16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 1998 CUMARTE HABERLER Gazetemiz yazan Uğur Mumcu, Cemalettin Kaplan'ın Avrupa'daki çahşmalannı yerinde araştırmıştı Ka[>Laıı<*ılanıı 'şeriat' düşüİstanbul HaberServisi - Necmettin Erbakan tara- findan dıplomatık pasaportla Almanya'ya gönderi- len Cemalettin Kaplan. 25 Kasım I984'te İslami Cemiyetler ve Cemaatler Birliği'ni kurdu. Kaplan- cılar İ8 yıldır Avrupa'nın göbeğinde "Allah'a kul, İslama askcr olmak için anayasa Kuran, şeriat ka- nun, devlet İslam olmalıdır" diye haykınyor. Kap- lan'ın ölümü üzerine kendisini halife ilan eden oğ- lu Metin Kaplan'ın hedefi ise açık: "Düşman" ilan ettikleri Türkiye'de şeriat düzenini getirmek için te- rörist eylemler yapmak... Ankara'da 24 Ocak 1993 yılinda bombalı saldın- ya uğrayan gazetemiz yazan Uğur Mumcu. Cema- lettin Kaplan'ın faaüyetlerinin odak noktası olan Bochum. Köln, Berlin, Hamburg. Brüksel, Londra ve Amsterdam'da araştırmalaryapmıştı. Gazetemi- zin 22 Şubat 1987 tarihli sayısında yayımlanmaya başlanan "Avnıpa'daki Islamcı Örgütfer" adlı yazı dizisinde Cemalettin Kaplan'la yaptığı röportajda Mumcu, Kaplan'ı şöyle tanımlıyor: u Kim bu hoca? 1926yılında Erzurum'un İspirka- zasında doğmuş. tlk dini bilgileri babasından almıs. Imamlığa başladığı sırada ilkokul mezunu bile değil- miş. 1971 sılayönetimiyleçokiyiilişkilersürdüren\e zamanzaman sıkıjönen'm komutanlanna kendi ala- nında yardımcı olan Kaplan, 1977 seçimlerinde de MSP listesinden Erzunım''dan milk'tvekili adayı ol- muş. Olnıuş ama seçüememiş. Secilse hiç şüphesiz o da büıün mUletvekilleri gibi kürsüye çıkjp yemin ede- cekti. Ondan ne şüphe?" Ugur Mumcu, yazı dizisinde Kaplan'ın emekli- ye aynldıktan sonra MSP Genel Başkanı Necmet- tin Erbakan'ın isteği üzerine Almanya'ya gittiğini ve Milli Görüşçü diye adlandınlan grupla birlikte ça- lışmaya başladığinı belirtiyor. Mumcu'nun araştır- masına göre Kaplan. 1984 yıhnda "İslami Cemryet ve Cemaatier Birliği''ni kuruyor. Mumcu, "Amaç İslam devietiydi" diyor. Almanya'nın Bochum kentindeki Eyüp Sultan Camisi'ne girerek. tekbir sesleri arasında "İslam devleti kurulacak elbet" diyerek konuşan Cemalet- tin Kaplan'ın vaazını dinleyen Mumcu, yazı dizisin- de Kaplan için şunlan yazıyor: "Türkhe'de Diyanet Işleri Başkan yardımcıhğı yapmış nlan Kaplan'ın ajitasyon yeteneği fena sayıl- maz, ancak Türkçeden ortaokul diploması nasıl al- dıjjı pek kuşkulu. Bağnyor çağınyor, ancak sözcük- leri çok kötü kullanıyor. Örneğin 'mason' yerine 'masun' diyor." CIA kuşkusu Milli GörüşçülerleKaplancıIar arasında odönem- de büyük bir iç kavga yaşandığını belirten Mumcu, Milli Göriiş yanlıiannın "Kaplan'ın CIA tarafin- dan kullanıklığr kuşkusu içinde olduklannı kayde- diyor. Mumcunun Avrupa'daki Islamcı örgütlerle il- gili yaptığı araştırmalar sırasında görüştüğü Milli Görüşçü Ali Yüksel, Mumcu'ya Kaplan'ın faaliyet- lertfte ilgili şunlan söylüyon OTl " H ' • Uğur Mumcu, Necmettin Erbakan tarafından diplomatik pasaportla yurtdışına gönderilen Cemalettin Kaplan'ın amacının "'Islam devleti kurmak" olduğunu gün ışığına çıkarmıştı. Kaplarf ın ölümünden sonra kendisini halife ilan eden oğul Metin Kaplan'ın hedefi ise açık: Türkiye'ye şeriat düzenini getirmek için terör eylemleri yapmak. •'Şimdi Cemalettin Hoca'nın İslamda da olmadı- şılıvor. Diyor ki 'EvTen geldi. Evrenin bir iyiliği ol- ğını bildiğimi/ birçok tavırian bizden aynlmıştır. Bunlar ancak diim ayı bugün idare eden büyük dev - letierin miharlar akıtarak besledikleri CIA gibi teş- kilatlann düşiinebileceği •ve uy gulamaya koyabilece- ği düşüncelerdir ki bunu yapmaya çalışıyoriar, o da yine CIA gibi teskilaüann işidir." Mumcu, 12 Eylül askeri darbesini olumlu buldu- ğunu kendisine itiraf eden Kaplan'la ilgili değer- lendırmesini şöyle >ürdürüyor: "Kaplan hoca, 12 Eylül harekâünı çok olumlu kar- du. Partilerinbalonlannabiriğnedürttü. Hepsisön- dü. Bir ikı sene panısız yaşadık. O kadar rahat ki, cemaat de çoğalıyordu. Cemaat de ruhen bu parti- cilikten tedirgındi." "Hakkınızdada\a açılmış mıvdı" sorusunu yönel- ten Mumcu'va "Hayır"* yanıtını veren Kaplan. da- va açılmama nedenini de şöyle açıklıyor: "Bugün içeri alırtar yann iceri aJırlar diye asağı yukan 6 ay bekledim. almadılar. Artık Allah'ın bir hikmeri her- halde. Yalnız bi/inı bir teminat garantimiz vardır. Ayet-ül kürsüyü iiç-beşdefa,yedi defa okumadan ise başlamayız." Mumcu'nun. "Hoca, hukuksal dunımunuz ne- dir? Almanlardan Murat Bayrak araıılığıyla sığın- ma hakkı istemişsiniz ve almışsınız. Şimdi Haymat- los musunuz" sorasuna Kaplan. "Bana Almanlar teolog diyorlar" yanıtını veriyordu. Bunun üzerine Mumcu şöyle diyor: "Haymatios Türkçede vatan- sız anlamına gelir, teolog din adamı demektir. Hoca daha bunlann ne anlama geldigini bilmiyor." Mumcu, Milli Göriiş ve Kaplancılarla ilgili araş- tırmasında şu görüşlere yer verivor: "Cemalettin Kaplan parti yoluvla devleti ele ge- çirmenin sünnete aykın olduğu düşüncesini savu- nııvor. Milli Görüş yanlılan ise Türkiye'deki RP'yi destekliyor. Bu noktada tam bir yol ayrımı ortaya çıkıyor." Ankara'da 24 Ocak 1993 yıhnda bombalı saldınya uğrayan gazetemiz yazan L'ğur Mumcu'nun, Almanya'da Cemalettin Kaplan'la yaptığı röportaj ve araşbrmalan 22 Şubat 1987'den itibaren Cumhuriyet'te "Avrupa'daki İslamcı Örgütler" başhğı altında dizi olarak yayımlanmıştı. Şeriatçdarın eylem plam tutmadı tstanbul HaberServisi-Anadolu Fe- dere Islam De\ leti (AFİD) adlı şeriat- çı terör örgütünün üyelerinin. Cumhu- riyefin 75. yıh kutlamalannı gölgele- mek amacıyla 29 Ekim'de Anıtkabir'e uçakla intihar saldırısı düzenlemeye ve Fatih Camisi ile Ayasofya'yı işgal etmeye hazırlandıklan onaya çıkmış- tı. İstanbul. Bursa ve Erzurum'da ya- kalanan31 radikal Islamcıdan27'si ts- tanbul DGM'cetutuklanmıştı. Anıtkabir'e saldın hazırlıklannı İs- tanbul \e Bursa'da sürdürdükleri orta- ya çıkan, ancak hava muhalefeti nede- niyle eylemi 10 Kasım'a erteleyen 25 terörist eylemlerini gerçekleştireme- den yakalanmışlardı. Şeriatçı militan- lann Fatih Camisi nin avlusunu silah deposu haline getirdikleri de saptandı. Terörıstlerden. ~,\ti Karataş, Nizamet- tin Kılıç, Kadir Kızıltaş, Ahmet BaL Muharrem Kaçar, Fikret Cinli, Oktay Kuşkaya, Mehmet Bcyık, Bayram Koç, Abdülkerim Demir, Tanju Pekdemir, Fikret Çakmak, Selami Boztepe, Ah- met Bakır, Halis Serin, Kuddusi Ar- mağan, Ahmet Coşan, Murat Özde» mir, Tuncay Göğün, MuhlisÖzolcer ve Mehmet Demir" 5 Kasım da İstanbul DGM'ce tutuklanarak Metris Ceza- evi'ne konuldu. Erzurum'da ise 6 şeriatçı teröristin yasadışı örgütün lideri Metin Kap- lan'ın talimatıyla lOKasım'da Ayasof- ya'yı işgal ederek yasadışı AFlD'in bayrağını minarelereçekecekleri orta- ya çıkmıştı. Erzurum'da yakalanarak Istanbul'a getirilen Arif Püne,SelanıiGül,Kenan BingöL Mehmet Gönültaş ve Erkan Kuşkaya önceki gün çıkarıldıklan ls- bul DGM'ce tutuklanarak Metris Jt Cezaevi'ne gönderildi. Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm yıldönümünde istanbul ve Tarsus'taki anma törenleri sırasında 2 kişi şeriatçı gösteri yapmıştı. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde şoför olarak çalıştığı saptanan RecaiGökalpTarsus'ta, "Pu- ta tapmayin. Kuran'a tapın. Allahü ek- ber,jailaheillallah''diyebağıımıştı. Is- tanbul'da da FP sempatizanı olduğu kaydedilen Mehmet Oge, Atatürk Ha- valimanı İç Hatlar Giriş Salonu'nda saygı duruşu sırasında "ezan" oku- muştu. B S I DB a s i s e n l i l e r D a y a n ı ş m a v e V a r d ı m l a ş m a MİLLİ PİVANGO İDARESİ'NİN 9.11.1998 TARİHLİ CEKİLİŞİ ESAS ALINARAK; ÇEKİLİŞ LİSTESİNDEKİ EN BÜYÜK YEDİ İKRAMİYENİN İSABET ETTİĞİ BİLETLERİN SON BEŞ RAKAMINA GÖRE EŞYA PİYANGOSU'NDAN TOPLAM 158 İKRAMİYE KAZANAN NUMARALARIN î s T E: sı ' î 1999 MODEL HONDA CIVIC SEDAN 1.6 HD MK RT EA A/C 02653 1999 MODEL RENAULT 19 EÜROPA 1.6i SHY HD RT ALIZE 86526 1999 MODEL HYUNDAI ACCENT 1.5 GLS KLM 30358 SISTEM BILGISAYAR PENTTUM 233 MMX FAX MODEM WIN. OFFICE SET 03206 20359 30450 75085 88234 ERICSSON 68» TURKCELL KART VE HATLI CEP TELEFONU 11389 18434 29129 41046 50648 54260 62787 68317 82707 84566 ARÇELİK ARYÇ 3340 ÇAMAŞIR MAKİNESİ 03568 10728 13688 19287 19845 21914 24625 26064 32950 34562 35904 37525 41073 41359 43777 44702 46653 48533 49257 50821 52900 54237 55934 56368 57525 58751 58949 67354 73756 78315 82981 86062 87328 87416 87741 88143 88571 89933 92381 99508 02059 13195 17727 23251 40729 57397 74659 86419 95022 ARÇELİK ARTV 8051 TELEVİZYON 02750 02880 04309 04620 04988 06101 06328 06655 06961 10858 1275] 13318 13330 13480 13544 13690 13880 14484 14497 15881 16060 16639 18179 18917 19362 19827 20783 20975 21009 21557 21566 22269 22310 24678 27018 28508 29099 31921 33071 33480 34121 35099 35419 40466 43382 44099 46613 48086 50863 50940 52264 52725. 53852 53888 57315 60031 60265 63540 64970 65186 67285 67306 68476 69898 73799 73836 •>6242 76823 77512 78 i28 79892 80714 81717 81876 82892 83457 85167 86881 87320 88171 89018 90084 91818 92578 92742 92752 933P 94029 96823 99563 99837 |Bu pıyango Milli Piyango Idaresi Oend Müdürlüğü'nün 29.7.1998 tarih ve B.0.2 I.MP1 0.130002'l590-6823 sayıh, Içişlerı Bakanlığı'nın 29.7.1998 tarih ve B.05.1.EGM.0.I2.02.08/98-172318 sa>ılı tznı ıle düzenlenm.ştir Cumhuriyet k i t a p I a r ı Hikmet Çetinkaya TÜRKİYE'NİN ŞEYTAN ÜÇGENİ 248sayfa, f.hamur Laik demokratik cumhuriyete saldıran gözü dönmüş şeriatçı çetelerin korkulu rüyâsı. güçlü bir yazann olgun gözlemkri... Maskeleri düşüren, tezgâhlanan oyunlan bozan bir gazetecinin soluk aldırmadan sürdürdüğü kutsaJ uğraşının do\ijnjı:u iirünlcri... Bir solukta okumap sevenlcr için. BÜTÜN KİTAPÇILARDA Cumhuriyrt Çağ Pazariama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 ^ kitapkulâbü (34334)Cağatoğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96 GEBZE İŞ MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1998-29 Davacı S.S. Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından davalı Arif Koçer aleyhine açılan tazminat davasında, Davacı kurum sigortalılanndan Ömer Kaya'nın davalı Arif Koçer'e ait ışyerinde çalışmakta iken 10.6.1981 tarıhinde ge- çirdiği iş kazası sonucu malul kalması nedenıyle davacı ku- rumca sigortalıya gelirler bağlandığını, bir kısım ödemelerin tahsili için mahkememizin 1992 40 esas sayılı da\ayı açtıkJan ve ilgili davanm lehlerine sonuçlandığını. ıigılı dosyada yaptı- nlan kusurbilirkişi raporundadavalının kusurlu olduğunun be- lirlendiğini. son çıkan kanun ve karamame ve katsayı artışlan nedeniyle sigortalının gelirlerinde 790.511.037 TL'lik artış meydana geldığini, önceki davadan kusur farkına tekabül eden 9.759.958 TL'lik eksik talep edıldiğinı beyanla fazlaya dair is- tem ve dava haklan saklı kalmak kaydı ile 261.130.071 TL'nin tahsis-onay tarihlerinden itibaren davalıdan tahsiline karar ve- rilmesi talep ediliş olup, Çarşı Içi No.40 Gebze adresinde oldu- ğu bildirilen davalı Arif Koçer'in adresi meçhul kalmış olup, yaptınlan zabıta araştırmalanna rağmen davalının adresi bulu- namadıgından duruşma tarihi olan 26.1.1999 günü saat 10.10'da bizzat mahkememizde hazır bulunması \eya kendisi- ni bir vekil ile temsil ettirmesi aksi takdirde duruşmaya devam olunurak karar verilebileceğinin bilinmesı davetiye yerine ka- im olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 4.11.1998 Basm: 54960 SÎNCAN ASLİ> E HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1998 46 Sıncan Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23.6.1998 tarih 1998 46-438 sayılı ilamı ile, Kırşehir ili. Mucur ilçesi. Babur köyü. cilt: 013/01. sayfa: 18. kütük 7'de nüfusa kayıtlı Şeref kızı Nuray'dan olma 20.6.1997 dogumlu Pelın Taştekin'in nüfusta Pelin olan ismi Elif olarak düzeltilmiştir. ilan olunur. 9.10.1998 Basın: 54936 ŞEBİNKARAHİSAR KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1997 88 Davacı Halet Eraslan tarafından davalı Kadir Yarlı mirasçılan aleyhine açılan kadast- ro tespitine itiraz davasının mahkememizde yapılan açık duruşması sırasında \erilen ara karan gereğince: Davacı tarafından mahkememize verilen 17.11.1997 tarihli da\a dilekçesi ıle \e 21.10.1998 tarihli dahili dava dilekçesi ile; Şebinkarahisar ilçesi. Avutmuş Mahallesın- de tapunun cilt: 30. sahife: 71, sıra no: 84"te babalan Hüseyın Eraslan adına kayıtlı bu- lunan ve taraflan Şarken: Kürtoğlu Beşe Ağa tarlası. Cenuben: hanesi. Garben: dere. tepe ile mahdut mahallede hane kadastro çalışmalan sırasında davalı Şakir oğlu Kadir Yarlı adına yazıldığını tamamen hatalı \e yanlış olarak yapılan tespıtın iptal edilerek ta- pu kaydına göre Hüseyin Eraslan mirasçılan adına tescıline karar verilmesini istemiş olup. ilgili dava dilekçesi dahili davalı ilçenin Avutmuş Mahallesinden Kadir ve Samı- ye'den olma, 1959 doğumlu Celal Yarlı adına tebliğ edilemediği gibi >apılan zabıta araş- tırmasında da adresleri tespit edilemediğinden. dahili davalının duruşmamn bırakıldığı 02.12. 1998 günü saat 9.00'da mahkememizde bizzat hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, duruşmaya gelmedigı veya kendisini bir vekille temsil ettir- mediği takdirde duruşmaya gıyabında devam edilıp karar verileceği hususu ilanen teb- liğ olunur. Basın: 54871 BAFRA 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1998 404 Davacı: Ekrem Atik. Hasan oğlu 1959 d.lu, Cumhunyet Mahallesi 19 Ma>ıs Vekili: Av. Sezai Yılmaz Bafra. Davalı: Daniela Atik. Engiz Köyü 19 Mayıs Taraflar arasındaki boşanma davasının mahkememizde \apılan açık yargılaması so- nunda; Davalı Daniela Atik'in tebligata yarar açık adresi tüm aramalara rağmen ve za- bıta tahkikatına rağmen tespit edilemediğinden daha ewel adına ilanen tebligat yapıl- mış olup bu kez 19 Mayıs ilçesi Cumhunyet Mahallesi 6 hanede nüfusa kayıtlı davacı Ekrem Atik ile davalı Daniela Atik'in şiddetli geçimsizlik nedenı> le boşanmalanna. da- vacı masraf \e ücreti vekalet talep etmediğinden davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş olup davalı Daniela Atik'e karar teblığı yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 54800 İLAN T.Ç. HATAY 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dos\aNo: 1997 313-1998 463 Davacı Suzan Öngün vekili Av. Mehmet Sovtürk tarafından davalı Bilal Öngün aleyhine açılan boşan- ma davasının yapılıp bitirilen açık yargılaması so- nunda: 1. Davanın kabulüne. Antalya ili. Merkez Murat- paşa Mah. C:012 18. sh:60. kütük sıra: I877'de nü- fusa kayıtlı Sabri ve Elmas'tan olma 10.03.1961 d.lu Suzan Öngün ile aynı yerde nüfusa kayıtlı Nuri ve Adle'den olma 0l".01.1956 d.lu Bilal Öngün'ün M.Y.'nin 134. md.si gereğince boşanmalanna, 2. Taraflarca nafaka. tazminat talep edilmediğin- den bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 3. Müşterek evlilikten olma çocuklar Bülent, Mehmet Sezai ve Levent'in velayetlerinin davacı anaya verilmesine, baba ile şahsi münasebet tesisi yönünden taraflar aynı şehirde yaşarlarsa her ayın 1 ve 3 cumartesi ve pazar günleri ile dini bayramlann 2. günü sabah saat 8'den 17'ye kadar. ayrı şehirde yaşarlarsa şubatta 10 ve temmuzda 20 gün süre ile davalı baba yanında kalmak suretiyle şahsi münase- bet kurulmasına dair hâkimliğimizden verilen 5.10.1998 gün ve 1997 313-1998 463 sayılı karann Antakya Cumhuriyet Mah. Çadır Sok. No:52'de otu- rur davalı Bilal Öngün'e ilanen tebliğine. ilanın ne- şirtarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sa- yilacağı ilan olunur. Basın: 54874 İLAN T.C. GEBZE İŞ MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 199811 Davacı S.S. Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından davalı Marinet A.Ş. aleyhine açılan tazminat davasın- da. Davacı kurum sigortalı işçilerinden Gülağa Çi- çek'in 16.3.1987 tarihinde geçirdiği iş kazası nede- niyle vefat ettiğini. sigortalının hak sahiplerine 12.403.403.35 TL'lik peşin değerli gelir bağlandığını ve 12.800 TL sosyal yardım zammı yapıldığını, aynı olay nedeniyle Gebze İş Mahkemesi'nin 199392 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve ilgili dosya- da yaptınlan kusur bilirkişi incelemesinde davalı Ma- rinet A.Ş."nin olayda %50 oranmda kusurlu oluduğu- nun belirlendiğini beyanla fazlaya dair istem ve dava haklan saklı kalmak kaydı ile 9.173.609.80 TL'nin tahsis-onay, sarf-ödeme tarihlerinden itibaren davalı Marinet A.Ş.'den tahsiline karar verilmiş olup, Aydın- tepe Mah. 100 Yıl Cad. Cami Sok. No.2 Pendik İs- tanbul adresinde olduğu bildirilen davalı Marinet A.Ş.'nin adresi meçhul kalmış olup, yaptınlan zabıta araştırmalanna rağmen davalının adresi tespit edile- mediğinden duruşma tarihi olan 26.1.1999 günü saat 09.10'da bizzat mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi, aksi takdirde yokluğunda duruşmaya devam edilerek karar verile- bileceğinin bilinmesi davetiye yerine kaim .olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 4.11.1998 Basın: 54962 CIMARTESÎ YAHLARI ATAOL BEHRAMOĞLU İnsanı Görmek iyi bir roman okuru sayılabilirim. Fakat roman (y da öykü) yazma yeteneğim yok. İlkokul çağların da bir kez şiirin yanı sıra roman türünde bir şeyl€ yazmayı da denedim. Fakat başarılı olamayaca ğımı daha ilk sayfalarda biliyordum. Zihnimin v kalemimin şiirdeki işlekliğine burada sahip değil dim. Bunun nedenı, sanıyorum ki, öykü anlatmı yeteneğimin de olmayışı. Zaten öykülerde ve ro manlarda da (polısiye vb. türler dışında) öykünüı kendisinden çok anlatım, ayrıntılar ve insani du rumlar ilgimi çeker. "Savaş ve Barış" hiç kuşku suz olağanüstü biryapıttır. Fakat öyküsünden pe) fazla bir şey anımsadığımı söyleyemem. Buna kar şılık, sözgelimi, yaşlı insanların mendillerine süm kürürken enselerinin kızarması gibi bir aynntı ga rip biçimde aklımda yer etmiştir... O. Henry türi öykülerden pek hoşlanmayışım belki bundandır Bu tür öyküleri en çok bir zekâ kıvraklığının ürünt sayanm. Öykü ve romanlarda insani durumlarır öne çıktığı yerierde ise, sevdiğim şiirlerden aldığırr tadı duyumsarım. • • • Ülkemizin özellikle son dönemlerdeki "siyasal' yaşamı inanılmaz zenginlikte öykü ve roman mal- zemesiyle dolup taşıyor... Az çok yetenekli bir ya- zar Susurluk'taki kazadan bu yana olup bitenler- den, yayımlanan rapor ve birbirini izleyen kaset- lerdeki karmaşık bilgi yumaklarından sayısız öy- kü, roman ve senaryo üretebilir... Bunlar basın ve öteki medyamız için de paha biçilmez değerde besin kaynağı oldu. Bu zengin malzeme hazine- sinin şimdilik sonuncusu işadamı Korkmaz Yi- ğit'in kaseti. Belki de hükümetin sona ermesine yol açacak bu kasette anlatılanları okurken söz- cüğün tam anlamıyla insanın ağzı açık kalıyor. Im- gelemi geniş olanların inanılmaz zenginlikte bir ko- nu malzemesi. Başrollerde ünlü pürusuyla Güneş Taner. Çeşitli sahne ve dekorlarda Başbakan'ın kendisi. Fonda son zamanların müthiş adı Çakı- cı. Arka ya da ön planlarda görünüp kaybolan si- luetler... Siyaset, ticaret ve mafya dünyasından sayısızfigüran...Ve ilginç kişiliğiyle anlatıcının ken- disi... Girişte belirttiğim gibi (içtenlikle söylüyorum) öykü ya da roman kurgulama yeteneğim ne yazık ki yok... Buna karşılık, elimde olmaksızın, insani aynntılaratakılıyorum... Korkmaz Yiğit'in açıklama- lannı okurken de başıma aynı şey geldi... • • • Öyküyü tekrarlamaya gerek yok. Fakat giriş önemli. Adam kendine "Neden birbanka" diye so- ruyor, "son derece yüksek ve gitgide artan bir in- şaat ivmesine sahip oldum. Bunlann bir biçimde bir banka kanalıyla daha iyi yürüyeceği inancına sahip oldum. O nedenle bir banka." Korkmaz Yi- ğit'in (ya da bir başkasının) bu kadar paraya nasıl sahip olduğunun tartışılması bu yazının konusu değil. Banka ihalesine girme düşüncesiyle başla- yan süreçler de, yine'az önce belirttiğim gibi, maf- ya-siyaset ilişkisi konusunda sayısız senaryo mal- zemesi. Söz konusu açıklamalarda benim ilgimi ise (birçok kimseyi belki hiç ilgilendirmeyecek) başkaca ayrıntılar çekti... • • • İşadamı Korkmaz Yiğit korkulannı şaşılacak bir içtenlikle dile getiriyor: "Bu Çakıcı ile ilk telefonum oldu. Sesini duyduğumda tükürük bezlerimin ku- ruduğunu, vücut kimyamın bozulduğunu hisset- tim. Birkaç gün kendime gelemediğimi söylemem lazım." Bu cümlelerde ben. söylediklerinin doğru- luğuna inanılması gereken bir insani gördüm... Korkmaz Yiğit'in Başbakan'a söylediklerinde de aynı inandıncı anlatımlar var. (Bu cümleler Başba- kan'ın bizzat aktardıkları): "Benim Alaattin Çakıcı ile tek ilişkim, seneler önce beni telefonla arayıp benden daire almak istemesidir. Bu daireyi ver- dim. Hiç yüz yüze gelmedim. Dairenin fiyatı 1 mil- yon dolardı. Ama başörtülü birkadınla 350 bin do- largönderdi. Çünkü ben bunlardan korkanm. Şe- refim ve çocuklanm üzerine yemin ederim ki Ça- kıcı ile başka bir ilişkim yoktur." Yukarıdaki cümlelerde gerçeklik duygusu uyan- dıran (ve genelde de anlatıcının samimiyetini gös- teren) en önemli aynntı bence "başörtülü bir ka- dın "... Bir de "şeref ve çocuklar üzerine" yemin e- diş... Söz konusu bu insanın kendisini nasıl biri ola- rak gördüğü, başka bir deyişle insani değerlerine ilişkin başkaca "aynntı"\w\ da kısaca geçiyorum: "bana yakışan biçim", "kendi kültürüme uygun", "çok düzgün, güvene dayalı biralışveriş" vb... Açiklamaların bütününde, bir insanın bence iç- tenlikle dile getirilmiş kişiliğini yansıtan daha pek çok aynntı ve anlatım özelliği var... llgi duyanlar bant kaydını bu açıdan da okuyabilirler... • • • Korkmaz Yiğit'le herhangi bir tanışıklığım yok. Yaptıklarını, her ne ise savunmam da söz konusu değil. Açıklamalannda beni ilgilendiren, yukarda kimilerini alıntıladığım sözcük ya da anlatımlarda bir "insan "ı görmem, böylece de bir gerçeklik duy- gusu hissetmem oldu... Senaryo kurma yefeneği- ne gerçekten sahip olmadığım için Korkmaz Yi- ğit'in kurban olarak seçilmiş bir figüran olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmeyeceğim. Fakat ben- zer konularda bu işlere en az Korkmaz Yiğit kadar ulaşmış, belki ondan daha kurnaz olan ve daha çok destek görenler, daha da önemlisi katiller ve canilerözgürce dolaşmaktayken bu insanın bilek- lerine bir anda kelepçeler takılmasından, medya- da bu görüntülerinin sergilenmesinden üzüntü duyduğumu da gizlemeyeceğim. İLAN T.C. KARADENİZ EREĞLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1997 517 Davacı Ayten Keskin vekili Av. Ercüment Yorulma- zer tarafından davalılar Baki Erdoğan. Kadri Yılmaz, Hikmet Yılmaz, Necla Erman ve Nüveyre Tanyeri hak- larında açılan tesçil davası sebebıyle; Davalılardan Baki Erdoğan, Necla Erman ve Hikmet Yılmaz adlarma çıkartılan teblıgatlann bila tebliğ iade- sinden sonra yapılan zabıta araştırmasmda da adresleri tespit edilemediğinden adı geçenlerin duruşmanın ya- pılacağı 3/12 1998 günü saat IO.OO'da mahkememizde hazır bulunmalan veya kendilerini bir vekille temsil et- tirmeleri. tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde dava- ya karşı beyan ve delillerinı sunmalan. aksi takdirde yokluklannda karar verileceği ilan olunur. Basın: 50543
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle