09 Ocak 2025 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 OCAK 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Istanbul Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, gecikmeden Hazine'yi sorumlu tuttu Metro başka bahara kalchtstanbul Haber Servis- Istanbul'un ray- lı toplu taşım sisteminin önemli bir aşa- masıra oluşturan ve son olarak 1998'de bi- tirileceği açıklanan Istanbul Metrosu'nda yolcu taşınmasına Mart 1999'da başlana- bilecek. tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı RecepTayyip Erdoğan. yolcu pe- ronian ve rayaltı betonlannın dökülmesi çalışmalannın devam ettigi metronun ge- cikmesinden Hazine'yi sorumlu tutuyor. Her geçen gün biraz daha büyüyen ts- tanbul'un ulaşım sorununa çözüm getiri- lemiyor. Toplu taşım sistemlerine ağırlık verilmesi ve bu sistemlenn hızlı bir şekil- de yaygınlaştınlmasının sorunu çözece- ği öngörülürken yürütülen çalışmalann yetersizliği ve zamanında bıtırilememe- si sorunun daha da ağırlaşmasına yol açı- yor. Yıllar önce yapılması gereken Istanbul Metrosu'nun yapımına Nurettin Sözen döneminde 1991 yılında başlanmıştı. 1994'te işbaşına gelen Recep Tayyip Er- doğan, Istanbul Metrosu'ndaki çalışma- lan aksatmadan devam ettirmesine karşın, metronun elektromekanik sisteminin ya- pımında aynj başanyı gösteremedi. Elekt- romekanik sistemiyle ilgili iki ihalenin • Yapımına 1991 yılında Nurettin Sözen döneminde başlanan îstanbul Metrosu'nda yolcu taşınmasına Mart 1999'da başlanacak. Metronun ikinci aşamasını oluşturan Taksim-Unkapanı arasımn ihalesi mart ayında kesinleşecek. Metro çalışmalaruun tamamlanacağı tarih yine uzaüldı. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA) iptal edilmesi ve üçüncii bir ihalenin ya- pılması metronun zamanında hizmete gir- mesini engelledi. En son olarak 1998 so- nunda çalışmalann tamamlanacağı ve yol- cu taşınmaya başlanacağı belirtilmesine karşın bu tarih şimdı birazdaha ileriye kay- dınldı. Çalışmalann ancak Mart 1999'da tamamlanabileceği belirtiliyor. 1999Mar- tı'nda yerel seçimlerin yapılacak olması butarihin daha dageriyekaydınlması ris- kini taşıyor. Erdoğan'ın, seçimlerden çok kısa bir süre önce çalışmalan tamamlata- rak metroyu hizmete sokmanın avantajı ile seçimlere girmek isteyeceği değerlendir- mesi yapılıyor. Recep Tayyip Erdoğan, Istanbul Bü- yükşehir Belediyesi'nin 1998 yılı bütçe- si ile ilgili Belediye Meclisi'nde yaptığı konuşmada, elektromekanik sistemi ıha- lesiyle ilgili krediye zamanında onay ver- meyen Hazine'nin metronun 11 ay gecik- mesine neden olduğunu iddia etmişti. Metronun iç işlerinin yapımı sürdürü- lüyor. Elektromekanik sistemin ihalesini alan Cegelec-Albayrak Turizm Seyahat AŞ-Cengiz Inşaat Sanayi ve Ticaret AŞ konsorsiyumu da çalışmalannı sürdûrü- yor. Konsorsiyum, metronun rayalu beton- lannı döküyor. Metrodaki su sızmalannı önleyecek olan enjeksiyon çalışmalan ve yolcu peronlannın yapımı da devam edi- yor. Metronun 6 bin 442 metrelik bölümü- ne 13 bin 480 metre küp rayaltı betonu dö- külmüş durumda. Çahşmalann 1999'un ilk aylannda ta- mamlanabileceğini belirten metronun kontrol amiri Hamdi Türedi, metronun ikinci aşamasını oluşturan Taksim- Yeni- kapı hattınm Taksim- Unkapanı arasının ihalesine katılacak oian firmalann ilk ele- mesinin yapıldığını ve ihaleyi alacak olan fîrmanın mart ayında belli olacağını söy- ledi. Unkapanı-Yenikapı arasının yapı- mıyla ilgili de ihaleye çıkıldığını ve fir- malann tekliflerini verdiğini belirten Tü- redi, "Teklifler inceleniyor. Bu metro Ak- saravtta birtüneJleAksaray- Esenleraraan- da çalışan hafıf metroyla birleştirilecek" dedi. Savcı Ali Sami Arlı acıkladı 'Eski özel timci Andırmak Çahşkan Oteli'nin ortağı' İSTANBUUEDİRNE (Cumhuriyet) - Edime'de 6 kişinin otobüste başlanna tek kurşun sıkılarak öldürülmesiyle ilgili ola- rak gözaltına ahnan biri polis, biri özel tim emeklisi 2 kişinin de aralannda bulundu- ğu 7 kişinin sorgusu, Istanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdiirlüğü'nde sürdürülüyor. Katliamı soruşturan Edirne Cumhuriyet Savcısı Ali Sami Arh, gözal- tındaki özel timci Cemil ADdırmak'ın Ça- lışkan Oteli'nin ortağı olduğunun belır- iendiğini acıkladı. Içişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, TEM katliamındaki olayda 2 polısin yer alması ve yaşayan bir tanık bu- lunmasmın önemli deliller olduğunu söy- ledi. Bu arada operasyonlarda yakalanan 4 silahın, balistik inceleme sonucu olayda kullanılmadığıanlaşıldı. Tekirdağ'daki Yat Otel 'de önceki gün 2 tabanca ve 2 otomo- bille biriikte ele geçirilen Ba- tıJı Turizro ile Istanbul Ak- saray'dakı Çalışkan Oteli'nin sahibı Gaffur Çalışkan. eski özel tim görevlisı Cemil An- dırmak, kardeşı Mustafa An- dırmak, Recep Ramadan v e Ali Tekin Tamgaç ile Istan- bufda yapılan operasyonlar- da gözaltına alınan FatihOk- şan ve eski polıs memuru Önder Topbaş'ın ıfadeleri- nin alınmasına lstanbul'da devam ediliyor. Zanlıların sorgusuna, Istanbul polisi- nin yanı sıra Edime ll Jandar- ma Alay Komutanlığı'nda görevli uzman- lar da katılıyor. Katlıam soruşturmasını yürüten Edirne Cumhuriyet Savcısı Arlı da gelişmelerle ilgili şu açıklamayı yaptı: "Zanklarda ele geçirilen Smith Wesson ve Magnum marka silahlann yapılan ba- listik incelemelerinde kattiamda kuBaıulma- dığıııı teiefonla öğrendim. Ayrıca Baölı Tu- rizm'e ait Çalışkan Oteli'nin ortaklann- dan birinin, güvenlik müdürlüğünden kj- sa bir süre önce aynlarak kayıplara kan- şan eski özel timci Cemil Andırmak oJdu- ğu saptandı." Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, geliş- melerin hızlı olması nedeniyle gözaltı sa- yısında artış olabileceğini de kaydettiler. Istanbul'daki sorgulamanın tamamlanma- smın ardmdan sanıklann Edirne'ye gön- • Içişleri Bakanı - Murat Başesgioğlu, TEM katliamındaki olayda 2 polisin yer alması ve yaşayan bir tanık bulunmasımn önemli deliller olduğunu söyledi. derileceklerini ifade eden yetkililer, dört günlûk gözaltı süresinin yeterli olmaması durumunda yedi günlük ek bir süre daha verebilecekferini belirttiler. Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, olayın tek görgü tanığı olan Polonya uyruklu Re- nata KingaVVesokm-ska'nın zanlılarla yüz- leştirilme veya açılabilecek bir davada ta- nık olarak dinlenmesi için Türkıye'ye cağ- nlmasının mümkün olmayacağmı belirte- rek, "Biz polise 'bu kişiyi git al geP diye- meyiz. Tanığm Türkiye'ye getirilmesi an- cak diplomatik yolla olabilir. Yakalanan zanlüann fotoğraflannı Poloma'ya gönde- rerek\Vesolov,ska'ya gösterip bilgisine ba$- vurabiliriz. Şimdilik bu aşamaya gelme- dik" diye konuştu. Bu arada, yetkililer, olayı gercekleştiren iki saldırgamn, Wesolowska'nın verdiği bilgüer doğrultusunda çi- zıien robotresımlerinin,ya- kalanan zanlılarauyup uy- madığı konusunda henüz tam bir bilgiye sahip olma- dıklannı belirttiler. Zanlı- Iann ifâdelerinin alınması ile ele geçirilen tabancalann balistik incelemelerinin ta- mamlanmasından sonra olayda önemli ilerlemele- rin olabileceği belirtildi. Savcılık yetkilileri, olay- dan kısa bir süre sonra Edir- ne'de görevli bir cumhuri- yet savcısı ile polis ve jan- darmayı arayarak katliamm Batılı Turizm'e aıt bir otobüsteki uyuşturucurucunun ih- banna misilleme olarak yapıidıgını büdi- ren muhbinn peşine düştüler. Yetkililer, arayan kişinin büyük bir olasılıkla yurtdı- şından aradığını. olayla ılgisinın olmama- sına karşın katiliamın detaylannı bildiği- ne dikkat çektiler. Olayla ilgili önemli delillerin bulundu- ğunu belirten Içişleri Bakanı Başesgioğ- lu, "Olayın önümüzdeki günlerdetûm bo- yutlanyla ortaya çıkacağını sanıyomm" dedi. Milli Savunma Bakanı tsmetSezgin de, Edirne'de 6 kişinin öldürülmesi olayı- nın Susurluk ıddialan çerçevesinde değer- lendirilemeyeceğini belirterek "Özel tim- den bir iki kişinin böyle işlere kanşmasını tüm özel time bağlayamazsınız" dedi. GENEL KURUL İLANI Türkrye Selüloz Kâğıt ve Mamulleri Işçileri Sendikası'nın XIV. Olağan Genel Kurulu 07-08 Şubat 1998 tarihinde saat: 09.00'dan itibaren Izmrt Sabancı Kültür Sitesi Salonu'nda aşağıdaki gündem gereği yapılacaktır. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı 14-15 Şubat 1998 tarihinde saat: 09.00'dan itibaren aynı yerde aşağıdaki gündem gereği yapılacaktır. Üyelerimize ve ilgililere duyurulur. SELÜLOZ-İŞ SENDİKASI GENEL YÖNETİM KURULU ADINA MİTHAT SARI Gnl. Başkan MÜSLÜM OCAK Gnl. Sekreter GÜNDEM: 1-) Yoklama ve açılış. 2-j Genel Kurul Divan Teşkili (1 Başkan, 2 Başkan Vekili, 2 Kâtip) 3-) Saygı duruşu. 4-j Genel Başkanın açış konuşması. 5-) Komisyonlann teşkili: a) Tüzük Tadil Komisyonu. b) Bütçe Komisyonu. c) Hesap Tetkik Komisyonu. d) Kararlar Komisyonu. 6-) Misafirlerin tanıtımı ve konuşmalan. 7-) Faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi. 8-) Komisyon raporiannın okunması, müzakeresi ve kabulü. 9-j Kurullann ibrası. 10-) Adayların konuşması. 11-)Seçimler: a) Genel Yönetim Kurulu Başkanı, Genel Yönetim Kurulu Asil (Gnl. Bşk. Vekili, Gnl. Sekreter, Gnl. Mali Sekreter, Gnl. Teşkilat Sekreteri, Gnl. Eğitim Sekreteri) ve Yedek Üyelerinin seçimi. b) Denetim Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi. c) Disiplin Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi. d) Türk-iş Genel Kurul delegelerinin seçimi. 12-) Dilek ve temenniler. 13-) Kapanış. Lütfî Kjrdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, 97'de Türkiye'ye 8 trilyon lira değerinde döviz kazandırdı. 'Kongnetııriyninuı değerinibümiyoruz' GÜLDEN OHRİ Türkiye'nin 5 Eylül I996'da kavuştuğu ilk ve tek uluslararası standartlara sa- hip kongre ve sergi sarayı Lüt- fi Kırdar, I997'de, I3'ü Sinan BflseL uluslararası kongre olmak üzere düzenlenen, 245 aktiviteyle ülkeye büyük döviz girdi- si sağlıyor. Sadece Lütfi Kırdar'ın cirosu 13 milyon dolar olarak hesaplanırken is- tanbul'a bırakılan döviz ortalama 39 milyon dolan (yaklaşık 8 trilyon lira) buluyor. Lütfİ Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı Genel Müdürü Sinan Büsel. kongre turizminin, Türkiye'de yeterince anlaşılamadığını ve bugune kadar ulaşılan rakamlann, dünyanın di- ğer önemli metropollerindeki kongre merkezlerine bakıldığında çok önem- si2 olduğunu'vurgulüySr. D8ha önc^ 1 Avustralya'da, Sydney Kongre ve Ser- gi Sarayı Genel Müdürlüğü yapan Bil- sel; Sydney, Paris, Brüksel, Bern, Ku- düs gibi şehirlerin, ülkelerinin milli ge- lirlerine kongre turizmi sayesinde bü- yük katkıda bulunduğunu da belirti- yor. Bilsel:"Uhıslarara9kongrekreııbü- >ük gefiri sağla>an akth iteler. İstanbuTa uluslararası bir kongre için gelen. ço- kuJusJu bir şirketin üst dü/ev yöneti- cisinin harcamasL, Bodrum'a deniz ve gûne$ için gelen bir turistin harcama- sından farklı oJu\w" diyor ve şöyle de- vam ediyor; "Kongre turisti, 5 yüdız- hotekiekalıyor,en iyi restoranJardaye- mek >iyor, daha çok ahşveriş yapıyor. Zaten kongre\ ı e katılmak için ödediği ortalama bin dolara ek olarak bir haf- ta kaJdığı İstanbul'da 2 bin dolariık özel harcama yapsa, tek başına getirdiği döviz 3 bin dolara ulaşıyor." Uluslararası kongrelerin bir diğer önemli özelliği de ülkelerin ve şehir- lerin tanıtımında oynadığı ayncalıklı rol. ömek olarak uluslararası tıp kong- Edime sanığı 'infaz'dan yargılandı HALtLNEBİLER Edirne-Istanbul TEM otoyolunun 17. ki- Iometresinde altı kişinin katledildiği olaya kanştığı için gözaltına alınan polis memu- ru Önder Topbaş, daha önce de "yargısız infaz" suçundan yargılandı. Küçükçekmece Emniyet Müdürlüğü 'nde görevli Önder Topbaş'ın da aralannda bu- lunduğu 20'den fazla polis, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargısız infaz yaptıkJan gerekçesiyle yargılandı. Bağcı- lar'da bir evde 4 Ağustos 1994 gecesi çı- kan çatışmada Güner Şar, Özlem Kılıç ve HüseyinArslanadlı kişiler polis tarafından öldürüldü. Öldürülenlerin yakmlan; Şar, Kılıç ve Arslan'ın sağyakalanabilecekken polisler tarafindan kasten öldürüldükleri- ni ileri sürerek savcıhğa suç duyurusunda bulundular. Bunun üzerine Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi 'nde açılan dava sonunda Edir- ne katliamı sanıklanndan Önder Topbaş beraat etti. Ancak öldürülen kişilerin avu- katlan bu karan, esas yönünden temyiz et- tiler. Topbaş'ın da aralannda bulunduğu sanıklarla ilgili dosya halen Yargıtay'da bu- lunuyor. releri, yeni buluştann açıklânmasına sahne olan aktiviteler. 2002 yılında Lütfi Kırdar'da gerçekleşecek olan Uluslararası Kanser Kongresi'nde açıklanacak yeni bir tedavi yöntemi, Istanbul ve Türkiye'nin tanıtımına benzersiz bir katkıda bulunabilecek. Tüm dünyada kongre organizas- yonlan için bütçeler aynldığını, tu- rizm bakanlıklan, belediyeler, ilgili dernekler, hatta otellerin biriikte ça- ba gösterdiğini belirten Bilsel, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nden kendi kendini geçindirmesinin yanında ken- di tanıtımını da kendisinin yapması- nın istendiğini söylüyor. Lütfi Kır- dar'ın Kongre ve Ziyaretçi Bürosu yıllık 750 bin dolariık bütçeye sahip- İcen 1998'de Sydney'in bütçesi 6 mil- yon, Singapur'un ise 58 milyon dolar olarak belirfenmiş. Kongre organizas- yonlannın 4-5 yıl öncesinden yapılma- sı gerektiğini belirten Bilsel, Türkiye'de bu rakamlann bile başan olduğunu, bundan sonraki yı1larda da aynı boş- luklann yaşanmaması için şimdiden birçok kongre organizasyonu yapıl- dığını bildirdı. 98'de rezerv r asyonu yapılmış olan 7 uluslararası kong- re var. Avrupa'yla kar- şılaştınldığında bu rakamın 20-25'e çık- ması gerekiyor. Ancak 2000'li yıllarda yapılacak kongreler için anlaşmalann yapılmış olması Sinan Bilsel'i umutlandırıyor. tşte 2005 yılında lstanbul'da yapılacak bir ulus- lararası kongre;" Ulus- lararası Ortopedik Cer- rahi w TravmatoJoji Bir- liği Dünya Kongresi" dedi. HAFE BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Solda Eğriler ve Doğrular Ecevit'i TV'de Ismet Solak'la söyjeşirken izledim. Doğru şeyler söyledi. Tutarlı çözümlemeler yap- tı. Daha sonra CHP adını alan SHP'nin dört yıllık hü- kümet ortaklığını eleştirirken haklıydı... SHP'lilerin yönetimindeki büyük kent belediyeterinin nasıl RP'ye kaydığını anımsatırken haklıydı.. Bugünkü CHP, ortak olduğu hükümetler dönemin- de sol adına ne yaptı? Hangi adımlan attı, hangi re- fonmlan gerçekleştirdi? Atatürk'ün 12 Eylül'de devletleştirilen, el konu- lan kurumlannın devamı niteliğinde oluşturulan der- neklere... "kamu yaranna" konumu bile, hangi hü- kümetler zamanında reddedildi? Zaman zaman sola, solculara, Kemaliştlere ha- karet eden.. son olarak Yekta Güngör Özden ile Şevki Yılmaz'ı aynı kefeye koyan.. birTV kanalının ardındaki sermaye grubuna en büyük yardımı han- gi CHP'Iİ bakan yaptı? Ecevit bunlan söylemedi, ama ben düşündüm. Be- lediyelerin dinci sağa yitirilmesinin ardındaki ne- denler ise zaten herkesçe biliniyor. Buna karşılık DSP'Iİ bakanların bu hükümetteki altı aylık çalışmalannın ne kadar olumlu olduğu da açık... Başta Ecevit olmak üzere, ciddi bir çalışma içindeler. Reform tasanlan hemen hep onlardan çı- kıyor. Hazırlıklı, birikimli olduklan belli. Aralannda uyumsuzluk yok. Çelişki yok. Bireycilik yok. Bunlann hepsi doğru... Ama her şey orada bitmi- yor!.. • • • Demokrasi yaşanılarak öğrenilir. Bizde -1961 'den bu yana- hükümet ortaklıklarını yaşayarak öğreni- yoruz. Bugünkü hükümet de -en azından bugüne kadarki yaşamı ile- olumlu sayılabilecek bir örnek oluşturuyor. Ortaklar arasında belirti bir uyum var. Ve gazeteler, bu uyumun bir "seçim işbirliği"ne kadar uzanabileceğini yazıyorlar. Hoşgörü ve uzlaşma demokrasinin temelinde yer alır. Böyle bir uzlaşmayı da eleştirmekçok yanlış olur. Ama bazı sorulann yanıtlannı aramak da aynı ölçü- de demokrasinin gereğidir. Bazı sağcı partilerle bir seçim işbirliğine bile açık olan Sayın Ecevit, acaba niçin bir CHP ile hemen "her türlü yakınlaşrna "ya karşı? Biryanda.. geçmişte Içişleri'ni de Milli Eğitim'i de bozmuş.. dinci veTürk-lslam sentezci kadrolann eli- neteslim etmiş.. bugün de yerel yönetimlerde RP'nin yedek lastiği görevini üstlenmiş bir ANAP var. Öte yanda.. bazı numaracı cumhuriyetçileri, ba- zı "ulusal sol" karşıtlannı, bazı a/tıok düşmanlannı içinde banndırmakla beraber.. tabanının ve yöne- tim kadrolannın büyük çoğunluğu ile Kemalizm yan- lısı olan bir CHP var. Acaba DSP, karanlığadönüşü engelleyecek bir dev- let yapısını, bu hükümetle kurabilir mi? Acaba bir CHP-DSP ortaklığı hükümet olabilse, ülkeyi esen- liğe çıkarmak çok daha kolaylaşmaz mı? • • • . . _ „ . Elbette ki... •, , Sekiz yıllık zorunlu temel eğitimi, sağ-sol karma- sı bir hükümetle gerçekleştirmek daha kolaydır. Böyle bir adımı salt sol bir hükümetin atması çok daha sancılı olabilirdi. Dinci ya da tutucu çevreler çok daha "tedirgin" olabilirdi. Elbette ki... Ekonomiyi çöküntüden kurtaracak, yeniden ayak- lan üzerinde durabilir hale getirecek bir yolu, sağ- sol karması bir hükümetle izlemek daha kolaydır. Bu amaçlı adımlan salt bir sağ hükümetin atma- sı çok daha zordu. Emekçi kesimler kemer sıkma- yı çok daha zor kabul edebilirlerdi. Ama tüm bunlar bir "geçiş dönemi" için geçeıii- dir. Böyle bir geçiş döneminin sonunda, ülkeyi asil esenliğe çıkaracak olan iktidar, ancak sol bir iktidar olabilir... Çünkü ülkeyi bu noktaya getirenlersağ ik- tidarlardır. Ve bir sol iktidan hazıriayacak koşullan şimdiden düşünmek de öncelikle bugün sol partileri yöneten- lerin görevidir. BOTAŞ'a tepki BURSA (Cumhuriyet) - BOTAŞ'ın, Bursa'daki sana- yi kuruluşlanna verilen do- ğalgazı keseceğine ilişkin açıklamalan, sanayicilerin tepkisine neden oluyor. BOTAŞ'tan gelen doğalga- zın yetersiz kaldıği, konutlar- da İcullanımın arttığı yolun- daki açıklamalardan sonra, önceki gün Bursa Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Mü- dürlüğü'ne gönderilen, "Sa- at 16.00'dan itibarengaa ke- sfa" talimatı yakınmalaıa ne- den oldu. OSB Müdürü Su- atözel, BOTAŞ'tan gönde- rilen yazı üzerine, önceki ak- şam abone sanayi kunılus- lanna verilen gazı azalttıkla- nnı belirterek şunlan söyle- di: "Ancak ilerleyen saatier- de,' Yüzde 25-50 kesinti ya- parsak kısıntıyı atlatınz' de- meye başladılar. Ankara'ya başMirular\-apukvegazı tek- rar açük, Karşı tarafta da basınç düşürfihnedLResmen önümdcgazı kesmeemri \ p ar. ancak gayri resmi olarak ke- sinti\i atiattık. 40 küometre- lik şebekem var. Gazı tama- menkesersekmihiMilarca do- lariık yaünm heba olur. Çok riskB bir durum. Havalarso- ğuduğu içinAnkara veİstan- bui'da konutiarda doğalgaz kullanımı artt. BOTAŞ, ön- ceüği konutiara veriyor. Oza- man sanayiye verflen gaz aza- hyor. Havalann ısınması için dua ediyoruz. Sıcakhk iki de- recedüşse, gaa kesmeye kal- kıyorlar.Sanavici akuıülı du- rumda." 92 fabrikanın do- ğalgaz kullandığı OSB'de, aylık 190 milyon metreküp doğalgaz kulianılıyor. BÜLENT DÎKMENER HABER ÖDÜLÜ YARIŞMASI Gazetecı Bölent Dikmener ın anısını yasatmak ve Türit gazetecilıgıne olan katkılannı manevı yönden siirdürmeyı sağlamak amacıyla. adına 1980 yılında konulan "Haber Ödülü" 1997-1998 döneminde de sürdûrülmektedır. Ödûl koşullan şöyledir' 1. Ödüle herTürk gazetecı aday olabilir. 2. Adaylık. gazetecinın kendi ya da Ödûl Komitesi'nin önerisi i!e gerçekleşir. 3. ödûle aday göstenlecek haberlenn 1 Nisan 1997 ile 31 Mart 1998 tarihleri arasında günlük gazeteler ya da süreli yaymlardan binnde yayımlanmış ohnası gereklidir. 4. Ödüle aday olabilmek için mtelıkleri 3. maddede belirtılen haberlerin yayımlandığı gazete ya da süreli yayınlann 1 sayısının 10 Nisan 1998 günü akşamına kadar Bûlent Dikmener Haber Ödûlü PK: 246 /tstanbul adresine taahhütlü olarak ulaştınlması zorunludur. 5. Ödüller: a)HaberÖdütü, b) Mansiyon, c)JüriÖzelÖdülü olarak belirlenmiştir. Kazananlara, ödülü sımgeleyen birer plaket ile özel armaganlar verilir. 6. Seçici Kurul, Erhan Aloıldız, Müfît Alaçalı, Yalçın Bayer, Fikret Dağlıoflu, Orhan Erinç, Yalçın Eryalcıo. Dogan Kahrcıoğlu, Ergin Konuksever, Oktay Kurtböke, Turgay Olcayto, Deııiz Som, Vılmaz Tuoçkol ve Ulvi Yanardağ'dan oluşrauştur. ÖDÜL KOMİTESİ Soygun yapıp yangın çıkardılar Sultanahmet Ayama Kilisesi'nde cinayet İstanbul Haber Servisi - Sultanahmet 'teki Ortodoks Ayama Kilisesi'ne soygun amacıyla giren kimliği be- lirsiz saldırganlar. kilise bekçisi Vasil HavyarapuJos'u öldürdükten sonra su kuyusuna attılar. Izlerini yok et- mek isteyen saldırganlar, kilisede yangın çıkartıp tari- hi Incil ve ikonalan çaldıktan sonra kaçtı. Fatih 'te mey- dana gelen yangında ise aynı aileden üç çocuk duman- dan zehirlenerek yaşamını yitirdi. Sultanahmet Divanyolu'nda bulunan Ayama Orto- doks Kilisesi bekçisi Vasil Havyarapulos (73), kilise- de önceki akşam saat 17.30 sıralannda çıkan yangın- dan sonra gecenin geç saatlerinde kıliseye gelen aıle- si ve kilise yetkilileri tarafından bahçedeki su kuyu- sunda ölü olarak bulundu. İstanbul Cumhuriyet Sav- cılığı ve tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün kilisede yaptığı inceleme sonunda, çok eski tarihlere aıt paha biçiJemeyecek değerde bir Incil ile ikonalann çalındığı anlaşıldı. Adli Tıp Kuru- mu'na götünilen Havyara- polus'un cesedinde darp iz- İeri belirlendi. Yetkililer, ki- liseye ibadet amacıyla giren soygunculann bekçiyi öldür- dükten sonra 15 metre denn- liğindeki kuyuya attıklannı belirterek, "Soygunun ar- dmdan ipucu bırakmamak içinyangın çıkartnklannı sa- nıyoruz" dediler. Fatih Merkez Mahallesi Teyyarecı Orhan Sokak'ta bulunan 5 katlı bir apartma- nın 4. katında henüz belirle- nemeyen bir nedenle önce- ki akşam saat 01.30 sırala- nnda yangın çıktı. Yangın sırasında dairede bulunan aynı aileden Mustafa Kem- rek (3). Mervem Kemrek (5) ve Hasan Kemrek (7) du- mandan zehirlenerek yaşa- mını yitirdi. Yetkililer, yan- gınm çıkış nedeninin araştı- nldığını bildirdiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle