Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 OCAK 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Istanbul Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, gecikmeden Hazine'yi sorumlu tuttu
Metro başka bahara kalchtstanbul Haber Servis- Istanbul'un ray-
lı toplu taşım sisteminin önemli bir aşa-
masıra oluşturan ve son olarak 1998'de bi-
tirileceği açıklanan Istanbul Metrosu'nda
yolcu taşınmasına Mart 1999'da başlana-
bilecek. tstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı RecepTayyip Erdoğan. yolcu pe-
ronian ve rayaltı betonlannın dökülmesi
çalışmalannın devam ettigi metronun ge-
cikmesinden Hazine'yi sorumlu tutuyor.
Her geçen gün biraz daha büyüyen ts-
tanbul'un ulaşım sorununa çözüm getiri-
lemiyor. Toplu taşım sistemlerine ağırlık
verilmesi ve bu sistemlenn hızlı bir şekil-
de yaygınlaştınlmasının sorunu çözece-
ği öngörülürken yürütülen çalışmalann
yetersizliği ve zamanında bıtırilememe-
si sorunun daha da ağırlaşmasına yol açı-
yor.
Yıllar önce yapılması gereken Istanbul
Metrosu'nun yapımına Nurettin Sözen
döneminde 1991 yılında başlanmıştı.
1994'te işbaşına gelen Recep Tayyip Er-
doğan, Istanbul Metrosu'ndaki çalışma-
lan aksatmadan devam ettirmesine karşın,
metronun elektromekanik sisteminin ya-
pımında aynj başanyı gösteremedi. Elekt-
romekanik sistemiyle ilgili iki ihalenin
• Yapımına 1991
yılında Nurettin
Sözen döneminde
başlanan
îstanbul
Metrosu'nda
yolcu taşınmasına
Mart 1999'da
başlanacak.
Metronun ikinci
aşamasını
oluşturan
Taksim-Unkapanı
arasımn ihalesi
mart ayında
kesinleşecek. Metro çalışmalaruun tamamlanacağı tarih yine uzaüldı. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA)
iptal edilmesi ve üçüncii bir ihalenin ya-
pılması metronun zamanında hizmete gir-
mesini engelledi. En son olarak 1998 so-
nunda çalışmalann tamamlanacağı ve yol-
cu taşınmaya başlanacağı belirtilmesine
karşın bu tarih şimdı birazdaha ileriye kay-
dınldı. Çalışmalann ancak Mart 1999'da
tamamlanabileceği belirtiliyor. 1999Mar-
tı'nda yerel seçimlerin yapılacak olması
butarihin daha dageriyekaydınlması ris-
kini taşıyor. Erdoğan'ın, seçimlerden çok
kısa bir süre önce çalışmalan tamamlata-
rak metroyu hizmete sokmanın avantajı ile
seçimlere girmek isteyeceği değerlendir-
mesi yapılıyor.
Recep Tayyip Erdoğan, Istanbul Bü-
yükşehir Belediyesi'nin 1998 yılı bütçe-
si ile ilgili Belediye Meclisi'nde yaptığı
konuşmada, elektromekanik sistemi ıha-
lesiyle ilgili krediye zamanında onay ver-
meyen Hazine'nin metronun 11 ay gecik-
mesine neden olduğunu iddia etmişti.
Metronun iç işlerinin yapımı sürdürü-
lüyor. Elektromekanik sistemin ihalesini
alan Cegelec-Albayrak Turizm Seyahat
AŞ-Cengiz Inşaat Sanayi ve Ticaret AŞ
konsorsiyumu da çalışmalannı sürdûrü-
yor. Konsorsiyum, metronun rayalu beton-
lannı döküyor. Metrodaki su sızmalannı
önleyecek olan enjeksiyon çalışmalan ve
yolcu peronlannın yapımı da devam edi-
yor. Metronun 6 bin 442 metrelik bölümü-
ne 13 bin 480 metre küp rayaltı betonu dö-
külmüş durumda.
Çahşmalann 1999'un ilk aylannda ta-
mamlanabileceğini belirten metronun
kontrol amiri Hamdi Türedi, metronun
ikinci aşamasını oluşturan Taksim- Yeni-
kapı hattınm Taksim- Unkapanı arasının
ihalesine katılacak oian firmalann ilk ele-
mesinin yapıldığını ve ihaleyi alacak olan
fîrmanın mart ayında belli olacağını söy-
ledi. Unkapanı-Yenikapı arasının yapı-
mıyla ilgili de ihaleye çıkıldığını ve fir-
malann tekliflerini verdiğini belirten Tü-
redi, "Teklifler inceleniyor. Bu metro Ak-
saravtta birtüneJleAksaray- Esenleraraan-
da çalışan hafıf metroyla birleştirilecek"
dedi.
Savcı Ali Sami Arlı acıkladı
'Eski özel timci Andırmak
Çahşkan Oteli'nin ortağı'
İSTANBUUEDİRNE (Cumhuriyet) -
Edime'de 6 kişinin otobüste başlanna tek
kurşun sıkılarak öldürülmesiyle ilgili ola-
rak gözaltına ahnan biri polis, biri özel tim
emeklisi 2 kişinin de aralannda bulundu-
ğu 7 kişinin sorgusu, Istanbul Emniyet
Müdürlüğü Asayiş Şube Müdiirlüğü'nde
sürdürülüyor. Katliamı soruşturan Edirne
Cumhuriyet Savcısı Ali Sami Arh, gözal-
tındaki özel timci Cemil ADdırmak'ın Ça-
lışkan Oteli'nin ortağı olduğunun belır-
iendiğini acıkladı. Içişleri Bakanı Murat
Başesgioğlu, TEM katliamındaki olayda 2
polısin yer alması ve yaşayan bir tanık bu-
lunmasmın önemli deliller olduğunu söy-
ledi. Bu arada operasyonlarda yakalanan
4 silahın, balistik inceleme sonucu olayda
kullanılmadığıanlaşıldı. Tekirdağ'daki Yat
Otel 'de önceki gün 2 tabanca ve 2 otomo-
bille biriikte ele geçirilen Ba-
tıJı Turizro ile Istanbul Ak-
saray'dakı Çalışkan Oteli'nin
sahibı Gaffur Çalışkan. eski
özel tim görevlisı Cemil An-
dırmak, kardeşı Mustafa An-
dırmak, Recep Ramadan v e
Ali Tekin Tamgaç ile Istan-
bufda yapılan operasyonlar-
da gözaltına alınan FatihOk-
şan ve eski polıs memuru
Önder Topbaş'ın ıfadeleri-
nin alınmasına lstanbul'da
devam ediliyor. Zanlıların
sorgusuna, Istanbul polisi-
nin yanı sıra Edime ll Jandar-
ma Alay Komutanlığı'nda görevli uzman-
lar da katılıyor. Katlıam soruşturmasını
yürüten Edirne Cumhuriyet Savcısı Arlı da
gelişmelerle ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Zanklarda ele geçirilen Smith Wesson
ve Magnum marka silahlann yapılan ba-
listik incelemelerinde kattiamda kuBaıulma-
dığıııı teiefonla öğrendim. Ayrıca Baölı Tu-
rizm'e ait Çalışkan Oteli'nin ortaklann-
dan birinin, güvenlik müdürlüğünden kj-
sa bir süre önce aynlarak kayıplara kan-
şan eski özel timci Cemil Andırmak oJdu-
ğu saptandı."
Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, geliş-
melerin hızlı olması nedeniyle gözaltı sa-
yısında artış olabileceğini de kaydettiler.
Istanbul'daki sorgulamanın tamamlanma-
smın ardmdan sanıklann Edirne'ye gön-
• Içişleri Bakanı
- Murat
Başesgioğlu,
TEM
katliamındaki
olayda 2 polisin
yer alması ve
yaşayan bir tanık
bulunmasımn
önemli deliller
olduğunu söyledi.
derileceklerini ifade eden yetkililer, dört
günlûk gözaltı süresinin yeterli olmaması
durumunda yedi günlük ek bir süre daha
verebilecekferini belirttiler.
Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, olayın
tek görgü tanığı olan Polonya uyruklu Re-
nata KingaVVesokm-ska'nın zanlılarla yüz-
leştirilme veya açılabilecek bir davada ta-
nık olarak dinlenmesi için Türkıye'ye cağ-
nlmasının mümkün olmayacağmı belirte-
rek, "Biz polise 'bu kişiyi git al geP diye-
meyiz. Tanığm Türkiye'ye getirilmesi an-
cak diplomatik yolla olabilir. Yakalanan
zanlüann fotoğraflannı Poloma'ya gönde-
rerek\Vesolov,ska'ya gösterip bilgisine ba$-
vurabiliriz. Şimdilik bu aşamaya gelme-
dik" diye konuştu.
Bu arada, yetkililer, olayı gercekleştiren
iki saldırgamn, Wesolowska'nın verdiği
bilgüer doğrultusunda çi-
zıien robotresımlerinin,ya-
kalanan zanlılarauyup uy-
madığı konusunda henüz
tam bir bilgiye sahip olma-
dıklannı belirttiler. Zanlı-
Iann ifâdelerinin alınması ile
ele geçirilen tabancalann
balistik incelemelerinin ta-
mamlanmasından sonra
olayda önemli ilerlemele-
rin olabileceği belirtildi.
Savcılık yetkilileri, olay-
dan kısa bir süre sonra Edir-
ne'de görevli bir cumhuri-
yet savcısı ile polis ve jan-
darmayı arayarak katliamm Batılı Turizm'e
aıt bir otobüsteki uyuşturucurucunun ih-
banna misilleme olarak yapıidıgını büdi-
ren muhbinn peşine düştüler. Yetkililer,
arayan kişinin büyük bir olasılıkla yurtdı-
şından aradığını. olayla ılgisinın olmama-
sına karşın katiliamın detaylannı bildiği-
ne dikkat çektiler.
Olayla ilgili önemli delillerin bulundu-
ğunu belirten Içişleri Bakanı Başesgioğ-
lu, "Olayın önümüzdeki günlerdetûm bo-
yutlanyla ortaya çıkacağını sanıyomm"
dedi. Milli Savunma Bakanı tsmetSezgin
de, Edirne'de 6 kişinin öldürülmesi olayı-
nın Susurluk ıddialan çerçevesinde değer-
lendirilemeyeceğini belirterek "Özel tim-
den bir iki kişinin böyle işlere kanşmasını
tüm özel time bağlayamazsınız" dedi.
GENEL KURUL İLANI
Türkrye Selüloz Kâğıt ve Mamulleri Işçileri Sendikası'nın XIV. Olağan Genel
Kurulu 07-08 Şubat 1998 tarihinde saat: 09.00'dan itibaren Izmrt Sabancı
Kültür Sitesi Salonu'nda aşağıdaki gündem gereği yapılacaktır.
Çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı 14-15 Şubat 1998 tarihinde
saat: 09.00'dan itibaren aynı yerde aşağıdaki gündem gereği yapılacaktır.
Üyelerimize ve ilgililere duyurulur.
SELÜLOZ-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU
ADINA
MİTHAT SARI
Gnl. Başkan
MÜSLÜM OCAK
Gnl. Sekreter
GÜNDEM:
1-) Yoklama ve açılış.
2-j Genel Kurul Divan Teşkili (1 Başkan, 2 Başkan Vekili, 2 Kâtip)
3-) Saygı duruşu.
4-j Genel Başkanın açış konuşması.
5-) Komisyonlann teşkili:
a) Tüzük Tadil Komisyonu.
b) Bütçe Komisyonu.
c) Hesap Tetkik Komisyonu.
d) Kararlar Komisyonu.
6-) Misafirlerin tanıtımı ve konuşmalan.
7-) Faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi.
8-) Komisyon raporiannın okunması, müzakeresi ve kabulü.
9-j Kurullann ibrası.
10-) Adayların konuşması.
11-)Seçimler:
a) Genel Yönetim Kurulu Başkanı, Genel Yönetim Kurulu Asil (Gnl. Bşk.
Vekili, Gnl. Sekreter, Gnl. Mali Sekreter, Gnl. Teşkilat Sekreteri, Gnl.
Eğitim Sekreteri) ve Yedek Üyelerinin seçimi.
b) Denetim Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi.
c) Disiplin Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi.
d) Türk-iş Genel Kurul delegelerinin seçimi.
12-) Dilek ve temenniler.
13-) Kapanış.
Lütfî Kjrdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, 97'de Türkiye'ye 8 trilyon lira değerinde döviz kazandırdı.
'Kongnetııriyninuı değerinibümiyoruz'
GÜLDEN OHRİ
Türkiye'nin 5
Eylül I996'da
kavuştuğu ilk ve
tek uluslararası
standartlara sa-
hip kongre ve
sergi sarayı Lüt-
fi Kırdar,
I997'de, I3'ü
Sinan BflseL uluslararası
kongre olmak üzere düzenlenen, 245
aktiviteyle ülkeye büyük döviz girdi-
si sağlıyor.
Sadece Lütfi Kırdar'ın cirosu 13
milyon dolar olarak hesaplanırken is-
tanbul'a bırakılan döviz ortalama 39
milyon dolan (yaklaşık 8 trilyon lira)
buluyor.
Lütfİ Kırdar Uluslararası Kongre
ve Sergi Sarayı Genel Müdürü Sinan
Büsel. kongre turizminin, Türkiye'de
yeterince anlaşılamadığını ve bugune
kadar ulaşılan rakamlann, dünyanın di-
ğer önemli metropollerindeki kongre
merkezlerine bakıldığında çok önem-
si2 olduğunu'vurgulüySr. D8ha önc^
1
Avustralya'da, Sydney Kongre ve Ser-
gi Sarayı Genel Müdürlüğü yapan Bil-
sel; Sydney, Paris, Brüksel, Bern, Ku-
düs gibi şehirlerin, ülkelerinin milli ge-
lirlerine kongre turizmi sayesinde bü-
yük katkıda bulunduğunu da belirti-
yor.
Bilsel:"Uhıslarara9kongrekreııbü-
>ük gefiri sağla>an akth iteler. İstanbuTa
uluslararası bir kongre için gelen. ço-
kuJusJu bir şirketin üst dü/ev yöneti-
cisinin harcamasL, Bodrum'a deniz ve
gûne$ için gelen bir turistin harcama-
sından farklı oJu\w" diyor ve şöyle de-
vam ediyor; "Kongre turisti, 5 yüdız-
hotekiekalıyor,en iyi restoranJardaye-
mek >iyor, daha çok ahşveriş yapıyor.
Zaten kongre\
ı
e katılmak için ödediği
ortalama bin dolara ek olarak bir haf-
ta kaJdığı İstanbul'da 2 bin dolariık özel
harcama yapsa, tek başına getirdiği
döviz 3 bin dolara ulaşıyor."
Uluslararası kongrelerin bir diğer
önemli özelliği de ülkelerin ve şehir-
lerin tanıtımında oynadığı ayncalıklı
rol. ömek olarak uluslararası tıp kong-
Edime sanığı 'infaz'dan yargılandı
HALtLNEBİLER
Edirne-Istanbul TEM otoyolunun 17. ki-
Iometresinde altı kişinin katledildiği olaya
kanştığı için gözaltına alınan polis memu-
ru Önder Topbaş, daha önce de "yargısız
infaz" suçundan yargılandı.
Küçükçekmece Emniyet Müdürlüğü 'nde
görevli Önder Topbaş'ın da aralannda bu-
lunduğu 20'den fazla polis, Bakırköy 3.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargısız infaz
yaptıkJan gerekçesiyle yargılandı. Bağcı-
lar'da bir evde 4 Ağustos 1994 gecesi çı-
kan çatışmada Güner Şar, Özlem Kılıç ve
HüseyinArslanadlı kişiler polis tarafından
öldürüldü. Öldürülenlerin yakmlan; Şar,
Kılıç ve Arslan'ın sağyakalanabilecekken
polisler tarafindan kasten öldürüldükleri-
ni ileri sürerek savcıhğa suç duyurusunda
bulundular.
Bunun üzerine Bakırköy 3. Ağır Ceza
Mahkemesi 'nde açılan dava sonunda Edir-
ne katliamı sanıklanndan Önder Topbaş
beraat etti. Ancak öldürülen kişilerin avu-
katlan bu karan, esas yönünden temyiz et-
tiler. Topbaş'ın da aralannda bulunduğu
sanıklarla ilgili dosya halen Yargıtay'da bu-
lunuyor.
releri, yeni buluştann açıklânmasına
sahne olan aktiviteler. 2002 yılında
Lütfi Kırdar'da gerçekleşecek olan
Uluslararası Kanser Kongresi'nde
açıklanacak yeni bir tedavi yöntemi,
Istanbul ve Türkiye'nin tanıtımına
benzersiz bir katkıda bulunabilecek.
Tüm dünyada kongre organizas-
yonlan için bütçeler aynldığını, tu-
rizm bakanlıklan, belediyeler, ilgili
dernekler, hatta otellerin biriikte ça-
ba gösterdiğini belirten Bilsel, Lütfi
Kırdar Kongre Merkezi'nden kendi
kendini geçindirmesinin yanında ken-
di tanıtımını da kendisinin yapması-
nın istendiğini söylüyor. Lütfi Kır-
dar'ın Kongre ve Ziyaretçi Bürosu
yıllık 750 bin dolariık bütçeye sahip-
İcen 1998'de Sydney'in bütçesi 6 mil-
yon, Singapur'un ise 58 milyon dolar
olarak belirfenmiş. Kongre organizas-
yonlannın 4-5 yıl öncesinden yapılma-
sı gerektiğini belirten Bilsel, Türkiye'de
bu rakamlann bile başan olduğunu,
bundan sonraki yı1larda da aynı boş-
luklann yaşanmaması için şimdiden
birçok kongre organizasyonu yapıl-
dığını bildirdı. 98'de
rezerv
r
asyonu yapılmış
olan 7 uluslararası kong-
re var. Avrupa'yla kar-
şılaştınldığında bu
rakamın 20-25'e çık-
ması gerekiyor. Ancak
2000'li yıllarda
yapılacak kongreler için
anlaşmalann yapılmış
olması Sinan Bilsel'i
umutlandırıyor. tşte
2005 yılında lstanbul'da
yapılacak bir ulus-
lararası kongre;" Ulus-
lararası Ortopedik Cer-
rahi w TravmatoJoji Bir-
liği Dünya Kongresi"
dedi.
HAFE BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Solda Eğriler ve
Doğrular
Ecevit'i TV'de Ismet Solak'la söyjeşirken izledim.
Doğru şeyler söyledi. Tutarlı çözümlemeler yap-
tı.
Daha sonra CHP adını alan SHP'nin dört yıllık hü-
kümet ortaklığını eleştirirken haklıydı... SHP'lilerin
yönetimindeki büyük kent belediyeterinin nasıl RP'ye
kaydığını anımsatırken haklıydı..
Bugünkü CHP, ortak olduğu hükümetler dönemin-
de sol adına ne yaptı? Hangi adımlan attı, hangi re-
fonmlan gerçekleştirdi?
Atatürk'ün 12 Eylül'de devletleştirilen, el konu-
lan kurumlannın devamı niteliğinde oluşturulan der-
neklere... "kamu yaranna" konumu bile, hangi hü-
kümetler zamanında reddedildi?
Zaman zaman sola, solculara, Kemaliştlere ha-
karet eden.. son olarak Yekta Güngör Özden ile
Şevki Yılmaz'ı aynı kefeye koyan.. birTV kanalının
ardındaki sermaye grubuna en büyük yardımı han-
gi CHP'Iİ bakan yaptı?
Ecevit bunlan söylemedi, ama ben düşündüm. Be-
lediyelerin dinci sağa yitirilmesinin ardındaki ne-
denler ise zaten herkesçe biliniyor.
Buna karşılık DSP'Iİ bakanların bu hükümetteki
altı aylık çalışmalannın ne kadar olumlu olduğu da
açık... Başta Ecevit olmak üzere, ciddi bir çalışma
içindeler. Reform tasanlan hemen hep onlardan çı-
kıyor. Hazırlıklı, birikimli olduklan belli. Aralannda
uyumsuzluk yok. Çelişki yok. Bireycilik yok.
Bunlann hepsi doğru... Ama her şey orada bitmi-
yor!..
• • •
Demokrasi yaşanılarak öğrenilir. Bizde -1961 'den
bu yana- hükümet ortaklıklarını yaşayarak öğreni-
yoruz. Bugünkü hükümet de -en azından bugüne
kadarki yaşamı ile- olumlu sayılabilecek bir örnek
oluşturuyor.
Ortaklar arasında belirti bir uyum var.
Ve gazeteler, bu uyumun bir "seçim işbirliği"ne
kadar uzanabileceğini yazıyorlar.
Hoşgörü ve uzlaşma demokrasinin temelinde yer
alır. Böyle bir uzlaşmayı da eleştirmekçok yanlış olur.
Ama bazı sorulann yanıtlannı aramak da aynı ölçü-
de demokrasinin gereğidir.
Bazı sağcı partilerle bir seçim işbirliğine bile açık
olan Sayın Ecevit, acaba niçin bir CHP ile hemen
"her türlü yakınlaşrna "ya karşı?
Biryanda.. geçmişte Içişleri'ni de Milli Eğitim'i de
bozmuş.. dinci veTürk-lslam sentezci kadrolann eli-
neteslim etmiş.. bugün de yerel yönetimlerde RP'nin
yedek lastiği görevini üstlenmiş bir ANAP var.
Öte yanda.. bazı numaracı cumhuriyetçileri, ba-
zı "ulusal sol" karşıtlannı, bazı a/tıok düşmanlannı
içinde banndırmakla beraber.. tabanının ve yöne-
tim kadrolannın büyük çoğunluğu ile Kemalizm yan-
lısı olan bir CHP var.
Acaba DSP, karanlığadönüşü engelleyecek bir dev-
let yapısını, bu hükümetle kurabilir mi? Acaba bir
CHP-DSP ortaklığı hükümet olabilse, ülkeyi esen-
liğe çıkarmak çok daha kolaylaşmaz mı?
• • • . . _ „ .
Elbette ki... •, ,
Sekiz yıllık zorunlu temel eğitimi, sağ-sol karma-
sı bir hükümetle gerçekleştirmek daha kolaydır.
Böyle bir adımı salt sol bir hükümetin atması çok
daha sancılı olabilirdi. Dinci ya da tutucu çevreler
çok daha "tedirgin" olabilirdi.
Elbette ki...
Ekonomiyi çöküntüden kurtaracak, yeniden ayak-
lan üzerinde durabilir hale getirecek bir yolu, sağ-
sol karması bir hükümetle izlemek daha kolaydır.
Bu amaçlı adımlan salt bir sağ hükümetin atma-
sı çok daha zordu. Emekçi kesimler kemer sıkma-
yı çok daha zor kabul edebilirlerdi.
Ama tüm bunlar bir "geçiş dönemi" için geçeıii-
dir.
Böyle bir geçiş döneminin sonunda, ülkeyi asil
esenliğe çıkaracak olan iktidar, ancak sol bir iktidar
olabilir... Çünkü ülkeyi bu noktaya getirenlersağ ik-
tidarlardır.
Ve bir sol iktidan hazıriayacak koşullan şimdiden
düşünmek de öncelikle bugün sol partileri yöneten-
lerin görevidir.
BOTAŞ'a tepki
BURSA (Cumhuriyet) -
BOTAŞ'ın, Bursa'daki sana-
yi kuruluşlanna verilen do-
ğalgazı keseceğine ilişkin
açıklamalan, sanayicilerin
tepkisine neden oluyor.
BOTAŞ'tan gelen doğalga-
zın yetersiz kaldıği, konutlar-
da İcullanımın arttığı yolun-
daki açıklamalardan sonra,
önceki gün Bursa Organize
Sanayi Bölgesi (OSB) Mü-
dürlüğü'ne gönderilen, "Sa-
at 16.00'dan itibarengaa ke-
sfa" talimatı yakınmalaıa ne-
den oldu. OSB Müdürü Su-
atözel, BOTAŞ'tan gönde-
rilen yazı üzerine, önceki ak-
şam abone sanayi kunılus-
lanna verilen gazı azalttıkla-
nnı belirterek şunlan söyle-
di: "Ancak ilerleyen saatier-
de,' Yüzde 25-50 kesinti ya-
parsak kısıntıyı atlatınz' de-
meye başladılar. Ankara'ya
başMirular\-apukvegazı tek-
rar açük, Karşı tarafta da
basınç düşürfihnedLResmen
önümdcgazı kesmeemri \
p
ar.
ancak gayri resmi olarak ke-
sinti\i atiattık. 40 küometre-
lik şebekem var. Gazı tama-
menkesersekmihiMilarca do-
lariık yaünm heba olur. Çok
riskB bir durum. Havalarso-
ğuduğu içinAnkara veİstan-
bui'da konutiarda doğalgaz
kullanımı artt. BOTAŞ, ön-
ceüği konutiara veriyor. Oza-
man sanayiye verflen gaz aza-
hyor. Havalann ısınması için
dua ediyoruz. Sıcakhk iki de-
recedüşse, gaa kesmeye kal-
kıyorlar.Sanavici akuıülı du-
rumda." 92 fabrikanın do-
ğalgaz kullandığı OSB'de,
aylık 190 milyon metreküp
doğalgaz kulianılıyor.
BÜLENT DÎKMENER
HABER ÖDÜLÜ YARIŞMASI
Gazetecı Bölent Dikmener ın anısını yasatmak ve Türit gazetecilıgıne olan
katkılannı manevı yönden siirdürmeyı sağlamak amacıyla. adına 1980 yılında
konulan "Haber Ödülü" 1997-1998 döneminde de sürdûrülmektedır. Ödûl
koşullan şöyledir'
1. Ödüle herTürk gazetecı aday olabilir.
2. Adaylık. gazetecinın kendi ya da Ödûl Komitesi'nin önerisi i!e gerçekleşir.
3. ödûle aday göstenlecek haberlenn 1 Nisan 1997 ile 31 Mart 1998 tarihleri
arasında günlük gazeteler ya da süreli yaymlardan binnde yayımlanmış ohnası gereklidir.
4. Ödüle aday olabilmek için mtelıkleri 3. maddede belirtılen haberlerin yayımlandığı gazete ya da
süreli yayınlann 1 sayısının 10 Nisan 1998 günü akşamına kadar Bûlent Dikmener Haber Ödûlü
PK: 246 /tstanbul adresine taahhütlü olarak ulaştınlması zorunludur.
5. Ödüller:
a)HaberÖdütü,
b) Mansiyon,
c)JüriÖzelÖdülü
olarak belirlenmiştir.
Kazananlara, ödülü sımgeleyen birer plaket ile özel armaganlar verilir.
6. Seçici Kurul, Erhan Aloıldız, Müfît Alaçalı, Yalçın Bayer, Fikret Dağlıoflu, Orhan Erinç,
Yalçın Eryalcıo. Dogan Kahrcıoğlu, Ergin Konuksever, Oktay Kurtböke, Turgay Olcayto, Deııiz
Som, Vılmaz Tuoçkol ve Ulvi Yanardağ'dan oluşrauştur.
ÖDÜL KOMİTESİ
Soygun yapıp yangın çıkardılar
Sultanahmet Ayama
Kilisesi'nde cinayet
İstanbul Haber Servisi - Sultanahmet 'teki Ortodoks
Ayama Kilisesi'ne soygun amacıyla giren kimliği be-
lirsiz saldırganlar. kilise bekçisi Vasil HavyarapuJos'u
öldürdükten sonra su kuyusuna attılar. Izlerini yok et-
mek isteyen saldırganlar, kilisede yangın çıkartıp tari-
hi Incil ve ikonalan çaldıktan sonra kaçtı. Fatih 'te mey-
dana gelen yangında ise aynı aileden üç çocuk duman-
dan zehirlenerek yaşamını yitirdi.
Sultanahmet Divanyolu'nda bulunan Ayama Orto-
doks Kilisesi bekçisi Vasil Havyarapulos (73), kilise-
de önceki akşam saat 17.30 sıralannda çıkan yangın-
dan sonra gecenin geç saatlerinde kıliseye gelen aıle-
si ve kilise yetkilileri tarafından bahçedeki su kuyu-
sunda ölü olarak bulundu. İstanbul Cumhuriyet Sav-
cılığı ve tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün kilisede
yaptığı inceleme sonunda,
çok eski tarihlere aıt paha
biçiJemeyecek değerde bir
Incil ile ikonalann çalındığı
anlaşıldı. Adli Tıp Kuru-
mu'na götünilen Havyara-
polus'un cesedinde darp iz-
İeri belirlendi. Yetkililer, ki-
liseye ibadet amacıyla giren
soygunculann bekçiyi öldür-
dükten sonra 15 metre denn-
liğindeki kuyuya attıklannı
belirterek, "Soygunun ar-
dmdan ipucu bırakmamak
içinyangın çıkartnklannı sa-
nıyoruz" dediler.
Fatih Merkez Mahallesi
Teyyarecı Orhan Sokak'ta
bulunan 5 katlı bir apartma-
nın 4. katında henüz belirle-
nemeyen bir nedenle önce-
ki akşam saat 01.30 sırala-
nnda yangın çıktı. Yangın
sırasında dairede bulunan
aynı aileden Mustafa Kem-
rek (3). Mervem Kemrek (5)
ve Hasan Kemrek (7) du-
mandan zehirlenerek yaşa-
mını yitirdi. Yetkililer, yan-
gınm çıkış nedeninin araştı-
nldığını bildirdiler.