04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 EYLUL 1997 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP'den hiikümete eleştiri • tZ\IİR (AA) - CHP Genel Sekreter Yardımcısı Birgen Keleş. hükümetın ekonomik konulann hıçbinnde cıddi yaklaşım ıçınde olmadığını söyledı. Keleş. CHP Balçova ilçe başkanlığtnda düzenlediğı basın loplantısında. zamlann peş peşe geldığıni. bütçe açığımn da buna paralel arttığını anlattı. Hükümetin ekonomik konulardakı yaklaşımını eleştıren Keleş, "54. hükümet ile aynı polıtıkalan güdüyor" dedi. 45 müteahhide yasaklama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Mıllı Savunma Bakanhğı. inşaat ihaleleri dışındakı ihaleler nedeniyle toplam 45 müteahhidm devlet ihalelerine katılmasını yasakladı. Resmı Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan ılana göre 8 müteahhıt 3 ay, 6 müteahhıt 6 ay, 31 müteahhit de l yıl süreylede\let ihalelerine katılamayacak. Bartın Gazetesi 74 yaşında • BARTIN (Cumhuriyet) - Yerel "Bartın Gazetesi" 74. yayın yılına gırdi. Cemal Alış tarafından 6 Eylül I924'te kurulan gazete, yayınına şapograf baskıyla başlamıştı. 10 günde bır yayımlanan Bartın Gazetesi, 74 vıl boyunca yayınını sûrdüren Anadolu'nun tek yerel gazetesi unvanını da taşıyor. Anadolu Basım'nı özendirme yanşmalannda 5 kez başan ödülü alan Bartın Gazetesi, Türkiye Gazetecıler Sendıkası Teşvik Ödülü'ne de layık görülmüştü Uyuşturucu ile miicadele • ANKARA (AA) - Türkiye ile Letonya arasında uluslararası uyuşturucu \e psikotrop madde kaçakçılığı. ulûslararası teronzm ve organıze suçlarla mücadelede ışbirhğıni örgören anlaşma. Bakanlar Kurulu'nca onav landı Kartal'da orman yangını • İstanbul Haber Senisi - Alemdağ Orman tşletme Şeflığı'ne bağlı Kartal Yakacık Ağaçlandırma Sahası'nda dün saat 15.30 sıralannda henüz behrlenemeyen bır nedenden dolayı yangın çıktı. Yetkililer. yangında 10 dekarlık ağaçlandırma sahasınm yandığını belirttiler Tajay'dan Eyice'ye plaket • İstanbul Haber Senisi - Kültür Bakanlığfndan yapılan yazılı açıklamada, Taksım'e camı yapımına karşı çıktığı ıçın eskı Kültür Bakanı Ismaıl Kahraman tarafından göre\ inden alınan Prof. Dr. Semavi Eyice'ye Kültür Bakanı tstemıhan Talav"ınonurplaketı vereceği bildınldı. Bilişim '97 sona erdi • İstanbul Haber Servisi - Türkıye Bilişim DerneğTnin düzenledıği 14. Ulusal Bilişim Kurultavı. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayf nda dün yapılan kapanış oturumuyla sona erdı. Çıngay anıldı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı. Anadolu Ajansı eskı Genel Müdür Yardımcısı Ibrahim Çıngay, ölümünün bırinci yıldönümünde Karşıyaka Mezarlığı'ndakı kabri başinda düzenlenen bir törenle anıldı. Köylere dönüş • \AN (AA) - Van Valisı Abdulkadir San. güvenliği sağlanan köylere dönüşü hızlandırmak ıçın çalışmalann sürdüğünü behrterek, 812 aile için 285 mılyar liraya ihtiyaçlannın olduğunu bıldirdi. Van Valisi Abdulkadir San AA muhabırine yaptığı açıklamada, Van ve çevresinde 15 köv ile 29 mezranın boşaldığını hatırlatarak. güvenliği sağlanan söz konusu köylere dönüşün sürdüğünü söyledı. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, uygulamayı genelgeyle yasakladığmı duyurdu Zorla bağışa soruşturma• Eğitim muhabirleriyle Beyoğlu Öğretmenevi'nde yemekli bir toplantıda buluşan Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, 8 yılhk temel eğitim projesinin gerçek boyutlannın görsel ve yazıh basında tam olarak anlatılamadığını, bu nedenle de toplumun yanlış bilgilendirildiğini söyledi. İstanbul Haber Senisi - Milli Eğitim Bakanı Hik- met Uluğbay. yayımladığı bir genelgeyle velılerden zorla bağış alınmasını ya- sakladığını. bu konuda ıh- bar olduğu takdırde derhal soruşturma başlatacağını söyledi. Egitim-Sen İstan- bul şube başkanlan ise dün yaptıklan basın toplantı- sında bağış adı altında ve- lilerden kayıt sırasında zorla para alındığını vur- guladılar. Milli Eğitim Bakanı Uluğbay bir soru üzerine, yayunladığı bir genelgeyle velılerden zorla bağış alınmasını yasakladığmı anımsatarak bu konuda ihbar olduğu takdirde derhal soruşturma başlaülacağını biidirdi. (Fotoğraf: SAADET USLU) Hikmet Uluğbav. öncekı akşam müsteşan Benar Cordan. İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Ba- lıbey ve bazı vöneticilerle bırlıkte gazete ve televiz- yonlann eğitim muhabir- lerine Beyoğlu Öğretme- nevi'nde yemek verdi. Fi- kırlerinin ve amaçlannın daha iyi anlatılması için basına buyük ış düştüğünü belirten Uluğbay, 9. sınıf- ta üst üste ıkı kez başansız olan öğrencilere yenı bir hak tanınacağını söyledi. Öğretmen ve derslik açı- ğının 2000 yılına kadarta- mamlanacağını belirten Uluğbay. bu öğretim yılın- da ılk etapta 16 bıni aşkın öğretmenin alınacağını. 2000 yılına kadar da eğıtı- me 190 bin öğretmenin ka- zandınlacağını ifade etti. Uluğbay cuma namazı sonrasında yapılan göste- rilere de değinerek. 8 yıl- lık temel eğitim projesinin gerçek boyutlannın görsel ve yazıh basında tam ola- rak anlatılamadığını. bu nedenle de toplumun yan- lış bilgilendirildiğini an- lattı. Bazı çevrelerın bu konuyu çarpıttığını vetah- rik ettiğini vurgulayan U- luğbay, "Demokrasi de- mek. fikirlerin sözle görii- şülüp tartışılması demek- tir. Demokraside zorla bir şev i karşı tarafa dikte ettir- mek \oktur" dedı Eğitim-Sen İstanbul 1, 2.3,4.5.6,7ve8No'luşu- be başkanlan dün KESK Genel Merkezi'nde basın açıklaması yaptı. 8 yılhk kesintısız eğitımin fınans- manının halktan bağış adı altında sağlanmaya çalışıl- dığını öne süren şube baş- kanlan. hükümetı, toplu- mun duyarlılığını suiisti- mal etmekle suçladılar. Velılerden kayıt sırasında zorla para alınmak isten- diğinı belirten şube baş- kanlan, bunun yanında öğrencilerden her ay eğiti- me katkı payı adı altında da para alınmak ıstendığı- ni kaydettiler. Budurumun sosyal devlet anlayışıyla çeliştığini söyleven şube başkanlan, "Oğrencinin, öğretmen ve velisi ile ilişki- lerine kadar yansıvan. her üç kesimi de oldukça güç durumda bırakan bu uy- gulamalardan vazgeçilme- li, eğitim bütiin aşamalar- da parasız olmalıdır" dıye konuştular. Eğitim-Sen 6 No'lu Şu- be Başkanı Zeynep Güler ıse üniversite harçlanna gelen yüzde 100 zammın aileleri zor durumda bırak- tığına dikkat çekti. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART D E I V I İ R E L K Ö P R Ü S Ü ! Cumhurbaşkanı Demirel, laik Türkiye'ye hiç kimsenin itiraz edemeyeceğini söyledi 4 8 ydda partî üstüne çıkın'ANKARA (Cumhumet Büro- su) - Cumhurbaşkanı Süleyman DenıireL 8 yılhk kesintısız eğitim- de herkesin siyasi partisinin üstü- ne çıkması için çağn yaparken "Hür. demokratik, laik bir Türki- ye istiyoruz, Buna künin itiraa ola- büir'" dedi. Çağdaşlığın yalnızca kılık kıyafetle sağlanamayacağı- nı, kafalann çağın gereklenne uy- ması gerektığıni vurgulayan De- mırel. eğitımle ılgılı tartışmalar sırasında büyük yanhşlar yapıldı- ğını söyledı. Devlet-vatandaş ışbirlığiyle ya- pılan Gölbaşı Adnan Güneşoğlu Anadolu Lisesi'nın açılışında "Halkın babası sağol" sloganıyla karşılanan Cumhurbaşkanı Demi- rel. 15 ev lülde Türkiye"de 15 mil- yon çocuğun okula başlav acağını, bu rakamm Avrupa'da kalkınmış ülkelerin 3-4 tanesinin nüfusuna denk olduğunu kaydetti. Demirel. eğitımle ılgıli değerlendırmeleri- nin ülkenin tümünü kucaklayacak şekılde olduğunu belırterek Tür- kiye "de 12 yaşına gelmiş her 100 çocuktan 30'unun ılkokuldan sonra eğitimıni bıraktığına ve bu çocuklann geleceğe. eğitimini ta- mamlayanlar kadar hazır olmaya- caklanna dikkat çekti. Her 100 ço- cuktan 100"ünün de devlet katkı- lanyla 8 yıl okutulmasının ısten- diğinı vurgulayan Demirel. şöyle konuştu: "'GeKn bu meselede her- kes siyasi partisinin üstüne çıksın. Demir tavında dövüiür. Bu yapü- mak istenene itirazı olan var mı? İlkokula başlayan 100 çocuğun 701 ilkokula, 50'si liseye, 9'u da üıüversiteve gidcbilivor. Böyle bir tabio ile Türkiye başka ülkelerle nasd vanşsın? Yaptlan şey bu ülke- nin rier çocuğuna eğitim imkanı sağlamaktır. Bunun nesine itiraz edfliyor? Gelin bu vollan tıkanıa- yın. Siyasetin tartışacağı başka şeyler var." Demirel. çağdaşhğa ulaşmak için kafalann çağın gereklenne uyması gerektiğinı vurgularken "Bunu yapnıak gecmişten ve de- ğeıierimizden kopmak anlamına gelmez. Hür. demokratik, laik bir Türkivc istiyoruz. Buna kimin iti- razı olabilir" dedı. Cocuklara ıyı bır gelecek hazırlanması gerekti- ğinı; öğretmen. derslik. para yok- sa bulunacağını anlatan Demirel. "Çocuklanmız, ülkenüz için hiç- bir şey tanımam. Tarüşmasız bir şey söylüyorum. Bu çocuklar oku- >acak" diye konuştu. Demırel, devletlerin başanlı olabılmesi için halkın mutlaka devletin yanında olması gerektiğinı, halkını kucak- lamayan hiçbır dev letin de başa- nlı olamayacağını kaydetti. Açıhşta konuşan Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay da 8 yıl- hk kesıntısiz zorunlu temel eği- tim yasası ile Türkıye'nin bir yol dönemecıni geride bıraktığını be- lırtirken "SavinCumhurbaşkanı- mız herzaman. 'Türkive Cumhu- riyeti büyük imkânlara sahıptir, önemli olan onu ıyi kullanmaktır' der. O imkânlar şimdi doğru kul- lanılmaya başlamışür*' dıye ko- nuştu. Türkiye'de her yıl 1.2 ve 1.4 milyon çocuğun okula başladığı- nı ve bu rakamın 3 büyük Avrupa devletının eğitıme başlattığı ço- cuk sayısından fazla olduğunu kavdeden Uluâbav. "Onlannönü- negeçmekistiyorsakonlardan faz- la harcamakzorundayız.O neden- le önümüzdeki 3 yıl için 1 katrü- yonluk vaünm vapıyoruz" dedi. Bugünkü törene protesto Türk Mühendıs ve MimarOda- lan Bırlıği Bursa tl Koordinasyon Kurulu ile Bursa Barosu, Cum- hurbaşkanı Demırel'in bugün Bursa"da temelinı atacağı Yeşil Şehir Konutlan ıçın düzenlenen töreni protesto edeceklerini açık- ladılar. Baro ve TMMOB şube yöneticileri, Bursa Mılletvekili Cavit Çağlar"ın Nergıs Şırketler Grubu'na ait olan toplu konut pro- jesine ılişkin imar planı ve inşaat ruhsatının Bursa Idare Mahkeme- si"nce iptal edildiğını belırterek Demirel in kaçak bır inşaatın te- melini atacağını savundular. IRMIKI AYDIN ENGİN Habenniz vardır herhalde, nurtopu gibi bir D/nozor'umuz oldu. Daha doğrusu doğduğu günlerde bız onun nurtopu gi- bi bebek olduğunu sandık. Bü- yüyünce ağırbaşh, efendi, us- lu, akıllı. söz dinler, büyükleri- ne saygılı bır çocuk olacağı (ham)hayaline kapıldık. Yanılmışız. Gazete Jurassic Park'a döndü. Allahın belası bır velet oldu. Doğumundan birkaç ay sonra evi terk etti. Ama zamane ço- cukları gibi epey "tuhaf" bir terk etme oldu bu. Gene evde oturuyor. Yemeğinı evde yıyor. Evin en güzel odalarına çörek- lendi. Emin değilim ama ay başlannda para bile tırtıklıyor. Ama gene de evi terk etti. Ba- şına buyruk, dur durak bilmez, söz dinlemez, burnunun diki- ne, aklının doğrusuna gider bir hayırsız evlat oldu. Son paragraftan kolayca an- laşılacağı üzere bugünkü Tır- mık ne Dinozor'u destekleme- ye niyetli bir reklam yazısı, ne övgü. Tam tersine başımıza bela ve musallat olmuş bir ve- letten yakınmak için yazılıyor. Cumhuriyet'in Jurassic Parkı Gazeteye sessiz sedasız sız- dılar. Çok uyanıklar. Uzunca süre ortalıkta dolaşmadılar. Gazete koridorlarında "Birmi- zah eki çıkıyormuş, bılen var mı, neyin nesi, kimin fesiymiş" soruları uzun süre yanıtsız kal- dı. Ardından hazıriıkları başladı. Gazetenın en güzel (ama ger- çekten en güzel) odalanna el koydular. Bizim çiçeği burnun- da Müessese Müdürü Üstün Akmen. bu arsız yaratıkların baskını karşısında adım adım gerileyerek sonunda kendi odasında bile bir masa ikı is- kemle ile yetinmek zorunda kaldı. ilk günler gazetenin kantini- ne bile uğramıyoıiardı. Biz bu- nu "Terbiyeli, utangaç çocuk- lar ışte" diye iyiye yorduk. Me- ğer kantinde çıkan yemekleri önceden kontrol ediyor ve ye- mek kelekse dışarıdan tost, yarım ekmek ıçi kaşar gibi pa- halı ve lezzetli yiyecekleri yeğ- liyorlarmış. Hâlâ da öyle. Kan- tindeki yemek kalitesi yüzün- den bu uygulama ayın 29 bu- çuk günü yinelenıyor. Biz Kitap eki, Pazar Dergi, Bilım-Teknik'ealışmışız. Buye- ni çıkan Dınozor'a başlangıçta dudak büküp burun kıvırdık. Ve maalesef korktuğumuz başı- mıza geldi. Dinozor'un gazete- nin eki olarak çıktığı günlerde tiraj yükseldı. Gerçi bu tiraj yükselmesini ben "O günler ben çokzalim Tırmıklaryazıyo- rum da ondan" diye açıklama- ya çabaladım. Yazıişlerindeki- lerçaktırmadan "Yahu rastlan- tı mı ne, çarşambalan ne bi- çım haberler çıkarıyoruz. Tira- ja da hemen yansıyorhaaa" gi- bısinden sohbetler eder oldu- lar. Ama gazete yönetimi anla- şılmaz bır inat ve körlükle bu ti- raj artışını Dinozor'un hesabı- na yazmayı yeğledi. Zaten ga- zeteye sinsıce sızan Dinozor- cular da bunu fırsat bıldıler, za- man kolladılarveen uygun "ti- mıng"de bağımsızlıklarını ilan ediverdıler. Şımdi Cumhuriyet hem gün- lük gazete çıkanyor, hem de haftalık bır mizah dergisi. Oy- sa haftalık bir "Tırmık" dergisi çok daha yüksek tiraj getirirdi; vatana millete de çok daha ha- yırlı olurdu. Ama bu gazete e- hil ellerde değil. O yüzden Cumhuriyet mutfağından yıyip içen, Cumhuriyet musluğun- dan beslenen, kadrosu asalak ve sinsi adamlardan oluşan "Özerk Dinozor Cumhuriyeti" kuruldu. • • • Ve maalesef satıyor. Başka konularda çok tıtiz, çok zor be- ğenir, insafsız, yergisini esirge- mez, övgüsüne cımn Cumhu- riyet okurları, bu ılkel, berbat, karikatürierı beceriksiz, mizah yazılan tatsız, esprileri buzzz bir dergiyi yeğlediler. Dinozor- culara bakılırsa üniversıteler açıldıktan sonra tirajlan ana ga- zete ile yarışacakmış. Bu yazıyı gazete yönetiminin gözünden kaçırmak için bildi- ğim bütün meslek hilelerini kul- lanarak yayımlatmaya çalışa- cağım. Eğer becerirsem ve siz- ler de okuyabilirseniz burada tarihsel bir uyan yapmak istiyo- rum: Dinozor-Cumhuriyet çatış- masında taraf tutunuz. Yani bizden yana olunuz. Bu velet- lere ders verelim. Burunlarını sürtelim, sayfalannı karalaya- lım, karikatürlerini çalalım, o güzel odalannı işgal edelim, kantinde yemeklerine tuz ko- yalım, gazeteye park ettikleri arabalarını çizelim (Yok bu ol- madı. Henfler çulsuz. arabala- n filan yok), sigaralarını sakla- yalım veenönemlisi Dinozor fi- lan satın almayalım. (Ben ilk adımı atıyor ve oğluma Dinozor almasını yasaklıyor; Üskü- dar'daki gazete bayiine de "Hepsini solladı bu beyim" muhabbetlennden vazgeçme- sini öğütlüyorum.) Sizler de üstünüze düşeni yapın. Haydı Dinozor boykotuna! Yaşasın gazeteci-okur daya- nışması! Kahrolsun Dinozor! POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİK31ET ÇETtNKAYA Gülümse... Çocuklar yaşamaz, yaşamaya hazırlanır... Bır Rus atasözü akşamın karanlığında doldurdu odanın içıni. Bir genç kadın çocukluk düşlerini anımsadı o anda. Soğuk kış gecelerıni düşündü, sevdanın kaçışını durdurmaya çalıştı... Yağmur yağıyordu... O ıse yapayalnızdı... Her şey ölümdür, karada ve denizde; fakat daha da acımasızdır insanın yazgısı; o bilmek zorunda- dır, daha doğduğunda; hakkında verilmiş ölüm ka- rarını... Acaba o genç kadın yaşamın hızJı akışını kavra- yabilmiş miydi? Hayır düşünmüyordu bunları... Samuil Marşak'ı tanır mıydı? Hıç sanmıyorum... Voronej'ın adım duymamıştı, Samuil'in banş ve savaş şiirlerini okumamıştı hiç... Burns, Shakespeare, Byron, Heine, Petö- fi'den çevirilerıni bıliyor muydu?.. Genç kadın "boş ver" dedi saçlannı yanaatarak... Adam ise gulümsedi... Bır sevda bulutu mavilerıni giymişti o saatlerde bılinmeyen bır ulkede... Üstünde yeşil vadinin, günbatımında gümüşle- nen ırmaklann pembeleşen enginliğinde sevişme çanları çalardı... Hiç yazılmamış aşk öyküleri o bilinmeyen ülke- nin kadınlan üzerine kurulurdu... Düşler gerçeğe dönüşür müydü hiç orada? Bır genç kız şiirler okur muydu erkeğine? Maviler ço- ğalır mıydı hüznün üzerine çöken grilerde? Ivanov ya öa Fyodor Sologup bir şeyler fısıldar mıydı ku- laklarına? Bır erkek ellerıni tutsun istiyordun zamana yenik düşen sabahlarda; bir kadın gülümsesin, kolların- da uyutsun diyordun gözlerinı yumduğun geceler- de... Her şey yitip gıtti aşklarımız gibi... Eğer dünyaya Madagaskar'da gelseydim, bır dıl konuşurdum 'a' sesıyle dolu; aşkın ateşıni çağırır- dı şıınm, çıplak dilberlerı, Samoa'lı... • • • Çocuklar yaşamaz, yaşamaya hazırlanır... Uzun uzun çocuk yıllarını düşündü, yoksulluğu- nu, hüznunü, yalnızlığını anımsadı yıllar sonra... Sonra bir şeyler mırıldanmaya başladı: "Sık sık gel al götür beni gene Güzelim duygu sık sık gel gene Beden uyanınca bellekte O bilinen ıstek coşturur kanınızı Anımsar dudaklar yeniden teni Duyar gene ellenn buluşmasını. Sık sık gel gene, al götür beni gecelere Anımsasın dudaklar, anımsasın tenim..." Yağmur camlara vuruyordu... Yerinden kalktı ve geniş koltuklar bulunan salo- nageçtı... Acaba her şey ölüm müydü? Butler Yeats'ın 'Leda ile Kuğu'su aklınageldi... Bir sigara yaktı, ocakta kaynayan sudan kahve fincanına döktü... Artık kahvesı hazır sayılırdı, po- şeti fincanın içine boşalttı... Yeniden bir gun başlayacaktı... Gözlerıni yumdu, olduğu yerde dakikalarca kaf : dı... Belki o saatlerde bilinmeyen ülkede, mızıka ça- lıyordu erkekler... Anıların selinde bir çocuk gibi ağlıyordu tüm ka- dınlar geçmişin özlemiyle... Lawrence'nin dızelerinden çıkan bir kadın ge- cenın karanlığında şarkı söylüyordu sevdiğıne... • • • Çocuklar yaşamaz. yaşamaya hazırianır... Büyüklerin yüreklerinde hep büyümemiş çocuk- lar vardır... Geceler boyu yalnızlar o çocuksu düşlerle birie- şir, aşkın kaçışı o zamanlaryoğunlaşır... Doğanın türküsunü söylermiş eskiler; ırmak, dağ, duman, kar, çiçek, ay ve rüzgâr; sevdanın ateşiyle yanarmış eskiler kendi bedenlerini çoğaltarak... Sen bilir misin. aşk hiçtir, korku her şey! O çocuk parmaklarınla dokunduğunda mevsim- ler yaz oluyor hıç farkında olmadan... Fotoğraflarda gördüğüm, kitaplarda okuyup son- ra da kaybettığim sen kumrulann üstünde dörtnala koşan gokgıbiydin... Nasılsa sonradan tanıdığım Şılilı şair Vicente Huidobro anlattı olup bitenlerı bana... Hani yıldızlar kumru gibi seslenırken tepemizde, hanı ayın boğuluşuna baktığım yıllarda olduğu gibi... Sırtında alev alev bir gömlek vardı, gözlerinse bir denızfısıltısıydı... Faks numaramız: 0212/513 90 98 YDP lideri Hasan Celal Güzel 'Cunta kuklalan, Mesut onbaşı, yamyamlar' (Cumhuri- yet Bürosu) - RP'nin yan kuruluşu olarak bilinen Milli Gençlik Vakfı'nın (MG V) olağanüstü genel kurulunda hükümet ve ordu eleştırildi. Yeniden DoğuşPartısı (YDP (Ge- nel Başkanı Hasan Celal Güzel. "Cuntamn kukla- lan. vamyamlar. barbar- lar ve Mesut onbaşılaria sonuna kadar mücadele edecegim'' dıye konuştu. MGV'nin dün topla- nan olağanüstü kongre- sine katılan Güzel. ülke- nin "örtülüdarbe"geçir- diğinı ve son 6 aydır '•baslavezulümle" yöne- tildiğinı öne sürdü. Güzel, Ankara Devlet Güvenlık Mahkemesi (DGM) kararıyla, 6 ağustosta MGV şubele- rinde yapılan aramalan "zulüm" olarak değer- lendirdi. DİNOZOR SİZE SÖYLEYECEĞİ ÇOK ŞEY VAR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle