Katalog

SAYFA CUMHURİYET 15EKİM1998PERŞEN 16 SPOR Milli takım, grubundaki üçüncü maçında Finlandiya karşısında 3-1 yenilmekten kurtulamadı Korktuğumıız başımıza geldîTürkiye: 1 - Finlandiya: 3 STAT.AIı Sami Yen HAKEMLER: Krondl (1), Vodicka (2), Helebrant (2) (Çek Cumhuriyeti) TÜRKTYE:Rüştü (3), Alpav (4), Ogûn (6), Fatih (4), Okan (3) (dk. 46 Hami 4), Sergen (6) (dk. 84Hasan Şaş) Tugav (3) (dk. 46 Mert 3), fayfiır (5), Abdullah (6), Hakan Şükûr (2), Oktay (3) FEVLANDtYA:,4. Niemi (7), Ylönen (6), Hyypia (6), Tuomela (6), Reini (5), Ilola (6), Litmanen (6), Riihilah- tı (5/ (dk 77 Valakari), Kautonen (5). Paatelaelainen (7) (dk. 46 Kolkka 4), Johansson (6) GOLLER:£>*. 6 Paatelaelainen, dk. 52 Johansson, dk. 73 Ogün, dk. 90+6 Litmanen SARI KARTLAR: Kautonen, Reini, Kolkka, Tuomela (Finlandiya), Tayfur, Abdullah, Hakan Şükür ARİF KIZILYALIN Cumartesı gecesı saat 21.45"i gösterdiğinde teknik direktör Mustafa Denizti'nın şu sözlen kulaklarda yan- kılanıyordu: "Almama galibrverini şimdiden m'baren unutmalıyız ki. Finlandiya macına hazır olalım. Çiin- kü en zorlu rakibimiz onlar_." Gerçekten de Finlandi- ya, Mustafa Denızlı'nm 'söylediği'gibi. beklenenden de 'güçiü'çıktı ve kuzey ekibı. mılli takımın yeşerme- ye başlayan fînal 'umudu'na ılk darbeyi indırdı. Oysa Türkiye içın Fmlandjya maçı, "kaçınlmava- cak'bir fırsattı. Avnıpa Şampıyonası Grup Elemele- ri'ne Kuzey lrlanda galıbıyetiyle ginp futbol devi Al- manya'yı Bursa'da yenen miliı ta kım. Finlandiya'yı da yenmesı halinde kendısine 2000 finallerinin yolu- nu açacaktı. Ali Sami Yen Stadı 'ndaki dünkü 90 daki- ka öncesi bu hesaplar yapıldı. Ancak iş, sahaya çıkıp firtboloynamaya'gelıncedüşünülenler, (Cocaeli Sefa Sirmen fesislen'nın toplanu odasında kalıverdi. Mü- cadele eden, savaşan Finlandiya. 'neyapöğını'bilme- yen millı takım önünde, '»kıfcı'oyunuyîa 3 puanı alıp liderlik koltuguna otururken ay-yıldızlı ekıbı de "pu- an hesaplan'ıle baş başa bıraktı. Millı takım, daha 4 gün önce Almanya gıbi bir ta- kımı yenip de nasıl Finlandiya ayan bir ekibe takılı- yordu? Bu soru, maç bıtimindeAli Sami Yen Stadı'nın tribünlerinde yankılandı durdu. Kımi, cumartesinin panteri Rüştü'ye, kimı savunmaya, kımi 3 penaltıya es geçen Çek hakeme, kımi de akıl almayacak golle- ri kaçıran ItafcM füâr'e kesti faturayı, ama ortada bir gerçek vardı kı, "Almanya'yı unuttuk"diyen teknik di- rektör Mustafa Denızli'den kenarda bekleyen Hakan Ünsal'a kadar herkesın aklı, 'hâlâ' Bursa'daydı. Ve ayaklar yere basmayınca, Finlandiya, boy ve fizik avantajını kullanıp evıne mutlu bır şekilde döndü. Gerçi maçın büyük bir bölümünde topla oynayan taraf Türkiye'ydi. Ancak, daha din gözüken Finliler. maçın hemen başlannda, durdurulması zor Paatelaeta- ioen'le golü bulduldan anda, 'söz sahibi'taraf rolünü üstlenıverdıler. Uzun boylu defanslannı enerjik orta alanlan ile birleştiren kuzey ekibi, kaJesinde büyük tehlikeler yaşadı. Ancak Hakan Şükür-Oktay ikilisi- nin bırbirine bir türlü uyum sağlayamaması, millile- rin gol noktalannda tıkanmasma yol açtı. Bunlara bir de Almanya maçının yorgunlugu (Okan,Tugsy,A]pay) ekJenince milli takımın işi 'ölütop've •penaitı beklen- tisi'ne kaldı. Ancak, Çek hakem, 'tarbşmasız' beyaz noktayı göstereceği pozisyonlarda, (Sergen,B. Hakan) oyunu devam ettirince mılli takım dengeyi bulamadı. Maçın ikinci yansında ıse heyecan ve tempo yük- seldi. Denizli, iki yorgun Okan veTugay'ı çıkanp Ha- mi ve Mert'le daha mücadeleci bir ekip yaratmak is- tedı kı, Fınlandıya'nın 2. golü geidi. Artık, maçı çe- vırmek çok zordu. Bütün riskJeri göze alıp gol içın oyunu rakip yan alana yığan milliler, yine Hakan-Ok- tay ikilisinin 'beceriksidik'derecesıne varan acemice hareketleri ve yıne penaJtıya es geçen Çek hakem (Ser- gen, Oktay) nedeniyle golü bulamamışlardı ki, kap- tan Ogün"iin 30 metreden attıgı gol, AJi Sami Yen'de- kı atmosferi görülmeye değerbir hale getirdi. 73. da- kıkada gelen bu golden sonra milli takımın tek hede- fi beraberlik sayısıydı. Ne varki Finlandiya, kalan da- kikalarda tam bir 'deplasman takunTgörünriisü çizdi. Hami'mn heyecanlandıran frikıkleri ile Hakan'ın ıs- kaladığı yan ortalar 2. golü gerirmeyince, uzatma da- kikalannda sahneye çıkan Ajaxlı Jari Litmanen, 90'a giden vuruşu ile geceye son noktayı koydu. Evet, 3 gün önce, 'Astanbr'dediğimiz milli futbol- cular ıslıklanarak soyunma odasına iniyorlardı. Birden 2 yıl öncesi, Ali Sami Yen Stadı'ndaki 3-1 'lik Belçika yenilgisı aklımıza geldi. Acaba, tarih, 'tekerrür mü ediyordu?'Hayır, o rnaç, elemelerin sondan 2 önceki karşılaşmasıydı ve 180 dakikada gruptaki seyri degiş- tirmek olanaksızdı. Şımdi ıse 5 maç daha var. Yani alı- nacak 15 puan... Ancak, puan almak içinfiıtboloyna- mak gerek... Tıpkı Kuzey lrlanda maçındaki gibi. Al- manya gaJibiyeti mi? Onda skoru kaleciler belirleme- mış miydi? Almama maçının gofcüsü Hakan, Finlandiya karşısında etkisizdi. (KEREM KAÇARLAR) Avrupa'da diğer maçlar Spor Servisi - 2000 Avrupa Şampıvonası elemelennde dün gece alınan sonuçlar şöy- le.Moldo\a: 1-Almanya:3, Çek Cumhuriyeti: 4 - Estonya: 1, Hırvatıstan: 3 - Makedonya: 2, Bulgaristan: 0 - lsveç:!, Ükray- nâ: 2 - Ermenıstan- 0, Yunanıs- tan: 3 - Gürcıstan: 0, Lüksem- burg: 0 - Ingiltere! 3, fsvıçre: I - Danimarka: 1, Bosna Hersek: 2 - Lıtvanya: 4, San Manno: 1 - Avusturya: 4, S. lrlanda: 5 - Malta: O.fsrail: 1 - Ispanya: 2, Macaristan: 1 - Romanya: 1, Fransa- 2 - Andorra: 0. GÖRÜŞ/ DOCAN Kompleksimizi de Rakibi de Yendik Milli Futbol Takımımız Almanya karşıanda maçı 1-0 ka- zanarak başanlı oldu. Milli takım yöneticilerini, antrenör Mus- tafa Denizli'yi ve başanya koşan fırtbolculanmızı gönülden kutluyorum. 47 yıldır Almanya'yı ilk kez yenebilmişiz. Daha önce de yazmıştım, "en büyük rakibimiz kompleksimiz" diye. Iştebu maçta yalnızca Almanya'yı değil, kompleksimizi de yendik. Nedense hâlâ korkulanmız, kuşkulanmız var, kompleksle- rimiz var... En büyük kuşku da "Avrvpalı mıyız" kuşkusu. Al- manya maçından önce Hakan Şükür şöyle konuşmuş: "Eğer kendimize A vrupalı dedırtmek ıstıyorsak bu sınavlan geçme- liyiz. Eğer kazanamazsak, demek daha Avrupalı olamadık." Sevgılı Hakan bır bakıma haklı, ama Avrupalı olmak yalnız- ca maç kazanmaya bağlı değıl. Bızim bu konuda çrfte kimli- ğimiz var hem Avrupalıyız hem değiliz. "Avrupalı olmayı", "çağdaşlık" olarak alıyorsak, değiliz. Avrupa Futbol Birliği'nin (UEFA) kurucu üyesıyız. Başkan yardımcısı bir Türk. Avrupa kupalannda top koşturuyoruz. Takımlanmız giderek daha ba- şanlı sonuçlar alıyorlar. Türkiye UEFA'nın yaptığı son resmi sıralamada Avrupa'da 50 ülke arasında 14. sırada... Biz hâ- lâ kuşkudayız: "Acaba Avrupalı mıyız?" Işte, statuler bakımından Avrupalıyız, ama çağdaşlıktaki ye- rimizı, korkulanmız, kompleksimiz, sporu savaşla özdeşleş- tirmemiz, kısacası düşunce yapımız nedeniyle Avrupalı de- ğiliz. Geçen pazar günü Asya-Avrupa maratonu arasında ya- şananlarla, şeriat zincirleriyleAvrupalı olmaya olanak var mı? Öte yandan, futbolumuzun bugün ulaştığı yere bakıldığın- da Avrupalı olmadığımızı kim söyleyebilır ki? ışte UEFA'nın son Avrupa sıralaması: 1. Italya, 2. Almanya, 3. Ispanya, 4. Fran- sa, 5. Hollanda, 6. ingittere, 7. Portekiz, 8. Yunanistan, 9. Çek Cumhuriyeti, 10. Norveç, 11. Avusturya, 12. Rusya, 13. Hır- vatıstan, 14. Türkiye, 15. Danımarka, 16. Isviçre, 17. Ukray- na, 18. Polonya, 19. Macaristan, 20. Belçika, 21. Slovakya, 22. Romanya, 23. lsveç, 24. Gürcistan, 25. Kıbns, 26. Iskoç- ya, 27. Israil, 28. Slovenya, 29. Beyaz Rusya, 30. Izlanda, 31. Finlandiya, 32. Letonya, 33. Bulgaristan, 34. Makedonya, 35. Litvanya, 36. Yugoslavya, 37. Moldova, 38. Liechtenstein, 39. Estonya, 40. Ermenistan. 41. Kuzey irlanda, 42. Malta, 43. Galler, 44. irlanda, 45. Faroe Adalan, 46. Arnavutluk, 47. Lük- semburg, 48. Azerbaycan, 49. Andorra, 50. Bosna-Hersek. Avrupa'daki futbol sıralaması böyte... Bu liste 8 Ekim gü- nü Belçika'nın Le Soır gazetesinde çıktı; yani geçen pazar gü- nü oynanan milli maçlardan once. Ömegin, yendiğimiz Al- manya bu listede ikinci durumda, ötekı rakibimiz Finlandiya ıse 31 'inci sırada. Yıne bu listeye göre Danimarka, Isviçre, Po- lonya, Macaristan, Belçika. Romanya, lsveç gibi futbol ünlü- leri bizden sonra geliyorlar. Lısteyi üç gruba ayınrsak Türkiye ilk grupta. Biz hâlâ soruyoruz:"Avrupalı mıyız?.." üsteye gö- re evet, komplekslerimize ve çağdaşlık ölçütlerine göre ha- yır. Korkulanmız, coşkulanmız abartılı bir bıçimde hâlâ sürü- yor. Almanya galıbiyeti sonrasında bir gazetede 9 sütuna manşet: "Dünya bizikonuşuyor..." Bir başkasına göre de ka- zandığımız, "Asnnzaferi". Dünyanınbizikonuştuğufilanyok. Böylesine böbürienmenin de yerinmenin de anlamı yok. Işte liste, işte futboldakı yerimız. Ulaştığımız noktanın başanlı bır nokta olduğunu bilelım; daha çoğunu yapmaya çalışalım, a- ma çağdaş kafayla. e-posta: hasmim7 / ibm.net ALt SAMt YEN STAPriVDAN İZLENİMLER / HiLMt TÜRIC\Y - DEMZ DERtıvsu Hakeme suç duyurusuAlmanya galibıyeti sonrası Avrupa Şampi- yonası Elemeleri 3. Grup'ta 'doludi^gin' giden milli takırrumızın dün akşamkı rakibi Finlandı- ya'ydı. Ali Sami Yen Stadı'nın yolunu ruttugu- muzda çakan simşekler, aniden bastıran yağmur "Acaba mOli takımımız firtına gibi esecek mi" hissıni içimizde uyandırdı. Ancak belleğı kuv- vetli olanlann hatırlayacagı gıbı 1984'te yıne Finlandiya'yla Antalya'yla yaptığımız bir kar- şılaşma vardı. O dönemin başanlı milli takımı aniden bastıran fırtınalı bir ha\ada rakibine 2- 1 yenilerek gruptaki şansını kaybetmişti. Ali Sami Yen Stadı'na vardığımızda, bu kötü anı- lan unutmuştuk. Çünkü ortam bizım içın olum- luydu. Ne var ki sahada akıl almaz hatalar ya- pan, düdüklerini gereksiz çalan penaltı pozıs- yonlannı görmezden gelen bir hakem vardı. Iş- te bu hakem dün gece Finlandiya'mn maçı ka- zanmasında pay sahibiydi. Ve aynı hakem içın Mustafa Denizli. maç sonrasında şöyle diyordu: "Kcndisinin araşbnlmasını istiwrum." Tribünlerde dostluk Karşılaşma öncesi dev skorboardda kan'ın Almanya'ya attığı gol defalarca gösterilirken "Bizi Avrupa topluluğuna aJmazsuuz ha" yazısı dikkat çektı. Tribünler bıldiğimiz coşkuyla doluydu. Sunye ve PKK aleyhine tezahürat ya- panlar, 10. Yıl Marşı'ylada •birhV önıeğı sergiliyorlar- dı. Futbolumuz için bir olumlu gelişme deAli Sami Yen Stadı tribünlerindeki Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaşlı taraftarlann or- taklaşa açtıklan "Tüm ta- kımlarkolküJa,ner şe> r Tür- kiye için" pankartıydı. Bu beraberliğin bir başka ser- gilenişini, Almanya maçın- da olduğu gibi millı takım futbolculan, IstikJal Mar- şı'nı dinlerken el ele tutusa- rak gösterdiler. Futbolculann eşlen de herkes gibi tribünlerdeki yerlerini almış, dev bayrak bir oraya bır buraya dolaşıp duruyordu. Ancak bir olum- suzlük tribünlerden geldi. Maçtan 2 saat önce stada gelen Finlandiya takımı ısınmak için sahaya çıktı- ğında atılan yabancı bir madde Johansson un kafa- sma geldi. Fınli futbolcu kı- sa bir tedavi sonrası maça başladı. Bursa'daki galibiyeti unutmayan Istanbullu fut- bolseverler Bursaspor lehi- ne tezahürat yaparak bir an- lamda teşekkür ettiler. Bur- Ha- sa"da olduğu gıbı Istanbul'da da maça yoğun il- gi vardı Karaborsada biletler 15 ile 40 milyon lira arasında alıcı bulurken tnrçolf Sçyrçı dlŞ^- nda kaldı. Karşılaşmavı izleyenler arasında Başbakan MesutYıimaz'la birlikte son dönem- lerin çok konuşulan Istanbul Büvükşehır Bele- dive Başkanı Recep Tay-yip Erdoğan da vardı. Erdoğan'ın Devlet Bakanı YıldınmAktuna'.vla bir süre sohbet etmesı de gözlerden kaçmadı. 404 dakika sonra gol Mılli takım dün akşam 6. dakikada Paatela- inen'in attığı golle kalesındekı orucu da bozdu A>-Yıldızlılar404 dakika sonra fılelerinde gol gördüler. Se>Trci Şaş'ı tstedi Maçın 65. dakikasıydı ve karşılaşmavı 2-0 yenık götürüyorduk. Gerçi Hami ve Mert taze kan olarak oyuna alınmışlardı, ama seyircı Ha- san Şaş'ı da tstıyordu. "Mustafa uvuma. Hasan Şaş'ı aJsana" şeklinde tribünlerden yükselen is- teğe Denizli önce ilgi göstermedı Sonra da fut- bolcusuna u buı"dedi. Ancak Hasan"ın ısındı- ğı süre, oyunda kaldığı süreden ne yazık ki az oldu. Maç bitiminde gelen mağlubiyet. lstanbul _ye çjjrtı üjkeye büyük hüzün çöktürdü. Tribün- lerdeki taraftarlanmız centilmenlik örneğı gös- tererek 90 dakika bitiminde konuk takımı alkış- larken başansız biryönetim gösteren maçın Çek hakemini de ıshkla protesto etmekten gen kal- madılar. Islıkh protestodan futbolculanmız da nasıplerini aldı. Mağlubiyet sonrası Çek hakem Brondl'a karşı oldukça kızgın olan teknik direk- tör Mustafa Denizli, "Bir hakem faciası >asan- dı.Kendisiniaraştırmalannıisterim'"ded] Fin- landiya'yı yenmış ve oldukça rahatlamış bir ta- kımın teknik direktörü olmayı isterken umma- dığı bir sonuç aldıklannı kaydeden Denizli, *2- 1 'den sonra her fürtü riski gözeaimalndık veaJ- dıkda.Ama olmadtDaha hiçbirşe> brtmedLYo- lumuza devam edeceğiz" şeklınde konuştu Finlandiya Teknik Direktörü Rkhard Möüer Nielsen ıse çok önemli bir galıbıyet aldıklannı \ urgularken "Ancak Türkive'nin 6 puanı hak- kıyla aldığjnı gördük.Çok ivi bir takun^Vma biz Ki birtaktik uyguladık ve hakkımtda kazandık" şeklınde konuştu. MAÇIN ELEŞTtRİSİ Çaresizlik ve Telaş HALİTDERtNGOR Almanya galibiyeti sonrası ülke olarak büyük havalara gir- miş, Finlandiya'yı torbada kek- lik görmüştük. Oysa, dün de iz- lediğimiz gibi Almanlardan da- ha iyi bir takım. Bu takım, Av- rupa'da ses getirecek güce sa- hip. Fiziksel bakımdan birhay- li güçlüler. Bizim takım, oyun- culan karşısında adeta âciz kal- dı. Adamlar markaj falan tut- muyorlar. Ikili mücadelelerin hepsini kazandılar. Geri üçlü- sündeki oyunculann hepsi 1.90'ın üzerinde. Hakan, Ok- tay ve Sergen, böyle guçlerin karşısında nefes alamadılar. Zaman zaman Hakan'ın al- mak istediği toplara çok kolay engel oldular. Sağdan Okan'ın soldan Abdullah ın getırip ha- vadan kale önüne indirdiği iyi toplara her zaman Finlandiya defansı hâkim oldu. Bir anlam- da bu oyuncular, bızlere nasıl defans yapılacağını gösterdiler. Bizim güçlu Alpay'ımız bile Pa- atelaeJainen karşısında tutu- namadı. Golü bu oyuncu attı kafayla. Golden birkaç dakika sonra Juhareini'nin yakaladığı ve Litmanen'e verdiği pas, es- tetik bakımından görülmeye değerdi. Bu pozisyonda Litma- nen, bir anda kaleciyle karşı karşıya kaldı, ama Rüştü de yerinde bir zamanlama ile ga- ranti bir golü kurtardı. Mılli ta- kımımız, Finlandiya'mn bilinçli savunması karşısında rahat gol pozisyonuna giremedi. İkinci yan Mustafa Denizli, Okan ve Tugay'ın yerine Hami ile Mert'i aldı. Amacı, geriyi de sağlam tutarak kaygan hava- da Hami'nin serbest vuruşla- nndan faydalanmaktı. Ama bu düşünce tutmadı. Milli takım, yediği golü çıkarmak için Fin- landiya kalesıne dolunca, onlar için bir kontratak fırsatı doğdu. Sonuçta, bir kontratakta Jo- hansson, defansın bakışlan arasında ikinci golü attı. Ogün'ün 9O'ı bulan golü takıma hareket getirdiyse de bu kez te- laş ve panık sonucu etkileyen faktörter oldu. Fin Hamamında Donduk Fenerbahçe ve Ülkerspor sahada Potada Avrupa mesaisi Spor Servisi - Basketbol Av- rupa Lıgı'nde Fenerbahçe ve Ülkerspor, gruplanndaki 4. maçlanna bugün çıkıyorlar.A grubunda Fenerbahçe. Rusya'nın Auto- dor Saratov takımı ileAbdı tpekçi'de sa- at 18.00'da karsı karşıya gelecek. TRT- l'm naklen yayımlayacağı maçı Juan Mftjana (tspan>a)-Jcrvcic Milivoce (Yu- goslavya) hakem ikilisi yönetecek. Ül- kerspor ise grubundaki 4.maçtndaAlman Alba Berlin ile karşılaşacak. A. lpekçi'de saat 20.00'daki maçı Iztok Rems (Slo- vakya)-Bruno Vaulthier (Fransa) hakem ikilisi yönetecek. Karşılaşma CINE 5'ten naklen yayımlanacak. Bayanlar Avrupa Ligi'nde G. Saray ise deplasmanda TSİ 18.45'te Fota Potîa ile karşılaşacak. MAHMUTSERT Ulusal ekibimiz o denli kötü futbol oynadı ki, Almanya kar- şısında alınan başanlı sonucun hiçbir anlamı kalmadı. Bu so- nuç bir anlamda "Futbolda dün yoktur, bugün vardır" dü- şüncesinin oyun alanında bir kez daha yinelenmesiydi. Ra- kibimiz Finlandiya, yüksek fi- zik gücüne dayalı, disiplinli bir oyun anlayışı uyguladı. Savun- rrjada ve orta alanda ulusal ekı- bimizın hareket alanını daraltıp ilk toplara girerek ikili savaşım- larda başanlı oldular. Maçın genelinde oyunu ra- kip alana yıkmamıza karşın Al- manya maçında olduğu gibi, etkili ataklar geliştirmekte güç- lük çektik. Uzun boylu Finlan- diya savunrrastnın arkasına yüksek toplar atarak pozısyon aramamız imkânsızdı. Nitekim bu tür geliştirilen ataklann he- men hepsini Finlandiya savun- ması kolaylıkla önledi. Orta alan oyunculanmız ilk yanda çok pas yanlışı yaptılar- sa da rakibin bu yanlışları de- ğerlendırememesı nedeniyle oyunun kontrolü ekibimizde gi- bi gözüktü. Ancak ileride çap- raz koşular yapmaya çalışan Hakan Şükür ve Oktay'ın ya- nına geriden sürpriz adam çı- karamadığımız için rakip sa- vunmanın dengesini bozama- dık. Orta alanın kenar adamlan Abdullah ve Okan'ın oyuna katkıda bulunamaması (kı bun- da Finlandiya takımından Re- ini ve Kaırtonen'in bu oyuncu- lan kontrol etmesinin payı bü- yüktü) ulusal ekibimizin atak düzenini olumsuz etkiledi. Fin- lilerin atletık özellikteki üst dü- zeyde oyunculan biz atak ya- parken kaptıklan toplarla o denlı çabuk karşı atağa çıktılar ki, savunmaoyunculanmızon- lan ancak gözlenyle ızleyebildi- ler. Almanya maçından sonra Mustafa Denizli, her karşılaş- manın taktik anlayışının ve maç kadrosunun farklı olacağını söylerken bir anlamda ekibimi- zin teknik ve taktik zenginliğini vurguluyordu; ama dün gece bunun uygulamasını izleyeme- dik. Çek hakemin, maçın heri- ki yansında da Sergen'in ceza alanı ıçinde düşürülüşüne pe- naltı karan Vermemesi; lorşı- laşmanın sonucuna etki eden önemli kararlardı. Ulusal ekibimiz, 2-0 yenik duruma düştükten sonra ma- çın kontrolünü yitırdi. Tüm risk- leri göze alıp nasıl olursa olsun bir gol atayım düşüncesiyle, a- ma bilinçsizce saldırdı. Oyuna ikinci yanda giren Hami'nin serbest vuruşlan da gol içın ça- re olamadı. Ancak karşılaşma- nm son bölümünde şuursuzca da olsa kurduğumuz baskı so^ nucunda Ogün'ün güzel golü geldi. Buna karşılık Finliler, ön- de olmanın avantajını konjmak amacıyla savunmaya daha çok ağırlık verip soğukkanlı oyun- lannı sürdürerek önemli bir yengi aldılar. Avrupa Ligi B Grubu'ndaki temsilcimiz, 4. maçını da galibiyetle kapadı Efes Pilsen, Cibona'yı ezdi Naumoski \ ine sahanın vıldızrvdı. (FotoğTaf: KEREM KAÇARLAR) Efes Pilsen: 80 C. Zagreb: 57 SALON: Abdilpekçi HAKEMLER: Tızıano Zancanella (6) (ttalya), Yoran Zarif(S) (îsrail) EFESPİLSEN-.Drobnjak (7) 12, Hida- veı (6) 2. Naumoski O) 22, Hüseyin (7) '8. Ufuk (8) 26, Volkan (5) 2, Murat (6) 5. Nedim (5) 1. Ömer (6) 2, Mehmet (4) CIBONA ZAGREB: Grav (4) 4, Atkins (5) 7, Gricek (5) 12, Marceliç (4) 2, Sar- Hja (6) 9, Vrankoviç (4) 3, Kristiç (4) 4, Prkaçin (5) 9, Bagariç (4) 7 ÎLK Y\RI: 45-47 (Efes lehine) Spor Servisi - Basketbol Erkekler Av- rupa Ligı (B) Grubu'nda mücadele e- den Efes Pilsen, 4. haflada Hırvatistan'ın Cibona Zagreb takımını 80-57 yenerek yenilmezlik unvanuıı korudu. Karşılaşmanm ilk yansında pota al- tında Hüseyin ve dışandan L'fuk'la etki- lı olan Efes Pilsen, devreyi 45-27 önde kapadı. ikinci yanda Ufuk ve Murat'ın üç sa- > ılık basketleriyle farkı yakalayan La- cıvert-Beyazlı ekip. daha sonraki bö- lümlerinde genç oyunculanna firsat ta- nıdıfı karşılaşmadan 80-57 galip aynl- dı. Beşiktaş: 79 Pepsi Rinıini: 72 SALOHvibdi tpekçi HAKEMLER: J.Mitjana (7)(lsp). MJovçiç (7) (Yug) BEŞİKTAŞ:Faruk (5)2, Woolridge (8)23, Kevin Thompson (7)15, Rüçhan (7)14, Onur (5)4, Turabı (5)7, Omer (4), Tamer (6)7, Praskevıcıus (6)7 PEPSİ RİMINl:/tossi (7)19, Rıghetti (6)20, Tomidy (3)3, Gorenç (5)18, Tu- sek (4)10. Romboli (3), Ruggeri (4)2 İLK \ASl:47-26 Beşiktaş Galatasaray güle oynaya kazandı G.Saray:71-t.SIovfnaft: 33 SALON: Avhan Şahenk HAKEMLER: Iztok Rems (6) (Slyovakya), Bruno Va- ultherfö) (Fran. GALATASARAY:Kerem (7) 9, Orhun (6) 6, Teoman (7) 8, Dıırham (8) 15, Petruska (8) 14, Davison (7) 7, Er- sin (6) 5. Burak (6) 3, Hüseyin (6) 4, Gökhan(5) tNTER SLÖVTNAFT: Wimmer (3) 6, Prise (2) 1, Mur- zin (3) 5. Azacis (4) 5. Tımko (3) 3. Atkins (2) 2. Gal (2), Jakabonovıç (2) 3, Golian (4) 8. Toya (4) 4 İLKYARI: 28-9 (Galatasaray lehine) Spor Servisi - Basketbol Koraç Kupa- sf ndaki temsilcimiz Galatasaray, grubunda oynadığı ılk maçta İnter Slovfhaft takımı karşısında son derecerahatbır oyun çıkara- rak sahadan, 71-33 galip aynldı. Darüşşafa- ka ıseYunanistan deplasmanında oynadığı maçta Iraklio takımına 74-72,Tuborg da Zagreb'de Benston Zagreb'e 66-59yemldi. Bayanlarda ise Lılıana Ronchettı kupasında ülkemızi temsıl eden Botaşsporkendı evm- de oynadığı maçta Yugoslavya'nın Adnatic Zagreb takımım70-60 yendı. İ Z L E N t M / LEVEİVT YÜCELMAN Şablon Oturdu! Efes Pilsen, galibiyetler serisini Cibona karşısında da sürdürerek 4'te 4 yaptı. Efes Pilsen'in rakibinin, her ne kadar kadrosunda iyi oyuncuları kaptınp kan kay- betse de Hırvat ekolünün küçümsenemeyecek bir eki- bi olduğu kesin. Ancak Efes Pilsen'in oturmuş kadro- su karşısında acız kalması normaldi. Bu sebeple Efes mı çok iyi, yoksa rakip mi kötü iki- lemini, maçı izleyen pek çok kimse çözemedi. Efes, ra- kibinin silahlannı iyi belirlemiş. Ilk olarak takımın skor yükünü taşıyan Atkins i Hidayet ile çok iyi savunma- lan, rakibin hücum organizasyonunu çökertmeleri açı- sından çok önemliydi. Savunmada doğru match- up- larla rakibe boşluk vermediler. Anlaşılan, Saviç'siz oy- namaya da hem sistem olarak, hem de zihınsel olarak alışmışlar. Drobnjak ile Hüseyin ın iyi uyum sağlama- sı, pota altı müdafaasını daha da diriltmiş. Zaten kısa- ların da içeriye yardımı olunca ve işi baştan sıkı tutup galibiyeti garantiye alana kadaroyun disiplininden ödün vermeyince gerisi çorap sökuğü gibi geldi. Yaptıklan sert savunma sonucu hem Cibona'ya çembere bakma şansı vermediler -ki Hırvatlar çoğu zaman top kullana- madan 30 saniyelik hücum süresi doldu- hem de ra- kiplerini 57 sayıdatutmayı başardılar. Ancak dün Efes'in hücum performansı öyle başarılıydı ki bu, zaman za- man savunmadaki ufak tefek aksaklıklan bile gizledi. Hareketli hücum etmeteri, içeri penetre ederek müda- faanın dengesini bozmaları, uzunlann perdelemelerini akıllıca kullanmalan, sabırlı olmakla rakip müdafaa yer- leşmeden top kullanma dengesini iyi kurrnalari, Efes Pil- sen'e sadece ilk devrede yüzde 80'leri bulan şut isa- betinin yanında kolay bir galibiyeti de getirdi. En önem- lisi de, daha önce uyum şorununu atlattığını belirttiği- miz Hüseyin-Drobnjak ikilisinin savunma ribauntlannı alışı ve takımı çabuk hücuma kaldırışıydı. Bu sayede Efes, rakibi moralmen de yıkan fast-bre- aklerin yanında Ufuk'un da verimini arttırmış oldu. Sa- nınz coach Aydın Örs'ün kafasında şekillenen Efes şablonu yavaş yavaş oturmaya başladı. Dünkü maçta bunun ilk sinyallerinı aldık. Bazı eksiklere rağmen ta- kım kıvamına yaklaşmış. Efes'in bundan sonra dikkat etmesi gereken nokta, kısalann içeri yardımmı arttırmak, dolayısıyla kolay faul problemine giren uzunlan bu teh- likeden uzaklaştırmak.