25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 EYLÜL 1997 PAZARTESİ 8 DIŞ HABERLER İsveç'te zorla kısırlaşürma kampanyasmın başırıı sosyal demokrat kadm liderlerin çektiği ortaya çıktı K^sırlaştırmadakadnı faktörii GÜRHANUÇKAN STOCKHOLM - Isveç'te kadtnlann zorlakısırlaştınlmıs. olmasının ortayaçık- masından sonra konu güncelliğini koru- yor. îkinci Dünya Savaşı öncesi ve son- rası toplam60bin kadının üç aşağı beş yu- kan zorla kısırlaştınlmış olmasını belge- leyen araştırmacı Maciej Zaremba, bu gerçeğin birkaç bilim adamıyla bir avuç politikacının yanlış değerkndirmede bu- lunmuş olmasından değil, sosyal demok- rat yönetiminen ağırlıklı adlannm bilinç- li tavnndan kaynaklandığını karutladı. 1947-1975 yıllannda devlet Tıp Idare- si Sosyal Psikiyatri bölümünde kısırlaş- tırma kararlannı imzalayan kadın yöne- ticikr arasmda; sosyal demokrat parla- memer Ingna Thorsson -daha sonra İs- veç'inBM büyükelçısi oldu-. yine aynı par- • Kampanyanın ateşli savunuculan arasında Nobel banş ödüllü Alva Myrdal da bulunuyor. O dönemde bir kadmın sabit bir işi olmaması ya da lunapark gibi yerlerde görülmesi kısırlaştırma için yeterli neden kabul edilmişti. tiden parlamenter \e iilkenin en büyük işçt örgütü LO'nun kadınbölümününbaş- kanı Sigrid EkendahL sosval demokrat partinin genel sekreteri ve Savunma Ba- kant Sven Andersson'un kansı Rosa Ah- dersson gibi adlar da bulumıyordu. Ayn- ca 1982'de Nobel Banş Ödülü'nü a'lan Alva Myrdal da kısırlaştırmayı ateşli bir şekilde sa\unanlar arasmdaydı. 1948'de ülkede yaşavan her çocuğa devlet tarafından aylık para ödenmesi re- formu yasalaşmadan önce toplam 14 bin kışikısırlaştınlmışken refonmdan sonrabu sayı 48 bine çıkıvermişti. Myrdal. kısır- laştırmanın gerekliliğını şöyle açıklamış- tı: *Doğmuşolançocuklariçinyardırn.güç de olsa yapümahdır -bu konuda amaca uygun davraıuşlann nasıl olacağı sorusu henüz \amtsizsa da-. Aına böyle bir yar- dım. henÜ2doğmamışçocuklariçingeçer- li olmamalıdır. Kisırlaşnrma yöntemin- denyararlamlmahdır. Amalasırtaştınlan- lann sayısı fazla olmamayı sürdürecektir. Eğerkıstrlaşannayasası. bir defakkkısır- la§ürmahareketindc>eterei2kaUnayeni- den gözden geçirilmelidirr 1920'H yıllarda Isveç'te nüfusun yüz- de 0.2'si "akılsız" sayümıştı. Bu sayı 25 yıl sonra ansızın yüzde 5.2 olmuştu. Ya- ni 25 yıl önce akılsız 14 bin kişj varken îkinci Dünya Savaşı'yla birlikte bu sa\\ ansızın 340 bin kişiye çıkmıştı. Peki. nasıldı bu "akdsz" kişiler? Örnek- ler. hem halen havatta olan kişilerden ve- nliyor hem de Alva Myrdal gıbı zamanın uzmanlarının ağzmdan. Bir kadının yal- nız yaşaması. sabit bir işi olmaması -kaç kadın iş sahibiydiki?- \e lunaparkgibi yer- lerde "görülmesi". onun dünyaya çocuk getirme hakkına sahip olmadığına karar verilmesi için yeterliydi. AlvaMyrdat'rn ağzmdan. *Böyle kişiler, çocuk yardımı reformu konusunda önemli engeî oluştu- ruyorlardı." Çünkü "Yardımın amacuıı sapürmalansözkomısuyduT 1946'dabir deTgide bu konuda yazısı yavımlanan Myrdal. çocukyardımmdan yararlanma- ması gereken tipık aile örneklerinden 12'sini açıklamıştı. lştebirkaçı: '"Kız.20 yaşında. Kaygdı bir tip.zaman zaman ağ- lıyor. Resmi makandara mektuplar gön- derip karşı cıkıyor. Kız, 13 yaşında. Okul durumu kötü. Hantal ve tembeL Kız 15 yaşında. kûçükvebakımsız. Doğduğu za- man annesine 400 kron kadar analık yar- dımı yapılmışü. Tek koşul kısıriaştınlma- s«gerektiğjniiçeren belgeyeim/a atmasıy- dı. Ama bunu reddetti. 14 yaşında iki kız kardeşier. İri yan ve hantaİlar. Kızıl saçlı- lar. Oğlan, 3 yaşında. biraz garip bir gö- rünüşii var. Kız. 11 yaşında, asumlır Araştırmacı Zaremba, İs\eç'te Î975'e kadar kürtaj \ apmak ısteyenlere aynı za- mandakısırlaştınlmayı kabul etmelerinin koşul olarak koyulduğunu da açıkladı. İSRAİL SAVUNMA BAKAM İran'm fuzesi tamam gibiDış Haberier Servisi - ts- rail Sa\unma Bakanı tzak Mordehay, tran'ın, Rus- ya'nın yardımıyla. lsrail'e ulaşabilecek balistik fuzele- ri geliştirme programını ta- mamlamak üzere olduğunu öne sürdü. lsrairde yayımlanan Jeru- salemPostgazetesuıe bir de- meç verenMordehay, "tran, tsrail ve bölgedeki Ameri- kançıkaıianiçintehditotuş- turan uzun menzilli fiize üretme kapasitesine ulaş- mak üzere" dedı. Bakan. bugidişle Iran' ın 1999'da lsraıl ıleBasra Kör- fezi. Asya ve bir kısım Av- rupa ülkelerine ulaşabile- cek fuzeler üretebileceğini sasıındu. Rusya'nm, îran'la füze işbirligini durdurma>ı red- detmesinin üzûcü oldugu- nu belirten Mordehay. Rus yetkililerin bu konuda \er- dikleri sözlererağmen. Rus vönetimive şirketlerinin. bu ülke>le işbirliği süreciıü hız- landırdıklannt öğrendikleri- ni ve bundan şaşkınhk duy- duklannı ifade etti. Rusya Dışişleri Bakanı Yevgeni Primakov, Rus- ya'dan Iran'a nükleer silah teknolojisi transferi yapıl- madığını birçok kez söyle- mış ve u İran'ın füze m a nükleer silah üretmesinde hiçbirçıkanmızyoktur" de- mişti. Bu arada İran son birbu- çukyılın en büyük savaştat- bıkatını Tahran vakmlann- daki bir çölde başlattı. Ge- neral Rahim İbrahim dün verdigi demeçte sa\aştatbi- katı için 200bin askerin Tah- ran yaktnlanndakı çöleyer- leştirildiğini soyledi. İran Haber Alma Orgütü IRNA'nınhabennde, iki haf- ta önce başlayan tatbikatta kullamlan taktiklerin ger- çek savaş prensiplerine gö- re hazırlandığı bildirildi. Kara. deniz ve ha\a güçle- nnin katıldığı tatbikatta pi- yadeler ve ağır silahlarla do- natılmış zırhhtümenkr dün hayali bir düşmanakarşı sa- vaştı. Ajans, bombalann lojistikpozisyonlannı \eko- mando mevzilerinı vurarak düşmanm haberleşme üni- telerini mahvettiğinibildir- di. Başkentin 120 kilomet- re güneyinde, Kusk-e Mus- rat bölgesinde 1800 kılo- metrekarelik çölde yapılan tatbikatın gerçek bir savaşı andırdıgı belirtildi. tran'da askeri tatbikatlar İran - lrak savaşından bu yana her se- ne tekrarlanıyor. Askeri polis komandosu General BUan Afşarzade, iran ordusunun hıçbır ülke- nin gü\enliğini tehdit etme- diğini, fakat lran'ın toprak bütünlüğünü tehdit edenk- rin girişimkrinin sonuçsuz kalacağını beliıtti. Izmanlar Kndonezva'daki orman yangınlannı bu koşullarda tamamen sondürmenin aylar, hatta yıllar alabileceğini öne süniyoriar. Dış Haberter Servisi - Orman yangmlan ve uçak kazasıyla sarsılan Endonezy a'yı bu kez deprem vurdu. Endonezya'nm kuzevdoğusunda- ki Celebes Adası'nda dün meydana gekn 6 şid- detındekı depremde 15 kışinin öldüğü, 287 kişi- nm de yaralandığı bildirildi. Merkezi. adanınba- tı kıyısındaki Sulav^si bölgesinde, Pare Pare'nin 20 kilometre kuzeyinde bulunan depremde çok sayıda bmanm yıkıldığı haber veriliyor. Resmı kaynaklar. 9 kişinin Pare Pare'de. 6 kı- şinm de 25 kilometre kuzeydeki Pinrang'da e\ - lerininçökmesı sonucuöldü|ünübelirttiler. Böl- gede yaklaşık 300bin kışinin yaşadığı kaydedil- di. Başkent Cakarta'dan 2 bin kilometre uzaklık- taki bölgede maddi hasarm büyük oldugu. Pare Pare'de bırçoğu iki katlt butik olmak üzere. 30 kadarbinanın büyük çapta hasar gördüğü haber verildi. Güney Asya ve Av ustralya arasında kuzeyba- tıdan güneydoğu\a uzanan 5 bin kilometrelik alana yayılan 17 bin adadan oluşan Endonezya, Pasifik'in deprem kuşağı üzerinde yer ahyor. depremDünyanm en kalabahk dördüncü ülkesi duru- mundaki 200mılyon nüfuslu ülke. a\Tica 100'den fazla aktif volkanın tehdidi altında bulunu>or. Öte yandan Endonezya'nm Sumatra Adası'nda üç gün önce meydana gekn uçak kazasında ökn 234kişidenyalnızca 26'sının kimlik tespıtıninya- ptlabildıği bildirildi. Medan Ha\aalanı'nınkısa bir süre için ulaşıma açılması ile ola> yerine ge- kn kazazedelerin aikknnin, }> akınlarının ceset- krini teşhis edebilmek için müce\herden dişk- re kadar en utak detavı inceledıkkri bclirtilıvor. Rafsancani'den ABD'ye çağrı Dış Haberler Servisi-İran, Ortadoğu soru- nuna "içten" bir çözüm bulunması için ABD'yk "elelevienneye'' hazır oldugunubil- dirdı. îran eski cumhurbaşkanı ABEkberHa- şimiRafsancanl"FlBstinKlerinhaklannınta- nınması^am> la" Arap-tsrail banşı için ABD ve Avrupa'yîa işbirliği yapmayı önerdı. Ha- len üst düzey bir danışmanlık biriminin ba- şında bulunan Rafsancani, Iran'da yayımla- nan Kuds gazetesine dün veTdıği demeçte. "Filistinlilerin haklan tanınırsa, Yahudiler. Müslümanlar ve Hıristiyanlar banş içinde birlikte \aşayabilirler. Biz de bunu ona>lanz" dedı. Rafsancani. "İran. Birkşmiş NUletier'k, ABD'yle,.\rap ülkeleriyleveAvrupa"\lael ek vererek Filistinlilerin ve başkalannın ov kul- lanabileceğibir oıtamyaratabiHr" diyekonuş- tu. Cumhurbaşkanhgı görevıni geçen ay Mu- hammedHatemî'\e de%reden Rafsancani. bu sürecin ilk adımı olarak Filisünh mültecik- rin e\knne dönmekrine izin verilmesi çag- nsında bulundu. ABD'ninbaşlattığı Ortado- ğubanş sürecini. "Filistininvrkçıbirdoktta- raûndan gasptnı yasallaştırdığı' 1 gerekçesiy- k reddeden Rafsancani, "Kudüs'üıu güne> Lübnan'ın « Golan Tepeleri'nin statüsünün belirsizliğini koruduğunu'' ifade etti. Rusya: ABD'den Avrupa'ya dönüş KARADENIZ'DE PKK, ÖZEL TİM VE ÇETELER FIRTINASI YENİ ÖĞRETİM Y1LINDA ÜNİVERSİTELER NELERE GEBE? MALİYE BAKANI ZEKERİYA TEMİZEL: "GÜNEYDOĞUYA VERGİ TEŞVİĞİ GELİYOR" TÜKETİCİ BOYKOTLARI TÜRKİYE'DE DE DEV ŞİRKETLERİ SARSACAK Ml? • KARANUK EYLEHIMIN YENİ MÛTTEFİKLERİ • COCUK SUÇLAR1MEOEN ART1Y0R • ÛRTA AVRUP» ULKELER1 VE YOLSUZLUK • KARAMAYINIAR! YASAKUNSIN • REDKIT50YAŞIHDA • ŞIIRLERIN SESI NEORET SELCUKER • ANKARA KUUSI VE MUSA KART IN CI2GJLERI Nokia Dergi*i, internet W«b Adresî:http-.<.u%.-w.med>atexi.comnokta Nokta Dargisî. E-Mal Adresi: nokıa^medj attM.ct>m Rusyadış politikadayeni bir ara- yış içine girmişe benziyor. Avru- pa'ytedahaaktifbir bütünleşmeça- bası ve Fransa ile Almanya başta olmak uzere, Avrupah ülkeleıie da- hayakın ilişkiterkurulması, bu ara- yıştn ana çirgiterinden biri olarak görülüyor. Oteyandan Rusya, ABD ile ilişkilerde daha mesafeli ve dik- katii davranmayt amaçlıyor. Dev- let Başkanı Boris Yeftsin'in "Ar- tık bundan sonra Ulusiararası Pa- ra Fonu ve Dünya Bankası 'nınyar- dımlanna muhtaç olmaktan kurtul- mayı hedeflemeliyiz" sözleride bu arayışın belirtileri arasında sayılıyor. Bunun Dlke içinde başkayansı- malan davar. Örneğin. geçenhaf- ta içinde Fransa Devlet Başkanı Jacques Chirac'ın Moskova ziya- retınin Rusya medyasındaki gö- rüntüsü. ABD'ye karşı genellikie kuşkulu davranan Rusyalı gaze- teciler, Almanya'ya ve ozellikle de Fransa'ya karşı özel bir sempati gösteriyorlar. Chirac'ın Rusça bi- len tek Batılı lider olmasından tu- tun, Paris'in zaman zaman NATO yönetimıyieçelişentutumlanna ka- dar, Fransa'ya yönelik bir dizi öv- gü Moskova gazetelerinin sayfa- lanndan ınmiyor. Bundan daha önemlisi, Rusya yönetimindekı değişiklikler, daha doğrusu olası değişikliklerin isa- retleri. Moskova'nın en etkili lider- lerinden biri. aynı zamanda ABD sermayesinin "Rusya'daki en gü- venilirisim" olarak nrtelediği Baş- bakan Birinci Yardımcısı Anatoliy Çubays ın ıktidar içindeki konumu son zamanlarda zayrflıyor. Çu- bays'ın kendiyetkilerini aşarakher konuya kanşması, onun 2000 yı- lındaki başkanlık seçimlerine ha- zırlanması olarakdeğeriendiriliyor. Bundan tedirgin olan Yeltsin'ın, Çubays'la arasındakı mesafeyi açarak yeniden yıllardır kendisine karşı saygıda kusur etmemiş olan Başbakan Vıktor Çernomırdin'e yöneldiğı yorumlan yaygınlaşıyor. Çernomırdin' ın ıse eskiden ben dış politikada ABD'den çok Batı Av- rupa'ylayakınlaşma eğılimınde ol- duğu biliniyor. Buna, Rusya parla- mentosundaçoguniuğu oluşturan komünist ve ötekı sol güçlerin de benzen birtutum içinde olduklan- nı ekleyelim. MEDYA CÜRCİSTAN 'Türklerdenbedava Tiflis'in rolü 'koridorda' S-300 reklamı' Obsaya gazetesının 25 Eylül 1997 tarihli sayısında Âleksey Bausin imzasryla "Türk- lerRus füzelerinin bedava reklamınıyapıyor" başlıklıbirya2iyayımlandı.Yazar"NAT0'nun önde gelen üyelennden biri'' olarak nitele- diğiTürkiye'nin, S-300füzeleriyle ilgili olarak gösterdiği sert tepkinin, yeni bir Rusya-NA- TO bunalımına yol açabilecegini belirtiyor. Rusya ile (Güney) Kıbns'ın aynı tutumu be- nimsediklerini {Adanın sitahtananndmlma- sı dunımunda S-300 alışverişinden vazge- çeriz") belirten Bausin. Rusya'nm kontratge- regince alacağı birkaç yüz milyon dolann dı- şında başka kazançlan da oldugunu vurgu- luyor. Her şeyden önce bir yandan Mosko- va'nın artık Kıbns görüşmelerinde taraf hali- ne geldiğini, bir yandan da Kıbrıs'taki duru- ma ulusiararası kamuoyunun dıkkatinin çe- kildiğini kaydediyor. Ayrıca S-300 füzeleri- nin bedava reklamının yapıldığını, Yugoslav- ya'nın da bu füzelere talip olduğunu, Yuna- nistan'ın düşünme aşamasında bulunduğu- nu, hatta söz konusu füzelerin Ankara'da sergilendiğini belirtiyor. Son aylarda Gürcistan'ın Amerikalı konuklarının sayısı giderek artıyor. ABD, "strate- jik çıkar bölgesinde" Gürcis- tan'ın yeni rolünün ne olabile- cegini netieştirmeye çalışıyor. Bu, pek kolay olmuyor; çün- küAzerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan'ın zengin dogal kaynaklan. Ermenıstan'ın ABD'de güçlü bir siyasi lobi- si, Ukrayna'nın ise stratejik bölgede geniş bir alanı bulu- nurken Gürcistan'da bunların hiçbiriyok. ÜstelikGürcü eko- nomisf BDT içinde en prob- lemlilerden. Dış borçlarve üre- tımdüşüşü(1991 sonrasında üretim azalması yüzde20)açı- sından BDT'de birinci. Gür- cistan'ın Rusya'yla ilişkileri hem Abhazya hem de çeşitli sıyasal veticari- ekonomik ko- nutarda gergınleşirken ABD'yte bağlan giderek güçleniyor ve aldığı Amerikanyardımının hac- mi büyüyor. Bazı Amerikaiı çevreler. Gürcistan da içinde, Kafkasya ve Orta Asya ülke- lerini Moskova'dan koparmak için onları ihracatlannı Türkiye ve İran üzennden gerçekleş- tirmeye özendiriyor. Ancak her şeye karşın öteki BDT baş- kentlerineverilen önem karşı- sında. Tıflis zaman zaman "ye- dek oyuncu" durumuna dü- şüyor: Eger Hazar'ın enerjisi gerçekten de BasraKörfezi'nin potansiyelini aşarsa Tiflis'in yıldızı parlayacak; böyle ol- mazsa ya da herhangi bir ak- silikçıkarsa, Gürcistan'ın öne- mi yeniden azalacak. Böylesi belirsizliklerın yarattığı sıkıntı- yı gören VVashington; Asya ile Avrupa'nın, Hıristiyanlık ile Is- lamın kesişme bölgesinde ol- duğu ıçinGürcistan'a, asıl stra- tejiköneminin, Avrasya Ulaşım Koridoru'ndaki yerinden kay- naklandığını telkin ediyor. POLİTİKADA SORUNLAR ERGU1N BALC1 Kuzey lrak Harekâtı Türk Silahlı Kuvvetleri'nın (TSK) Kuzey Irak'ahare- kât düzentemesi rutin hale geldi. Rutin diğer bir olgu da harekâta tepki gösterilmesi. Bu sefer de öyle oldu. lrak, İran, Arap Birliği ve Rusya harekâtı kınayarak Türk birliklerinin geri çekilmesini istediler. Bağdat'ı bir yana bırakalım. Çünkü söz konusu olan kendi topraklandır. Bu bakımdan duygusal dav- ranabilir. Aslında Kuzey Irak'ta asayişi sağlayıp terö- re karşı mücadele etmek Bağdat' ın görevi ve egemen- lik hakkıdır. Gelgelelim ABD, Bağdat'ın kendi toprak- larının bir bölümü üzerinde egemenlik hakkını kullan- masına izin vermiyor. Vermeyince de Türkiye PKK terörüne karşı başının çaresine bakmak zorunda kalıyor. Arna diğerlerine ne demeli? Türk birliklerinin Kuzey Irak'tan derhal çekilmesini isteyen iran, geçen yıl Kuzey Irak'a Bedir birliklerini soktuğunu, Mesud Barzani'ye karşı savaşan Celat Talabani ye yardım için bölgeye asker gönderdiğini unutmuş görünüyor. TSK'nin harekâtını kınayan Rusya ise, Gürcistan ve Tacikistan'daki iç savaşlara müdahale etmiş, Moldo- va'da aynlıkçı Trans Dinyester Cumhuriyeti'ne aske- ri destek vermişti. • • • Kuzey lrak tam bir batak. PKK, bu bataktaki otori- te boşluğundan yararlanarak, bölgede kök salmaya çabalıyor. Kuzey Irak'taki kargaşanın baş sorumlusu ise hiç kuşkusuz ABD. vVashington, bir yandan Irak'ın toprak bütünlüğü- ne bağlı olduğunu ileri sürüyor, öte yandan Bağdat'ın Kuzey Irak'ta egemenlik hakkını kullanmasınave Kürt grupların Saddam Hüseyin'le dıyalog kurmasına izin vermiyor. Aslında Kürt gruplarının da ABD'ye fazla aldırış et- tikleri yok. Geçen yıt Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lide- ri Mesud Barzanı, Saddam Hüseyin'in birlikleri ile biriikte Erbil'i Talabani'nin öndertiğindeki Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (KYB) elinden almıştı. Barzani, Saddam'la açıkça işbirliği yaparken, Ta- labani Bağdat'la el altından temasta bulunuyor. Neden? Çünkü iki lider de, Bağdat'la işbirliğiyapmaktan baş- ka çare olmadığını anlamışlar. Kuzey Irak'ta ekono- mik kriz felaket boyutunda; şu ya da bu şekilde Bağ- dat'la işbirliği yapmak zorundalar. Yani ABD'nin Sad- dam'a karşı koruduğunu iddia ettiği Kürt liderieri, Sad- dam'la işbirliğine yatkın. * Ama VVashington "oimaz" diyor. Tabii Türkiye'dekı Amerikancı koro daVVashington'la birlikte "olmaz" diye bağırryor. ABD yann "olur" dese, onlar da "olur" diyecekler. VVashington, başlangıçta Kuzey Irak'ta elinin altın- da özerk bir Kürt biriminin bulunmasını çıkarlarına uy- gun görüyordu. Kuzey Irak'tan petrol bölgesini dene- tim altında tutabilirdi. Ama geçen yıl bu hayalleryıkıldı, Saddam'ın biriik- leri, darbe yapmaya riazırlanan iraklı CIA ajanlannı' dağıttılar. ABD yaklaşık2 bin CIA ajanını Kuzey Irak'tan boşaltmak zorunda kaldı. Bu arada Hazar petrolleri de gündeme gelince vVashington Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurma ta- sansından vazgeçmış görünüyor. Ama akıldışı anlam- sız lrak politikasını sürdürmeye devam ediyor. Bu politikanın, daha doğrusu politikasızlığın fatu- rasını da Türkiye ödüyor. • • • Türkiye, Kuzey Irak'ta yuvalanan PKK'ye karşı ha- rekât düzenlemek zorundadır. Hiçbir ülke kendisine yönelik terör eylemleri karşısında seyirci kalamaz. Ancak şu noktayı da akıldan çıkarmamalı. Terörü sadece askeri önlemlerle ortadan kaldır- mak olanaksızdır. Bu, bataklığı göz ardı edip sinek- lenn peşinde koşmaya benzer. Mao Ze Dung'un ünlü deyimini herkes bilir Geril- la denizde yüzen balık gibidir. Mao, denizi halk anlamına kullanmıştı. Devletin, halkı yanına alıp, teröristi tecrit edebilmesi için ekonomik ve sosyal reformlan yapması, Kürt vatandaşlanmızın kendi lisanını kullanıp, kendi küitürünü geliştirmesine olanak sağlarnası şarttır. Balığın içinde yüzdüğü denizin çekilmesi ancak bu şekilde sağlanabilir. Isnûrde genel grev • KUDÜS(AA) - lsrairde Başbakan Benyamin Netanyahu'nun özelkştirme politikasını protesto için Merkez Sendikası (Hıstadrut) dün genel grev başlatu. Netanvahunun iktıdara gelişınden bu yana yapılan bu ilk genel grev nedeniyk. ulusiararası hava trafıği felce ugrarken, okullar, resmi dairekr. belediye hizmetkri. banka bizmetkri. borsa ve silah sanayiindeki faaliyetler de aksadı. Çoguniuğu kamu sektöriindeki 700 binden fazla ücretlinin greve katıldığı. özel kuruluşlarda katılımm daha az olduğu belirtildi. ttalyanlan sokakta yatıyor • ROMA (AA) - îtalya'nın orta kesiminde cuma günü meydana gekn ve 11 kişinin ölümüne yol açan depremin ardmdan. bölgede hafıf sarsıntılann devam ettiği ve binkrce kişinin sokaklarda yattığı bildirildi, Ombria ve Marche'de 126 varalının hastanekrde tedavi altma almdığı. maddi hasann 457 milyon dolar olduğu kaydediliyor. La Stampa gazetesi, e\ siz kalan kişikrin sayısmın da 20 bini bulduğunu yazdı. Depremde en az 1200 önemli tarihi abidenin hasar gördüğü de bildinldi. • BOLOGX\ (A.\) - Îtalya'nın kuzeyindekı Bologna kentinde polis, çeşitli uluslardan 14 aşm dinciyi tutukladı. Tutuklamaiann. Papa tkinci Jean Paul'ün Ulusal Kutsama Kongresi dolayısıyla önceki gün kente geldiği sırada yapıldığı. ancak Papa'nın gelişiyle ilgisi bulunmadığı belirtildi. Tutuklananlar arasında Cezayirli, Tunuslu, Faslı, Hırvat ve Bosnahlann bulunduğu ve bu kişikrin, Fransa ve İspanya'da aşm dinci terönstlerk bağlantılan bulunduğundan şüphe edıldiği kaydedildi. Karadziç'î Sırplar yargriasııT • BELGR\D - Bosna-Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi'nin sertlik yanlısı Sırp üyesi Momçilo Krayisnik, savaş suçlusu olarak aranan Radovan Karadziç'in Bosna- Hersek Sırp Cumhuriyeti'nde yargılanmaya hazır olduğunu söykdi. Momçilo Kjayisnik yaptığı açıklamada, K.aradziç"in, •'berhangı bir suçu olmadığım" iddia ederek, Lahey'deki Ulusiararası Savaş Suçlan Mahkemesi (USSM ile işbirliği yapmaya hazır olan Karadziç'in, sadece Sırp Cumhuriyeti'nde yargılanmayı kabul ettiğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle