14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 1998 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Ölümünün 50. Yılında Mahatma Gandhi H ındıstan, Pakıstan ve Bangladeş'ın buyuk ulusal kurtuluş savaş- çısı ozgun duşunce ve davTanış adamı buyuk ınsan Mahatma Gand- hi, 50 yılonce 30Ocakl948'desonsuz olarak aramızdan aynldı Hındıstan-Pa- kıstan bölunmesınden doğan çok bu- yuk kanşıklıklan gıdermeye, Huıdu, Musluman vb çeşıtlı ınanç çatışmala- nnı onlemeye çahşırken bağnaz ayn- lıkçı bır Hındu gencın kurşunlanna he- def oldu Ünlu yazar L. Fischer, "Empervaliz- me Karşı Silahsız Savaşçı Mahatma Gandhi" adlı değerlı esennde, "Gand- hi 3000 yıl onceki Hindistan'da yaşamış olsavdı, doğumu. çocukluğu \e gençliğı bir yığm efsane üe süslenırdi" dıyor (l) Kuşkusuz, hem onun y aşamı baştan ba- şa gerçek bır destan değıl mı° lngılız devlet adamı Sir Stafford Cnpps, bu 20 yuzy ıl kahramanı ıçın "Eski ve >akın çağlarda, manevi guçle- rin maddeye iıstunluğunu bu kadar guç- lu ve ınandıncı bır biçimde gosteren bir başka kişı bıhniyorum" dıyor Bu des- tan vaşamı az çok bılenler ıçın yadsın- ması çok güç bır soz Gandhi, 1869 yılında Batı Hindis- tan'da Katrna^ar Yanmadası nda bır bölge başbakanının oğlu olarak dunya- yageldı Yüksekoğrenımını lngıltere'de hukuk dalında yaptı 1893 yılında Guney Afhka'ya gıttı, 1914 yılına kadar, 21 yıl orada kaldı ve ırk aynmına karşı başanlarla dolu ornek bır savaş verdı Seçkın kışılığını, tum dun- ya önunde ılkın orada kanıtladı Ataturk\e Gandhi uzenne çok ılgınç bır esenn yazan olan Dr R.K. Sinha, Gandhı'nın savaşımlannı dort bolüme ayınyor 1) 1893'ten 1914'e kadar G Afnka Irk Aynmı Yasası'na karşı 2) 1915- 1918 yıllannda Hındıstan ınbırçokbol- gesınde baskı hareketlenne gınşen tn- gılızlere karşı mucadele ettı 3) 1919'dan 1922'\e kadar Türkrve'nın davasınuı ta- nınmasına katkıda bulunma\a uğraştı, 4) 1924 ten 1947 >e kadar ıse Hındıs- tan ın ozgurluğe kavuşması ıçın çalış- tı, dıyor (2) Gerçekten, bugun de eskı 3. Dun- ya'nm en buyuk ulkelennden olan Hın- dıstan'ın bağımsızhk savaşının onden Mahatma Gandhi Hındıstan, Pakıstan ve Bangladeş bağımsızlığının doğru- dan lıden olduğu gıbı Turkıye ve tum Islam ulkelennın bağımsızlığı ve gele- ceğı ıle de çok >akından ılgılıydı Ozel- lıkle bızım Kurtuluş Savaşımız ıçın Hın- dıstan'da buyuk kampanyalar duzenle- mış. bır yandan Musluman ve Hındu, zengın \e yoksul, tum Hınt halkından para toplayıp gondererek, bır yandan da o zamanın en buyuk emperyalıst ulke- sı olarak hem Hındıstan'ın hem de Tur- kıye'nın dogrudan karşısında bulunan tn- gıltere'ye karşı ulkesınde bırlığı sağla- yıp buyük, etkın bır kamuoyu yaratarak savaşımızı var gücuyle desteklemıştı 'Pastf direniş' ve 'satyagraha' Amabılındığı gıbı Gandhı'nın ne yap- tığındandaçok nasılyaptığıonemlıdır Gandhi dendığınde savaşımda, akla ıl- kın "pasifizm" gelır Ne var kı Gandhi, "pasrfdireniş" anlamındakı "pasifizm" tenmını benımsemez Bunu, nedenlen ıle otobıyografısınde, "Satyagraha'nın Doğuşu" bolumunde açıklıyor (3) "Avrupaülann yaptığı bir mitingde şuna tanık oldum: Pasıf dırenış' deyv- mi çok dar anlamda ahnıyor, guçsuzle- rinelindebırsüahsa\ılrvt)rdu"'dı\or Iş- te buna karşı sozcuk anlamı gerçek güç \ b olup bambaşka ve ozgun bır ıçenğı olan satyagraha tenmı ortaya çıktı Sat- yagraha nın Gandhı'nın yaşamıboyun- ca ılgınç aşamalan oldu O oldükten sonra Hindistan'da ve başka yerlerdekı ardıllan buyontemı gelıştırebıldı mı ya da onu bırolçude olsun koruyabıldı mı1 Hatta gerçek ardıllan oldu mu0 Olduy- sa kımler9 Olmadıy sa neden^ Duşunu- lebılır Sozunu ettığımız aşamalardan bınne kısaca değınelım 6Nısan 1919 tanhındebutün Hındıs- tan'dagenelbtrduagunu "Hartal" ılan edıldı "Müslumanlar, Hındular, Parsı- ler, BudisrJer; her dinden, her mezhep- ten insanlar onıç, dua ve banşçı yüru- yüşlerde biıieştiler. Boyle bir protesto bûieşûni, dort yuz milyon halkın (o za- manld nufus) yönetiminieflerinde bulun- duranlan fazlasıyla korkutru. Korku, İngilizlen ovle ışlere \oneltti ki. bunlar ülkenin burun mızacını değıştırdı." Bırçok yerde onemlı çatışmalar ol- muştu "Kaygüihderler.yanımızageiın, ne yapacağımızı bilemiyoruz, diye \ar- dım diliyoriardı. Toplumu henuzsatyag- raha için haar değüdi. Henuz se\gi ile davranamıvorlardı. Bir toplantıda ve çevre kasabalann bınndeyaptığı bır baş- ka toplantıda Gandhi, suç işlemiş oğul- larına hıtap eden bir baba gıbi konuştu. Sivil itaatsizliğin sona erdığjni ilan etti... 'Çokbuyuk olçudeyanılmışım Hıntlı- ler banşçı protestodan anlamıyor Bır ınsan once yasaya ve düzene say- gı gostermelı, ancak o zaman haksız bır yasaya ıtaat etmemeye kalkar Kendını yonertm, kendını feda, sıze karşı gelen- lere de saygı, satyagraha'nın şartlan bunlar Bu zamansız ışı başlattığım ıçın kefaret olarak onıç tutacağım' dedi." (4) Gandhı'nın unlu oruçlanna gelınce, o, yaşamı boyunca kaç kez oruç tutmuş- tu, bu oruçlann özellığı neydı9 Tanhte oruçlanyla bunca ınsanı boyle etkılı bır bıçımde yönetmış başka İcımden soz edılebılırdı acaba 9 Bu nıce kutsal bır kışıydı kı, yüz mılyonlarca ınsanla boy- lesıne bağlar kurmuştu da, onlan bu- yurmadan, korkutmadan, yalnız yaşan- tısıyla ornek vererek yönetmekteydı Hem de kutsallığı, tannsalhğı asla ka- bul etmeksızın1 Onun yasası, "sevgi yasası"dır Ama bu sevgı akılla bağını asla koparmaz Bağımsızlık savaşının unlu aşaması, "tuz eylemi", kanımca onun dâhıce bu- luşlannın en çarpıcı orneklenndendır Uzun bır vuruyuş sonunda burun Hın- dıstan ın, lngılızlenn tuz tekelı yasası- na aykın davranmasmı sağlarken, şıd- dete de başvurmamış oluyordu Hem bu davranışı, en aşın şıddet yanlılanna alkışlatarak' Tagpr, Tolstoy, Einstein... Hindistan'da ona Bapu (Baba) dıyor- lardı Mahatma (Buyuk Ruh) sanını ona ılkın kırnvermıştı,bılınrnıyor Amabun- lardan bın Nobel ödulu almış buyuk Hınt şaınR.Tagor'du Tagor, Gandhı'yebu- tun savaşımı boyunca sureklı hayranhk duyan ve onu destekleyenlerden bıny- dı Gandhi paryalığın kalkması ıçın olu- me değın koşuluyla oruç tutmaya baş- ladığında, Nehnı başlangıçta onu anla- mamış Tagor ıse ogrencılenne şoyle demıştı "Bugun guneş tutulmuş gibi Hındıstan'ın uzenne bır golge çoku>or_ Yaşamı bovunca ozverılemle Hındis- tan'ı kendı varlığı ile bırleştinnışolan Ma- hatma, bugun kendini feda ederek ada- ğuu yenne getirmeye başiıyor... Mahat- ma'nın goze aldıgı adak bır bağnazfak de- ğil. butun Hındistan'a ve burun dunya- vabırçağndır HıçbiruvgartopJuluk,iıı- sanlık onuru sınırsızolarak ezümiş kur- banlann uzennde gehşemez..." Gandhı'nın Doğu'dan ve Batı'dan, Bhagavat-Gıta'dan, İsa'dan, H.D. Tho- reau'dan Emerson'dan, Ruskin'den, Tolstoy'dan utopık sosyalıstlerden, vb vakındanetkılendığınıbılıyoruz G Af- nka'da Tolstoy Çıftlığı'nı kurmuştu Ro- main Roland, bır karşılaştırma yaparak Gandhı'nın Tolstoy'u aştığını soylüyor Tolstoy, Euısteıngıbı unlülerle mektup- laşmıştı B. Shaw, Şarlo gıbı bırçok ün- lu kışı onunla tanışmak ıstemış ve go- ruşmuştu Ama Churchill gıbı kımılen de ondan nefret edıyordu Einstein ıse bır yazısında onu şoyle anıyor "Yaşa- mım boyunca bir banşse\er olmavı seç- tim ve Gandhi'yi çağımızın en onemli sı- yasai onderi saydım." Dın konusunda onun goruşü, dınlen aşan bır hoşgörudur Sık sık "Ben hem Hindu hem Musluman hem Hıristiyan hem de MusevTjim" dıyordu Müslumanlara duşmanlığı kabul et- medığınden bır Hındu gencı tarafından öldûrulmüştu Hınstıyanlar, "lsa'ya en çok benzeyen adam" dıyecek kadar onu kendılennden sayıyorlardı Fılozof Sokrates ve Hz. Hüseyin'ın yer aldığı buyük şehıtler zmcınnın 20 yuzyıldakı büyuk halkasıydı Çok yön- lu ve evrenseldı Ataturk, Gandhi gıbı seçkın ornekle- n lyı, doğru tanımaya, onlan unutma- maya gereksınmemız büyuk Rahmetlı HaMunTaner, UNESCO'da Ataturk yı- lını önerdığımız zaman başta 3 Dunya olmak uzere hemen tüm ulke temsılcı- lennın bızı nasıl destekledığını bır ya- zısında çok guzel anlatmıştı Bır Gandhi yılı da düşunulemez mı, onenlemez mı dıyor, yurdumuzdan, Hınt'ten ve dunyadan tum ılgılılenne sunuyoruz (1) Empervalızme Karşı Silahsız Sa- vaşçı Mahatma Gandhi Louıs Fischer, çev E Tonguç Varhk v 2 bs 1971, tst (2) Mustafa Kemal ve Mahatma Gandhi R K Stnha Mıllıvety 1972 (3) Gandhi Bır Özyaşam Ovkusu (Ya- şadığım Gerçeğın ö\'kusu), M K Gand- hi, çe\ Vedat Gunyol (2 bas)Cem\ 1984 tst Satvagraha 'nın Doğuşu M Gandhi, çev V Gunyol, Yucel, s 3, Ocak 1956 (4) Kılıçsız Mucahıt, Jeanette Eaton, çev SofiHurı, Redhousey 2 bs 1971, îst Başkan Yalan Söylerse Prof. Dr.TURKKAYA ATAOV B aşkan Cünton'ın hanım bır Be- yaz Saray stajyenyle ıhşkısı ko- nusunda, yalan soylemış olma ıhtımalı çerçevesınde, Amerı- kan halkını ve adaletı yanıltma- ya teşebbusten, Anayasa'ya (M 1J4) gore, yasama organıncagorev den alınma- 1t güncîertıe geldı Clınton'la Demokrat r*artrnfn k g g rakıplennın sıyasal manevralan da konunun bır yanı olabılır Gene de, başkanın bfle, oır ya- landan öturü, gerekırse azlının o ulke rejırru ıçuı artı bır puan olduğu sıkça dıle getınldı Bırçok yurttaşımızın gozunde, sıyaset sahnemızm ba- zı aktorlennın epeyı yalan kıvırdıklan ulke- mızde Amenka'dakı bu açıklıktan demokrası dersı çıkacağı da soylenıyor Ancak, Amenkan başkanlanrun çok daha cıd- dı ve sonuçlan yonunden kanlı ve trajık olan konularda yalan soylemış olduklan da bır ger- çek Orneğın, Turkıye'yı de ıçıne çeken uç yıl- lık Kore Savaşı kuzeydekı rejımın saldırdığı- na ılışkın ıkna edıcı kanıt yokken başladığın- da, Ohıo Senatoru R. Taft'ın "Başkan Tru- man'ın yapbğuun hukuksal dayanağı yoktur" sozu şıddetlı savaş ruzgârlannın uğultusunda kaybolup gıtmıştı Bu savaşa hele Çın'ın katıl- maya hıç nıyetı yokken, Truman'ın bır "Çiniş- gaü" yanıltmasıyla kongreden asken butçesı ıçın 16 8 mılyar doîar kopardığı bılınmelıdır Başkan Eisenhowerın Guetemala Cumhur- başkanı J. Arbenz'ı ıktıdardan duşurmek ıçın (1954) onu komunıst yanhsı gostermesının ne- denı bu LatmArneTikaadfirnokratının bır Ame- nkan meyve şırketının kullanmadığı toprakla- nnı odenen vergı uzennden mıllıleştumesıy- dı Aynı Eısenhovver "savaş uçaklanmız Endo- nezya'nın içişlerine kanşmryor" (1958) derken de bırkaç yonden yalan soyluyordu Lubnan'a "dışardan saldınyı durdurmak" v e ayrıca ora- dakı "Amerikalılan korumak" ıçın mudahale ettığını soyledıyse de dış saldınnın kanıtı yok- ru ve Amenkan personelının buyuk çoğunlu- ğu asker gelmeden çekıp gıtmıştı Eısenhovver Kuba'dakı yenı Castrorejımıne karşı "Ameri- kan toprağında hiçbir askeri eğirim verilmedi- ği" yalanını sav unurken, bızzat başkanın ona- yıyla Flonda'da kaçak Kubalılardan bır ışgal ordusu hazırlanıyordu Laos'da CIA'nm kurdur- duğu "Alr America" uçakları Hmong etnık azınlığının afyon urununu dış pazarlara, bu arada Amenkan gençlenne de taşırken ve ay- nca Amenka orada "Bevaz Yüdız" adı altında bır ordu oluştururken Beyaz Saray her ıkısını de ınkâr edıyordu Guney Vıetnam denız kuvvetlen, ABD dest- royerı Maddox'un desteğınde, Tonkın Korfe- zı'nde kuzeye aıt ıkı adayı bombalarken (1964), Başkan Johnson saldınya uğrayanın kendılen olduğunu soylemıştı Arnenkan savaş gemısı- nın komutanı bu yanlış bılgıyı ıvedı bırmesaj- la duzelttıkten sonra bıle, Johnson yalarundan gerı donmedı Kongo'da yurtsever başbakan Lumumbanın katlını gızlıce onay layan John- son, ış lafa gelınce "cinayetten oturu uzuntü- lerini" bıldınyordu Aynı Johnson Domınık Cumhunyetıne mudahale nedenı olarak "Ame- rikan sivülerini korumayı" gostenrken, Sena- tor J.W. Fulbright bunun "gostermetik'', yanı yalan olduğunu kaydedıyordu Başkan Reagan ıktıdan el Salvador'da bır "iç savaşa kanşmadığmı" ıddıa ederken de. yalan soyluyordu Reagan'ın Grenada'yamudahale- sınde yalan yumaklan ıçıçe geçmıştı Soyledık- lennın aksıne, bu olay ne ortak bır eylemdı, ne oradakı tıp fakultesınde okuyan Amenkalı oğ- rencılenn yaşamı tehdıt altındaydı, ne de ınşa- atta gorevlı Kubalı ışçıler gızlı bır orduydu Panama Cumhurbaşkanı General Noriegada ka- çınhrken, ne onun eskı CIA bağlantılan, ne de bır mılyar dolarlık mudahale yıkımı ve ganı- met hıkâyelen anlatılmıştı Bu olaylar yalnız bırkaç omektır Bunlar ve daha başkalan Amenka başkanlannın sureklı olarak yalan soyledıklennı yetennce gosten- yor Kanıtlann buyuk çoğunluğu da Amenkan belgelendır.Onıeğın, Beyaz Saray Iran'dapet- rolü mıllıleşhmı Musaddık ıktıdarını devırdı- ğını (1953) ınkûettıyse de, o sırada Tahran'da CIA gorevl^ı K. Roosevelt bu konuya ayırdı- ğı kıtabında (1979) tam aksını belgelerle orta- ya koymadı mı 9 Kısaca, ıster bır cınsel skandal, ıster başka bır bağlamda, bır başkanın halka ve adalete bı- lerek yalan soyledığı kanıtlanırsa, bunun suç sayılması ve gorevden alınmasını gundeme ge- tırmesı guzel bır olay Ne var kı, bu olaydakı yuzeysel "şeffaflık", onu golgeleyen başka nedenlen bır yana koy- sak bıle, Amenkan demokrasısıne olumlu bır not kazandınrken sınıfgeçırtmıyor Amenkan başkanlan çok daha yaşamsal konularda yalan soylemeyı uzun suredır sıyasal sıstemın bır alışkanhğı, bır gereksınımı durumuna getırdı- ler Henkel Persiiın "Beyaz bir gelecek bütün çocukların hakkı" kampanyasina verdığınız destekle, lcısacik bır sürede 5 mılyar TL'nın Türkiye Eğıtım Gönüllülerı Vakfına aktarılmasını sağiadınız. Bu kampanyaya katıiarak eğitime destek veren tüm Persil tüketicilerine teşekkür edenz. PENCERE Refah'a Seçenek Fethullah Gülen Hoca gunden gune daha çok meşhur oluyor, bu gıdışatın sonu hayırlı mı'? Yenı Yuzyıl gazetesı Sayın Gulen'ı ele aldı, yere goğe koyamıyor, Hoca'nın pıyasadakı konglome- rası dıllere destan1 Şırket mı şırket, holdıng mı holdıng, vakıf mı vakıfi Ne ıstersen var1 Mal, mulk, para, kredı, dovız, televızyon, radyo, gaze- te, okul bır yana, Hoca'nın unıversıtelerde profe- sor muntlen çoğalıyor, gucu gunden gune artıyor, medyayı etkılıyor Fethullahçılann ılgınç bıryapılanmalan var, bu ce- maatın gazetesı Zaman 25 bın satar, ama, elden parasız dağıtımıyla tırajı 200 bını aşar Fethullah Gulen sanklı bır hoca, bır dın adamı, hangı role çıkmış'? Ilgınç bır soru • Fethullahçılar bır tankat mı oluşturuyorlar^ Gulen bır şeyh mı? Dıyorlar kı. - Hayır' - Pekı, ne? - Cemaat başı1 - Ne cemaatı bu? - Nurculann bır koludur Fethullahçılar, ılımlıdır- lar, herkesle lyı ılışkıler kuımak ıçın çaba gosten- yorlar, dunyanın her yanında okul açıyoriar - Neden? • Ulus devlet tanhın gundemıne gırmeden once dın- sel temele dayanan cemaat hukuklan geçerlıydı Halk boluk porçuktu, uluslaşma surecınde ış de- ğıştı Osmanh'da her tankat ve cemaatın kapalı devre yaşaması doğal sayıhrdı Avrupa'da yurttaş- lık yasaları ancak 19'uncu yuzyılda yururiuğe gıre- bılmıştır Bırdevlette 'hukuk bırlığı' çağdaş\aşma- nın gostergelerınden en onemlısıdır Refah Partısı "çok hukuklu sıstemı" boşuna sa- vunmuyordu, mırasta, aılede, evlenmede, şenat hukukunu başka nasıl geçeriı kılabılırdı? Laık dev- let, Osmanlıcaadıyla 'ıbadet' Turkçeadıyla 'tapın- ma 'dayurttaşı sonuna dek ozgur bırakır, ama, 'hu- kuk bırlığı'nden odun vermez Çunku "hukukdev- letı, temel ozguriukler ve ınsan haklan" başka na- sıl sağlanabılır? Bır cemaat, kadını ıkıncı sınıf ın- san sayıyorsa, bu tur bır kural çağdaş hukuka ay- kın değıl mıdır? • Muslumanlık zaman ve mekân ıçınde bır ağa- cın dallan gıbı kollara aynlmış, ama, mezhep ve ta- nkatlann çıktığı eskı donemlerde ne matbaa var, ne kıtap baskısı 1 Ne televızyon var, ne radyo, ne ga- zete 1 Ne çağdaş hukuk devletı var, ne de laıklık' Okuma yazma devede kulak 1 Şeyhlere gereksın- mevar Mevlevılık, Bektaşılık, Sunnılık Alevılıkgeç- mış çağların urunlerı 1 Gunumuzde sanklı bır ho- ca hangı yetkıyle cemaat ya da tarıkat ıcat edebı- lır? Alevılık, Sunnı mezhebının devletın dını gıbı al- gılanmasına karşı çıkarak demokrası ve ozgurluk ıstıyor, Fethullahçı, Nurcu, Suleymancı ne ıstıyor? Sunnı dıktasının daha da koyulaştırılmasını mı? • Bır soru daha - 2000'e doğru Turkıye çemaatlerie mı yonetıle- Yanıt kesın Hayır' öyleyse Fethullahçılığın anlamı, ışlevı, orgutlen- mesı, sınır otelerındekı çabaları ne? Refah'çılara seçenek oluşturmak mı? Islamda mezhep ve tarıkat doğaldır, ama, bu oluşum ınanç alanında kalırsa dıyecek bır şey yok 1 Eğrtımdır, oğretımdır tıcarettır, ıthalattır, ıhracattır, televızyondur, basındır, medyadır derken nereye? TEŞEKKÜR Sevgılı eşım ve babamız NECDET HAZAN'III vefatı dolayısıyla, acımızı paylaşan, bızı bu acılı gunumuzde telefon, telgraf ve bızzat cenazeye gelerek tazıyelerını bıldıren tum eş, dost ve tanıdıklara teşekkuru bır borç bılınz. AİLESİ VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI 25 yıllık komşumuz Sayın ALİ SEVİLMİŞ'i kaybettık Cenazesı 30 Ocak 1998 gunu (bugun) cuma namazından sonra Erenkoy Galıppaşa Camıı'nden kaldırılacaktır Aılesıne ve yakınlarına başsağlığı dıler, acılannı paylaşınz ERİNÇ AİLESİ T.C. tLAN ı BAKIRKÖY 5. ŞULH HUKUK HÂKLMLİĞİ'NDEN EsasNo 1997 601 KararNo 1997 859 Davacı Gulender Degerlıyurt tarafından kuçûk Se- ' vım Kesgı'ye vası tayını ıçın açılan davanın mahkeme- mızde yapılan açık yargılaması sonunda Davanın kabulü ıle anne vebabasmın vefatıyla vela- ' yet altında bulunmayan Vozgat ılı, Çekerek ılçesı Ha- ' cıkoyû cılt 028 sayfa 40 kütuk sıra no 51 'de nufusa kayıtlı, halen lstanbul Esenler ılçesı, Atışalanı, Oruç Reıs Mahallesı 599 Sok No 42'de ıkamet eden Ah- met ve Hatıce kızı 9 12 1981 doğumlu Sev ım Kesgı nın vesayet altına alınmasma \e kendısıne Yozgat ılı Çeke- rek ılçesı Hacıkoy cılt 028 02 sayfa 42 ve kuruk sıra no 65'de nufusa kayıtlı aynı yerde mukım akrabası Yu- suf kızı 1111962 doğumlu Gulender Degerlıyurt un TMK'nın 354 maddesı gereğınce vası olarak nasp ve , tayınıne, 12 12 1997 tanhlı oturumda kararvenlmıştır llanolunur 20 1 1998 Basın 2323 '
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle