29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9FVLUL1997SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 20 bin liralıklar tedaviUden kalkıyor ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Yırmı bin liralık banknotlar. bugün tedavülden kaldınlıyor. 9 Mayıs !988ve3Nısan 1995 tarihlerinde tedavüle çıkanlan 20 bin liralık banknotlar bugünden itibaren piyasada işlem görmeyecek. 20 bin liralık banknotlar. 10 yıllık yasal zamanaşımı süresinin sonu olan 9 Eylül 2007 tarihi akşarruna kadar. Merkez Bankası gişelennde değiştinlebilecek. Etibank madencilikten çekiliyor • ANKARA (AA)- Etibank. bankacılıktan sonra madencilikten de büyük ölçüde çekilmeye hazırlanıyor. Etibank'ta yûrûtülen çalışmalara göre. Bor dışındaki işletmelerde özelleştirmeye gidilecek. Seydişehir Alüminyum, Kütahya Gümüş ve Küre Bakır işletmeleri öncelikle özel sektöre açılacak. Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, "Etibank'ın özelleştirilmesine ilışkin çalışmalan 1 ay sonra Bakanlar Kurulu'na sunacağım" dedi. ÖYK'den Kurtalan Çimentoya onay • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştırme Yüksek Kurulu (ÖYK), Kurtalan Çimento ile Orüs'e ait 5 ışletmenin satışını onaylarken Konya Krom Magnezit Tuğla Sanayii ve Tıcaret AŞ ıçin açılan ıhaleyi ıptal erti. Özelleştirme tdaresi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, ÖYK karan ile Kurtalan Çimento'da bulunan yüzde 100 kamu hissesi Canlar Otomotiv'e; Orüs'ün Eskipazar, Bartıri, IJ Dursunbey. Kalkım. Demırköy işletmeleri ortak ginşım gruplanna verildi. Boyner-Dinçkök işçlsi rekop kazandırdı • ANKARA (ANKA)- Türkiye'nin en büyük 500 kuruluşu arasında ışçi başına en çok kânn, Boyner-Dinçkök ailesinin ortak enerji şirketi olan Ak Enerji'de ortaya çıktıği belirlendi. Ak Enerji'de işçi başına elde edilen kâr. 25.6 milyar lira olarak hesaplandı. tkinci sırayı, işçi başına 19.8 milyar lirayla Turcas Petrolcülük alırken Hürriyet Gazetecilik, 17.1 milyar lirayla üçüncü sırada yer aldı. Almanlardan GAP'a iki proje • ŞANUURFA(AA)- Alman Teknik Işbirliği Kurumu GTZ, GAP'ta insanlann ekonomik ve sosyal durumlannın iyileştırilmesi için iki proje yürütecek. GAP Bölge Kalkınma ldaresi Bölge Müdürü Erkan Alemdaroğlu. bu projeyle ilgili geçen ay Türkiye'ye gelen Dr. Helge Neutatz'm Ankara. Diyarbakır ve Şanhurfa'da temaslarda bulunduğunu bildirdi. Alemdaroğlu "GTZ'nin ağırhk verdiği noktalar fakirlikle mücadele, doğal kaynaklann korunması ve ileri eğitimdir" dedi. AB'den MEDA Fonu ihalesi • ANKARA (AA)- Avrupa Birlıği, Akdeniz iilkeleri için kurduğu MEDA Fonu'ndan faydalanmak üzere yapılan başvurulan değerlendırerek mali yardım alma sürecini hızlandırmak üzere, tüm Akdeniz ülkelerinde "Meda Takımı" projesi başlattı. Türkıye'de bu çerçe\ ede ağustos ayında açılan ihalenin ilk aşamasında 10 fırma listeye girdi. 10 fîrma, 23 Eylül'e kadar tekliflenni yenileyerek AB Komisyonu'na teslim edecek. Seçilecek firma, kasım ayında Ankara'da çalışmalanna başlayacak. İşçi ve işveren sendikalan, Avrupa Parlamentosu'nda sivil baskı unsuru oluşturacaklar Sendıkalar Avrupa yohındaFİLİZ GÜMÜŞ REFAHYOL döneminde birleşik muhalefet yürüt- meleriyle dikkat çeken Tür- kiye'nin 5 büyük "'shiltop- lum kuruluşu" olan Dev- rimcı İşçi Sendikalan Kon- federasyonu (DÎSK). Tür- kiye İşçi Sendikalan Kon- federasyonu(Türk-lş). Tür- kiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK). Türkiye İşverenler Sendi- kası (TİSK) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB). 16 eylülde Stras- bourg'a giderek Avrupa Parlamentosu'nda görüş- melerde bulunacaklar. Türkıye'deki "irtica" tehlikesi karşısında. iktıdar değişikliğinin. Avrupa Bir- liği'nin (AB)dedahaönce tanık olmadığı bır bıçimde *sml tophımun"1 isteğı üze- nne olduğunu AB'ye anlat- mak isteyen başkanlar. özellikle malı yardım ko- nusunda "sivil baskı unsuru" oluşturmayı amaçlıyorlar. İşçi ve işve- ren temsilcilen. Türkıye'nın •'emeğin ve sa- navinin temsil- eileri" sıfatıyla. AB Karma Par- lamento Komis- yonu Eşbaşkanı Pieter Dankert tarafindan Strasbourg'a davet edildiler. TESK, AB'nin de ilgili olduğu, küçük ve orta TİSK Başkanı Bavdur, TOBB Başkanı Miras. Türk-İş Başkanı Meral, DİSK Başkanı Budak (soldan sağa) Avrupa Parlamentosu'nda lobi yapacak. ölçekli işletmelenn (KOBt) gelışimi konusunda ıleti- şim kurmak ısterken DtSK ve Türk-tş. Sosyalıst Grup'la Türkiye dekı sen- dıkalsorunlarveyurtdışın- da yaşayan Türk ışçılenn durumlan konusunda te- maslarda bulunacak. TO- BB ve TİSK de AB ile gümrük birliği sürecinde Türk sanayiinde yaşanan sıkıntılar konusunda görüş bıldirecekler. DİSK Başkanı Rıdvan Budak. AB Parlamentosu ıçensındeki Hınstıyan De- mokratlar dışında tüm gruplann, Türkiye'nin Av- rupa ile entegrasyonunun, "shil toplum kuruluşlany- la ilişki kurarak sağlanabi- leceği" polıtikasını güttü- ğünü belirterek şöyle ko- nuştu: "*ÖzeUikJe Sosyalist Grup'un bizimle biriikte bir Avrupa büeşkesi oluş- masını istediğj- ni gördük. Tür- kiye bir Doğu- Batı ikikmiyle karşı karşıyay- dı. İrticanın önemini onlar da kavramış olacaklar.Avru- pa'ya ghmeden önce Dişişleri Bakanhği'nda yapacağunız toplandda. Tür- kiye'nin gerekli yardımı alması için sivil inisiva- tif olarak bir baskı unsuru oluşturulabile- ceğini tarüşaeağız.'" Brüksel'dekı DİSK Av- rupa Temsilcısi Yücel Top ıse AB'nin özellikle son ık- tidar değışıklığınde ışçı ve işveren olarak sivil toplum kuruluşlannın birleşik bir muhalefet yürütmelerınin Avrupa'nın dikkatını çek- tiğinı belırtti. Top. görüş- menin yapılacağı hafta AB Parlamentosu'nda genel kurulu nedeniyle bütün parlamenterlerin Strasbo- urg'da bulunacağını belırt- ti. Palamenterle görüşme konulannın daha çok Dışiş- leri Bakanlığı'nda 13 eylül- de yapılacak toplantıyla şe- kılleneceğinı sövleyen Türk-lş Başkanı Bayram Meral. gündeme Türki- ye'nin genel siyasal ve eko- norruk durumunun yanı sı- ra işçi ve işveren ılişkile- riyle yurtdışında çalışan iş- çılerin durumunu getire- ceklenni belırtti. TESK Dış Ihşkıler Biri- mı Başkanı Mustafa Bek- taş ise "Türkivc'nin konu- lan beili. Gümrük biriiğin- de verüen sözler yerine ge- drilmedi. Öte yandan de- mokrasi ve insan haklan konusu da onlann günde- minde" dedi. Toplam gelirler içindeki payı yüzde 11 Ege ranta itibar etmedi tZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Ege Bölge- sı'nde 100 büyük firma açıklandı. Ilk iki sırayı Tüpraş ve Petkim alırken Philsa özel sektörün lide- n oldu. Istanbul firmalanmn ağırlıklı olarak rant gelir- lerinden kârettiklerini ifa- de eden Ege Bölgesi Sa- nayi Odası (EBSO) Yö- netim Kurulu Başkanı Aül Akkan, "EgeB sanayi- ci rantheci olmadı. olma- yacak. Yatinmla büyüme- yi hedefliyor. 100 firmanın toplam gelirler içinde rant gelirleri 1995 yüında yüz- de 9iken 19%'dayüzde 11 ounuştur" dedi. Geçen yıl özel sektör satış kârlılığının yüzde 8.4'ten 7.9'a, özsermaye kârlılığının ise yüzde 26'dan yüzde 25'e gerile- diğını belirten Akkan "Bölgede kârtılık düştü. Bunun nedeni 1996yılının yaünmlar vılı olmasıdır" diye konuştu. 1996 yılında başlayan KOBİ yatınmlannın bu yıl da hizla devam ettiğı- ne işaret eden Akkan, bunlann büvük kısmının Ege Bölgesi'nde İlk 1O - Satışlar TUPKAŞ PETKİM M^^- -ğ& '~%^M PHİLSA j f % **X\ BMC ~ *^y \ \\ (ZMİR DEMİR ÇEÜK \ TARİŞ PAMUK TARIM SATIŞ KOOP OPELTÜRKİYE ^ ^ J Ç ~ PINARSÜT %2m %3 230.111.757 56.900.000 L 52.499.103 I 21.723.292 15.911.314 15.449.420 12.500.0% 10.771.040 RAKS ELEKTRONİK EGE BİRACILIK 10.556.971 9.788.266 önümüzdeki yılın bolge ekonomik değerlendir- melerine yansıyacağını anlattı. EBSO arafından hazır- lanan Egelı 100 Büvük Sanayı Kuruluşu değer- laıdirmesinde 1996 da ılk ' beş firmanın flretimden satışlannın 377.2 trilyon. 100 büyük firmanın top- lam üretimden satışlannın ise 739.4 tnlyon lıra oidu- ğu açıklandı. Cretımden satışlar 19%'da cari yüzde 84. re- el yüzde 5 oranında arttı. İlk beş firmanın 100 bü- vük fırma üretiminden sa- tışlan içindeki payı yüzde 51 oldu. 1996'da ilk 100 firma- nın istıhdamı bir önceki vıla göre yüzde l'lık bir artış gösterdı. İhracatta ise ilk 100. vaklaşık 2 milyar .<^>larltk dış sattş yaptı. Akkan. değerlendir- melennde kamuda büv ük gerileme gördüklerini söyledi. "Kamu batmış" dıven ,\kkan, özel sektö- rün vaklaşık lOvıldırdev- letın ekonomıden elını çekmesi ıçin vaptığı çağ- nlann ne kadar haklı ol- duğunu eösterdiöinı söy- ledi. Sayaççılara 240 trilyonluk pazar yaratılacak 'îndirim değil, dolaylı zam' FATMA KOŞAR/NLRTEN YALÇIN Bakanlık tarafindan açıklanan ucuz tarife- li elektriğın tüketıciye faturası 240 trilyon li- ra olacak. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan- lığı'ıun yüzde 50 indirimle tanıttığı "ucuz eİektrik" zaman ayarlı sayaçlann alımını zo- runlu kılarken, uygulama pek çok örgüt ta- rafindan tepkivle karşılandı. 30 milyon abonenin yaklaşık 8 milyon lı- ra karşılığında satuı alacağı sayaçlarla yarar- lanacağı uygulamanın amacı bakanlık yetkı- Iılerince "elektrikrüketiminingününhersa- atine yayılmasr şeklinde özetlenırken. bazı kesımler uvgulamayı "dolayh yoldan zam vapmak ve sayaçlann değiştirilmesi yoluyla birilerini zengin etmek" olarak değerlendiri- yor. Kamu Iktisadi Teşebbüslerini Geliştirme Merkezi (KİGEM) Genel Sekreten İlker Er- ruğrul indinmli saatlerin enerjide tasarrufun mümkün olmadığı bır dılımı oluşturduğunu söyleyerek. sözkonusu uygulamanın enerji dağıtrmmda planlanan özelleştirme öncesin- de halkı ucuzluk yalanıyla kandırmak anla- mına geldığını belırtti. Ertuğrul "Hükümet bu volla en çok talebin olduğu 17.00-22.00 sa- atleri arasına sık sık zam yaparak. diğer za- manlardaki indirimi telafi edecek, olan yine rüketicije olacak" dedi Elektnkteki ucuzlu- ğunu "ikinci ceset torbası vakası" olarak ta- nımlayan Ertuğrul "Tüketimin en \nğun ol- duğu 1 7.00-22.00 zaman diliminde yüksekta- rife uvgulandığı gözden kaçınlıyor. L'vku sa- atinde verecekleri indinmli elektriğin tüketi- ciye faydasının ounayacağı çok açık. Bu uy gu- lamaytasayaçyoluyla birilerini zengin etmeyi \«dogrudan yapamadıklan zamlan dolayh o- larak yapmayı amaçhyorlar" dedi Elektnk Mühendıslen Odası eskı Başka- nı Ünal Erdoğan ise bakanlığın "sayaçlann yenilenmesi"yönündeki açıklamasınıeleşti- rerek "Sayaçlann mutlaka değiştirilmesi ge- rekmiyor. şimdiki sayaçlar ufak bir adaptas- yonla kullanılır hale getirilebilir" dedi. TEKFEM Endüstri \e Tıcaret AŞ'den Eİektrik Mühendısi Mehmet Yaman da. sa- yaçlann değıştinlmesının zorunlu olmadığı- nı belirterek "Bir süre önce ay nı tarüşma ya- şandı. Amaçlan İstanbul'daki say açlan değiş- tirmek. Daha önceki girişimlerinde, yeni sa- yaç bedellerini kimin ödeyeceği konusunda anlaşmazhkyaşanmıştı. Şimdi de indirim adı alunda sayaç bedelini vatandaşa ödeten bir yöntem buldular" dedi. Istanbul Sanayı Odası(lSO) Başkanı Hü- samettin kavi de bu u>gulamayla elektriğın ucuzlamadığını söyleyerek "Ortalamafiyat zaten aynı olacaktır. Burada ön plana çıkanl- nıası gereken herhangi bir dilinı içinde elekt- riğin ucuza sahlacağı değil, enerjinin zaman dilimleri arasında orantıh olarak dağınlaca- ğıdır" dedi Enerji \e Tabiı Kaynaklar Ba- kanlığı Enerji Işleri Genel Müdür Yardım- cısı Osman İlhan ıse. uygulamadan yarar- lanmak ısteyenlerin sayaç değıştireceğini. is- temeyenlerin değiştırmemekte özgür oldu- ğunu belırtti. ÇIFTÇININ DOSTU /SADULLAH usırat Milyonlarca pamuk üreticisine bu yıl da yazık oldu. Hem ilan edilen pamuk fi- yatlan maliyetin çok altında kaldı hem de üretıcilerin dört gözle beklediklerı ~pnm sistemi" gene uyutuldu. Böylece 1997 yı- lı pamuk piyasasına da tüccar ve sana- yıciler damgasını vurmuş oldu. Pamuğu aylarca gecelı gündüzlü uğraş vererek yetiştıren çiftçi bu yıl da para kazanama- yacak, buna karşılık alım-satımını yapan- lar ve sanayide kullananlar kasalarını tı- ka basa dolduracaklar... Halbuki Necmettin Erbakan ve Tan- su Çiller hükümetinden kurtulduğumuz ilk günlerde 55. hükümeti kuracak olan Mesut Yılmaz ve bazı parti yöneticileri- nin sözleri tanm kesimine umut vermiş- ti. Aynca buğday fiyatlan düşük olsa bi- le 17 yıldan beri ilk kez uygulanan "pe- şin ödeme" çiftçiyi sevindırmişti. Ama Mesut Yılmaz'ın pamukta düşük fiyat i- lan etmesi üreticileri karamsarlığa itti. He- le prim sisteminın bu yıl da uygulanma- ması büyük tepki yarattı. Hükümete kar- şı olan güveni sarstı. Pamuk üretilen böl- gelerdeki çiftçiler ve kuruluşlan, "Bu yıl gene hem devlet hem de üreticiler kay- bedecekler" diyor... Başbakan Mesut Yılmaz'ın Antalya'da ANTBİRLİK Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamaya göre, Ege ve Antalya pamu- ğu üreticinin elinden 140 bin liraya alına- cak. Çukurova pamuğuna ise biçilen fi- yat 120 bin lira. Başbakan, diğer ürün- lerde olduğu gibi pamuk alım fiyatlarının da kademeli olarak arttınlacağını. eylül ve ekim aylannın ardından pamuk fiyatları- na kasımda 5 bin. aralıkta 5 bin lira ol- mak üzere 10 bin lira ilave edileceğinı söyledi. Bazı gazeteler bu açıklamanın ardından okuyucularına pamuk alımlan- nın 150 bin liradan yapılacağını duyurdu- lar. Nitekım hükümetin vermek istediği görüntü de buydu. Ancak pamuk ekimi yapılan bölgeler- de fiyatların açıklanmasından bu yana kızılca kıyamet kopuyor. Üreticiler hem hükümeti eleştiriyor hem de adeta yas tutuyor. Özellikle prim ve yüksek fiyat beklentisi içinde bulunan üreticiler, "şok" geçiriyor!... 5 bin lira fark tüccara kalır Eylül ve ekim aylarından sonra kasım ve aralık aylarında uygulanacak olan be- şer bin lirafarktan üreticilerin yararlanma şansları çok az... Zıra büyük çoğunluğu borçlu olan üreticilerin kasım veya aralık ayına kadar beklemeleri mümkun değil. Banka kredilerınin ve esnafa olan borç- lannın vadeleri genellıkle eylul sonu ve- Pamuk Ureticisinden Mesut Yılmaz'a ya kastm ayı başlanna denk geldıği için üreticiler. topladıkları pamuğu vakit ge- çirmeden satmak zorundadır. Hatta bir- çoğu tarlasından veya bahçesınden çu- vala doldurduğu pamuğunu pazara sür- meye çalışır. Başka çaresi yoktur. Çün- kü bankalara olan borçlarını zamanında kapatamazlarsa katmerli faiz ödemek zorunda kalırlar. Ayrıca mahkeme ve ic- ra kapılarında surünürler... Türk çıftçisi onuruna çok düşkündür. Bu nedenle borçlarını kapatabilmek için kazancından fedakârlık etmeyi göze alır ve pamuğunu ucuz fiyatla tüccara ve sa- nayiciye satar... Çark, üreticinin daha iyi sömürülebılmesi ıçin böyle kurulmuş ve geliştirilmiştir. Tüccar. sanayici ve hatta hükümetler bu durumu son derece iyi bı- lir. Üreticiler bu sömürü çarkının kınlma- sı için çırpınır, yetkili makamlara başvu- rur. Hazırladıklan raporları ilgililere sunar. Çiftçi kuruluşlannın resmi ve ozel bütün toplantılarında konuşulur, tartışılır... Bu tartışmaları bakanlar, yetkili bürokratlar dinler. ama gene de değışen bir şey ol- maz. Bu tür sömurü çarkı surer gider... Çünkü tüccar ve sanayicının hükümet üstündeki etkinliği bu düzenin değişme- sıni engeller... 17yıldan beri birtekyıl ve bir tek zeytinyağının dışında her yıl, her üründe tüccar ve sanayicinin istediği ol- muştur. Orneğin kredilerın vadeleri hasat dö- nemının üç ay sonrasına bırakılsa, faiz- leri biraz düşük tutulsa veya yeterli bir ta- ban fiyat verilerek TARİŞ. ÇUKOBİRLİK ve ANTBlRLlK'in peşin para ile alım yap- ması sağlansa bu sömürü çarkı bir anda biter ve tanm kesımı de rahat bir nefes alır. Yaşamı değişır... Pnm sistemi vergi kaçağını önler... Nitekim bu yıl da çıftçilenn kredi va- delerinde bir değişiklik olmadı. Çiftçi ge- ne ürününü toplar toplamaz satacak. Us- telik kaç lira olduğuna bakmadan. Değil kasım ve aralık aylannda verilecek 10 bin lira farkı beklemek, belki de ilan edilen 140 bin lira fıyatın çok altında satmak zo- runda kalacak!... 140 bin lira alım fiyatı çok düşük. Çün- kü bir kilo pamuğun maliyeti 168 bin li- ra... Geçenlerde Manisa'da 23 kurulu- şun ortaklaşa yaptıklan toplantıda tanm ile ilgili bazı önemli kararlar alınmıştı. Bu arada pamuğa 190 bin lira fiyat istenme- si uygun görülmüştü. Nitekim oybirliği ile alınan karar gereğince 190 bin liranın 150 bin lirasının fiyat olarak açıklanması, 40 bin lirasının da prim olarak ödenmesi önerilmişti... Üretıci kuruluşlan ve üreticiler "prim sistemi"n\n yeniden getirilmesinde ısrar- lıydılar. Çünkü pamukta çırçırcıdan, iplik- çiden, dokumacıdan, konfeksiyoncu- dan, toptancıdan, perakendeciye kadar oluşan zincir içinde her yıl trilyonlarca li- ra vergi kaçağı vardı. 1997 yılı için bu ver- gı kaçağının 280 trilyon lırayı bulacağı hesaplanmıştı. Bu nedenle devletın ure- ticiye vereceği pnmden hıçbir kaybı ol- mayacak, üstelik kazançlı daçıkacaktı./ Nitekim 1993 yılında pamuğa kilo başı- na 3 bin lira prim verilmişti. Odenen prim 4 trilyon 500 milyar lira tutmuştu. Fazla- dan sağlanan vergi ise 15 trilyon liraya yaklaşmıştı. Böylece hem üretici hem de devlet kazanmıştı. Prim verilseydi, bu yıl da aynı sonuç alınacaktı. Belki üreticiye 100 tnlyon lira civarında prim dağıtıla- caktı, ama devlet, karşılığında 300 trilyon liraya yakın vergi sağlayacaktı. Ancak.. bazı sanayici ve tüccar vergi kaçırama- yacaktı. Nitekim 1994 yılında bazı sanayici ve tüccar prim sistemi uygulamasına şid- detle karşı çıktılar. Hatta 1994 yılında za- manın başbakanı Tansu Çiller bütün ürünlerde prim sistemine gideceklerini ve aynı yıl pamuğa bin lira prim verecek- lerini açıkladığı halde, son anda uygula- madan vazgeçildi. Tansu Çiller de bir da- ha prim lafını ağzına bile almadı. Konu butün çıplaklığı ile Necmettin Erba- kan'a da anlatıldı... O da işin üstüne git- meye cesaret edemedi... Böylece pamuk üreticilerinin ve halkı- mızın hakkı olan yüzlerce trilyon lira yıl- larca vergi kaçıranlann kasalanna aktı... Ne yazık ki Mesut Yılmaz herhangi bir müdahalede bulunmazsa bu yıl da ak- maya devam edecek!... Aslında prim sistemi vergi kaçırmayı amaçlamayan işadamlan ıçin de son de- rece yararlı bir uygulama. Çünkü pnm sistemi, son yıllarda en çok şikâyet ko- nusu olan iç ve dış piyasa fiyatlan ara- sındaki dengesizliğı de ortadan kaldın- yor. Ürüne verilecek fiyat dış piyasalar ölçüsünde olacak... Prim de üreticinın zararını önleyecek.. bıraz da geçimine katkıda bulunacak... Böylece ihracatçı ve sanayici dış piyasalara açılabilecek... Hem ülke ekonomisi hem kendisı kaza- nacak... 30 milyon kırsal kesım insanı da eline geçecek para ile ülke ekonomisıne katkıda bulunacak... Devlet hepsinden daha çok kazanacak ve ülkenin kalkına- bilmesi için yararlı yatırımlar yapabile- cek... Bundan daha güzeli olabilir mi? Üç beş kişinin veya üç beş yüz kişi- nin daha çok para kazanması için bu ka- dar güzelliklere sırt çevirmek yanlış de- ğil midir? Mesut Yılmaz'ın bu konuyu bir kez daha düşünmesinde yarar vardır... Eğer isterse bu konuda kendısine ciddi bil- giler aktarabılecek insanlann da isimlerini verebıliriz... İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER v Ucuzdur Vardır İlleti' Abdullah Baştürk'ün oğlu Bülent'in nıkâhı için Genel-lş'in Ören'deki tesislerinde toplanan Sunar Sitesi sakinlerinin gözlerinde hüzün ve sevinç göz- yaşları buluşuyor. Her taşında Baştürk'ün emeği olan DlSK'le ilgili en onemli toplantıların yapıldığı mekân, Abdullah Baştürk Eğitim Tesisleri, bugünkü adı ile Artemis Tatil Köyu. herkeste 12 Eylül'ü, çeki- len acıları, göçüp gıdenlerie yaşanmış güzellikleri çağrıştırıyor. Prof. Bahri Savcı ve eşi. Akbal'lar. Baykut'lar, Çelenk'ler. Soysal'lar.. uç kuşaktan gelebilenleri ile bazan Ruhi Su'nun öğrettiği bırtürküde. bazan Baş- türk'le, Soysal'la, Apaydın'la yaşanmış bir güzel anıda butünleşiyoriar. Müşerref Hekimoğlu çok az sayıda sendikacının katılmasına takmış, vefasızlık- tan söz etmemi istıyor. Genel-lş Başkanı Atilla Öngel ve Tekstil Genel Sekreteri Süleyman Çelebi ile ise sendikacılığın sü- rüklendiği büyuk çıkmazdan, bırkaç gun sonra ya- pılacak DİSK Genel Kurulu'nun bıle bir dinamizm ge- tiremediğinden, Türk-lş'te gidışlerin çok daha da berbat olduğundan yakınıyoruz. Çelebi son birkaç ayın sendikacılık uğraşındatekstil olarak karşılaştık- lan olayların bir dökümünü yapıyor. O kadar ürkü- tücü bir tablo ki, not olarak fakslamasını ıstıyorum. Işte dün öğlene kadar elime ulaşan, son iki ayın ge- lişmelerini, DİSK-Tekstil'in başına gelenleri ıçeren not metinden kimi alıntılar.. "* Lüleburgaz'da kurulu 180 işçinin çalıştığı ve 130 işçinin tekstil üyesi olduğu Sofist Tekstil'de, sendikal nedenle işıne son verilen işçi sayısı 100'ü bulmuş. ' Çorlu'da Örsa Holdıng'e bağlı First Tekstil'de 300 işçi Tekstil üyesi olunca ilk aşamada 10 işçi iş- ten çıkanlmış. Diğer işçilere ise işten atılma tehdi- dı ile sendikadan istifa etmeleri baskısı sürmekte. * Yine Çorlu'da 140 işçinin çalıştığı Embosan Tekstil'de Tekstil'in örgütlenme çalışmalarının ta- mamlandığı bır aşamada, iş yerine noter getirtilip, jandarma gözetiminde, işçiler Tekstil'den istifa et- tirılip, Teksif'e üye olmaya zorlanmışlar. Direnen 15 ışçi ışten çıkarılmış. ' 224 işçinin çalıştığı Edime TÖZTAŞ'ta sendika örgütlenmesini tamamlayarak, toplusözleşme için yetki de almış. Ancak bundan sonraki aşamada ya- sadışı olarak işten çıkanlan ışçi sayısı 135 7 bulmuş. Yasadışı yeni işçi alımı da iş yerinde sürmekteymiş. ' Bursa Türkkan Boya Emprıme ve Konfeksıyon iş yerlerinde resmi kayıtlara göre 512 işçi çalışıyor. Aslında Türk vatandaşı olmayanlarla biriikte çok sa- yıda sigortasız ışçi de çalıştınlmaktaymış. Bu iş ye- rinden 378 işçinin Tekstil üyesi olduğunun öğrenil- mesi aşamasında, 25 işçi ışten çıkarılıp, diğerleri- nin işten atılması tehdidı ile istifaya zorlanmaları gündeme gelmiş. * Denızli Boyasan'da çalışan 380 işçıden 24O'ı Tekstil"e üye olmuş. 60'a yakın işçinin işten çıkarıl- masının ardından, daha önce Teksif üyesi olan ış- çilerın yeniden eski sendikalanna dönmeleh sağlan- mış. ' Yine Denizli'de kurulu 300 işçinin çalıştığı Ege- men Tekstil'de henüz sendıkalaşma aşamasında, durumu öğrenen işveren 30 işçinin işine son ver- miş. Istanbul Esenyurt Güzel Tekstil'de de henüz sendıkalaşma aşamasında durum öğrenilince 16 işçinin işine son verilmiş. Adana Arat Tekstil'de de henüz örgütlenme aşamasında 11 işçinin işine son verilmiş. Samsun Yapay Jüt Çuval Fabrikası'nda 300 işçinin örgütlenmesinde sözleşme yetkisini Tekstil'in aldığı aşamada sonuca itiraz eden işveren mahkemeye giderken, işten çıkanlan işçi sayısı şim- dilik 11'i bulmuş.." işte sendikacılığı bırakmamakta. orgutlenmekte direnen birkaç namuslu sendika ve sendikacının başlarına hep gelenden en son örnekler. Sendikal değerier ve gelişim açısından Türk-lş'in genel duru- mu ise çok daha karanlık. Çünkü hâlâ sendikacılık yapmakta direten birkaç namuslu sendikacı dışın- da, o cephede olup bitene aldıran bıle yok. 12 Ey- lül'den DlSK'in üyeierinin de çoğunluğunu almış ola- rak çıkan Türk-İş, o tarihten bu yana hemen hemen hıçbir işkolu ve iş yerinde yeni ciddi örgütlenme ger- çekleştirebilmiş değil. Özellikle KlT'lerin özelleştiril- mesi ile bağlantılı, taşeron ve sendikasızlaştırma uy- gulamaları ile de durmadan üye işçi ve işyeri kay- bediyor. Bayram Meral ve kimi başkanlann bu günlerde- ki en önemli derdi ise kimi sendika başkanlarının "Bu kadan da olmaz" diyerek protesto etmeleri ve katıl- mama karan ile Özbekistan'da yapılmak istenen başkanlar kurulunun Istanbul'a alınmak zorunda ka- lınması. Bir de REFAHYOL hükümetine kendilerinin imzaladıkları sözleşmelerle bağışladıklan, sözleşme özerkliğini ortadan kaldıran ve işçıyi ağır yoksullaş- tıran eşel-mobil sisteminden dönüşün Yılmaz hükü- metinde sanıldığı kadar kolay olmayacağının anla- şilması. Başta Harb-iş, Türk-lş içinde kimi sendikalar, Yıl- maz hükümetinin acımasız ekonomik politikaları, ücret zamlarının onaylatılmasından başka bir anlam taşımayan Ekonomik Konsey'den çıkılmasından söz ediyorlar. Aynı türden bir sorgulama 12 Eylülde ge- nel kurul yapacak olan DlSK'e de yönelmış bulunu- yor. DİSK, genel kurul öncesi bir genel uyarı eylemi ile Yılmaz hükümetinin zamlarını, ekonomik politikala- nnı protesto ederek bir imaj degişikliğine gitmeye ça- lışıyor. Türk-lş'ten ise henüz bir ses çıkmış değil. Kısacası Nâzım Hikmet'in yıllar öncesinde bir şi- irinde sözünü ettiği gibi, insanımızın, çalışanımızın ucuz olması hali katlanarak devam etmekte. Şiirin "Ucuzdur vardır illeti" uyansı hep atlanmakta. Tüketici Kanımu iki yaşmda ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu ) - Sanayi v e Ticaret Bakanı Yalım Erez. Tüketicinin Korun- ması Hakkındaki Ka- nun'un yürürlüğe girme- sinden bu yana geçen iki yılda tüketiciden yüzde 89'unun olumlu sonuç aldığını bildirdi. Erez, Türkiye genelınde kanu- na aykın davrananlara toplam 675 milyar lıra para cezası uygulandığı- nı belırtti. Yalım Erez. yaptığı yazılı açtklama- da. söz konusu yasaya bağlı olarak 6 vönetme- lık ve 19 teblığın yürür- lüğe konularak tüketici- lere sağlanan haklann genışletıldiğinı ifade et- ti. Erez. 10 bin kitap, 60 bin kitapçık ve 100 bin broşürün de tüketici ve tüketici derneklenne da- ğıtıldığını da kaydede- rek. tüketicinin yasal haklannı öğrenmelerine olanak sağlayan "175 A- lo Tüketici HattTnın tüm illerde faaliyete geçiril- diğını belırtti. Erez, 73 kişiden olu- şan Tüketici Konseyi'nin önümüzdeki ay Anka- ra "da yapılacağını açık- ladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle