Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 E K İ M 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
15
Mudtır ile
başhekim
İskenderun Lisesi
R^üdürü Mehmet
ECarazi'nin tayini yine
Iskenderun'daki
Cumhuriyet Lisesi'ne
rnüdür olarak çıkmış...
Nte ki, tayini çıkar
çikmaz hastalanmış;
İskenderun Devlet
Hastanesi'nden iki ay
rapor almış. Bu ayın
beşinde raporu bitmiş
iki ay daha rapor almış.
Raporlu müdürün
yerine tayin
yapılamadığı için eğitim
m üdürsüz başîamış ve
sürüyor... Müdürün
1996 yılındaki tayin gibi
yjne geri dönmeyi
umduğu ve zaman
kazanmak için kızı
İskenderun Lisesi'nde
okuyan başhekim Dr.
Süleyman Saygılı ile
olan ahbaplığı
sayesinde rapor aldığı
konuşuluyormuş
kentte. Başhekim ise
hem müdürle
tanışıklığını doğruJuyor
hem raporiann
doğruluğunu. Müdür
kalp hastasıymış ve
tayini ile birtikte
tansiyonu da fena
halde çıkmış.
Başhekim, "Sağlığını
kazanması bakımından
artık müdüıiük
yapmaması için
kandırdım, herhalde
emekliye aynlacak"
diyor. lyi ki böyle
başhekimler var da
müdürlerin hayatı
kurtuluyofi
Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97Elektronik posta: [email protected]
- Türkbank'ın satışı
durdurulmuş...
"Önemli olan Türkive'nin
satısını durdurabilmek!"
ekstilci, sanayici, medyacı, bankacı ve si-
yasetçi ya da özetle işadamı-milletvekilli Ca-
vit Çağlar'ın Bursa'daki Yeşilşehir'le ilgili
açıklamasını dün aynen yayımladık. Çağ-
lar'ın açıklama göndermesine bizim bir yazımız ne-
den olmuştu. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e
Yeşilşehir'in temeli attırılırken imar durumunu yasa-
ya aykırı bulan mahkeme karan Danıştay 6. Daire-
si'nce onanmıştı. Biz de Demirel'e, "Yeşilşehir'in
yasadışılığı tescil edildi. N'olacak şimdi?" diye sor-
muştuk. Hukuk devletinin başında bulunan Demi-
rel'in ver(e)mediği yanıtı Çağlar dün verdi.
Gelecek ay yine Demirel'e bir bölümünün tapu-
sunu dağıttıracağını bildirdiği Yeşilşehir konutları
için ne diyordu Cavit Çağlar özetle:
"Eski malik Otak Inşaat Mimarlık Mühendislik
Anonim Şirketi'nin Demirtaş Belediyesi'nden aldığı
yapı ruhsatı mahkemeliktir ve halen Danıştay aşa-
masındadır. Yeni malik Mustafa Çağlar adına De-
Yeşilşehirmirtaş Belediyesi'nden alınan yapı ruhsatının dava
konusuyla hiçbir ilgisi yoktur."
önce Danıştay'dan başlayalım... Çağlar, "Danış-
tay aşamasında" derken bizim elimizde Danıştay 6.
Dairesi'nin E:1997/4515 K:1998/3409 sayılı bir ka-
rarı var. Bir davanın Danıştay aşaması çoktan bit-
miş. Bu kararda Otak inşaattan sözedilmiyor ama
Cavit Çağlar'ın eşi NurseJ Çağlar'ın adı geçiyor.
Bayan Çağlar müdahil olarak Demirtaş Belediye-
si ile birlikte Bursa 2. Idare Mahkemesi'nin 9.6.1997
tarih ve E:1996/218 K:1997/336 sayılı kararının ip-
tali için temyiz isteminde bulunmuş.
Temyizi, Yeşilşehir'in imara açılması için istemiş-
ler. Danıştay bu istemi reddetmiş.
Aynı mahallede peşi sıra gelen ada ve parseller-
SESSİZ SEDASIZ (!) NURİKURTCEBE
de yapı sahibi Nursel Çağlar ile müteahhit Otak In-
şaat adına Demirtaş Belediyesi'nden alınan yapı
ruhsatları, anlaşıldığı kadarıyla yürürlükten kalkmış
durumda. Yani, Yeşilşehir'in bu kısmı yasadışı!
Türkiye Cumhuriyeti'nde yargının verdiği kararlar
tam uygulansa, hukuk devleti ilkesi eksiksiz geçer-
li olsa bugün üzerinde bina biten arsaların aslında
tanm alanı olması gerekiyor!
Işte tam bu sırada bu kez Cavit Çağlar'ın oğlu Mus-
tafa Çağlar adına alınan yapı ruhsatı devreye giri-
yor. Baba Çağlar, açıklamasında söz etmese de
Mustafa Çağlar'ın yapı ruhsatı ve dolayısıyla Demi-
rel'in attığı temeller ve dağıtacağı anahtarlar da mah-
kemelik! Bursa Barosu, davaların peşini bırakmı-
yor... Bu son davayı yarına bırakalım ve Cavit Çağ-
lar'a seslenelim:
"Demokrasi ve hukuka saygınız varsa NTV, Olay
TV ve Olay gazetenizde Bursa Barosu'na uyguladı-
ğınız ambargoyu kaldırın!"
Başörtüsü, türban, karaçarşaf, peçe
Kırsal kesimdeki Anadolu kadını ge-
nellikle başörtüsü takar; büyük ken-
te yerleştikten sonra topluma ayak
uydurur başını açardı.
Istanbul'a gelen kırsal kökenli ve
gelir düzeyi düşük ailelerde saçının ba-
kımını yaptıramayan kadın, başına al-
dığı bir eşarpla sokağa çıkardı; saçı-
nın teli inancının göstergesi olmazdı.
1950'li yıllarda Fatih Çarşamba'da
bunun tam tersi yaşanır, özellikle Ka-
radeniz'den göçenler karaçarşafla-
rıyla küçük bir grubun ıçinde kalırdı.
Önce karaçarşaf vardı.
Türban sonradan çıktı.
Siyasal bir simgeye dönüştürüldü.
Laik, demokratik, hukuk düzenini yık-
mak isteyenlerin sembolü oldu.
Ancak bugün türban da yetmiyor.
Öte yandan sokağa itilen genç kız-
lara ve kadınlara baktığınız zaman
türbanlıların hepsi bir değil; kimisi
bluzlu, kimisi ayak bileğine kadar par-
dösülü; kimisi türbanın altından kafa-
sına bir bez daha sarıyor.
Sokağa itilen kızların ve kadınların
hepsi türbanlı da değil; kimisi karaçar-
şaf lı.
Sokağa itilen kızlara ve kadıniara
baktığınız zaman karaçarşaflıların da
hepsi bir değil; kimisi yüzünü açıkta
bırakıyor, kimisi ağzını kapatıyor, ki-
misi gözlerini de örtüyor kara gözlük-
le ya da peçeyle.
Hangisi Islam'ın kuralına göre örtü-
nüyor? Saçını kapatıp yanaklannı, ağ-
zını, alnını açıkta bırakan mı da-
ha Müslüman yoksa gözlerine
kadar örtünen mi? Iran'da, Su-(
udi Arabistan'da kadınlar neden
türban takamıyor? Afganis-
tan'da kadınlara karaçarşaf neden
yetmiyor, bir de peçe gerekiyor? Nur
suresinin neresinde türban ya da ka-
raçarşaf yazıyor? Ahzab suresini ne-
den kimse okumuyor?
TGSD'den Cumhuriyetyürüyüşü
Türkiye Giyim Sanayicileri
Derneği ( f GSD)
Cumhuriyet'in 75. yıl
kutlamalan çerçevesinde 21
Ekim Çarşamba günü
"Cumhuriyet Türkiye'ye
:ok Yakışıyor" sloganı ile bir
geçit düzenleyecek.
TGSD'nin yürüyüşiine
işadamları. mankenler,
sektör çalışanları katılacak.
Taksimden başlayıp
Tünel'de son bulacak olan
yürüyüşte mankenler özel bir
koreografi eşliğinde giyim
sektörünün önemli
firmalanna ait kıyafetleri
sergileyecek.
3amştay, Türkçe ve ıııatematik
nağdurlarını sevindirmedi
Istanbul Haber Servisi - Danış-
ly, ünıversıteye gınş sınavında.
)syal biIimleralanında eğitim ve-
:n bazı fakültelere girişte Türk-
;-matematik ağırlıklı puanlann
;as alınmasına yönelik yeni dü-
mlemenin "yürütmesinin dur-
urulması" isteminireddetti.Da-
ştay 8. Dairesi'nin bu karanna
ırşı yapılacak olası bir itırazı, Da-
ştay Idari Dava Daireleri Genel
urulu görüşecek.
Danıştay 8. Dairesi. çok sayıda
frencı velisinin, sosyal bilimler
anında eğitim veren bazı fakül-
lere girişte, sosyal ağırlıklı puan
:rine Türkçe-matematik ağırlık-
puanlannesasalınmasının, "ka-
ınılmış haklann ihlali olduğu
' uygulamanın ertelenmesi ge-
ktiğini" öne sürerek açtıkları
ı\alarda. ilk aşamayı sonuçlandır-
. Dava konusu düzenlemede ka-
u yararına. hizmet gereklerine
hukuka aykınlık tespit etme-
r. Danıştay 8. Dairesi "yürütme-
n durdurulması" istemini "oy-
kluğuyla" reddetti.
Danıştay 8. Dairesi karannda,
ÖK'ün getirdigi yeni sistemle,
aöğretım başarı puanını hesap-
Ta yönteminin değiştirildıği be-
tlerek bu değişiklikle başanlı
rencilerin bir arada okuduğu
nJlarla, yetenek dağılımlan da-
ha geniş olan fen \ e Anadolu lise-
lerinin bir tutulmasıyla karşılaşı-
lan eşitsızliklerin giderildiği savu-
nuldu. Kararda. uygulanmakta olan
öğrenci seçme ve yerleştirme sis-
teminin. ülkenin gelişen ekono-
mık ve sosyal ihtıyaçlannı karşı-
lamak ve uygulamadan kaynakla-
nan aksaklıklan gidermek ama-
cıyla yeniden belirlenmesi ve ye-
ni bir sistem getirilmesinin.
YÖK'ün anayasa ve ilgili yasadan
kaynaklanan görevi olduğu bildi-
rildi. Danıştay karannda, dava ko-
nusu sısteme göre hukuk mantığı-
nın matematiksel kavTayış ve dü-
şünceyle yakından ilgili olması ve
tûm hukuk fakültesi dekanlannın
da bu yolda görüş bildirmeleri ne-
deniyle "hizmet gereğinin yeri-
ne getirilmesi" için hukuk fakül-
teleriyle kamu yönetimi. uluslara-
rası ilişkiler ve siyaset bilimi prog-
ramlanna, sosyal puan yerine Türk-
çe-matematik ağırlıklı puanlara
göre yerleştirme yapılması esası-
nın getırildiği anımsatıldı. Karar-
da, " Vapılan değişikliklerle mil-
li eğitim politikası hedeflerinin
kamu yaran ve hizmet gerekle-
rine uygun bir biçimde gerçek-
leşmesi için tıygulamada karşı-
laşılan olumsuzluklann gideril-
mesinin amaçlandığı görülmek-
tedir" denildi.
jkuluğun ükbölümü tamamlandı
Vğustos ayında Hollanda'dan yola çıkan "Trans Avrupa,
Ren-Tuna Kano Yolculuğu" ekibi, yolculuğunun 2 bin
iometrelik bölümünü tamamladı. Kano ekibi adına mesaj
gönderen Aslı Evrensel Tiire, kasım ayı ortalarında
tanbul'a varmayı hedefiediklerini belirtti. Macaristan'da
Estergon kıyısındaki bir limanda, sponsorları Alcatel-
jrkiye Genel Miidürü Lütfi Yenel ve bir grup Türk basın
nensubu ile buluşan ekip, ziyaretçileriyie birlikte kiirek
erek Türkiye"de de bir "nehir koruma ağı" oluşturulması
için çağrıda bulundu.
HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak(tı turk.net
ÇÎZGİLİK KÂMİL MASARACI
H A R B İ SEMtH POROY
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 15 Ekim
F/C/ DSN/ZCJUĞL'.
/94S'm BUGÜN, IKÎ OEUİZCİ, 8ÜYÜK 8/R JAH-
TP FlÇfYLA A7ZAS OKYAMUSU'HA AÇ/U>l!. R.PÜM-
Y4 SAVAŞı 'NIN BİTİUİNOeN BİRKAÇ AY SONRA,
26 YAÇ/NPAKİ KAMADALI MARK CHAgLTON
V£ AJİKAOAÇI 65 VAŞINOAKİ NORYEÇJ.İ
PETER OLSEN, OZEl. OLARAK YAPlLMIŞ DEV
BİR F'ÇIYLA KANADA'DAM İNGİLTEGS'YE
6İTMEYE tCABAÜ YEBMİŞLEB&İ. AĞIK OMLDİ-
GALI FIÇININ İKİ PEfZt'ANESİ İtU DE OÜ-
MENİ BULUNUYORDU. YOLCULUK S/RAStN-
DA, 6EREĞ/NP£ KIM-LANASİLMEL£Kİ İÇİN
YEUCEN PONANIMI OA YANLAR/NpAYDt..
BU ILJSİNÇ PENİZCİUK DENEVİ 86 GÜN
SÜHECEJC, FtÇIYLA OKYANUS ZtÇfLM/f
OIACAK.T//Ç..
DÜZ ÇİZGİ
UMİT ZİLELİ
Cumhuriyete Değil,
İnsana Düşman!
Faziletli Mukadder Başeğmez Kayseri'de kendin-
den geçmiş, basmış Cumhuriyet rejimine kalayı;
- Bando, mızıka, heykel ile cumhuriyet olmaz.
Cehennem olsa gene göğsümüzde söndürürüz.
Bu yol hak yoludur, bu yol cihat yoludur, yürürüz.
- Ne kadar açık değil mi?!..
Cehennemden beter bir rejimi bile göğsünde sön-
dürecek, hak yolu bildiği cihat yolunda sonuna kadar
yürüyecek. Kim? Malum partinin en aklı başında, en
uzlaşmacı, en çağdaş görünümlü milletvekili Başeğ-
mez. Ve de en kurnaz!.. Çünkü hakkında halkın kin
ve düşmanlığa tahrik suçundan soruşturma başlatı-
lınca çark etmiş, "Ben cihatkelimesinikullanmadım"
demiş.
Eminiz, söylediği ortaya çıkınca şöyle diyecektir:
- MontajL
Ağababaları da öyle dediği için kendilerince en
mantıklı savunma yolu bu oluyor;
- Külliyen inkâr!..
Bu kumaştan zevatın gayet bilinçli konuşmalannı
gaf, iş eyleme vannca da "meczupluk" diye nitelen-
diren zekâ özüriü yan aydın tayfasına önemle duyu-
rulur!..
Ankara'da, aralannda yine bir Faziletli milletvekili-
nin bulunduğu göstericilerin taşıdığı posterde aynen
şöyle yazıyordu:
- Başörtüsü zulmü 75 yaşında.
Bu posteri görüp gazeteyı, Radyo Cumhuriyet'i
arayan birçok kışinin ortak duyguları ise şöyleydi:
"Böyleslne utanmaz, böylesine alçak, böylesine rta-
in bir posteri ancak gericı yobazlar taşıyabiiirdi. Çok
iyi oldu, Türk halkı neyın ne olduğunu gördü."
- Atalanmız boşuna söylememiş, bir musibet bin na-
sihattan evladırdiye!..
• • •
Bunların peşine takılmayı marifet zanneden birta-
kım tatlı su demokratlan birazcık olsun uyandılar mı,
bilemıyoruz, ama durum ortada;
- Gericı yobazlann demokrasiyle, barışla, özgürlük-
le uzaktan yakından ilgileri yok. Böyle bir dertleri hiç
olmadı!..
Amaç, Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak, bir din dev
>:
leti kurmak. Kurmayı düşledikleri düzende insan yokv-
köle var. Bu yolda başanya ulaştıklannda tramvaydan
inecekler ve sonuna dek tepe tepe kullandıklan, ırzı-
na geçtikleri demokrasiyi kirletilmiş bir paçavra gibi
kenara atıverecekler... Hesap bu!..
Abdurrahman Dilipak önceki gün trajikomik ga-
zetede şöyle yazıyor:
- Gör bak daha neler olacak!..
Neler olacağını açık açık anlatıyor... önce 22 Ekirrr.
gecesi Regaip Kandili sırasında camiler eylem karar-
gâhına çevrilecek. Sonra sırada kod adı 3-11 olan gün
var. 11. ayın 11. günü, saat 11 'de 111 kişi bir eylem
düzenleyecek. Aynen geçen pazar günü olduğu gibi
bir kalkışma provası daha yaşanacak. Sonra ne ola*
cak? Dilipak Efendi bunun yanıtını da yazısının sonun-
da veriyor: ;»
- Bekleyin daha neler olacak!..
Çok değil, birkaç yıl önce Taksim Meydanı'nda ya-
pılan sözde Bosna'ya destek mitinginde ağzı köpü-
rerek cihat çağnsı yapan Dilipak'ın kıvırta kıvırta söy-
lemek istediklerıni, bız çok iyı anlıyoruz!.. Anlıyoruz da...
- Acaba hoşgörü adına bu tıplerle kol kola gırenler,
programlara çıkanlar, demokrasi adına destek verdik- _
lerini ilan edenleranlıyor mu; bıraz olsun yüzleri kıza-
nyor mu, işte bunu çok merak ediyoruz!..
Önemli not 1: Piyasaya çıkan son Çakıcı kaseti
mafya-devlet ilişkisinden sonra mayfa-işadamı ilişki-
sını de olanca netliği ile belgeledı. Işadamı Korkmaz
Yiğit'in Çakıcı ilegörüştüklerini doğrulayan açıklama-
sında yer alan "Birçok işadamının banka ile ilgili ola-
rakAlaattin Çakıcı ile görüşmekzorunda kaldıklan bir
gerçektir" sözleri, durumun vahametini ispatlayan bir
itiraf niteliğinde. Türkiye'deki olayları yakından takip
etmeyen birisi bu açıklamayı okusa Çakıcı'yı özelleş-
tirme Idaresi Başkanı bile sanabilir!.. CHP milletveki-
li Fikri Sağlar ve arkadaşlannı yürekten kutluyoruz.
Şımdi yapılması gereken, geriye doğru giderek tüm
özelleştırmeleri incelemek, peşkeş çekiten halkın mal-
larını tekrar kamuya kazandırmak olmalı. Mafya-çe-
te pisliklerıne bulaşmamış olmanın onurunu yaşayan
sol partilere düşen görev budur. Medyaya gelince; gi-
derek aşınan saygınlığını yeniden kazanmak istiyor-
sa, "Her türlü ahval ve de şeraitaltında dahi" gerçek-
lerin, ama yalnızca gerçeklenn kamuoyuna aktanlma-
sında öncü olması gerekiyor. Tabii, bu sözlerim her
türlü pisliğin içine batmış kapıkulu besleme basın için
geçerli değil!
Önemli not 2: Sevgili arkadaşım, Hürriyet gaze-
tesinin Ankara Temsilci Yardımcısı, adam gibi gaze-
teci sıfatını bileğinin veyüreğinin hakkıyla kazanan Mu-
harrem Sankaya feci birtrafik kazasında annesi, ba-
bası ve üç yakın akrabasını kaybetti. Sevgili Muhar-
rem, acını yürekten paylaşıyorum. Sabır ve metanet
diliyorum.
Emaihertac (a superonfine.com
Faks ve mesaj: (0.212) 287 42 41
B U L M A C A SEDATYAŞAYAS
SOLDAN SA-
ĞA:
1/ Çoğunlukla
çok bılinen bir
ezgiyi içeren
canlı ve gevşek 3
yapılı beste. 2/
Kalesi ve Dam-
lataş Mağara- 5
sı'yla ünlü ilçe-
miz... Olumsuz-
luk belirten bir
önek. 3/"Dost-
lanm — tutar,
düşman sevinir"
(Köroğlu)...Ya-
1 2 3 4 5 6 7 8
zın, gündüz denizden
karaya doğru esenmev-
sim rüzgân. 4/ Nıtelik-
le ilgili bulunan... "'—
Baydar": Kadın yazan- 3
mız. 5/ Franz Kaf- 4
ka'nın bir romanı. 6/
Mürekkep hokkalarına
konulanham ipek... Bir
nota. II Kalsıyumun
simgesi... "Ben Mu- 8
sa'yım, sen fıravun / Ik- g
rarsız şeytan-ı — '
Oçüncü ölmem bu hain / Pir Sultan ölür dirilir". 8/ Zırr"
nık da denilen zehirli bir madde. 9/ II. Dünya Savaşı'nın;
sonlannda Japonlar tarafından kullanılan ıntihar uçak-J
lanna verılen ad. ^
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Kaynatılarak hastalara ıçirilen pekmez, yağ ve bahaT
rat kanşımı. 2/ "tşaretler, belirtıler" anlamında eski söz»*-
cük.. Küçük su kanalı. 3/ Soluk renk... Nazi partisinin'
hücum kıtasını simgeleyen harfler. 4/ Radon elementP
nin simgesi... Tıp dilinde derinin kanlanmasına verileöi
ad. 5/ Karşılık beklenilmeden yapılan yardım... Nikelıa •
simgesi. 6/ Bir ağaç... Erzurum yöresinde saya törenine'.
verilen ad. 7/ Çok iri ve zehirsız bir yilan... "—- Gün-'
düz": Yazanmız. 8/ Uygun bulma... Eski ve bilınmeyeıw
bir tarihi anlatmakta kullanılan deyım sözü. 9/ Yunan
mitolojisinde çok hızlı koşmasıyla ünlü kız.