29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9EYLUL1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 8 Eylül Dünya Okuma Yazma Günü Türkiye'de 10 mîlyoıı yetişldn okuma yazma bilmiyorHaber Servisi - Türkiye'de 10 milyo- na yakın yetişkinin okuma yazma bil- mediği. ilköğretim çağı nüfusunun 645 bininin de zorunlu eğitimden yoksun ol- duğu belirtildi. Okula gönderilmeyen kız çocuğu oranı yüzde 29 olan Türkiye, bu konuda Birleşik Arap Emirlikleri, Iran, Irak ve Cezayir'den daha geride. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, Türki- ye'de okur-yazar olmayanlann nüfusu- nun, Avrupa'daki orta boyda bir devlet nüfusuna eşit olduğunu söyledi. UNESCO tarafından 8 Eylül 1989 yı- lından beri kutlanmakta olan Dünya Okuma Yazma Günü nedeniyle bir açık- lama yapan Hikmet Uluğbay, 6 yaş üze- ri nüfus içinde okuma-yazma bilmeyen- lerin sayısının, 1990 nüfus sayımı sonuç- lanna göre yaklaşık 9.6 milyon kişi ol- duğunu, bu sayının aradan geçen sürede bir miktar azaldığının tahmin edildiğini bildirdi. Okur-yazar olmayan vatandaş- lann yaklaşık 2.8 mılyonunun erkek, 6.8 milyonunun ise kadın olduğuna işaret • Dünya Okuma Yazma Günü nedeniyle bir açıklama yapan Hikmet Uluğbay, 6 yaş üzeri nüfus içinde okuma-yazma bilmeyenlerin sayısının, 1990 nüfus sayımı sonuçlanna göre yaklaşık 9.6 milyon kişi olduğunu, bu sayının aradan geçen sürede bir miktar azaldığının tahmin edildiğini bildirdi. eden Milli Eğitim Bakanı Uluğbay, şun- versiteye kadar her düzeyde okullara de- bul'da da Milli Eğitim Müdürü Ömer Bahbey ve Anne Çocuk Eğitim Vakfı 'nın (AÇEV) katkılanyla Kadıköy Halk Eği- tim Merkezf nde İcutlandı. Balıbey, Mil- li Eğitim Bakanlığı'nın okuma yazma seferberliğınin sürdüğünü belırterek. "Başöğretmen Atarürk'ün ve Cumhuri- yetin idealist özverüi öğretmenkrinin ça- balan olmasaydıyannlara umufla baka- mazdık" dedi. Annelenn eğıtiminin ne denlı önemli olduğunu anlatan Balıbey, ortaöğrenime başlayamayan 1 milyon 100 bin çocuğun 780 bininin kız oğren- ciler olduğunu belirtti. AÇEV Program Koordinatörü Hilal Kuşcul da Türkiye'de her 4, Istanbul'da ise her 7 kadından birinin okuma yazma bilmediğine dikkat çekti. Kuşçul, vakıf lan söyledi: " 1935 yıhnda ülkemizdeki okur-yazar olmayan kadmlanmızm sayısı yaklaşık 6 milyondu. Aradan geçen 55-60 yılda okur-yazar olmayan kadınlanmızuı top- lam kadın nüfiısumuz içindeki payı önemli ölçüde düşmüşse de, mutiak sayı- nın artmış oünasu üzerinde özenle dur- mamız gereken önemli bir konudur." Okur-yazar olmayan vatandaş sayısı- nın. OECD ülkelenne dahil 25 ülkenin onunun nüfusundan fazla olduğunu kay- deden Milli Eğitim Bakanı, "Diğer bir deyişle, okur-yazaroimayanlanmızııı sa- yısu Avrupa'da orta boyda bir devlet nü- fusuna eşittir" dedı. Uluğbay. ancak bu- nun yanında halen ilköğretimden üni- vam eden ve 15 milyona yaklaşan öğren- ci sayısıyla da, Türkiye'nın Avrupa'daki birçok devletin nüfusundan fazla eğitim verilen öğrencileriyle başka bir güce sa- hip olduğunu belirtti. 55. hükümetin okul öncesinden üni- versiteye kadar eğitımin her kademesin- de eğitimin kapsamını ve kalitesini ge- liştırme kararlılığında olduğunu söyle- yen Uluğbay, örgün öğretimde yapıla- cak bu iyileştirmelerin yanında, Milli Eğitim Bakanlığı olarak. okur-yazar ol- mayan yetişkinlerin de okur-yazar duru- magelmelen içın halen uygulanan prog- ramlann daha kapsamlı hale getırmeye kararlı olduklannı kaydetti. Dünya Okuma Yazma Günü, lstan- olarak başta varoşlar olmak üzere özel- likle kadmlara ulaşmaya çalıştıklannı ve onlara yönelik okuma yazma kurslan dü- zenlediklerini bildirdi. Ögretmenlerini de kendilerinin yetıştirdiklerini anlatan Kuşçul, bu nedenle Gönüllü Öğretici Ye- tiştirme Seminerleri düzenlediklerini söyledi. Kadıköy ve Zeytinburnu Halk Eğitim Merkezleri ile işbirliği yaparak bu seminerleri düzenlediklenni kayde- den Kuşcul. "Esenyurt, DuduUu,Cmra- niye, Yeni Bosna, Bahçelievler gibi İstan- bul'un çok değişikyerlerinde kurslardü- zenliyoruz'" dedi. Kurs için kayıtlann başladığını belirten Kuşcul. şöyle konuş- tu: "Türkiye'de okula ghme yaşı geldigi halde okula gönderilmeyen kız çocuğu oranı yüzde 29. Bu konuda Birleşik Arap Emirükleri, İran, Irakve Cezayir'den da- ha geriyiz. Türkiye'de okur yazar oranı yüzde 82 ohnasma karşın, Doğu Anado- İu'da okuma yazma bflmeyen kadın ora- nı vüzde 42, Güney Doğu Anadolu'da yüzde 55." Kilis'te lise yaptırıyor Berber Yaşar'dan 8 yıla 100 milyar ADANA/ANKARA (Cumhuriyet) - Sekiz yıllık kesintisiz temel eğitime ülke genelinde destek sürerken "Berber Yaşar" olarak bilinen ve adı uluslararası altm kaçakçılığina kanşan, bir dönem Turgut Özal'ın gözdelerinden Yaşar Aktürk, Kilis'te 100 milyar liraya mal olacak turizm meslek lisesinin yapımını üstlendi. tşadamı Sedat Sağlam'm yaptıracağı 150 öğrenci kapasiteli öğrenci yurdu ve 14 derslikli ilköğretim okulu konusunda Kilis Valiliği ile yaptığı sözleşmeden sonra "BerberYasar" olarak bilinen Yaşar Aktürk de Anadolu turizm meslek lisesi yaptırmak için Vali Güner Ozmen'le sözleşme imzaladı. Ufuk Siteleri'nde Hazineye ait 6 bin metrekarelik bir alan üzerine inşa edilecek olan Anadolu otelcilik ve turizm meslek lisesi yaklaşık 100 milyar liraya mal olacak. 500 metrekare kapalı alanı bulunacak okul 21 derslik, yemekhane, konferans salonu ve sosyal tesislerden oluşacak. Aktürk'ün yaptıracağı okulun 1998- 1999 öğretim yıhnda hizmete gireceği belirtildi Yaşar Aktürk'ün adı altm, döviz ve hayali ihracat olaylanna kanşmıştı. Bu suçlardan Interpol tarafından da aranan 'Berber Yaşar'ın torunu da Bursa'da "Küçük Hikmet cinayeti" olarak bilinen cinayette öldürülmüştü. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay ı makamında ziyaret eden Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Ahmet Çavuşoğhı, 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitime destek amacıyla lObin öğrenciye krrtasiye malzemesi yardımında bulunacaklannı söyledi. 8 yıllık kesintisiz temel eğitim konusunun topluma tam olarak anlatılmadığını kaydeden Çavuşoğlu, bu konuda neler yapılabileceğine ilişkin bilgi almak için bakanı ziyaret ettiklerini belirtti. Milli Eğitim Bakanı Uluğbay, bakanlığa hiçbir başvurusu olmadan öğreünen yapılanlann atamalannın iptal edildiğini söyledi. Uluğbay, eş durumunun atamalarda dikkate alınacağını belirtti. 7'sinin poliste kaydı cıktı Cuma eylemcileri serbest bırakıldı tstanbul Haber Servisi - 8 yıllık kesintisiz temel eğitim yasasmı bahane ederek geçen cuma günü Beyazıt Camii'nden çıktıktan sonra gösteri yapan ve 9 polis memurunun yaralanmasına yol açan gruptan gözaltına alınan 38 kişiden 7'sinin, daha önce işledikleri çeşitli suçlardan dolayı poliste kaydınm bulunduğu bildirildi. Polisteki işlemlerinin ardmdan dün îstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sorgulanan 38 göstericiden 21 'i serbest bırakılırken nöbetçi 2. sulh ceza mahkemesine çıkanlanl7'si2911 sayıh Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanuna'na muhalefet etmek suçundan tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Îstanbul Emniyet Müdürlüğü Basın Protokol ve Halkla llişkiler Şube Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, gözaltına alınan kişiler hakkında yapılan arşıv araştırması sonucu sanıklardan 17 yaşındaki B.K., Gökçe Kaçmaz ve tsmail Bıyıkh'mn değişik tarihlerde Îstanbul'da 2911 sayıh Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanuna'na muhalefet etmek suçundan gözaltına alınarak adli makamlara sevk edildiği, lbrahim Ince'nin Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet suçundan Malatya 11 Jandarma Komutanlığı'nca, Metin Aslan'ın siyasi suçtan Îstanbul Terörle Mücadele Şubesi'nce, Nurettin Ertemerin devlet kuvvetleri aleyhine cürüm işleme suçundan Muğla tl Emniyet Müdürlüğü'nce gözaltına alındığı, Talip Güler'in ise Îstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Infaz Büro Amirliği ekiplerince gıyabi tutuklu olarak arandığmın belirlendiği kaydedildi. Açıklamada, görsel ve yazılı medyada yer alan fotoğraflara göre Selçuk Sülükoğlu, Metin Fırat, tbrahim tnce, Nusret Eren, Yaşar Yeşil, Mehmet Şener, Mustafa Sayık, Musa tnce, Tufan Kurtuluş ve Abdullah Polat'ın olaylar sırasında yönlendirici rol üstlendikleri vurgulandı. 1998in mayoları hazır Modacılar, önümüzdeki ydın mavo modellerini şimdiden belirieme- ye başladı. 1998 yazında tiim sahillerde canlı renkler dikkat çekecek. Sanlar, kırmızılar üzerinde çiçekler, geometrik desenlerve sportif çiz- gikr var. Türkiye'de mayo üretiminin yüzde 40 gibi büyük bir payı- nı elinde bulunduran Nelson, 1998 kataİogçekiırüerini Tekirova Mar- ü Myra'da gerçekleştirdi. Çekimler ressam Bedri Ba> kam ile ttalyan fotoğrafçı Sandro Sciacca ve Stefano Compoantico tarafından yapd- dı. Melanie Bitti, Emma L. Olsoon ve Natacha VVenger gibi üç ünlü mankenin yanında Türk mankenler Sinem Güven ve Duygu Dik- menoğlu da kameraların karşısına geçti. Nelson, toplam üretiminin yüzde 40'ını başta Almanya olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerine ih- raç ediyor. 1998 yazında 200 ayn modelle plajlarda olacak Nelson'un bu yıl göğüsleri daha büyük gösteren balenli pusp-up modelleri ha- mnilann favorisi olacak. Mavo koleksiyonunda şortlar, pareolar ve etekler de yer alıyor. Öğretmen sayısı ihtiyacınyarısı kadartstanbul Haber Servisi - Eğitim- Sen Îstanbul 2 No'lu Şube Başka- nı Alaaddin Dinçer, REFAHYOL döneminde hiçbir pedagojik for- masyonu olmayan 20 bin kişinin öğretmen olarak atandığını. bunlar- dan 3 bininin ilk ve ortaöğretimde haketmediklen halde merkezlerde- ki sırah okullarda görevlendirildi- ğıni söyledi. Dinçer. ilk ve ortaöğ- retimde görev yapan toplam 550 bin öğretmemn ihtiyacın yansını karşılayabildiğini kaydetti. Alaaddin Dinçer. eğitimde başa- nnın temel koşulunun öğretmen ol- duğunu vurgulayarak "NiteükB öğ- retmen bulmanın ya da ohıştunma- nın temetinde özendirici ücret sos- yal haklar, yeteıii eğitim hizmeti \e saygın bir meslek yaşamınırı sağlan- ması yatar" dedi. Değişik öğret- men kadrolannın farklı branşlarda çalıştırılmasının ve branş öğret- menlerinin sınıf öğretmeni olarak görevlendirilmesinin yaşanan so- runlann başında yer aldığını vurgu- layan Dinçer, REFAHYOL döne- minde öğretmenlikle ilgisi olma- yan, 20 bin kişinin bu göreve atan- dığını söyledi. Dinçer. pedagojik formasyonu olmayan bu kışilerden 3 bininin hakları olmadığı halde merkezlerdekı sırah okullarda gö- revlendırildiğıni kaydetti. ilk ve ortaöğretimde görev ya- pan toplam 550 bin öğretmenin bu alanda ihtiyaç duyulanın yansı ol- duğunu savunan Dinçer. bazı ülke- lerdekı öğretmen sayısı ile ılgıli şu rakamlan verdi: İtalya: nüfus 57 milyon, öğret- men sayısı 840 bin. Âzerbaycan: Nüfus 7" milyon. öğretmen sayısı Dar gelirli öğrenciye yardım 20 kente 9 trilyon EBRÜTOKTAR ANKARA-Milli Eğitim Ba- kanlığı, 8 yıllık kesintisiz eğiti- min dar gelirli ailelere getire- ceği ek yükü gidermek amacıy- la Devlet Istatistik Enstitü- sü'nün (DtE) verilerine göre belirlediği 20 kente 9 îrilyon- luk kaynak aktardı. Dar gelirli 6. smıf öğrencilerinin giyim, beslenme ve kjrtasiye masrafJa- nnı karşılayacak bakanlık, bu yıl 20 ilde uygulanacak pilot projeyi gelecek yıl yaygmiaştı- racak. Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü tarafından yürütü- len projeden, Adıyaman, Arda- han. Artvin, Bayburt, Bitlis, Çankın, Erzincan, Erzurum, Giresun, Gümüşhane, Iğdır, Kars, Kastamonu, Kırşehir. Kahramantnaraş, Sinop. Sıvas, Van ve Osmaniye illerindeki 34 bîn 882 öğreci yararlanacak. 200 bin. Norveç: Nüfus 4.5 milyon, öğretmen sayısı 120 bin. Türkiye: Nüfus 65 milyon, öğretmen sayısı 550 bin. Plansız atama ve partizan- ca uygulamalar nedeniyle dengesız öğretmen dağılımına da dikkat çe- ken Dinçer, kimi öğretmenlerin bir sınıfta 80-100 öğrenciye birden ders vermek durumundayken kimi öğretmenlere de 30 öğrenci düştü- ğünü ifade etti.Yöneticilerin geliş- tirilmiş eğitim fakülteleri ya da akademilerinde yetiştirilmesini de öneren Dinçer, öğretmenlerde bu- lunması gereken nitelikleri şöyle sıraladı: - Öğretmen, öğrencilenn eleştiri- sıne açık olmalı, bilgıyi aktarmak- tan çok öğrenciyi. bilgiye. düşün- meye, sorgulamaya yöneltmelidir. -Öğrencileri, en ıyi öğrenme yöntemi olan grup çalışmasına yönlendirmelidir. - Öğrenciye kitap okuma, kütüp- haneye gıtme alışkanlığı kazandır- malıdır. Öğretmen, belli çerçeveler içinde derslerini dilediğince işlemekte öz- gür olmahdır. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Ateşle Oynuyorlar... Bu yazı, son birkaç ayda aynı başlıkla yayımladı- ğım üçüncü yazı oluyor. Doğrusu aynı başlık altında birbirine benzeyen yazılar yazmaktan hiç hoşlanmı- yorum. Fakat Türkiye'de bir Islam şeriatı düzenı oluş- turmak ısteyenler, aynı "yanlışlarında" ısrar ediyor- lar. Hem de davranışlannın dozunu gitgide arttırarak. • • • 12 Eylül döneminin ülkemıze büyük zararlan oldu. Bu zararlann yanı sıra birkaç olumlu gelişmeye ze- min hazırladı. Bu olumlu gelişmelerden biri, siyasal yaşamdaki karşılıklı "hoşgörü" idi. Gerçekten 12 Eylül öncesindeki gergin siyasal or- tam, 12 Eylül sonrasında yerini çok daha rahat bir siyasal ortama bırakmıştı. Belki de çok partilı yaşa- mın değenni anlayan siyasetçilerimiz, bırbirlerine kar- şı eskiye oranla çok daha nazik ve sevecen davra- nıyorlardı. Ömeğın 12 Eylül öncesinin birbirine "küs" siyasal liderleri yerine; birbirine "tahammül etmeye" ve se- vecen görünmeye çabalayan siyasal liderleri gözlü- yorduk. Seçim kampanyalannda farklı partilenn kon- voylan karşılaştıklan zaman. birbirlerine başarılar di- leyerek yollanna devam ediyorlardı. Oysaki eskiden birbirierine yol vermemeye çalışıriardı. 12 Eylül'ü izleyen dönemdeki seçimlerde partı başkanlan, seçim propagandasına gittiklerı illerde, rakip partileri de ziyaret ediyorlardı. Kimi zaman el- lerinde bir buket çıçek oluyordu. Eskiden böyle şey- leri düşünmek bile mümkün değildi. • • • Siyasal yaşamımızdaki bu barış havası, son yıllar- da ortadan kalkmaya başladı. Hele son birkaç ay- da, bu banş havasının yerini şiddetli bir çatışma or- tamı aldı. Kendini "Refah 'ın tabanı" olarak gösteren bir grup, Türkiye'de siyasal ortamı alabildiğıne geriyor. "Olma- yacak şeylerin" beklentisi içindeler. Ama "gerdır- mekten" vazgeçmiyorlar. Refah Partisi içinde bir süru aklı başında insan var. Ve benim gördüğüm tehlikeleri, eminim kı onlar da görüyoriar. Ancak bir türiü bu hareketlere karşı çıka- mıyorlar. Tabanlarına ters düşmekten korkuyorlar. Oysaki bana kalırsa, asıl bu tür gerginliklenn yaratıl- ması Refah tabanını eritiyor. • • • Türkiye'de "şeriatçı basın" içinde birkaç uç nok- ta var. Bunlar, hiçbir ilke tanımaksızın saldınyorlar. "Allahsızlık", "namussuzlar", "alçaklar" vb. gibıde- yim ve sıfatlar, bu gazete ve dergilerin siyasal karşıt- lan için hiç yüksünmeden kullandıklan sıfatlar. Eğer basınımızın diğer organları da benzer bir üslup kul- lansalar, siyasal ortamımız tam bir "arenaya" dönü- şür. • • • Ve "provokasyonlannı" sözde habercilik çerçeve- sinde yapıyoriar. örneğin "Pazar sabahı Eyüp Ca- mii'ne gelin" demiyoriar, "Öğrendiğimize göre pa- zar sabah namazından sonra Eyüp Camii'nden çı- kışta protesto gösterisı yapılacakmış" diyoriar. Ta- bii anlayan, anlaması gerekeni anlıyor... Geçen perşembe günü, bunlardan biri sol alt kö- şede, "Halkın içine çıkamıyoriar" diye bir altbaşlık atmıştı. Başlık "ANAP'a domatesyağmuru"' idı. Ha- bere göre seçim bolgesine giden bir ANAP mille,tve-. kili, domates yağmuruna tutulmuştu. -.-'-. Bu haber diğer gazetelerde yoktu ve ne derece- rie dogru olduğunu bitemiyorum^Anoak haber öyle verilmışti ki ben, "ANAP'lılara domatesatn" mesa- jını aldım. Ve eğer Türkiye'de birtakım parti yandaş- lan, rakip partilerin millervekillerine ve yöneticilerine domates vb. şeyler atmaya başlarlarsa, bunun so- nu neye vanr? ANAP'lılann elleri armut toplamıyor ya, onlar da başlar domates atmaya. Ve sonunda öyle bir noktaya gelinir ki memleket- te demokrasi falan kalmaz. Zaten bu gazetenin ya- zarianndan bir bölümü, "Çok şükür ben demokrat değilim" diye yazıyor. Herhalde yeni bir Kenan Ev- ren bekliyorlar... • • • Değerli arkadaşım Emre Kocaoğlu, geçen gün yayımladığı bir mesajla, "Türkiye 'nin bugün asıl der- di Prenses Diana degil, trafik kurbanlan" diyor. Ne kadar doğru. Karayollanmızda her ay binlerce kilometre kateden bir insan olarak, ağır vasıtalarımızın neler yaptıkları- nı şaşkınlıkla izliyorum. Dünyada yolcu otobüsleri- nin yola çıkış ve menzile vanş saatlerinı denetleme- yen tek ülke Türkiye'dir. Gene dünya üzerinde kamyonların ağırtık kontro- lünün yapılmadığı tek ülke Türkiye'dir. Bu iş böyle yürümez. • • • Fethiye'den değerli bir okurum. Prenses Diana ile ilgili olarak kaleme aldığım "Çılgınlık" başlıklı yazım- la ilgili olarak bir faks göndermiş. Sayın Gürkan, Prenses Diana'nın "Kraliyet aıle- sine cephe aldığını ve monarşiye taze hava estırdi- ğini" düşünüyor ve bunun sonucunda "Ingiltere'de anayasal değişimlere öncü olacağını" umut ediyor. Diana'ya ağlayanlann "Ingiltere'deki monarşik sis- temi sorguladıklannı" ileri sürüyor. Iyi bir anne olma- sının kanıtı olarak da Newsweek'in son sayısında yayımlanan bir yazının fotokopisinı eklemiş. Newsweek'i ben de gördüm. Fakat maalesef bu konudaki kanım değişmedi. Birsiyasetbilimci olarak, tarihte ve günümüzde bir monarşinin nasıl sorgulan- ması gerektiğini bilirim. Diana'nın ölümü. Ingilız mo- narşisine bir "show" fırsatı verdi. Ağlayan "gariban- lar" döktükleri gözyaşı ile kaldılar. Ötesi "paparazzi mavrası"d\r... Iki yıl üst üste kalan lise 1. smıf öğrencilerinden bakanlığa tepki Oğrenciler bir hak daha istedi Îstanbul Haber Servisi - Okullann açıhnasına bir haftadan daha az bir süre kalmasına karşın eğitimle ilgili problemler açıklık kazanmadı. Iki yıl üst üste kalan lise 1. sınıf öğrencilen bakanlık genelgesiyle okuma haklan- nı kaybettikleri için tepki gösterirken bazı özel okullar hâlâ kontenjanlannı dolduramadı. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Ulug- bsç'ın genelgesiyle iki yıl üst üste li- se 1. sınıfta kalan oğrenciler, tekrar okuma hakkı verilmediği için bakan- lığı protesto etti. Oğrenciler ve veli- ler, okula dönmek için kendılenne bir hak verilmesini isterken îstanbul Mil- li Eğitim Müdürü Ömer Balıbey. bu öğrencilenn açık öğretimde okuyaca- ğını söyledi. Iki yıl kalan öğrencılere haziran ayındaki sınavlarda da hak ta- nındığmı belirten Balıbey, "Bunlara iki yıl şans tanındı. Arnk sistem dışı kaldılar" dedi. Okullann açılmasına çok az kaldı- ğı şu günlerde bazı özel okullar kon- tenjanlannı henüz dolduramadı. Sı- nav Yürütme Kurulu Başkanı Dün- dar Uçar, kayıtlann bu hafta bitmeye- ceğini bu nedenle okullann ilk hafta- sında da devam edeceğini söyledi. Uçar, kontenjanlann ise hafta sonu bellı olacağını kaydetti. Kontenjanını henüz dolduramayan ve taban puan- lan belli olan okullar şöyle sıralanı- yor: tstanbul: Alman Lisesi (erkek) 656.011, Ata Lisesi 510.108, Atacan Lisesi 500.000, Bilgi Lisesi 510.000, Boğaziçi Lisesi 450.000. FMV Aya- zağa Işık Lisesi 580.000. FMV Işık Lisesi 560.000, Gökdıl Lisesi 480.000, Hekimoğlu Lisesi 400.000. ttalyan Ortaokulu (erkek) 581.049, ttalyan Lisesi (kız) 590.000, Italyan Lisesi (erkek) 590.000, NTD Fransız Lisesi (kız) 608.000, Oğuzkaan Lise- si 400.000. S. Benoit Fransız Lise- sı(kız) 575.058, S. Benoit Fransız Li- sesi (erkek) 580.051, ST. G. Avustur- ya Lisesi (erkek) 639.474, S. Joseph Fransız Lisesi (kız) 623.000, S. Jo- seph Fransız Lisesi (erkek) 625. 000. S. Michel Fransız Lisesi 570.000. ST. Pulcherie Fransız Kız Orta Okulu 555.047, VKV Koç Lisesi (erkek) 630.019, Yunus Emre Lisesi 430.000 Ankara: Fatoş Abla Lisesi 450.000, TED Ankara koleji Vakfı Lisesi 475.017. Tevfk Fikret Lisesi 400.017. tzmir: trmir Amenken Lisesi (er- kek) 565.709. Bursa; tnal-Ertekın Lisesi 502.000. TEŞEKKUR Canımız, bir tanemiz DÜRÎYE COŞKUN'un vefatı nedeniyle telefon ederek, telgraf, faks, mektup göndererek ve bizzat gelerek acımızı paylaşan tüm akraba, dost ve yakınlarımıza en içten duygulanmızla teşekkür ederiz. Dostlar sağolsun. COŞKUN AİLESt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle