Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
.FA CUMHURİYET 25 OCAK 1998 PA2AR
HABERLERIN DEVAMI
Istanbul
Edirne
Kocaelı
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
K
PB
K
PB
PB
PB
PB
K
3
1
3
5
10
9
12
9
Sinop 6 Adana 14
1 Samsun
Trabzon
Y 10 Mersin 15
Giresun
_Y 12 Dıyarbakır Y 8
Y 10 Şanlıurfa Y 10
10 Ankara
Eskişehır
Y 11 Mardin 8
K 3 Siirt
K 5 Hakkârı
Zonguldak K
Konya
Sıvas _ _ _
5 Antalya PB 14 Kars
K 2 Van
K -3
Butun yurt parçalı yer
yer çok bulutlu. Mar-
mara'nın doğusu, Ka-
radenız, Iç Ege, Iç Oslo
Anadolu, Doğu Akdenız Helsınkl
ıleDoğuveGuneydoğu CtockhöirTT
Anadolu bolgelerı ya- b I O C K n o l m
AVRUPA
PB 0
PB 1
PB 1
gışlı geçecek Yağışlar Londra PB 5
doğu Akdenız'de yağ- Amsterdam
mur, dığeryerierdekar- Brüksel
lakanşıkyağmurvekar p
şeklınde olacak. Hava
acaklığı azalmaya de-
vam edecek.
PB
PB
PB 4
Bonn PB 3
Munıh K
Bertin
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
PB
PB
Y
K
PB
PB
Y
Y
4
4
8
-1
3
-3
14
13
Zünh
Taşkent
Tahran
ASYA
Moskova
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahıre
Şam
PB
K
K
K
K
K
K
Y
Y
-5
2
-12
-3
3
0
3
18
15
Parçalı bulırtlu Sısıı Bulutlu t Çok bulutlu Yağmurfu Karlı Gok gurultulû
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı I. Sayfada
Mesut Yılmaz'ımızın da esrarengiz olaylan, bol
kanlı cinayetleri çözen süper müfettiş Kutlu Sa-
vaş'ı var.
Süper Müfettiş Kutlu raporu, kim ne derse de-
sin, yararlı da oldu. Anlatalım:
Rapor açıklanır açıklanmaz; adı geçenlerden bol
bol yalanlama çıktı, kimileri yargı yoluna başvur-
du... Bu genel tablo, başarının ilkaşamasıydı. Şim-
di aynntılar:
Örneğin, devlet bankalannda bir çete kuruldu-
ğu "hissı veren" rapordaki açıklamalara sert tep-
kiler geliyor. Raporda çetenin başında olduğu iz-
lenımı verılmek istenen Rekabet Kurulu Başkanı
Aydın Ayaydın, hakkında DGM'de soruşturma
açılmasını istıyor.
Aynı kadro içinde adı geçen DYP milletvekili,
Şaibe Hanım'ın partıde bir altındaki görevde bu-
lunan Cihan Paçacı, "Soruşturmanın selameti
açısından gerekiyorsa dokunulmazlığım kaldınl-
sın" diyor.
Bu iki örnek ülkemizin alışmadığı, görmediği ger-
çeklerı zorluyor. Kanıt ve delil diye fol yok yumur-
ta yokken ortada; suçlanan bir yüksek bürokrat
yargıya başvuruyor, bir milletvekili dokunulmazlı-
ğının kaldırılmasını öneriyor.
Böylece rapor hıç beklenmeyen bir görevi yeri-
ne getirmiş oluyor.
Bitmedı: TSK, olur olmaz biçimde raporda adı
geçtiği için bozuk. MİT ise, eğer tam metin verilir-
se rapordaki birçok yanlışı düzelteceğıni duyuru-
yor.
Ya raporu bütünüyle okuyan hükümet ortağı
DTP'nin Genel Başkanı Cindoruk ne diyor: "Ba-
na sorarsanız Kutlu Savaş yanlış adreslere gidip
bilgi ıstedi. Bence elindeki bilgiler devletin elinde-
ki bilgilerin binde biridir."
Deniz Baykal ın satıraralarında kaynayan açık-
lamasına ne demeli? Başbakan CHP liderine ne
demiş: "Raporu istersem başkalarına verebilece-
ğimi, 'basına sızdırabileceğimi' söyledi" diyor Bay-
kal.
Ve.. Nihayet, sahibi olduğu çiçeği burnunda ra-
poru Başbakan Yılmaz da yalanlıyor.
Evet, Mesut Yılmaz da yalanlama kervanına ka-
tılıyor. Azerbaycan'la ılgili bilgiler ölen bir kumar-
hane sahıbıne aitmiş, süper müfettişın saptaması
değilmiş!
Hadi, buyrunuz, şımdı çıkınız ışin ıçinden!
Susmak niye?
Eski Jandarma Komutanı, MİT Müsteşarı Te-
oman Koman'a soruluyor:
"Kutlu Savaş 'ın devletin içine gırdiği tabloyla il-
gili teşhisini nasıl buldunuz?" t •. •>
Koman'ın yanıtı bir şaheser:
"Gayef edebi buldum. Onun dışında da birşey
göremedim."
Nedense Kenan Evren, olayları bilen, tanık olan
ya da karışanları resmeden fotoğrafta görülmüyor.
Eski TBMM Susurluk Komisyonu Başkanı Meh-
met Elkatmış, gözlerden kaçan kısa demecinde,
"Olayların 'evveliyatı' var" diyor ve ekliyor:
"79707/ yıllardan geliyor. Bizim bulgulanmız,
1980'den itibaren Kenan Evren'in talimatlanyla
oluşturulan bir şey bu."
Çetelere giren ve kanlı eylemlere katılanların
devr-i iktidarındaki başlangıcını sormak üzere Mar-
maris'i arayanlara Evren çıkmadı. Hatta Hürrıyet,
"ısrariı başvurulanmıza rağmen ne telefona ne de
karşımıza çıktı" diye yazdı.
Oysa: 1980'den sonra, daha sonra MİT Müste-
şar Yardımcısı olan Hiram Abas'ın Avrupa ülkele-
rine görevli gönderildiği, görev dönüşü Çankaya
Köşkü'ne sık sık gelerek "rapor verdiği" bilıniyor.
Evren'in damadı MlT'te görevli Erkan Gürvit,
Abas'ın görevlerini, sonradan çetelere gıren yasa
kaçaklarını, o zamanlar ASALA'ya karşı kanlı ey-
lemleri gerçekleştırenlerı "devlet hızmetıne kımle-
rin aldığını" biliyor olmalı.
Her konuda bülbül olan Evren:
Yetkılilere "sırolmayan" bılgıleri neden aktarmı-
yor acaba?
Amerikalı uzmandan öneri
' Strese karşı
çöp basketi'
ANKARA (UBA)-Amen-
kalı yazar Manning Duin. ça-
lışanlann ış slresinden kur-
tulması için. aralannda çöp
sepetıne basket atmanın da
yer aldığı bir dızi önende bu-
lundu. Duın, "'60 Saniyede
Stresten Kurtulmaıun 60
Yöntemi" adlı kitabında. her
geçen gün daha da karmaşık
bır >apıya bürünen iş hayatı-
nın, ınsanlan sürekli stresli
bir yaşama ıttığini \-urgula-
yarak çalışanlara, iş stresin-
den kurtulmak için ilginç
önenlerde bulundu. Öıneğın.
çöp sepetine basket atmak
veya bir bardak suyu 30 yu-
dumda ıçmek gıbı.
Duın. kitabında insanlan
en çok strese sürükleyen
olaylann başında. kışının bir
yakınını kaybetmesi. önemli
hastalıklara yakalanması ve
evlilik geldiğini belirtiyor.
Kitapta. yaşadıklan baskı-
ya ayak uydurabılmek. ken-
dilerinden bekleneni \erebıl-
mek için stresin etkisiyle ış-
kolık olup çıkatı ınsanlann
sadece ruhsal değıl. beden-
sel açıdan da sağlıklannı yı-
tirdikleri \ urgulanıyor. Kı-
tapta bazı mesleklerin stres-
le yaşamayı adeta zorunlu
kıldığı belirtılıyor. Stresle en
fazla karşı karşıya kalan
mesleklenn başında da gaze-
tecılik, öğretmenlik, polislik.
sekreterlik ve maden işçıliği
gösteriliyor.
Amerikalı yazar Manning
Duin'in "60 Saniyede Stres-
ten Kurtulmaıun 60 Yönte-
mi" adlı kitabında yer alan
bazı önenler şöyle:- Bir bar-
dak suyu tam tamına 30 yu-
dumda için
- Kapatın gözlennızi bir
renk düşünün. Ardından ha-
yalınızde bu renkte beş ayn
nesneyı canlandırmaya çalı-
şm.
- Kâğıttan bir top yapın ve
çöp sepetinizi pota yaparak
basketbol oynayuı
- Dalgalann kıyıya vuru-
şunu hayilinızde canlandınn
ve onlann seslerinı duymaya
çalışın.
- Gözlerinizi kapann ve
zihninizde bugüne kadarelde
etb'ğiniz en büyük başannızı
düşünün.
1Ü Rektörü kaliteli eğitim için öğrenci kontenjanlannın yenilendiğini söyledi
Rektör Kemal Alemdaroğlu, düzenJediği bir genel görüşme toplantısıyla İl dc görevli öğretim elemanlannın sorun ve önerilerini dinledi.
Aleıııdaroğlu icraatuıı anlatb
İstanbul Haber Servisi- Istanbul
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ke-
mal Alemdaroğhı. düzenlediğı bir
genel görüşme toplantısıyla lÜ"de
görevli öğretim elemanlannın so-
run ve önerilerini dinledi. yapma-
yabaşladığı icraatını anlattı. Alem-
daroğlu, İÜ kapsamında 1998-99
öğretim yılında açılacak "Hasan
Âli Yücel Eğitim FakültesTnin Ça-
pa Anadolu Öğretmen Lisesi"nin
bulunduğu tarihi binada hizmet
\ermesi ve Avcılar Kampu-
su'ndaki 6 personel lojmanıyla
Kredi Yurtlar Kurumu'na bağlı 4
öğrenci yurdunun lÜ'ye devri için
girişimde bulunduklannı, lÜ'nün
özel vakıf üniversitelerine öğretim
elemanı desteğinın de öğretim üye-
leri arasında yapılacak "referan-
dum"la belirleneceğini söy Iedi. İÜ
Hukuk Fakültesı Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Hüseyin Hatemi ıse dev-
let üniversitelerinde bilimsel. öz-
erk ve demokratik bir ortam oluş-
turulmaması durumunda tüm de\ -
let üniversitelerinin özelleştirilece-
ği uyansında bulundu.
Ek zamda ısrarlı
tÜ Fen Fakültesi Konferans Sa-
lonu'nda dün düzenlenen toplantı-
nın açış konuşmasını yapan İÜ
Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemda-
roğlu. yılbaşında göreve başlama-
sının ardından İÜ Merkez Kampu-
su'nda bir basın merkezi açıldığı-
nı. öğretim elemanlannın da öğret-
menlere \erilen ek zamdan yarar-
lanması için hükümete çağnda bu-
lunulduğunu ve İÜ Senatosu'nca
hazırlanan "özerk üniversite yasa
tasansı"nın ilgili kurum ve öğretim
elemanlannın bilgisıne sunulduğu-
nu bildirdı.
Alemdaroğlu, öğrenci konseyi
kurulması için hazırlanan yönet-
melik taslağının üniversite yöne-
tim kurulu ve senatoya sunulduğu-
nu vurguladı. Alemdaroğlu, üni-
versitenin tüm bölümlerinde daha
iyi eğitim verilebilmesi için öğren-
ci kontenjanlannın yeniden belir-
lendiğini. öğrencilere yönelik ya-
'Mumcu, omifiu bir miras bınıktı'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
Gazeteci-yazar L'ğur Mumcu'nun
meslektaşlarına örnek oluşturması
gereken "onurlu bir miras bıraknğV
vurgulandı. TBMM'de kurulan ko-
misyonun sonuç vermemesini değer-
lendiren milletvekilleri, istihbarat bi-
rimlerinin bilgi gızlediğine. soruş-
turmanın kasıtlı olarak savsaklandı-
ğına dikkat çektiler.
Başbakan Mesut \ ılmaz. Mum-
cu'nun kendinden sonra gelen mes-
lektaşlanna. dürüstlük \e cesaretle
yaşanmış onuriu bir meslek anlayışı
miras bıraktığını kaydettı.
DSP Grup^Başkanvekıli Ali Ilık-
soy, TBMM'de kurulan Uğur Mum-
cu Cinayetini Araştırma Komısyo-
nu'nun yaptığı araştırmaya karşın
yargıdan hâlâ bir sonuç ahnmadığı-
nı vurguladı.
Ilıksoy. yargı bağımsızlığının
önündeki engellerin aşılarak. diğer
tüm faili meçhul cinayetlerle birlik-
te. L'ğur Mumcu cinayetinin de ay-
dınlatılması gerektiğıni söyledi.
DSP IzmırMılletvekili ÂhmetPi-
riştina. L'ğur Mumcu Cinayetini
Araştırma Komısyonu'nun hazırla-
dığı raporun önerı ve sonuçlarının
ızlenmesı gerektığıne dikkat çekti.
üğur Mumcu'nun yazdıklarının an-
lamının bugün iyice anlaşıldığını
kaydeden Pıriştina. failı meçhul cina-
yetler konusunda Mumcu'nun yap-
tığı saptamalann. TBMM komisyo-
nunun araştırmalardan sonra yaptık-
lanndan ileri olduğunu kaydetti.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı
Eşref Erdem. düzenlediği basın top-
lantısında. cinayetin faillerinin bulu-
namamasınm Türkiye'yı yönetenler
adına ayıp olduğunu belirtti.
lşçiPartisi(lP)ÖncüGençlikKo-
lu yaptığı yazılı açıklamada. Mum-
cu cinayetinin beş yıldır aydınlatıl-
mamasının hükümetlerin ayıbını
gösterdiğıni kaydetti.
Polisten 6
yeni Mumcu tehdidi'
B Baştarafı 1. Sayfada
zan'nda koluma bir kişi gi-
rerek kendisi> le gelmemi iv
tedi. Ben "Cumhunyet gaze-
tesi foto muhabım ım' diye-
rek kendimi tamtmama rağ-
men beni süriikleyerek gö-
türmc\e başladı. Kolumu
kurtararak kimliğimi gös-
termek için cuzdanunı çı-
karttım. Kimliğimi almak
isteyince cüzdanımı elimden
aldL 'Bcn polısım' diyerek
tekrar sürüklemeve başladı.
Çevredeki insanlara sesimi
du\urmak için 'Ben cum-
hurivet gazetesi foto muha-
biriyim' diyerek bağırdım.
Bir eli> le ağzımı kapattıktan
sonra diğer elijle fotoğraf
makinemi çekti. Makinemi
kurtannayaçalışırken kafa-
mı demir korkulukJara
çarptım. Beşiktaş Terörle
Mücadele Bürosu polisi ol-
duğunu belirten kişi, mon-
rumu demir parmakhğa ge-
çirerek beni hareketsiz bı-
raktıktan sonra,' Sen neden
olay çıkarmaya çalışıyor-
sun. provokatör müsün" di-
ye konuştu. Sonra telsizle
ekip çağırarak beni Yıldız'daki Be-
şiktaş İlçe Emniyet Müdüriüğü'ne
götürdüJerr Arkadaşımız karakolda
yaşadıklarınıysa şöyle anlattı: **Be-
ni terörle mücadele bürosunda kar-
şılayan görevli polis, "Bız senı tanı-
yoruz. sen öğrenci değıl misin" di-
ye sorunca gazeteci olduğumu belir-
terek kimliğimi gösterdim. Polis me-
muru üstümde olanlan tutanağa ge-
çirdikten sonra kemerimi \e a>ak-
kabı bağlanmı aldı. Gazeteye telefon
etmek isiediğimi sö> lememe rağmen
telefon açtırmayarak beni nezaret-
hane\e ko> dular. Beni gözahına alan
polis, 'Sen yenı bir Uğur Mumcu va-
kası mı olmak ıstiyors,un. Anılarda
mı yaşayacaksın" diyerek tehditler
savnrdu. Saat 20.00'den 23.00'e ka-
dar telefon izni vermeyen polisler. be-
ni nezarethaneden alarak merkez
karakoluna çıkardılar. Karakolda
ifademi alan polisler beni saat
bancı dil hazırlık sınıfı açılmasinın
yanı sıra öğretim elemanlannın
KPDS ve TOEFL sınavlannda ha-
zırlık kurslan düzenlenmesi için
IÜ Yabancı Diller Yüksek Oku-
lu'nda sınav merkezi oluşturma ça-
lışmalannın başladığını söyledi.
Anadolu'dan gelen öğrencilerin
köktendinci akımlann elindeki
yurtlarda kalmasını engellemek
için ÖYS sınavında lÜ'ye bağlı
yurtlardan yararlanma seçeneği su-
nulması için YÖK'e başvuruldu-
ğunu kaydeden Alemdaroğlu, bu
amaçla Avcılar'daki iki yurt ile
Atatürk Öğrenci Yurdu ve Vezne-
ciler Kız Yurdu'nun lÜ'ye devri
için girişimde bulunduklannı açık-
ladı. İÜ Rektörü, öğrenci-
lere yönelik danışmanlık
hizmeti verilmesi için ça-
lışma yaptıklannı kaydetti.
Bilimsel yayınlan değer-
lendirecek bir "etik kurul"
oluşturulduğunu anlatan
Alemdaroğlu, böylece aka-
demik yükseltmelerde yol-
suzluk ıddıalarının önüne
geçilerek İÜ'nün saygınlı-
ğının korunacağmı söyle-
dr
Eşitsiz ortam
İÜ Rektörü'ne sorunla-
nnı anlatan öğretim üyele-
ri ise vakıf üniversiteleri-
nin. aldıklan ekonomik
destek ve öğretim üyeleri
açısından devlet üniversi-
telerinin olanaklanndan
yararlanıp öğretim üyeleri-
ne yüksek ücret vererek
devlet üniversiteleri aleyhi-
ne eşitsiz bir ortam oluştur-
duklannı savundular. Öğ-
retim üyeleri, yurtdışı eği-
tim ve araştırma olanakla-
nnın genişletilmesi, bilim-
sel araştırmaya dayalı ba-
şan kriterlerinin kesinleşti-
rilmesi gibi taleplerde bu-
lundular. Bazı öğretim üye-
leri de öğretmenlere veri-
len ek zamla öğretim üye-
lerinin öğretmenlerle kı-
yaslandığını öne sürerek
rektörü eleştirdi.
Mumcu'yu Anııeler de andı
tan sonra kendilerinden bir daha haber alamadıkları yakınlannın bulunması
için başlatüklan eylemin üzerinden 401 hafta geçti. Kayıp yakınlan yağmura
rağmen dün de Galatasara> Lisesi öniinde toplandı. Onlarca kayıp kişinin fo-
toğrafiy la birlikte bombalı saldın sonucu > aşamını yitiren gazetemiz yazan Uğur
Mumcu'nun da fotoğrafinın taşındığı eyleme. Mezopotamya Kültür Merkezi
Çocuk Korosu da destek \erdi. Kayıp vakınlan. Diyarbakır'da 3 yil önce 5 ki-
şiyle birlikte gözaltına alındıktan sonra "ortadan kaybolan" Bedri Algan'ı ka-
muoyuna tanıttıktan sonra sessizce dağıldılar. (Fotoğraf: ÖZKAN GUVEN)
02.00'de serbest bırakh. Beşiktaş İl-
çe Emniyet Viüdürü Mustafa Gü-
na\ dın. gazeteci olduğumu sö> leme-
me karşın konunun kendisini ilgilen-
dirmediğmi söy Iedi."
Gazetemiz muhabirlerinden Hiil-
ya Topcu da 20 Ocak 1997 tarihın-
de İstanbul DGM'de görülen MHP
Kartal İlçe Başkanı NihatUygun'un
öldürülmesı davası sonrasında saldı-
nyauğramıştı. MHP'libirsaldırgan
Topcu'yu yumruklayarak yerlerde
sürüklemişti. Muhabırimız Saadet
Uslu ise iki hafta önce Kadıköv İs-
kele Meydanı'nda HADEP'lı genç-
lerin protesto göstensi sırasında Ra-
dıkal muhabın Hasan Maksud ılc
birlikte gözaltına alınmıştı.
TGC Başkanı NaiIGüreli konu\-
la ılgili olarak yaptığı açıklamasın-
da. göre\ başındaki gazetecilere yö-
nelik saldınlann İstanbul Valiliği ve
Emniyet Müdürlüğü'nün verdiği
tüm güvencelere karşın de\am ettı-
ğinin altını çizdi. Güreli. bu gıdişe
engel olunmamasının hukuk de\ le-
tınin ağır yaralar almasına davetiye
çıkarmak olduğunu kaydetti. Güre-
li, bunun sorumluluğunun ise başta
Içışleri Bakanı olmak üzere öteki üst
düzey yöneticilerde olacağına dik-
kat çekti.
CHP Beşiktaş Örgütü Başkanı
Zakir Özlü de "Eğer bir muhabir
Uğur Mumcu gibi öldüriilmekle teh-
dit edilhorsa demek ki bizim daha
çok çalışmamız gerekiyor" dedi.
Arkadaşımızın gözaltına alınma-
sını CHP millervekiİleri Ahmet
Güryüz Ketenci \ e Ercan Karakaş.
CHP PM üyesı Bedri Baykam. CHP
İstanbul tl Başkanı Mehmet AliÖz-
polat ıle Işçı Partisi (İP) Genel Baş-
kanı Doğu Perinçek ve ÖDP İstan-
bul İl Başkanı Mehmet Atay da kı-
nadılar.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Bitirdiğimiz hafta da öncekiler gibi yoğundu, içi
boş bir doluluk vardı. Bunun yanında yıldönüm-
leri vardı. Uğur Mumcu'yu ölümsüzlügünün be-
şinci yılında andık. Bu, beraberinde yeni gazete-
cilik anlayışına ilişkin tartışmalan getirdi. 24 Ocak
kararlarının 18. yıldönümü de IMF heyetinin Tür-
kiye'de olduğu günlere rastladı.
Her mesleğe uyarlanabilir ama, sanınm gaze-
tecilikte daha çok tartışma konusu:
- Önce insan olmak mı gazeteci olmak mı?
Sanki ikisi birden olamazmış gibi...
Bu soru sık sorulduğuna göre, genel olarak in-
san olmakta da gazeteci olmakta da bir sorun var
demektir...
Bunu geçelim; konumuz "bir avuç"...
Ben bu deyime hiç olumsuz anlam yükleyemem.
Çünkü "bir avuç" çok önemli. Deyim, hafta ıçin-
de birkaç kez birbirinden bağımsız ortamlarda ve
çoğunlukla olumsuzluk anlamı yüklenerek geçın-
ce kendi kendime yine sordum:
- Arkadaş düşün bakalım, yaşamında hiç bu de-
yime ilişkin olumsuzluk olmadı mı?
Aklıma ilk 1982 yılındaki anım geldi. Celal Baş-
langıç'la birlikte Piri Reis gemısine binmış, Ege'ye
açılmıştık. O dönem siyasi haberler yasak olduğu
için özellikle Izmir gazeteciliğinde en önemli haber-
lerin başında Yunanistan'la Ege Denizi yüzünden
aramızın açılması geliyordu. Böyle durumlarda
gazeteciler Ege'ye açılır, bir Yunan hücumbotu-
nun tacizini beklerdi. Taciz etti mi güzel:
"Alçak Yunan..."
Etmedi mi haber büyümez ama, yine de birinci
sayfadan üç-beş sütunu olur:
"Korkakiar, gelemediler..."
Ama Piri Reis'in Ege yolculuğu bunlardan öte,
araştırmaya dayalıydı. Yolculuğumuz yağmurda,
kapalı havada başladı.
Aylardan marttı. Yağmur ikinci-üçüncü gün da-
ha da arttı. Karayı bıraktık, güneşi görme özlemi...
Bir yandan da, "Acaba Yunan hücumbotu gelir
mi?" gözlemi...
Bir sabah ikinci kaptan sevinçle yanımıza geldi:
- Müjde, birkaç saat sonra hava açacak...
Celal'le birbirimize baktık. Hava kapkara bulut-
larla kaplı. Nasıl güneş açar? Kaptan devam etti:
- Bakın şu uçta gökyüzü avuç içi kadar açtı. Iş-
te hava bulutlan o kadar da olsa açtı mı, bu rüz-
g'âria yırtar atar.
Gerçekten öyle oldu.
O gün bu gündür avuç içi kadar bile olsa, nere-
de kararlı insan görsem umudumun yeşillikleri çi-
çek açar.
Altının olacağına toprağın olsun
Sözcüğe tek parça olumsuz anlam bulamayın-
ca, "böl-parçala-üret" yolunu seçtim:
Av uç...
Yani bir av var ve o uçuyor.
Yok canım, öyle şey mi olur? Ömer Asım Ak-
soy'un sürekli rafucumdaki Atasözleri ve Deyim-
lerSözlüğü'nükarıştırdım. Evet "bir avuç"ıçın, "az
sayıda" diyor ama, buna dayalı atasözlerinde
olumsuzlama yok. Işte bir atasözü:
"Bir avuç altının olacağına bir avuç toprağın ol-
sun..."
Bu arada Bergama'ya da bir avuç selam gön-
dermiş olduk.
Dün, önceki gün gündemin getirdiği bulutlarda
çökünce içimi tanımı zor bir hüzün sardı. Ama bi-
liyoaım, kıyısında bucağında bir avuç açıklık da var.
Zaten insanın içe dönük duyguları akarsu gibidir.
Kontrol edemezse sel olur, taşar yıkar. Ama ken-
disini de akarsuya atıp yön verirse su, duygu be-
reketi olur çıkar.
Yazıyı bağlayalım, bir avuç yer kaldı.
Gerçek bir avuç çok önemli. Bir avuç sevgi, bir
avuç umut, bir avuç özlem...
Öteki büyüklük ölçülerine milyon basar...
Çünkü bir avuç...
Ellerimizde... \
Altı konuda inceleme yapılacak
Yılmaz'dan Susurluk'a
soruşturma taJiıııatı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş-
bakan Mesut Y'ümaz. Teftiş Kurulu Baş-
kamekilı Kutlu Savaş'ın Susurluk rapo-
rundaki önenlen çerçevesınde 6 konuda
soruşturma yürütülmek üzere müfettiş gö-
revlendirdi.
Alınan bilgiye göre, soruşturma konu-
lan ve soruşturma yöntemi şöyle belirlen-
di:
- 'Exûnbank-Türkmenistan ve Emper-
yal şirketi ilişkilerinin araştınlması ve ge-
rekiyorsa sonışturulmasr görüşünden ha-
reketle, konunun bırbankalaryemınlı mu-
rakıbıvla birlikte araştınlması konusunda
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı'na
talimat.
- Kamu bankalannda yapılan bir değer-
lendirme>e istinaden. daha önce Halk-
bank. Emlakbank \e Vakıfbank için baş-
latılan inceleme \ e soruşturmanın kapsa-
mının, Off-Shore banka ilışkılen, leasıng
şırketlerı ıle temınat mektuplarını da içe-
recek şekılde genişletilmesi. Soruşturma
heyetinin Hazine kontrolörleri. gelırler
kontrolörleri. Yüksek Denetleme Kurulu
denetçilen \e gerektığınde bankalar ye-
minli murakıplanndan uzmanlarla takv iye
edilmesı.
- Turızm Bakanlığı'nın talıh oyunlan sa-
lonlanyla ılgili bütün ışlemlen için kap-
samlı bir soruşturma. Bu konuda. bir Baş-
bakanlık müfettışının koordinatörlüğün-
de. İçışlen ve Turızm bakanlıklan müfet-
tişlerinden bir komısyon kurulması. Ku-
marhane işleticilerinin vergı ve muhasebe
kayıtlannın hesap uzmanlan. gelirler kont-
rolörleri ve gerekırse \ergi denetmenlerin-
den oluşan bir komisyonca incelenmesi.
- Susurluk raporunda yer alan. öldürü-
len kumarhane patronu Ömer Lütfü To-
pal'ın 105 milyon dolarlık borcunun nede-
nmın araştınlması önerisi çerçev esinde To-
pal'ın şirketlen hakkındakı incelemenin
hızla tamamlanması.
- Rapordaki itiraf yasası için mevcut ya-
sanın Genelkurmay. Içişleri ve MtT gö-
rüşlen doğrultusunda değerlendınlerek ye-
ni yasanın oluşturulması için Adalet Ba-
kanlığı'na talimat.
- Kayıp sılahlar konusunda Başbakanlık
Teftiş Kurulu, İçışleri, Emniyet teftiş ku-
rullarından ikışer müfettiş, Gümrük Müs-
teşarlığı'ndan da bir müfettişın katılımıy-
la kapsamlı bir ınceleme-soruşturma baş-
latılması, koordınatörlüğün Başbakanlık
müfettışınce yürütülmesı.
Yılmaz. Susurluk olayıyla ilgili çalış-
malar ve soruşturmalar kapsamında. ba-
kanlıklar \e yargıyla ılgili konularda bir
yargıcın görev lendırilmesı gereği uyarın-
ca Adalet Bakanlığı Ceza Işlerı Genel Mü-
dür Yardımcısı Abuzer Duran'ın, ihtiyaç
olduğu sürelerde Başbakanlık çalışmala-
rında görevlendınlmesini istedi.
Yılmaz. ayrıca süren soruşturmalar ve
davalarla ilgili taleplerin karşılanması için
Teftiş Kurulu \ e Hukuk Müşav irlıği'ne de
talimat verdı.