15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 OCAK 1998 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 TÜRKİYJ istanbul Y 10 Sınop 10 Adana Edirne PB 10 Samsun Y 14 Mersin Y Kocaeli Y 10 Trabzon K 13 Diyarbakır ÇB Çanakkale PB 13 Giresun Izmir PB 15 Ankara Manisa _K 1J> Şanlıurfa Y K 3 Mardin PB 12 Eskişehir K 7 Siirt ÇB Aydın PB 13 Konya Denizli Y 14 Sıvas Zonguldak Y 7 Antalya K ÇB 6 Hakkâri 2 Van 17 Kars ÇB -2 ÇB -1 ÇB -7 Bütün bolgeler parça- lı yer yer çok bulutlu, Marmara'nındoğusu, U . iç Ege, Batı ve Orta u s l ° K -3 Karadenız. iç Anado- Helsınkı K 1 lu, Akdenız. Doğu ve Stockholm K 0 Güneydoğu Anado- |_ondra Y 10 Y 8 yağmur. ıç kesımler- de karla karışık yağ- Parıs mur ve kar şeklinde Bonn olacak. Y 9 Y 12 Y 10 Milano Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y ÇB AB Y PB PB AB PB 8 7 13 9 15 1 17 17 PB 16 Taşkent Kahıre» Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire K ÇB K K PB K PB AB U 6 -7 8 5 4 10 21 Şam 14 0Açtk Parçalı buiutlj Sıslı B u | u t l u ı Yağmurl-j C _ i Sulu kar Gok gurültülu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Seçimlerin ilk üç turunda Başkanvekili Güven Dinçer ve Necdet Sezer dörder, üye Yalçın Acargün ise üç oy aldı. Dördüncü turda Dinçer'le Acargün'ün oyları iki- ye düştü. Yargıtay kontenjanından Kenan Evren'in Cumhurbaşkanlığı zamanında üyeliğe gelen Nec- det Sezer ise altı oy aldı. 4. tura kadar gelen başkanlık seçiminin oybirli- ği ya da oybirliğine yakın oyla sonuçlanmaması. elbette demokratik kuralların sonucu olarak yo- rumlanabilir. Ne var ki Anayasa Mahkemesi, son aylarda ka- muoyunun büyüteci altında. Her davranışı, her üyenin geçmişi ve hatta üyelerin Yüksek Mahke- me'ye hangi siyasal iktidar zamanında üye oldu- ğu hem merak konusu hem de dikkatle incelenen, araştırılan önemli konular. Üstelik, kamuoyunda RP davası büyük bir ilgiy- le izleniyor, karar merakla bekleniyor. O kadar ki Yüksek Mahkeme'nin RP duruşmaları yalın biçim- de hukuksal açıdan ele alınıp üzerinde irdeleme- ler yapılmayacak bir ortamda izleniyor. Kararın Türk siyasal yaşamına etkileri aylardır kamuoyunun vitrininde. Anayasa Mahkemesi'nin karanna hukuksal gözle bakanlar azınlıkta. Çünkü karar, laik demokratik cumhuriyetin geleceğine, kısacası rejime, çağdaşlığa ışık tutacak nitelikte mi olacak, yoksa?.. Temel soru ve sorun bu. Bütün bunlar göz önüne alınırsa; Yüksek Mah- keme Başkanı'nın seçiminde üyelerin oy dağılış- larını dikkati çekici bir olgu olarak değerlendirmek gerekmiyor mu? Demokratik kurallara uygun olmakla birlikte dik- kati çeken dört turun ilk üçünde oyların ikiye bö- lünmüşlüğünü göz önüne almamak olası mı? Sanki inatla iki cephe davranışını saklı tutuyor. Bu nedenle daha sağlıklı sonuçlara gidebilmek için her üyenin dört turda kime oy verdiğinin bilinmesi önem kazanıyor. Bir başka önemli nokta; üyeler oy kullanırken seçecekleri kişinin hukuk bilgisine mi önem verdi- ler yoksa "geleceğe bakarak" birini diğerine yeğ- lemeye mi özen gösterdiler? Kuşkusuz, yanıtı zor bir soru. Yeni Başkan Sezer'in ilk kısa demecinde mah- kemenin Atatürk milliyetçiliğinden, demokratik la- ik devlet ilkelerine bağlılıktan ödün vermeyecegi- ni söylemesi. kuşkusuz. ferahlatıcı söylemler. Bu söylemin Anayasa Mahkemesi'nin bütün üyelerince yürekten benimsenip benimsenmediği önümüzdeki günlerde görülecek. Oyle savlar var ki -...,-. Giderek yoğunlaşan, çoğu kez yalanlanmayan kimi bilgiler. Anayasa Mahkemesi'ndeki üyelerin "hangi siyasal etkilerin altında olduklannın" araş- tırılmasına yol açıyor. Anayasa Mahkemesi'ne gölge düşürecek bu savların hemen hepsi Refah Partisi kaynaklanndan piyasaya sürülüyor. O kadar ki üyeler arasında RP görüş ve anlayışına ılımlı bakan kimi üyeler oldu- ğu söyleniyor, hatta 4 üyenin bu nitelikte olduğu üzerinde ısrarla duruluyor. Kapatma davası açıldığı sıralar büyük telaşa ka- pılan RP, son bir aydır bu türden söylentilere ça- nak tutuyor ve şu sonucu yayıyor: Mahkemeden RP'yi kapatma karan çıkmayacak! Bu yargıyı ina- narak söyleyenlerin RP'nin önde gidenleri olması dikkati çekiyor. O noktaya gelindi ki gazete manşetleri Anayasa Mahkemesi'nde RP'nin "£>/r/cöstebeğ/"oldugunu ilan ediyor. ZıraTakkeli Erbakan, dahaönceki be- yanlarını pekiştirecek biçimde son olarak milletve- killerine "Rahat olun, mahkeme oturumlarıyla ilgi- li düzenli rapor alıyonız" dediği bildiriliyor. Bir başka sav daha da önem taşıyor: "Kösfe- bek"\en gelen bilgiler ışığında Anayasa Mahke- mesi'ne RP'nin ek savunmalar verdiği yaygınlaşı- yor. Oysa, köstebegin varlığı ya da yokluğu kolaylık- la saptanabilir. RP'nin ek savunmalanndaki öğelerle bir önceki oturumlarda mahkeme üyelerince öne sürülenler karşılaştırılır ve iki bilgi arasında çakışma saptanır- sa, köstebegin varlığı kesinleşir. Köstebek kimdir? Mahkeme üyelerinden kimilerinin oturumlarda söylediklerinin izlerine ek savunmalarda da rast- lanırsa kimlik sorunu da çözülebilir. Yeni başkanın üzerine düşen ilk önemli görev, mahkemenin onurunu, inanırlığını koruyacak giri- şimler ve açıklamalar yapmak. Bu kaygılar ve savlar ortalıkta dolaştıkça, hatta giderek yoğunlaştıkça... RP karanna sürekli kuşkuyla bakanların sayısı azalmayacak, artacak. Geleceğin kaçınılmaz önemli öğesi bu. ARADABİR • Baştarafı 2. Sayfada Boğaziçi'ne birinci ve ikinci köprüden sonra üçüncüsünü, dördüncüsünü de yapmak niyetinde- ler. Her yeni köprü yapımının topluma değil, arazi vurguncularına yararlar sağladığı bilinen bir ger- çektir. Bu nedenle, tüp geçiş başarılsa da Istan- bul'aüçüncü köprüyü konduracaklar. Boğaziçi'nin iki yakasında iskana açılan boş arazilerin, yeşil alanların. içtiğimiz, kullandığımız suyun toplandığı havzalann değer artışı inanılmaz boyutlara ulaşmış- tır. Doymak bilmez para babalannın cebinetrilyon- lar akmakta. Çarpık kentleşmenin doğal afetlere de yol aça- bileceğini son yıllarda yeterince yaşadık. Geçen- lerde Bülent Ecevit'in de belirttiği gibi ülke ileri de- recede erozyon tehlikesi altındadır; topraklarının yüzde 96'sı deprem bölgesi içindedir ve nüfusu- muzun yüzde 98'i de bu bölgelerde yaşamaktadır. Başbakan Yardımcısı, önlemler alınmakta şimdiye kadar çok ihmalci davranıldığına da dikkati çekti. Bakalım yeni "umut hükümeti" özellikle Istanbul'da çarpık yapılaşma ile nasıl mücadele edecek, ya- saları uygulatıp kentin daha çok yozlaşmasını ön- leyebilecek mi? Mehmet Akbay, saüşı savundu ANKARA (CumhuriyetBürosu)- TEKEL Genel Müdürü Mehmet Ak- bay. satış olarak değerlendırilen \e çalışankesimıntepkisinenedenolan kurumun "ortakuldar" kurması yö- nündeki karann yararlı olacağını söyledi. Yapılan tartışmalan "ideolo- jik" olarak nitelendiren Akbay. TE- KEL'in "fiktir* olarak kâr ettiğini. destekleme alımlanyla 72.5 ırilyon lira zararda olduğunu söyledi. Ak- bay, 1986'dan beri gelişmesine yöne- lik çalışmalar yapılmayan kurumun pazar payının bu yıl yüzde 50"nin al- tına düştüğünü. ortaklıklar kurul- mazsabupayın sıfıra düşmesi için 10 yıla da gerek kalmayacağını ileri sür- dü. Akhısar sigara fabrikasının or- takhğı ile Samsun \e Yeni Harman sigara markalannın 49 yıllığma kira- lanmasının tamamlanmasından son- ra Tekel 2000 \e Tokat Sigarasının da satılacağı bıldirildi. Yetkililer, ts- tanbul Lıkör Fabnkası'nın da 100 mılyon dolara satılacağını açıkladı- lar.' TEKEL Genel Müdürü Akbay. TEKEL" inözelsektör şartlannda ça- lışması gerektığim belirtirken. "Re- ji dönemiıun. kapitülasyonlann ye- niden başlayacağT iddialarının doğ- ru olmadığını. monopolıst bir ortam- dan rekabetçi bir ortama geçişin sağ- lanacağını sa\undu. TEKEL'in pa- zar payını kaybettığıni. •'TEKEL is- mini lögo olaraktaşıdığınT söyleyen Akbay. alkol ve ham tuz üretimi dı- şında işletmecilıkten 7.5 tnl>on lira- hk kâr ettiğini. ancak destekleme alımlanyla kurumun 72.5 trilyon li- ra zararda olduğunu söyledi. İşlen- miş tütünün malivetinin ortalama 1 milyon civarında. tütünün giriş fiya- tının da 360-390 bin lira olduğunu kaydeden Akbay. "3 sene önce aldı- ğııuz tütünün üçte birini imalata \e- rirseniz, kârlı görünürsünüz. Dolar cinsine çevirirseniz tablo tersine çı- kar" dedı. Akbay, dünyada sigara pazannın Philip Morris. R. J. Reynolds ve BAT arasında paylaşıldığını. Küba ve Moskova'da da sigara pazannın bu koşullara uyduğunu. yalnızca Türkı- TEKELparçalanıyor • Baştarafı 1. Sayfada vunuldu. Dünya Bankası'nın. "emekrasyonalizas- yonu", "örgütsel yeniden >apılanma". "şirketleş- me", "özeüeştinne" başliklan altında toplanan özelkştirtne senaryosunun ilk adımında. istihda- mın sınırlanması ve işçilik maliyetlerinin düşürül- mesi öngörülüyor. Raporda, tanms.ıl destekleme görevlerinin KlT'lerin mali yapısını olumsuz etkilediği kayde- dilerek. ikinci aşamada tütün alımı için kendi büt- çesine sahip ayn bir KİT yönetiminin kurulması istendi. Yan ünitelerin işin özüyle ilgili ünitelerden ay- nlmasmın ve lojmanlar. kantinler. tatil kamplan gi- bi sosyal tesislerin tasfiye edilmesinin önerildiği Sımr boylarına • Baştarafı 1. Sayfada ki Kürt gruplan ile işbirliği yapılabilece- ğini vurguladılar. Başesgioğlu. dün gazetecilerin sorularını yanıtlarken.italya'yadahaöncekaçakşekil- de gıdenlerin kımlikleriyle İJ^ili ol^raLbu ülkeden bHğT^SMSerinl olayın ö^ffik- le Avrupa'ya çok yanlış aktarıldığını ka\det- ti. tnsan göçünün ekonomik nedenlerden ya- pıldığının anlaşıldığını belirten Başesgioğ- lu. "PKK. A\rupa'da bunu bir Kürt göçü olarak takdim etme>e. gerek İtalyanlan. ge- rekse Avrupa ülkelerini y anıltmayaçalışmış- tır. Bu kesinlikic onlann anladığı manada si- vasi boyutu olan bir hadise değildir" dedi. Içışleri Bakanı. şu görüşlen iletti: ~\\trt dışına kaçmak iste>en diğer ülkele- re mensup insanlar \akaiandı. Haklannda yasal işlem yapıldı. Biz Türkiye olarak ted- birterimizi çok stkı bir şekilde almaya de\ am edeceğiz. Ancak bu illegal göçü önlemek sa- dece bir ülkenin başlı başına >apabileceği bir hadise değil. Çünkü karşımızda uluslarara- sı sm; örgütleri \ardır. Bunlara karşı birlik- te mücadele edilmelidir. A\rupa ülkelerinin, bu kişilere siyasi mülteci statüsü vermesi de bu insanları büyük bir beklenti içine sok- muştur. A\rupa ülkcleri bu anlayıştan vaz- gecmelidir."* ltalya"nın başkenti Roma'da yarın yapıla- cak emniyet genel müdürleri zinesine Tür- kiye adına katılacak olan Necati Bttican. dün TRT'ye yaptığı açıklamada. Türkiye"nin çe- şitli ülkelerle güvenlik işbirliği anlaşması vaptığını. bunlann arasında İtalya"nın da ol- duğunu anımsattı. Bilican. anlaşmanın "te- rorizmle mücadele. uy\ışturucu kaçakçılığı- nın önlenmesi >eorganizesuçlara karşı işbir- liği'' olanaklannı kapsadığını anımsatarak. ttalyan hükümetinden anlaşmanın gerekle- rine uyulmasmın isteneceğini bildirdi. Bili- can, olayın PKK bağlantısının kesin olduğu- nu kaydederek. "Terörörgütünün yayınor- ganında (MED TV"). göç hareketleri başla- madan yapılan bir yayında büyük sayıdaki Kürtlerin Avrupa'ya gidecekleri haber edil- mişti. Bu da. göç hareketinin kimler tarafin- dan organize edildiğini gösteriyor. Bütün bu bilgilcri. Avrupalı meslektaşlanma iletece- ğim'' diye konuştu. Bilican. aynı toplantıda. PKK'nin Avrupa ülkelerındekı faaliyetleri ile ilgili birer dosyay ı da emniyet genel mü- dürlerine dağıtacak. Bulgaristan Türkleri Kültür \e Yardım- laşma Derneği. Italya \e Yunanistan'ın ka- çak göçmenlere ilişkin politikasını kınadı. însan Hakları Derneği Genel Başkanı Akın Birdal ise Türkiye'de yıllardır izlenen poli- tikalann bu kitlesel göçü kaçınılmaz kıldı- ğını sa\undu. Birdal, önümüzdeki günlerde Italya'ya kaçak yollardan gidenleri bann- dıkları yerlerde ziyaret edeceklerini söyle- di. Kürtlerin yasadışı yollarla A\rupa"\aka- çışları dün yapılan Bakanlar Kurulu toplan- tısmda da ele alındı. Kabine üyelerine bilgi veren Içişleri Bakanı Murat Başesgioğlu. 26O'ı tstanbul'da olmak üzere Kuşadası'nda da aynı yöntemle Italya'ya gitmek isteyen kışilerin ve iltica organizatörlerınin yaka- landığını belırterek "İtalya'ya gidişle ilgili bir inceleme başlattık. Hangi makam ve bi- rimlerin eksikleri \arsa bunu soruşturma so- nunda orta\a çıkaracağız" dıye konuştu. Yılmaz'dan istihbarata eleştiri Bakanlar Kurulu toplantısında Başba- kan Mesut Yümaz'ın. kaçak mültecileri taşıyan gemileri îtalyan istihbaratından öğrendiğini belirterek "Bizim istihbarat- çüannuz uyuyorlar mı" dediği bildirildi. Başesgioğlu ise bu soruya "tkitane kaçak mülteci taşıyan çete. yapılan operasyonlar sonucu çökertüdi" yanıtını verdi. raporda, sigara, alkol. kibrit ve tuz ünitelerinin ay- n KtT'ler olarak örgütlenmesi gerektiği savunul- du. Raporda, KlT'lerin piyasa koşullanna göre ça- lışabilecek şekilde şirketleşmeleri istenen üçüncü aşamada, yönetime. personel alımı ve işten çıkar- ma gibi işletmeye yönelik kararlan kendi başına verebilme yetkisinin \erilmesi önerildi, Raporun son bölümünde. TEKEL'in, yerli ve ya- bancı stratejik yatınmcılara ticari satışlar yoluyla özelleştirilmesinin en uygun yol olduğu savunul- du. Raporda yer verilen diğer özelleştirme yöntem- leriyle de. işletmelerin hisselerinin birbölümünün borsada satılarak sermaye sağlanması ve belirli fabrikalann satılarak sektörde rekabetin arttınl- ması öngörülüyor. ye"nin kalamayacağmı anlattı. Ak- bay. Akhisar Fabrikasfnda "ortak- lık" yoluyla gerçekleştırilensatışıni- ki aşamada yapıldığını belirterek. şunlan söyledi: u Türki>e'deki siga- ra pazanna ilgi duyan bütün firma- lara da\ette bulunduk. değerlendir- dik. BAT. parasal en yüksek değeri wri\OT. Dünyada 2. büyüksigara üre- ticisi. Hindistan'da. Brezilya'da çok güçlü. Philip Morris'i > akaladı. Re>- nold. Marlboro \e Camel bir tek markayı satmaya çaüşıyor. o marka- >ı geliştirerek büy-üyor.' BAT marka- yı alı>or. bu sıgaraları öldürecek. kendi markalarını getirecek' doğru dep. 25 mihon tonluk yıllık bir fab- rika kuruluyor. Bunu boş mu bıraka- cak? Buna zaten izin \erilmez. Siga- ra reklamlanna getirilen yasakla ya- bancı sigaralann yeni bir markayla Türk pazanna girmeleri daha zor. Fabrikanın değer tespiti Sanayi ve Kalkınma Bankası'nayapnnldı. TE- KEL'in binlerce gayrimenkulü var. Gerektiğinde değer tespiti vapünyo- ruz." Tekel Genel Müdürlüğü üst düzey yetkilileri. Anadolu Ajansf na yap- tıkları açıklamalarda. Akhisar Siga- ra Fabrikası'na şimdiye kadar 50 milyon dolar civannda yatırım ya- pıldığını. fabrikanın üretime başla- yabilmesi için 20 milyon dolarlık ya- tırıma daha ihtiyaç bulunduğunu be- lirterek. "Ya bu yatınm yapılacaktL ya da >abancılarla ortaklık kurula- caktı. ^abancı ortaklık kurmak da- ha \crimli olduğu için bu yol tercih edildi" dedıler. SIĞINMACILARA KONSER - Itaha'ya akın eden sığınmacılan geçici olarak ülkenin güneyinde- ki San Foca'da bir mülteci kampına yerleştiren İtaKanlar. dün konuklanna dini nıüzik dinlettiler. Sığınmacılar. İsa'nın Vaftiz Günü kutlamalan çerçevesinde yerel Monteroni Kilisesi bandosunun verdiği konseri ilgiyle izlediler. (Fotoğraf: REUTERS) Avrupa önlemlerini arttınyor Haber Merkezi - Almanya Içişlen Bakanı Manf- red Kanther. İtalya'ya yasadışı \ollarla gelen kaçak göçmenlerın. Almanya'ya sızmamalan için gerekli her türlü önlemin alındığını bildirdi. Hollanda da sı- nırdaki gü\enlık önlemlerini arttırdı. ltalya Başbaka- nı Romano Prodi. kaçak göçmenlerin siyasi sığınma taleplennin toplu olarak değil. kişisel bazda incele- neceğıni bildirdi. Sınırlann kontrölünde sorumluluk- lannın bilincınde olduğunu belirten Prodi. Almanya Başbakanı Helmut Kohl'e bilgi verdiğini kaydetti. Fransa tçişleri Bakanı Jean PierreChevenement, mül- teci akınının Körfez Sa\aşı"ndan sonra Kuzey Irak'ta çıkan otorite boşluğundan kaynaklandığını söyledi. Almama Içişlen Bakanı Kanther. SüdueMfunk radyosuna verdığı demeçte. dün> adakı çatışmalar ne- deniyle me> dana gelen kaçak ve organize suça daya- lı göç hareketıne, Almanya'nın sahne olmasına ta- hammül edilemeyeceğini belirtti. -Buna karşı kendimizi sa\unacağız" diyen Kant- her. Schengen Anlaşması'na taraf olan ülkelerle or- tak hareket edeceklerini kaydetti. Almanya'nm güney ve batısındaki sınır muhafız birliklerinin takviye edildiğine işaret eden Kanther. Fransız polisı ile Almanya'nın Baden- VVürttem- berg eyaleti polisi arasında güvenlik işbirliği yapıl- dığını. buna göre de polisin iki ülkeyi bağlayan ka- rayollan üzerinde. şüphe olmaksızın trafık \e şahıs kontrolü yapabileceğini vurguladı. Kanther. Almanya'nın. ortaklanndan Schengen Anlaşması'nın uygulanmasını beklediğini belirterek "Avrupa Birliği (AB) bünyesinde hiçbir ülke. kendi- sini transit ülke olarak görmemeli. İtaha'mn da. 'ka- çak göçmenler. nasıl olsa A\usturya. ts\ ıçre. Alman- ya. Hollanda veya İs\eç'e giderler' anlayışından vaz- geçmesi gerekiyor" diye konuştu. Schengen Anlaşması'nda öngörülen "Avrupa'da serbest dolaşım ve ortak güvenliktesisinin' doğru bir politika olduğunu sa\ unan Kanther. Avrupa"nın 'gü- venlik birliği' olması için. tüm taraf ülkelerin kendi dış sınırlannı kaçak göçmenlere karşı daha iyi koru- ması gereğini ortaya koyduğunu söyledi. "Bu uygulama. İtalya ve Vunanistan'da istenilen düzey de başan gösteremedi" diyen Kanther. üç tara- fı denizle çe\Telenen İtalya'nın çeşitli zorluklarlakar- şılaşmasınınanlayışlakarşılandığını; ancak limanla- rın yanı sıra. demir ve karayollannın da daha sıkı kontrol edilmesinin şart olduğunu vurgulayarak "Hiçbir kaçak. Brindisi'den OfTenburg'a vaya olarak gitmiyor" dedi. Kanther. Türkiye'den Italya'ya yönelik kaçak göç- men akınının arkasmda gangsterlerin bulunduğunu anımsatarak "Bu gangsterlere karşı mücadele erme- ye hazır olmalryız" şeklinde konuştu. Hollanda Adalet Bakanlığfndan yapılan açıklama- da. Hollanda'ya henüz olağanüstü boyutlarda bir il- tica akını söz konusu olmamakla beraber. sınırdaki gümrük polislerinin 24 saat süreyle görev yaptıklan belirtildi. Batı Avrupa Birliği ile ilişkilerden sorum- lu Devlet Bakanı Michiel Patijn. sorunun Schengen ülkeleri arasında siyasi düzeyde ele alınması gerek- tiğini söyledi. Hollanda hükümeti. konuyla ilgili olarak bekle- mevi tercih ederken koalisvon ortaklanndan Liberal Parti ile ana muhalefet partisi Hıristiyan Demokrat- lar. konunun Meclis'te tartışılmasını önerdiler. Partı sözcüleri. Almanya'nın alacağı tavra göre Hollan- da'nın da durum belirlemesi gerektiğini söyleyerek bu ülkenin sınırlannı Kürt mültecilere kapatması ha- linde Hollanda'nın da aynı yöntemi izlemesi gerek- tiğini belirttiler. Bu arada BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UN- HCR). 1996 yılında Avrupa ülkelennden sığınma ta- lebinde bulunan Türk yurttaşlannın sayısmın 35 bin olduğunu bildirdi. Açıklamada. AB ülkelerine yapı- lan sığınma başvurulannın 1996 yılında 224 binibul- duğu. başvurulann yansına yakınını oluşturan 116 bin başvurunun ise Almanya'va yapıldığı kaydedil- di. Faruk Cülpınar lutun yurdundan kovulacak' MERIH AK tZMİR - TEKEL'in özelleştirilmesinde ilk adım olarak nitelenen Akhisar Sigara Fabrikası ile Yeni Harman ve Sam- sun sigaralannın isim hakkıyla ilgili tartışmalar giderek büyüyor. Akhi- sar Sigara Fabrikasf nın kapasitesinin 25 milyon. Samsun ve Yeni Harman sigaralannın yıllık tüketi- minin ise 23 milyon kilo olduğunu anımsatan Tü- tün Eksperleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Gülpınar. "İsim hakkı devredilen yerli si- garalann pazar payının. kısa sürede ortaklık ku- rulan çokuluslu şirketle- rin uluslararası markala- nna kaydınlacağı \e bu- nun sonucunda da Ame- rikan harmanlı sigarala- nn Türk tütününü. Türk sigara pazanndan ko\a- cağı ortadadır" dedi. Türkiye'deki kalıteli tütünün merkezi olan Akhisar'daki fabrikanın özelleştirilmesinde dik- kat çeken en önemli ko- nu. kuşkusuz yıllık üre- tim kapasitesi ile Samsun ve Yeni Harman sigara- lannın yıllık tüketiminin birbirine çok yakın olu- şu. Akhisar ve çev re ilçe- lerdeki üreticilere. "Sizin çocuklarınız bu fabrika- da çalışacak. Sizin tütün- leriniz bu fabrikada işle- necek" söylemlerinin gerçeğı yansıtmadığı da yavaş yavaş ortaya çıkı- yor. Fabrikanın yıllık 25 milyon kilo kapasiteli ol- ması. BAT'a devredilen Samsun ile Yeni Harman sigaralannın da yıllık 23 milyon kilo tüketiminin bulunmayışı. şirketin asıl niyetini ortaya kovuyor. Yüzde 100 Türk tütünüv - !e yapılan bu sigaralann kısa sürede Amenkan blend tütünle üretilen. yabancı markalı sigarala- ra yerini bırakacağı bil- diriliyor. Tütün Eksperleri Der- neği Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Gülpınar. Türk tütününün kıraç ve fakir topraklarda yetişti- ğine ve bu topraklarda başka bir ürün yetiştiril- mesinin mümkün olma- dığına dikkat çekti. Tü- tünle uğraşan çiftçinin de fakir olduğuna dikkat çe- ken Gülpınar. "Tütün üretimiyle refaha ermiş gerçek tütün üreticisi gö- rülmemiştir" dedi. Gülpınar. bu aşamada hükümetın bu konudaki ısrarcılığını anlayama- dıklanna da dikkat çeke- rek şunlan söyledi. "Yeryüzünde belki de yalnız Türkiye'de sigara fabrikalannm özelleştiril- mesi konusu. Türk tütü- nünün \e tütün üreticile- rinin geleceğinden aynla- rak herhangi bir özelleş- tirme konusu gibi ele alı- nıp bu fabrikalar özelleş- tirilemcz. Bugünkü de- ğerle90 trilyon >ıllık satış hasılatı olan sigaralann gelirini bir tarafa bıra- kacak olsak bile geçimini tütün tarımından sağla- yan yaklaşık 3 mihon in- sanımız \e sektörçalışan- lan. karanlık bir gelecek vaat eden bu karan alan- lan kınıyoruz. Milli men- faatlerimiz açısından bu anlaşmadan >azgeçilme- sini istivoruzT Tek Cıda-ls Sendikası Meksika'daki saüş araştırıhyor NURSEL KARSAVURAN Akhisar Sigara Fabnka- sı ile Samsun ve Yeni Har- man sigaralannın isım hakkımn British American Tobacco (BAT) firmasına çok ucuz fiyata satılması üzenne Tek Gıda-îş Sendi- kası. Meksika'da 1 milyar 712 milyon dolara satılan sigara tesisleri hakkında araştırma yapmaya başla- dı. Tek Gıda-lş Sendikası Genel Başkanı Orhan Bal- ta. "şaibeli" olarak nıte- lendirdiğı satışın bir an ön- ce durdurulmasını isteye- rek "amaç TEKEL'i ve tü- tüncülüğü yok etmektir" dedı. Baîta. 25 bin ton üre- timi olan Samsun ve Yeni Harman sıgaralarının BAT firmasına Samsun"un yal- nızca üç aylık geliri olan 100 milyon dolara satıldı- ğmı belirterek Meksika"da 38 bin ton üretim yapan si- gara tesislerinin ise 1 mil- yar 712 milyon dolara sa- tıldığına dikkat çekti. Üretim miktarı Samsun ve Yeni Harman sıgarala- rından > alnızca 13 bin ton fazla olan Meksika'daki satışın ayrıntılarını araştır- ma\a başladıklarını kay- deden Orhan Balta. "Akhi- sar Fabrikasfnın >üzde 51 hissesi ile Samsun u1 ^eni Harman sigaralan 100 milyon dolara gitti. Peşin ödenecek miktar ise 71 milvon dolar. Meksika'da- ki fîyat çok \iiksek. Bu sa- hşla ilgili avnntılı bilgi edinmek için LTuslararası Gıda İşçileri Federasjo- nu'na başvurduk. Onlar- dan bilgi istedik. Ben bu fe- derasyonun ü>esiyim. Sen- dikamız da merkezi Ce- nevre'de bulunan federas- jonun ü\esi" dıve konuştu. Balta. kaba bir hesapla Meksika'daki sigara fabri- kasının ürettiği bir ton si- garayı 45 milyon dolara sattığını. buna karşılık' Samsun ve Yeni Harman sigaralannın 1 tonu 2.84 milyon dolara verilirken üzerine de Akhisar Sigara Fabrikası'nın adeta hediye edildiâini sövledı. Ararat gemisinin salıiln serbest bırakıldı İstanbul Haber Senisi - Yabancı uyruklu 287 kişiyi deniz v oluv la İtal- va"va kaçak olarak götürmek iste- dikİen iddiasıyla tstanbul'da yaka- lanan ve aralannda '.\rarat' adh ge- mininsahibı RecepKubak'ındabu- lunduğu 8 kişi dün adliyeye çıkanl- dı. Kubak ve 2 kişi. Nöbetçi 1. Sulh Ceza Mahkemesi "nce tutuksuz yar- gılanmak üzere serbest bırakılırken 5 kişi, Beyoğlu Cumhuriyet Savcılı- ğfnın görevsizlık karan vermesi üzerine. gözaltmdatutulduklan Ma- li Şube'ye götürüldü. İstanbul Mali Şube Müdürlü- ğü'nde sorgulanan Recep Kubak, Ali Kornıan Erbacıoğlu. \olkan Tekin. Recep Kubak. Gaffar Keskin. Ab- dulkadir AbduL Kamran Caotri Sa- vaş Sparoshi v e Ramazan Sevilmiş dün Beyoğlu Adliyesi'ne getirilerek hâkim karşısına çıkarıldı. Keskin. Abdul. Caotri. Sparoshi ve Sevilmiş. Beyoğlu Cumhuriyet Savcısı Nuri Gür'ün verdiği 'görevsizlik karan' üzerine Mali Şube'ye geri gönderil- di. Ararat gemisinin sahibi Recep Kubak. Ali Korman Erbacıoğlu ve Volkan Tekin ise savcılıktarafından. •yurtdışına işçi göndermekiçin men- faat sağlamak' suçundan tutuklan- maları istemiyle Nöbetçi 1. Sulh Ce- za Mahkemesi'ne sevkedildi. Nöbet- çi mahkemede ifadeleri ahnan sa- nıklardan Kubak. hakkındaki suçla- mavı kabul etmeyerek şöyle konuş- tu: " 1.5 yıl önce karşüaştığım Abdur- rahman Dursun. piyasaya borcu ol- duğunu. bu nedenle almak istediği gemiyi benim üzerime yapmak iste- diğini sö> ledi. Ben de kabul ettim. Önce aramızda bir sözleşme vaptık. Daha sonra Dursun. noterde de bir sözleşme yapmamız gerektiğini söy- ledi. Noterdesözleşme>aptıktan son- ra. bir daha Abdurrahman Dur- sun'u bulanıadım." Kubak. geminın kaçak göçmen taşıdığmı gazetelerden öğrendiğini de iddia etti. Mahkeme hâkimı. mev- cut delil durumuna göre sanıklann tutuklanmasma gerek olmadığma karar vererek. Kubak. Erbacıoğlu ve Tekin'i. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle