Katalog

14 OCAK 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Basın Konseyi Günaydın'ı kınadı • İstanbul Haber Servisi - Basın Konseyi Yüksek Kurulu, Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev hakkında yayımlanan "Aliyev'in Kirli lşi" ve "Aliyev'in Sinsi Planı" başliklı iki haberden dolayı Yeni Günaydın gazetesinin kmanmasına karar verdi. Azerbaycan Büyükeîçiliği'nin başvurusuyla alınan kınama karan, Aliyev'ın petrol konsorsiyumundaki şirketlerden yüklü komisyon aldığı iddialannı içeren haberler nedenıyle alındı. Atatürk büstünün yakılması • İstanbul Haber Servisi - CHP Eyüp llçe Başkanı Safi Karayalçın. Eyüp lmam - Hatip Lisesi Erkek Bölümü bahçesindeki Atatürk büstünün benzın dökülerek yakılması olayını nefretle kınadığını bildirdi. Karayalçın. saldırganlann yakalanmasını ve tedbir almayan okul yönetıcılen hakkında yasal işlem yapılmasım istedi. Uyuştunucu operasyonu • İstanbul Haber Servisi - istanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'nün 8 Ocak'ta Alibeyköy"de yaptığı operasyonda, piyasa değeri 2 milyar lira olan 530 gram eroin. 680 gram esrar ve bir adet ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Olayla ilgılı olarak 3 kişi gözaltına alındı. İzlandaiı annenîn davası • İstanbul Haber Servisi - Mahkeme karanna ragmen boşandığı tzlandalı eşı Sophia Hanserf e çocuklan Ayşegül ve Vesile'yi göstermedıği gerekçesiyle yargılanan Halim Al, 4 ay hapis cezasına çarptınldı. Ceza l milyon 200 bin lira para cezasına çevrildi. Özelleştirmeye karşı eylem • ANKARA (Cumhuriyet " Bürosu)- Enerji-Yapı Yol Sen, dün Başkent Elektrik Dağıtım AŞ Genel Müdürlüğü önünde düzenledığı eylemle kamu mallannın satışını protesto ettı. Eylemde. ımam kıyafetıyle özelleştırmenin cenaze namazını kıldıran Ankara l No'lu Şube Başkanı Kemal Lğurlu. tabutu göstererek "tktidar ve muhalefet partılennı. uyanyoruz. özelleştııme politikalanndan vazgeçmezlerse sonlan bu mevta gibi olur" dedi. Eski Artvm milletvekili öldü • ANKARA (AA) - Artvin SHPeskı milletvekili Ayhan Arifağaoğlu, bır süredir tedavı gördüğü Bayındır Tıp Merkezi'nde öncekı akşam öldü. Anfağaoğlu'nun cenazesi dün TBMM \e CHP Genel Merkezi'nde düzenlenen törenlerin ardından bugün toprağa verilmek üzere Borçka'ya i götürüldü. Birdal'ın 1997 değerlendirmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-İHD Genel Başkanı Akın Birdal, 1997'deınsanhakve özgürlüklennın ihlallerine yol açan polıtıkalarda değişiklık olmadığını savundu. Bırdal 1997'nin önceki yıllardan farkınm insan haklafindan daha çok söz edılmesi ve daha çok \aatlerde bulunulması olduğunu söyledi. DSİ'den açıklama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemizde, "DSl'del.öTnlyonluk Vurgun" başlığıyla yayımlanan haberle ilgili olarak DSl'den açıklama yapıldı. Açıklamada, Sayıştay denetçılerinın hazırladığı raporun ilama bağlanmadığı belırtilerek "22.02. 1985tarıhindeilan edılen Özlüce Barajı ve HES ınşaatmda mukaveleye esas olan kaya ocağı, gerek malzemenın beklenen venmi vermemesı, gerekse güvenlik nedeniyle ulaşımın mümkün olmaması gerekçesi ile idarece iptal edilmiştir" denildi. Çok sayıda milletvekili, yeni kurulan ya da kurulacak partiye katılımı gündeme getirdi RP'de kapatdma paniğiANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Anayasa Mahkemesi'nin, 1 trilyon 236 milyar liralık Hazine yardımına, kapatılma davası so- nuçlanana kadar 'ihtiyati tedbir' koyması RP'de paniğe neden olur- ken çok sayıda milletvekili kapa- tılmadan önce istifa ederek yeni kurulan ya da kurulacak partiye katılımı gündeme getirdiler. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı- sı Vural Savaş'ın Hazine yardımı- na •ihtiyati tedbir' konulması yö- nündeki başvurusunun Anayasa Mahkemesi"nce oybirliğiyle kabul edilmesinin ardından önceki gün Başkanlık Dhanı'nı toplayan Er- bakan, dava sonuçlanana kadar iz- leyeceklen stratejiyi belirledi. Alı- nan bılgıye göre Erbakan, mahke- menın 1 haftadan öncekaranru ve- remeyeceğıni belirtirken, kurmay- lanndan açıklamalan ve konuşma- lan ile ortamı 'germemelerini' is- tedı. Toplantıda, aralannda Salih Kapusuz. AbdüDatif Şener. Ab- dülkadir Aksu'nun da bulunduğu bir grup mılletvekıli, Siyasi Parti- ler Yasası'nın. kapatılan partıde yönetici olarak görev alanlann ye- ni bir partiye kurucu, yönetici ve denetçi olamayacağını öngören 95. maddesinin uygulanabileceği olasılığını dikkate alarak, 'istifa edelim" önerisinde bulundular. Genel Sekreter Oğuzhan AsU- türk'ün de bu önenye destek ver- diği öğrenildi. Bu tutum karşısın- datelaşlanan Erbakan"ın "'İstifaya gerek yok." dediği bildirildi. Erbakan, partisınin dünkü grup toplantısında da kapatma davasına değindi. Partinin üyelerinden her- hangı bıri, bir konuşmasından do- layı suç işlerse, devletin bunu par- tiye bıldirmekle yükümlü olduğu- nu kaydeden Erbakan, "Bunlann hiçbiri olmadığı için RP'nin huku- ken kapaûlması mümkün değildir. Kapanlmasını düşünmek bile hu- kuku yoksaymakur" görüşünü sa- vundu. Anayasa Mahkemesi'nin hukuka uyacağına inandığını be- lirten Erbakan. mılletvekıllerine, mahkemeye ilettikleri savunma eklerinin yer aldığı kitapçığı gös- tererek, "Farzunuhal olarak söylü- yorum. Bu hukuld gerçeklere rağ- men herhangi bir hata yapüacak olursa, bu ancak hukuk cinayeti olur" dıye konuştu. Vural Savaş'ı da eleştiren Erba- kan. "Hukuk devleünde. birtakım evhamlarla hiçbir vatandaşı. hiç- bir kuruluşu suçlu saymak, suçlu göstermek mümkün değildir. Baş- savcının tedbir müraacau çok ba- sit birmüracaattır.Ancak müraca- an yaparken kullanılan kelimeler tarihe geçen kelimelerdir" dedi. Anayasa Mahkemesi heyeti da- vayı görüşmek üzere dün saat 10.00'da toplandı. Saat 12.00'de verilen 2 saat aradan sonra yeni- den toplanan heyet, 17.30'da da- ğıldı. Anayasa Mahkemesi Baş- kanvekili Güven Dinçer. yaptığı açıklamada, heyetın görüşmeleri- ne bugün 10.00'da devam edilece- ğini söyledi. Topal'ın avukatı Ekrem Marakoğlu, Kutlu Savaş'ın raporunu değerlendirdi 'Devletyapmazsa hiçbirşey düzehnez' • Öldürülen kumarhaneci Topal'ın avukatı Ekrem Marakoğlu, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırlayarak Başbakan Yılmaz'a sunduğu Susurluk raporunun her şeyi düzeltmesinin söz konusu olmadığını söyledi. Marakoğlu, devletin, raporda ortaya konulan birtakım tespitlerin üzerine gitmesi gerektiğini belirtti. ANKARA (UBA)-Öl- dürülen kumarhaneci Ömer Lütfü Topal'ın avukatı Ekrem Marakoğ- lu, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırlayarak Başbakan Mesut Yü- maz'a sunduğu Susurluk raporunun, devletin, orta- ya konulan tespitler ko- nusunda üzerine düşeni yapmamâsı durumunda ,,hiçbir şeyı düzelrmeyece- ğini söyledi. Savaş'ın hazırladığı ra- poru değerlendiren Mara- koğlu, Başbakanlık Mü- fettışi'nin son derece iyi- niyetli ve gayretle çalıştı- ğını belirtti. Marakoğlu. Susur- luk'un. Türkiye için bir check-up fırsatı olduğu- nu vurgulayarak sözleri- ni şöyle sürdürdü: "Kutlu Bey, bir rapor tnnraffa Ehliyetsizvealkollü birsürûcünün I E'SI'dekendisineçarp- kaAbedenDTP; Kurucu Genel Idarem a s , S Q m c u Kurulu üyesi ve eski Zonguldak Milletvekili, İstanbul Üniversitesi I ktisat Fakültesi Oğretim Üyesi Prof. Dr. Tev- fik Ertüzün'ün cenazesi dün toprağa verildi. Ertüzün için İstanbul Ünrversitesi'nde düzenlenen törene eşi Cey- da Ertüzün, çocuklan Emre ve Erdem ile İÜ Rektöri Kemal Alemdaroğhı, Rektör Yardmıcısı Fernur Serter, DTP Cenel Başka n Yardımcısı Akın İlkiırile öğretftn üyeleri katıldı. Krrü/ün'ün cenazesi daha sonra, Fatih Camii'nde kılınan öğle namazuun ardından Merkez Efendi Mezarhğı'nda toprağa veriklL(UĞUR DEMİR) hazniadL Rapoıia her şey düzelecek dh e bir şey yok, Raporda birtakım tespit- ler ortaya konacak. Bu tespitler üzerine devlet ge- rekeni yaparsa sorun yok." Susurluk Komisyo- nu'nun görevını ihmal et- tiğini savunan Ekrem Marakoğlu, komisyonun, kumarhanelerle ilgili bir- çok belge hakkında işlem yapmadığını ifade etti. Marakoğlu, şunlan söyle- di: "Susurluk Komtsyonu, kumarhanelerle ilgili sa- dece Emperyal Şirketi'ne bağh Ofo Oteli ve Mersin Hilton Otcli'ndc araşör- ma yapmış. Bunlar örnek tespitler. Şimdi ben kalkıp suç duvurusunda bulun- sam. daha evvel vekâleti- ni üstlendiğim bir şirketi hedef göstererek suç du- yurusunda bulunmuş olu- rum. Bu da yanlış yorum- lamalara sebep olur. Ama herhangi bir vatandaş suç duyurusunda bulunabilir. Bahattin Yücel, 'Kumar- haneciler bana 50 milyon dolarrüşvetteklifetti' de- dL Kimse bir şey yapma- dı. Milleti peşine takıp yü- rüyiiş düzenleyen sivil toplum lideıieri de görevi ihmal ettL" Federal Başsavcı Kai Nehm'in açıklamalanna Türkiye sert tepki gösterdi Almanya, PKK'yiterörörgütü saymıyor Haber Merkezi- Almanya Fede- ral Başsavcısı KaiNehm, PKK'nin "terör örgütü" kategorisinde yer almadığını belirtti. Karlsruhe ken- tinde dün bir açıklama yapan Nehm, ancak PKK'nin örgüte ço- cuk yaşta eleman kazandırma, ha- raç toplama, adam yaralama ve si- lah taşıma gibi konularda suç fiil- lennde bulunduklan için, "suç ör- gütü yapısına" sahıp olduğunun söylenebileceğini söyledi. Almanya yasalanna göre terör örgütü mensuplanna \enlen hapis cezası3 ile lOyılarasındadeğişir- ken suç örgütü mensuplanna veri- len hapis cezalan 6 ayla 5 yıl ara- sında bulunuyor. Başsavcının açıklamalanndan sonra Bonn'da bir basın toplantısı düzenleyen Almanya Içışleri Ba- kanlığı Sözcüsü Detie\ Dauke PKK ve yan örgütlerine karşı ko- nulan yasaklann kaldınlmasınm düşünülmediğini belirtti. Dauke. "Bir derneğuı veya örgütün yasak- lanması. her zaman ceza yasalan kapsamında olmak zorunda değil- dir" dedi. Detlev Dauke, lçişleri Bakanlı- ğı tarafından bir örgütün yasaklan- masmda veya bu yasağın kaldınl- masında, adalet mercılerinin, bu örgüte yönelik hukuksal değerlen- dırmelerinin önemlı olmadığını söyledi. Türkıye'nin Bonn Büyükelçili- ği, Federal Başsa\cı Nehm'in. söz- lerinın esefle karşılandığını bildir- di. Büyükelçilikten yapılan açıkla- mada, "Almanya'dabirterörörgû- tü okluğundan dolayı yasaklanan cinayet şebekesinin terörist olma- dığını söyleyebiunek sadece bu te- rör örgütünün amaçlanna hizmet edebilecektir" denildi. A\Tupa Parlamentosu'nun Yeşil Grup üyesi Daniel Cohn-Bendh, Strasbourg'da düzenledıği basın toplantısında PKK'nin, haraç top- layan ve terörist yöntemlere baş- \uran bır örgüt olduğunu söyledi. Kocaeli Universite yönetimine soruşturma AHMETKURT İZMİT-KocaehÜniver- sıtesi yönetimi hakkında, (KOÜ) yüksek lisans eğiti- mi için ABD'ye gönderilen öğrencilere 2'şer bin dolar fazla ödeme yapıldığı iddi- asıyla soruşturma başlatıldı. Sayıştay denetçileri ilketap- ta KOÜ Genel Sekreteri, Ömer Yalçın ve KOÜ Büıçe Daire Başkanı Kemal Mut- lu'ya 45 milyar lira zimmet çıkardı. KOÜ tarafından araştır- ma ve doktora yapmak üze- re ABD'ye göndenlen yük- sek lisans öğrencılerine, her türlü giderlenni karşılamak üzere YÖK ile Nebraska Üniversitesi arasında 1995 yılı ağustos aymda imzala- nan protokolle 3245 dolar ödenmesi kararlaştırıldı. Yüksek lisans öğrencıleri- nin ABD'deki işlerini takip etmek üzere KOÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necati Sözü- öz görevlendirildi. Ancak Sözüöz ABD'deki "Interna- rional Affairs" aracılığıyla öğrencilere ödenmesi gere- ken 3245 dolara 2 bin dolar da danışmanlık ücreti ekle- yerek 5245 dolarlık faturala- n Türkiye'nin NVashington Büyükelçiliği Eğitim Ataşe- si'ne onaylattı. Necati Sözüöz'ün, 1995 Ağustos ayından 1997 Ağustos ayına kadar KOÜ'dekı 60 öğrenci ıçın 100 milyarı aşkın fazla para tahsil ettiği iddia edildi. Yüksek lisans harcama- lanyla ilgili YÖK'ün soruş- turmalan sırasında geçen yıl ağustos ayında Sayıştay Başdenetçisi NecipTosun ile Sayıştay 8. Grup Şefi Rauf Gök, KOÜ'de yaptıklan in- celemede Genel Sekreter Ömer Yalçın ile KOÜ Bütçe Daire Başkanı Kemal Mut- lu'ya ilk etapta 45 milyar li- ra zimmet çıkardılar. Söz konusu kişiler yolsuzluktan sorumlu olmadıklannı, Ne- cati Sözüöz'ün rektöre ya- kın olması nedenıyle usul- süzlükten kuşkulanamaya- caklannı söyledıler. Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Aof UraL Sa- yıştay denetçılennın ortaya çıkardığı usulsüzlükleri doğruladı. UZ YAZIIORHAN BİRGtT Rahmetli Ismet Inönü, 1961 yılı ekim ayında, yani 27 Mayıs 1960 darbesinden sonraki ilk seçimlerle oluşan koalisyonun başbakanı olarak ilk kabinesi- ni toplamış. Hükümette, kendi- sinden başka Kemal Satır dı- şında bütün üyeler ilk kez ba- kanlık sorumluluğunun ağııiığı altındalar. Çoğu da genç olan bakanlanna başan diledikten sonra başbakan şunlan söylü- yor: "Sizlerden çok büyûk muci- zeler beklemiyorum. Elinize, belinize ve dilinize egemen ol- un; yeter." CHP - Adalet Partisi koalis- yonunun deneyimsiz bakanla- n, en deneyimli devlet adamı- nın bu ilk dersine verdikleri önemi, parlamentoya 1965 yı- lında adım attığım ilk günün ilk uyarısı olarak anlatmışlardı. Dün sabah erken saatlerde gelen gazeteler arasında birisi- nin manşetinde "Işte tarihi ra- por" başlığı altındaki haberi okurken birden rahmetli Inö- nü'nün bu uyansını bir kez da- ha anımsadım. Kutlu Savaş'ın beklenilen Susurluk raporu, Başbakan Mesut Yılmaz'a teslim edilişinden sadece on Mesut Yılmaz'm Baklası... saat sonra, bu gazetenin ger- çekten çok başarılı Ankara Temsılcisı ile arkadaşlan tara- fından gün ışığına çıkarılmıştı. Birilerı, dillerine bu kez de hâkim olamamışlardı. Tıpkı Alman Şansölyesi Hel- mut Kohl ile yapılan konuş- manın gizli yanlannın eşe dos- ta aktarılması gibi. Yine tıpkı, Yunanistan Baş- bakanı Simitis ile görüşmek için Girit'e giderken uçakta ga- zetecilerle yapılan söyleşi sıra- sında "gündem "deki konu ile taban tabana zıt düşüncelerin dile getırilişi gibi. Öyleanlaşılıyorki; Başbakan Yılmaz için "gizli", hatta "çok gizlı" diye bir kavram yoktur. Gazeteci elbette, mesleğin en sade deyimi içinde en gizli bilgileri bile "sö7cesö7ce"alma- ya çalışacaktır. Mesleğin bu "abc"sini yerine getiremeyen gazeteciye gazeteci değil; ol- saolsa bültenci denilir. Yani eli- ne verilen açıklamayı alıp ha- ber olarak yazan kımse. Bu nedenle, en gizli bilgileri gün ışığına çıkaran haben sö- ke söke alıp gazetesine ya da televizyonuna ulaştıran gaze- teci kınanmaz; olsa olsa alkış- lanır. Ama görevi nedeniyle kendisine emanet edilen bilgı- yi, zamansız bir biçimde açık- layan politikacı, isterse başba- kan sıfatını da taşımış olsun, ayıplanır. Dün, Susurluk rapo- ru ile ilgili olarak 27 maddelik sonuç bölümünü de içeren ba- şanlı haberi okurken, ben genç meslektaşlanmın başarısını kutladım; ama başbakanı da kınadım. • • • Düşünebiliyor musunuz? Kutlu Savaş'ın Susurluk ola- yı nedeniyle devletin tutulduğu amansız hastalığın tüm bulgu- larını bir bir sayan raporundan Cumhurbaşkanı, resmen dün saat 11.00'de Yılmaz'm Baş- bakan olarak kendisine yaptı- ğı resmi ziyaret nedeniyle bilgi sahibi oluyor. Ama Demirel, Başbakan gelmeden saatlerce önce, o sabahki gazetelerden, Başba- kanlık Teftiş Kurulu Başka- nı'nın "çok gizli" damgalı ra- porunda yazılanlann neter ol- duğunu da öğreniyor. Dolayısı ile Yılmaz'm ziyare- ti, birtürhaberin ikinci keztek- rarı gibi. Ya elli beşinci hükümetin ba- kanları? Onlar da hükümet üyesi ol- manın üstünlüğünün keyfine varamadan, yani Kutlu Savaş raporunu, hükümet içinde Başbakan'ın ağzından oğre- nemeden, gazeteokurian sıfa- tı ile bir haberin satırlan için- den Susurluk gizinin perde ar- kası hakkında bilgi sahibi olu- yorlar. Mesela Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, yargı sistemimizin devlet içindeki yasadışı örgüt- lenmeler ve büyük rantlann söz konusu olduğu kaçakçılıkla mücadelede üzerine düşen görevi yapamadığının bu rapor sayesinde devlet belgesi hali- ne geldiğini öğrenmiş oluyor. Dahası, bazı yargı mensup- lannın devlet içindeki bu orga- nizasyonlarla işbirliğine girdi- ğini de. lçişleri Bakanı Başesgioğ- lu, bazı eski ülkücülenn bakan- lığının verdiği özel görev ile yurtdışı operasyonlara gönde- rildiğinin, bunlann daha sonra kişisel çıkarlan için iş yaparken nasıl çete oluşturduklarının da bundan böyle gizleyemeyece- ği bir biçimde devlet belgesin- de yer aldığını dün gazeteler- de okumuş oluyor. • • • Keza bir generalin adının da raporun içinde olduğu, Fatih Çekirge - Mesut Yılmaz tele- fon konuşması ile gün ışığına çıkmış oluyor. Ama rapor resmen gizli... Resmi açıklamayı yapabil- mek için, soranlara Mesut Bey dilinin altına koyduğu baklayı engel diyegösteriyor. Eşi Ber- na Yılmaz'ı bile gizlilik halkası içinde değerlendindiğini anlat- mak amacı ile rapor açıklan- madan ona bile tek kelime söylemeyeceğini anımsatmış değil miydi? Oysa, bakla önceki akşam iftarını açmak için yudumladı- ğı su ile çoktan ıslanmış... POLİTtKA GÜINLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA Kim İşletîyor?.. Samsun Havaalanı'nda ucuz atlatılan uçak ka- zasından sonra televizyon ekranlarındaki tartış- maları izliyor musunuz? Ben izledikçe şaşırıyorum ve Türkiye'de her şe- yin açık seçik değil, üstü kapalı tartışıldığını görü- yorum... Her olayda olduğu gibi birileri bizi fena halde iş- letiyor... Bir yetkili çıkıp şöyle diyor televizyon ekranla- rında: "Pistkısa, Samsun'da uçağın inmesineyardım- cı aygıtlaryok..." Bir başka yetkili: "Samsun Havaalanı'nda her şey var, kazada pi- lotajhatası var..." Bir diğer yetkili: "Soruşturma bitmeden bu gibi tartışmalar ya- pılmamalı..." Türkiye Havayolu Pilotlan Derneği (ALPA) İkin- ci Başkanı Fevzi Attınbulak, tam tersini söylüyor: "Türkiye 'de beton bir yol yapıp yanına binayı da koyunca 'Işte havaalanı' dersiniz. O zaman uçak toprağa da çıkar, insanlar da ölür..." Pilot Altınbulak'a o anda ALPA Başkanı Necmi Ekinci uyarıda bulunuyor: "lşi fazla kurcalama..." Fevzi Altınbulak, "Her şeyi söylemeliyiz, ger- çekleri anlatmalıyız" deyip devam ediyor: "Dört yıl önce Van 'daki uçak kazasmda 57 kişi öldü ama o havaalanına hiçbir şey yapılmadı. Ye- ter artık onu sakla bunu sakla. Her olayda pilotlar suçlanıyor..." Ne yazık ki her uçak kazasmda pilotlar suçlanı- yor... Ya Devlet Hava Meydanları Işletmesi ne yapı- yor? Her il ve ilçeye havaalanı yapıp, seçmen oyu he- saplanıyor... Bile bile zehirli mantar yeyip ölen toplumumu- za, uçuş güvenliği olmayan havaalanları vız geli- yoranlaşılan... Izmir Adnan Menderes Havaalanı'nda iniş gü- venliği için her türlü aygıt var, ama uçaklar hafta- da bir iki kez tıpkı Samsun'da olduğu gibi neden pas geçiyor? Havaalanının coğrafik yapısından... 5 Ocak 1998 Pazartesi günü 13.30'da Istan- bul'dan kalkan THY uçağı, inişe geçtiğınde (hava açıktı), birden sağa dönüş yaptı, sonra bir tur atıp indi... Neden? Belki THY yetkilileri bir açıklama yaparlar!.. • • • Samsun'daki uçak kazasını tartışırken Başba- kanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazır- ladığı 'Susurluk Raporu', Başbakan Mesut Yıl- maz'a verildi... Acaba Savaş'ın hazırladığı 120 sayfalık rapor- da ne var? 1990'dan sonra Türkiye'de olup bitenleri gör- memek ve duymamak için insanın ya kör ya da sa- ğır olması gerekiyor... Batman'dan Diyarbakır'a dek Güneydoğu'daki çok sayıda faili meçhul cinayet, Behçet Can- türk'ten Cem Ersever'e dek öldürülen kişiler 'çe- fe bağlantılı' değil midir? Başbakan Mesut Yılmaz'm konutunu dinleyen- ler kimlerdir? Uğur Mumcu cinayetinin ardında olan güçler nerelerden destek almıştır? Musa An- ter'i Diyarbakır'da kaldığı Demir Otel'den alanla- nn 'çete ilişkileri' açığa çıkacak mıdır? Yükseko- va-lstanbul- Varşova hattındaki eroin kaçakçılığı- nın arkasındaki bürokratlar şimdi nerededir? • • • Susurluk kazasından sonra Başbakan Yardım- cısı Tansu Çiller ne demişti? "Devlet için kurşun atan da yiyen de bizim için kahramandır..." Kutlu Savaş'ın hazırladığı 'Susurluk Raporu', şimdi Başbakan Mesut Yılmaz'm masasının üze- rındedir... Demokrasi yanlısı tüm yurttaşlarımızın 'Aydın- lık İçin Yurttaş Girişimi'nin çağrısına kulak verip Başbakanhk: 0312- 417 04 76, Meclıs Grubu 0312- 420 52 55, ANAP Genel Merkez 0312- 286 50 19'a faks çekelim... Diyelim ki: "Demokrasilerde hukuksal açıdan suç olan hiç- bir fıil 'devlet sırrı' kavramının ardına gızlenemez! Kaldı ki Susurluk konusunda, 'devlet sırrı' diye gizlenenlerin dışındaki her şey, en kaba hatlanyla herkes tarafından bilinmekte... Şimdi konu, devlet içinde çeteleri kimlerin kur- duğu, bu kirli örgütlenmenin kimlerden oluştuğu ve nasıl çalıştığının aynntılanyla ortaya çıkarılma- sıdır. Ben şimdi raporun tüm metninı kim olursa olsun, bu ilişkilere bulaşmış olan herkesi, yani devlet adına işlendiği söylenen tüm suçları ve fa- illerini bilmek istiyorum." Uçak kazalannda birileri bizı işletiyor... Bakalım 'Susurluk /cazas/'yla ortaya çıkan 'dev- let içinde örgütlü çeteler' dosyasında bızı ışlete- cekler mi? E. Posta: Hikmet.Cetinkaya (ö raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 MİT, iç politikaya alet edilmekteıı şikâyetçi ANKARA (UBA) - Milli Istihbarat Teşkilatı (MİT), yanlış bilgilendir- me veya maksatlı yönlen- dirmelerden kaynaklanan iddialann ortaya atıldığı- nı ve teşkilatın, ıç politi- kanın bir aleti gibi göste- rilmesi gayretine rastlan- dığını açıkladı. Teşkilat, bu durumdan şikâyet ede^ rek "MİT, anayasa ve ka- nunlann belirlediği yetki- leri çerçoesinde, milli ve uzman bir kuruluş olarak görevini yürütmektedir" açıklaması yaptı. lnternet'te bir web say- fası açan MİT, teşkilatın yürüttüğü yenilenme ça- lışmalan ile ilgili bilgi \erdi. MlT'e yönelik eleş- tirilerin de yanıtlandığı sayfada, "MTTiıı iç poli- tikada taraf tutma duru- nıuolabiiir mi" sorusunun altında şu ifadelere yer ve- rildi: "Zaman zaman yanlış bilgilenme ve\a maksatlı yönlendirmelerden kay- naklanan bazı iddialar or- taya aülarak MİT'i iç po- Btikaıun bir aracı olarak göstenne gayTeÖerine rastlanabilmtkiedir. MİT, anayasa \e kanunlann be- lirlediği \etkileri çerçeve- sinde, milli ve uzman bir kuruluş olarak görevini yürütmektedir. \IİT çalı- şanlannın görev ve so- rumluluklan.dcmokratik ve hukuk ilkelerinin hâ- kim olduğu ana>asa reji- mini koruma ve güçlen- dirme üıanç ve kararlılığı ile şekillenmektedir."