19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SARALIK1998SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOM 13 SİRKETLERDEN • BOSCH cep telefonu pryasasına girdi. GSM 908 ve GSM-Com 608 model cep telefonlannı tüketicinin beğenisine sunan Bosch, Türkiye'de yûzde 5'lik pazar payını hedefliyor. • MICROSOFT, öziiriüJerin PC erişimine katkıda bulunmak amacıyla uluslararası bir program başlatn. Mkrrosoft, özüıiülere yönelik ürün geliştiren egirim kurumlanna 50 bin dolar bağış yapacak. Mkrosoft, desteklenecck projelere Microsoft yanlunlannın verilmesini de hedefleniyor. • TOPRAKBANK. Anadolu Spor Kulüpleri ve Visa International işbirliği ile gerçekleştirdiği "'Zincir Kredi Kartı Projesi"ne Erzurumspor Visa Kjedi kartını ekledi. • KOÇ AUianz Sigorta'nın ana ortağı Allianz'a, kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's tarafından "AAA" notu verildi. • AFM Sinemalan, AFM Gold Card uygulaması başlattı. Sinemaya para ile gelme devrinın kapandığına dikkat çekilirken "Akıllı Kart" teknolojısınin ilk defe sinemâ'sektörürode->' •*-<• kullanıldıöı belirtiliyor. • MİGROSta uygulamaya konan kapalı devre televizyon sistemi ile müşterilere miizikten spora, kültürel programlardan kamera şakalanna ve ürün tanıtımına kadar çeşitli yayuılan izleme imkânı tanınıvor. • TÜRK YTONG, 35. kuruluş yıldönümünü çeşitli etkinliklerle kutladı Türk Ytong Pendik Fabrikası"nda yapılan kutlama töreninde, çalışlara kıdem plaketleri verildı. • 3COM,2000yüında yaşanacak bilgisayar sorununa haarlıklı olmalan için küçük ve orta büyüklükteki işletmelere yönelik bir program hazırladı. 3Com'un hazırladığı beş ayaklı programla, firmaJar bilgisayar sorunu hakkında bilinçlendiriliyor. • CARREFOURSA. ürün çeşitleriyle müşterilerine yılbaşı için farklı seçenekler sunuyor. Carrefoursa. yılbaşından itibaren reyonlannı kaldınp birbinnden ayn kapalı alanlar oluşturuyor. Bu konumda ilk çalışma, elektronik, bahçe malzemeleri, oyuncak ve hediyelik eşya reyonlannda gerçekleştirildi. FlNANSBANK • FlNANSBANK, üniversite mezunu gençleri kadrosuna alarak yönetieiliğe hazırlıyor. 4 ay süren eğitim programı sonunda gençler, Finansbank'ın çeşitli bölümlerde istihdam edilivor. • BURGER King, zihinsel engelli çocuklar için yılbaşı partisi düzenledi. Burger King"in ürünlerini tadan çocuklar sihirbazlar kralı Mandrake'nin ilginç şovuyla yeni yıla merhaba dediler. Dünyayı sarsan ekonomik bunalımla fiyatlann hızla düşmesi, gelişmiş ülkelere yaradı Veriler daralmayı doğrııladıEkonomi Servisi - Tav land'da başlayıp dalga dalga önce Asya ülkelerine. ardından da tüm dün- yaya yayılan global kriz. ulusla- rarası tıcarete konu olan temel üriinlerin fiyatlannı büyük ölçü- de düşürdü. Piyasalarda fiyatlar- da yaşanan hızlı düşüşün söz ko- nusu ithal eden gelişmiş ülkele- re yaradığı bildirildı. Uluslararası piyasalarda, bu yılın ocak-eylül döneminde fi- yatlardaki düşüş, petrolde yüzde 28.3'ü. içkide yüzde 23.9. tanm hammaddelerinde yüzde 22.2, gıdada yüzde 19.8. metallerde de yüzde 17.4'ü buldu. Bu dönem- de, gübre fiyatlan yüzde 2.7 ora- nırîda arrtı. Dev let PlanlamaTeş- kilatı(DPT) venlennegöre 1998 Eylül ortalama fiyat endeksi. pet- rolde 71.7, içkide 76.1, tanm hammaddelerinde 77.8. gıdada 80.2, metallerde 82. 6"ya ıner- ken gübrede ıse 102.7'ye çıktı. Uluslararası ürün fiyatlan. ay- nı dönemde. mısırda yüzde 26.5, sığır etinde yüzde 10.9. pamuk- ta yüzde 16.2, bakırda yüzde 27.6, alümınyumda yüzde 16.1 gen- ledi. ABD'de kırmızı sert buğday fiyatı yüzde 32.5. Londra'da çay fiyatı yüzde 26.9. AB'de şeker fiyatı yüzde 4.9. serbest pıyasa- da şeker fiyatı yüzde 36.8 düştü. Buna karşılık uluslararası piya- luslararası piyasalarda bu yıbn ocak-eylül döneminde fiyatlardaki gerileme, petrolde yüzde 28.3, içkide yüzde 23.9, tanm hammaddelerinde yüzde 22.2, gıdada yüzde 19.8, metallerde de yüzde 17.4'ü buldu salarda pınnç fiyatı yüzde 6.3. de- mircevheri fiyatı yüzde 3.5. fos- fatlı gübre fiyatı yüzde 5.4. TSP gübre fiyatı ise yüzde 0.1 ora- nında artış gösterdi. Petrol fiyatlan da bu dönem- de önemli oranda geriledi. Spot piyasada ham petrol fiyatı bu dö- nemde ortalama olarak vüzde 28.2, brent türü ham petrolün fi- yatı yüzde 30.1 geriledi. Dünya- nın ikinci büyük petrol üreticisi, en büyük petrol tüketicisi ve it- halatçısi ABD'de benzınin fiya- tı da bu dönemde yüzde 31.1 ora- nında düştü. Uluslararası mal fiyatlannda görülen bu gerileme, ıhracatlan tek veya birkaç ürüne bağlı olan ülkeleri büyük ölçüde etkiledi. Sığır eti fiyatlanndaki gerileme Avustralya, Arjantin, Uruguay, Yeni Zelanda gibi büyük et ihra- catçılannı, şeker fiyatlanndaki gerileme Küba, çay fiyatlannda- ki gerileme Sri Lanka (Seylan) ve pamuk fiyatlanndaki gerileme de Mısır, Pakistan'ı olumsuz et- kiledi. Bunun yanı sıra petrol fi- yatlanndaki gerilemelerin de ço- ğunluğu Ortadoğu ülkesi olan Petrol thraç Eden Ülkeler Örgü- tü (OPEC) üyelerinin yanı sıra son yıllarda büyük petrol ihracatçıla- n olan Norveç, Meksika gibi ül- kelere faturası ağır oldu. | Fiyatlardaki düşüş gelişmiş ülkelere yaradı] Mallar , Gıda ,, Içki h Tanm Hammaddeleri ;; Metaller Gübreler Î, Petrol - Buğday (ABD-Kırmızı sert) Mısır '" Pirinç Sığır Eti ' Şeker (Serbest Piyasa) Şeker (Avrupa Bırlığı) Çay (Londra) y \ Pamuk Bakır * ^ - _ Alüminyum Demir Cevheri < Fosfatlı Gübre TSP Gübre - ^ Ham Petrol (Ort. Spot Piy.) Ham Petrol (Brent) Benzın (ABD) Eylül 1997 100 1OO 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 Eylül 1998 80.2 76.1 77.8 82.6 102.7 71.7 67.5 73.5 106.3 89.1 63.2 95.1 83.8 V^7£4 83^9 J.03J5J 105.4 71.8 69^9; 68.9 Değişim (Yüzde) -19.8 -23.9 -22.2 -1 7 -4 l 2.7 ; -28.3 « r32.5 -26.5 6.3 * -10.9 -36.8 -4.9 ^ -26.9 -16.2 ^2-716 -16.1 - "** *•* 1 -28.2 O-şfci:> | -31.1 LJ 10 bin TIR'ın iş beklediği belirtilirken yükselmesi beklenen navlun ücretleri geçen yıla göre düştü . Dış ücarethapşırdı; taşımacılık nede FATMA KOŞAR Rusya pazannın kapanması ve global kriz nedeniyle dış piyasa- lann daralması Türkıye'nin dış ti- caretinin gerilemesine yol açar- ken uluslararası taşımacılık bu gelişmelerden en çok etkilenen sektörlerden biri oldu. Ihracat v e ithalatın "hapşırmasıyla nezle" olan uluslararası taşımacılık sek- töründeTIRfılolan işbeklerken yükselmesi gereken na\ lun ücret- leri geçen yıla göre düştü. Rekabetin en yoğun yaşandı- ğı Almanya hattında geçen yıl 6- 7 bin mark civannda olan nav lun ücreti. bu yıl 5 bin marka kadar geriledi. Arabistan hattında 8 bin 500 riyal civanndaki yük ücreti 7 bin riyale gerilerken Romanya 3 bin dolardan 2.400 dolaraka- ıdae dü$üş"gasterdı Rusya %tjf tındaki ücretler de 7 binden, 5 bin dolara indi. Irak'a uygulanan ambargodan dolayı Ortadoğu pa- zannı yıllar önce yıtiren firma- lann Rusya'yı da ka>bettikten sonra Avrupa'yayönelmesi sek- törde "amansız" bir rekabete yol açtı. Malı sıkıntıyla karşı karşı- 9Ki ., Şektörde firmaların iflasın eşiğinde olduğu belirtiUrken,-artmasıgeveken ımvtun ücretleri geçen yıla oranla düştü. ya kalan taşımacılar, bır zaman- lar teşvik verilmesi için çaldık- lan Ulaştırma Bakanlığı'na "ar- tık teşvikleri kesin" çağnsında bulunuyor. Kısabıröncesıne ka- dar teşvik politikasını destekle- yerek bu duruma gelinmesinde et- kili olmakla suçlanan Uluslara- rası NakliyecılerDerneği (UND) Başkanı Saflet Ulusoy'un Ulaş- tırma Bakanlığf yla konuyu gö- rüşmeye başladığı öğrenildı. Ulus- lararası Taşıma Işlen Komisyon- cuları ve Acentaları Derneği (UTlKAD) Başkanı Lütfı Aygû- ler de " Dışticarvttekidüşüş, sek- törii olumsuz etkiledi. Ancak bu noktayagefinmesinde l'ND'nin de isteğiyle verilen teşvikler ve bunu takip eden yanlış yaünmlar etki- li oldu" dedi. Aygüler. Türki- ye'nin yanlış yatınmlar sonucu 10 bin adet aracın bedeli olan bır milyardolan "çöpe atttğuıı" be- lirterek u Rusya pazan açılma- dıkça,dış tkaretteki iyileşmeler bi- lesektörü kurtaramaz" diye ko- nuştu. Firmalar iflasın eşiğinde Sektörde firmalann iflasın eşi- ğinde olduğu belirtilirken, 24 bin tane çekici ile 28 bin treylerden 10 bin tanesinin işsiz olduğu ifa- de edildi. Dablan Uluslararası Taşıma- cılık'ın ortaklanndan Ramazan Dablan. son aylarda navlun üc- retlerinin düşmesinin de sektöre büyük darbe vurduğunu bildire- rek " Rusya pazan kapandı. Al- manya başta olnıak üzere Avru- pa'da sıkıntı >aşı>oruz" dedi. Maliye Bakanı Temizel'den Yalım Erez'e tepki: Ödeme gücü olan herkes vergi ödeyecek geriye gidişiıı yükü çahşatılara9 ANKAR\ (Cumhuriyet Bürosu) - Maliye Baka- nı Zekeriya Temizel. işçi emeklilerine avlıklannın Şeker Bayramı öncesinde ödeneceğini bildirdi. Hü- kümeti kurmakla görev lendirilen Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez'in geçici vergınin kaldınlacağı sözlerini isim vermeden eleştiren Temizel. vergi sis- teminde geriye dönüşün yine verginin çalışanlardan toplanacağı anlamına geldığini vurguladı. Temizel. "Toplum bunu öğrendikten — — ^ sonra geriye bir daha dönülsün de gö- rülsün bakalım neler oluyor. Vergide bütünlüğü bozduğumuz takdirde so- nuçlannmattmdan kimse kalkamaz" de- di. Maliye Bakanı Temizel. dün tüm ış- lemlenn bilgisayarla yürütülmeye baş- lanan Kavaklıdere Vergi Dairesi'nde Vergi Dairesi Tam Otomasyon Projesi (VEDOP) tanıtımına katıldı Temizel. vergi reformunun. "Ödeme gücü olan herkes vergi ödeyecek. Türkiye'de ka- "~^""~~~ zançlar serbest meslek ve ücretten ibaret değildir" mantığı ile yaşama geçtığıni söyledi. Maliye Baka- nı Temizel, vergi sıstemınden geriye dönüş vaatle- ri. spekülasyonlan ve politik tav ırlann hangi ama- cı güttüğünün toplum tarafından açıklıkla görülme- sini istedi. Temizel. "V'ergi reformu tüm sonuçlany- la kaldınlacak denildiği andan itibaren yine vergi ça- lışanlardan sağlanacak anlamı çıkar. Türk toplumu- TM. emizeljVergi sisteminden geriye dönüş vaatleri, spekülasyonlan ve politik tavırlann hangi amacı güttüğönün toplum tarafından açıklıkla görülmesini istedi. nun bu sonucu çıkaracağını bilmeyen insanlann sö> - lediği şeylerdir" dedi. Hayat standartı ılkesınin kal- dınlmasıyla kazanılmayan gelirüzerinden \ergi alı- mına son verildığini anımsatan Temizel, "Peki bu insanlardan yeniden vergi alacağımız anlamı çıkmı- yor mu? Toplum bunlan öğrendikten sonra gerhe bir daha dönülsün de görülsün bakalım neler olu- yor. Vergideki bütünlüğü bozduğumuz takdirde so- — — ^ nuçlarının alhndan kimse kalkamaz. Politik olarak da kalkamaz. O nedenle sözlerin belûii bir tutarlılığa oturtulma- sı gerekiyor" dıye konuştu. Temizel. 153 \ergi dairesınin tan otomasyona geçiş projesi ile vergi ka- çırma olaylarının. matrah farklannın kolavlıklabulunabıleceğınıanlattı. Ze- keriya Temizel, gazetecilerin sorulan üzerine memurların ocak maaşlannı zamlı alacaklannı yinelerken "Sadece bayrama denk geldiği için işçi emeklile- rinin maaşlannı bayramdan önce ve- receğiz'* dedi. Kira geliri bevannamesi tstanbul Defterdarlığı. Ocak 1999 yılında kıra ge- lin elde edenler tarafından verilecek olan Yıllık Ge- lir Vergisi Beyannamesi ve ekleri ile sadece Kira Ge- liri Elde Edenler İçin Beyanname Düzenleme Reh- beri'nin tüm vergi dairelerine dağıtıldığını bildirdi. Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, umudu piyangoya bağladı. Türkiye'deki görüşmelere Azerbaycan, konsorsiyumun operasyon şirketi AIOC heyetleri katılacak Bakû-Ceyhan boru hattı 1999 yılına kaldıANKARA (AA) - Hazar petrolünün uluslararası piyasalara sunulmasmı sağla- yacak Bakû-Ceyhan petrol boru hattına ilış- kin görüşmeler, Ocak 1999"da yeniden ele alınacak. Türkiye'de yapılacak görüşme- lere Azerbaycan \e konsorsijojmun ope- rasyon şirketi AIOC heyetlerinin katılaca- ğı bildirildi. Enerji Bakanlıgı'ndan alınan bilgiye göre Ankara"da 11-13 Ocak tanhlerinde ya- pılacak toplantılarda proje konusunda açık- ta kalan ve henüz taraflar arasında muta- bakat sağlanamayan maddeler üzerinde durulacağı açıklandı. tstanbul'da 13-18 Ocak tarihleri arasın- da yapılacak görüşmelere de bakanlığın "Çekirdek Müzakere Heyeti" ile AIOC ve Azerbaycan Mılli Petrol Şirketi (SO- CAR) heyetlerinin katılağı ifade edildi. Türkiye ile Azerbaycan arasında müza- kereye konu olan iki anlaşmadan "Hükü- • Ocak ayında Ankara ve İstanbul'da yapılacak toplantılarda Hazar petrollerinin geleceği tartışılacak. Türkiye. Bakû-Ceyhan boru hattı konusundaki kararlılığını ortaya koyacak. metlerarası Anlaşma"nın (Inter Govern- ment Agreement) hemen hemen tamam- lanmış durumda bulunduğu ka>dedildi. Taraflarca da uygun bulunan Hükümet- lerarası Anlaşma metni artık müzakereler- de gündeme gelmediği belirtilirken tica- ri hükümler ile projenin finansmanı ıçın gerekli hukuki ve ticari altyapıvı hazırla- yan "EvSahibi Ülke Anlaşması''nın (Host Government Agreement). yüzde 90-95 oranında tamamlandığı vurgulandı. Anlaş- ma kapsamında. hali hazırda uzlaşmaya va- nlamayan ikı-üç madde kaldığı anımsatıl- dı. Türkiye ile Azerbaycan ve AIOC ara- sında sürdürülen görüşmelerde. Ev Sahi- bi Ülke Anlaşması çerçevesinde, halen hükümetlenn. dev letlenn sorumluluklan- nıntarifedildığı ana maddeler üzennde ça- lışma sürdürülüyor. Enerji ve Tabu Kaynaklar Bakanlığı üst düzev yetkilisi. görüşme konulan hakkın- da bilgı verirken "Transitvergivejaücre- tinin ne şekilde ödeneceğine dair bir mu- tabakat sağlanmıştı. Daha sonra firmalar, kendi hukuki danışmanlarıylagörüştüler. Yeni birçözüm için vcniden bir talepte bu- lundular. Bununformülasyonuüzerindeye- niden çalışmamız. çözüm bulmamız gere- kiyor" dı>e konuştu. Buarada. ABD Başkanı BUICIinton'ın Hazar Ha\ zası Enerji Politikalan Özel Da- nışmanı Büyükelçı Rkhard Morninstar'ın son Ankara zıyaretı sırasında, Türkiye'ye yaptığı "Şirketler ile görüşme" tavsiyesi çerçevesinde. Enerji Bakanlığı yetkilileri ile firmatemsilcileri arasında aynca bir gö- rüşme yapılmadığı öğrenildi. Buna neden olarak görüşmelere katilan AIOC içinde, bütün şirkettemsilcilerinın yeralması gös- tenldi. Öte yandan Türkiye'nin, Bakû-Ceyhan boru hattı projesi çerçevesinde sürdür- düğü görüşmelerde, belirledıği 2.3 mil- yar dolartutanndaki maliyeti vukan çek- medıği belirtildi. Aynca ABD'nin de kon- sorsiyumun Bakû-Ceyhan boru hattı projesi için ortaya attığı 3.7 milyar dolar tutann- daki maliyet konusunda "büyüktereddüt- leri" olduğu belirtildi. Bakanlık yetkilisi. Türkiye olarak Ev Sahibi Ülke Anlaşması konusunda sür- dürülen müzakereleri, 1999 yılının ilk çey- reğinde bitirerek anlaşmalan imzaya hazır hale getirmeyi hedeflediklerini söyledi. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Gerçekler Tersyüz Sabahtan akşama tek yanlı beynimız yıkanıyor. Son günlerde krizın boyutlan, sonuçlan, alınması gereken on- lemlere ilişkın açık oturumlar, haber ve yorumlar peş peşe yayımlanıyor. Işverenler, ekonomıstler. Jzmanlar konuştunıluyor. Küçük ayrıntılar, göruş. çıkar ayrılıkları bir yana, ortak koro yayını gibi bır şeyler oluyor. Halkın, çalışanların, emek cephesinin hakları gün- demde olduğunda devlet destegıne şıddetle karşı çı- kanlar, her şeyin özelleştırilmesinı savunanlar, knzdekı sermayenin devlet tarafından kurtanlmasını önkoşul olarak dayatıyorlar. Krizden kurtuluşun tek yanlı reçetesıne göre devle- tin, halkın, çalışanın kesesinden sermayeye vergi bağı- şıklığı, düşük faizli kredi türü kaynak aktanmı da yetme- yecek. Önümüzdeki yıl için yatınmlar srfırlara ındınlecek, işletmeler belkı de eksıye doğru küçülecek, ne yapıp edip sıcak para gelışı için koşullar yaratılacak. Nüfus patlaması olan bır ülkede. gelecek yıl ıçın sıfır yatınm hedeflenmesının, ışletmelerın küçültülmesinin, sermayeye yeni kaynak aktanmının, çalışanlar, emek cep- hesi için felaket anlamına geldiğını görebıliyorum. Üc- retlerin, gelirlenn önemli oranlarda daha da aşağı çekıl- mesi, ışsizlığin büyümesi oluyor. Onlar da zaten, IMF, Dünya Bankası dıli ile "acı reçeteler" dıyerek can ya- kan ama lyıleşmek için zorunlu olan önlemler gibi açık- lıyorlar. Bıze ekonominın kurtuluşu için, emeğin hıçbır günahı olmayan krizden çıkış ıçın, emek cephesinin ödeyecegı bedellerı, çaresız yapılacaklar olarak yuttu- ruyorlar. Birkaç ekonomi programında en uzman(!) ekono- mistlen, eski yeni müsteşaıiarı, Hazine genel müdürle- rini, planlama başkanlannı, işveren kuruluşlannın söz- cülerini dınledikten sonra, yerçekımi kuralı gibi tartışı- lamaz gerçekler olduğu koşullanmasının, beyin yıkama- nın etkisinde kalmamak olanaksız. Bakıyorum da tek aynldıklan noktalar, devlet adına bızım kesemızden ye- ni çok büyük kaynak aktarımlannın öncelıklen üzerin- de ancak kapışıyorlar. Kimileri büyük sanayıcilere, kı- mileri "Anadolu aslanlan"na öncelık venyor. "Emekten bu kadar büyük pay alınıp emek bu kadar yoksullaştınlırken, hıç değılse yeni kaynak aktanmian ko- şullu, işçi çalıştırmaya, yanı sanayi ve gerçek yatırıma bağlı olsa" diyeni bıle çıkmıyor. Bankacılarla ışletmecı- (er arasında paylaşım kavgası ancak gündeme gelebı- liyor. Arada en fazla insanı gözetenler olarak, üretımin gerilemesınden, paranın para getirmesinden yakınan- lar da çıkabilıyor. Dün ekonomi bılimini sermayenin çıkarlan pencere- si ile sınırlı görmeyen, insan boyutu ile birlikte, bilımın kurallan içinde degerlendirdıklerineyürekten inandığım iki bilim insanımıza, Korkut Boratav Hoca ile Erinç Yel- dan'a soracak oldum... Korkut Hoca özetle "Ateşın üzenne kürekle gıdıyor- lar" dedi. Önce krızin gelecegini görmemenın. önlem almamanın büyük bır aymazlık olduğunu, sonra da "ta- mamen dışardan, çaresiz, kaçınılmaz" tanımlamaları- nın gerçeğı yansıtmadığını söyledi. 1994'tekınden çok daha derin bugünkü knzin, 1994'ü hafıf atlatmak uze- re, daha doğrusu sermaye cephesıni kurtarmak üzere alınan önlemlerinin de sonucu olduğuna ışaret ettı. 1994 krizinin ücretlilenn sırtına yıkılmasının sonucu. yoksul- laşan emek cephesinin satınalma gücünün süreklı düş- mesi ile bağlantılı önemli bır talep düşmesi yaşandığı- nı söyledi. 1989 yıhndan bu yana izlenen sıcak para po- litikalannın, kısa vadelı sermaye ithal ederek. uzun va- deli borçlanma ile bir çıkmaza gınldiğını anlattı. Korkut Hoca sonuç olarak sermayeyı kısa dönemde kurtaracak emekten büyük kaynak aktanmının. çogun- lugun yeni agır yoksullaşmasının tüketimı daha da kı- sıtlayacağını vurgulayarak "Tek ûmıdim, seçim kaygı- lan ile bu reçetelerden venlecek ödünler. Ucretlıyı bır ölçüde koruyacak politik kararlar ile tüketımın bır ölçü- de canlandınlması; yatınmlann durdurulması, üretımin kısıtlanması reçetelerine uyulmamasıdır" şeklinde ko- nuştu. Erinç Yeldan Hoca, Korkut Hoca'nın görüşlenne tü- mü ile katılarak kurtuluş reçeteleri olarak sunulanlann, kamuoyuna dikte ettınlenlerın, uygulananların tam ter- si işlenn yapılması gerektığırte işaret etrj. Geçen knzi emek cephesıne yükleyerek bu sayede hafif atlatan serma- yenin, aynı önlemlerle bu kez ikıncı bir kurtuluş şansı olmadığını, durumun daha ağır ve yapısal özellikler ta- şıdığını belirtti. Türkiye'de yaşanan bu knzın aslında da- ha sonraki Meksika krizinin habercısi olduğunu, arka- sından Asya kaplanları, Rusya krizlen ile gelen büyük dalganın, beklenen olmakla bırlikte boyutlannı kımse- nin önceden kestıremediğını söyledi. Türkiye'nin tam bır vurdumduymazlıkla önlem alma- dan eldekı olanaklan çok kötü tükettiğini, şımdi de eme- ği bir kez daha ve çok ağır ezerek sermayeyı kurtarma- ya çalıştığını anlattı. Bütün dünyada sadece sermaye cephesıne yarayan, daha da önemli olarak sağlanan birikimin yatınma değil, finansa akrtılmasına yol açan IMF reçetelenne karşı önlemlerin gündeme geldığını anım- sattı. Kurtuluş reçetelennin ne yapıp yapıp büyümeyi dur- durmama, tüketimi geliştirme, gelırdağılımını düzeltme, emeğin ücretini yükseltmede olduğunu savundu. Ya, ışte ekonomi bilımi, bize tek yanlı yutturulan kısa dönemli paranın, sermayenin çıkarlan ile çakışmıyor. Ne yazık ki kamuoyu araçları tek ideolojinın güdümünde, beynimizi yıkarken, emek cephesinin örgütleri sendika- lar, daha doğrusu sendika liderleri uyuyor. Onlar serma- yenin hizmetindeki iktidariarı oluşturmak, onların çıkar- lanna hizmet etmek üzere, işveren örgütleri ile ıttifaklar oluşturup emeğin hakkının satılmasına hizmet etmeyi seçıyoriar. ASO Başkanı zafer Çağlayan 4 Ekonoıııik krizde değüiz' ANKARA (AA)- An- kara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, 1998 yılında Türkiye'nin şanssızlığınm, Asya krizi ile Rusya'da ortaya çıkan ekonomik çöküntünün, enflasyonla mücadele dö- nemiyle çakışması oldu- ğunu söyledi. Çağlayan, Ankara Sa- nayi Odası'nın dün yapı- lan yılın son aylık Meclis toplantısında yaptığı ko- nuşmada, 1998 yılı değer- lendirmesi ve 1999 yılı beklentılerini açıkladı. Çağlayan. genel makro ekonomik gelişmelerin ya- nı sıra 1998"de, reformla- ra ilişkin tartışmalı Vergi Kanunu'nun yanında önemli bir gelişme olma- dığını. özelleştirmede de beklenen hedeflerin tuttu- rulamadığını savundu. Bu yıl sosyal güvenlik reformu konusunda da hiç- bır adımın atılamadığını. yapısal reformların ger- çekleştirilememesi nede- niyle küçültülemeyen büt- çe açıklannın iç borçlan- ma ile kapatıldığını ifade eden Çağlayan şunlan söy- ledi: "1997 yılı sonunda 6J katrihon lira olan iç borç stoku. 11 katrilyon liraya ulaşnuştir. 1999 yılının ilk dörtayında Hazine. 12 kat- rilyon liralık iç borçlanma gerçekleşrjrecektir. Bunun Türkiye'deki sığ finansal piyasalar için önemli bir sınav olacağını \e faizlerin daha da yükseleceğini söy- lemek vanlış olmaz." Çağlayan. bu yıl sonla- nnda ıvme kazanan ekono- mik yavaşlamanın 1999 yılının ilk yarısında da sü- receğinı tahmin ettiğini kaydetti. Çağlayan, 1999 yıhnda da sanayici ve işa- damlarının yatınm karar- larını alırken temkinlı ol- malan gerektiğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle