Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 OCAK 1998 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
TÜRKİYJ
istanbul Y 10 Sınop 10 Adana
Edirne PB 10 Samsun Y 14 Mersin Y
Kocaeli Y 10 Trabzon K 13 Diyarbakır ÇB
Çanakkale PB 13 Giresun
Izmir PB 15 Ankara
Manisa
_K 1J> Şanlıurfa Y
K 3 Mardin
PB 12 Eskişehir K 7 Siirt
ÇB
Aydın PB 13 Konya
Denizli Y 14 Sıvas
Zonguldak Y 7 Antalya
K
ÇB
6 Hakkâri
2 Van
17 Kars
ÇB -2
ÇB -1
ÇB -7
Bütün bolgeler parça-
lı yer yer çok bulutlu,
Marmara'nındoğusu, U .
iç Ege, Batı ve Orta u s l
° K -3
Karadenız. iç Anado- Helsınkı K 1
lu, Akdenız. Doğu ve Stockholm K 0
Güneydoğu Anado- |_ondra Y 10
Y 8
yağmur. ıç kesımler-
de karla karışık yağ- Parıs
mur ve kar şeklinde Bonn
olacak.
Y 9
Y 12
Y 10 Milano
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Y
ÇB
AB
Y
PB
PB
AB
PB
8
7
13
9
15
1
17
17
PB 16
Taşkent
Kahıre»
Moskova
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
K
ÇB
K
K
PB
K
PB
AB
U
6
-7
8
5
4
10
21
Şam 14
0Açtk Parçalı buiutlj Sıslı B u | u t l u ı Yağmurl-j C _ i Sulu kar Gok gurültülu
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Seçimlerin ilk üç turunda Başkanvekili Güven
Dinçer ve Necdet Sezer dörder, üye Yalçın
Acargün ise üç oy aldı.
Dördüncü turda Dinçer'le Acargün'ün oyları iki-
ye düştü. Yargıtay kontenjanından Kenan Evren'in
Cumhurbaşkanlığı zamanında üyeliğe gelen Nec-
det Sezer ise altı oy aldı.
4. tura kadar gelen başkanlık seçiminin oybirli-
ği ya da oybirliğine yakın oyla sonuçlanmaması.
elbette demokratik kuralların sonucu olarak yo-
rumlanabilir.
Ne var ki Anayasa Mahkemesi, son aylarda ka-
muoyunun büyüteci altında. Her davranışı, her
üyenin geçmişi ve hatta üyelerin Yüksek Mahke-
me'ye hangi siyasal iktidar zamanında üye oldu-
ğu hem merak konusu hem de dikkatle incelenen,
araştırılan önemli konular.
Üstelik, kamuoyunda RP davası büyük bir ilgiy-
le izleniyor, karar merakla bekleniyor. O kadar ki
Yüksek Mahkeme'nin RP duruşmaları yalın biçim-
de hukuksal açıdan ele alınıp üzerinde irdeleme-
ler yapılmayacak bir ortamda izleniyor.
Kararın Türk siyasal yaşamına etkileri aylardır
kamuoyunun vitrininde. Anayasa Mahkemesi'nin
karanna hukuksal gözle bakanlar azınlıkta. Çünkü
karar, laik demokratik cumhuriyetin geleceğine,
kısacası rejime, çağdaşlığa ışık tutacak nitelikte
mi olacak, yoksa?.. Temel soru ve sorun bu.
Bütün bunlar göz önüne alınırsa; Yüksek Mah-
keme Başkanı'nın seçiminde üyelerin oy dağılış-
larını dikkati çekici bir olgu olarak değerlendirmek
gerekmiyor mu?
Demokratik kurallara uygun olmakla birlikte dik-
kati çeken dört turun ilk üçünde oyların ikiye bö-
lünmüşlüğünü göz önüne almamak olası mı?
Sanki inatla iki cephe davranışını saklı tutuyor.
Bu nedenle daha sağlıklı sonuçlara gidebilmek için
her üyenin dört turda kime oy verdiğinin bilinmesi
önem kazanıyor.
Bir başka önemli nokta; üyeler oy kullanırken
seçecekleri kişinin hukuk bilgisine mi önem verdi-
ler yoksa "geleceğe bakarak" birini diğerine yeğ-
lemeye mi özen gösterdiler? Kuşkusuz, yanıtı zor
bir soru.
Yeni Başkan Sezer'in ilk kısa demecinde mah-
kemenin Atatürk milliyetçiliğinden, demokratik la-
ik devlet ilkelerine bağlılıktan ödün vermeyecegi-
ni söylemesi. kuşkusuz. ferahlatıcı söylemler.
Bu söylemin Anayasa Mahkemesi'nin bütün
üyelerince yürekten benimsenip benimsenmediği
önümüzdeki günlerde görülecek.
Oyle savlar var ki -...,-.
Giderek yoğunlaşan, çoğu kez yalanlanmayan
kimi bilgiler. Anayasa Mahkemesi'ndeki üyelerin
"hangi siyasal etkilerin altında olduklannın" araş-
tırılmasına yol açıyor.
Anayasa Mahkemesi'ne gölge düşürecek bu
savların hemen hepsi Refah Partisi kaynaklanndan
piyasaya sürülüyor. O kadar ki üyeler arasında RP
görüş ve anlayışına ılımlı bakan kimi üyeler oldu-
ğu söyleniyor, hatta 4 üyenin bu nitelikte olduğu
üzerinde ısrarla duruluyor.
Kapatma davası açıldığı sıralar büyük telaşa ka-
pılan RP, son bir aydır bu türden söylentilere ça-
nak tutuyor ve şu sonucu yayıyor: Mahkemeden
RP'yi kapatma karan çıkmayacak! Bu yargıyı ina-
narak söyleyenlerin RP'nin önde gidenleri olması
dikkati çekiyor.
O noktaya gelindi ki gazete manşetleri Anayasa
Mahkemesi'nde RP'nin "£>/r/cöstebeğ/"oldugunu
ilan ediyor. ZıraTakkeli Erbakan, dahaönceki be-
yanlarını pekiştirecek biçimde son olarak milletve-
killerine "Rahat olun, mahkeme oturumlarıyla ilgi-
li düzenli rapor alıyonız" dediği bildiriliyor.
Bir başka sav daha da önem taşıyor: "Kösfe-
bek"\en gelen bilgiler ışığında Anayasa Mahke-
mesi'ne RP'nin ek savunmalar verdiği yaygınlaşı-
yor.
Oysa, köstebegin varlığı ya da yokluğu kolaylık-
la saptanabilir.
RP'nin ek savunmalanndaki öğelerle bir önceki
oturumlarda mahkeme üyelerince öne sürülenler
karşılaştırılır ve iki bilgi arasında çakışma saptanır-
sa, köstebegin varlığı kesinleşir.
Köstebek kimdir?
Mahkeme üyelerinden kimilerinin oturumlarda
söylediklerinin izlerine ek savunmalarda da rast-
lanırsa kimlik sorunu da çözülebilir.
Yeni başkanın üzerine düşen ilk önemli görev,
mahkemenin onurunu, inanırlığını koruyacak giri-
şimler ve açıklamalar yapmak.
Bu kaygılar ve savlar ortalıkta dolaştıkça, hatta
giderek yoğunlaştıkça...
RP karanna sürekli kuşkuyla bakanların sayısı
azalmayacak, artacak.
Geleceğin kaçınılmaz önemli öğesi bu.
ARADABİR
• Baştarafı 2. Sayfada
Boğaziçi'ne birinci ve ikinci köprüden sonra
üçüncüsünü, dördüncüsünü de yapmak niyetinde-
ler. Her yeni köprü yapımının topluma değil, arazi
vurguncularına yararlar sağladığı bilinen bir ger-
çektir. Bu nedenle, tüp geçiş başarılsa da Istan-
bul'aüçüncü köprüyü konduracaklar. Boğaziçi'nin
iki yakasında iskana açılan boş arazilerin, yeşil
alanların. içtiğimiz, kullandığımız suyun toplandığı
havzalann değer artışı inanılmaz boyutlara ulaşmış-
tır. Doymak bilmez para babalannın cebinetrilyon-
lar akmakta.
Çarpık kentleşmenin doğal afetlere de yol aça-
bileceğini son yıllarda yeterince yaşadık. Geçen-
lerde Bülent Ecevit'in de belirttiği gibi ülke ileri de-
recede erozyon tehlikesi altındadır; topraklarının
yüzde 96'sı deprem bölgesi içindedir ve nüfusu-
muzun yüzde 98'i de bu bölgelerde yaşamaktadır.
Başbakan Yardımcısı, önlemler alınmakta şimdiye
kadar çok ihmalci davranıldığına da dikkati çekti.
Bakalım yeni "umut hükümeti" özellikle Istanbul'da
çarpık yapılaşma ile nasıl mücadele edecek, ya-
saları uygulatıp kentin daha çok yozlaşmasını ön-
leyebilecek mi?
Mehmet Akbay, saüşı savundu
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-
TEKEL Genel Müdürü Mehmet Ak-
bay. satış olarak değerlendırilen \e
çalışankesimıntepkisinenedenolan
kurumun "ortakuldar" kurması yö-
nündeki karann yararlı olacağını
söyledi. Yapılan tartışmalan "ideolo-
jik" olarak nitelendiren Akbay. TE-
KEL'in "fiktir* olarak kâr ettiğini.
destekleme alımlanyla 72.5 ırilyon
lira zararda olduğunu söyledi. Ak-
bay, 1986'dan beri gelişmesine yöne-
lik çalışmalar yapılmayan kurumun
pazar payının bu yıl yüzde 50"nin al-
tına düştüğünü. ortaklıklar kurul-
mazsabupayın sıfıra düşmesi için 10
yıla da gerek kalmayacağını ileri sür-
dü. Akhısar sigara fabrikasının or-
takhğı ile Samsun \e Yeni Harman
sigara markalannın 49 yıllığma kira-
lanmasının tamamlanmasından son-
ra Tekel 2000 \e Tokat Sigarasının
da satılacağı bıldirildi. Yetkililer, ts-
tanbul Lıkör Fabnkası'nın da 100
mılyon dolara satılacağını açıkladı-
lar.'
TEKEL Genel Müdürü Akbay.
TEKEL" inözelsektör şartlannda ça-
lışması gerektığim belirtirken. "Re-
ji dönemiıun. kapitülasyonlann ye-
niden başlayacağT iddialarının doğ-
ru olmadığını. monopolıst bir ortam-
dan rekabetçi bir ortama geçişin sağ-
lanacağını sa\undu. TEKEL'in pa-
zar payını kaybettığıni. •'TEKEL is-
mini lögo olaraktaşıdığınT söyleyen
Akbay. alkol ve ham tuz üretimi dı-
şında işletmecilıkten 7.5 tnl>on lira-
hk kâr ettiğini. ancak destekleme
alımlanyla kurumun 72.5 trilyon li-
ra zararda olduğunu söyledi. İşlen-
miş tütünün malivetinin ortalama 1
milyon civarında. tütünün giriş fiya-
tının da 360-390 bin lira olduğunu
kaydeden Akbay. "3 sene önce aldı-
ğııuz tütünün üçte birini imalata \e-
rirseniz, kârlı görünürsünüz. Dolar
cinsine çevirirseniz tablo tersine çı-
kar" dedı.
Akbay, dünyada sigara pazannın
Philip Morris. R. J. Reynolds ve BAT
arasında paylaşıldığını. Küba ve
Moskova'da da sigara pazannın bu
koşullara uyduğunu. yalnızca Türkı-
TEKELparçalanıyor
• Baştarafı 1. Sayfada
vunuldu. Dünya Bankası'nın. "emekrasyonalizas-
yonu", "örgütsel yeniden >apılanma". "şirketleş-
me", "özeüeştinne" başliklan altında toplanan
özelkştirtne senaryosunun ilk adımında. istihda-
mın sınırlanması ve işçilik maliyetlerinin düşürül-
mesi öngörülüyor.
Raporda, tanms.ıl destekleme görevlerinin
KlT'lerin mali yapısını olumsuz etkilediği kayde-
dilerek. ikinci aşamada tütün alımı için kendi büt-
çesine sahip ayn bir KİT yönetiminin kurulması
istendi.
Yan ünitelerin işin özüyle ilgili ünitelerden ay-
nlmasmın ve lojmanlar. kantinler. tatil kamplan gi-
bi sosyal tesislerin tasfiye edilmesinin önerildiği
Sımr boylarına
• Baştarafı 1. Sayfada
ki Kürt gruplan ile işbirliği yapılabilece-
ğini vurguladılar.
Başesgioğlu. dün gazetecilerin sorularını
yanıtlarken.italya'yadahaöncekaçakşekil-
de gıdenlerin kımlikleriyle İJ^ili ol^raLbu
ülkeden bHğT^SMSerinl olayın ö^ffik-
le Avrupa'ya çok yanlış aktarıldığını ka\det-
ti. tnsan göçünün ekonomik nedenlerden ya-
pıldığının anlaşıldığını belirten Başesgioğ-
lu. "PKK. A\rupa'da bunu bir Kürt göçü
olarak takdim etme>e. gerek İtalyanlan. ge-
rekse Avrupa ülkelerini y anıltmayaçalışmış-
tır. Bu kesinlikic onlann anladığı manada si-
vasi boyutu olan bir hadise değildir" dedi.
Içışleri Bakanı. şu görüşlen iletti:
~\\trt dışına kaçmak iste>en diğer ülkele-
re mensup insanlar \akaiandı. Haklannda
yasal işlem yapıldı. Biz Türkiye olarak ted-
birterimizi çok stkı bir şekilde almaya de\ am
edeceğiz. Ancak bu illegal göçü önlemek sa-
dece bir ülkenin başlı başına >apabileceği bir
hadise değil. Çünkü karşımızda uluslarara-
sı sm; örgütleri \ardır. Bunlara karşı birlik-
te mücadele edilmelidir. A\rupa ülkelerinin,
bu kişilere siyasi mülteci statüsü vermesi de
bu insanları büyük bir beklenti içine sok-
muştur. A\rupa ülkcleri bu anlayıştan vaz-
gecmelidir."*
ltalya"nın başkenti Roma'da yarın yapıla-
cak emniyet genel müdürleri zinesine Tür-
kiye adına katılacak olan Necati Bttican. dün
TRT'ye yaptığı açıklamada. Türkiye"nin çe-
şitli ülkelerle güvenlik işbirliği anlaşması
vaptığını. bunlann arasında İtalya"nın da ol-
duğunu anımsattı. Bilican. anlaşmanın "te-
rorizmle mücadele. uy\ışturucu kaçakçılığı-
nın önlenmesi >eorganizesuçlara karşı işbir-
liği'' olanaklannı kapsadığını anımsatarak.
ttalyan hükümetinden anlaşmanın gerekle-
rine uyulmasmın isteneceğini bildirdi. Bili-
can, olayın PKK bağlantısının kesin olduğu-
nu kaydederek. "Terörörgütünün yayınor-
ganında (MED TV"). göç hareketleri başla-
madan yapılan bir yayında büyük sayıdaki
Kürtlerin Avrupa'ya gidecekleri haber edil-
mişti. Bu da. göç hareketinin kimler tarafin-
dan organize edildiğini gösteriyor. Bütün bu
bilgilcri. Avrupalı meslektaşlanma iletece-
ğim'' diye konuştu. Bilican. aynı toplantıda.
PKK'nin Avrupa ülkelerındekı faaliyetleri
ile ilgili birer dosyay ı da emniyet genel mü-
dürlerine dağıtacak.
Bulgaristan Türkleri Kültür \e Yardım-
laşma Derneği. Italya \e Yunanistan'ın ka-
çak göçmenlere ilişkin politikasını kınadı.
însan Hakları Derneği Genel Başkanı Akın
Birdal ise Türkiye'de yıllardır izlenen poli-
tikalann bu kitlesel göçü kaçınılmaz kıldı-
ğını sa\undu. Birdal, önümüzdeki günlerde
Italya'ya kaçak yollardan gidenleri bann-
dıkları yerlerde ziyaret edeceklerini söyle-
di.
Kürtlerin yasadışı yollarla A\rupa"\aka-
çışları dün yapılan Bakanlar Kurulu toplan-
tısmda da ele alındı. Kabine üyelerine bilgi
veren Içişleri Bakanı Murat Başesgioğlu.
26O'ı tstanbul'da olmak üzere Kuşadası'nda
da aynı yöntemle Italya'ya gitmek isteyen
kışilerin ve iltica organizatörlerınin yaka-
landığını belırterek "İtalya'ya gidişle ilgili
bir inceleme başlattık. Hangi makam ve bi-
rimlerin eksikleri \arsa bunu soruşturma so-
nunda orta\a çıkaracağız" dıye konuştu.
Yılmaz'dan istihbarata eleştiri
Bakanlar Kurulu toplantısında Başba-
kan Mesut Yümaz'ın. kaçak mültecileri
taşıyan gemileri îtalyan istihbaratından
öğrendiğini belirterek "Bizim istihbarat-
çüannuz uyuyorlar mı" dediği bildirildi.
Başesgioğlu ise bu soruya "tkitane kaçak
mülteci taşıyan çete. yapılan operasyonlar
sonucu çökertüdi" yanıtını verdi.
raporda, sigara, alkol. kibrit ve tuz ünitelerinin ay-
n KtT'ler olarak örgütlenmesi gerektiği savunul-
du. Raporda, KlT'lerin piyasa koşullanna göre ça-
lışabilecek şekilde şirketleşmeleri istenen üçüncü
aşamada, yönetime. personel alımı ve işten çıkar-
ma gibi işletmeye yönelik kararlan kendi başına
verebilme yetkisinin \erilmesi önerildi,
Raporun son bölümünde. TEKEL'in, yerli ve ya-
bancı stratejik yatınmcılara ticari satışlar yoluyla
özelleştirilmesinin en uygun yol olduğu savunul-
du. Raporda yer verilen diğer özelleştirme yöntem-
leriyle de. işletmelerin hisselerinin birbölümünün
borsada satılarak sermaye sağlanması ve belirli
fabrikalann satılarak sektörde rekabetin arttınl-
ması öngörülüyor.
ye"nin kalamayacağmı anlattı. Ak-
bay. Akhisar Fabrikasfnda "ortak-
lık" yoluyla gerçekleştırilensatışıni-
ki aşamada yapıldığını belirterek.
şunlan söyledi: u
Türki>e'deki siga-
ra pazanna ilgi duyan bütün firma-
lara da\ette bulunduk. değerlendir-
dik. BAT. parasal en yüksek değeri
wri\OT. Dünyada 2. büyüksigara üre-
ticisi. Hindistan'da. Brezilya'da çok
güçlü. Philip Morris'i > akaladı. Re>-
nold. Marlboro \e Camel bir tek
markayı satmaya çaüşıyor. o marka-
>ı geliştirerek büy-üyor.' BAT marka-
yı alı>or. bu sıgaraları öldürecek.
kendi markalarını getirecek' doğru
dep. 25 mihon tonluk yıllık bir fab-
rika kuruluyor. Bunu boş mu bıraka-
cak? Buna zaten izin \erilmez. Siga-
ra reklamlanna getirilen yasakla ya-
bancı sigaralann yeni bir markayla
Türk pazanna girmeleri daha zor.
Fabrikanın değer tespiti Sanayi ve
Kalkınma Bankası'nayapnnldı. TE-
KEL'in binlerce gayrimenkulü var.
Gerektiğinde değer tespiti vapünyo-
ruz."
Tekel Genel Müdürlüğü üst düzey
yetkilileri. Anadolu Ajansf na yap-
tıkları açıklamalarda. Akhisar Siga-
ra Fabrikası'na şimdiye kadar 50
milyon dolar civannda yatırım ya-
pıldığını. fabrikanın üretime başla-
yabilmesi için 20 milyon dolarlık ya-
tırıma daha ihtiyaç bulunduğunu be-
lirterek. "Ya bu yatınm yapılacaktL
ya da >abancılarla ortaklık kurula-
caktı. ^abancı ortaklık kurmak da-
ha \crimli olduğu için bu yol tercih
edildi" dedıler.
SIĞINMACILARA KONSER - Itaha'ya akın eden sığınmacılan geçici olarak ülkenin güneyinde-
ki San Foca'da bir mülteci kampına yerleştiren İtaKanlar. dün konuklanna dini nıüzik dinlettiler.
Sığınmacılar. İsa'nın Vaftiz Günü kutlamalan çerçevesinde yerel Monteroni Kilisesi bandosunun
verdiği konseri ilgiyle izlediler. (Fotoğraf: REUTERS)
Avrupa önlemlerini arttınyor
Haber Merkezi - Almanya Içişlen Bakanı Manf-
red Kanther. İtalya'ya yasadışı \ollarla gelen kaçak
göçmenlerın. Almanya'ya sızmamalan için gerekli
her türlü önlemin alındığını bildirdi. Hollanda da sı-
nırdaki gü\enlık önlemlerini arttırdı. ltalya Başbaka-
nı Romano Prodi. kaçak göçmenlerin siyasi sığınma
taleplennin toplu olarak değil. kişisel bazda incele-
neceğıni bildirdi. Sınırlann kontrölünde sorumluluk-
lannın bilincınde olduğunu belirten Prodi. Almanya
Başbakanı Helmut Kohl'e bilgi verdiğini kaydetti.
Fransa tçişleri Bakanı Jean PierreChevenement, mül-
teci akınının Körfez Sa\aşı"ndan sonra Kuzey Irak'ta
çıkan otorite boşluğundan kaynaklandığını söyledi.
Almama Içişlen Bakanı Kanther. SüdueMfunk
radyosuna verdığı demeçte. dün> adakı çatışmalar ne-
deniyle me> dana gelen kaçak ve organize suça daya-
lı göç hareketıne, Almanya'nın sahne olmasına ta-
hammül edilemeyeceğini belirtti.
-Buna karşı kendimizi sa\unacağız" diyen Kant-
her. Schengen Anlaşması'na taraf olan ülkelerle or-
tak hareket edeceklerini kaydetti.
Almanya'nm güney ve batısındaki sınır muhafız
birliklerinin takviye edildiğine işaret eden Kanther.
Fransız polisı ile Almanya'nın Baden- VVürttem-
berg eyaleti polisi arasında güvenlik işbirliği yapıl-
dığını. buna göre de polisin iki ülkeyi bağlayan ka-
rayollan üzerinde. şüphe olmaksızın trafık \e şahıs
kontrolü yapabileceğini vurguladı.
Kanther. Almanya'nın. ortaklanndan Schengen
Anlaşması'nın uygulanmasını beklediğini belirterek
"Avrupa Birliği (AB) bünyesinde hiçbir ülke. kendi-
sini transit ülke olarak görmemeli. İtaha'mn da. 'ka-
çak göçmenler. nasıl olsa A\usturya. ts\ ıçre. Alman-
ya. Hollanda veya İs\eç'e giderler' anlayışından vaz-
geçmesi gerekiyor" diye konuştu.
Schengen Anlaşması'nda öngörülen "Avrupa'da
serbest dolaşım ve ortak güvenliktesisinin' doğru bir
politika olduğunu sa\ unan Kanther. Avrupa"nın 'gü-
venlik birliği' olması için. tüm taraf ülkelerin kendi
dış sınırlannı kaçak göçmenlere karşı daha iyi koru-
ması gereğini ortaya koyduğunu söyledi.
"Bu uygulama. İtalya ve Vunanistan'da istenilen
düzey de başan gösteremedi" diyen Kanther. üç tara-
fı denizle çe\Telenen İtalya'nın çeşitli zorluklarlakar-
şılaşmasınınanlayışlakarşılandığını; ancak limanla-
rın yanı sıra. demir ve karayollannın da daha sıkı
kontrol edilmesinin şart olduğunu vurgulayarak
"Hiçbir kaçak. Brindisi'den OfTenburg'a vaya olarak
gitmiyor" dedi.
Kanther. Türkiye'den Italya'ya yönelik kaçak göç-
men akınının arkasmda gangsterlerin bulunduğunu
anımsatarak "Bu gangsterlere karşı mücadele erme-
ye hazır olmalryız" şeklinde konuştu.
Hollanda Adalet Bakanlığfndan yapılan açıklama-
da. Hollanda'ya henüz olağanüstü boyutlarda bir il-
tica akını söz konusu olmamakla beraber. sınırdaki
gümrük polislerinin 24 saat süreyle görev yaptıklan
belirtildi. Batı Avrupa Birliği ile ilişkilerden sorum-
lu Devlet Bakanı Michiel Patijn. sorunun Schengen
ülkeleri arasında siyasi düzeyde ele alınması gerek-
tiğini söyledi.
Hollanda hükümeti. konuyla ilgili olarak bekle-
mevi tercih ederken koalisvon ortaklanndan Liberal
Parti ile ana muhalefet partisi Hıristiyan Demokrat-
lar. konunun Meclis'te tartışılmasını önerdiler. Partı
sözcüleri. Almanya'nın alacağı tavra göre Hollan-
da'nın da durum belirlemesi gerektiğini söyleyerek
bu ülkenin sınırlannı Kürt mültecilere kapatması ha-
linde Hollanda'nın da aynı yöntemi izlemesi gerek-
tiğini belirttiler.
Bu arada BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UN-
HCR). 1996 yılında Avrupa ülkelennden sığınma ta-
lebinde bulunan Türk yurttaşlannın sayısmın 35 bin
olduğunu bildirdi. Açıklamada. AB ülkelerine yapı-
lan sığınma başvurulannın 1996 yılında 224 binibul-
duğu. başvurulann yansına yakınını oluşturan 116
bin başvurunun ise Almanya'va yapıldığı kaydedil-
di.
Faruk Cülpınar
lutun
yurdundan
kovulacak'
MERIH AK
tZMİR - TEKEL'in
özelleştirilmesinde ilk
adım olarak nitelenen
Akhisar Sigara Fabrikası
ile Yeni Harman ve Sam-
sun sigaralannın isim
hakkıyla ilgili tartışmalar
giderek büyüyor. Akhi-
sar Sigara Fabrikasf nın
kapasitesinin 25 milyon.
Samsun ve Yeni Harman
sigaralannın yıllık tüketi-
minin ise 23 milyon kilo
olduğunu anımsatan Tü-
tün Eksperleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Faruk Gülpınar. "İsim
hakkı devredilen yerli si-
garalann pazar payının.
kısa sürede ortaklık ku-
rulan çokuluslu şirketle-
rin uluslararası markala-
nna kaydınlacağı \e bu-
nun sonucunda da Ame-
rikan harmanlı sigarala-
nn Türk tütününü. Türk
sigara pazanndan ko\a-
cağı ortadadır" dedi.
Türkiye'deki kalıteli
tütünün merkezi olan
Akhisar'daki fabrikanın
özelleştirilmesinde dik-
kat çeken en önemli ko-
nu. kuşkusuz yıllık üre-
tim kapasitesi ile Samsun
ve Yeni Harman sigara-
lannın yıllık tüketiminin
birbirine çok yakın olu-
şu. Akhisar ve çev re ilçe-
lerdeki üreticilere. "Sizin
çocuklarınız bu fabrika-
da çalışacak. Sizin tütün-
leriniz bu fabrikada işle-
necek" söylemlerinin
gerçeğı yansıtmadığı da
yavaş yavaş ortaya çıkı-
yor. Fabrikanın yıllık 25
milyon kilo kapasiteli ol-
ması. BAT'a devredilen
Samsun ile Yeni Harman
sigaralannın da yıllık 23
milyon kilo tüketiminin
bulunmayışı. şirketin asıl
niyetini ortaya kovuyor.
Yüzde 100 Türk tütünüv -
!e yapılan bu sigaralann
kısa sürede Amenkan
blend tütünle üretilen.
yabancı markalı sigarala-
ra yerini bırakacağı bil-
diriliyor.
Tütün Eksperleri Der-
neği Yönetim Kurulu
Başkanı Faruk Gülpınar.
Türk tütününün kıraç ve
fakir topraklarda yetişti-
ğine ve bu topraklarda
başka bir ürün yetiştiril-
mesinin mümkün olma-
dığına dikkat çekti. Tü-
tünle uğraşan çiftçinin de
fakir olduğuna dikkat çe-
ken Gülpınar. "Tütün
üretimiyle refaha ermiş
gerçek tütün üreticisi gö-
rülmemiştir" dedi.
Gülpınar. bu aşamada
hükümetın bu konudaki
ısrarcılığını anlayama-
dıklanna da dikkat çeke-
rek şunlan söyledi.
"Yeryüzünde belki de
yalnız Türkiye'de sigara
fabrikalannm özelleştiril-
mesi konusu. Türk tütü-
nünün \e tütün üreticile-
rinin geleceğinden aynla-
rak herhangi bir özelleş-
tirme konusu gibi ele alı-
nıp bu fabrikalar özelleş-
tirilemcz. Bugünkü de-
ğerle90 trilyon >ıllık satış
hasılatı olan sigaralann
gelirini bir tarafa bıra-
kacak olsak bile geçimini
tütün tarımından sağla-
yan yaklaşık 3 mihon in-
sanımız \e sektörçalışan-
lan. karanlık bir gelecek
vaat eden bu karan alan-
lan kınıyoruz. Milli men-
faatlerimiz açısından bu
anlaşmadan >azgeçilme-
sini istivoruzT
Tek Cıda-ls Sendikası
Meksika'daki
saüş araştırıhyor
NURSEL
KARSAVURAN
Akhisar Sigara Fabnka-
sı ile Samsun ve Yeni Har-
man sigaralannın isım
hakkımn British American
Tobacco (BAT) firmasına
çok ucuz fiyata satılması
üzenne Tek Gıda-îş Sendi-
kası. Meksika'da 1 milyar
712 milyon dolara satılan
sigara tesisleri hakkında
araştırma yapmaya başla-
dı. Tek Gıda-lş Sendikası
Genel Başkanı Orhan Bal-
ta. "şaibeli" olarak nıte-
lendirdiğı satışın bir an ön-
ce durdurulmasını isteye-
rek "amaç TEKEL'i ve tü-
tüncülüğü yok etmektir"
dedı. Baîta. 25 bin ton üre-
timi olan Samsun ve Yeni
Harman sıgaralarının BAT
firmasına Samsun"un yal-
nızca üç aylık geliri olan
100 milyon dolara satıldı-
ğmı belirterek Meksika"da
38 bin ton üretim yapan si-
gara tesislerinin ise 1 mil-
yar 712 milyon dolara sa-
tıldığına dikkat çekti.
Üretim miktarı Samsun
ve Yeni Harman sıgarala-
rından > alnızca 13 bin ton
fazla olan Meksika'daki
satışın ayrıntılarını araştır-
ma\a başladıklarını kay-
deden Orhan Balta. "Akhi-
sar Fabrikasfnın >üzde 51
hissesi ile Samsun u1
^eni
Harman sigaralan 100
milyon dolara gitti. Peşin
ödenecek miktar ise 71
milvon dolar. Meksika'da-
ki fîyat çok \iiksek. Bu sa-
hşla ilgili avnntılı bilgi
edinmek için LTuslararası
Gıda İşçileri Federasjo-
nu'na başvurduk. Onlar-
dan bilgi istedik. Ben bu fe-
derasyonun ü>esiyim. Sen-
dikamız da merkezi Ce-
nevre'de bulunan federas-
jonun ü\esi" dıve konuştu.
Balta. kaba bir hesapla
Meksika'daki sigara fabri-
kasının ürettiği bir ton si-
garayı 45 milyon dolara
sattığını. buna karşılık'
Samsun ve Yeni Harman
sigaralannın 1 tonu 2.84
milyon dolara verilirken
üzerine de Akhisar Sigara
Fabrikası'nın adeta hediye
edildiâini sövledı.
Ararat gemisinin salıiln serbest bırakıldı
İstanbul Haber Senisi - Yabancı
uyruklu 287 kişiyi deniz v oluv la İtal-
va"va kaçak olarak götürmek iste-
dikİen iddiasıyla tstanbul'da yaka-
lanan ve aralannda '.\rarat' adh ge-
mininsahibı RecepKubak'ındabu-
lunduğu 8 kişi dün adliyeye çıkanl-
dı. Kubak ve 2 kişi. Nöbetçi 1. Sulh
Ceza Mahkemesi "nce tutuksuz yar-
gılanmak üzere serbest bırakılırken
5 kişi, Beyoğlu Cumhuriyet Savcılı-
ğfnın görevsizlık karan vermesi
üzerine. gözaltmdatutulduklan Ma-
li Şube'ye götürüldü.
İstanbul Mali Şube Müdürlü-
ğü'nde sorgulanan Recep Kubak, Ali
Kornıan Erbacıoğlu. \olkan Tekin.
Recep Kubak. Gaffar Keskin. Ab-
dulkadir AbduL Kamran Caotri Sa-
vaş Sparoshi v e Ramazan Sevilmiş
dün Beyoğlu Adliyesi'ne getirilerek
hâkim karşısına çıkarıldı. Keskin.
Abdul. Caotri. Sparoshi ve Sevilmiş.
Beyoğlu Cumhuriyet Savcısı Nuri
Gür'ün verdiği 'görevsizlik karan'
üzerine Mali Şube'ye geri gönderil-
di.
Ararat gemisinin sahibi Recep
Kubak. Ali Korman Erbacıoğlu ve
Volkan Tekin ise savcılıktarafından.
•yurtdışına işçi göndermekiçin men-
faat sağlamak' suçundan tutuklan-
maları istemiyle Nöbetçi 1. Sulh Ce-
za Mahkemesi'ne sevkedildi. Nöbet-
çi mahkemede ifadeleri ahnan sa-
nıklardan Kubak. hakkındaki suçla-
mavı kabul etmeyerek şöyle konuş-
tu:
" 1.5 yıl önce karşüaştığım Abdur-
rahman Dursun. piyasaya borcu ol-
duğunu. bu nedenle almak istediği
gemiyi benim üzerime yapmak iste-
diğini sö> ledi. Ben de kabul ettim.
Önce aramızda bir sözleşme vaptık.
Daha sonra Dursun. noterde de bir
sözleşme yapmamız gerektiğini söy-
ledi. Noterdesözleşme>aptıktan son-
ra. bir daha Abdurrahman Dur-
sun'u bulanıadım."
Kubak. geminın kaçak göçmen
taşıdığmı gazetelerden öğrendiğini
de iddia etti. Mahkeme hâkimı. mev-
cut delil durumuna göre sanıklann
tutuklanmasma gerek olmadığma
karar vererek. Kubak. Erbacıoğlu ve
Tekin'i. tutuksuz yargılanmak üzere
serbest bıraktı.