15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 OCAK 1998 PAZARTESİ 10 HABERLERIN DEVAMI WfcKlYE İstanbul Edirne Kocaeiı Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB Y ÇB Y Y 10 7 9 9 13 6 14 12 Zonguldak PB 7 Antalya Sinop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB PB PB PB PB PB PB 9 11 8 8 12 9 10 -5 16 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkâri Van Y Y PB PB PB PB PB PB 1b 16 0 7 10 7 9 1 PB Bütun bolgeler parçalı çok bulutlu. Guney Ege ıle _ , Akdeniz Bölgesi u s '° yağmur. yer yer sağanak yağışlı, AVRUPA K 0 Beriin Helsinkı K Stockholm K Marmara ile yurdun Londra Y 8 ıç kesimleri sıslı Amsterdam Y 7 geçecek. Hava Brüksel Y 6 sıcaklığında önemli Parıs bır değışiklik olmayacak. Y Bonn Münıh Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB Y Y ÇB Y PB 7 13 8 8 12 16 16 Milano Y 15 ASYA Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahıre PB PB PB K Y K PB PB 1 1 -10 2 8 2 3 16 Şam 16 AçıK Parçalı bulutlu : sısi . Büutı.. ^ ÇoK Dulutb Kanı Sulü kar > GoK gurultulu Atina'nın yeni Kardak senaryosu• Baştarafı l. Sayfada dettiler. Ka^naklar. Türkiye ile Yunanıs- tan arasındaki sorunlann gerginliği yete- rince arttırdığını belirterek "Eğer AB. Ege'dekisorunu körüklemek istiyorsa Ati- na'nın projesine olumlu yanıt verir" de- diler. Dışişleri Bakanlığı ve Deniz Kuvvetle- ri Komutanlığı yetkılileri. Yunanıstan'ın yerleşime açmayı ıstediği 14 adacığm, Ege'deki konumuna göre hangi ülkeye aıt olduğunu saptamaya çahşıyorlar. Türkiye. 1923 Lozan ve İ947 Paris Ba- n$ Antlaşmasrnda isımleri sayılan adala- nn dışmdakı cofraf i formasyonlann aidı- yetınin tartışmalı olduğunu kaydediyor. Tartışmalı alanların yarattığı sorunlann çözülmesine yönelık olarak Ege'dekı tüm sorunlarla bırlikte Lahey Uluslararası Adalet Divanı'na gidilebileceğinı belir- ten Türkıye, Adalet Divanı'na iki ülkenin "anlaşarak" gidebileceklerini bildiriyor. Türkiye ile Yunanistan arasında Ege'den kaynaklanan sorunlar şöyle sıralanıyor: - Yunanistan, hava sahasının 10 mil ol- duğunuiddiaediyor.Ancak Yunanistan'ın uluslararasıhukukkurallanna aykın ola- rak ilan ettiği hava sahası dünyada hiçbir ûlke tarafından tanvnmıyor. Türkiye, Ege'deki karasulan 6 mil olan Yunanis- tan'ın hava sahasının da 6 mil olduğunu kaydediyor. Yünanistan'ın, hava sahasını 10mil olarakuygulaması nedeniyle 4 mil- likalan içindeki hava sahasında sivil hava- cıhk büyük tehlikeye giriyor. Uluslararası Sni) Havacılık Örgürü'nün (İCAO) Chi- cagoSözkşmesi'nin 1.ve 2.maddeleri, Yu- nanistanın hava sahasının 6 mil olduğu- nu gösteriyor. - Yunanistan. L'çuş Bilgilendirme Böl- gesi (F1R) hattını bir egemenlik sorunu olarak ele alıyor. F1R hattı, sivil havacılı- ğın daha güvenli uçabilmesini sağlamak amacryla oluşturulmuş bir bilgilendirme hizmetı. İstanbul bölgesi ve Atina bölge- si olarak, her ıkı ülkenin de sorumluluğu- naaynlmışbölgevar. DolayısıylaFIR hat- tı ihlali olamaz. -Yunanistan. askeri tatbikatlarla Ege'nin büyükbölümünü kapatarak Tür- kiye'nin uluslararası hava sahasına çıkışt- nı engellemeye çalışıyor. - Türk savaş. uçaklannın. 6-10 millik alanlarda gerçekleştirdiği eğitim uçuşla- n. Yunan savaş uçaklannın önlemesine neden oluyor. Ancak silahlı Yunan uçak- lan. normal bır önleme yerine Türk eği- tim uçaklannın arkasına geçip otomatik silahlannı kilitleyerek bir tür savaş oyunu oynuyorlar. Dolayısıyla Türk savaş uçak- lan da silahlı uçmak zorunda kalıyorlar. Bu da, sıcak bir çatışma tehlikesi taşryor. - Yunanistan. NATO görevi için İtal- ya'ya gidecek Türk sa\aş uçaklanna üst uçuş izni vermiyor. Türk uçaklan Akde- niz'dendolaşarakgitmekzorunda kalıyor ve çok masraflı oluyor. F-16'lara tanker uçaklarla havadayakıt ikmali yapmak ge- rekiyor. Ancak yakıt ikmali için en uygun bölge, Yunanistan tarafından 28 aylığına eğitim bölgesi olarak ilan ettiği için kulla- nılamıyor. - Türkiye ve Yunanistan'm Ege'deki ka- rasulan 6 mil. Yunanistan ise karasulan- nın 12 mil olduğunu ıddia ediyor. Birleş- miş Milletler (BM) Deniz Hukuku Söz- leşmesi'nin 3. maddesi ise sahildar ülke- lerin karasulannı 12 mile kadar çıkarabi- leceklerini öngörüyor. \ ani 12 mil kesin bir karar değil. Sözleşmenin 15. maddesi ise. karşılıkh sahildar ülkelenn, karşıhk- h hak ve çıkarlannı dikkate almalannı ön- görüyor. 300. madde ise "Hakkın kötüye kuUanılması kabul edilemez. Hak suiisti- mal edilemez" diyor. - Ege'deki bir başka sorun, Yünanis- tan'ın. DoğuEge'deki 12 adayısilahlandır- mış olması. Bu adalar, Yunanıstan'a "si- lahsız olması ve kalması" koşuluylaveril- di. Anadolu topraklanna çok yakın olan adalar,Türkiye'nin güvenliği ile yakından ilgili. Bu adaİarda ne top, ne tüfek ne de bir havaalanı bulundurulabilir. Adalarda sadece belli sayıdajandarma gücü bulun- durulabilir. Yunanistan, 1974'teki Kıbns harekâtından korktuklannı. Türkiye'nin 12 adalan işgal edeceği kaygısıyla silah- landırdıklannı iddia ettL Ancak Türkiye, adalann 1%0'lann başından itibaren si- lahlandınldığını belgeledi. Çok seçeneldi dönem • Baştarafı 1. Sayfada rin de onay \ereceği bır yasayla ve uzlaşılan bir tarihte erken seçime gider. Bu çerçevede RP kökenli trulletvekilleri. daha önce kuru- lan Fazilet Partisi ile kurulması planlanan Yeniden Büyük Türkiye Partisi. ve Milli Kal- kınma Partisi'ne katılarak. Meclis'te etkin olma yolunu denerler. Erbakan'sız dönemin arayışlan: RP'de "yeni oluşumcular" olarak da adlandınlan genç kanat. tepkilen çekmemek ve gerginli- ği arttırmamak amacıyla Tayyip Erdoğan'ın genel başkanlığını "askıya abr". Yeni olu- şumcular. Erbakan' ı. "ıhmh" olması ve Tay- yip Erdoğan ekıbiyle iyi ilişkileri nedeniyle Recai Kutan'ın genel başkanlığa gelmesi için ikna etmeye çalışacaklar. Erbakan"m "bağunsız" olarak da parla- mentoya girme şansının olmadığı anlaşılır- sa. yeni partınin ilk kongresinde genç kana- dın Tay^'ip Erdoğan'ı destekleyeceği kulis- lerde dıle getirilıyor. RP'liler^NAP'a: "RPçizgisrnde siyaset .Ahnanya PKK, Wk Baştarafı 1. Sayfada ce adi suçlar işleyen bir örgüt değil, te- rorii bir yöntem olarak seçmiş, kanlı ör- gütokluğu gerçeğini anlatmayaçalıstyo- nu." Almanya'nın bir zamanlar karşı kar- şıyaolduğu terörle çok kararlı mücade- le ettiğini anımsatan Vural. "Aynı AJ- mama'nınPKK^yebakışıkarseındaşa- şırmamak dde dep. Terörle mücadele için zaman zaman hukuk sınuiannı bi- le zoıianuş bir Almanya'nın Türkiye'yi anlamaması üzüntüverici" diye konuş- tu. Bu gelişmelere karşın Türkiye ile Almanya'nın birbirine gereksinimi olan, iyi ilişkiler kurması gerekea iki ülke olduğunu vurgulayan Vural. şöyle devametti. "GerekAlmanya'nın gerek- se Türkiye'nin iç politikası karşüıklı et- kfleşimlere neden olu\ or. PKK'yeyöne- liktutumdeğişikliğitabti ki rahitsız edj- ci ama ben kişiset olarak Almanva'nın Türkrye'yi karşısına almak isteyeceğini sanımvonımT yapmanın nskini göze alamayan bazı RP kö- kenli milletvekilleri ANAP'akatılır. Özellik- le Dogu ve Güneydoğu kökenli millenekil- lerinin ANAP'a geçebileceği belirtiliyor. ANAP. CHP"nin desteğıne gereksınim du- yulmayacak biçimde partisiz kalan RP'li miller\ekillerini transfere yönelir. Şu aşama- da RP'den 10 dolayında millenekilinin ANAP'a katılabileceği kulislerde konuşul- maya başlandı. ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Yaşar Dedelek. bu konudaki sinyali de "PartimLdn kapılan dün nasıl açıkidiyse, bugün de açıkor. İkna için özel çaba harca- mamız gerekmez. Geçmişteki si>asi hatalan- nı kabul ederlerse. bizegelebiürier" sözleriy- le verdı. Erbakan'sızveÇiller'sizseçim: lktidarka- nadı \ e CHP, "Çffller'siz ve RP'siz" erken se- çim formülünü yaşama geçirebilir. ÇilleT hakkmda en geç man aymda Meclis Sorus.- turma Komisyonu kurulur. Komısyon en geç 4 ay içınde raporunu tamamlar. Iktidar ka- nadı, CHP ve ANAP'a destek verecek bazı RP'lilerin oylanyla Çiller'i Yüce Divan'a gönderirler, Sonbaharda Erbakan"sız ve Çıl- ler"siz bir erken seçime gidilir. Baykal başbakanlığındaseçinv. RP sonra- sı kurulacak partıler ıle DYP ve CHP seçim tarihi ve yasası üzerinde anlaşır. Anayasa Mahkemesi'nce kapatılmış bir partiyi sür- dürmeye çalışan kesimlerk lideri Yüce Di- van'a yollanmış bir parti karşısında pazarlık şansı yüksek olan CHP. hükümetten deste- ğini çeker ve ANAP-DSP-DTP dışındaki partilerin katıhmıyla Deniz Baykal'ın başba- kanlığında kurulacak hükümetle seçime gi- dilir. CHP devre dışı: Kapatılan RP'nin yerine kurulacak partı ya da partıler, "baskın seçi- mi" goze alamayacağı için seçim tarihi ko- nusunda inisiyatif ANAP'a geçer. RP'lileri de yanına alma hesabı yapan ANAP, CHP'nin seçim tehdidinden kurtulduğu için rahat hareket edebilir. Ancak RP oylanna da göz diken ANAP, bu kesimin yeniden topar- lanmasını engelleyebilmek için en geç son- baharda erken seçime gider. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin de. RP'nin kapatılması ile Başbakan MesutYıl- maz'ın, CHP'nin desteğine gereksinim duy- mayacağı yeni biryapılanmanın peşindeol- duğunadikkatçekti. Özden. MustaK Kemal GençlıkTakfi'ıun >erdığı piaktti DSP'ti Uluç Gürkan'dan akü. (HATİCE TUNCER) Yekta Güngör Özden'e plaket İstanbul Haber Senisi - Mustafa Kemal Gençlik Vakfı (MKGV) tara- fından eski Anayasa Mahkemesi Baş- kanı Yekta Güngör Özden'e plaket verildi. Özden. görev süresi boyunca yapılması gerekeni yaptığını belirte- rek "Atatürk'e saldıranlar elbet bun- dan sonra da olacaktır. Ancak bu yol- da ölmek de yok,donmek de yok" de- di. Gecenin açılış konuşmasını MKG\" kurucu üyesi Aysim Altay yaptı. "Atatürkçülük ûzerine" konu- şan gazetemız Y'aşın Kurulu Başkanı ve yazarı llhan Selçuk. Türkiye'de çok büyük bir de\ rim yaşandığını ve bunun hâlâ devam ettiğini söyledi. Selçuk. Mustafa Kemal'in laik dev- leti kurduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:"Devletin diniobnaz. > urttaşlann inançlan olur. Mustafa kemal'in devleti bunugetirdi. Musta- fa Kemal'i. demokrasiyi getiremedi diye bu vıllarda eleştirenler var. Mus- tafa Kemal'i bugün eleştirenler, 2000 yıhna girdiğimiz şu günlerde demok- rasiyi gerçekleştiremedi. Çağdaş bir devieti kuran bu yüce insandan ne is- tiyoriar. hâlâ nasıl oluyor da karabö- cekler ona karşı çıkıyorlar. Çıkıyor- lar. çünkü Mustafa Kemal'i yıkabilir- l«rseTürkiye"yi çöl şeriatınadönüştü- receklerini biliyorlar. Mustafa Kemal yaşamaktadır. yaşayacakbr." YazarErolToy dâTürkiye'ninken- di halkının iradesine uygun bir hukuk devleti kurmuş olduğunu belirterek "Türkiye öyle bir hukuk de\ letidir ki iktidar partisine kapatma davası aça- bilir" dedi Plaketini DSP'li Uluç Gürkan'ın elinden alan Özden. Atatürk'ü tabu- laştırmadıklannı ifade ederek şöyle konuştu: "Biz onu aydtnlanma meşa- lesi olarak vaşatıvoruz, Atatürkçüler öldürüldü. Ancak aydınlanma meşa- lesi öldürülemez. Bu insanı köfüteye- cekkr. ona küfredecekler ve bizim sa- vunmamızı günah sayacaklar. Bunu anlayamayu. Bize sadece bugünleri değil yannlan da bağışlayan insanın Türkolmadığınısöylüyoıiar. Diğerle- ri nereyi kurtardı ki Atatürk'ten da- ha büyük milliyetçi oluyorlar, bana anlatsınlar. Bizim için en büyük kı- vanç kav nağı, onu yaşamak ve yaşat- maktır." Konuşmalardan sonra Türk halk müziğinin yeni seslerinden Şükriye Tutkun konser verdi. Refah PartisFnnı soıııuıu oıılaı* getirdi (2)ŞevkiYümaz.L'lusalbayramlardadüzenlenenba- lolara katılanlar için "deyyus" derken. Çiller için "idamlıktu"" deyıminı kullandı. Gümüşhane Barosu Başkanı AüGünday'ı öldüren, 10 Kasım'da Anıtka- bir'de DemireTe saldıran şeriatçılara destek verdi. 2 Mart 1995'te Rıze'nindüşman işgalindenkurtu- luşutörenlerindeTürk askerini "MoskofajTSi"naben- zettı. Beledıye başkanhğı döneminde yurt genelinde DGM'lerle birlikte hakkında 30'un üzerinde dava açıldı. .Aralık 1995'te yapılan genel seçımler önce- sınde millenekili adayı olabilmek için belediye baş- kanlığı görev inden istifa etti. Seçim çalışmalan sıra- sında Çayeh MG\"de yaptığı konuşmada "Düzeni ya oyla,yakanladeğiştirecegiz.*'deyinceÇayeliCurnhu- riyet Savcılığı. hakkında turuklama karan verdi. Se- çim çalışmalannı sürdüren Şevki Yılmaz üç gün bo- yunca polis v ejandarma ekiplerince arandı, ancakbu- lunamadı. 14 Beniyadarağaana.yadaMecfis'egönderin"şek- lindekı propagandalarla milletvekili seçıldi. Ekim 1996'da Güneydoğu'daki bir konuşması sı- rasında "Ben HizbuUah'mT dedi. Rize'deki sel fela- ketinin Nataşa fiıhuşu nedeniyle gerçekleştiğini ile- ri sürdü. Şubat 1997'de televizyonda "Türkiye'de 2 , müyon fahişe var" diye konuştu. REFAHYOL hükümeti sırasında, eskiden yaptığı hakaret, küfür ve saldırı dolu konuşmalannı içeren kasetlerin ortaya çıkması RP'nin kapatılması davası için gerekçe oluşturdu. Bu sırada partisinden istifa ederek bağımsız oldu. Hakaretleri nedeniyle tazmi- nata mahkûm oldu. RP'nm kapatılması ile milletve- killiği düştü, 5 yıl siyaset yasağı aldı ve hakkmdaki 40'a yakın da\a için yargılanma yolu açıldı. Şevki Yılmaz evli ve 3 çocuk babası. Ingilizce, Farsça ve Arapça bilıyor. İbrahim Haül Çelik Anayasa Mahkemesınin. "beyan ve eylemleriyle partiıu'n kapatılmasına nedenolmakla" suçladığı İb- rahim Halil Çelik. Atatürk karşıtı çıkışlarıyla 1984 v ılmdan bu yana "RP'nin haşançocuğu" olarak anıl- dı. Koyu bır Atatürk düşmanı olan Çelik. 1947 yılın- da Şanlıurfa'da dünyaya geldı. İstanbul Cniversitesi Edebıyat Fakültesi'nden mezun olduktan sonra uzun süre öğretmenlik yaptı. 12 Eylül'den sonra Halk Eği- tim Merkezı Başkanlığı döneminde "Anarşivikendi bölgelerinde yerli idareciler çıkanyor" gerekçesiv le tayinı Sinop'a çıkanldı. Görevinden istifa ederek po- litikaya girdi ve 1984yılında 11 bin oyla Türkiye'nin tek RP'li 11 Belediye Başkanı seçildi' Belediye başkanlığı sırasında ilginç açıklamala- nyla bır anda basınm ilgisini çeken Çelik. özellıkle Atatürk ve laiklik karşıtı görüşleri: demokrası. fikir ve inanç özgürlüğü. kadın erkek eşıtliği, genelev ko- nulanndakiyaklaşımlanylatanındı. "Koyu bir Yahu- di düşmanı" da olan I. Halil Çelik. Yahudi toplumu- na olan düşmanlığını Almanya'ya giderek "Hirkr"in mezarına çiçek koymakla gösterdı. "Yahudiler kı\a- metten önce yok olacak, arkalanna gi/iendiklcri taş- lar canlanıp onlan yok edecek" şeklindeki düşünce- lerınden ötürü hakkında Adalet Bakanhğf nca "Ya- hudi toplumuna hakaretten r dava açıldı. Çelık. 40 gazetecıyle yaptığı bir basın toplantısın- dakı "Komünistlikfikirde, İslanıfikirdeğil mi? San- ki İslama hürriyet istemek. komünistliktcn daha kö- tü oldu. Evren bazı sözleri ayağı yerden kesildiğinde söylüyor" diye konuşmasından ötürü Dıyarbakır DGM'de yargılandı. Belediye Başkanhğı'na seçıl- dikten sonra "Banahakkımı>erme\ecekbaşbakanın ağanı yutanm" sözlerıyle TurgutÖzal'ın kara liste- sine alındı. 1987 yılında Sağlık Bakanı Bülent Akarcah'nın "Sigaraya paydos" kampanyasına karşı kampanya başlatan Çelik. "Akarcalı kendini 4. Murat mı sanı- yor. Biz Allah'ın göğsü imanlı. eli dumanlı kullanvız" diyerek sigara içen işçılerme ikramıye vereceğim açıkladı. Kentte genelev açılmasını isteyenlere "Ben kendime kerhaneci başkan dedirtmem" gerekçesiv - le karşı çıkan Çelik. genelev binasını düşkünler yur- duna dönüştürdü, gençhğm genelev isteğine de "Haf- tada iki gün oruç tutun" reçetesini önerdi. Genelev konusunda kendisiyle röportaj yapan bir bavaft gazetecıye "İlk sermaye sen olursan açanm" yanıtmı vererek tartışmalara neden olan Çelik hak- kında çeşitli dönemlerde yolsuzluk ıddialarıyla da- valar açıldı. 1986 yılında otobüs ahmlannda yolsuz- luk yaptığı iddiasıyla açüan davadan 1988 yılında beraat etti. Çelik, belediye arsalarını belediye perso- neline çok ucuza sattığı ve şehir imar planında ken- disi ve yandaşlan lehine tadilat yaptığı. 1988 yılında "halk sağlığını tehlikeye atarak koleradan 5 kişinin ölümüne sebebivet" verdığı eerekçelenyie de yargı- landı. Çelik 17~Nisan 1989 r da "Laik değilim, Ata- türkçü de"sözlerinden ötürü Ankara DGM tarafın- dan gözaltına alındı. TCK'nın 163 2 maddesi gere- ği. "sos>al düzeni dini esaslara dayandırmavı amaç- lavan yasadışı örgüt üyeliği savıvla" tutuklanması ıs- tenen Çelik, 15 gün sonra serbest bırakıldı. Şevket Kazan'ın avukatlığını vaptığı Çelik serbest bırakıl- dığı gün gazetecılere. "Düma dönüvor" dedi. Çelik hakkında "Atarürk'ün mant\i şahsiyetine hakaret" ve belediye baîjkanhğı dönemindeki usulsüzlüklerle ilgili üç ayn dosya beklıyor. tki hanımlı 11 cocuklu olan ve ikinci kansından do- ğan çocuğuna Necip Fazıl adını koyan Çelik. kendi- sini Necıp Fazıl'ın "Büyük Doğu düşüncesinin savu- nucusu ve Bü>ük Doğu ÜnNersitesi Diriliş Fakülte- si'nden mezun" sav lyor. Iki dönem belediye başkan- lığı yapan. iki dönemde RP milletvekili olarak TB- MM've gıren Çelik. "Temel eğitim 8 >üa çıkanla- nıa/. imam-harip liseleri kapanlamaz. kapatırsanız ülke kan gölüne döner" ıçeriklı açıklamalanyla tar- tışma yaratmış. RP ıle ilgili dava aşamasında parti- sinden istifa etmışti. Şükrü Karatepe Atatürk heykelı ıçın. "Bevgjrin üstündeki adam". Cumhunyet Bayramı için, "şaıiatanlık" dıyen. coca cola'yı ve "İstanbul Kanatlanmın Altında" fılmmi Kayseri'de vasaklayan Şükrü Karatepe. 1949 v,ılın- da. "Erkilet güzeli bağlar bozuyor" türküsünün ya- kıldığı Kayseri'nin Erkilet kasabasında doğdu. 1973'te Ankara Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu, bir süre serbest avukatlık yaptı. Dokuz Eylül Üniver- sitesi'nde görevlıyken memleketi Kayseri'den 27 Mart 1994yerel seçimlerindeMÜSİAD'ınönerisiy- le RP'den Anakent Belediye Başkanı adayı oldu ve seçildi. Ev li ve 3 çocuk babası olan Karatepe. tepki çe- ken. ilk çıkışını Cumhuriyet Meydanı'nda uğTadığı saldm sonucu tahrip olan ve poşete alınan Atatürk heykeli için yaptı. Önce. "Benohevkeleelimibilesür- mem. poşete kim koyduysa o çıkarsın" dedi. Kayse- n'de v aym > apan dını bir tele\ ız\ onda da hey kel içm. "Beygirin üzerindeki adam" deyimini kullandı. Karatepe. Anadolu Fuarf ndaki gazino ve eğlence yerlerini şehir içinde faaliyet gösteren birçok tekel ba- yiini de kapattı. Geçen yıl Cumhuriyet Bayramı kut- lamalanna katılmamak için yurtdışına giden Karate- pe dönüşünde de Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için. "Şarlatanükbunlar" ifadesini kullandı. Karatepe. belediyede solcu kıyımı yaparken. As- keri Şûra karanyla ordudan atılan askeri tabib Yüz- başı Hüseyin Lİudağ'ı belediyeye aldı, 20 yıllık i- mam İsmail Kundakçı'yı nikâh memuru yaptı. RP'lilerin Fen ve İmar Daire Başkanlığı görevine getirdiği Mustafa Altun 6 ay sonra istifa ederek Ka- ratepe'yi yolsuzlukla suçladı. ll Memurin Muhake- met Komisyonu yolsuzluk ıddialarıyla ilgili dosyayı dava açılması için savcılığa gönderdi. 8 ayrı iddiay- la suçlanan Başkan Şükrü Karatepe temyiz karannı beklıyor. Karatepe lOKasım 1996'dakibirkonuşma- sı nedeniyle büyük tepki çekti. Atatürk'ü anma tö- renlerinden çıkıp partisinin düzenlediği RP Genişle- tilmiş ll Divanı toplantısma katılan Karatepe, "İçim kan ağlaya ağlav a. görevimiz geregi dinimize, gelene- ğimize küfredilen bu resmi törenlere kanlmak zorun- da kalıyoruz" dedi. "E\ Müslümanlar sakın ola içi- nizdeki kini. ncfreri öfkev i dindirmeyin, gün ola har- man ola!" sözlerinden ötürü hakkında hem adli hem de idari soruşturma açıldı. Önce Kayseri DGM'sinde hemşehrisi Prof. Dr. Ali Şafak ın hazırladığı raporla beraat etti. ancak Kuşa- dası'ndan bır avukatın yaptığı ıtiraz sonrası Ankara DGM tarafından. "halkı siyasal ajrım gözeterek kin ve nefrete tahrik ettiği" gerekesiyle 1 yılhapisve450 bın lira para cezasma çarptınldı. 10 Kasım 1997'de bir bale sanatçısıyla vals vap- ması da onu kurtarmadı. Cezası Yargıtayca onandı. Kayseri Cumhunyet Savcıhğı'ndan 4 ay ızin alan Karatepe 2 Nisan tarihinde 4 ay 24 günlük hapis ce- zasını çekmek üzere cezaevine girecek. Karatepe cezasının Yargıtayca da onanmasından sonra 21 Aralık 1997'de yine partisinin genişletilmiş il divan toplantısmda. "Türkiye laiktir laik kalacak divorlar. kaç >ıldır laiklik var? Bu konuda kimse ke- hanette bulunmasın" \e "Türkiye'nin önündeki en büyük sorun Kemalistlerdir'. O zatın izindcn gidiyo- ruz divorlar! Daha ne kadar gidilecek" şeklindeki sözlerinden dolayı yeniden soruşturmaya uğradı. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada şu: "Susurluk aydınlatılacak demiştin, sözünde dur." Başbakan genel olarak bu tümcenin son sözcü- ğüyle ilgili... Biz, sistemden çok kişilere güvendiğimiz, ku- rumlar değil, kahramanlar yaratmaya meraklı oldu- ğumuz için Susurluk'ta da öyle yaptık. Başbakan, yargıyı bağımsız kılıp verimli çalışmasını sağlamak yerine, Başbakanlık Teftiş Kuaılu Başkanvekili Kutlu Savaş'ı rapor hazırlamakla görevlendirdi. Savaş'ın çalışmasını küçümsemiyoruz ama, asıl olan yargının alacağı yol değil mi? Soruyu çengelli bırakıp, açıklama engelli rapo- ra gelelim. Yılmaz son anda iptal edilmezse bu- gün hükümet ortakları Başbakan Yardımcısı Bü- lent Ecevit ve DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'la bir araya geliyor. Üçlü zirvenin ardın- dan bir açıklama yapılması bekleniyor. Yılmaz da- ha önce Susurluk raporunun tümünü açıklamaya- cağını söylemişti. Karanlık olaylan aydınlatmak için rapor hazırla- nıyor. Raporun bir bölümünün karanlık olacağı baştan duyuruluyor. Savaş, geçen hafta başında 120 sayfalık rapo- ru Yılmaz'a verdiğinde gazeteler, "Raporda o/sa o/- sa bun/aro/ur. Bunlarsızrapormu olur" deyip, "Iş- te rapor" diye manşetleri döşediler. Eğer Yılmaz, raporun tümünü değil de sadece bir bölümünü açıklarsa bu kez gazeteciler, "işte açıklanmayan bölüm" haberini yapmaya girişe- cekler. Ecevit, Yılmaz'dan çarşamba günü raporu aldı, perşembe günü okuduktan sonra genel bir değer- lendirme yaptı. Ecevit'in yorumu şu: "Çok ciddi bir tehlike ile karşı karşıyayız. DeWe- ti kuşatan karanlık ilişkiler ağmtn yırtılması gerek- li. Ama çok zor görünüyor." Ecevit'in verdiği bilgilere göre raporun çerçeve- si şu: - Mafya, Sicityatipi birörgütlenmeyegidiyor. Za- manla daha profesyonel hale gelmeyi hedefliyor. Uyuşturucu ticareti yapanlar kendi aralannda kız alıp verecek kadar sıkı ilişkilere girmiş durumda. - Güneydoğu'daki terör, mafya için elverişli or- tam yaratıyor. Kimi korucular ve özel tim görevli- leri işin içinde. Pişmanlık Yasası'ndan yararlanan itirafçılar da bu işte kullanılıyor. - Özellıkle kara paranın aklanmasında bankacı- lık sisteminden yararlanılmış. - İlişkiler ağında tanınmış isimler de var. Yeri geldikçe vurgulanan iddiadır: - Mafya devlete sızmış durumda. Önemli nokta- lannt kontrol ediyor. Bu iddiayı değiştirmek gerekecek: - Devlet, mafyaya sızmış durumda. Devlet, maf- yanın unstırlarından sadece biri. Ürkütücü bir görünüm... 'Ova'lamaca... Olaytar o kadar hızlı gelişiyor ki, Susurluk rapo- ru daha açıklanmadan "eksik" hale geldi. TEM otoyolundaki cinayet, büyük olasılıkla ra- porda yer almıyor. Cinayet sonrası bulgular, olayın, çetenin "iç hesaplaşması" olduğunu ortaya koy- du. Mesut Bey, bugün de açıklama yapmazsa rapo- run son kullanma tarihi dolacak. TEM katliamıyla uyuşturucu trafiğindeki şu bağ- lantı ortaya çıktı: Yüksekova-Yalova-Varşova... Oradan kuzeye git, Moskova... Tam yol devam et Ottawa... Devlet, mafyayı kovalamaca, mafya "ova"lama- ca... Yıne TEM cinayetinin ortaya çıkardığı bir başka gerçek de şu oldu: 1970'li yıllardaki siyasi cinayetleri işleyenler tek tek "ayrıntı" olarak değil, mafyanm "omurgası" olarak devam ediyor. Türkiye'nin gündeminde uzun süre yer alan olay- lar genellikle rapor haline getirildikten sonra "iş ta- mam" denip bırakılıyor. "Hasıraltı etmek" deyimi- ni günümüze şöyle uyarlayabiliriz: "Rapor altı etmek..." Susurluk raporunun işlevi ne olacak? Bugünkü zirve bu sorunun yanıtı için ilk veriyi oluşturacak... Ülküciüer rahatsız B Baştarafı 1. Sayfada 01i olarak da askerlerin adı geçiyor. Bizim de buradan yola çıkıp 'Ordu mafyası' dememiz uygun olur mu" dedi. Aydınlık dergisinin son sayısında yer alan "Ülkü Ocaklan bayramdan sonra kapamyor" başhklı haber- de. MHP'nin Ülkü Ocakla- n yerine daha "akademik" nitelikli. "parti okulu" adı altında "eğjtim" gruplan kurmaya hazırlandığı öne sürüldü. Haberde, MHP'nin ka- patılması karannın ise Mil- li Güvenlik Siyaset Belge- si'nde "ülkücü mafya"nın "tehdtt" kapsamına alınma- sından kaynaklandığı iddia edildi. Konuyu değerlendiren Atilla Kaya ülkücü akademi ve parti okulu açılacağının zaten kamuoyuna açıklan- dığını. ancak bunlann açıl- masının Ülkü Ocaklan"nın kapatılacağı anlamına gel- mediğini söyledi. Pani yö- netimi. il ve ilçe başkanla- nnın basına kapalı olarak gerçekleştirdiği son toplan- tıda kimi il başkanlanndan Ülkü Ocaklan'yla ilgili şi- kâyetler geldiğini anlatan Kaya bunun üzerine MHP Genel Başkanı Devlet Bah- çeti'nın "Ûlkü Ocaklan bi- ze emanettir. EmanetimM yaşatacağu" dediğinin altı- nı çizdi. Kaya, Milli Güvenlik Si- yaset Belgesi'nde kendile- rinden bir tehdit gibi bahse- dilmesinden ülkücülerin büyük rahatsızlık duyduğu- nu vurgulayarak, bu şekil- de milliyetçi ordunun ken- di varlık nedenini itham al- tında bıraktığını öne sürdil. CHP ilçe kongreleri İstanbul Haber Servisi - CHP Beyoğlu. Bahçelievler, Bakırköy. Güngören ve Sultanbeyli ilçe kongreleri dün yapıldı. Kongreler sonunda Bakırköy ilçe başkanlığını Mehmet Akif Yazıcıoğlu. Bahçelievler ilçe başkanlığını İbrahim Yener v e Güngören ilçe başkanlığını Kemal Tt- mur kazandı. Diğer ilçe kongrelerinin sonuçlan ise gaze- temiz baskıya girdiği sırada belli olmamıs,tı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle