır Gorülüyor kı ınsan haklan ıle demokrası arasın- da bır yakınlasma. hatta yakınlaşmadan ote, bır bütünleşme vardır PENCERE Pilotun Askeri mi, Sivili mi?.. Hurrıyet gazetesının man- şetı "Uçakta rutbe şoku" "THYuçağının Samsun'da yaptığı kazanın raporu, kor- kunç bırgerçeğı ortaya çıkar- dı Asker kokenlı ıkı pılottan kaptan pilotun, kendısınden ust rutbedekı ıkıncı pılotu uyaramadığı saptandı " Ikıncı başlık daha çarpıcı "Uçak kazasına rutbe so- runu neden olmuş " Evet, "Kaptan pılotemek- lı Yarbay Hıkmet Işbuyuran, kaza sırasmda kumandayı elınde bulunduran emeklı Al- bay Halil Cura'ya mudaha- le edememış " Inanalım mı? Kazanın elbet bır nedenı vardır, ama, gerekçe "rutbe" sorunu mudur'? Turk Hava Kuvvetlen'ndekı durum ne- û\f> Bır ast, askeri eğıtımde, olum pahasına da olsa us- tunu uyaramayacak kadar şartlandırılıyor mu? • Bırbırınden farklı uç aske- ri mudahale yaşadık 27 Ma- yıs, 12 Mart, 12 Eylul* Her bın toplumda değışık kesımlerın canını acıttı, gerı- de yara ızlerı bıraktı, kımısı- nın orduya yonelık duygula- n tortulaştı, buruklaştı zehır- lendı, medyadakı koşelerde bunun sonuçları goruluyor "Zıverbey Koşku" adlı kı- tabımda anlatmıştım 12 Mart'ta benı evımderı aldı po- lıs, gozlerımı bağladı Bır "semt-ı meçhul"e goturdu gozlenm bır odada açıldı, kar- şımdakı sıvıl "- llhan Bey, dedı, Genel- kurmay'a bağlı bıryerde bu- lunuyorsunuz, sorguya çe- kıleceksınız " Zıverbey Koşku 'nde ba- şımdan geçenlerı hıçbır za- man "Genelkurmay" ya da "ordu "yla ozdeşleştırmedım Koşk'un "patron"u General Memduh Ünlutürk, daha sonra terorıstler tarafından oldurulduğu zaman, eylemı kınayan yazı bu koşede çık- tı Ordu, bızım ordumuzdur Kımsenın malı değıl Ne var kı ıçıne askenn de katıldığı tanhsel gelgıtler ya- şanıyor, devrım ve karşı dev- rım çalkantıları ıçınde canı yanan korkutuk bılınçsızler, askere karşı onyargının "fikr- ı sabıf'ınden kurtulamıyor- lar, murtecıler, Kurtçuler ve mandacıların ekmeğıne yağ suruyorlar Aptallığa entellık adını kım 28 Şubat'ta MGK'nın aldı- ğı kararlarla Turkıye bır donum noktasını vurguladı llk kez "karşı devnm "e "dur" dendı, bu oigu, halkın buyuk çoğun- luğunun destekledığı "Aydın- lanma Devnmı"n\r\ ve "laık Cumhunyetın" doğasından kaynaklanan anayasal bır çı- kış Ne var kı koltuğunu yrtıren Tansu Çiller'ın guduleme- sıyle DYP ırtıca sıyasetının yorungesıne kaydı, Şaıbe Ha- nım'ın hırstan gozu karardı, bır gun kursude konuşurken 'çat' dıyeçatlarsa şaşırmam Es- kı adıyla Refah, yenı adıyla Fa- zılet cephesı ıse asker duş- manlığını açıktan tşlıyor Bu or- tamda THY uçağının Sam- sun'da yaptığı kazanın ge- rekçesı ne9 "Rutbe sorunu1 " Hurnyet 'refıkımız'\o kastı elbette bu değıl, ama, aske- nn ışı zor Ya sıvılınkı? • Insaf eyleyelım, THY uçuş guvenlığını Hava Kuvvetle- n nden ayrılan deneyımlı pı- lotlarla sağlamıyor muydu^ Şımdıye değın gozledığımız ve bıldığımız gerçek buydu Pekı, ış tersıne mı dondu?. öyleyse THY asker pılotla- nna yol verıp yalnız sıvıllen gorevlendırmelı Ama, ya halkımız bunu du- yarsa 9 Ya THY'ye guven eksılır- se? Ya yolcu sayısı azahrsa? Turkıye nın sorunu bu 1 Değıl mı? YAŞAMIN RENKLİ YANLARI PARTI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle