16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 1998 CUMAR1 12 KULTUR Grubun 1980-1990 döneminde ürettiği hit parçalar iki ayn CD-kasette satışa sunuldu 1 2 da ıııiizilvleiTiıi pakete soktuKendi deyişleriyle 'müziklerini paketie- meyi' reddedip best of çikarmayan U2 da sonunda modaya yenik düştü ve 80'lerde yaptıklannı L2-The Best Of 1980-1990 ad- lı çıft CD'lik bır albümde topladı. Seksenler gibı çok kaygan bir dönemde ürertıği müzikle fikirsel veahlaksal açıdan tavnni açık açık belli eden LJ2'nun bugün endüstrinın isteğiyle ne hale geldiği, son ft>p- mart turnesinden belli. Bugünün 'siberne- tik vıldızlan' Seksenlerde bambaşka bir gruptu; ülkelen trlanda'daki politik çekiş- meyi Sunday Bloody Sunday'de dile geti- riyor. banş özlemini l'nforgettabie Fire'da anlatıyor, romantizmi de I Sİtül Haven'tFo- und VYTıat I'm Looking For Wrth Or VVit- hout Vou ıle anyordu. Insan haklan ve çev- re konusundaki önemli bütûn organizas- yonlarda U2 muhakkak yer alıyordu. O günleri aniatacak bu best of'un ilk CDsi birbütünlük sağlamak yerine 'en iyi- ler' formülüne göre oluşrurulmuş. tçinde on üç hit parçanın yanında. daha önce The Joshua Tree albümiine son anda konulma- mış HTıere The Street Have Mo Name adlı yenı çalışma da var. İlk albümün repertu- van şö>le: Pride (In The Name Of Love), New Year's Day. With Or \Vithout you, I Still Haven't Found What I'm Looking For, Sun- day Bloody Sunday. Bad, Where The Stre- ets Have No Name. I Will Follow, Unfor- gettable Fire. Desire. Angel Of harlem, When Loves Comes To Tovvn, The Svveetest Thıng, All I Want Is You. Seksenlerde yayımlanmış singlelann B yüzlerinde yer alan parçalar da best of 'un diğer CD'sınde degerlendirilmiş. Burada- ki seçimde ıse daha rafine davranmış grup. Konserlerde en çok istek alan Hallelujah He- re She Comes. Dancing Barafoot (Patty Smith) gıbi coverlenn da yer aldıgı bu bö- liimün dığer parçalan şunlar: The Three Sunrises, Spanish Eyes, Swe- etest Thıng, Love Comes Tumblıng, Bass Trap, Everlasting Love, Unchaıned Me- lody, Walk To The Water, Luminous Times MUZIK KÜNYE ÜYELER: Bono lakaplı Paul Hevvson (vokal.gitar), The Edge lakaph Dave Evans (gitar, piyano, vokal), Larry Mullen (davul), Adam Cbyton (bass). KURÜLUŞYILI:1978ye Dublin'deki Mount Temple Lisesi'nde kuruldu. U2: Grubun adı, Amerikalılann 2. Dûnya Savaşı'nda kuliandıkian casus uçaklanndan geliyor. İLKSfNGLE:l] O'clock TkkTock(1980) İLK ALBÜM: Boy( 1980) GRUBUN TtRAJI: 75 milyon adet ürün. (HoldOn To Lo\e). SılverandGold. End- less Deep. A Room At The Heartbreak Ho- tel, Trash Trampoline and The Porty Gırl. U2'nun bu best of "da yansıtılmış günle- ri birtakvimdetoplanınca şöyle bir özetçı- kıyor orta> a: Ocak 1980: Grup. Londra ku- lüplerinde sahne>eçıkmaya başladı ve yal- nız Irlanda'da yayımlanan 1'23 adlı ilk uzun- çalarla V2 lıstelere girdı. Ntsan 1980: U2, island Records'la kont- rat ımzaladı. Mayıs 1980: Grup. 11:00 Tıck Tock adlı sıngle çalışmayla Ingiltere'de tanındı ve tüm ülkey ı kapsayan bir turneye çıktı. Ekim 1980: Steve Lilywhite'ın yapımcı- lığında Bo> albümünü yayımladı grup. Mayıs 1981: Boy albümü ABD lısteleri- ne gırdı Temınuz 1981: Fire adlı çalışmayla ilk kez lngıltcre sıngle lıstelerınde gözüktü grup. Ekim 1981: Octoberalbümü lıstelere 11. sıradan gırış yaptı ve kısa sürede gümüş plak ödülü kazandı. Temmuz 1982: Avrupa festivallerine ka- tılmaya başlayan V2, Gateshead'de The ft>- lice'te birlıkte sahneye çıktı. IVfart 1983: War albümü Ingiltere'de lıs- teye bırinci sıradan girdi ve albüm Ameri- ka'da altın plak kazandı. Kasım 1983: U2'nun ilk canlı albümü linder a Biood Red Sky yayımlandı. Ocak 1984: Undera Blood Red Sky pla- tın plak kazandı ve VVar albümü Ingıltere lıstelerinde 12 ay kalma başansını göster- dı. Eylül 1984: U2-Brian Eno- Danıel Lano- is ortakhğından doğan ilk single Pride (In The Name Of Love) yayımlandı.O tanhte U2'nun dört albümü de listelerde aynı an- da yer almıştı. Ekiın 1984: The Unforgettable Fire albü- mü çıkarçıkmazlngilterelistelerinde 1 nu- mara oldu. Mayıs 1985: Ünlü Rolttng Stone dergisi U2'yu 80'lerin en iyi grubu seçti. 29 Haziran 1985: Grup. Irlanda'ya dö- nüp Dublin'de 55 bin müziksevere konser verdi. 13Temmuzl985: U2. Wembley'dekiU- ve Aid konserine katıldı. Haziran 1986: U2, Uluslararası Insan Haklan Derneği yaranna Amerika'da altı konser verdi. 9 Mart 1987: Dublin'de kaydedilen yeni albüm The Joshua Tree yayımlandı ve ln- giltere listelerine birinci sıradan girdi. 10 Eylül 1987: Albümü tanıtmak için ABD'de turneye çıkan Bono ve arkadaşla- n Los Angeles'ta 75 bin kişiye konser ver- di. Kasım 1987: Bir film ekıbi L'2'nun kon- serlenni kaydetmeye başladı. Aralık 1987: Yılın albümü \e en iyi rock grubu dallannda ıkı Grammy kazandı U2. Ekim 1988: U2, Rattle and Hum adlı çift plaklık canlı albümünü yayımladı ve grup en ıyı rock performansı ve vıdeoklip dalla- nnda iki Grammy'ı aldı. Eylül 1989: Grup, dünya tumesini bitir- dı. " U2"yla ılgili iki geiişme daha var, grup yönetmenliğinı Phil Joanou'nun, yapımcı- lığını da Robert De Niro'nun üstlendiği Ent- ropia adlı fılmde ilk başrollerini oynuyor. Judıth Godrech, Kelly McDonald ve Step- hen Dorff'un da rol aldıklan filmde U2'nun 16 hit parçası da kullanılacak. tkınci habe- rin konusu ise yeni bir albüm. Irlanda Omagh'da yaşamlannı yitiren 29 masum insan adına hazırlanan albümde Ash, Corrs ve Boyzone'ya birlikte U2'nun de iki par- çası yeralacakmış. Savaş Çekirge Çekirge'nin anısına... Bu yıl Ankara'da 22- 26 Ekim tarihlen ara- sında Sevda-Cenap And Vakfi tarafından düzenlenen Antonjo Lauro 2. Klasik Gitar Bienali ünlü müzik adamlannın konserle- ri, panel. çalışma grup- lan ve yanşma bölüm- lerinden oluşuyordu. Yanşmalarda İdil SeK çuk (Gece ve Sokağım- Savaş Çekirge), Gutay Yıldıran (Sevıllana, Fantasy-Joaquin Turina) ve Onur Koç'un (La Catedrale-Agusrine Barrios) ödüllendirildiği bienalin en önemli adımlanndan biri bu yıl 'Sa- vaş Çekirge Anısı'na da düzenlenmesiydi. Ni- san ayında yıtırdığimiz Savaş Çekirge adına aynca bır panel düzenlenerek sanatçının gitar müzığine katkılan tartışıldı. Ulusal ve uluslararası birçok etkınlikte yer alan. klasik gıtarda genç kuşağa rehber olan. yüzlerce yapıtın düzenlemelerini üstlenen Çe- kirge'nin ardmdan ailesi önümüzdeki yıllar- da ilk etapta lstanbul'da bir gitar etkinliği dü- zenlemej ı planlıyor. Ardmdan da bir vakıfku- rarak Çekirge'nin sanatı ve yapıtlannın gele- ceğeaktanlması hedefleniyor. Çekirge'nin eşi Nevin Çekirge'nin verdiği bilgiye göre etkin- Iiklerşusıradayürüyecek; 1- 1999ilkbahann- dan başlayarak Savaş Çekirge öğrencileri içm gitar resitalleri düzenlenecek. lstanbul Tek- nik Üniversıtesi Vakfi'nın gitar kurslanna des- tek verilecek. 2- Çekirge'nin gitar için yaptı- ğı düzenlemeler gelecek yıl basılacak. Aynca ıçinde Çekirge'nin bivografisinin, yapıtlannın bulunacağı bir kıtap hazırlanacak. 3- Sevda- Cenap And Müzik Vakfı tarafından Ankara'da düzenlenen gitar bıenaline katkıda bulunula- cak \e Savaş Çekirge Ödülü konulacak. Vangelis ve El Greco Küçük yaşlanndan itibaren eğitimini aldı- ğı klasik Batımüziği disipliniylenevvageara- yışına gıren ünlü kompozitör Vangelis (Van- gelis Papathanassıon) Oceank'ten iki yıl son- ra El Greco adlı albümle karşımızda. Yeni yapıtı, adından da anlaşıldığı üzere, Girit'te doğmuş, Ispanya'da yaşamış ünlü res- sam El Greco'ya (Domenıcos Theotokopo- ulos, 1541-1614). onun sanatına adamış Van- gelis. Ispanyolca Yunanlı anlamına gelen El Greco takma adlı ressamın yapıtlannı, resim- deki 3zel anlatımtnı yeniden gündeme getir- mek amacıyla on kompozisyonluk bu albümü üreten Vangelis. ûnlü soprano MantserratCa- halle le tenorKostantinos PaliaLsaras'tan yar- dım jörmüş. Bu yapıtın tanıtımı strasında neden uzun siiredır film müzıfi albümü yapmadığı soru- lannanedefolan 55 yaşındaki Vangelis'in ver- diği yanıtıaktaralım dinleyicilerine: "Sinema artık beni ilgikndinniyor: her şeyi çok ticari- leştirdikleri yetmiyvnnuş gibi müziğüi de ön- lerinde epnıesini istiyt)riar." Biltndığı üzere ChariotsOf Fire(Ateş Ara- balar). Missing(Kayıp). TheBounty, Frances- a», BıtterMoon (Acı Ay), Antaretica, 1492 ContjuestOfParadisegjbı fiJmlenn müzıkle- nne ınza atan Vangelis, ünlü Blade Runner'la 1*82 yılırda Oscar heykelciğıni kazanmış, ancal Amenkalılann bu tip müzıkle ilgilen- mem«i sonucu yapıt, albüm olarak ancak 14 yıl scnra piyasaya sürüiebilmişti. Suzanne Vega klasiklcri Seksenlerin ortasında Tanita Tikaram. Tony Chils, Enva, Yazz ve diğer bırkaç isimle birlikte 'pop lolitalan'na kar>ı ortaya çıkan Suzanne Vega entelektüel donanımını iyi kullanarak bu isimler arasında bugüne kadar aynı çızgide gelmeyı — başaran tek yıldız. J985'te kendi adını verdiği albümle müzik dünyasına girmiş, uluslararası ünü de ikinci albümü Solitude Standing'le yakalamıştı. Bu albümden listelenn üst sıralarında yer bulan Luka ve Tom's Dinner'la 'ozan müziği'nı geniş kıtlelere ulaştırmıştı Vega. Üçüncü albüm DavsOf Open Hand'de ise popa kayarken 99.9F albümüyle metropol folkunu denemişti. Doğum nedeniyle dört yıl ara \erdikten sonra 1996'da bu kez Latın ve caz ritımlerinin ağır bastığı NüıeObjects of Desire'la dönmüş. Doksanlarda da müzik sahnesinde söyleyeceği sözü olduğunu ispatlamıştı. Suzanne Vega, 2000'e kadar piyasada ismini gündemde tutacak bir best of albüm yayımladı iki hafta önce. Aslında tam bır best of içeriği taşımıyor Trier and True: The Best Of Suzanne Vega adlı yapıt. Vega, albümü Gözler ve Sözler (The Truth AboufCats and Dogs) adlı film için yazdığı Book & A Cover adlı bestesi \e Rosemary parçasıyla destekliyor. Vega'nın albümünde neler olduğuna göz atalım: Suzanne Vega (1985) albümünden Marlene On The VYalL Oueen and The Soldier, Sınall Blue Thing, Solitude Standing'den (1987)Luka, Gypsy; Tom's Diner, Day s Of Open Hand'den Book Of Dreams, 99.9F'den (1992(Blood Vlakes Noise, 99.9F, [n Liverpool, When Heroes Go Dovva, N'irie Objects Of Desire dan (1996) Caramel, No Cheap Thrill, VVorld Before Columbus, Pretty In Pink filminden Left Of Center. Klametiıı usta isıııi George Mkhaei 31 parçasını çift CD'de topladı. Michael 'ın diyet albümüPlak şirketlerinin tüm dikka- tini bestof "lara yönelttiğini .sık sık tekrarlıyoruz. Bir yıldıraşa- ğı yukan her hafta muhakkakbir toplama ajbüm yer alıyor say- fada. Bu hafta tanıttığımız top- lamalardan biri de George Mic- hael'ın Ladies & Gentienıan The Bestof GeorgeMkhaei adı- m verdiği toplaması. Michael Wham günlerinden bu yana hiç best of albüm üretmediği için birçok iyi parçası birikmişti. Böylelikle on beş yıllık bir dö- nemin ryilerini toparlamaya kal- kınca ancak iki CD'ye sığdıra- bildi parçalan. 9 Kasım'da yayımlanan çift CD'lik albümde aralannda Je- sus To AChild, Faith.Father Fi- gure. Freedom, I VVantYour Sex, Aretha Franklin'le yorumladı- ğı i Kncw You Were VVaiting For Me, Careless VVhbper, El- ton John'ia yorumladığı Don't Let The Sun Go Down On Me, Too Fun ky, Killer Oueen'le bir- likte söyledigi SomebodyToLo- ve'm da bulunduğu 31 parçaya yer veriyor George Michael. Müziksev erler anımsayacak- lar: Sony şırketiyle kontrat ko- nusundayıllarca çekıştikten son- ra iki yıl önce 'özgürlüğüne' ka- vuşmuştu. Ancak bu özgürlügün faturası vardı. Michael, Sony'e gelecekte yapacağı iki solo al- bümün gelirinin yüzde 3"ünü aktaracak. bir de best of ürete- cekti. fşte bu çalışma Micha- el'ın Sony'e diyet albümü şek- linde değerlendirilebihr. Kalan Müzik, Arşjv Serisi adını verdiği ko- leksiyona bu hafta önemli bir albüm daha ka- tıyor: Şükrü Tunar (1907-1962). L nurulmaz Klamet İ stadı'ndan Taksimler ve Oyun Ha- valan. Albümde Tunar'ın klametiyle yorumladığı 22 y apıta yer veriliyor: NihaventTaksim, Kor- don Ze>beği, Hicaz Raks. Uşşak Taksim, Vunt Dağı ZeybeğL Saba Taksim, Hovarda Zeybe- ği. Hüzzam Taksim. Anadolu Oyun Havası, Lşşak Taksim, L'şşak ÇifteteUi. Aydın Zevbe- ği,RastTaksim, RastArap TarzıÇiİtetelli(Şük- rü Tunar). Hüzzam Taksim, Hicazkâr Taksim, Anadolu Oyun Havası, Kürdilihicazkâr Lon- ga(Kemanı Sebuh),Sultani- yegâhSirto(Sadi Işılay). Ha- İay Havası. EgeZeybeği. Ma- ja-Ah Ey Yürü Dilber Yürü de Yblundan Kalma (Şükrü Tunar'ın eşliğinde okuyan Zeki Müren). BülentAksoy albüm kapa- ğında Tunar'ın sanatçı yanı- nı şöyle yansıtıyor: Türk mu- sikisinde klarnet denince ak- la gelen ilk isimdir. Çok sağ- lam, güçlü birtekniği vardı. Tekniği de, üslubu da tama- mıyla kendine özgüydü. Klar- netten son derece parlak. bır anda kulağı okşayan, çok gü- zel seslerçıkanrdı. Perde bas- kılan kusursuzdu. Sazının da gerektirdiği gibi, Tunar ritim duygusu yüksek bir sanat- çıydı. Üstün tekniği ve mu- siki seviyesiyle daima ara- nan bir icracıydı. Musiki zevkiyle fasıllarda- ki. taksimlerındeki, oyun havalanndaki ve so- lıste eşlikteki üslubu, tavn, süslemeleri birbi- nnden farklıydı. Özellikle zeybek, çiftetelli, sir- to, longa. karşılama gibi oyun havalanndaki üs- tatlığı erişilmez seviyedeydi. Türk musikisinde saksofonu da başarıyla çalardı. Tunarbestekârlıkladauğraşmıştır. Ba- zı şarkılan piyasada sık sık okunmuştur. Kür- dılıhicazkâr 'Gözüceylangözüdür.bakı^ımes- tanedir', 'Ay öperken sulann göğsünü, sahilde yıkan'. hüseyni 'Geçtisevdalarlaömrüm ihti- yaroldum bugün'güftelı şarkılan güzel eser- lerdir. Bir peşrev ile iki saz semaisi ve bırkaç güzel oyun havası da bestelemiştir. Ancak onu musikide unutulmaz kılan yanı icracılığıdır... 15 Temmuz 1962'de Cumhuriyet Gazino- su'nda Zeki Müren'e eşlik ederken sahnede ge- çirdiği kalp krizi sonucu ölen Şükrü Tunar'ın anısına bir yıl sonra Ses dergısıne (17 Ağus- tos 1963) yazı hazırlayan Hilmi Rh, ünlü klar- net üstadının yaşamını şöyle özetlemiş: 1907 senesinde Edremit'te dünyaya gelmiştir, baba- sımn adı Hasan'dır. Ailesi ıçinde musiki ile meş- gul olan bulunmadığı halde musiki kabiliyeti pek küçük yaşta tecelli etmeye başlayan mer- hum Şükrü Tunar, eline geçirdiği teneke kaval ile basit şarkılar çıkarmaya gayret sarf ederek etrafındakilerin dikkat ve takdirJerini üzerin- de toplamıştır. Birinci Cihan Harbi'nin ilk yılında, henüz 7 yaşında iken, toplu olarak askere gidenlerin önünde klarnet çalan bir askeri görerek, klar- nete heves etmiş ve bu enstrümanın tedariki için ailesine yaptığı ıs- rarla. ilk fırsatta elde edebildiği klameti çal- maya başlamış ve de- vamlı olarak çalışmak suretiyle bu aletteki mu- vaffakiyetini gün geç- tikçe arttırmıştır. 1921 senesinde on dört yaşında iken aile- siyle beraber tzmir'e gelen kıymetli sanatkâr Izmır Musiki Cemiye- ti'ne girip, iki yıl kadar bu cemiyette çalışmış ve ilk musiki bilgisini bu suretle elde etmiş- tir. İki yıl sonra lstan- bul'a gelerek Üsküdar Musiki Cemiyeti'ne in- tisap etmiş, iki sene ka- dar da bu cemiyette çalışmış ve bu suretle ilk lstanbul Radyosu fasıl sazına iştirak etmiştir. Musiki nazanyatını MuaUim KâzunBey'den öğrenen Tunar, klarnette kendi kendini yetiş- tirmiş ve hiçbır hocaya çıraklık etmemiştir. Evvelce nota bilgisi hiç denecek kadar zayıf olduğu halde. devamlı çalışmak suretiyle no- ta bilgisini arttırmış ve etrafının takdirini ka- zanmıştır. Musikideki kabiliyetinin olgunluğuna giren sanatkâr. 1928 senesinde vatanı vazifesini yap- mak üzere askerde bulunduğu sırada ilk eseri olan 'Geçti Muhabbet Demi Ağla Gönül Yan Gönül' şarkısını uşşak makamından ve curcu- na usulünde bestelemek suretiyle bestekârlı- ğa başlamıştır. Aynı zamanda gayet güzel sak- sofon çaldığını da zikretmek lazımdır. Plaklar- da klarnet ve saksofonla yapmış olduğu tak- simleri mevcuttur... Klarnetin maestrosu Şükrü Tunar rÖDi'ıe S E L M I Ü U K U b ANDAK Yenilikçî Şef Genç ViPtıiözler Türkiye'nin müzik alanında birbirine mayan, çelişkili birdurum sürüp gidiyor: yandaAtatürk'ün "uygar, çoksesli evrer müzik devrimi" yolunda kaliteli müziğe nelen sanatçılar ve etkinlikler, öte yanda rr> yanın da "rating yapma" kaygısıyla abaı rak yaygınlaştırdığı kalitesizlik ve "sözde natçılar"!? TC Kültür Bakanlığı lstanbul Devlet S< foni Orkestrası'nm Atatürk Kültür Merk Büyük Salonu'nda 6 ve 7 Kasım 1998 Cuı ve Cumartesi günleri şef Erol Erdinç ve; listlerZeynep Eren Mete (viyolonsel) ve Eı re Elivar (piyano) i\e gerçekleştirdiği kons yukarda belirttiğimız "olumlu yönde ve ki teli müzik için uğraş veren" sanatçılar dc rultusunda önemli ve övülmeye değer bir ı kınjikti. Önce, lstanbul Devlet Senfoni Orkestrası yöneten Şef EroJ Erdinç'ten özetle söz ec lim: Erol Erdinç, son yıllarda yaptığı atılır larla eriştiğı başanlarda olduğu gibı, kısa s re içindeki görüşmemizde de şu niteliğini çok belirtiyor: Yeni girişimlere ve kaliteli m zik uğruna değişik etkinliklere, riskli olsa t le uğraş vererek atılmak. Erol Erdinç'in s natçı kişiliğinde belirli özellik bu. Bu yönt mini kendisi şu sözcüklerle açıklıyor: "Dü yadakimüzikakımlannı ve eğilimlerinigöz 67* ne alarak, kendi orkestram ile veya şef ol. rak konuk olarak çağnldığım orkestralany< netirken, repertuvara daha ziyade değiş bestelerkoyarakprogramlan hemyeniliğe ı hem daha renklilığe götürerek gerçekleştı mek. Bu durumu öngörmekteyim. Bu, kl, sik olmuş eseıierin de programlanma gı mesini engellemiyor. Aynı zamanda müzik tü leri arasında asla aynm yapmıyorum. Yet ki, eser/er müzik kalitesi bakımından değ< taşısınlar..." diyor Erol Erdinç. Bu görüşk vetutumu belirten Erol Erdinç'in bu kişilii ulaşmasını, gördüğü müzik eğitimi ve kazaı dığı başanlar doğruluyor. Erol Erdinç müz eğitimini, Ankara Devlet Konservatuvan'nd Necil Kazım Akses, Ilhan Usmanbaş, A( nan Saygun, Gülal Uğurata ve T. Çekiz' öğrencısi olarak görmuş, sonra 1975'te Pf ris'te "Ecole Normale de Musique"Xe eğii mini geliştirmiş. Ünlü müzik otoriteleri Jea Martinon, Pierre Dervaux, Pierre Boule Kiril Kondrashin, Nadia Boulanger, Pie re Petit ile birlikte çalışmış. Erol Erdim özellikle uluslararası etkinliklerde gerek orkes ra şefı gerekse jüri olarak ülkemizi temsil e ti. Çeşitli ödüller kazandı. Izlediğimiz konserin en önemli olayı ger piyano virtüözü Emre Elivar'ın olağanüsi sayılabilecek bir "performans" göstererek, gt rek teknik gerek yorum olarak ulaştığı üstti başan idi. Fra'rfelliszt'in "No. IMiBemoflvh jör Piyano Konçertosu"r\u dinamik sayıla güçlü ve sırası gelince duygulu birçalışla yc rumlayarak V/rtüöz'lüğünü kanıtladı. Kons< rin diğersolisti viyolonselistZeynep Eren M< te kusursuz ve sadelik içindeki anlatımla& int Saens'in "No. I La Minör Op. 33 Kor çertosu"nu seslendirdi. Detay adlı üçüncü albümüyle Mustafa Sandal yerli popta liderlığıni geçen hafta da sürdürdü. Yasar, ıkincı albümü Esirinim'le listeye ikinci sıradan girerken Ve Şarkılan adlı yeni çalışmasıyla Doğuş bir sıra aşağıya indi. Türk sanat müziğinde sıralamada geçen hafta değişiklik oldu; Müzeyyen Senar, popun ünlüleriyle birlikte yorumladığı şarkıların toplandığı Bir Ömre Bedel adlı albümüyle birinciliğinı sürdürürken Hüha Avşar, Hayat Böyleadlı yeni çalışmasıyla ikinci sırayı aldı. Zeki Müren ile Muazzez Abaa'nın yorumlannın yenı tekniklerle bir araya getirildiği Düet albümü üçüncü oldu. Halk müziğinde yeni seslerden Zara. Avuntu adlı a/bümüyle liderliğini sürdürüyor. İsmail Türüt, Karadeniz Sofrası'yla ikinci, Yavuz BingöL Güle Naz Gülen Az'la üçüncü sırada haftayı kapattı. Yabancı müzikte popun favon parçalannın bir araya getirildiği Number One Hlts Vol. 1 adlı albüm liderlığıni sürdürüyor. Dire Straits'in en iyılerinin toplandığı Sultan Of Swing-The \'er\ Bestof Dire Straits albümü listeye ikinci sıradan girerken Radyo 5'in toplama albümü Summer Hits '98 üçüncülükte kaldı. yeniler- Supposed Former Infatuation Junkie - Alanis Morissette - Jamaika Me Crazy - Innercircle - Mj Ufe: The Greatest Hits - Julio Igiesias -Up-R.E.M. - El Greco - Vangelis - Sunday 8 P.M - Faithless - Brother's Gonna V\brk It Out - ...The Chemical Brothers - Shovvcase Collection - Narada - The Heart of Chicago, 1967-1998 Volume II - The Miseducatktn Of - Lauryn Hill - Music From Back to Titanic. - Gaelk Storm - Gaelic Storm - The Best & The B-Sides Of 1980-1990 - U2 - Out In The Fields, The Very Best of Gary Moore - VHI Divas Live - Various - The Best of Friends - John Lee Hooker - King Kong Groover - Babylon Zoo - The Capitol & Reprise Years-The Very Best OfDeanMartin - Da Game Is To Be Sold, Not To Be Tokl - Snoop Dogg - Esirinim - Yaşar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle