16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
l KASIM 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 !orlu bir yaşam geçiren 77 yaşındaki Fransız yazar Henri Alleg mücadeleden vazgeçmiyor 'Çözüm sosyaüst tophımda' SRA ALİÇAVUŞOĞLU "Evet İşkenceye uğradım ama 'Size >ylemeyeceğim" diyen ve direnen tek ışi ben değildim. Bazılanmız bu uğur- a canını verdi. Biz ruruklanmadan ön- : başunıza geiecekleri bihyorduk. Bia bu jrkunçişkcnceterdensapçıkaran,sa\Tin- uğumuz fikirler oldu. fşkencenin kök- fl çözümü sosyalist topium modettyie oia- tk. Şimdiki mücadekm sosyalist bir top- ım kurmak için_* Bu sözler 77 yaşında, yüreği bir deli- anlı gibi atan Henri AOeg'e ait. Karşı- ızda gördüğünüz insan sizi şaşırtıyor; inkü zorlu yaşamı, gördüğü işkenceler, ;zaevi yıllan sanki onu daha da güçlen- irmiş yaşama karşı. Cezayir halkının ransız sömürgeciliğine karşı başlattıgı lusal kurtuluş savaşını bir Fransız ola- ık doğrudan destekleyen, direnişin açık sstekçisi 'Alger Republicain' gazetesi- in yayın yönetmenlı|ini yapmış olan Jleg, gerçekten de birmücadele adamı. ransa'nın Cezayir halkına ve kendisi- e uyguladığı işkenceleri 'Sorgu' adlı ıtabıyla ölümsüzleştiren Alleg, son ki- ıbı 'Büyük Geri Sıçrama'yla; neler ol- u Rusya'da, nasıl çözülüpdağıldı o top- iklar, bugün Rusya nerede, sorulannın anıtlannı aktanyor okuyuculara. Ev- ;nsel Basım Yayın tarafından Türkçe- e çevrilen 'Sorgu' ve •Büyük Geri Sıç- ama' bir dönemin tanıklığını gözler nüne serıyor. - 'Sorgu', Fransa'da 18. yüzyüdan bu ana politik nedenlerdcn dolayı toplaö- uı ilk kitap olma özeüigini taşıyor. Kitap a/ıldığı dönemde Fransa'da ne tür tep- iyle karşılandı? HENRİ ALLEG - Fransa'da, Ceza- ır'le savaşın sürdügü dönemlerde basın ırafından halka aktanlan fikir şu biçim- eydı; bu savaş Cezayir'deki tüm halkı edef alan bir savaş degil, sadece bir vuç teröriste karşı yürütülen bir müca- ele. Fransız ordusunun bir avuç teröris- ; karşı savaştığı, bunun yanı sıra Ceza- ir'e uygarlık götürmek istendiği ve say- ın bir ülke yapmak için savaşıldığı söy- ;niyordu. Aynca Fransız ordusunun sa- aşırken ınsan haklannı ihlal etmedigi- e daır söylemler gazete sayfalannda ıkça yer alıyordu. Kitap yayımlandık- ın sonra, bu tip söylemde bulunanlar- a büyük bir'sıkıntı uyandırdı. Devlet rkânını oldukça sıktı. Bunun sonucu 'larak da kitap yayımlanır yayımlanmaz ,emçn toplatıldı. Fransı.zjar-bu, kttabı • "Bizi korkunç işkencelerden sağ çıkaran, savunduğumuz fikirler oldu. Işkencenin kökten çözümü sosyalist topium modeliyle olacak. Şimdiki mücadelem sosyalist bir topium kurmak için..." H e n r i A l l e g k i m d i r ? Henri Alleg, 1921 yılında doğdu. 1940 yılında Cezayir'e yerleşti ve hemen faşizm ve sömürgecilige karşı aktif eylem içinde yer aldı. Cezayir'in sömürgeci işgalden kurtuluşu için mücadele veren def işik örgütlerde sorumluluk üstlendi. Uzun yıllar boyunca, Cezayir Komünist Gençliği'nin sekreterliginı yaptı. 1950'den 1965'ekadar, Cezayirlilerin özgürlügünü savunan tek günlük gazete olan Alger Republicain de editörlük yaptı. 1955'te gazete Fransız makamlannca yasaklandı. 1957'de sömürgeci güçlerin paraşütçü birliklerince tutuklandı ve işkence gördü. 10 yıl hapis cezasına çarptınldı. Yattığı Rennes Cezaevi'nden firar edene kadar 5 yıl hapis yattı; ve daha sonra işgalden kurtulan Cezayir'e dönerek Alger Republicain gazetesinin yönetimini devraldı. Hücresindeyken yazdığı, işkenceyi ve sömürgeci savaş vahşetini tüm cıplaklığıyla gözler önüne seren yapıtı 'Sorgu', Fransız ve uluslararası kamuoyunda, zamanın yöneticilerinin tüm yasaklamalanna karşın büyük etki yarattı. Kitap 30'a yakın dile çevrildi. 1972'den itibaren muhabir olarak L'Humanite gazetesi için özellikle Rusya ve diğer sovyet cumhuriyetlerinde, Ortadoğu, tran, Afganistan'da, Filipinler, Haiti ve Antiller'de, Kanada ve Birleşik Devletler'de bir dizi röportaj gerçekleştirdi. 'Sorgu' dışında, Henri Alleg, yine hücrede yazılan 'Savaş Esirleri'ni yayımladı. Alleg'ın diğer yapıtlan; Devrim ortasındaki Küba'yı anlatan 'Muzaffer Küba': Nazi kamplanndaki direnişçilerin mücadelelerini anlatan 'Umut YoUan', tarihi bilgi nıteliğindeki 3 ciltlik 'Cezayir Savaşı". eski Sovyet Orta Asya'sını anlatan 'Kızıl Yıldız ve Yeşil Ay', 'SSCB vc Yahudiler', 'S.OJS. Amerika', 'Sam Amca için Requem\ 'Alger Republicain 'in Büyük Macerası', 'Ejderin ÇağT. 'BüyükGeri Stçrama', Alleg'in son yapıtı. okuma fırsatı bulamamışlardı, sadece bi- linmemesi gereken şeylerin yazıldığını ve işkenceyi anlatan bir kitap olduğunu düşünüyorlardı. Kitap devlet tarafından toplatıldı, ancak bırkaç bin tanesi polis- ten kaçınlarak Fransa ve Cezayir'de bü- yük yazarlar ve gazete sahiplerinin eli- ne ulaştınldı. Entelektüel kamuoyunda büyük bir ilgi uyandırdı 'Sorgu'. Kitabı okuyan bazı önemli yazarlar; Jean Paul Sartre, Francis Mouriao. başkana ortak bir mektup yazdılar. 'Sorgu' cezaevinde gizli yazüdı - Neter yazıyordu bu mekrupta? Mektupta, kitabm neden toplatıldığı, kitapta yazılanlar doğru ise Henri Al- leg'in serbest bırakılması gerektiği, ya- zılanlar doğru degil ise Alleg'nin ceza- evinden mahkemeye çıkanlarak, neden bunlan yazdığtnı açıklamasının gerekti- gini belirttiler. Bütün bu yasaklamalara karşın kitap militan tarzlarda çoğaltıldı ve pek çok kişi tarafından okundu. Ki- ,v |ap Fransa'da sömürge kajştf» harekete, Cezayir halkının bağımsızlığının tanın- masını destekleyenlere yardım etti ve bu hareketi destekledi. -Peki kitap Cezayir'de nasıl bir etki yarattı? 'Sorgu' Cezayir'de, Avrupa 'da yarattı- ğı etkıyi yaratmadı. Bunun ıkı nedeni vardı. Birincisi, kitabın Fransızca yayım- landığı dönemlerde Cezayir'de savaş ve sansür tüm şiddetiyle yoğun bir biçim- de sürüyordu. Kitabın dağıtımı ve okun- ması son derece zordu. Sadece birkaç örneği gelebildi, bu da pek az kişi tara- fından okundu. Etkiii olmasındaki ikin- ci neden ise Cezayir halkının ezici bir ço- ğunlugunun, yaklaşık yüzde 90'ının oku- ma-yazma bilmemesiydi. Halk, 'Sor- gu'nun sadece adını ögrenebildi, kitap- ta ne yazıldığını hiçbir zaman öğreneme- di. - 'Sorgu'nun edebi bir kaygı güdülme- den yazıldığını söylüyorsunuz... 'Sorgu', başımdan geçen olaylann har- manlanıp edebi birmetin halinde yayım- landıgı bir kitap degil. Bu kitap sadece bir dönemi, Cezayir'de yaşanan olaylan yansıtıyor. 'Sorgu'nun yayımlanmasın- dan sonra işkenceye ugrayan insanlardan birçok çağn aldım. Kitap cezaevinde, gizli olarak yazıldı. 'Sorgu'nun hersay- fası cezaevınden ülegal bir biçimde çı- karıldı. Bu da gösteriyor ki kitabın ya- zılması bireysel birçaba değü, kitabın ya- yımlanmasında bu insanlann payı gerçek- ten çok büyük. Bu insanlar kitabın her bir sayfasını cezaevinden dışan çıkanr- ken çok büyük tehlikeye attılar kendile- rini. 'Sorgu'da, cezaevinde yaşanılan iş- kencelerin, işkenceye uğrayan insanlann ruh hali, bütün olumsuzluklara karşın haklı olduklanna olan inançlan anlatılı- yor. Kitabı edebi bir biçimde değerlen- dirmiyorum derken bunu kastetmiştim. 'Rusya, 3. dünya iilkesi olacak' - Türkiye'de yayımlanan bir diğer Id- tabınız 'Büyük Geri Sıçrama'ya gelecek olursak, kitapta Rusya'ıun bugün içinde bulunduğu durumu tüm gerçekliğiyle di- legetiriyorsunu/. "Yaşamım boyunca sos- İngiliz yazar Paul Strathern, felsefenin bir sır olmadığını savunuyor 'Sokaktakidüşünen insan OFRDAN CÎHANŞÜMUL *90Oaldkada Fdsefe' dizisiy le ta- ıınan Ingilız felsefecı Paul Strat- ıern,l 7. TÜYAP Jstanbul Kitap : uan kapsamında Gendaş Yayın- an'nın konugu oldu. Yazdığı po- tüler bilım ve felsefe kitaplanyla Umanva ve Ingiltere'den sonra Por- ekız, ftalya, ABD \e Brezılya'da «stseller olan Strathern'in önü- nüzdekı günlerde Arthur Rimba- ıd'un yaşamının son yıllannın ko- m edildiği 'Habeşistan'da BirMe\- im' adlı kitabı Türkçe olarak ayımlanacak. -ilozofların yaşamı ilginç trlanda -lskoç kökenlı Paul Strat- lera, Dublin'deki Trinity Colle- e'de felsefe, fızik, kimya ve ma- ;matik eğitimi görmüş. Denizci- k. bulaşıkçılık ve şairlik yapan trathern, yasamını dünya gezgini, jmancı, gezi yazan ve felsefeci larak sürdürüyor. "O kadar da enç sayılmam. Yaşamım bo>unca eğişikalanlardaçalışmak için çok amanım oldu. Biraz da şanshysa- ız, istediğiniz ber şeyi \apabilim- iz" dı>or. Türkiye'ye ilk kez 1960 ılında gelen Strathern'in Türki- î'ye olan ılgisi uzun yıllar sürdü ; bu süre içinde 'Turldye Rebbe- ' hazırladı. '90 Dakikada Felsefe' dizısinın lman bir yayıncının önerisiyle or- ya çıktığını söylüyor Strathern: Felsefeye karşı her zaman Ugüi>- m vç filozoflann yaşamlan hak- nda bir kitapyazmavi istiyordum. rvıncının önerisi üzerine bütün fi- lozoflann yaşamım ele alarak bu diziyi olusturduk." Ingiltere'de büyûk ilgi gören di- ziyı hazırlarken filozoflann yaşam- lanndan oldukça etkilenmiş: "ln- sanlara filozoflann yalnızca düşün- celerini anlatan kitaplar verdiginiz- de bunlan hatuiamalan güç olur, ancak bu insanlann yaşamlannı gözler önüne koyunca düşünceleri- ni daha kolay haOriarlar, insanlann yaşamlan ber zaman ilgi çekicidir." 'Büyük Fikirler' başlıklı başka bir dizi yayımlayan Strathern. filozof- lann yaşadıklan bazı olaylar saye- sınde belki de bu kadar büyük iş- ler başardıklannı söylüyor: "Filo- zoflann yaşamlannı okurken eg- lendim, etkilendim. Orneğin New- ton'un yaşamı... Nevrton'un baba- sı o doğmadan önceöhniiş. Iki yaşınday kende an- nesi başka biriyle evlenerek adamın yaşadığı birkaç mflötedckikö- ye yeıieşmiş. Büyükannesi tara- fından büyütülen New- toa her gün köyün yakınlannda- ki dagın tepesine çıkarak annesini görmeye çaljşırmış. Mesela Kant, bütün hayan boyunca tek bir köy- deyasamtş veoköyden hiç aynlma- mış oba da kendi felsefesini yarat- ımş." Strathern, "Habeşistan'da Bir Mevson" isimli romanıyla "Somer- set Maugham Ödülü"nü aldı. Ro- man, Arthur Rimbaud'un kızkar- deşi IsabeUe ile yaşadığı dönemi hern kurgusa! hem de gerçeklere da- yanarak sunuyorokurlara. Kitapta Afrika'da ticaretle uğrasan Rimba- ud'un şiirleri de yer alıyor. Strathern bu ödülle kazandığı para sayesin- de de dünyanın birçok yerini gör- me ve tanıma fırsatı bulmuş. 4 t\i yönde kullanmak gerek' Yazann "Pass By The Sea", "Vastav". Rusdansçı Nijinsky'nin yaşamım anlatan biyografisinin yanı sıra Yunanistan. Korsika, Ku- zey Fransa gibi ülkeleri tanıtan ge- zi kitaplan da bulunuyor. Strathern, şu sıralar Ingiltere'de Arrovv Yayınevi tarafından y ayım- lanacak olan "TheBigldea: Scien- tist VVho Changed The VVorld" isimli benzer bir dizi üzerinde ça- lışıyor. Bu dizide de bilim adam- lannın ilginç yaşamöykülerini okuyuculara sunacak. Da- ha sonra ise felsefede genel fikir- leri açıklayan bir dizi hazırlaya- cak. TÜYAP Kitap Fuan'na ıkıncı kez katılan Strathern, felsefe ve edebiyata ilginin oldukça fazla ol- duğunu gözlemlemış: "Insanlar bu konuda bilgi edinmek ögren- mekistiyorlar. Başka alanlarda eği- tim görenler de felsefe dizisijle il- gilendiler. Felsefe kültür içinde önemli bir vere sahip." Kişinin kendinı gelıştirmek ya da öğrenmek amacıyla felsefe okur- ken ya da çalışırken dikkatli olma- sı gerektiğini savunan Strathern. yoksa kişinin tehlikeli hale gelece- ği görüşünde. İçinde bulunduğu- muz yüz>ıl içinde her şeyin hız- la değiştiğine dikkat çeken Strat- hem. "Önümüzdeki yüzyılda ne- lerolacağuıı bilemeyiz, belki de in- sanoğlunu tanımak büe güçleşe- cek. İnsanlar düsünerek yani feise- feyle kendilerini geliştirir, bu an- bindada bunuiyiyönde kuflanmak gerekli" dıyor. Sokrates'in 'kendini bil' sözün- den hareketle sokaktaki düşünen in- sanın da felsefe yapabileceğini söy- leyen Strathern, bu anlamda felse- fenin bir sır olmadığını belirtiyor. yaltst bir topium modeü varatmak içinça- bştnn" diyen biri olarak Rusya'nın bu- günkü durumunu gördüğünüzdeneterhis- sediyorsunuz? Rusya ile ilgili birçok kitabım yayım- landı. 'BüyükGeriSıçrama'yı yayımia- madan önce de eski Sovyetler Bırliği'ni ziyarette bulunmuştum. Rusya'nın tüm olumlu ve olumsuz yönlerinı çok iyi bi- Hyordum. Rusya'nın dışında eski Sovyet- ler Birliği cumhuriyetlerinde de, eski çarlık sömürgesı olan ve daha sonra Sov- yetler Birliği'ne katılan birçok cumhu- riyeti dolaştım ve buralarda okuma bil- meyen tek bir kişi bile yoktu. Bu iki re- jimi karşılaştırdığımda kafamda birçok soru işareti oluştu. Kapitalıst düzen gel- dikten sonra Rusya'da gördüklerim be- ni çok etkiledi; sefalet, terk edilmiş ço- cuklar, işsizlik, suç oranlanndaki kor- kunç artış, okuma-yazma oranında ge- rileme... - 'Sorgu'da anlatüğınız işkence yön- temleri Türk insanuıa çok da uzak degil. Büyük Geri Sıçrama'da Türkiye'de de yaşanan sorunlar var. Bu ^ • ^ ^ ^ bağtanblan nasıl degerteo- diriyorsunuz? Türkiye'ye üç kez. ama çok kjsa sürelerle geldim. Bu yüzden çok iyi tanımıyo- rum ülkenizi. Fakat Fran- sa'da arkadaşlarla konuştu- ğumuzda; Türkiye'deki en önemli problemin insan hak- lan ihlali ve demokrasi ek- sikliği olduğu görüşünde birleşiyoruz. Türkiye'de ya- şanan ekonomik sorunlann, özellikle de kırsal bölge in- sanını etkileyen sorunlann ayırdındayız. Baskıcı dün- ya sisteminin etkisinde ka- lan bütün ülkelerde bu tür sorunlar görülüyor. Bunlar sadece Türkiye'ye özel so- runlar değil. Ülkeler eko- nomik olarak bağımsız bir şekilde gelişme olanagı bu- lamıyorlar. Gelişmelerini tamamlamak için yabancı sermayeye bağımlılar ve tüm bu sorunlardan sonra büyük problemler ortaya çıkıyor. Gelişmekte olan veya az- gelişmiş ülkeler politik. ide- olojik ve kültürel olarak dün- yada tek güç olan ABD'nin etkisi altmdalar. Amerika bu ülkeleri kültürel, ekono- mik ve ideolojik olarak sö- mürüyor. Bu ülkeleri kendi kültürünün etkisi altında bı- rakıyor. Saptamanız beni hiç şaşırtmadı. Rusya da şu anda Türkiye olma yolunda ilerliyor, daha doğrusu üçün- cü dünya ülkesi olma yo- lunda emin adımlar atıyor. Son ekonomik krizin de gös- terdiği gibi artık tamamen yabancı sermayenin kont- rolü altına girmek üzere Rusya. Bu gidiş devam et- tiği sürece Rusya da üçün- cü dünya ülkesi olacak. FUARDA YENİ YAYINLAR... FUARDA YENİ YAYINLAR... FUARDA YENİ YAYINLAR... FUARDA YENİ YAYIWLAR...~| John Ashbery'nin •Profil'i Türkçede Yaşayan en büyük Amerika- lı şair John Ashbery'nin Türk- çede ilk kitabı 'John Ash- bery/Proffl' Yapı Kredi Yayın- lan Şiir Dizisi'nden çıktı. Ge- çen yıl Yapı Kredi Kültür Sa- nat Yayıncılık'ın konuğu ola- rak Istanbul'a gelen John Ash- bery, 12 Haziran'da bir şiir ak- şamında şiirseverlerle birlik- olmuştu. NazmiAğıl'ın hazırladığı kitapta, Ash- •ry'nin en tanınmış kitabı olan SeJf- portrait in a jnvex Mirror'daki (Dışbükey Bir Aynada Otoport- ) şiirleri, sanat yazılan, romanından bir bölüm ülkemizde bulunduğu sırada çekilen fotograf- i yer alıyor. Tabucchi'den 'Damasceno Monteiro'nun Kayıp Başı' Antonk) Tabucchi'nin gerçek bir olaydan yola çı- karak yazdığı ve ilginç yaraücılık sezgisiyle henüz ay- dınlanmamış bir cinayetin failini de doğru tahmin et- tiği 'Damasceno Monteiro'nun Kayıp Başı'nda, Por- to'da bir parkta başsız cesedi bulunan gencın ölümü- nü gazete muhabiri Firmino araştmr. Porto kentinin deromanın kişisine dönüştügüya- pıtın en unutulmaz kişisi Lo- ton'dur. Öldürülen gencı savun- mayı üstlenen aristokratık ve anar- şist Loton, romana metafızik bir boyut kazandınr. Okur; adalet kavramı, işkence, polisin uygu- ladığı şiddet, uyuşturucu trafiği gibi çağımızın temel sorunlan üzerine düşünme olanağı bulur. Gülten Akın'dan 'Sessiz Arka Bahçeler' Çağdaş Türk şiirinin ustalanndan Gülten Akm'ın en son şiirlerini birarayagetirdiği şiir ki- tabı 'Sessiz Arka Bahçe- ler' Yapı Kredi Yayınlan Şiir Dizisi'nden çıktı. Şi- irinin en büyük sebebinin 'aşk' olduğunu söylüyor Gülten Akın. Ama hep kendi dışına doğru taşan bir aşk. Şiirleri yalın bir zeminde.detaylardavegö- rülenin bir adım ardında gizli olan fotoğraflarda, duygunun ıçe dönük ve söylenmemiş dilinde du- ruyor hep. 'Sessiz Arka Bahçeler' de sessizce çe- kilmış, hüzünlü, öfkeli, duygulu, incelikli, ama hep sorulan içinde taşıyan birer fotoğraf gibi... Calvino'dan ellili yılların italyası ItaloCahino. 'Gozlemci' adlı romanında ellili yıl- lannltalyası'ndanbirkesitverirken, AmerigoOr- mea'nın kişiliğinde insanlık sorunlannı ve insan yapısını da irdeliyor. Bir seçim gününde, Cottolen- go Düşkünler Yurdu'ndaki seçim sandığmda gozlemci olarak görevlendirilen ko- münistpartisi üyesi Ameri- go Ormea'nın gönülsüzce başlattığı bu olağandışı gün ve o insanlar arasında ge- çirdiği saatler, onun yaşa- mım hiçbir kişisel deneyimin sunamayacağı sorulara, dü- şüncelere, gözlemlere açı- yor. Şiikran Kurdakul, Filistin Pen'in onur konuğu • Kültür Servisi - Fılistin'in bağımsızlığını kazanışının 15. yıldönümü nedeniyle 19 Kasım günü Kudüs, Gazze ve Şeria şehırlerinde bir dizi tören düzenlenecek. Türkiye Pen Yazarlar Derneği'nin asli başkanlanndan gazetemiz yazan Şükran Kurdakul, Filistin Pen'inin onur konuğu olarak törenlere davet edildi. Apel Galeri açılıyor • Küttür Servisi - Galatasaray yeni bir sanat galerisine daha evsahipliği yapacak. Geçen yüzyılda inşa edilen Apelyan Apartmanı'nın giriş bölümünde bugün açılacak olan Apel Galeri "de çağdaş sanat yapıtlannın izienecegi sergilenn yanı sıra gösteri, söyleşi, konsergibi kültür etkınlıklen de gerçeldeşecek. Galerinin ilk sergisi Fatma Tülin. Ferhan Taylan Ender, Gülsün Karamustafa. Mehmet Güleryüz, Mevlut Akyıldız, Nancy Lunsford. Nevzat Sayın, Ömer Uluç. Selma Gürbüz, Suzı Hug Levi, Yavuz Tanyeli ve Zahoor ul Akhlaq'ın yapıtlanndan oluşuyor. 15 Aralık"a dek sürecek olan 'damak' başlıklı bu sergide yer alan >apıtlann ortak bir çıkış noktası yok. TüPk sinemasının 85. yılı • Kültür Senisi - Türk sinemasının 85. yılı nedeniyle bugün saat 10.30'da Türk Sinema Platformu tarafından Y'eşılçam'dan Taksim Anıtı'na kadar bir yürüyüş gerçekleştirilecek. Saat l5.00"te ise AKM Sinema Salonu'nda "Türk sinemasının Başlangıç Tarihinin Tespitı" konulu birpanel düzenlenecek. Korno Trio bugün AKM'de • Kültür Ser\ isi - Yapı Kredi Sanat Festivali '98 çerçevesinde bugün Atatürk Kültür Merkezi \e Goethe Enstıtüsü'nün katkılarıyla Korno Trio'nun konsen gerçekleşecek. Ida Bieler (keman). Nina "Fıehmann (pıyano) ve Radovan \'latkovıç"den (korno) oluşan topluluğun konscr başlama saati 19.00'da Atatürk Kültür Merkezi Küçük Konser Salonu'nda gerçekleşecek. Konserde B. Bartok, G. Ligeti ve J. Brahms'ın yapıtlan seslendirilecek. Goncoupt Ödülü sahibmi buldu • PARİS(AA)-Fransızlann Goncourt fcdebıyat Ödulü'nü bu yıl Paule Constant adlı kadın \azar kazandı. 54 yaşındaki üniversite hocası Constant. 'Confidence pour Confidence' adlı romanıyla ödüle değer bulundu. Türkçeye çevnlmeyen roman, geçen nisanda Gallimard Yayınevı'nce yayımlanmıştı. Kitapta, bılimsel bir toplantı için ABD'de bir araya gelen 4 kadın öğretım üyesinin birbirlenne anılarını, başan ve başansızlıklannı ve aşklannı anlatmalan konu ediliyor. Fransa'nın en büyük edebıyat ödülü sayılan Goncourt, 1902 yılından beri venlıyor. Kazanana ödülle birlikte 50 frank değerinde simgesel bir çek venliyor. Salm Akçıl Kiev'de *** -. • Kültür Servisi - Şef Saim Akçıl. bugün Kie\ 'de 'Dünyanın Müzikal Devletlen-Türkiye" başlığında gerçekleştirilecek olan konserde. Ukra>na L'lusal Senfoni Orkestrası'nı yönetecek. De\let sanatçısı piyanist Ayşegül Sanca'nın solıst olarak katılacağı konserde Ferit Tüzün'ün 'Esintıler". Beethoven'ın 'Pıyano Konçertosu No. 3' ve "Senfoni No. 1' yapıtlan yorumlanacak. TÜYAPTA BUCÜN A SALONU 12.00-14.00 'Kitap ve Tasanm" konulu. Esen Karol'un jöneteceği panele Paul VlcMilIen. Tibet Sanlıman. Timuçin Unan, Mert Kunç. Sezay Altınok ve Yeşim Demir katılacak. 14.00-16.00 Orhan Pamuk aralık ayında yayımlanacak olan 'Benim Adım Kırmızr adlı yapıtmı anlatacak ve tanıtacak. 16.00-18.00 Ahmet Altan okurlan\ la söyleşecek. 18.00-20.00 Hikmet Alhnkaya'nın'vöneteceğı Genç Yazarlann Yarattığı Dünyalar" başlıklı panele Aslı Erdoğan. Cemil Kavukçu. Fatih Atila. Halil Gökhan. Kaan Arslanoğlu. küçük İskender. Leyla İpekçi. Murat Yalçuı. Osman Çakmakçı. Perihan Mağden. Tuna Kiremitçi ve Zeynep Aliye katılacaklar. B SALOIVU 11.00-12.00 Tank Ankdal, 'Parapsikoloji' konulu bir konferans verecek. 12.00-14.00 V'ecihi Timuroğlu Çağdaş Edebiyat Eğitımı Nasıl Olmalıdır?' konulu bir konferans verecek. Çumlı IMZA GÜNÜ TÜYAP 17. İSTANBüL KİTAP FUARI'NDA Î4 Kasitn Cumarîesi' Saati8.00-20.00 Stand No:85-86 (Alt kat) TüyapSergi Salonu Tepebası-İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle