Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmcni Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çetinkaya # Yazıişlen Müciürü. tbrahim
Yüdız • Sorumlu Müdür: Fikret llkiz
0 Haber Merkezı Müdurû. Hakan
Kara 9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Istıhbarat: Cengiz Yıldırım • Kültür:
Handan Şenköken # Spor: Abdülkadir
Yücelman • Makaleler Sami Karaören
• Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Fotoğraf:
Erdoğan Köseoğlu • Bıigı-Belge: Edibe
Buğra 9 Yurt Haberlen; Mehmet Faraç
Yayın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Okta>
Kurtböke, Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner, Ergun Balcı,
tbrahim Yıldız, Orhan Bursan,
Mustafa Bajbav. Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan
No- 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks. 4195027 • Izmır Temsılcısı: Serdar Kıak,
H.ZıyaBlv. 1352 S.2/3 Tel 4411220, Faks: 4419117
• Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğhı, Inönü Cd 119
S. No:l Karl,Tel-363 12 11. Faks: 363 12 15
Müessese Muduru l sriin \kmen 0
KoorcJınalor Ahmet KoruJsan # Muha-
sebe Bülent Yeoer#Idare Hüseyin
Gürer»lşletme Önder Çelik • Bügı-
Işlem Nail Ina] • Bılgısayar Sıstem
Mûrûvet Çiler^Satış FazifetKııza
MEDYA C: • Yönetım Kur
Ba$kanı - Genel Mudur Gûll
Erdtıran # Koordınator Rt
lşıtman • Genel MudürYardımc
S«vdaÇoban Tel 514 07 5
5139580-5138460*1.Faks 5138'
\a>ımla>an \e Basan: Yenı Gun Haber Ajansı, Bastn ve Yayıncılık A.Ş
TurkocağıCad.39 41 Cağaloglu 34334 lsl PK 246 tstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks-(0/212) 513 85 95 19EKİM1998 Imsak: 5.46 Güneş: 7.12 Ögle: 12.56 Ikindi: 15.55 Akşam: 18.26 Yatsı: 19.47 www.cumhuriyet.com.
Zeki Triko
Hollywood'da
• Haber Merkezi - Reklam
kampanyalan ıçın dünyamn
çeşitli bölgelennde ilginç
mekânlar seçen Zeki Triko,
98-99 body koleksiyonunun
çekimlennı Hollyvvood'da
gerçekleştirdi. Ünlü Sunset
Stüdyolan'nın değişik
bölümlerinde \e Kalifomiya
çöliinde gerçekleştınlen
çekimlerdel950-1960'lı
yıllara aıt koleksıyon
arabalan, benzın ıstasyonu,
motel. kafe ve tümü onjinal
olan aksesuvarlar kiralandı.
British
Aipvvays'den
fiyat listesi
• Haber Merkezi - tngiliz
Havayollan British Aırvvays,
1998-99 kışdöneminde
ABD uçuşlannda
uygulayacağı indirimli fiyat
listesini açıkladı. 15 Ekim
1998 tanhınden ıtıbaren
geçerlı olacak yenı fiyat
listesine göre İstanbul'dan
New York. Boston ve
Chıcago arası 599 dolar
olacak.
Hediye
kampanyası
• Haber IVferkezi - Davidoff"
Cool Vvater ve N'ıkos
Sculpture parfumlennı satın
alanlara yanndan itibaren
hediye verilecek. Davidoff
Cool Water alışverişlerinde
ürünlerden iki tane alana
Dav idoff saatleri hediye
edılecek. Sculpture Hotnme
veya Sculpture Femme
alanlara da eşarp. kolye \e
kol düğmesi hediye
edılecek
Yazsaati
uygulaması
• ANKARA (A\) - Gün
ışığından daha fazla
yararlanmak amacıyla 29
Mart'ta başlayan yaz saati
uygulaması, 25 Ekim pazar
günü bitiyor. Pazar günü
saatler. 02.00'de 1 saat geri
alınacak. Edinilen bilgiye
göre, yaz saati
uygulamasıyla, parasal
karşılığı 7.5 trilyon lirayı
bulan 550 milyon kılovat
saat (kwh) enerji tasarrufu
sağlandı. Geçen yıl yapılan
uygulamadan ise 5.4 trilyon
lirayı bulan 350 milyon İcwh
tasarruf sağlanmıştı. Bu
arada ileri saat uygulaması,
son ikı yıldır, Avrupa Birliği
ülkeleriyle paralel, aynı
tarihlerde. 6 ay yerine 7 ay
süreyle uygulanıyor.
15 metrelik
• ÇANAKKALE (AA) -
Çanakkale'nin Ezme
ilçesıne bağlı Kumburun
köyü sahilinde bulunan 15
metrelik hayvan fosilini
ınceleyen Valı Ekrem Özsoy,
üniversitelerden uzmanlann
bölgeye çağnlacağını
söyîedi. \'ali Yardımcısı
Mehmet Seyman ve Kültür
Müdürü Mustafa Sevim ile
birlıkte fosili ınceleyen
Özsoy. 15 metrelik canavar
fosilinin kendısini de çok
şaşırttığını belırterek.
"Bölgenın tahrip olmaması
ıçin etrafma şerit çekeceğız.
Jandarmaya da talimat
verdim, bolgeyi sürekli
kontrol edecek" dedi.
Okul geçidi
görevlileri
• İstanbul Haber Servisi -
tstanbul Emniyet Müdürü
Hasan Ûzdemir, "'okul
geçidi görevlisi" olmak
üzere eğitimlerini
tamamlayanlara dün
sertifıka ve görev belgelerini
dağıttı. Görevlı belgesıni
alan 93 öğrenci. öğretmen ve
veli. ilköğretim
öğrencilerinin okul
önlerinde ve geçitlerinde
güvenli şekilde okula giriş
ve çıkışlannı sağlayacaklar.
Londra'da İslam ve Osmanlı sanatı ağırlıklı müzayedeler sona erdi
Bursa işi kadifeler kapışıldıÖZGENACAR
ANKARA - Londra'da Sotheby'nin bir
hafta boyunca İslam ve Osmanlı sanatı ağır-
lıklı müzayedeleri, üç yıldır düzenlenen
"Tiirk satısı" ile cuma gûnü sona erdi.
"Türk sanşı"nın gözdeleri satılamazken
bazı sürpnz eserler ön plana çıktı.
lsveçli ressam Carl Frederick von Bre-
da'nın "Londra'da Tiirk Büyükelçisr ve
Ivan K. Ayvazovsky'nın "HaüçteMehtap''
tablolan ile Kütahya'da 1794'te Ermeniler
için yapılmış çini matara, tkinci Beyazıd'ın
usturlabı iie yıldız madalyonlu Uşak halı-
sı satılamadı.
Buna karşılık tablolarda "Saray Ressa-
mı" olarak tanınan Italyan Fausto Zona-
ro'nun "Göksu'daDüğüıTtablosu 100.500
sterline (yaklaşık 50 milyar liraya) alıcı
buldu. Sürprizi, Şehzade2. Abdülmecid'in
Isviçre'de sürgûnde yaptığı "LemanGötün-
de GunbaaşT tablosu yaptı. Resim öngö-
rülen değerin yaklaşık beş katı olan 17.250
sterline alıcı buldu. Şehzadenin Osman
Hamdi'nin koruyucusu olduğu bılıniyor.
Oryantalist Polonyalı ressam Stanistaus
von ChJebmvski'nın "BursaTda CamiÖniin-
deki Ditenci" resmi, 40 bin sterline. 18.
yüzyılda Türk giysilerini gösteren sulubo-
ya bir albüm ise öngörülenin üç katı olan
38.900 sterline satıldı.
Sabahkı oturumda ise en büyük çekişme-
• Müzayedelerin gözdesi Londra'da Türk Büyükelçisi
Ayvazovski'nin Haliç'te Mehtap, Kütahya çini matarası,
Ikinci Beyazıd'ln usturlabı ve yıldız madalyonu Uşak
halısı satılamadı.
ye, 16-17. yüzyılda Bursa yada İstanbul'da
(182x124 cm) boyutunda simli kadifeden
yapılmış, New York Charles Kelekian ko-
leksiyonundan çıkma bir örtü neden oldu.
20-30 bin sterlin beklenen bu parçayı Lond-
ralı antikacı Oliver Hoare 67.500 sterline
aldı. Ajıımsanacağı üzere Lady Diana'nın
aşk önerisinde bulunduğu Hoare, Prens
Charies'ın Türkiye gezisınde rehberliğini
> apmış ve sevgilisi olduğu söylenen Ayşe-
gül Nadir ile de Bursa'da çalınan tombak
kandillenn kaçınlması olayına adı kanşmış-
tı. Mevlevihane yakılmadan önce çalınıp ka-
çınldığı anlaşılan Divriği Ulucami ahşap
panolardan bınru Hoare'un New York'ta sat-
tığını Cumhuriyet'te açıklamıştık. FBI.
Türk hükümetinin başvurusu üzerine ese-
re el koymuştu. Bu panonun önümüzdeki
günlerde Türkiye'ye geri verileceği anla-
şılıyor.
Bursa işi minder. yatak yüzü gibi simli
kadifeler de müzayedede büyük ilgi gören
parçalar arasında yer aldı. 16-17. yüzyıl
yapımı beş parça Osmanlı brokan bekle-
nenın 12 katı fiyatla 19.550 sterlin, yine beş
parçalık brokar da 15 katı değerle 17.270
sterline kapışıldı.
Selanik'te sürgündeyken 1911 "de Pa-
ris'te birmüzayededesa tılanİkindAbdül-
hamit'in hazinesinden bazı eserler bu mü-
zayedede de boy gösterdiler. Bunlar arasın-
da altın üzenne mineli ve tstanbul resim-
li, pırlantalı dört fıncan zarfi beklenenin iki
katı olan 34.500 steTİine, üzerindeki pırlan-
talann çokluğundan altın üzerine minesi gö-
rülemeyen beş fincan zarfi da 67.500 ster-
line satıldı.
Tuğralı enfiye kutusu
Bir Osmanlı beyi iken sonra Mısır Hidi-
vı'nepaşaunvanı ilekatılan Izmirli Erme-
ni Nubar Efendi'ye Sult&n Abdülaziz'in
hediyesi olan alnn-mine üzerine tuğralı en-
fiye kutusunun satışmda tokmak 18.400
sterline indi. Abdülaziz tuğralı bir gümüş
ibrik ise öngörülenin iki katı olan 14.375
sterline satıldı.
1575 yapımı Çin etkisindeki Iznik ma-
vi-beyaz sürahisi de çekişmeye neden ol-
du ve43.300 sterline, hayvan motifli, 1570
yapımı, bol renkli bir Izniktabak da 34.500
sterlıne pazarlandı.
Rüstem Paşa Camii'nden geldiği anla-
şılan ve daha önce de Sevgi Gönûl'ün Av-
rupa'dan alarak Sadberg Hanım Müzesi'ne
kazandırdığı Iznik panolaruıın çerçevesi
niteliğindeki 16 parçalık tznik çinileri, iki
ayn arttınmda toplam 69 bin steriine adı
açıklanmayan alıcıya satıldı.
Hafta içindeki müzayedenin en önemli-
lerinden biri de eski kitaplar kurdu olan ve
yazdığı bazı kitaplan Türkceye çevrilen, be-
nı de Karun Hazinesi'ni bulmaya yönlen-
diren tngiliz meslektaşım Peter Hopkirk'in
kitaplığınm ikinci bölümündeki 1211 kitap
toplam ve yaklaşık 1 milyon sterline (475
milyar lira) satıldı.
Halı ve kilim müzayedesinde ise 16. yüz-
yıl Safaviler'den bir ipek kadife ve resim-
leri ile ender olan bir örtü, değeri on katı-
na yükselten bir çekişme ile 793.500 ster-
linlik rekor ile adı açıklanmayan bir kişiye
satıldı. İstanbul Kumkapı Agop Kapuci-
yan adlı bir ustarun yapıp imzaladığı sim-
li halı da 34.500 dolara alındı.
Bir başka Islam eserleri müzayedesinde
bir Ermeni hanımı gösteren bir Iran resmi
925.500 sterlinle dünya tran resimleri re-
korunu kırdı. Aynı müzayedede tspanya'da
Müslümanlarca yapılmış bir fildişi kutu da
606.500 sterlinle, bekienenin iki kat değe-
re çıktı.
IpektetransparangüzeUiğiModacüar önümüzdeki ilkbahar ve yaz aylan için
hazırladıkian kreasyonlannı Fransa'nın başkenti
Paris'te sunmayı sördürüyoriar. Itarvan moda usta-
sı V'alentino ve Fransız Veronique Leroy birbirinden
ilginç tasanmlanyla ilgi topladılar. Nalentino'nun
transparan giysilerinde saten ve ipek karışımını ter-
cih ettiği gözlendi. Leroy'un 1999 >T1J için haarladı-
ğı modellerden biri olan mini elbiseyi kemer ve çiz-
me tamamlnordu. Ceketle sunulan bikini de ilginç
parçalar arasındaydı. (Fotoğraflar: REUTERS)
Almanya'dayaşayan
Türklerin dörttebiriişsiz
e-posta : tan (a prizma. net. tr
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Almanya 'da yaşa-
yan yabancılar arasında Türk
yurttaşlannın, 2 milyon 107
bin 426 kişiyle sırâda yer
aldığı; en yofun yaşadıkla-
n yerin de 714 bin 998 kişi
ile Kuzey Ren-Vestfalya eya-
leti olduğu hesaplandı.
Almanya'da yaşayan iş-
siz Türk sayısının 188 bin
972, işsizlik oranının yüzde
25.5 olduğuna dikkat çekil-
di. Almanya'ya ilticabaşvu-
rusunda bulunan yabancı-
lar arasında Türkler 23 bin
814 kişiyle ilk sırada yer
alırken onlan Yugoslavya
(Karadağ, Sırbistan), Irak
ve Afganistan uyruklular iz-
liyor. •
Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanlığı Yurtdışı tş-
çi Hizmetleri Genel Müdür-
lüğü'nce hazırlanan 1997
yılı raporunda, Alman yurt-
taşlığına geçen Türklerin sa-
yısının 59 bin 628 olduğu be-
lirtildi. Raporda, süresiz
oturma izni alan Türklerin
sayısmın 1995 yılında 494
bin 364 iken 1996 yılında
534 bin 493'e yükseldiğine
ve süreli oturma izni alan-
lann sayısının 1995'te 277
bin 993'e, 1996 yılında ise
270 bin 598'e düşrüğüne
dikkat çekildi.
Almanya'da sosyal gü-
venlik sistemlerinin fınans-
manı işveren ve işçilerin
ödediği sigorta aidatlan ile
devletin yaptığı yardunlar-
dan sağlanırken hastalık si-
gortası, kaza sigortası ve ba-
kım sigortasına devletin kat-
kısı bulunmuyor.
Sosyal güvenlik ödeneği
alan toplam 133 bin 180
yurttaştan 31 bin 204'ünün
Türkiye'de yaşadığı ve her
birine ayda ortalama 744
mark ödendiği kaydedildi.
Türklerin yoğun olarak
dini derneklerde örgütlen-
diğine dikkat çekilen rapor-
da, 837 kişinin örgütlendi-
ği dini dernekleri, 454 kişi
ile sosyal-kültürel-spor der-
nekleri izliyor.
'Ceza Kanunu'
yeniden sahnede
ANKARA (AA) -
Atatürk'ün desteğiyle
cumhuriyet döneminde
ilk kez Müslüman Türk
kadınının sahneye çık-
tıgı ^Ceza Kanunu" ad-
lı oyun, cumhuriyetin
75. kuruluş yıldönü-
münde tzmir Devlet Ti-
yatrosu tarafından ya-
nndan itibaren sahne-
lenecek. Yapıtm 1923
yılında ilk kez sahnele-
ruşı sırastnda Atatürk'ün
isteğiyle oyunda "Saci-
de" rolünü oynayan Be-
dia Muvabiüt cumhuri-
yet döneminde sahneye
çıkan ilk Müslüman
Türk kadını unvanının
sahibi olmuştu.
Ibnürrefik Ahmet
Nuri Sekizinci'nin ka-
leme aldığı oyun, Ko-
nak Sahnesi'nde sanat-
severlerle buluşacak.
1900'lü yıllann başmda
İstanbul'da geçen oyun-
da toplum yapısı içeri-
sinde kadının durumu
ve yasalann gerektiğin-
de nasıl işe gelecek şe-
kilde yorumlandığı ser-
gileniyor.
Rejisörlüğünü Leyla
Tecer'in, yazann mek-
tubunu, ara oyunu ve
yapıtın bitiminde sunu-
lan fılm metnini Hahık
Işıkyazdı.
Kalite belgesi alanlar artıyor
Eğitim
kurumhnvuı
LSOgüvencesi
BARIŞ DOSTER
Eğitim kurumlan arasın-
da kalite belgesi alanlann sa-
yısı hızla artıyor. Ana okul-
lanndan üniversitelere dek
pek çok eğitim kururnu. ka-
lite belgesi almak ıçin baş-
vuruyor ve çalışma felsefe-
sinin temeline kaliteyi, sü-
rekliliği, denetimi, insan
mutluluğunu yerleştiriyor.
Müşteriye sunulan mal
ve hizmetin niteliğinde be-
lirli bir standardı gösteren
ISO (International Standar-
dization Organization -
Ulusjararası Standardizas-
yon Orgütü) belgeli kuruluş-
lara, eğitim kurumlan da
hızla kanlıyor. Büyük şirket-
ler ve holdinglerden sonra
eğitim kurumlan da verdik-
leri hizmetin, öğrencilerin ve
velilerinin gereksinimi, bek-
lentilerini karşılayabilme-
si, ıstenen koşullara ıik
adımda ve tam zamanında
ulaşılabilmesi ve bunun de-
netlenmesi için kalite belge-
si alıyorlar.
İlk ünhersite
Ülkemızde üniversiteler
arasında ilk kez Başkent
Üniversitesi, ilk ve ortaöğ-
retim kurumlan arasında
Özel Ayşe Abla Koleji, Özel
Yüzyıl Anaokulu ve Özel
Yüzyı]IşılLisesiJSO9001,
Özel Irrrıak tlköğretım Oku-
lu ISO 9002, dershane ve
kurslar arasında ise ilk kez,
îngilizce ve işletme ihtisa-
sı eğitimi veren Antik Eng-
lish ISO 9002 belgesi aldı.
Türkiye"de kalite belgesi ve-
ren kurumiar arasında en
çok dikkat çekenler, Türk
Standartlan Enstitüsü(TSE)
ile BVQI ve SGS adlı ku-
rumiar. ISO 9001 kalite sis-
temi tasanm, geliştirme,
üretim, tesis ve hizmet alan-
lanndaki kalite güvence m(
dehni. ISO 9002 kalite sis
temi ise üretim, tesis ve hi;
met alanlarındaki kalite gi
vence modelini kapsıyo
ISO belgesi verilirken ku
rumun çapına, büyüklüğü
ne, ürettiği ürün ya da hiz
metin niteliğine göre deği
şen kıstaslar uygulanıyoı
Belgeyi almaya hak kazana]
kuruluş, eğer söz verdiği öl
çülere uymazsa, belges
elinden alınıyor.
Başkent Üniversitesi Ba
sın Danışmanı ManmutTe
mizyürek, geçen nisan ayın
da TSE'nin kendilerine ISC
9001 belgesi verdiğini vur
gulayarak toplam kalite yö
netimi anlayışlanmn evTen
sel düzeyde olduğunu kay
detti. Temizyürek şöyle de
vam etti: "Universitenıiziı
tüm birimlerinde uygula
nan Kalite Ststem ModeL
kalitenin süreklileştirilme
sini ve kendi kendini dene
timle uygulamalann sürek
li geliştiribnesini amaçhyor
Îngilizce ve işletme ihti
sası eğitimi veren Antil
English'in İnsan Kaynak
lan ve Kalite Güvence Mü
dürü Ender Eryılmazdaeği
timin uygulanması ve de
netlenmesi, öğrencilerin iz
lenmesi, şikâyetlerin gere
ğinın yerine getunlmesı, ög
rencilerin istekleri. başaı
ve devam-devamsızlık ista
tıstiklerinin tutuünası gib
konularda uluslararası öl
çütlerde hizmet verdikleri
ni anlattı.
Bunedenle ISO 9002 bel
gesi almaya hak kazandık
lannı vurgulayan Eryılma2
"Önemli olan hatayı olayu
başmda görmek veönlemelı
hizmeti fîresiz ve hatase ver
mek. Bu amaçb öğrenchi a
başta tanımaya çalışryoruz
dedı.
SÖYLEŞİ ATTILÂILHAN •
Eli Kulağındaymış!..
Besbelli 'ileridsiniz', 'sosyal demokrat' öyte mi,
belki de 'sosyalist'; öyleyse, hayatınızda, kaç iş-
çi tanıdınız? Yoksa şöyle mi sormalıydım: hiç işçi ta-
nıdınız mı?
Hangi kitap fuanna gitsem, gözlerim 'imzacı' ka-
labalığı arasında, 'işçileri' arar, hemen hiç bulamaz;
ne yazık, çünkü 'işçi' okuru olmayan, 'sosyalist' bir
yazar, biraz da 'öksüz' demektir! Paris'te, Ara-
gon'un 'Les Communistes'i imzaladığı, o gurbet
akşamı, 'kuynığun'yansı 'işçiler'dl: iftihar etmiştim!
Geçenlerde Cumhuriyet Kitap Kulübü'nde kitap
imzalıyorum; sakalına kırdüşmüş, gözlerinin aydın-
lığı yorgun, bir yüz dikkatimi çekti; ellerine baktım,
işçi olabilir mi? Olabilirmiş! '40 Karanlığı'nı, 'O Ka-
ranlıkta'ki sosyalistlerin dramını, anlatan romanımı
('O Karanlıkta Biz') uzatırken, dedi ki: "...emekli
emekçi Şeref Usta'ya diye yaz!"
Yazıp imzaladığım sırada, hafızamın ekranında, bir-
den 'Koca Şevket Usta'nın, bağa gözlükleri iri bur-
nunda eğreti duran, geniş ve büyük yüzü! Süslü-
saksı Sokağı'ndaki Genel Merkez'de TSP'nin top-
lantısı henüz bitmiş, kalabaJık merdivenlefe yürümek-
tedir; dışarda 'ezeli' Beyoğlu; linyit, gizli fuhuş ve
anason kokulan üzerine, varia yok arası, ince bir kar
dökülüyor; o, beni bir kenara çekip, diyor ki: "...siz
genç munarririer, 'sosyalist' amelenin çektiği
zahmeti, gelecek nesillere anlatacaksınız!"
Anlatabildik mi? Bundan çok emin değilim; ama
çekilen "zahmefhem uzun, hem kesindir üstelik ulus-
lararası Azerîkomünistlerinin, amele kısmına 'zeh-
metkeş' dediğini bilir misiniz?
'Aranan' muhalefet 'bulundu1
mu?
( j şçi Muhalefeti Aranıyor' demiştim, meğer eli
I kulağındaymış! Ülkemizdeki ABD işyerlerinde,
Harb-lş'in giriştiği grevin hemen arkasından, Bur-
sa'da metal işçileri (Fransızlar onlara 'metallo' di-
yor) seslerini duyuruyor; önemli, çünkü tepki, 'taba-
nın 'sendikayönetiminetepkisi; üretim 'mevziinde-
ki' işçi, sendikanın onun emeğini 'işverene sattığı'rn
düşünüyor; dokuz bine kadar yükselen istifa raka-
mı; yollan kesmiş, işçi kalabalığı, vs...
Hemen arkasından SEKA olayı patlak vermesin
mi? 'Özelleştirme' operasyonu, çok ülkedeyeryer
'çuvallarken'; iktidardaki koalisyon, Cumhuriyetin
ekonomik kalelerinden birinin, Izmit Kâğıt Fabri-
kası'nın kapatılmasına hükmetmiş. Proletaryanın
tepkisi, ani ve kapsamlı: 'Amele' işyerini terk etmi-
yor, karann iptaline değin nöbeti bırakmayacağını açık-
ladt Tesbih taneleri gibi, birbirini izleyen, 'dayanış-
ma' eylemlerı: Balıkesir de, Dalaman'da, Kara-
deniz Ereğlisi'nde de, 'amele', SEKA eyleminin
içindedir; slogan kesin ve heryerde aynı: "SEKA9
Cumhuriyet'in sembolü, kapatılamaz!"
Fabrika kapılannı sarmaşık gibi saımış yazılann ar-
kasında; gariptir, farklı nesillerden, üç 'amele'nin:
KUTV neslinden, Tornacı' Ömer Usta'nın, '40 Ka-
ranlığı'ndan, 'Koca Şevket Usta'nın, nihayet bir-
kaç hafta önce bana, 'O Karanlıkta Biz'i imzalatır-
ken, kitabı gösterip: "-...burada yazdıklannın hep-
si doğru!" diyen, 'emekli emekçi' Şeref Usta'nın
yüzlerini, üst üste, görürgibiyim: yorgun, düşünce-
li ve çilekeş yüzler; bakışlannda, derin bir 'zehmet-
keş' vahameti var ama, hiçbiri umutsuz değil.
Asla!
'Mumaileyh' neyi tekrarlıyor?
O osyalizmi 'evcilleştirme'nin başlıca yolu, 'iş-
O çi muhalefetini', yâni hareketin 'rnci' ve V
a
P~
tnm
1
gücünü, onun arkasından çekmektin 'ame-
le', yâni proleteryanın üretimden gelen gücü olma-
dı mı, sosyalizm ondan ödü patlayan 'marginalle-
rin', 'gökkuşağı' sirkine döner; alırâşıklannı, egemen
burjuvazinin ona münasip gördüğü kum liavuzun-
da, 'siyasetçilik' oynar! Oysa çağdaş demokrasi-
de, 'işçi muhalefeti' -sosyal demokrat, sosya-
list ya da komünist- partiler aracılığıyla; burju-
va iktidannın, tek ve meşrû 'alternatrfî'! sosya-
lizmi, işçi muhalefetinden kopardın mı, burjuva-
zinin 'altematıfi' ne oluyor: onun, 'marginalliği' ve
'seçkinciliği', devrimciiik zanneden, birbaşka ke-
simi: yine kendisi!
Tony Blair'in yakını Peter Mandelson, bakın ne
demiş: "...eskisi gibi, elleri nasııiı, üstü başı dö-
külen emekçi tipine aynlan, bir kotamız olma-
yacak!"; zaten, Labour Party'nin 418 milletvekilin-
den sadece 46'sı işçi kökenliymiş! (Milliyet, 5 Ekim
1998) Bu sözlerin 'tıpkısını', birtarihte, 'Halkın Dost-
ları'ndan keskin 'devrimci'; günümüzde ise, 'dolar
turizmi'nin gözde 'rehberi', 'ileıici' biraydın; söyle-
memiş miydi? Her ikisi de, 'işçi muhalefeti'n\ (ister
sosyal demokrat, ister sosyalist ya da komünist ol-
sun) kendi 'partisinden' uzak düşürmek gayreti;
'hoküng mediasına' dayanarak, hippy/punky 'soy-
tanlığını' sosyalizm diye kitlelere 'yutturma' teşeb-
bûsü!
Şartlar, işteozaman, 'işçi muhalefetini', bizzat iş-
çilerin ele almasını gerektiriyor; son günlerde yaşa-
dığımız, bir manada budur; o kadar budur ki, 'So-
ğuk Savaş' yıllannın 'uslu çocuğu', 'darbelerin'hınk
deyicisi Türk-lş'in, lideri bile; sesini yükseltmek ih-
tiyacını duymuş, 'sosyalgerçekleh', leblebigibidök-
meye başlamıştır. Bayram Meral, ne mi demiş, bu-
yurun okuyun:
"...Türkiye'de siyaset, sermâye kesimine ta'viz
verme üzerine kuruludur. Kriz diye gündeme ge-
tirilen olaylann, gerçek sorumlusu, birtürlü doy-
mak bilmeyen sermâye kesiminin büyük bölü-
mü ve vurguna, talana, haksız kazanca, çanak
tutan siyasilerdir. Halk kendi sorunlannı çöze-
cek kişileri, partileri iktidar yapmadığı, seçtik-
lerini denetJemediği sürece, işler iyi grtmeye-
cektir..." (Cumhuriyet, 23 Eylül 1998)
Dikkat isterim, 'mumaileyh', 'doymakbilmeyen
sermâye kesimi' ile, 'vurguna, talana, haksız ka-
zanca çanak tutan siyasiler'den bahsediyor; bu-
nu derken, hanidir altını çizip durduğumuz, ünlü 'oli-
garşi çekirdeği' formülünü (burjuvazi+bürokra-
si), bilerek bilmeyerektekrarladığının, acabafarkın-
damı?
Neyse, bugünleri de gördük!
httpV/ www. prizma.net tr/AILHAN
http^/www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.ht)m