Katalog

Cumhuriyetİmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmeni Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatörü HikmetÇe- tinkaya • Yazıışlen Müdunı İbrahim Yddız • Sonımlu Mudur. Fikret İlkiz 0 Haber Merkezı Mudürü. Hakan Kara • Görsel Yönetmen Fikret Eser Dii Haberler Şinasl Danışoğlu • lstıhbarat Cengiz Yıtdınm • Ekonomı. Mehmel Saraç 9 Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir \ ücebnan • Makaleler Sami Karaören # Düzeltme AbduDah Yaaa#Fotograf Erdoğan Koseoğlu •Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen. Mehmel Faraç Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmcl Çetinkaya, Şükran Soner. Ergun Balcı, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbav. Hakan Kara. AnkaraTemsücısı Mustafa Balba> AtatüıkBulvanNo: 125, Kal.4. Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • tzmır Temsılcıs,ı Serdar Kızık, H Zıya Blv. 1352 S. 2 3 Tel. 4411220, Faks: 4419117 »Adana TemsilcısrÇetinYiğenoğlu, lnönüCd U9S.No:l Kacl, Tel-363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Mûdûıü t'stün Akmen • Koordınatör Ahmet Kornlsan 9 Muhasebe Bü*en( Yener^ldare Hfeeyin Gürer • lsleene Önder Çelik • Bıİgı- Işlem Nail toal • Bılgısayar Sıstem Mitaüvet Çfler«Satış FazUetKuza MEDYA C: • Yöneıim Kuulu Başkanı - Genel Müdûr Cnbia Erduran • Koordmatör Ifeha lşıtman 9 Genel Mudur Yardurcısı SevdaÇoban Te! 514 07 :3 - 5139580-513846O61.Faks 5IÎİ463 \a>ımla>aD \e Basan: Yenı Gûn Haber Ajansı, Basın vc Yayıncıhk A $ Turkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 lslanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0'212) 513 85 95 11NİSAN1998 lmsak: 4.53 Güneş: 6.25 Öğle: 13.12 tkindi. 16.51 Akşanv. 19.46 Yatsı: 21.12 Dünyamn en küçük kitabı • TAYPE (RELTER) - Ülkesinde kitaplann en küçüğünü yapmakla tanınan Tayvanlı miniatürist Chen Font- Shean, bu kez de Küçük Kutupayısı adlı masal kitabını küçülttü. Tayvanlı sanatçının üzerinde 8 ay çalışarak meydana getirdiği dünyamn en küçük masal kitabı, yalnız 9 milimetre eninde ve 0.09 gram ağırlığinda. lsviçre folklorundan alınan ve küçük bir kutupayısının hikâyesıni anlatan kitapçık dün Taype kentinde gösterime sunuldu. Haluk Levent tahliye edildi • KARATAŞ(AA)-Çek üzerinde tahrifat yaptıği gerekçesiyle 4 Temmuz I997"den bu yana Adana Karataş Cezaevi'nde tutuklu bulunan pop müzik sanatçısı Haluk Levent, dün sabah saat 08.30'da tahlıye edildi. Sabah erken saatlerden itibaren cezaevi önünde toplanan yakınlan ve hayranlan. çiçeklerle, sloganlarla sanatçıya sevgı gösterisinde bulundular. Levent'in neşeli oldugu dikkat çekti. Dalgıçların başı deptte • ANKARA (AA) - Dünya Sualtı Aktiviteleri Birliği (CMAS) komisyonlannda 13 üye bulunduran ve eğitim faaliyetlerinde de Avrupa'da 6"ncı sırada yer alan Türkiye, birlik tarafından kara listeye alındı. 1997 yılında 6 ayak üzerinden yapılan Zıpkınla Balık Avı Avrupa Kupası müsabakalanndan, sadece Çeşme'de düzenlenen yanşmalara katılan Türkiye, 20-21 Eylül tarihlerinde Hırvatistan'da yapılacak 21. Zıpkınla Balık Avı Dünya Kupası'na katılma hakkını da kaybetti. lş ve İşçi Bulma Kupumu'na rakip • ANKARA (AA)- Işsizliğin önienmesi amacıyla hizmet veren tek kuruluş olan Iş ve İşçi Bulma Kurumu'na rakip geliyor. Özel istihdam bürolan da ışsizin iş umudu olacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Namı Çağan. ANAP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır"ın yazılı soru önergesine verdiği yanıtta, özel istihdam bürolannın iş ve işçi bulma faaliyetlerine aracıhk etmelerine imkân sağlayacak bir yasa tasansı hazırladıklannı bildirdi. Oburluğa psikoterapi • ADANA (AA) - Yeme bozukluğunun tedavi edilmesi zorunlu bir hastalık oldugu belirtilerek, tedavisinde en etkili yöntemin psikoterapi oldugu bildirildi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yunus Emre Evlice. Türkiye'de kadınlann yüzde 4.5'i, erkeklerin ise yüzde 0.4'ünde yeme bozukluğu görüldüğüne işaret etti. Mesela Dedik • Yazanmız Erdal Atabek ve çizerimiz Kamil Masaracı bayram izninde olduğundan. 'Mesela Dedık" köşesini bu hafta yayımlayamıyoruz. Danıştay karanna itiraz etmeyeceğini açıklayan Çevre Bakanı Imren Aykut, topu Enerji Bakanlığı'na attı Bergama için 'mazeret' arayışı• Çevre Bakanı Imren Aykut, Danıştay karannın Çevre Bakanlığf mn iznini değil, bildirdiği görüşü iptal ettiğini savunarak Eurogold'un Enerji Bakanhğf ndan aldığı ruhsatın geçerli olduğunu öne sürdü. Bergamah köylülerin avukatı Senih Özay, "Çevre Bakanlığı sorumluluğu üzerinden atamaz" dedi. CEM ULUTAŞ Çevre Bakanı Imren Aykut, Euro- gold Madencilik şirketine Bergama'da siyanürle altın çıkanlmasma izin ve- ren Çevre Bakanlığı işlemini iptal eden Danıştay Karan'na "itirazetmeyeceği- ni" açıkladı. Ancak Bakan Aykut. tatil yaptığı Paris'ten sorulanmızı yanıtlarken, Da- nıştay karannın Çevre Bakanlığı'nın iznini değil, bildirdiği görüşü iptal et- tiğini, dolayısıyla Eurogold'un Ener- ji Bakanlığı'ndan aldığı ruhsatın hu- kukı açıdan geçerliliğini koruduğunu iddia etti. Bergamah köylülerin avu- katı Senih Özay ise Danıştay gıbi cid- dı bir yargı kurumunun iptal ettiği iş- lemın izin mi yoksa görüş mü olup ol- madığmı herkesten daha iyı bıleceği- ni belirterek. "Çevre Bakanlığı sorum- luluğu üzerinden atamaz" dedi. Danıştay"ın Eurogold'a verilen Çev- re Bakanlığı iznini iptalinden sonrane yapacağı merakla beklenen Çevre Ba- kanı tmren Aykut, karann yeniden göz- den geçirilmesi için başvurmayacağı- nı açıklad». Aykut, "Bergama için ya- pacağım hiçbir şey yok. Bir türlü an- lamak istemedikleri. iptal edilen şeyin Çevre Bakanlığı'nın \erdiği iznin de- ğil, doğrudan doğrma verilen görüş olduğudur" dedi. Bu açıklamalanyla herkesi şaşırtan Aykut, Eurogold'un Çevre Bakanlığı'ndan alınmış bir iz- ni olmadığını, söz konusu şirketin 1991 'de çıkan ÇED yönetmeliğinden önce başvurulannı tamamladığını söy- ledi. Çevre Bakanhğı'mn verilen izin- lerkonusundayetkili olmadığını savu- nan Aykut, Bayındırlık Bakanlığı'nın ÇevTe Bakanlığı'na resmi bir yazıyla yaptığı başvuru üzerine, gerekli tedbir- lerin alınması halinde altın madeninin işletilebileceği yolunda görüş bildiril- diğıni söyledi. Enerji Bakanlığı'nın verdiği ruhsa- tın yanısıra, Çevre Bakanlığı'nın ver- diği olumlu görüş üzerine Bayındırlık Bakanlığı'nın inşaat ruhsatı verdiğini anımsatan Aykut, konunun 7 ayn ba- kanlık ve 8 kamu kuruluşunu ilgilen- dirdiğini belirtti. Madenlerin yer altı- na kilitlenmesinden yana olmadığını da vurgulayan Aykut, şöyle devam et- ti: "Eurogold'un bir ÇED raporu ha- arlama yükümlülüğü olsavdı ve Çev- re Bakanlığı olumlu görüş bildirseydi bile, Danıştav hâkimlerinin biümsei bir raporaitirazetmeleri mümkün obnaz- dı. Çünkii ÇED, bilim adamlan tara- fından hazırlanan bir çalışmadır. So- nuçta Danıştay da oluşturacağı bilirki- şi heyetinde, ÇED raporlan haarla- yan bilim adamlannın görüşlerine baş- vurmak durumunda kalacaktı." Yöre halkının avukatı Senih özay da bakanın sözlerine tepki göstererek. "Çevre Bakanı topu Enerji Bakanb- ğı'nın üzerine atmak istiyor. Yeterince yetidsi olmadiğıiçin çekingen davranı- yor. Çevre Bakanı, bu konuda kimden yana olduğunu açıkça ortava ko\ ma- hdır" dedi. Çevre Bakanı Aykut'un Danıştay'ın izni değil, görüşü iptal et- tiği sözlerinin geçersiz olduğunu be- lirten Özay, "Danıştay'ın idari bir iş- lemi iptal etöğinin farianda olmamaa sözkonusu obımaz"* diyekonuştu. Dev- let Bakanlan IşınÇekbi ve Riiştü Ka- zım Yücelen'in Eurogold için söyledik- leri "Gerekirse paralannı veririz gi- derler" sözlerini anımsatan Özay, Or- man Bakanı Ersin Taranoğlu'nun da Danıştay karan üzerine ormanlık alan- dan yapılan tahsis işlemini durdurdu- ğunu kaydetti. Maliye Bakanı Zekeri- yeTemizeTin de hazineye ait alanlann tahsisini durdurma hazırlığında oldu- ğunu vurgulayan Özay, ilgili idarele- rin Danıştay karanna göre pozisyon almaya başladığına dikkat çekti. Da- nıştay karanyla hukuki durumun açı- lan davadan bir dakika öncesine dön- dürüldüğünü anlatan Özay, Euro- gold'un yeni bir ÇED hazırlaması ve yeni başvurular yapması gerektiğini savundu. Bu başvurulara yeni izinler verilmesi halinde açılacak karşı dava- larda da söz konusu Danıştay karan- nın emsal teşkil edeceğini bildiren Özay. bu karara aykın davranmanın Anayasa'nın 138. maddesine aykın olacağmı söyledi. 138. madde'nin 4. bendi şöyle: "Yasama ve yürütme or- ganlan fle idare, mahkeme kararlan- na uvmak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme karartannı hiçbir su- rededeğiştiremezve bunlannyerinege- tirUmesini geciktiremez." Peribacaları ithal alçıyla korunacak Kapadokya Bölgesi'nin simgesi peribacaianıun doğai etküerden korunması için Fransa'dan özel alçı ithal edildi. Vali Şinasi Kuş. ithal edilen özel alçının. deneme amacıyla El Nazar KUisesi Ue Göreme Açıkhava Müzesi'nde bulunan bazı peribacalannın sağlanilaştınlmasında kullanıldığını sövledi. Dolgu malzemesi olarak kullanılan alçının renginin, peribacalannı oluşturan kayalara çok benzediğini belirten Kuş, "Sonucu beklivoruz. fstediğimiz sonucu ahrsak, dış yüzeyleri yıpranan diğer peribacalan ve kayadan o> ma kiliselerin onanmında da bu alçıyı kullanacağız" dedi. Arkeolojik SlT'lerde 'sergi binası' karan arkeologlar arasında tartışma yarattı Ören yerlerinde 4 inşaat' kaygısı NERMtS BAYÇIN Kültür varlıklarjnın yennde korunması ve sergilenmesi amacıyla arkeolojik StT alan- lannda yapılaşmay a izin veren yeni ilke ka- ran, arkeologlar arasında yoğun tartışma- lara yol açtı. Gerekçesi genelde destekle- nen, ancak uygulamada sorun yaratacağı be- lirtilen ilke karan metnindeki yoruma açık ve çelişik ifadelerin, tahribata zemin hazır- layacağı savunuluyor. Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Yüksek Kurulu'nun 3 Mart 1998 tarihinde aldığı 572 sayılı ilke karanyla, 1. ve 2. de- rece arkeolojik SİT alanlanna giren ören yer- lerindeki taşınır eserlenn korunması, bakı- mı, restorasyonu ve sergilenmesi, bağlı ol- duğu müzeyetaşınmaksızın artık yerinde ya- pılabilecek. Bu amaçla gereksinim duyulan açık ve kapalı müze, depo ve çalışma me- kânlanyla ziyaretçilere yönelik açık oto- park. WC gibi düzenlemelere de "sur dı- şında yapdması koşuluyia" izin veriliyor. Söz konusu ilke karanyla Istanbul Suri- çi'nde kalan müzelere dava açma hakkının doğduğunu söyleyen İÜ Prehistorya Bölü- mü öğretim üyesi ve Kırklareli Höyüğü ka- zı başkanı Prof. Dr. MehmetOzdoğan, tüm Türkiye'yi bağlayıcı sur dışı koşulunun ba- zı antik yerleşmelere uyarlanamayacağını öne sürdü. Özdoğan, "Bu manhğa göre Bodrum Müzesinin de Halikamas; bugün yerinde sergilenen Efes'teki gibi mimari e\e- manlar ve büyük küpler gibi diğer taşuur eserlcrin de toptan sınır dışına çıkanlması gerekir. Öte yandan kompakt bir yerleşme olan Truva'nın da hemen dibinde yapılaş- ma demek. Aynca surian olmayan yerieş- meler ne olacak? Sonra öyle höyükler var ki bütünüyieaçık hava müzesi ofanaya adav " dedi. Özdoğan karara ilışkin önerilerini ise şöyle açıkladı: "Bir örenyerinin ölü taşlar niteiiğinden sıvnlıp çekjd bir duruma get- mesi herkesin dileği. Ancak bu yaşamsal fonksivonlann, yerleşmenin karakterine ve koşuDanna göre arkeolojik dokuya zarar verilmeden beliıienmesi gerekir. Bu kap- samda ele ahnan karar daha gerçekçi ola- caknr. Aynca Türkiye'de yeterince işleme- yen denedeme mekanizmasım da döşün- mek gerekiyor. Aksi takdirde yapılaşmanın nereye varacağı kestirilemez. Bence nelerin yapıİmaması gerektigi sıralansa daha man- üklı olur." 'Once tartışılmah' Karann ilgili platformlarda tartışılması gerektiğini belirten Selçuk Üniversitesi Ar- keoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Le- vent Zoroğhı. ortak bir görüşe vanncaya kadar da uygulamanm ertelenmesini öner- di. Aynı zamanda Arkeoloji ve Arkeolog- lar Derneği Başkanı olan Zoroğlu, karann, öncelikle Kültür ve Tabiat Varlıklannı Ko- ruma Yasası'nın 9. maddesine ve bu yasa doğrultusunda 1. ve 2. derece arkeolojik StT alanlannda inşai faalıyetleri yasakla- yan 416 sayılı ilke karanna aykın olduğu- na işaret etti. Aynca, bu yüzden de yıllar- dır kamulaştınlmasını bekleyen özel mül- kiyet sahibi kişilere haksızlık edileceği gö- rüşünde olan Zoroğlu. karara ilişkin kaygı- lannı şöyle özetledi' "BUimsel kriteriergöz önüne alınmadan tanımlar yapümtştır. Ta- şınır eserin bulunduğu yerde sergilenmesi, çalınmasından öte, doğa koşullanndan et- kilenmesi \e bozulması riskleri >önünden sa- kıncalıdu-. Ancak ille de eserin ören yerhle işlevsel ve mekânsal bağlannın kurulması isteniyorsa 1. ve 2. derece SİT alanlanna ye- ni inşaatlar yapılmasına gerek yoktur. bun- lar oantik kentin mücaviriolan3. dereceSİT alanlanna da >apdabilir." Karan olumlu bulduğunu belirten 9 Ey- lü! Üniversitesi Restorasyon Ana Bilim Da- lı ve Metropolis Kazı Başkanı Prof. Dr. Re- cep Meriç ise, arkeolojik yerleşmelerin ka- zı evi, müzesi, çalışma mekânlanyla orga- nik bir yapı olduğuna değinerek, eserlerin 100-200 km. ötedeki müzeye taşınmasının anlamsız olduğunu ve bu nedenle de StT alanlanna hiçbir müdahalede bulunulmama- sı konusunda çok katı olunmaması gerek- tiğini sa\ undu. Karardaki eksiklik ve belir- sizliklerin ikinci birek ilke karanyla düzel- tilebileceği görüşünde olan Meriç, sur dışı sınırlamasının yanı sıra, özellikle yapılaş- maya yönelik ölçütlerin neleri, hangi oran- da İcapsadığı ve nasıl uyarlanacağı konula- nna açıklık getirilmesini istedi. Meriç'e gö- re yanıtlanması gereken diğer sorulann ba- şında; restorasyonu yapılarak müze ve de- po olarak kullarulabilecek mekânlara sur için- de ya da dışında mı, ticari dükkânlara ise serginin bir bölümünde mi izin verildiği geliyor. • Prof. Dr. Mehmet Özdoğan: Arkeolojiyi yerinde sergileyelim derken, arkeolojik değerlere zarar verebilecek uygulamalara da yol açmamak gerek. • Prof. Dr. Levent Zoroğlu. ilke karanndaki tanımlarda bilimsel kriterler göz önüne alınmamış. Sergi binalan SlT'in dışında yapılmah. • Prof. Dr. Recep Meriç: Karardaki belirsizlikler düzeltilir ve yapı kurallan netleşirse SİT içinde sergi olanağının bir zaran olmaz.Arkeologlar, antikkentlere ait buluntulann sergilenmesiyleilgili karann gözdengeçirilmesindenyana. ^Baskın karar^ gerflim yaraüyor ilke kararlan alınırken izlenecek yöntem 'açıklık ve katılım' olmalı OKTAYEKİNCt Koruma Yüksek Kurulu'nun 1996'dan bu yana aldığı "ilke kararlan" hep tartışma yaratıyor. Tartışanlar ve "eleştirenJer" ise aslında yabancı sayılmazlar; çoğu yine Ko- ruma Kurullan'nda görev yapan uzmanlar. Nitekim. ören yerlerinde sergileme amaçlı yapılaşmaya yeni kurallar getiren 3J.1998 tarih ve 572 sayılı ilke karan da aynı şekil- de tartışmalara yol açtı. Bu ilke kararlan, Yüksek Kurul'ca ke- sinleştirilmeden önce, özellikle karan "uy- gulayacak" olan diğer bölge kurulu üyeleri ve ilgili uzman kurumlar arasında tartışma- ya açılamaz mı? Böylece, yine ilgili kişi ve kuruluşlann genel bir destegini ve onaymı alacak şekilde yürürlüğe sokulamaz mı?.. Bu soruya "hayır" yanıtını vermeyi zo- runlu kılacak yasal bir engel yok. Kültür Ba- kanhğı ve Koruma Genel Müdüriüğü eğer isterse, hazırlanan ilke karan taslaklannı önceden genel görüşme sürecine sokabilir. Böylece sonradan tepki alacağına, önceden onay ve katkı alarak sancılan baştan gide- rebilir... Nitekim, 1992-1995 döneminde de böy- lesi bir açık ve demokratik yöntem izlenmiş, doğjusu çok verimli sonuçlar da alınmıştı. Ömeğin, Kentsel ve Arkeolojik SİT'Ierle ilgili koruma ilkelerinin ne olacağı konusun- da bakanlıkça hazırlanan bir ön rapor, ülke- deki tüm bölge koruma kurullan üyeleri ve müdürlerinin katıldığı "Kuşadası toplanb- sında" tartışılmış, sonra bu toplantıdakı eği- limleri metne dökmek üzere oluşturulan "ait komisyoniar' 1 ilgili meslek odalannm da gö- riişlerini alarak taslaklar düzenlemişlerdi. Bu taslaklar yeniden "genişletilmiş." bir yüksek kurul toplantısında tarhşıldıktan son- ra bu kez "redaksiyon için" kurulan komis- yoniar da çalışmalar yapmışlar ve böylece ilgili en geniş kesimin katkılanyla olgunla- şan metinler son kez Yüksek Kurul'da gö- rüşülerek "ilke karanna" dönüştürülmüşler- di...l996'da ANAYOL dönemiyle birlikte işte bu tür karar alma süreçleri de terk edil- di ve özellikle dönemin Koruma Genel Mü- dürü Ahan Akat'ın yöntemıyle "baskın il- ke kararlan" uygulaması başlatıldı. Koru- ma Kurullan'ndaki uzmanlar da kendi kat- kılan olmayan, görüşleri bile alınmayan, "emrivaki" niteliğindeki ilke kararlannın sıkıntısını yaşadılar. Neyse ki Mimariar Odası'nın açtığı davalar sonucunda bunla- nn çoğu hukukada aykın bulunarak iptal edil- di... Şimdi Kültür Bakanlığı'nın yeniden açık ve demokratik bir süreci benimsemesi ve il- ke kararlan taslaklannı önceden kurul üye- leri ve korumacı çevreler arasında tartışma- ya açması gerekiyor. Bu, sadece gerilimle- ri gidermekle kalmayacak, ANAYOL ve RE- FAHYOL döneminden lârkh'' bir kültür yö- netiminin işbaşında bulunduğunun da gös- tergelerinden bin olacak... 'StT KARAR1NA AYK1RT Belek yat limanı projesine dava IZMlR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Doğal Ha- yatı Koruma Derneği (DHKD), Antalya'nın do- ğusunda Belek-Kum- köy'de yapılması planla- nan 300 yat kapasiteli "Beşgöz Deresi Yat Lima- nı" projesinin durdurul- ması için Antalya tdare Mahkemesi'nde dava aç- tı. DHKD tarafından ya- pılan açıklamada, Antal- ya'nın 40 kılometre doğu- sundan Aksu Nehri ile baş- layan, yaklaşık 25 kilo- metre uzunlugundaki kumsallan, on binlerce dö- nüm alanı kaplayan değer- li fıstık çamı ormanlan, geniş kumul tepelerini aşıp denize kavuşan üç akar- suyu ve banndırdığı çok sayıda canlı türü ile eşsiz bir ekosisteme sahip Be- lek'in aynı zamanda teh- like altında olan, Bern ve BarselonaSözleşmeleri ile de korunması taahhüt edi- len deniz kaplumbağalan- nın (caretta caretta) Ak- deniz'deki en önemli üre- me alanlanndan biri oldu- ğu belirtildi. Yörenin 1990 yılında "Turizm Yaünm Alanr ilan edildiği ve bu karar doğrultusunda inşa edilen otellerin bugün kumsalın büyük bölümünü deniz kaplumbağalan için uy- gun bir üreme alanı ol- maktan çıkardığı kayde- dilen DHKD'nin açıkla- masında. şöyle denildi: "Kumsalın henüz yapı- laşmamışkısnu,hassasbir ekosistem olan Kumköy, Antalya Kültür ve Tabiat Variıklannı Koruma Ku- rulu tarafından 1. Derece Dogal SİT ilan edilmiş ve bölge koruma alnna alın- mıştır. Kunılun 22.71997 tarih ve 3422 sayılı karan Be '...ekolojik değerlerin bozulmaması, Antalya do- ğusundaki en önemli ko- runabilmiş enderkaplum- bağa alanı olması ve il- ginç özellik ve güzelliğe sahip bulunması nedeniy- Ieyinekurulun31.1.1996 gün ve 2840 sayılı karan ile 1. Derece Doğal StT olarak belirlendiği' gerek- çeleriyle Beşgöz Deresi Yat Limanı inşaat girişimini olumsuz bulmuştur." DHKD'nin açıklama- sında aynca; Turizm Ba- kanlığı tarafından hazır- lanan "Türkiye Kıyüann- da Yat Öncetikleri" çalış- masının Antalya'nın do- ğusunda yat önceliği gör- mediğı, Antalya Nâzım lmar Planı kapsamında, Kumköy SİT alanının he- men 5 kilometre batısında 1500 yat kapasiteli ve 5 metre mendirekli bir yat li- manı ınşaatının planlan- dığı, bölgenin çevre düze- ni parkı oldugu ve henüz plan değişikliği yapılma- dığı belirtildi. Kampanya Yaşlılara Alzheimer uyansı Haber Merkezi-Alzhe- imer Derneği "Yaşla gelen unutkanlık, alzheimer has- tahğmınhaberdsiolabüir" uyansında bulunuyor. Alzheimer Derneği'nin başlattığı hastalık hakkında toplumu bilinçlendirme sü- recidevam ediyor. Halk ara- sında "bunama" olarak bi- linen ve zaman zaman göz ardı edilebilen alzheimer hastalığı ile ilgili Alzhe- imer Derneği'nin bilgilen- dirme çalışmalan sürüyor. "Yaşla gelen unutkanlık, alzheimer hastahğmuı ha- bercisi olabflir" diyen der- nek tarafından hazırlanan bilgilendirme broşürleri 180 bin kişiye ulaştı. Dernek aynca 0 800 211 80 24nu- maralı Alzheimer Bilgi Hat- tı ile hasta ve yakınlannı ücretsiz olarak bilgilendiri- yor. Alzheimer DemegTnin ücretsiz Bilgi hattı dışmda- ki telefon numaralan şöy- le: Telefon: (0212) 588 21 0 Faks:: (0212) 588 22 54 3irk$miş I Denetçi/epi , S d d 'S a m y larinda BıyclojMc i e-posta : tan (a vol. com. tr